Tumgik
#umut inci
moringa22 · 1 year
Text
2 November - 15.08
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
10 notes · View notes
mutsuz-bir-kiz · 2 years
Text
Beni o kadar da sık düşünme .
Sadece iyi yaşa
Sadece iyi yaşa...
Sevgiye will.
Senden sonra ben
4 notes · View notes
ng-druck-screencaps · 2 years
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
2 notes · View notes
black-dark1 · 4 months
Text
Kalbime kurşun sıkasım var ...
8 notes · View notes
gozdehaber · 2 years
Text
Umut Kurt ile Melisa İnci evlendi! Ünlü oyuncudan ilk paylaşım...
Umut Kurt ile Melisa İnci evlendi! Ünlü oyuncudan ilk paylaşım…
Umut Kurt ile Melisa İnci evlendi! Ünlü oyuncudan birinci paylaşım… Geçtiğimiz yıl sanat direktörü Melisa İnci ile Nişantaşı’nda bir yerde nişanlanan oyuncu Umut Kurt dünyaevine girdi. Çiftin bu memnun gününde ailesi ve yakın dostları yalnız bırakmadı. Geçtiğimiz yıl sanat direktörü Melisa İnci ile Nişantaşı’nda bir yerde nişanlanan oyuncu Umut Kurt dünyaevine girdi. Çiftin bu keyifli gününde…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
layezalll · 4 months
Text
07 Ekim pazar 03.44
Yalnızlığı daha çok hissettiğim ve bir böcek gibi kendi kabuğuna çekildiğim o kuytu geceler.
Neden hep gecelerdir insanı düşünceler denizinde yüzdüren.
Neden hep gecelerdir unuttum dediklerimi denizin dibinden çıkarıp bana geri getiren.
Neden hep geceler hatırlatır yaşadığım ama izi kalmış acılarımı…
Sevinçlerimi…
Mutluluklarımı…
Hepsi birer inci gibi çıkar kumsallara.
Ben istemesen de vurur gecenin dalgaları bir bir yüzüme
Senin yalnızlık adını verdiğin kıyılarına…
Sabaha gene unutursun.
Bir koşuşturmaca.
Hayatın kargaşası derken gelmez aklına…
Ya yeni gelen gece?
Geceler niye böyledir bilir misin?
Çünkü insan başını yastığa koyduğunda…
O sessizlikte Tüm kentin uyuduğu o vakitte hisseder insan yalnızlığını.
En çok o zaman hisseder.
İşte bu yüzden geceler seni bana hatırlatır.
Sadece seni de değil.
Yaşanmış ya da yaşanmamış tüm aşkları…
Mutlu olduğum anları, kızgınlıklarımı, bir çiçek gibi solduğum zamanları…
Kimi zamanda ilkbaharın yağmurlarıyla açıp pembelikleriyle kendisini hayran bırakan o güller gibi güldüğüm mutlu olduğum zamanları.
Çocukluk anılarımı bunları çoğaltmak mümkün…
Yorganı üzerime çekip başımı yastığa koyduğum o vakitlerde…
Hele bide uykumda kaçmışsa, işte o zaman rüyalara dalana kadar bir düş filmi oynar odamda.
Görüntüler canlanır aklımda bir bir geçer yaşadıklarım gözümün önünden.
Tek kişilik nostaljik bir sinema. Konusu benim dünyam ve dünyamın unutulmazları..
Kendimce kararlar alırım bazen bu düşünceler denizinde yüzerken.
bundan sonra şöyle, bundan sonra böyle olacağım"gibisinden cümleler kurarım.
Kimi zaman pişmanlıklarım bir kaç damla gözyaşı olur akar kalbime…
O derin sessizlikte, kimi zamansa yaşadığım mutlu anlar birer tebessüm olur yüzümde…
İşte kimi geceler acı tatlı karışık bir film oynar odamda, duvarlarımla…
Eşyalarımla kısacası en sırdaş arkadaşlarımla izlediğimiz.
Sonra ben yorumlar yaparım onlar da güzel güzel dinler beni.
