Tumgik
#gecenin filmi
aewol-ri · 1 year
Text
“ben çabuk yaralanan biriyim, yaralarıma teslim olmam ama yaralanırım.”
11 notes · View notes
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
32 notes · View notes
layezalll · 4 months
Text
07 Ekim pazar 03.44
Yalnızlığı daha çok hissettiğim ve bir böcek gibi kendi kabuğuna çekildiğim o kuytu geceler.
Neden hep gecelerdir insanı düşünceler denizinde yüzdüren.
Neden hep gecelerdir unuttum dediklerimi denizin dibinden çıkarıp bana geri getiren.
Neden hep geceler hatırlatır yaşadığım ama izi kalmış acılarımı…
Sevinçlerimi…
Mutluluklarımı…
Hepsi birer inci gibi çıkar kumsallara.
Ben istemesen de vurur gecenin dalgaları bir bir yüzüme
Senin yalnızlık adını verdiğin kıyılarına…
Sabaha gene unutursun.
Bir koşuşturmaca.
Hayatın kargaşası derken gelmez aklına…
Ya yeni gelen gece?
Geceler niye böyledir bilir misin?
Çünkü insan başını yastığa koyduğunda…
O sessizlikte Tüm kentin uyuduğu o vakitte hisseder insan yalnızlığını.
En çok o zaman hisseder.
İşte bu yüzden geceler seni bana hatırlatır.
Sadece seni de değil.
Yaşanmış ya da yaşanmamış tüm aşkları…
Mutlu olduğum anları, kızgınlıklarımı, bir çiçek gibi solduğum zamanları…
Kimi zamanda ilkbaharın yağmurlarıyla açıp pembelikleriyle kendisini hayran bırakan o güller gibi güldüğüm mutlu olduğum zamanları.
Çocukluk anılarımı bunları çoğaltmak mümkün…
Yorganı üzerime çekip başımı yastığa koyduğum o vakitlerde…
Hele bide uykumda kaçmışsa, işte o zaman rüyalara dalana kadar bir düş filmi oynar odamda.
Görüntüler canlanır aklımda bir bir geçer yaşadıklarım gözümün önünden.
Tek kişilik nostaljik bir sinema. Konusu benim dünyam ve dünyamın unutulmazları..
Kendimce kararlar alırım bazen bu düşünceler denizinde yüzerken.
bundan sonra şöyle, bundan sonra böyle olacağım"gibisinden cümleler kurarım.
Kimi zaman pişmanlıklarım bir kaç damla gözyaşı olur akar kalbime…
O derin sessizlikte, kimi zamansa yaşadığım mutlu anlar birer tebessüm olur yüzümde…
İşte kimi geceler acı tatlı karışık bir film oynar odamda, duvarlarımla…
Eşyalarımla kısacası en sırdaş arkadaşlarımla izlediğimiz.
Sonra ben yorumlar yaparım onlar da güzel güzel dinler beni.
Biliyorum herkes böyle.
Herkesi götürür geceler derin düşüncelere, hayallere…
Hayaller büyüdükçe azalır mı peki?
Evet azalır.
Çünkü sen büyüdükçe içinde çocuk yavaş yavaş ölmeye başlar.
Hayallerinde seni çocuksu bir dünyaya götüren en güzel oyuncakların değil miydi onlarla mutlu olup.
Onlarla gülümsediğin ama hiç bir zamanda hayallerin tam anlamıyla bitmez.
Sen nefes aldıkça mutlaka ceplerinde bir umudun ve hayalin yer alır.
Sana anlam katar..
hiçbir zaman hayallerinizden vazgeçmeyin .
Hayat önüne duvarlar örmeye çalışsa da Siz de kendi merdiveninizi kurun ve çıkın basamaklarından…
Hemen olmasa da çok geçte olsa mutlaka o duvarın arkasındaki güneşe ulaşıp.
Güneşe gülümseyin
bu güne kadar bir çok hata yapmış olabilirsiniz
Ama hiçbir zaman geç diye sözcük yer almamalı hayat sözlüğünüzde
Umut,sevgi hep bu sözlükte yer almalı
Bundan sonra üzüldüğünüzde kalbinizden hem beyaz mendilini çıkartıp gözyaşlarınızı elleriyle silecek insanları dünyanıza  yerleştirin
ve değerini her zaman bilin
Size yakın olan cana siz de yakın olun
Sarın kalbini incelikle
Tutun ellerini sımsıkı bu uzun gibi görünen ama 40 yılını şu kısacık hayat yolunda
İşte bunlarda bu gecenin bir yorumudur bu gecenin hisleriydi hayalhanemde
Bu geceden hayat defterime düşen notlardı.
