Tumgik
#sufizm ve tasavvuf
Dün İlhan İrem'in sitesine girdim ve ana sayfada şu yazıya rastladım:
"Dünyevi yolcuğunu tamamlayan İlhan İrem’in kainata uğurlanış yolculuğu... Dünyevi yolculuğundan uğurlanışı ve cennet bahçesine yolculuk..."
Ne kadar derin ve anlamlı değil mi? Tabi her şey gibi bu da anlayana...
Tıpkı Barış Manço gibi İlhan İrem'in de kliplerini her izlediğimde, şarkılarını her dinlediğimde, görünenin gösterilenin ötesinde, sözlerinde müziğinde, farklı derin ve gizemli anlamlar taşıdığını düşünürdüm, öyle hayal eder, bizlere anlatılan anlatılmak istenen çok farklı şeyler olduğunu hissederdim ama anlayamazdım, şimdiye kadar da zahmet edip derinlemesine hiç araştırmadım...
Neden acaba bu güzel insanlar, bu güzel ruhlar hep öldükten sonra kıymete biniyorlar, değer görüyorlar hiç düşündünüz mü? Belki de bu dünyadaki insanların gözleri, onlar görevlerini tamamlayıp bu dünyadan ayrıldıktan sonra açılıyordur kim bilir...
#İlhanİrem #Sevecen #Sevecenler #İrembağı #Spiritüel #Spiritüalizm #Kozmik #Evrensel #Sevgi #Işık #Barış #Mistik #Mistisizm #Ezoterik #Ezoterizm #Okült #Okültizm #DünyaDışı #Ufo #Ufoloji #Parapsikoloji #Ruhçuluk #Bilgelik #Sufizm #Tasavvuf #Metafizik #Derin #Bilinç 
0 notes
etaali · 2 years
Text
Tumblr media
Fuzulî'in bu gazeli arifane gazeldir. Arifin halinden bahs eder.
Ehlibeyt ekolü irfan ekolüdür. Bu ekolde tasavvufa, sufizme açık kapı yoktur.
Tasavvuf tehlikeli bir bataklıktır, ona bulaşan oradan çıkamaz. Sufi çok bilir, çok konuşur, çok keramet(?) çok mucize(?) gösterir.
Tasavvufun yolu(tarikat) mürşid-mürid ilişkisine dayanır; arif, abd-Rab ilişkisi üzerinden yol alır.
Tasavvuf ehli(sufi) ile irfan ehli(arif) arasındaki fark budur. Sufi herşeyi bilir(?) arif kendi acizliğinden, Rabbinin büyüklüğünden başka hiçbir şey bilmeyendir(?)
GAZEL
Öyle ser-mestem ki idrâk etmezem dünyâ nedir;
Ben kimim, sâki olan kimdir, mey ü sahbâ nedir?
(Öyle sermestim ki, idrak edemem dünya nedir;
Ben kimim, sâki olan kim, bu şarap acaba nedir?)
Gerçi cânândan dil-i şeydâ için kâm isterem
Sorsa canân bilmezem kâm-ı dil-i şeydâ nedir.
(Gerçi çılgına dönen kalbim için sevgiliden bir lutuf istiyorum;
Ama sevgili çılgın gönlümün arzusunu sorsa onu da bilmiyorum.)
Vasldan çün âşıkı müstağni eyler bir visâl
Âşıka mâ'şuktan her dem bu istiğnâ nedir?
(Madem aşığı vuslata doyuran kavuşmaktan ibarettir
O halde sevenin sevilenden uzak kalmada bulduğu bu acı lezzet nedir?)
Hikmet-i dünyâ vü mâfîhâ bilen ârif değil.
Ârif oldur bilmeye dünyâ vü mâfîhâ nedir.
(Dünya ve içindekilerin hikmetini bilen kimse arif değil;
Arif o kişidir ki dünyayı da, içindekileri de bilmeye.)
Âh ü feryadın Fuzûlî incidipdir âlemi
Ger belâ-yı aşk ile hoşnûd isen gavgâ nedir
(Fuzûli ah ve haykırışların herkesi incitmektedir.
Eğer aşk belasından hoşnut isen, bu kavga nedir?)
Fuzûlî
( 1483 - 1556 )
* Bu gazel Leyla ile Mecnun'un karşılaşmalarında, Mecnun'un
kendinden geçip artık tanıyamadığı Leyla'ya hitabıdır.
