Tumgik
#En büyük hayalim
turkudostu61 · 1 year
Text
Tumblr media
0 notes
Text
Karımla Yapamadığım Grupseks! (Güney 31 Y., Kastamonu)
Selam seks hikayesi sevenler, ben Güney. 31 yaşındayım. Seks'e hep çok düşkün olmuşumdur. En büyük hayalim ise grupsex yapmaktı, özellikle de karımla, yani karımı başka bir erkekle birlikte sikmekti. Karımla bu konuda çok konuşmamıza ve fantazi yapmamıza rağmen, karım reelde buna yanaşmadı.
Sosyal medyada farklı isimde bir hesap açıp, internette insanlarla sohbet etmeye başladım. Benim gibi, karısı grup istemeyen bir sürü erkek olduğunu gördüm. Genelde tek seferlik sohbetler oldu, ama birisiyle uzun zaman sohbetimiz devam etti. Adı Burak idi. İstanbul'dan. Önce evli olduğunu söylemişti. Zamanla sohbetimiz ilerleyince, karısından boşandığını, ama benim yaşadığım şehir olan Kastamonu'da evli bir kadınla ilişkisinin olduğunu, onunla evli bir çiftle grupsex yapmak istediğini söyledi. Karımın bu sohbetlere katılmadığını bildiği için, sadece fantazi ve resim paylaşımlı sohbetler ettik. Birkaç ay sonra, Burak, Kastamonu'daki sevgilisi (Yasemin) ile görüştüğünü, ben istersem 3'lü grup yapabileceğimizi söyledi.
Ben Yasemin'i hiç görmemiştim. Sadece Burağın anlattıklarından, kadının çok isterik ve azgın olduğunu biliyordum. Yasemin, her türlü fantaziye açık, kocasıyla sex konusunda sıkıntısı olan, 27 yaşında, türbanlı bir bayanmış. Küçük memeli ve küçük götlü, 1.68 boyunda, 50 kiloda, kumral bir kadınmış. Burak, Yasemin'le sosyal medyadan tanıştıklarını, yaklaşık iki yıldır görüştüklerini, bir kez Burağın ortağıyla Yasemin'e 3'lü yaptıklarını söylemişti. Hiç görmemiş olmama rağmen, Burağın anlattıkları Yasemin'i çok istememe sebep olmuştu. Yasemin'in sert sikilmekten hoşlandığını, sexte herşeye açık olduğunu, götten sikilmeyi ve oral sex yapmayı çok sevdiğini öğrenmiştim. Bunu okuyan her erkek, böyle bir orospuyu ben gibi arzulamıştır eminim.
Burak'la, karımın şehir dışındaki annesinde olduğu bir Pazar gününe anlaştık. Burak Kastamonu'ya geldi, buluştuk. Yasemin'i de anlaştığımız yerden arabaya alıp, evime geçtik. Yasemin türbanlı, zayıf ve hoş bir bayandı. Evde birkaç dakika havadan sudan sohbet ettik. Sonra ben odadan çıkınca Yasemin peşimden geldi ve koridorda dudaklarıma yapıştı. Bana tecavüz edercesine öpüyordu. Ben de karşılık verdim ve hemen bir elimi götüne, bir elimi memelerine attım. Elbiselerinin üstünden sertçe okşayarak öpüşüyorduk. O da boş durmuyor, pantolonumun üstünden yarağımı okşuyordu. Benim heyecanım tarif edilemezdi. Hem daha 10 dakika önce tanıştığım evli bir bayanla sevişiyordum, hem de ilk kez grup yapacaktım.
Koridorda Yasemin'le ayakta birbirimizi soyarken Burak yanımıza geldi. O da arkadan Yasemin'in kalçalarını okşamaya başladı. Sonra da Yasemin benle sevişirken Yasemin'i soymaya başladı. Yasemin pantolonumu indirip yarağımı ağzına aldı. Hiç yarak görmemiş gibi sakso çekiyordu, bu kadar isterik ve azgın bir kadını ilk kez görüyordum. Burak onu soyunca, Burak'la öpüşmeye başladı ve bana arkasını döndü. Ben de hemen küçük götünü avuçladım ve alttan amına yarağımı bir iki sürttükten sonra amına girdim. Amı oldukça sulanmıştı ve kolayca aldı yarağımı. Yasemin bir taraftan da Burağın pantolonunu indirip ona sakso çekmeye başladı. O sırada biz Burak'la göz göze geldik. Aramızda mükemmel bir orospu vardı ve ikimiz de uçmuştuk. Sexte bu kadar rahat, azgın ve hiçbir şeye hayır demeyen, tabusuz, sınırsız bir kadın var deseler inanmazdım.