156 notes · View notes
yasemin87 · 1 month
Text
BOŞANMAK
Ben 20 yıldır eşinden ayrılmış bir bayanım.
Neden mi ayrıldım?
İşte sorun burada...
Ben bunu ne eşime, ne aileme 20 yıldır anlatamadım.
Sanılıyor ki boşanmak için dayak yemem lazım.
Kafam gözüm yarılmalı elim kolum kırılmalı.
Yanda aç kalmalıyım, açıkta kalmalıyım
üstüm başım perişan olmalı.
Aldatılmalıyım, ortada kalmalıyım.
Bende öyle değildi...
Ben babasız büyüdüm.
Annemi gördüm.
Bizi nasıl baktı büyüttü, nelerle baş etmek zorunda kaldı.
Bir evin hem anası, hem babası nasıl olunur ondan öğrendim ben.
Evliliğimin 8. yılında farkettiğim şey ben de annem gibiydim.
Bir evin hem erkeği hem kadını. Oysa evlilik müştereklikti.
Bunu eşimle konuştuğumda kızdı dalga geçti, anlamadı.
Ona göre o görevlerini eksiksiz yapıyordu, ben de yapmalıydım.
İşte burada benim için uykusuz geceler başladı.
İlk düşündüğüm, madem bu kadar şeyi tek başıma yapıyorum, o zaman benim bir erkeğe ihtiyacım yok dedim.
Bu da eşime olan saygımı kaybetmeme sebep oldu.
Saymadığınız birisini sevemiyorsunuz.
Bambaşka biri oluverdim.
Bir yere mi gitmek istiyorum, gidiyorum.
Bir şey mi almak istiyorum, alıyorum.
Konuşmak mı istiyorum, konuşuyorum.
Bunun için kimseden izin istemiyorum.
Bu eşimi deli ediyor.
Ona göre ona sormalı, izin istemeliyim.
Doğrusu bence de bu, ama bir kadın her şeyi tek başına yapıyorsa bunları da yapabilir.
İşe gidip geliyorum.
Gecenin bir köründe metrolarda, otübüslerde sarhoşlarla baş etmek zorunda kalıyorum.
Eve geliyorum yemek bulaşık tam bitiyor,
bir de kocanın keyfi.
Kadınım ya!
Ama yan komşumda bir akşam 10’a kadar oturamıyorum çünkü kocası var, ama metro otübüs duraklarında elin serhoşlarıyla oturabilir, yolculuk yapabilirim.
Evde aynı filmi bile birlikte bakamıyoruz.
Aynı şarkıyı birlikte söyleyemiyoruz.
Ya biz dans bile edemiyoruz.
Ya belimi incitiyor, ya ayağıma basıyor.
Ya da sadece sağa sola dönüp duruyoruz.
Az kıvırsam sen dansöz müsün?
Gülsen o ne o***pu musun?
Ciddi olsan kadın kadın değil, 12 ayak buzdolabı.
Ulan ben ne olacağımı şaştım.
Eşimin istediği gibi olayım yuvamda huzur olsun derken bir de baktım ben yittim.
Öyle ruhsuz kişiliksiz bir ucube oldum çıktım.
Hayır dedim, ben ben olmalıyım.
Ben oldum ama eşim beni istemedi.
Ben de onun istediği gibi olamadım.
O da benim istediğim gibi olamadı.
Boşandık...
Şimdi ben kötü müyüm?
Ya da eşim mi kötüydü?
Boşanmak için birinin kötü mü olması gerekiyor?
Ya da evlilik için iyimi olmak gerekiyor?
Hani uyum?
Hani paylaşmak?
İnsanlar vardır balık ruhlu maviyi sever,
derinliği sever, sessizliği sakinliği sever...
İnsanlar vardır kartal ruhlu, uçmayı sever, yüksekliği sever, gücü sever...
İnsanlar vardır kurt gibi sürüyü sever, geceyi sever...
İnsanlar vardır her biri bir başka renk,
bir başka şarkı, nota...
Düşünsenize kalabalığı ve şamatayı seven biriyle sesizliği yalnızlığı suskunluğu seven nasıl bir araya gelir, nasıl mutlu olur?
Eş demek bir ömür demek, bir hayat birlikte yürümek demek.
Yanlış insanla doğru yolda gidilmez.
Şimdi dönüp geriye baktığımda bir suçlu aramıyorum, kimseye kızgın ya da kırgın değilim.
Biz sadece farklı insanlardık.
Hem de çok farklı.