2 notes · View notes
hariomyogamerkezi · 4 years
Text
Sufizm, Animizm ve Ekoloji Açısından Nazım Hikmet Şiirinin Az Bilinen Yönleri / Bora Ercan
Dünya şiirinin önemli isimlerinden Nazım Hikmet Ran ülkemizin yakın tarihinde ve kültür yaşamında önemli bir yeri olan geniş, aristokrat bir aileden gelir. 1900’lerin başında Selanik’te başlayan ‘delidolu’ yaşamı 1963’te Moskova’da sona ermiştir. Nazım, şüphesiz ki, hala daha dünyada en çok tanınan Türk şairidir; öte yandan, döneminde de dünyayı en iyi tanıyan şairimizdir.  
Tumblr media
Her bireyin yaşam evreleri vardır. 20 yaşındaki bir insanın düşünce evreniyle, yaşamdan beklentisiyle, yargılarıyla, kaygılarıyla 60 yaşındaki bir insanınki doğal olarak farklıdır. Hint düşüncesinde buna chaturashrama (dört evre) denir, paganlar ise bu evreleri yaşamdaki ilkbahar, yaz, sonbahar, kış olarak tanımlar. Bu evreler şairler için de geçerlidir. Şairlerin dilleri, dünyaya bakışları değişir, bu da onların şiirlerine doğrudan yansır.
 Nazım Hikmet, annesiyle babasının ayrılmasından sonra bir süre dedesinin yanında kalır. Osmanlı’nın son Selanik valisi olan dedesi Mehmet Nazım Paşa bir dönem Konya valiliği de yapmıştır. Nazım Paşa çoğunlukla aruz vezninde şiirler yazan saygın Mevlevi bir şairdir. Bir şiirinin son dörtlüğü buraya alalım:
 Dergah-i pir'e yüz süren ehl-i safa görür,
Sermest-i aşk bir sürü hali aşina görür,
her hecrde bir aşık-ı safvet-nüma görür,
Biz dehr-i duna yüf okuyan Mevleviler'iz.
 Günümüz Türkçesiyle açıklarsak: Şeyhin dergahına yüz süren (saygı, sevgi gösteren) huzurun, saflığın varlığına sahip olur. Aşk sarhoşu (ser, baş demek; mest ise mest olmak) her duruma alışkındır. Her sayıklamada ona görünen temizliktir. Bizler aşağılık dünyayı sevmeyen Mevlevileriz.
 Tasavvuf, sufilik bir tür bhakti yogadır. Temel ritüeli müzik, şiir ve danstır. Vedalardan (Eski Hint metinleri) biri olan Samaveda, şarkı (ilahi) bilgisi anlamındadır (Saman, Sanskrit şarkı demektir, Sama ise Arapçada müzik demek.) Mevlevilerin Sema ayini, az önce söylediğim gibi bir bhakti yoga uygulamasıdır.
 Anadolu’da başta Bektaşiler ve Mevleviler olmak üzere diğer tarikatların da tekke edebiyatları çok zengindir. Ne yazık ki, bu edebiyat günümüzde sadece tarihsel bir değerdedir.
 Şairimiz Nazım Hikmet’in ilkgençlik dönemi olan 1910’lu yıllar bir yandan büyük bir imparatorluğun 1820’lerden itibaren parçalanma, diğer bir yandan da Birinci Dünya Savaşı yıllarıdır. Nazım’ın bu yıllarda yazdığı şiirlerde vatanseverlik, milliyetçilik gibi duygular önplandadır. ‘Gel ey imanlı gençlik, gel ey beklenen gençlik! / Gel ki Anadolu’da senin bükülmez, çelik / imanına, azmine ümit bağlayanlar var.’ Şiiri buna bir örnektir.
 Dedesinin sufi sohbetlerinden ve şiirlerinden etkilendiğini bütün bir Nazım Hikmet şiirindeki ses ve ritm olgusundan anlayabiliyoruz. Şiir formunu, tekniğini kısacası altyapıyı bu çok iyi bir şekilde kurmuş olan Nazım daha sonra bu bilgilerini, yeteneğini dünya şiiri formları, coşkun kişiliği ve felsefi düşünceleriyle harmanladığında ortaya büyük bir külliyat çıkmıştır.  