Koridorda ayakta domalan Yasemin Burağın sikini yalarken bir süre amından siktim. Burak daha önce Yasemin'in götten sikilmeyi çok sevdiğini ve girerken rahat olmamı, canı yansa da devam etmemi söylemişti. İlk boşalmam bu heyecanlı ortamdan dolayı kısa sürecekti. Götünde boşalmak istiyordum. Amından çıkarıp göt deliğine yerleştirdim yarağımı ve yavaş yavaş yüklendim. Yasemin acıyla, "Ahhh! Offff!" diye inliyordu, ama hiç dur falan demedi. Ben de yüklenmeye devam ettim ve yarağımı götüne tamamen soktum. O yine Burak'la öpüşüyor ve arada da eğilip Burağın yarağını yalıyordu. Birkaç dakika götünden büyük bir zevkle siktim ve götüne boşaldım. Sonra Burak'la yer değiştirdik, Yasemin benimle öpüşürken Burak arkadan amını sikti ve boşaldı. Ayakta yorulduğumuz için sevişmeyi orda kestik. Ama gün uzundu, birer duş alıp, giyinmeden havlularla kahvaltı yapıp, biraz sohbet ederek dinlendik.
Sonra salona geçip koltukta yine öpüşmeye başladık. Yasemin iki erkeğin arasında çok rahat çok istekli idi. Böyle isterik bir kadın olamazdı. 10 kişi sikse zevkten kudurur ama itiraz etmezdi. Bu sefer koltukta Yasemin yarağımı yalarken, Burak götünü sikmeye başladı. Götündeki yarağın zevkiyle kuduran Yasemin, gözüme bakarak, beni ağzıyla uçuruyordu. Bu pozisyon karımla en çok yaşamak istediğim pozisyondu. Ben karımın ağzına verirken, bir başka erkeğin de karımı sikmesiydi. Bunu karımla yapamamıştım, ama Yasemin'le harika bir grup yapıyorduk.
Sonra Yasemin, ben yatarken yarağımı amına alarak üstüne oturdu, Burak ta sırtını öperek götüne girmeye başladı. Tost yapmıştık Yasemin'i. Orospu o kadar zevk alıyordu ki, inlemelerini ve bağırmalarını komşular duymasın diye dudaklarını öpmeyi bırakamıyordum. Memeleri de ufak olmasına rağmen uçları fındık gibi ve sertti. Memelerini avuçluyor ve uçlarını parmaklarımın arasında sıkarak canını yakıyordum. Bu onu daha da kudurtuyordu. Biraz sonra Burak Yasemin'in götüne boşaldı. Ben de amından sikmeye devam ederken, Yasemin gözüme bakarak sanki delirmiş gibi sarsılarak ve inleyerek orgazm oldu.
O ince çıtı pıtı kadının böyle değişebilemesi beni çok şaşırttı. Orgazm olurken resmen gözleri kaymış, kendini kaybetmişti. Ben de birkaç dakika sonra amına patladım. Korunduğunu bildiğim için amına büyük bir zevkle boşaldım. Burak yol yorgunu olduğu için dinlendi. Biz Yasemin'le banyoya gittik. Onu kendi ellerimle her yerini okşayarak yıkadım. Dudaklarını da kemiriyodum resmen, tabii kaltak ta benimkini. Önümde çöktürüp suyun altında verdim ağzına. Beni yalayarak boşaltacaktı. Tam boşalırken ağzından çıkarıp, ilk kez bir kadının suratına 31 çekerek boşaldım. Üçüncü kez boşalmama rağmen bayağı bir sperm fışkırmış, yüzüne gözüne saçlarına dağılmıştı. Yasemin'in çok zevk aldığı belliydi.
Dinlenirken sohbet ettik gün boyu. Kocasının seks yapmayı sevmediğini, hiç sikmese aklına gelmediğini anlattı. Ama o çok azgındı. Zaten kocası yeterince sikse bile, ben onun tek erkekle doyabilceğini düşünmüyordum.
Sabah 8:00'de buluşmuştuk ve Yasemin eve akşam 17:00'de dönmek zorundaydı. O saate kadar evde çıplak dolaştık. Mutfakta, banyoda, salonda... dinlendikçe oynaştık, seviştik ve sikiştik. Burak'la beraber tost yapmadık bir daha, ama üçümüz beraber girdiğimiz duşta da tek tek sikiştik. Hayatımda hiç bu kadar azgın olduğumu hatırlamıyorum. Yasemin'in her deliğini defalarca siktim, 6 defa boşaldım. Onlar gittiğinde de yorgun ve mutlu bir şekilde, yaşadığım rüya gibi günü düşünerek ve bir gün karımı da Tost yapabilmeyi hayalleyerek uyudum :)
[Güney]
187 notes · View notes
endergelisenataklar · 10 months
Text
Tumblr media
en büyük hayalim.
145 notes · View notes
yesilgreenbasar · 4 months
Text
E: "En büyük hayalim neydi biliyor musun? Sevgilimi kendi kıyafelerimin içinde görmek. Yanımda olduğum sürece sana kendi kıyafetlerini giymek yasak."
Tumblr media
Dur, iki dak'ka otur karşımda,
Seni benzeteceğim bir sürü çiçek var aklımda...