Bunu söylediğimde sen kocanı hala seviyorsun belki bir gün gene barışırsınız diyorlar.
Gülüyorum...
Evet kızgın değilim, ama bu onu seviyorum demek değildir.
Ben kendimi seviyorum.
Kendime olan saygımı korumaya çalışıyorum.
Sevgi geçmişin acıları ile değil geleceğe
olan umut ve güvenle yaşar.
Bu gün bakıyorumda evlilikler hala aynı
temeller üzerine kuruluyor.
Ve aynı yanlışlardan dolayı yürümüyor.
Beyler, Hanımlar...
Artık 21 yüzyılda yaşıyoruz.
Kimse kimseye ne muhtaç, ne köle.
Hayat yolunuzu çizin ve çizdiğiniz yola girenlerle devam edin.
Başka yoldakilere göz atmayın, yolundan etmeye kalkmayın.
Bir gün, bilemedin üç beş gün gider o yolu sizinle, sonra sıkılır kendi yoluna döner.
Hanımlar hiç kimse sizi doyurmak, taşımak korumak kollamak zorunda değil.
Bundan vazgeçin artık.
Kocam değil mi? mecbur demeyi bırakın artık.
Beyler hiç bir kadın sizin özel zevklerinizin hizmetçisi egolarınızın hamalı değil.
Karım değil mi görevi, yapacak! ayaklarını bırakın artık.
Önce insan olarak sayın birbirinizi.
Sevgi zaten saygıyla gelir.
Sahip değil yoldaş olun.
Hepinize iyi günde, kötü günde bir ömür mutluluklar diler sevgi ve saygılarımı sunarım.!
Güzide Güleç
Tumblr media
34 notes · View notes
havadaabulut · 9 months
Text
Balkonda film izliyordum, gecenin sessizliğinde köpüşün biri su içiyor şılıp şılıp sesi geliyodu aşağıdan heheh filmi durdurdum onu dinledim, çok hoşuma gidiyor hayvanların su içişleri :d
52 notes · View notes
j4kuzi · 2 months
Text
bahar sence gecenin ucunde korku filmi izlemek mantikli miydi dusunelim tartisalim
8 notes · View notes
notadelisii · 1 year
Text
Lise arkadasim evleniyo ya, ben de oturmus gecenin bi yarisi cocuk filmi izliyorum
16 notes · View notes
oluruvar · 10 months
Text
Rüyamda bahçemizde yabancı, çok ünlü bi yönetmen tarafından bi korku filmi çekiliyordu. Ben gecenin köründe dolaşmaya çıkıyordum. Eli silahlı bi adam bi kızın peşine düşmüştü. Kız bizim karşı komşumuzmuş ve olayın farkında değildi. Onu hızlıca aldım, eve soktum. Meğer bu eli silahlı adam set çalışanıymış ama gerçekten hırsız ve katilimi. Dizi gerçekçi olsun diye böyle biriyle çalışırlarken adam kayıplara karışmış... Ayyy baya gergin bi şeydi ama adam bizi yakalayamadı, sorunsuz bitti rüya
4 notes · View notes
doriangray1789 · 1 year
Video
Öyle bir noktaya, belki de öyle bir yaşa gelmiştim ki, insan artık her geçen saatin neler kaybettirdiğinin bilincinde oluyordu. Gecenin Sonuna Yolculuk romanından, yazar: Louis Ferdinand Celine soru: Güzel bir günün tanımı sizce nedir? yukarıda yazdığım alıntım Kitap Tavsiyesi olacak: Gecenin Sonuna Yolculuk, Louis Ferdinand Celine film önerisi: “What Dreams May Come “ adlı film. Şu hayatta izlenmesi gereken 5 filmden biridir bana göre. filmi izlerken Robin Williams’a bir kez daha hayran oluyorsunuz mesela. Sevdiğiniz insan için Cenneti terk edip Cehennem’de yaşamayı göze alabilir miydiniz? “Kalp” midir? “Beyin” midir? ölümden sonra bize yol gösteren? Reenkarnasyon ve kader bağlı mıdır birbirine? Gerçekliği biz mi yaratırız? Yoksa illüzyon mudur tüm sahip olduklarımız? Bu film tüm bu sorulara cevap veriyor ve tabii Cennet ve Cehennem kavramını çok farklı bir şekilde ele alıyor. Ama en güzeli günümüzdeki filmlerde hissedemediğimiz o masumiyet duygusu var bu filmin içinde.