Biliyorum herkes böyle.
Herkesi götürür geceler derin düşüncelere, hayallere…
Hayaller büyüdükçe azalır mı peki?
Evet azalır.
Çünkü sen büyüdükçe içinde çocuk yavaş yavaş ölmeye başlar.
Hayallerinde seni çocuksu bir dünyaya götüren en güzel oyuncakların değil miydi onlarla mutlu olup.
Onlarla gülümsediğin ama hiç bir zamanda hayallerin tam anlamıyla bitmez.
Sen nefes aldıkça mutlaka ceplerinde bir umudun ve hayalin yer alır.
Sana anlam katar..
hiçbir zaman hayallerinizden vazgeçmeyin .
Hayat önüne duvarlar örmeye çalışsa da Siz de kendi merdiveninizi kurun ve çıkın basamaklarından…
Hemen olmasa da çok geçte olsa mutlaka o duvarın arkasındaki güneşe ulaşıp.
Güneşe gülümseyin
bu güne kadar bir çok hata yapmış olabilirsiniz
Ama hiçbir zaman geç diye sözcük yer almamalı hayat sözlüğünüzde
Umut,sevgi hep bu sözlükte yer almalı
Bundan sonra üzüldüğünüzde kalbinizden hem beyaz mendilini çıkartıp gözyaşlarınızı elleriyle silecek insanları dünyanıza  yerleştirin
ve değerini her zaman bilin
Size yakın olan cana siz de yakın olun
Sarın kalbini incelikle
Tutun ellerini sımsıkı bu uzun gibi görünen ama 40 yılını şu kısacık hayat yolunda
İşte bunlarda bu gecenin bir yorumudur bu gecenin hisleriydi hayalhanemde
Bu geceden hayat defterime düşen notlardı.
156 notes · View notes
guelendam · 2 years
Text
Tumblr media Tumblr media
gülmek sende gül olur, sen bende diken diken
elmas beşik içinde kundağını öptüğüm
sevmek tende gül olur, ten bende diken diken
inci döker gözlerin asil kirpiklerinden
umut kanda gül olur, kan bende diken diken
kezzap akıtsan bile filizlenir yüreğim
ölüm canda gül olur, can bende diken diken
46 notes · View notes
alivegirlmari · 11 months
Note
which skamiverse character do you think would fit in best with the Yellowjackets?
OKAY INSANE QUESTION. had to spend all weekend thinking. idk whether you meant who would best fit as in like, who would be friends with the team?? or who would just generally exist in the yj universe?? so i'm doing a bit of everything <3 long as fuck so under a read more.
mailin is, i believe, the only canon girl soccer player, so the most boring superficial answer ofc is that mailin is the best fit. however:
nora m. and lottie would be a bittersweet type of almost, i think, if they were ever in a group project together. one time everyone bails on a meeting so lottie is like let's ditch the library come over to mine my parents are out. at some point they pause for a break and have a drink (lottie offers something alcoholic, nora declines, lottie doesn't question further but Knows something is up and grabs them both sodas). i don't think they'd be completely honest about their respective mental illnesses or family situations, ofc, but there'd be a shared, quiet understanding borne from a few anecdotes and the implications underlining them. it's nice to be able to breathe for a few hours, to admit the depth of your loneliness and momentarily allow yourself to cast it away. at one point, lottie puts on some music. they dance and laugh and let themselves be teen girls before lottie's parents come home. i think they'd say hi to each other in the halls, and nora would cheer when lottie scores a goal (the cashqueens go to mailin's games), but i just can't see them - for multiple, complex reasons - becoming besties. or at least, not publicly? i think it's one of those 'we'll have the magic of that night and i'll always be grateful for it' dynamics. fuck i actually want a fic of this now lmao.
in many ways shauna/jeff/jackie is just a parallel universe eva/jonas/ingrid situation. so i think shauna would be friendly at school with some of the evas (i'm thinking og eva and megan, not an eva but she'd also like liv imo), but they'd never quite click, either. shauna recognizes something in them she doesn't like - or, she can't recognize herself at all bc in her mind her situation is worse. but they'd share notes sometimes.