53 notes · View notes
arbrenu · 11 months
Note
şuan sanat tarihi okumak beni biraz gerdi çünkü mezun olduğumda ne yapacağımı bilmiyorum sadece en büyük hayalim yazar olmak ve üniversite ortamını merak ettiğim için girmek istiyorum bu sene
Yani aklınızdaki şeyler için direkt Google’a (hiçbir fikriniz ya da fikir alabileceğiniz kimse yoksa) örn; sanat tarihi mezunu ne yapar, nerede çalışır, nasıl bir yerde çalışır gibi gibi sorular sorun araştırın bir neymiş ne değilmiş
103 notes · View notes
egeenincisii · 1 year
Photo
Tumblr media
o akşam o gün Ege’mi bulduğuma inanmıştım. Ama onu İzmir ve Ege’de tam tersi oldu. Ege İzmir’in hayatına ‘’artık uyu.’’ mesajıyla girmişti. Ama bizimkinde ben aldım onu hayatma ama artık uyu demedim. Snaptan eklemiştim. 25 Ekim 2022 :) Fazla snape girmiyordu açıkçası ama bana çok iyi geliyordu küçücük bir sözüyle tüm 24 saat boyunca mutlu oluyordum. Kova burcuydu. Onu tanımlayacak olursam uykucu, maçsever, odun ve benim kıvırcığımdı. Her 1.2.3. ve 4. ayımızı ben kutlardım o hiç sevmez kutlamaları. Yeni yıl hediyesi kendime onun resmini çıkarttım heryere onu da götürüyordum. Çok mutlydum. Bizim ilişkimiz; bir çember düşünün o çemberin içinde sadece ikimiz ve birbirimze olan hislerimiz vardı. Onun haricinde ‘nerdesin, kimlesin?’ gibi sorular hep o çemberin dışındaydı. Öyle hiç sorular sormazdık. Hatta morali bozuk olduğunda 1 hafta falan konuşmadığımız zamanlar olurdu, geç cevaplar verirdi ama çok şey yapmazdım çünkü snape çok girmiyor derdim. Aramızda 862 kilometre vardı. Ve ben 25 Ekim tarihinden itibaren hep bu mesafeleri aşmayı diledim. Ona hep kıvırcık saçlarınla oynamak istiyorum ve sana kocaman sarılmak istiyorum derdim. En büyük hayalim oldu. Varlığıyla mutlu oluyordum. O 25 Ekim akşam baya bir konuştuk ve bana 21:04′te benimle sevgili olur musun dedi. Ve bende kabul ettim. Bana hep bebiş, güzellik, kızım derdi. Hayatımda ilk sevgilimdi, bu güzel duygularda ilkimdi ve hep son olmasını dilemiştim oysaki :) Deprem oldu yanımda oldu bir keresinde ‘beraber olan güzel olan hayalleri getir aklına’ dedi ben bu sözle o an sakinleştim bilmiyorum. Ama sonra işler değişti.Çok fazla şey var o yüzden kısa kesiyorum çünkü Ege ve İzmir’e söyleceklerim var daha. Beni snapten çıkardı, tiktoktan takipçiden kaldırdı engelledi bir anda yok oldu. Mesafeleri imkansız yaptı. Ve ne yapacağımı bilemedim elim kolum bağlı hiçbirşey yapamadım. Bekler ve döner dedim. Ama o ne döndü, ne geldi, ne bir umut verdi.. Sadece gitti. Bir daha dönmemek üzere :) Arkadaşına yazdım dediklerini ilettim mesaja bakarsa döner belki dedi ama yok. Bir daha dönmemek üzere gitti. En son onun için yazdıklarım o arkadaşına yazdıklarımdı. Artık  bende ne umut kalmıştı nede ışık:) O günden beri böyleyim yani. Acımı hep 3391 ve 0 klometre okuyarak dindirmeye çalıştım ve az da olsa başarıyordum. Şuan o benim için yok ama var, ama artık sanırım yok olacak. Resimleri, mesajları duruyor telefonumda. Silmiyorum veya silemiyorum hangisi bilmiyorum. Sesi aklımda.. çok güzel sesi var-dı. Çok yoruldum ama güçlü durmaya çalışıyorum. Artık onunla ilgili söyleyeceklerim azaldı. Şimdi sıra Ege ve İzmir’de.. O hayatımda yokken bir sürü kitap okuyordum. 3391 ve 0 kilometrede aynı şekilde. Onların hikayesi bana çok dokundu, dönüm noktam oldu, tüm cümlelerin güzelliği oldu..Sonra hayatıma o girdi işte. Bu iki kitap onunla birlikte daha da anlam kazanmaya başladı, mesafelerin, dağların, şehirlerin..hiçbirşeyin bu birbirini seven iki kalp için bunların bir engel olmadığını öğretti. Onu hayatımda hep Ege olarak benimsedim; belki birlikte ışıklardan konuşmuyorduk ama hayatımda ışıktı. Çok imreniyordum onların hayatlarına. Bizde böyle oluruz demiştim ama olmadı. Ege; iyiki o gün İzmir’e artık uyu yazdın, onun hayatına ışık oldun, karanlığına aydınlık oldun ve daha fazlası oldun. Onu iyiki çok sevdin. Mesafelerin bir önemsiz olduğunu, önemli olan iki güzel kalbin birbirini sevmesi olduğunu iyiki öğrettin. Çünkü sen olmasaydın İzmir olmazdı. İzmir karanlıkta olurdu. İzmir Ege’de olmazdı..Sen Dünya’nın en güzel Egesisin. Benim için öyle olmadı ama. Bana senin İzmir’e olan sevgin gibi olur sanmıştım ama olmadı. İzmir; sen içimdeki benin aynısısın. Yaşadığın şeylerden bazılarıyla senle ben o kadar benziyoruz ki..Tamamen sen olamam. Çünkü sen Egeyle tamamlandın. Ama ben yarım