Neymiş efendim insanin bi sevgilisi olmalı. Hadi ordan! Sevgili insana ayak bağıdır :)) Yok efendim onunla konuşma, yok efendim orya gitme, yok efendim onu alma...Aaa gelde contaları sıyırıp oynama :))) Herhal adam karadanizli burnundan belli :)))
İnsanların ne söylediği onları ilgilendirir seni değil. İnsanlar hep söylenir. Beğenmeyen de, beğenen de çok olur. Onlara göre hayatını şekillendirdiğin sürece onların istediği hayatı yaşarsın. Bırak konuşsunlar, bırak dedikodunu yapsınlar. Meyve veren ağaç taşlanır unutma. Bir söz var, seni konuşmalarından daha kötü bir şey varsa o da seni konuşmamalarıdır.
'Kendi yolum bana özgü. Kendi doğrularım ve kendi yanlışlarımla hayatımı şekillendirmeyi seçiyorum. Ben kalbimin sesini dinledikçe ve kendim oldukça ışığımla daima parlarım..
Ben gidersem arkamdan çok kafanı taşlara varacaksın dedim, bir de dönüp baktım ki ne göreyim, gerçekten vuruyor :)) Vur vur aklın başına gelene kadar vur :))
Bugün hava temiz ve güzeldi. Dedim kulaklığımı takıp yürüyüş yapmaya gideyim. Anahtarımı aldım, telefonumu da cebime atarak evden çıktım. Parka gittim, kulağımda kulaklık biraz müzik, biraz poadcast vari takılıyorum. Son turumu da atarken motorlu bir genç oğlan ile arkasında genç bir kız gül bahçesi olan evin yanına yanaştılar. Bahçede de işlenen bir amca vardı. Oğlan amcadan kız için gül rica etti. Amca izin verdi ve bahçesinden bir gül kopararak kıza uzattı, kız o kadar mutlu oldu ki adeta sevinçten zıplıyordu. Oğlan amcaya teşekkür etti ve motora binip gittiler. Onları öyle mutlu görünce insan da mutlu oluyor tabii, keşke her gün böyle güzel şeyler de haber olsa.
Yürüyüşümün sonuna geldim ve evin yolunu tuttum. Evin merdivenine doğru yönelirken bir de ne göreyim? Su kaplarından bir kedicik usul usul su yudumluyor. Normalde oradan geçmem gerekir, fakat bunu yaparsam kedicik korkacak. Bu yüzden suyunu bitirmesini izledim. Suyunu bitirdi ve teşekkür edercesine bir bakış ataraktan bana yol verdi.
Yaptığım yürüyüşlerin herhalde en tebessümlüsü bugün olmuştu.