rip javi you would've LOVED being a tiny big brother to umut inci <3 there's a world where javi, wanting to become closer to his dad (or perhaps forced to go with him? similar to how he and travis go on the nationals trip) goes to mr martinez's games & training sessions and sees the u12 boys team warming up first and talks to the sullen kid kicking balls really hard. tfw you love your elder sibling but things are hard and neither of you really has the language to express it all.
constantin and randy. obviously. they have drinking competitions at parties; constantin eventually hates randy for not being an alpha male like him. unforch it is the 90s and randy does not have the emotional intelligence to recognize constantin is an alcoholic spiraling. (was that plot like...ever addressed?)
zoe m. and mari besties, spiritual sisters, and soulmates every friday and saturday night. berlin slash wiskayok you are NOT ready. but i don't think zoe is as bitchy as mari is. or as smart, tbh? mari would def hate the instas's s5 stunts. it'd be a very intense, fiery, party-focused short-lived friendship. a 24/7 drunk girl in the bathroom vibe. always about to collapse but absolutely beautiful while it lasts. pre-s2 cris would also love both zoe and mari btw.
yara and tai are the resident It girls who run things bts. i'm assuming tai did multiple extracurriculars. she meets yara, class president, overseer of all, at one of them. they immediately just get each other's vibe and have the 'can work in silent tandem and get everything done in ten mins OR will spend an hour giggling' type of friendship. yara faux-casually lets slip that she's bi once. does she already know tai's closeted and wants to make her feel a little less alone, or is she just hoping she is, desperate to know she's not reading too much into it, wanting to feel a little less alone herself? (tai freaks out regardless. they make up, eventually. yara becomes the world's first tai/van shipper. they smile at each other, a little wistfully, across the room and over the crowd at parties.)
tai would think redouane was a bit of a class clown at first, but she'd see him on the other side of the gym sometimes, always working out, playing with the younger students, putting away equipment correctly, and she'd come to respect him. van would LOVE his lil films. he'd be on the yearbook committee and make sure to take really good photos of van for the yj page, and give her the outtakes, and they'd talk Cinema. bilal comes along once and he and van invent the Just A Goofy Little Guy Convention. but i also think they recognize something in the other - a desire for More from life, but a situation beyond their control that may not allow for it - and maybe they wouldn't talk about it, but she'd sneak him movies for zak and he'd sew her something to pin on her jersey.
pre-s6 lola would love pre-crash nat in the sense that they'd both skip classes to smoke behind the school. unforch lola would rather die than exercise so she also thinks she's better than nat bc she's not an athlete. max also likes pre-crash nat for her bisexual smoker swag.
nobody hates this more than me but tiff is v mistycoded like her first response to being rightfully slapped in the face is to fake a broken neck with a brace to make people feel bad for her. they also only have one friend. they'd absolutely HATE each other though. s6 tiff would def bully her. s7-10 tiff doesn't, but keeps a wide berth, and offers no real apology for her past actions. moira's existence is the only thing that stops misty from putting a dead rat in tiff's locker. the second moira's 18 though? oh it's over.
(tiff is also 10000% the allie stevens of the yj universe, btw.)
some of the william remakes, mostly senne & noah, give me jeff vibes. as in the fandom loves to think they're better men than they are but if you think about it for more than two secs you're like, hold on...but didn't they once...? however alejandro IS travis and i mean this in a way complimentary towards both. alejandro & travis: guys who eventually become one of the girls. guys who love their gfs but love isn't always enough. guys and their almosts, their what ifs, etc.
lucas r loves paul's aesthetic, esp. his earring. he also loves mari. but i don't think mari loves him. tragic (misty loves him bc she loves a gay man she can put in a cage. he doesn't love her at all. less tragic.)
lucas vdh would light a cabin of girls on fire no question. he doesn't even need to know about the cannibalism to do it.