kaldım. Onca mesafeye rağmen o kadar güzel sevdin ki Ege’yi..sen iyiki onun ışık perisisin, iyiki yıldızın annesisin, iyiki onun aydınlığısın sende çokça iyiki..Aramızdaki fark senin Ege’ye karşı olan sevgin çok büyükken, bende de öyle ama Ege seni sevdi bırakmadı. Işığın oldu karanlığına..Ama benim için ise zifir bir karanlık yaptı. Canı sağolsun :) Aşkınıza, ışıklarla hayallerinizin olmasına..ve daha nicesini tek ben değil sizi okuyan herkes çok seviyor. Kabullenebilmem belki zor oldu. O benim Egem hiç olmamış ki..Olacağı buymuş demekki. Ege ve İzmir.. sizin hikayenizi kitaptan okumak apayrı birşey. Ama şimdi ise filminiz çıkıyor..Bunun için çok heyecanlıyım. Kavuşmanızı bu sefer bu şekilde izleyeceğiz..Ve filme gittiğimde ise 3391 ve 0 kilometreyi kalbime bastırıp izleceyeğim. O egem dediğim kişi benim egem hiç olmamış oysaki. Bir sahil kenarındayım aksam gece ay çok güzel düşünün. Ayın ışığı denizde çok güzel görünüyor rüya gibi..Ama ayın önünde bulutlar var o yüzden deniz kapkaranlık oldu ve ben o rüya gibi güzelliği göremiyorum. En önemlisi ışığı..Çünkü o egem dediğim Ayın önüne bulutları koyan kişiydi..Onu sevsem de bunu kabullenmek zorundayım artık biliyorum. Düşünceye devam :) Ve o yüzden sonsuza kadar hep o karanlıkta kalacağıma inandırıyorum kendimi. Ama sonra bir Ege gelecek,,hiçbir şey imkansız değildir. O ayın önündeki kara bulutları çekecek ve artık hayatım deniz gibi ayın ışığıyla parlayacak..Asla karanlıkta kalmayacak. İste o benim egem olacak inanıyorum. Ama akışına bıraktım artık.. Çünkü Ege ve İzmirin dediği gibi; Herşey anını bekler. Aşkta, dostlukta, güzel hisler ve güzel anılarda herşey anını bekler :) Beklerim ben isterse dünyanın öbür ucunda olursa olsun. Karanlığıma aydınlık, ruhuma ışık, hayallerime gerçek olacaksa beklerim. Çünkü o şuan bir yerlerde beni bekliyor. Adını belki hiçbirşeyini bilmiyorum belki. Ama mucizem olduğunu biliyorum, onun eyfeli, onun ışık perisi olduğumu biliyorum. O hala aklımda belki ama zamanla aşmak zorundayım hatta bunu başarıyorum bile belki :) ve filme gelirsem; kalbime bastırdığım kitaplardan önce  tabikide Allah’a dua ediyorum. Ruhumun ışığı olacaksa nasip et Allahım diye. Ondan sonra hem kitaptaki hemde filmdeki İzmir ve Egeyle konuşuyor olacağım içimden. Önce kitap ama. Çünkü onlarla ilk kitapta buluştum. Hepimiz gibi :) Ondan sonra filme dönüp o Aya kara bulutları örten egem bildiğim değil de, sonradan o bulutları çekip parlamamı sağlayan mucize Ege’mi hayal edip öyle izleyeceğim filmi. Öyle hayal edeceğim. 0 kilometre kitabında ‘’Göğe bak ..., ....seni özledi’’ kısmı boş. Ve o boşluğu dolduracak bir insan gelecek inanıyorum. Ve sizde inancınızı, umudunuzu asla kaybetmeyin dostlarım. Bekleyin sadece. Bunu neden anlattım çünkü artık onun hayatımda olmayışına kendimi kabullendirmek zorundayım. Ve İzmir ve Egeyi’nin benim hayatıma nasıl bir dönüm noktası olduğunu bilin istedim. Bu platformda tüm blog hesapları hayatlarında neler yaşadı bilmiyorum ama hiçbirimizin hayatı mükemmel değil dostlarım. Burda herkes yarasına, acısına dost olacak birilerini arıyor, yalnız olmadıklarını bilmek istiyorlar bende dahil. Ve o dostu arıyorsanız ben her ruhunuza bir yıldız çizen dost olmaya hazırım. Yeter ki yalnız hissetmeyelim. Hep bir arada olalım dostlarım. Üzülsekte olsun. Sevdiğiniz birisi varsa gidin sevdiğinizi söyleyin. 1 dakika sonra hatta 1 saniye sonra ne olacağını biliyormuyuz? Maalesef hayır. O yüzden sonunds red yediniz belki üzüldünüz anlıyorum. Ama en azından o içinizdeki ses az da olsa rahatlamadı mı? Red yediğiniz için demiyorum. Bir adım atabildin ve açıldın. Bunu sen, siz yapabildiniz. Başka kimse değil. Biz herşeyden çok güçlüyüz bunu asla unutmayın. Sadece aşk olmasına gerek yok bir başarı da olabilir yada herhangi birşey. Güçlü olmasaydık biz o zaman neden hayatımıza devam edebiliyoruz? Çok konuştum belki. Kısacası Ege ve İzmir.. size minnettarım. İyiki varsınız :) Kitap karakterleri olabilirsiniz ama benim için her zaman yaşayacaksınız. Ve sizler dostlarım. Umarım tüm hayatınız mutlulukla, güzel ınsanlarla, iyiki dedirten insanlarla, güzel heyecanlarla, sağlıkla geçer..Ama bunun için parlamamız gerek değil mi? Hasta olduğunuz da karanlık hissediyorsunuz değil mi. İyileşmek için çırpınıyorsunuz. Ama ilaçlar, serumlar..bizim için bir umut ışığı oluyor değil mi? Ve sonra alıp bir anda iyileşiyorsunuz, asıl doğrusu parlıyoruz..Ve böylece hayatımıza parıldayarak neşe saçarak devam edebiliyoruz.  