 Aşağıdaki şiir de Nazım’ın Konya’da bir dergide yayımlandığında ilk başta dedesinin yazdığı sanılan dizeleri… Arkadaşları tarafından tebrik edildiğinde, dedesi bu şiirin hece vezniyle yazıldığını, kendisinin yazmadığını söyler, Nazım da şiiri hafızadan okuyarak kendisinin yazdığını itiraf eder.
 Sararken alnımı yokluğun tacı Silindi gönülden neşeyle acı Kalbe muhabbette buldum ilacı Ben de müridinim işte Mevlana
Edebe set çeken zulmeti deldim Aşkı içten duydum, arşa yükseldim Kalpten temizlendim, huzura geldim Ben de müridinim işte Mevlana
 Nazım, yakın dostu Vala Nurettin’le Ankara’ya giderken İnebolu’da karşılaştıkları Spartakistlerden çok etkilenir. Bu etkilenmeyle Ekim Devrimi sonrası Moskova’sına gider, orada eğitim alır. Yeni bir dil öğrenmek, bambaşka bir coğrafyada, bambaşka bir kültürde yaşamak onun düşünce sistemini de değiştirecektir.
 Türkiye’ye döndükten sonra yaşamının büyük bir kısmını hakkındaki siyasi suçlamalarla ve hazırlanan komplolarla hapishanede geçirmek zorunda kalır. Hapishanede edebiyatımıza büyük eserler katar.
 O döneme dek alışık olunmayan rubai formunda diyalektik materyalist şiirler Türk edebiyatına ilk kez Nazım’la girer. Bu noktada Mevlana ile bir hesaplaşma da söz konusu olacaktır:
 Bir gerçek âlemdi gördüğün ey Celâleddin, heyûlâ  filân değil, uçsuz bucaksız ve yaratılmadı, ressamı illetî-ûlâ filân değil. Ve senin kızgın etinden kalan rubailerin en muhteşemi : «Suret hemi zıllest...» filân diye başlayan değil...
 Buradaki anahtar ifade ‘suret hemi zıllest’tir. Bu ifade, bir yanıyla Platon’un mağara alegorisine bir yanıyla da Hint felsefesinin Maya perdesine işaret eder. Görünen her şey surettir…
 İlleti ula, ilk neden, ‘arche’ demektir, heyula da burada kanımca iki anlamda kullanılır, biri korkunç hayal bir de yine maddenin ilk hali, bir tür ilk neden. Burada İslam felsefesi ile Aristoteles ve Antik Yunan Felsefesi arasında bir bağa gönderme vardır. Bir de burada Nazım’ın sufi terimlerle Mevlana’ya karşı gelmesi de dikkat çekicidir.
 Nazım aynı zamanda, o devir için insana çok yabancı olabilecek konuları da şiirine taşır.
Beni en çok etkileyen rubailerinden biri:
 Lahana, otomobil, veba mikrobu ve yıldız hep hısım akrabayız. Ve ey güneş gözlü sevgilim, ‘Cotigo, ergo sum’ değil bu haşmetli ailede varız da düşünebilmekteyiz...
 Bugünkü bilimsel verilerle bakıldığında atomaltı parçacıklarıyla, evet, hepimiz akrabayız ve her şey de birbirine bağlı. Haşmetli aile denense ekosistemden başka bir şey değil. Descartes’in ünlü sözü düşünüyorum öyleyse varım’ı ailenin bir bireyi olarak ortaya koyar şair ve kanaryasına şunları söyler:
 Aramızda sadece bir derece farkı var, işte böyle kanaryam, sen kanatları olan, düşünemeyen kuşsun, ben elleri olan, düşünebilen adam...
 Aşağıdaki rubainin de atomist felsefeyle yazıldığını söyleyebiliriz. Nazım her ne kadar Mevlana’ya ve birçok inanç sistemine reddiye içeren şiirler yazsa da bu şiirleri panteist ya da animist bir gözle okumanın da mümkün olduğunu düşünüyorum. Şiirde geçen yuğrum kelimesi bugün pek bilinmez, teknede yoğrulan hamur anlamındadır. Yani yoğurulmalı farklıdır ama hamur, yani bir tür ‘arche’ aynıdır.
 Ne nurdan               ne çamurdan, sevgilim, kedisi ve kedinin boynundaki boncuk yuğrumlarındaki farkla hepsi aynı hamurdan...