crystal is obvs those two theatre/musical kids that approach the evas in every season one. i could not tell you their names if you put a gun to my head. they might not've even been theater kids. but that's her: Very friendly, Very unable to read a room, Very much deserved better. speaking of deserving better: ava and crystal musical duo when???
jackie [handshake emoji] maya: girls who are doomed by the narrative. girls with complicated families. girls who love really hard. girls who are in love with, and have their heartbroken by, their best friend*. i actually don't think maya would like pre-crash jackie tbh. she's too normie for her. but college jackie and maya meet when jackie's roommate drags her to a campus enviro protest, and they'd become friendly, esp. when maya spots jackie hesitantly entering the lgbt students union. jackie helps maya shave her head once. they talk about femininity and gender and lesbianism and something clicks maybe they become roomies. maybe they raise a plant together. (*yes max is maya's canon bestie but s9 took everything from me debshirley are NOT taking my lola/maya besties headcanon too)
anyways um. did not mean 2 write an entire essay here. sorry for taking ages with it. lmk ur thoughts anon <33
3 notes · View notes
gercektenyoruldum · 2 years
Text
Şimdi gidiyorum, tanıştığımız yere. Ufka açılan deniz manzarası gözlerini anımsatıyor. Gece kadar karanlık, mavi kadar umut dolu. Fakat bu maviler bana umut veremiyor sevgili. Hiçbir mavi senin gözlerin gibi umut vermiyor bana. Hiçbir şey senin yaptığın kadar mutlu etmiyor beni. Şimdi ayrılıyorum mezarından. Gözyaşlarım inci inci düşüyor yanaklarımdan. Yokluğunun ne kadar acı verdiğini bilmem kaç milyonuncu kez fark ediyorum. Ama alışamıyor insan. Hoş, böylesine bir acıya kim alışabilir ki...
4 notes · View notes
moringa22 · 1 year
Text
25 December - 19.14
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
7 notes · View notes
gundembuca · 20 days
Text
Bucaspor Çok rahat, Çok Profesyonel
Tumblr media
TFF 2. Lig Beyaz Grup'ta kümede kalma mücadelesi veren Zonguldak Kömürspor ile şampiyonluk mücadelesi veren temsilcimiz  Bucaspor ile 34’üncü hafta maçında Buca arena karşılaştı. Buca Arena Stadyumunda oynanan maçı Tolga Akbaba, Sabri Üstünel, Çağrı Yıldırım Hakem üçlüsü yönetti. TFF 2'nci Lig Beyaz Grup'ta şampiyonlmuk mücadelesi veren temsilcimiz Buçaspor 1928 evinde Zonguldak Kömürspor'u 3-0 yenerek rahat bir galibiyet elde ederken galibiyet serisini serisini 9 maça çıkardı. Bucaspor 1028 Bitime 4 maç kala lider Esenler Erokspor'u 2 puan geriden takibini sürdüren sarı-lacivertliler gösterdiği performansla camiasına umut aşıladı. Teknik direktör Cüneyt Dumlupınar, bir engeli daha aştıklarını belirterek, "Artık 4 final maçımız kaldı. Bunlardan biri evimizde oynayacağımız Esenler Erokspor karşılaşması. Biz her maçımızı kazanmaya odaklandık. Sezon sonunda direkt olarak 1'inci Lig'e çıkan taraf biz olmak istiyoruz" dedi. Bucaspor 1928 önümüzdeki maçta deplasmanda 1461 Trabzon ile karşı karşıya gelecek. Read the full article
0 notes
ng-druck-screencaps · 2 years
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
1 note · View note
black-dark1 · 10 months
Text
"Gülüp eğlenmeliydim. Su gibi akmalıydım, şu yaşımda. Oysa ağır ağır düşünüyorum geleceği... Kaç gecem daha böyle huzursuz geçecek? Beni felaketler değil, düşünmek mahvedecek."