Aynı bu misal. O yüzden hep gülümseyelim ve eğer 3391 kilometrenin filmine gidecekseniz asla lendinizi yalnız hissetmeyin dostlarım. Çünkü bende tek başıma gideceğim. Ama yalnız olmayacağım. Çünkü bedenen hepimiz yanyana olmasak bile filmi izlerken ki ruhlarımız, duygularımız aynı olacak eminim ki. Ve dilerim ki hayatınıza öyle bir Ege veya İzmir girsin ki..İmkansız kelimesini yok edebilesiniz. İzmir Ege’de olsun..Ege ise tüm şehirleri kapsıyor belki ama dilerim sadece İzmirde olsun. Kendinize iyi bakın dostlarım. Unutmayalım; Herşey anını bekler..
148 notes · View notes
ceremir · 2 months
Text
DUR LENSİMİ ÇIKARAYIM DA DAHA RAHAT AĞLAYAYIM..
Trajikomik değil mi? Lellow aradı beni, müsait misin diye sordu aslında müsaittim ama kimseyle görüşmek istemiyordum. Ama buna ihtiyacı olduğunu bildiğim için gelme demedim. Telefonu kapattıktan yaklaşık 20 dakika sonra kapı çaldı ve açtığım gibi sarılıp ağlamaya başladı. Gözlerindeki şişliği ve morluğu gördüm. Dayak yemiş gibiydi ama bundan daha beter olduğunu biliyordum. Hiçbir şey sormadım ve sarıldığı süre boyunca bekledim. Sonra bırakınca birazcık rahatladığını hissettiğim gibi oturma odasına getirip bilgisayar koltuğuna oturttum. Hiçbir şey sormadım ve konuşmadım sadece dökülmesini istiyordum. Şarkı açabilir miyim diye sordu ve aç dedim. Gün bitene kadar hiç hayır demedim çünkü bu durumlardaki psikolojisini biliyorum. Üstelik Regl döneminde olduğu için ekstra hassastı. Bağzıları Gitme Soğukta şarkısını açtı öncelikle. Bu şarkının benim için de özel olduğunu bildiği için bu şarkıyı açtı ama Bağzıları grubunun delisidir zaten. Biliyor musun ay sonunda buraya geliyorlar, konser var beraber gidelim mi diye sordu ve bu tarz şeylere karşı duruşumu bildiği için tamam yalnız gideceksin anladım dedi. Sürekli konuşuyordu, dalıyordu ve bu durumdan korkuyordum. Çünkü ona bakarken aslında kendimi görüyordum bir yerlerde. Eski hâlimi görüyordum ve elimden hiçbir şey gelmeyeceği gerçeği beni daha fazla üzüyordu. Sonra dökmeye başladı şarkılarını. Bağzıları'ndan Leyla, Zaten Kırılmış Bir Kızsın, Evleniyormuşsun Bugün, Kaçak şarkılarını açtı. Sadece dinliyordum ve odaklanmaya çalışıyordum. Biliyorum teselli istiyor, bekliyor ama bunu yapamayacağımı o da çok iyi biliyordu. Çok büyük bir hayal gücüyle yaşayıp, sürekli hayal kurup yanında bir de büyük bir realizm'le yaşamak bir çeşit sıkışmak gibi. Bilerek mi yapıyordu bilmiyorum ama anlamını bildiği halde Can Ozan'dan Ağlama Ben Ağlarım ve Toprak Yağmura şarkılarını açtı. Buraya kadar kendimi çok zor tutmuştum ama bu tınıları duyunca ben de göz yaşlarına karşılık vermeye başladım. Günüm sikilsin hiç istemiyordum ama olmuştu bir kere. Ağladığımı görünce ayağa kalkıp bana doğru geldi ve sarılıp başımı göğsüne yasladı sonra başıma bir öpücük kondurup merak etme geçicek dedi. Bunu niye yaptığını zerre anlamadım çünkü buna ihtiyacı olan ben değildim. Ama dengesizliğini çok iyi anlıyordum biraz da suçluluk psikolojisi işte. O hâldeyken dur bekle lensimi çıkarayım da daha rahat ağlayayım sözü ikimizi de çok fazla güldürdü. Acının tatlı tebessümüydü. Hadi bir çay yap balkona geçip oturalım bahar havası yiyelim dedi. Son demlerdi, bu sondu. Çay yaptım ve çayları alıp sigaralarla beraber balkona geçtik. İkimiz de oturduktan sonra derin bir sessizlik oluştu ve hiç beklemediğim en nefret ettiğim şeyi istedi. Telefonunu alabilir miyim diyince şoka girdim ve neden diye sorduğumda merak ettim sadece nefretini biliyorum ama bir şeye bakmak istiyorum dedi. Verdim ve direkt Tumblra girdi. Daha önce farklı hesaplarımda yaptığım bazı paylaşımları görmüştü ama görmeyeli çok uzun zaman olmuştu. Girdiği gibi direkt Maybelek ne demek diye sordu. Hayatımdaki herkes bilir, benim için her şeyin bir anlamı olur ve klâsik şeyler olmaz bunlar ama bu belki 20 farklı kişiden aldığım bir soru ama sadece Andromeda biliyor. Yani Lellow'a cevabını söylemedim ama ısrar etmedi. En sevdiğim huylarından bir tanesi/ydi. Sonra M'r'c'e' ne demek, sanki bunu biliyorum kestiğin bir kelime mi diye sorunca evet dedim. Aslında hayatımdaki herkes bu kelimenin bende ki anlamını bilir çünkü en olumsuz durumda bile en çok kullandığım kelime, en büyük inanç, en büyük gerçeğim. MUCİZE...