 Nazım döneminin dünya sorunlarından uzak bir şair değildir, tam tersi, yine bugünkü iklim krizlerini 1950’lerde fark etmeye başlamış ve şiirlerine konu edinmiştir.
 Umut adlı şiirinin bir bölümü şöyle:
 işler atom reaktörleri işler yapma aylar geçer güneş doğarken ve güneş doğarken ölür bir çocuk ölür bir japon çocuğu hiroşima'da on iki yaşında ve numaralı ve ne boğmacadan ne menenjitten ölür bin dokuzyüz elli sekiz de ölür bir japon çocuğu hiroşima'da dokuzyüz kırkbeş’te doğduğu için
  ve
 STRONSİUM 90
 Acayipleşti havalar,
bir güneş, bir yağmur, bir kar.
Atom bombası denemelerinden diyorlar.
 Stronsium 90 yağıyormuş
                        ota, süte, ete,
                        umuda, hürriyete,
                        kapısını çaldığımız büyük hasrete.
 Kendi kendimizle yarışmadayız, gülüm.
Ya ölü yıldızlara hayatı götüreceğiz,
ya dünyamıza inecek ölüm.
 Sonuç olarak,
 Şairler geleceği görürler, duyarlar, sezerler. Düşündüklerini yaşamakta, kağıda aktarmakta cesurdurlar. Kurşuna dizilen Lorca, sürgünde yaşayan Neruda… Nazım da döneminin büyük şairleriyle benzer kaderi paylaşmıştır. Türk şiirine, her ne yazarsa yazsın çok şeyler katmıştır. Şairlere ideolojik anlamlar yüklemek şiirlerine gölge düşürür, her ne kadar şairler bunu kendileri yapsa da bakışımda öncelik onların iyi bir şair olup olmamasındadır. Nazım ideolojisinden dolayı değil şiirlerinden dolayı bir dünya şairidir.
8 notes · View notes
liyaselcom · 4 years
Text
TASAVVUF NEDİR?
Tasavvuf; İslam inanışına göre, ruhu kötü huylardan temizleyip (safa), hakiki bilgiye (yakın) ulaşma yoludur. Sufizm olarak da adlandırılmaktadır.
tasavvuf ve insan
Kavramları netleştirmek için mistisizm ile tasavvuf arasında herhangi bir ilişki olmadığını hatırlatmak gerekir. Mistisizm Hristiyanlığa mahsustur. Mistisizmin hedefi sevgidir. Tasavvufun hedefi ise akıl ile kavranamayan…
View On WordPress
0 notes
cahiliyedoktoru · 5 years
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Yağmur yağmadığı için çöl çöl olmaz. Çöl çöl olduğu için yağmur yağmaz.
Çünkü yeşil, yağmura davettir. Rahmet için dua etmektir dikilen her bir fidan.
Ve medeniyet, kaç metrekare evlerde oturduğumuz ile değil, yerleşkemizi kurarken doğaya nasıl entegre olduğumuzda gizlidir. Zira, hiç-bir ağacın, kuşun, sincabın, böceğin dahi hakkına girmeden kurulan evler yakışır güzel ahlâk sahibi insana. Dünyanın merkezine kendini koymak, onu talan ederek kendine daha da geniş yerler açmak değil, en mukemmel şekilde yaratıldığının idrâkinde olduğu için, zikrullah'tan bir an bile kopmayan tabiât tesbihine bir boncuk tanesi olarak dahil olabilmek yakışır güzel ahlâk sahibi insana...
Her düzlüğü, doldurulması gereken bir boşluk olarak görmenin, eserdeki muessiri göremeyecek kadar kör olmak olduğunun idrâkinde olmak, her zerresi ile mükemmel olan bu ihtişamın bir köşesine usulca, tevazuu ile kıvrılabilmek yakışır güzel ahlâk sahibi insana.
#faroeislands #seyahatlistemden #nasibkismet #guzelahlak #tasavvuf #sufizm #islam #tabiat #doğa #şükür #elhamdulillah
1 note · View note
tasavvufvakfi · 3 years
Photo
Tumblr media
“Bir kimse her gün yüz defa, 'Lâ ilâhe illallahü vahdehû lâ şerîke leh, lehü’l–mülkü ve lehü’l–hamdü ve hüve alâ külli şey’in kadîr.' derse, on köle âzâd etmiş kadar sevap kazanır; ona yüz iyilik sevabı yazılır; yüz günahı bağışlanır; bu zikir o gün akşama kadar o kimsenin şeytandan korunmasını sağlar. Bu zikri ondan daha fazla tekrarlayan kimse dışında hiç kimse daha faziletli bir iş yapmamış olur.”