8 notes · View notes
barkoturktv · 2 months
Link
0 notes
layezalll · 5 months
Text
Issızlığın kol gezdiği eski bir avlunun bahçesinde gördüm seni dün gece
su alan sandalların sefâlarına doğru yürüyordun
bilinmezlerin girdabindaydin ve yeşil kazağın vardı üstünde,
gurub mehtaba doğuyordu, içinde beslenen sevgi büyürken,
sen kulaklarını tıkanmış pür dikkat dinliyordun,
evvel zaman içinde geçen tüm olağan masalları.
Dünya güzeli perileri, kötü kalpli cinleri, 
karanligin ellerindeki fenerleri, hayran olduğun maskeleri.
dün gece eski bir avlunun bahçesinde gördüm seni,
Yalnızlığın kol gezdiği zamanlardan geliyordun sanki
Duygularımın dağınıklığından olacak ilgilenemedim seninle,
ben umut ekiyordum o an, artık umut dilenmedigimden,
Tohumlarımı özenle savurmadan, israf etmeden serpiyordum düşlere,
gün kızıla dönüp, son yolcu seferine çıkana kadar.
tırnaklarımı takıyorum, dağılmış bir hayatın dengesini kurmak için 
Yanağımda ayazın al rengi, gözlerimde suretinin inci tanesi
Bildiğim gerçekler daha ağrılı, bilmediğim sancılardan.
dün gece eski avlunun bahçesinde gördüm seni,
dinlemeden duyduğun, anlatmaya üşendiğin masallardan geliyordun,
Heyecanla daldın eski avlunun bahçesine,
eline gelen her umudu koparıp dalından, solduruyordun,
siyah bir gülümseme vardı yüzünde, ona bile yakışıyordun.
Yüzünde aşinslı olduğum tehditkar bakışlarla.
eski avlunun bahçesinde bir oğlan çocuğu,
tezatlarin kaosunda, dolduruyordu gamzelerinin çukurlarini,
biriken göllerini denizlerle buruşturup yol açıyordu sana,
ve sen eski bir avluda eski bir sandalla açılıyordun denizlere,
ay denize vurduğunda da karanlıktı yüzün,
el sallarken sahilden kırmızı bir hüzün,
Ekeceği yeni umutlarını oksuyordu, 
ve hala  gülümsüyordu
eski avlunun bahçesinde bir çocuk
138 notes · View notes
ebrarnurgnc · 3 months
Text
Ruhsuz bir incinin hikayesini dinlediniz mi hiç inci nasıl Ruhsuz olabilirdi ki işte tam olarak böyle başladı denizlerin en derininde kendi başında olan istiridye varmış bir gün balıkçılar deniz kıyılarında balık avlarken bizim küçük istiridye ağa takılmış balıkçılar ilk önce denize atalım diye düşünmüşler sonra olmaz diyip meraktan istiridye açıp içindeki inci belki biraz değer mal olur diye düşündüler balıkçı amcalar istiridyeyi uzun uğraş sonra açmayı başarmışlar ama bu inci hiç parlak yada beyaz değilmiş gri bir renkte olan inciymiş balıkçı amcalar bu duruma değer bilmez bize diyip inciyi taa en uzak denizin derine atmışlar inci derinlere indikçe ruhu parçlanıyordu çünkü geçmişte hep yaralı ve izler olarak kalmış bir gün küçük kız denizi ellemek için kıyının yanına gitmiş küçük ellerini denize soktuğu zaman üpermiş ve güneş parlak ışıklarıyla yansıyan bizim inci gelmiş küçük kızın eline küçük kız inciyi alıp güneşe doğru tutmuş öyle ışıldıyormuş ki çok güzel görüntüsü oluyormuş yani incinin aslında bir umut ışığına ihtiyaç vardı ve bunu küçük bir kız umut ışığı oldu inciye küçük kız inci neden beyaz değilde gri diye aklından geçirmiş çünkü o ruhu olmayan geçmişte yaralanan Ruhsuz bir inciydi küçük kız rengine önemsemeyip inciye ad takmış benim küçük Ruhsuz incim diye ve o zamandan bu yana bizim küçük Ruhsuz inci diye hikaye kalmış 🙃
0 notes