5 notes · View notes
aewol-ri · 6 months
Text
"ruhum öyle kırılgan bir halde ki, pencereden dışarı baktığımda, gün ışığının bitmek bilmeyen parıltısı bana acı veriyor. o kadar hassas bir hale geldim ki hislerimin maruz kaldığı en küçük sarsıntılar dahi, beni en büyük elemlere sürüklüyor."
2 notes · View notes
Photo
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
59 notes · View notes
aynodndr · 2 years
Text
Tumblr media
BOŞ OLMAK..
Ben 20 yıldır eşinden ayrılmış bir bayanım...
Neden mi ayrıldım???
İşte sorun burada...Ben bunu ne eşime, Ne aileme 20 yıldır anlatamadım...
Sanılıyor ki boşanmak için dayak yemem lazım...Kafam gözüm yarılmalı elim kolum kırılmalı...
Yada aç kalmalıyım, Açıkta kalmalıyım üstüm başım perişan olmalı...
Aldatılmalıyım, ortada kalmalıyım...
Bende öyle değildi...
Ben babasız büy��düm...Annemi gördüm...Bizi nasıl baktı büyüttü, Nelerle başetmek zorunda kaldı...Bir evin hem anası hem babası nasıl olunur ondan öğrendim ben...
Evliliğimin 8 yılında farkettiğim şey bende annem gibiydim...Bir evin hem erkeği hem kadını...Oysa evlilik müştereklikti...Bunu eşimle konuştuğumda...Kızdı dalga geçti...Anlamadı...
Ona göre o görevlerini eksiksiz yapıyordu...Bende yapmalıydım...
İşte burada benim için uykusuz geceler başladı...İlk düşündüğüm madem bu kadar şeyi tek başıma yapıyorum o zaman benim bir erkeğe ihtiyacım yok dedim...Buda eşime olan saygımı kaybetmeme sebep oldu...Saymadığınız birisini sevemiyorsunuz...
Bambaşka biri oluverdim...
Bir yere mi gitmek istiyorum ,Gidiyorum
Bir şey mi almak istiyorum ,Alıyorum
Konuşmak mı istiyorum ,Konuşuyorum...
Bunun için kimseden izin istemiyorum...
Bu eşimi deli ediyor...Ona göre ona sormalı izin istemeliyim...
Doğrusu bence de bu...Ama bir kadın her şeyi tek başına yapıyorsa bunlarıda yapabilir...
İşe gidip geliyorum...Gecenin bir köründe metrolarda, Otübüslerde serhoşlarla başetmek zorunda kalıyorum...
Eve geliyorum yemek bulaşık tam bitiyor birde kocanın keyfi...Kadınım ya...
Ama yan komşumda bir akşam 10 kadar oturamıyorum çünkü kocası var...Ama metro ,Otübüs duraklarında elin serhoşlarıyla oturabilir yolculuk yapabilirim...
Evde aynı filmi bile birlikte bakamıyoruz...
Aynı şarkıyı birlikte söyleyemiyoruz...
Ya biz dans bile edemiyoruz...Ya belimi incitiyor, ya ayağıma basıyor...Ya da sadece sağa sola dönüp duruyoruz...
Az kıvırsam sen dansözmüsün
Gülsen o ne oruspumusun...
Ciddi olsan kadın kadın değil 12 ayak buzdolabı
Ulan ben ne olacağımı şaştım...Eşimin istediği gibi olayım yuvamda huzur olsun derken birde baktım ben yittim...
Öyle ruhsuz kişiliksiz bir ucube oldum çıktım...
Hayır dedim...Ben ben olmalıyım...Ben oldum ama eşim beni istemedi...
Bende onun istediği gibi olamadım...O da benim istediğim gibi olamadı...
Boşandık...
Şimdi ben kötümüyüm??
Yada eşim mi kötüydü???
Boşanmak için birinin kötü mü olması gerekiyor???
Ya da evlilik için iyimi olmak gerekiyor???
Hani uyum??
Hani paylaşmak??
İnsanlar vardır balık ruhlu maviyi sever derinliği sever sessizliği sakinliği sever...
İnsanlar vardır kartal ruhlu, uçmayı sever, Yüksekliği sever, Gücü sever
İnsanlar vardır kurt gibi sürüyü sever, Geceyi sever
İnsanlar vardır her biri bir başka renk, bir başka şarkı, nota
Düşünsenize kalabalığı ve şamatayı seven biriyle sesizliği yalnızlığı suskunluğu seven nasıl bir araya gelir nasıl mutlu olur???
Eş demek bir ömür demek, Bir hayat birlikte yürümek demek...
Yanlış insanla doğru yolda gidilmez...