Resûl–i Ekrem sözüne şöyle devam etti:
“Bir kimse günde yüz defa sübhânallâhi ve bi–hamdihî derse, onun günahları deniz köpüğü kadar bile olsa hepsi bağışlanır.”
Buhârî, Bed’ü’l–halk 11; Daavât 64, 65; Müslim, Zikir 28. Ayrıca bk. Tirmizî, Daavât 59, 62; İbni Mâce, Duâ 14.
#mustafaözbağ #Tasavvuf #Sufi #Zikir #Sufizm #zikrullah #silsile #üstat #ilim #Mevlana #Sema #Dhikr #sufism #derviş #dervishes #Bursa #canlıyayın #ilmiledün
0 notes
mustafaokutan · 4 years
Photo
Tumblr media
📚Merhaba kitap severler; @trendyayinevi 'nden çıkan #ümitziyaaltı 'nın kaleme aldığı #içindekiiçinde isimli kitabı okudum. 🌠Mesnevi,tasavvuf ve sufizm üçgeninden oluşan rehber niteliğinde olan, baş ucu bir eserle geldim. 🌠Kitabı okurken manevi dünyamda yolculuğa sebep oldu... Kitap Yorumu 🌠Gönül kapısında kimseyi kırmadan "hiç"lik mertebesinde olabildiğince tek çıkış yolu Kelam Allah olduğuna inanların teslimiyetin öyküsü... 🌠Acıyı yaşamadan olgunlaşamayacağını,tecrübenin, mananın yolculuğu...Derin izler bırakarak tevekkül yolculuğunda zirvede bırakan bir eserdi... 🌠Yazarın,dili sade ve akıcı olduğundan bir solukda biterebilirsiniz...Ben çok sevdim sizde okuyun okutun derim Aşağıya kitapdan bir alıntı bırakarak size veda ediyorum. "Şems Hazretleri der ki "şu dünya bir dağ gibidir.Ona nasıl seslenirsen oda sana sesleri öyle aksettirir.Ağzından hayırlı bir laf çıkarsa,hayırlı laf yankılanır.Şer çıkarsa,şer yankılanır.Öyleyse,kim ki senin hakkında kötü konuşur, sen o insan hakkında kırk gün kırk gece sadece güzel sözler et.Kırk günün sonunda göreceksin ki her şey,değişmiş olucak.Senin gönlün değişirse dünya değişir!" 🌠🌠Tavsiye Kitap🌠🌠 💝Aşkla okuyoruz. 🥰 📸🖋👏Bu fotoğrafın ve yorumun sahibi @kitapseverfunda teşekkürler. 💘Aşkla okumak için takip etmelisiniz. 💖Konu etiketimizi #kitapokufotografcek takip edin ve kullanın 📖📝Gönderi ve hikayenizde bizi paylaş bizde kitaplarınızı paylaşalım. ✅@facebook gebzevecevresifotograflari @tumblr, @twitter,@1000kitap, @google ile tüm sosyal medyada heryerdeyiz #fotografcekkitapoku #kitap#kitapkurdu#yazar#edebiyat#kitaplar#kitapkokusu#okumahalleri#kitapaşkı#kitaptavsiyesi#kitapsevgisi#kitaplik#kitaplariyivar#kitapsever#kitapyurdu#okuyorum#kitapoku#instakitap#okudumbitti#kitapokuyorum#kitapyorumu#kitapaskı #okudumbitti#içindekiiçinde#ümitziyaaltı#trendyayınevi#kitapsever#kitapöneri#kitaptercihi#books#bootagram https://www.instagram.com/p/CCbuab7pKfV/?igshid=83hr262fcr1x
0 notes
tasavvuftapsikoloji · 7 years
Photo
Tumblr media
Yaşamımız boyunca birlikte olduğumuz gönül alemimizin tanıklığını yapmaktayız . Herkesin bir sufi yanı vardır ve bunu seyrü sülük dediğimiz iç alemimizin bize öğrettikleri ile benliğimizin hiç bir karşılığı olmayan hırçın eğilimlerini ( batıl ) sorgulayarak tespit etmeye çalıştığımız alanda yaşarız . Sufizm bu yaşam tarzını hayatın özü olarak benimseyerek meşguliyetin merkezine oturtmak olarak ifade edilebilir . Gönül alemini ve buna bağlı olarak duygularımızı , psikolojimizi anlamaya çalışmak , ilahi akışın tercümesini yaparak gönlümüze yansıyan ruhumuzun söylediklerini anlamlandırmak , varlığımızın imanı arayışlarını sezmek , kısaca ne olduğumuzu anlamaya çalışan yanımızı gözlemlemek bir sufinin yaşam şeklidir .
