Bu dünya soğuyacak, yıldızların arasında bir yıldız, hem de en ufacıklarından, mavi kadifede bir yaldız zerresi yani, yani bu koskocaman dünyamız. Bu dünya soğuyacak günün birinde, hatta bir buz yığını yahut ölü bir bulut gibi de değil, boş bir ceviz gibi yuvarlanacak zifiri karanlıkta uçsuz bucaksız.
Şimdiden çekilecek acısı bunun, duyulacak mahzunluğu şimdiden. Böylesine sevilecek bu dünya "YAŞADIM" diyebilmen için.
Bugün hava temiz ve güzeldi. Dedim kulaklığımı takıp yürüyüş yapmaya gideyim. Anahtarımı aldım, telefonumu da cebime atarak evden çıktım. Parka gittim, kulağımda kulaklık biraz müzik, biraz poadcast vari takılıyorum. Son turumu da atarken motorlu bir genç oğlan ile arkasında genç bir kız gül bahçesi olan evin yanına yanaştılar. Bahçede de işlenen bir amca vardı. Oğlan amcadan kız için gül rica etti. Amca izin verdi ve bahçesinden bir gül kopararak kıza uzattı, kız o kadar mutlu oldu ki adeta sevinçten zıplıyordu. Oğlan amcaya teşekkür etti ve motora binip gittiler. Onları öyle mutlu görünce insan da mutlu oluyor tabii, keşke her gün böyle güzel şeyler de haber olsa.
Yürüyüşümün sonuna geldim ve evin yolunu tuttum. Evin merdivenine doğru yönelirken bir de ne göreyim? Su kaplarından bir kedicik usul usul su yudumluyor. Normalde oradan geçmem gerekir, fakat bunu yaparsam kedicik korkacak. Bu yüzden suyunu bitirmesini izledim. Suyunu bitirdi ve teşekkür edercesine bir bakış ataraktan bana yol verdi.
Yaptığım yürüyüşlerin herhalde en tebessümlüsü bugün olmuştu.