Şimdi dönüp geriye baktığımda bir suçlu aramıyorum, Kimseye kızgın yada kırgın değilim...Biz sadece farklı insanlardık...Hemde çok farklı...
Bunu söylediğimde sen kocanı hala seviyorsun belki bir gün gene barışırsınız diyorlar...
Gülüyorum...
Evet kızgın değilim...Ama bu onu seviyorum demek değildir...
Ben kendimi seviyorum...Kendime olan saygımı korumaya çalışıyorum...Sevgide geçmişin acıları ile değil geleceğe olan umut ve güvenle yaşar...
Bu gün bakıyorumda evlilikler hala aynı temeller üzerine kuruluyor...Ve aynı yanlışlardan dolayı yürümüyor...
Beyler, Hanımlar...
Artık 21 yüzyılda yaşıyoruz...Kimse kimseye ne muhtaç...Ne köle...Hayat yolunuzu çizin ve çizdiğiniz yola girenlerle devam edin....Başka yoldakilerilere göz atmayın, Yolundan etmeye kalkmayın....Bir gün bilemedin üç beş gün gider o yolu sizinle sonra sıkılır kendi yoluna döner...
Hanımlar hiç kimse sizi doyurmak, taşımak korumak kollamak zorunda değil...Bundan vazgeçin artık...Kocam değil mi mecbur demeyi bırakın artık...
Beyler hiç bir kadın sizin özel zevklerinizin hizmetçisi egolarınızın hamalı değil...Karım değilmi görevi yapacak ayaklarını bırakın artık...
Önce insan olarak sayın birbirinizi...Sevgi zaten saygıyla gelir Sahip değil yoldaş olun.🙏💖 Gülistan Demir
6 notes · View notes
korkutkalkan · 6 days
Link
Pırlantalı mücevherin lider markası Zen Pırlanta, tüm dünyada hayranlıkla takip edilen ünlü sporcu Mauro Icardi ve eşi Wanda Nara’yı marka yüzü olarak duyurdu. Taraflı tarafsız herkesin gönlünde taht kuran çift “İçimden Geldi” temalı reklam filmleri ile ekranlarda yer alacak.  İlk reklam filmi, Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş ve Başkan Yardımcısı Şükran Güzeliş’in ev sahipliğinde Wanda Nara ve Mauro Icardi’nin yanı sıra iş, sanat ve cemiyet hayatının önde gelen isimlerinin katılımıyla gerçekleşen özel bir davette gösterildi. Filmlerde “İçimden Geldi” teması ile, sadece özel anlarda değil, her an sevdiklerimize duygularımızı ifade edebileceğimiz ve bu anları ölümsüz kılacak en güzel armağanın Zen pırlantaları olduğu vurgulanıyor. Emil Güzeliş: “Reklam yüzlerimiz tüm dünyanın hayranlıkla takip ettiği Icardi ve Wanda Nara” Gecenin açılış konuşmasını gerçekleştiren Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkanı Emil Güzeliş, pırlanta denince akla gelen ilk marka olduklarının ve bu alandaki öncü rollerini yurtdışına da taşıyarak Türkiye’yi gururla temsil ettiklerinin altını çizerek şunları dile getirdi:  “Markamızı ve mücevherlerimizi en güzel şekilde anlatmak için sürekli çalışıyoruz, yeni projeler hazırlıyoruz. Bu nedenle, yeni marka yüzlerimiz olarak Mauro Icardi ve Wanda Nara ile el sıkışmaktan büyük heyecan duyuyoruz. Bu değerli çiftin ülkemizde ve tüm dünyada milyonlarca seveni var. Mesleklerindeki başarılarının yanı sıra, birbirlerine aşkla bağlılar. Bu nedenle markamıza çok yakıştıklarını düşünüyorum. Reklam filmleri çekimlerimiz başladı. İlk filmimiz bugün yayına giriyor. İş birliğimizin nice başarılara vesile olmasını diliyorum.” Şükran Güzeliş: “Mauro ve Wanda mücevheri çok güzel taşıyorlar ve pırlanta, ikisine de çok yakışıyor” Zen Pırlanta Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Şükran Güzeliş konuşmasında, pırlantanın her kadının hayali olduğunu belirterek, sözlerine şöyle devam etti: “Yıl dönümleri, sevgililer günü, yılbaşı gibi özel günlerde