Sufilerin İslamın enfüsi değerlendirmeleri ile kendi iç alemini hem hal ederek ortaya çıkan manevi görüntüyü kuramsallaştırmaya başladığı süreç ise tasavvuf ilmi ile müşerref olduğunun göstergesidir . Enfüsi değerlemelerin anlamı ile ilgili aklımıza sorular gelebilir , bir kaç örnekle açarsak konu belki daha iyi anlaşılır . Yusuf suresinde insanın farklı manevi unsurlarının bir birleri ile olan ilişkilerinin varlığını çağrıştıran bir edebi dil kullanılmıştır . Hz. Yusuf ' un kardeşi olan Bünyamin ile hayatının geçmiş bölümünde ayrı kalmış olması , gönülü temsil eden Yusuf ile öz kardeşi olan Bünyamin'in uzaklığı , iman ile gönlün bir araya gelemediklerinde  insanda ne tip etkiler yaratacağının tasviri olarak anlatılmıştır , yani Bünyamin imanı temsil etmektedir . Her ne zaman ki Hz. Yusuf özkardeşi Bünyamini diğer kardeşlerinden ayırarak yanına alır , nefsi temsil eden Züleyha gönüle tam o dönemde ram olur , diğer bir ifade ile sevgisi hırçınlıklarından arınmıştır .
İşte sufinin yaşamını gönül penceresinden seyrederken İslamın enfüsi yanı ile , yani ayet ve hadislerin görünen yönünün arka planını derinlemesine değerlendirmeleri ve onu kuramsallaştırmaya başladığı an tasavvuf ilminin yada İslam Felsefesinin kapısını açtığı yer olacaktır . Burada kendi kompozisyonunu çözümlemeye başlayan insan , benliğinin ulaşabileceği ufukları görerek , manevi yönlerini çok iyi yönetmesi gerekliliğinin bilincine varacaktır , çünkü benlik kendi ilminde uzmandır .
İnsanoğlu ilişkilerinde kendi duygularını ifade ederken beraberinde buna bağlı bir de kavramlar dili yaratmıştır . Duygularımızın hiç mana ifade etmeyen bir çok sözcükten oluşan ve üzerinde düşünülmeye değmez olduğunu düşünmek hiç şüphesiz mümkün değildir . Peki duyguların varlığı neyi ifade etmektedir . İşte burada Kur'anı Kerimde baştan sona bir nakış gibi işlenmiş olan Allah'ın üluhiyetini yani nasıl bir İlah olduğunu , rübubiyetini başka bir ifade ile rab kökünden gelerek nasıl bir öğretmen olduğunu açıklayan İsimlerinin üzerinde durmak , duygularımızı sorguladığımız yerde olduğumuzu , anlamlarını araştırdığımızı gösterir . Duyguların , maddenin evrimi sonucu tarihsel süreçte gelişi güzel oluşmuş anlamsız olgular olmadığı , üzerinde tartışılmayacak kadar açıktır . Herkesteki ortak varlığı , çünkü kendimizi ifade ederken aynı dili kullanıyoruz , bir gerçeği kurgusunu , yani Allah'ın tüm duygulara ve beraberinde kavramlara isimlerinin yansıması olarak karşılık gelen üstünlüğünü ve varlıkların bu üstünlük karşısındaki tavrının ne olması gerekliliğini göstermektedir .