İste tam olarak orada konuştum. Mucize dedim. Biliyorum kafanı duvarlara vuracaksın belli bir süre daha, iştahsızlığın devam edecek ve belli bir süre daha isteksiz yemek yiyeceksin ama her şey normale dönecek. Ama bu da yetmeyecek. Her şeyi bitirecek tek bir an var, tek bir şey var o da MUCİZE. Hayatımın en büyük gerçeği. En büyük inancım, en büyük hayalim. Uçurumun kıyısında bile inancımdan asla geri dönmediğim o MUCİZE...
Lellow'la bu yaşanan anlar beni direkt Ekim ayına götürdü. Çalıştığım otelde ingiliz bir kızla tanışmıştım. (ELLİE) ve bana ruhen unuttuğum bazı şeyleri hatırlatmıştı.
BELİEVE İN THE MİRACLES EMİR. MAY MİRACLES BE WİTH YOU. MAY THERE BE NO HELL FOR THE GENTLENESS OF YOUR SOUL.
MUCİZELERE İNAN, MUCİZELER SENİNLE OLSUN. RUHUNUN NAZİKLİĞİ CEHENNEMİN OLMASIN.
İNAN! MUCİZELER HER ZAMAN VARDIR. 💙🩵
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
43 notes · View notes
sakarkedi · 2 months
Text
Seninle gülümsemek en büyük hayalim .
33 notes · View notes
Text
yazıp yazıp siliyorum. bazen değil, çoğunlukla bu hayatın benimle alıp veremediğinin ne olduğunu düşünüyorum. tam bir sene önce. yaşadıklarıma karşı acıyla yakındığım bir yazı yazmıştım. şöyle anlatmıştım kendimi; ‘ben küçüktüm, çocuktum anne. neden büyüyen insanlar çocuklarını dövüyor ki? hatırlarsın anneciğim. bir gün okuldan gelmiştim. ödevlerimi yapıyordum, mutluydum çünkü babam yok, mutluydun çünkü babam yok. geç gelecek ve onun azarını işitmeyeceğim için çok mutluydum. geç gelecek ve sana vurmayacağı için çok mutluydum. ama o çocuğun ne kadar saf bir düşüncesi varmış. ya da korkunun yarattığı bir düşüncenin içindeymiş. her neyse. babam düşündüğümüz gibi eve geç gelmedi. sonra beni yanına çağırdı 'gel oğlum otur ayağımın ucuna.' dedi. sen öylece korkuyla yüzüme baktın. bilirdin her zaman böyle yapacağını, bilirdin beni mahvedeceğini. bilirdin, beni hep böyle köpek gibi ayağının ucuna çağırıp otutturacağını. işleri doğru düzgün yapmazsam dayak yiyeceğimi. bilirdin. ödevlerim de bir yanlış görürse ağlatmaktan bile beter edeceğini bilirdin.. üzülme anne, bedenindeki morluklarla bile ayakta zor duruyordun. nasıl yardım edecektin bana? üzülme anne.. anne onun babalığını hiç görmedim. gerçi sana bile veremediği o sevginin gramını, bana nasıl verecekti ki anne? baba olmak onun için neydi ki? babalık nedir söylesene anne? babalık, saatlerce fiziksel şiddete veyahut psikolojik şiddete maruz bırakmak mıdır? nedir ki babalık? ben bilmiyorum anne.. ben baba olmaktan korkuyorum anne. bazen babası olan çocukları görüyorum, onları sevmediğini düşünen ama elinden geleni yapmak için didinen babaları görüyorum. belki o çocuklar babaları daha iyi olsun isterlerdi. hayalleri, en büyük hayalleri bu olsun. yani belki böyle isterlerdi. ama benim en büyük hayalim bir babam olmamasıydı. anne. çünkü saatlerce sana vuran bir babayı neden isteyesin ki? ama evet. bende bir baba istedim beni kucak dolusu sevgisiyle saracak. fakat gerçekleşmeyecek bir hayal kurmak bana daha çok acı vereceğinden kurmadım. sana kızmıyorum anne, bana iyi bir baba, kendine iyi bir eş seçemediğin için kızmıyorum. kızmıyorum anne. çünkü nereden bilebilirdin? doyasıya aşkla sevdiğin adamın canavarlaşacağını. anne ben, fiziksel olarak büyüdüm. ama ruhen. ben hala babasının ayak ucuna oturan o küçük erkek çocuğuyum.’ artık korkmuyorum anne. baba olmaktan, korkmuyorum. senin eskiden, saçlarımı severken ellerinin titrediğini. gözlerimin içine bakarken, bakışlarına korkunun yerleştiğini. elimi tutarken bile, çekindiğini. hepsini görüyordum. ama yine de sen bir anneydin. ne kadar babama dış görünüş olarak benzesem bile, o şefkat kokan ellerini benden hiç esirgememiştin. o sevgi dolu bakışlarını hiç üzerimden çekmemiştin. o yaralarla çevrili bedenini defalarca beni korumak için, siper etmekten çekinmemiştin. asıl korunması gereken senken anne, beni defalarca korumuştun. sevginin bile seni korkuttuğu zaman, o güzel sözlerini, acıyla biten masallarını. benden esirgememiştin. o güzel yüreğinden öpüyorum anneciğim. üstüne örtülen toprak, seni üşütmesin güçlü kadın.
