Bazı şeylere verilen zamanın aslında ne kadar boş olduğunu anladığımızda daha çok akıllanıyoruz.
13 notes
·
View notes
Sen benim emeklerimin boşa çıkmış halisin
2 notes
·
View notes
Godot' yu Beklerken
Oyuna Genel Bakış
Godot'yu Beklerken 1948 yılında Fransızca olarak yazıldı ve 1953'te Paris'de sahneye kondu. Zamanla ülke çapında bir ün kazandı. 1954 yılında Beckett tarafından bazı değişikliklerle İngilizceye çevrildi ve başka ülkelerde de sahnelenmeye başladı. Avangard olarak nitelenmesine karşın hızla klasikleşti.
Oyunun varoluş sancıları çeken kahramanları, yolları kesiştiğinde birbirleriyle iletişim kurmaya çalışırlar. Her gün yinelenen bu sahnelerde akıl işlevini yerine getiremeyince de gerçekliğin kesinliğinden uzaklaşmaya başlarlar.
Oyundan Bir Tirat:
Boş konuşmalarla zamanımızı harcamayalım! Fırsat varken bir şeyler yapalım! Her gün birilerinin bize ihtiyacı olmuyor. Aslında özellikle bize ihtiyaç duymuyorlar. Başkaları da daha iyi olmasa bile, aynı derecede bizim yaptıklarımızı yapabilirlerdi. Kulaklarımızda çınlayan şu yardım çığlıkları bütün insanlığa yöneltilmiş! Ama burada, zamanın bu anında, istesek de istemesek de bütün insanlık biziz. Çok geç olmadan bundan yararlanalım! Zalimce bir alın yazısının bize layık gördüğü iğrenç güruhu hakkıyla temsil edelim! Ne dersin? Kollarımızı kavuşturup yardım etmenin iyi ve kötü yanlarını hesaplarken cinsimize kötülük etmediğimiz doğru. Kaplan hiç düşünmeden hemcinsinin yardımına koşar ya da çalılıkların kuytularına siner. Ama sorun bu değil. Sorun burada ne yaptığımız. Ve cevabı bildiğimiz için mutluyuz. Evet, bu uçsuz bucaksız karmaşada kesin olan tek bir şey var. Godot'nun gelmesini bekliyoruz. Ya da gecenin çökmesini. (Bir an) Buluşacağımız yere saatinde geldik ve bu da sonu işte. Aziz değiliz ama bu da sonu işte. Aziz değiliz ama buluşacağımız yere saatinde geldik. Kaç insan böyle bir şeyle övünebilir.
3 notes
·
View notes
Aslinda herseyi bi gece yatakta boş duvari saatlerce izlediginde anlarsin yada anlayamazsin o kadr karisik bi ruh halin vardir ki artik kendini bile anlayamazsın
2 notes
·
View notes
Ya bazı şeyler bazen o kadar saçma ki nasıl anlatacağımı bile bilmiyorum hisler,duygular bazen o kadar yorucu oluyor ki nefes almak bile bazen çok yoruyor birini derinden etkileyecek bir cümle illaki vardır yani bence iyi veya kötü damarına basılıcak tek bir kelime vardır sanki herşey beni tehtit ediyor gibi hissediyorum bazen neden diye sorguluyorum yani niye nerdeyse hergün. kendimi tanımak istiyorum hani artık anlamak istiyorum ne hissettiğimi bile bilmiyorum bazı günler kendimle yabancılaşan tek insan olabilirim var olmak çok yorucu gerçekten.
2 notes
·
View notes
Libidosu yüksek sevgili<3
3 notes
·
View notes
Bir başkası bize acı çektirme kudretine sahip değildir.Bizim ona yüklediğimiz anlam,ondan beklentimiz,onunla kurduğumuz hayaller bize acı verir
154 notes
·
View notes
Hayallerimiz çalar saat gibiydi .Biz kurduk onlar çaldılar .
1510
19 notes
·
View notes
Zorundasın, olan her şeyi arkanda bırakıp kendi hayatını yaşamak zorundasın.
0 notes
Vedalaşmak kolay sen helalleşebilecek misin onu söyle?
0 notes