6 notes · View notes
hakanmenguc · 7 years
Photo
Tumblr media
Çok keyifli bir sufi sohbet ve ney dinletisi gerçekleştirdik. Bizi ağırlayan Cosi Cafe ve bize eşlik eden @borayeter 'e teşekkür ederiz. Yeni sohbetleri yakında duyuracağım. . . . #sufi #sufisohbet #neyzen #ney #hakanmengüç #hiç #hiçlik #tasavvuf #sufizm #mevlana #mesnevi #şems
5 notes · View notes
tasavvufvakfi · 4 years
Photo
Tumblr media
VAR MISIN? ONUNLA BERABER ONU ZİKRETMEYE. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) buyurdular ki: Allah (Azze ve Celle) :"Ben kulumun her zaman yanındayım. Beni zikrederken de onunla beraberim. O beni gönlünden zikrederse, ben de onu nefsimde zikrederim. Beni bir cemaat içinde zikrederse; ben onu o cemaattan daha hayırlı bir cemaat içinde zikrederim. Bana bir karış yaklaşırsa, ben ona bir arşın yaklaşırım; bana bir arşın yaklaşırsa, ben ona bir kulaç yaklaşırım. O bana yürüyerek gelirse, ben ona koşarak gelirim, buyuruyor.” (Muslim 48/21) Bu akşam saat 20.30 da Tasavvuf Vakfı Namazgah Temsilciliğinde Sohbet- Zikir ve Dua’ya tüm halkımız davetlidir. Konum: https://goo.gl/maps/tMPJpFk9TSHyjTN57 #bursa #varmısın #o #koşarakgel #tasavvuf #sufi #zikir #sufizm #zikrullah #sema #dhikr #sufism #derviş #dervişlik. https://www.instagram.com/p/B7Yn4UrAGC8/?igshid=1gnupmn3thh56
0 notes
tasavvufvakfi · 4 years
Text
ONUNLA BERABER ONU ZİKRETMEYE Bekliyoruz.
Bu akşam saat 20.30 da Tasavvuf Vakfı Namazgah Temsilciliğinde Sohbet- Zikir ve Dua’ya tüm halkımız davetlidir.
Konum:
https://goo.gl/maps/4H9FUT9xZX81VwNH7
#bursa #diriliş #Hu #Mürşidikamil #tasavvuf #sufi #zikir #sufizm #zikrullah #sema #dhikr
https://www.instagram.com/p/B9oMpLugfI3/?igshid=10nbt2gip83r4
0 notes
tasavvufvakfi · 4 years
Video
ONUNLA BERABER ONU ZİKRETMEYE Bekliyoruz. Bu akşam saat 20.30 da Tasavvuf Vakfı Namazgah Temsilciliğinde Sohbet- Zikir ve Dua’ya tüm halkımız davetlidir. Konum: https://goo.gl/maps/tMPJpFk9TSHyjTN57 #bursa #varmısın #o #tasavvuf #sufi #zikir #sufizm #zikrullah #sema #dhikr #hu https://www.instagram.com/p/B7qwhGlABpr/?igshid=17gnnfrzm4cp8
0 notes
tasavvufvakfi · 4 years
Video
BÜYÜK BULUŞMA...... Cennet bahçelerinde buluşuyoruz. Peygamber Efendimiz buyuruyor ki: "Cennet bahçelerinden geçtiğiniz zaman faydalanın!" "Nedir Cennet bahçeleri?" diye sordular. "Zikir halkaları" buyurdu. (Tirmizî, 3510). Bu akşam saat 20.30 da Tasavvuf Vakfı Namazgah Temsilciliğinde Sohbet- Zikir ve Dua’ya tüm halkımız davetlidir. Kim olursan ol gel! Allah'ı beraber zikredelim... Konum: https://goo.gl/maps/tMPJpFk9TSHyjTN57 #büyükbuluşma #gel #tasavvuf #sufi #zikir #sufizm #zikrullah #mevlana #sema #dhikr #sufism #derviş #dervişlik #bursa https://www.instagram.com/p/B7F1HY2Aa8x/?igshid=1dn3d0n1mm9qh
0 notes
tasavvufvakfi · 4 years
Video
Bu akşam saat 20.30 da Tasavvuf Vakfı Namazgah Temsilciliğinde Sohbet- Zikir ve Dua’ya tüm halkımız davetlidir. Kim olursan ol gel! Allah'ı beraber zikredelim... Konum: https://goo.gl/maps/tMPJpFk9TSHyjTN57 #gel #tasavvuf #sufi #zikir #sufizm #zikrullah #mevlana #sema #dhikr #sufism #derviş #dervişlik #bursa #mozbag https://www.instagram.com/p/B60j6aNAdyD/?igshid=12hfpd67pkdjd
0 notes