hatırlamak ve hatırlanmak çok kıymetli. Ama çok daha değerli olan bir şey var ki sadece “içimden geldi” diyerek hiç beklenmeyen bir anda hediye vermek. Biz de işte buradan yola çıkarak iletişimimizde uzun yıllardır “içinizden gelen her an Zen’siz Olmaz” diyoruz. Bu mesajımızla hazırladığımız filmlerimizin yeni serisini sevgili Wanda ve Mauro ile birlikte gerçekleştirmekten çok mutluyuz. Taraflı tarafsız herkesin gönlünde taht kurdular. Her ikisinin de inanılmaz güzel bir enerjisi ve ışıltısı var. Mücevheri çok güzel taşıyorlar ve pırlanta, ikisine de çok yakışıyor. Zen Pırlanta ile onların ışıltısı bir araya geldiğinde çok keyifli işler ortaya çıktı. Her iki taraf için de hayırlı olmasını diliyorum. Wanda Nara: “Pırlantalarla poz vermek gerçekten çok mutluluk verici” Zen Pırlanta’nın yeni marka yüzü Wanda Nara da, Icardi ile birlikte rol aldıkları bu filmlerin, çocuklarına bırakacakları çok değerli bir anı olduğunu söyledi.  “Proje bize geldiğinde çok heyecanlandık. Zen Pırlanta çok başarılı ve alanında uzman bir marka. Teklifi kabul etmemizde bunun çok büyük etkisi oldu. Senaryolar çok samimi ve çok romantik. Reklam filmlerinde Mauro ile birlikte rol almak benim için çok anlamlı. Adeta çocuklarımıza bırakacağımız büyülü bir anı gibi oluyor bu filmler. Öte yandan, pırlantaların ışıltısı her kadın gibi tabii beni de çok etkiliyor. Mauro ile birlikte Zen’in marka yüzleri olmak, pırlantalarla poz vermek gerçekten çok mutluluk verici.” dedi. Mauro Icardi: “Başarılı olmak ve işini tutkuyla yapmak, Zen Pırlanta ile en büyük ortak noktamız” Ünlü sporcu Mauro Icardı de konuşmasında “Zen kendi sektörüne öncü olan bir marka. Başarılı olmak ve işini tutkuyla yapmak, Zen Pırlanta ile en büyük ortak noktamız. Reklam filmlerinde Wanda ile birlikte olmak çok güzeldi. Her kadın sürprizleri çok sever. Hediyeniz pırlanta ise bu, bambaşka bir duygu yaratıyor. Çok heyecan verici ve dünyanın en kalıcı hediyesi. Bir nedeni olmadan, sadece onu sevdiğiniz için bile hediye etmek çok anlamlı. Zen ile birlikte çok güzel işler yapacağımıza inanıyorum” dedi. Ayrıca Zen’in erkekler için harika bir koleksiyonunu olduğunu ve çok beğenerek kullandığını sözlerine ekledi.
0 notes
kurtlukiraz · 6 months
Link
Pandemi koşulları nedeniyle büyük oranda çevrimiçi olarak ortaya çıkan 2021 Sundance Film Festivali'nde kazananlar belli oldu. Siân Heder'içinde yazılan ve yönetilen ve Apple tarafından yönetilen festival oranlarında en yüksek meblağa satın alınan film KODAToplam dört ödüle layık görülen gecenin öne çıkan filmi oldu. Amerika-Hüzünlü kategorisinde üç büyük ödül seçme kurulu Büyük Ödül, İzleyici Ödülü ve Direktör Ödülü'ne uzanan film, Sundance tarihinde bu kategorinin üç büyük başarıyı kazanmayı başaran ilk film oldu. Amerika-Biyografi parası Summer Of Soul (…Ya da Devrim Televizyondan Yayınlanamadığı Zaman) filmi kazanılmış olduğu iki karakterle dikkat çekilirken, Blerta Başolli'nin yönettiği KovanDünya Sineması – Hüzünlü ödülüne layık görülen üç ödülle gecenin bir diğeri kazananı oldu. Ödüllerin tamamına aşağıdan ulaşabilirsiniz. Amerika – Hüzünlü seçici kurul Büyük Ödülü: KODA İzleyici Ödülü: KODA Direktör Ödülü: Siân Heder (CODA) Waldo Salt Senaryo Ödülü: Ari Katcher, Ryan Welch (Üçüne Deyince) seçici kurul hususi Ödülü (En İyi Sanatçı): Clifton Collins Jr. (Jokey) Seçici Kurul Özellik Ödülü (En İyi