117 notes · View notes
kurtarici0 · 1 year
Note
Açıklamalı ff verir misin
@iyiyimbitch hayatımda en ufak bi tartışma bile yaşamadığım en ufak bir sorun bile yaşamadığım tek insan 5 senelik agamdır
@futbollcunuz18 olmazsa olmazdık şuan çalışıyo ama gelcek
@ceskacan kafa insan arasıra makara kukara sarıyor severim
@solukmaviipapatya başkanım candır hep beraber düğününe gitcez unutmayın
@freyyja eskiden beri bloğunu severim
@cizgisizcizgifilmm çok eski tumblr arkadaşım belki de tumblrda ilk tanıştığım insanlardan birisi diyebiliriim
@laydaloji biricik kankam kimselere yar etmem sıpayı
@yalnizcarebe en büyük hayalim galatasaray maçı izlemek beraber
@rrnnaa hayatımda tanıdığım en kafa kız keşke reelde arkadaş olsaydık
@sonbaharyoncasi canım kardeşim benim iyi ki var
@olanlarolmus ışıkların gücü adına slfjsdşfl
@loreliee fenerli olmasa iyi kız dşflksdfşlsk
@uyanamadimglb şarkılaşmayı seviyoz
@geceninhasreti mükemmel ötesi bir insan
@gecenindelimavisii bu ff e de yazmasaydım vururdu beni galiba sşlfddskf
@kubraswizzle bloğu HARİKA! aşlsfkdsşf
@uzicm sağlam blog dakip edilir
@kapattikkardesimmbukadarr elifim de elifim severim
@sinsirelllaa @visatexa(candır hele) @ruhunkalemii @eskidensevenkiz @kalbimdekiriklar @kalptebitti @whereismymindff @rosedegilgul @tarkankurdu@yusufunellitonuu@yediyuzotuzyedi@uyanamadimglb@uzaaayli-deactivated20230401 @ikincileveloldum@i-amdedikoducubey @olanbizeoluyo@pialews@pssikolojikdeli@aynenbalim @ayhatemaylayf@deliperi@dogustandeliii@furkanyasar@gunesinkeyfininkahyasi@gecemdekiyildizlar @hayallerimsuyadustu@hayatbokgibii@jupiterliyazar
75 notes · View notes
cooladanal · 2 months
Text
Sensin en büyük hayalim,Bir gün beklediğim yere.Geleceksin
9 notes · View notes
siir-defterim · 7 months
Text
Tumblr media
Susarak anlattım bütün gizliyi
Sakladım duygumu ben konuşarak
Bir acı tarlası sessiz yüzünde
Aşkı yürürlüğe koyma savaşı
İçimde bir düzen kaynaşmaktadır
Büyük ve çekingen bakışlarından
En iyi anlatış artık susmaktır
Anladım bunu ben seni bilince
Gel denize yaslan yalnız denize
Sırrını denizler taşır insanın
Zaman bir hızdir ve yıldızdır akan
Esneyen günler ve gece üstünden
Bir uyku bölmezse anılarımı
Korkarım çıldırtır bu hayal beni
Gözlerin ne kadar İstanbul öyle
Sebiller uçuşur parmaklarında
Ortak günlerimiz tarih şöleni
Saçlarında sayfa sayfa güneşi
İçimde bir sergi var portrelerin
Hayalim heryerde kavrar gölgeni
Aşka ve tabiata ulaştır bizi
Gel kurtar bu şehrin gürültüsünden
Terketme n’olursun bir eşya gibi
Ölümsüz bir hasret yaşarken bende
Vurulmuş bir geyiktir sensiz zamanlar
İçimin ormanı bir yangın yeri
Bir uyku bölmezse anılarımı
Korkarım çıldırtır bu hayal beni
Istırap varoluş şartımız oldu
Esef etme yasım karaymış diye
Bir yanım vahşidir ürkütür seni
Aykırı düşerim sulhçulüğüne
Bir gün deli gibi sarsarak seni
Göklerin yolunu sorabilirim
Başımı taşlara vurabilirim
Aklımdan çıkarsa anılarımız
Paramparçayım sen onar beni
Topla aynalardan eski gölgemi
Göçebe ömrümü bağla zamana
Dağılsın içimin karıncaları
Bir uyku bölmezse anılarımı
Korkarım çıldırtır bu hayal beni
Mehmet Akif İNAN / Zaman
15 notes · View notes
hallediyorum · 4 months
Text
Bir gün, ailem kalmadığında. Ölümüme üzülecek insanlar birer birer öldüğünde; Issız bir sahil kenarında kamp sandalyeme oturmuş telefondan Remembrance açıp sandalyeye iyice yaslanıp ufukta gözüküp batmakta olan güneşin, deniz dalgalarıyla olan dansını izlerken. Sağ tarafımdan vuran rüzgarın saçlarımı savurup korkak bir titremeye yol açmasıyla zor bela son sigaramı yakıp her zaman olduğum gibi yalnız ve ıssız bir adam olarak orda bu yaşayan bedene son vereceğim ve bu hayatımda gerçekleşecek tek hayalim olacak. Bütün hayal kırıklıklarıma iyi gelecek en büyük hayal..
9 notes · View notes
ay-simay · 10 months
Text
Tumblr media
Köye yerleşmek en büyük hayalim
Tarla başında küçücük bir ev
Bahçeye de sivas kangal
Çardağın altında mangal
Kapıya da bi çengel
Gelecek olan ünnesin gelsin garii... 😂🤭
🦋...
45 notes · View notes
zayiflamamlazim · 6 months
Text
Sevgili 2023 ben..
Mentally breakdown olduğum bir yıldın. Yılın ilk yarısında mobbingden başını kaldıramadın, boynunu büktüler diyelim. Ama dik durdun be! Her şeye rağmen bağıra bağıra tepkini gösterdin, adım attın utanmadın artık ezildiğini söylemekten. Yeniden başlamayı göze aldın, 0dan başlamayı. Bunun kararını verebilmek ve bu yolda ilerleyebilmek hiç kolay olmadı. Sonrasında hayat tokat gibi çarptı suratına. İlerleyemedin. Bir milim ilerlemediğin gibi kaldığın yerde duygusal yeme atakları geçirdin durdun. Her gün kendine söz verdin ama bir türlü olmadı. Olmadı be.. 5. Aylara geldiğinde ne kadar çukurda olduğunu fark ettin, kendine yabancılaştın. Ayakların yere basmaya başladı ve olduğun anı düşünmeye başladın. Büyük hedefler koyup altında ezilmedin, ufak ufak başladın. Defalarca ağladın, ağladın. Ağlamaktan yüzün gözün şişti. 7. Ayda ise hayatın tamamen değişti. Birisi ile tanıştın. Çok özel ve güzeldi. Öylesine değildi, yalnızlıktan değildi. Sevilmeyi istedin hem de çok. O kadar çok istedin ki sürekli kafanda onunla konuşup kavga ettin. 8. Ayda hep hayalin olan bir tatili yaptın! Tüm bunların yanı sıra seninle gurur duyuyorum çünkü herkese rağmen kilo vermeyi başardın. Kimsenin sana inanmasını beklemedin. İş konusunda planların tıkırında gitmedi, istediğin gibi yükselemedin ama tüm oyıncaklar senin olamaz! Daha iyisi olmak için seni tutan bir bağ kalmadı.
Gerçekleşen en büyük hayalim bedenim ve hayatıma birini almak oldu. Gerçekleşmesini istediğim bir hayalim ise yeni yılda kitap okumak, akademik olarak ilerlemek olacak. Bu yıl en üzüldüğüm an iş yerinde hakkımda bir söylenti çıkarıp sekreter ile beraber üzerime gelen bir kişi oldu. Ve kimse tutup bir cümle etmedi. Günlerce ağladım. O an o kadar yalnızdım ki. Bir diğeri de bir gece işler boka sarmıştı. Ne yapacağımı bilemedim, daha yaşayamayacak gibi hissettim benim yüzümden olan şeylerden. Beni olduğum gbi seven bir kaç arkadaşım kaldı geriye. Sürekli bir anksiyetem var beni bırakacaklar, ayrı düşeceğiz diye korkuyorum. Onlar bir ömür yanımda olsun istiyorum. Telefon alışkanlığımı bırakmak istiyorum. Daha analog bir yaşam sürmek istiyorum.
2024ü kendim için özel hale getirmek için bir takım planlarım var demek istiyorum ama sürekli bir şeyler yapmak isteyip yapmıyorum. Kendimce öncelikli hedef belirledim ve kendime fazla yüklenmeden, kendimi severek yaşamak istiyorum. 2025 için buraya geldiğimde ve bu yazıyı okuduğumda kendimi kötü hissetmek istemiyorum. Her şeye rağmen kendimi sevmek istiyorum.
10 notes · View notes
gokyuzunungecerengi · 2 months
Text
en büyük hayalim
en büyük hayal kırıklığım,
5 notes · View notes