Kadro): KODA Amerika – Biyografi seçici kurul Büyük Ödülü: Summer Of Soul (…Ya da Devrim Televizyondan Yayınlanamadığı Zaman) Direktör Ödülü: Natalia Almada (Kullanıcılar) İzleyici Ödülü: Summer Of Soul (…Ya da Devrim Televizyondan Yayınlanamadığı Zaman) Seçici Kurul Özellik Ödülü (Yükselen Sinemacı): Parker Hill, Isabel Bethencourt (Cusp) Jonathan Oppenheim Kurgu Ödülü: Kristina Motwani, Rebecca Adorno (Sınıf Odası) seçici kurul hususi Ödülü (Tasarı Olmayan Öykü Anlatıcılığında Yenilik): Theo Anthony (Tamamen Işık, Her Yerde) Dünya Sineması – Hüzünlü seçici kurul Büyük Ödülü: Kovan İzleyici Ödülü: Kovan Direktör Ödülü: Blerta Basholli (Kovan) seçici kurul hususi Ödülü (Oyunculuk): Jesmark Scicluna (Luzzu) seçici kuruluş hususi Ödülü (Vizyoner Film Yapımı): Yol İçin Birimiz (Baz Poonpiriya) Dünya Sineması – Biyografi seçici kurul Büyük Ödülü: Kaçmak İzleyici Ödülü: Ateşle Yazmak Direktör Ödülü: Hogir Hirori (Sabaya) Seçici Kurul Özel Ödülü (Gerçek Film Yapımı): Camilla Nielsson (Başkan) seçici kurul hususi Ödülü (Değişime Tesir): Rintu Thomas, Sushmit Ghosh (Ateşle Yazmak) Öteki Ödüller: SONRAKİ İzleyici Ödülü: Marion Hill (Benim Güzelim, Güzelim) SONRAKİ Yenilikçi Ödülü: Dash Shaw (yönetmen), Jane Samborski (3D yönetmeni), (Cryptozoo) Alfred P. Sloan Film Ödülü: Alexis Gambis (Hükümdarların Nihayet'i)
0 notes
gundemburadadedim · 6 months
Link
Pandemi koşulları nedeniyle büyük oranda çevrimiçi olarak ortaya çıkan 2021 Sundance Film Festivali'nde kazananlar belli oldu. Siân Heder'içinde yazılan ve yönetilen ve Apple tarafından yönetilen festival oranlarında en yüksek meblağa satın alınan film KODAToplam dört ödüle layık görülen gecenin öne çıkan filmi oldu. Amerika-Hüzünlü kategorisinde üç büyük ödül seçme kurulu Büyük Ödül, İzleyici Ödülü ve Direktör Ödülü'ne uzanan film, Sundance tarihinde bu kategorinin üç büyük başarıyı kazanmayı başaran ilk film oldu. Amerika-Biyografi parası Summer Of Soul (…Ya da Devrim Televizyondan Yayınlanamadığı Zaman) filmi kazanılmış olduğu iki karakterle dikkat çekilirken, Blerta Başolli'nin yönettiği KovanDünya Sineması – Hüzünlü ödülüne layık görülen üç ödülle gecenin bir diğeri kazananı oldu. Ödüllerin tamamına aşağıdan ulaşabilirsiniz. Amerika – Hüzünlü seçici kurul Büyük Ödülü: KODA İzleyici Ödülü: KODA Direktör Ödülü: Siân Heder (CODA) Waldo Salt Senaryo Ödülü: Ari Katcher, Ryan Welch (Üçüne Deyince) seçici kurul hususi Ödülü (En İyi Sanatçı): Clifton Collins Jr. (Jokey) Seçici Kurul Özellik Ödülü (En İyi Kadro): KODA Amerika – Biyografi seçici kurul Büyük Ödülü: Summer Of Soul (…Ya da Devrim Televizyondan Yayınlanamadığı Zaman) Direktör Ödülü: Natalia Almada (Kullanıcılar) İzleyici Ödülü: Summer Of Soul (…Ya da Devrim Televizyondan Yayınlanamadığı Zaman) Seçici Kurul Özellik Ödülü (Yükselen Sinemacı): Parker Hill, Isabel Bethencourt (Cusp) Jonathan Oppenheim Kurgu Ödülü: Kristina Motwani, Rebecca Adorno (Sınıf Odası) seçici kurul hususi Ödülü (Tasarı Olmayan Öykü Anlatıcılığında Yenilik): Theo Anthony (Tamamen Işık, Her Yerde) Dünya Sineması – Hüzünlü seçici kurul Büyük Ödülü: Kovan İzleyici Ödülü: Kovan Direktör Ödülü: Blerta Basholli (Kovan) seçici kurul hususi Ödülü (Oyunculuk): Jesmark Scicluna (Luzzu) seçici kuruluş hususi Ödülü (Vizyoner Film Yapımı): Yol İçin Birimiz (Baz Poonpiriya) Dünya Sineması – Biyografi seçici kurul Büyük Ödülü: Kaçmak İzleyici Ödülü: Ateşle Yazmak Direktör Ödülü: Hogir Hirori (Sabaya) Seçici Kurul Özel Ödülü (Gerçek Film Yapımı): Camilla Nielsson (Başkan) seçici kurul hususi Ödülü (Değişime Tesir): Rintu Thomas, Sushmit Ghosh (Ateşle Yazmak) Öteki Ödüller: SONRAKİ İzleyici Ödülü: Marion Hill (Benim Güzelim, Güzelim) SONRAKİ Yenilikçi Ödülü: Dash Shaw (yönetmen), Jane Samborski (3D yönetmeni), (Cryptozoo) Alfred P. Sloan Film Ödülü: Alexis Gambis (Hükümdarların Nihayet'i)
0 notes
magazinxhaberler · 7 months
Text
2023'ün en iyi korku gerilim filmleri hangileri
Tumblr media
2023'ün en iyi korku gerilim filmleri hangileri  
Tumblr media
Merakla beklenen ve takip edilen korku filmleri büyük bir izleyici kitlesine sahip olmakla beraber, işlediği konularla da daima dikkat çekmeyi başarıyor. Henüz yılı tamamlamamış olsak da korku ve gerilim türüne ait pek çok film izleyiciyi tatmin etmeyi başardı. İşte Variety’ye göre 2023 yılının en iyi korku ve gerilim filmleri...
Tumblr media
14. Birth/Rebirth Film, ölülerin diriltilmesine takıntılı olan bir patalogun hikayesini anlatıyor.
Tumblr media
13. Kulübeye Tıklat M. Night Shyamalan imzalı film, keyifli başlayan tatilleri, kapılarında dört yabancının bitmesiyle kabusa dönen bir ailenin hayatına odaklanıyor.
Tumblr media
12. Influencer Filmde, sosyal medya fenomeni Madison sırt çantasıyla seyahat ederken CW ile tanışır ve seyahatinin seyri değişir.
Tumblr media
11. The Blackening Tim Story imzalı film, hafta sonu kaçamağı için yeniden bir araya gelen bir grup arkadaşın hikayesini konu alıyor.
Tumblr media
10. Çığlık 6 Serinin son filminde cinayetlerin ardından, hayatta kalan dört kişi, artık hayatlarında yeni bir sayfa açmak ister ve bu amaçla Woodsboro kasabasından ayrılır ancak işler planladıkları gibi gitmez.
Tumblr media
9. Brooklyn 45 Çocukluklarından beri en iyi arkadaşlar olan beş eski asker, sorunlu ev sahiplerini desteklemek için bir araya gelir.
Tumblr media
8. Hiç Kimse Seni Kurtaramaz Film, çevresine yabancılaşmış, yaratıcı ve yetenekli bir genç kadın olan Brynn Adams'ı odağına alıyor.
Tumblr media
7.  Deliver Us Film, bir rahibenin hamile olduğu iddialarını araştırmakla görevlendirilen bir rahibin hikayesini ele alıyor.
Tumblr media
6.  In My Mother's Skin Film, 2. Dünya Savaşı'nda Filipinler'de genç bir kızın ölmek üzere olan annesini korumaya çalışmasını konu alıyor.
Tumblr media
5. Kötü Ruh: Uyanış Film, yıllar içinde birbirlerinden uzaklaşan iki kardeşin hayatına odaklanıyor.
Tumblr media
4.  Sonsuzluk Havuzu James ve Em Foster çifti, plaj tatilinin keyfini çıkarırken, ölümcül bir kaza kötü olayların başlamasına neden olur.
Tumblr media
3.  Korkuyorum Kaygı krizleri ve korku ataklarıyla kafası karışan Beau, annesini ziyaret etmek için çıktığı yolculukta onu bekleyen kötü güçler ve görünmeyen gözlerle yüzleşmek zorunda kalr.
Tumblr media
2. Konuş Benimle Danny Philippou ile Michael Philippou'nun yönettiği film, bir grup arkadaşın bir el heykeli aracılığıyla ölülerle iletişime geçmesi sonrası yaşananları odağına alıyor.
Tumblr media
1. Skinamarink Eleştirmenler tarafından tüm zamanların en korkunç filmi olarak nitelendirilen yapımda Lucas Paul ve Kaylee Dali Rose Tetreault'nun canlandırdığı iki küçük çocuk gecenin bir yarısı uyanıp babalarının artık evde olmadığını fark eder. Magazine X Haberler Read the full article
0 notes