Tumgik
#saç örgüsü
dusleraleminde · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media
📜Kimse hasta olduğunu görmüyordu. Ve kimse içinin bin parça olduğunu bilmiyordu.✨
~ Laetitia Colombani, Saç Örgüsü
22 notes · View notes
baskiblog · 18 days
Text
NOVAKUAFÖR - PRO+
Tumblr media
Novak Kuaför, saç trendlerini takip eden ve müşterilerine modern ve şık görünümler sunan bir kuaför salonudur. Afrika örgüsü, afro su dalgası, cornrows, Rasta ve twist gibi popüler saç stilleri konusunda uzmanlaşmış olan Novak Kuaför, müşterilerine en iyi hizmeti sunmayı hedeflemektedir.
Afrika örgüsü ve Kadıköy afrika örgüsü, saçları örme ve şekillendirme konusunda uzman olan Novak Kuaför'de oldukça popülerdir. Bu geleneksel saç stili, uzun süreli ve dayanıklı bir görünüm sunar. Afro su dalgası ise doğal bir dalgaya sahip olmak isteyenler için ideal bir seçenektir. Saçların doğal dokusunu korurken, onlara hacim ve hareket kazandırır.
Cornrows ve Rasta gibi daha karmaşık örgü stilleri de Novak Kuaför'ün uzmanlık alanına girer. Bu stiller, özellikle özel etkinlikler veya özel günler için mükemmel seçeneklerdir. Twist ise daha modern ve rahat bir görünüm arayanlar için idealdir.
Kadıköy'deki Novak Kuaför, müşterilerine profesyonel ve kişiselleştirilmiş hizmetler sunar. Saç stilleri konusunda danışmanlık almak, yeni bir görünüm yaratmak veya mevcut saçınızı şekillendirmek için Novak Kuaför'ü ziyaret edebilirsiniz. Daha fazla bilgi ve randevu için https://www.novakuafor.com/ adresini ziyaret edebilirsiniz.
919 notes · View notes
holyscolor · 2 months
Text
BİEMLASER - PRO+
Tumblr media
Saçınızı Şıklıkla Buluşturun: Biem Laser'da Afrika Örgüsü ve Diğer Saç Modelleri
Saçınızı yenilikçi ve şık bir görünüme kavuşturmak istiyorsanız, Biem Laser sizin için doğru adres! Biem Laser, modern ve zarif saç modelleriyle dikkat çekerken, Afrika örgüsü, Afro su dalgası, Cornrows, Rasta ve Twist gibi popüler saç stillerini de sunmaktadır. Kadıköy'de saçınızı güzelleştirmek istiyorsanız, Biem Laser sizin için en ideal tercihlerden biridir.
Afrika örgüsü, son yıllarda saç modasının vazgeçilmezleri arasında yer alıyor. Biem Laser, uzman kadrosuyla Afrika örgüsü ve diğer örgü modellerini ustalıkla uygulayarak, saçınıza modern ve çarpıcı bir görünüm kazandırır. Kadıköy'deki Biem Laser salonunda, deneyimli saç tasarımcıları tarafından yapılan özel örgü işlemleri ile saçınızı istediğiniz gibi şekillendirebilirsiniz.
Afro su dalgası ise hacimli ve doğal bir görünüm arayanların favori saç modelidir. Biem Laser, Afro su dalgası uygulamalarında kaliteli ürünler ve profesyonel teknikler kullanarak, saçlarınıza istediğiniz hacmi ve şekli verir. Saçınızın doğal güzelliğini ön plana çıkarmak için Biem Laser'ı tercih edebilirsiniz.
Cornrows, Rasta ve Twist gibi saç stilleri de Biem Laser'ın uzmanlık alanlarından biridir. Bu özgün saç modellerini yaptırmak isteyenler için Kadıköy'deki Biem Laser salonu, en kaliteli hizmeti sunar. Saçınıza farklı bir tarz kazandırmak için Biem Laser'da tercihinizi yapabilirsiniz.
Kadıköy Afrika örgüsü ve diğer saç modellerini uygulatmak isteyenler için Biem Laser, güvenilir ve kaliteli bir seçenektir. Uzman kadrosu, modern teknikleri ve özenli hizmet anlayışıyla Biem Laser, saçlarınızı istediğiniz gibi şekillendirirken, size unutulmaz bir deneyim sunar. Biem Laser'ı tercih ederek saçınıza yeni bir soluk getirin ve güzelliğinizi ön plana çıkarın!
145 notes · View notes
bocekcicek · 2 years
Text
saç örgüsü muazzam bir şey
4 notes · View notes
korelist · 11 days
Text
Tumblr media
KISS SIXTH SENSE // KDRAMA DİZİ YORUMU
UYARI : Yazılar genel olarak spoiler içerebilir. İçermeyedebilir.
İmdb: 7 Benim Puanım: 7
Drama: Kiss Sixth Sense
Hangul: 키스 식스 센스
Director: Nam Ki-Hoon
Writer: Gatnyeo (web novel), Jeon Yoo-Ri
Date: 2022
Language: Korean
Country: South Korea
Cast: Yoon Kye-Sang , Seo Ji-Hye, Kim Ji-Suk, Hwang Bo-Ra, Lee Joo-Yeon, Tae In-Ho
12 bölümlük mini seri olan Kiss sixth Sense çerezlik bir diziydi. Herhangi bir temele dayanmayan, en başından mantık aranmaması gereken fantastik temellere oturtulmuş bir hikaye örgüsü vardı. Hong Ye-Sool (Seo Ji-Hye) isimli hanım kızımız reklam sektöründe bir firmada proje/hesap yöneticisi olarak ekip-1 in yönetiyordu. Farklı ekiplerden oluşan firmada ekip müdürü ve ekip yöneticisi gibi bir hiyerarşi var. Ye-Sool’un müdürü Cha Min-Hu (Yoon Kye-Sang ) alanında ismini duyurmuş, çok katı ve kuralcı biridir. Yine farklı bir iş kolu olduğu için ondan bahsederek başladım.
Dizinin değişik bir sektör içinde geçmesini sevdim. Arka planda bir reklam filminin çekim aşamalarını izlediğimizi söyleyebilirim. Yönetmen seçiminden, kıyafetlere, kullanılacak mekanlardan oyuncusuna kadar sorumlu olan bir iş kolu ve yolculuk izledik. Tabi ki, dizinin konusu bu değildi. Bu kısım sadece arka planda karakterlerin oyun alanıydı. Dizi; Hong Ye-Sool ve Cha Min-Hu arasında geçiyor. Fantastik tarafına gelecek olursak, Ye-Sool küçüklüğünden beri nedenini bilmediği bir şekilde dudağı başka insana değdiği zaman geleceği görüyor. Bu sadece öp��şmek anlamında da değil, yanlışlıkla saçını savuran birinin saç teli ya da konuşmasını engellemek için ağzını kapatan bir el olabilir. Garip bir şekilde bu gelecekleri kabul etmiş, engellemek ya da değiştirmek için hiçbir şey yapmadan kabullenerek yaşıyor.
Cha Min-Hu ise yine küçükken geçirdiği bir kaza sonucunda asla neden olduğunu bilmediğimiz bir şekilde insan üstü duyulara sahip olmuş. 1 km içindeki her şeyi duyabiliyor, çok uzağı görebiliyor. Biriyle öpüştüğünde ise ateşi çıkıyor ve kulakları çok daha hassaslaşıyor. Ateşlenip yataklara düşüyor. Yani neden sonuç ilişkisi olmadan başlayan bir hikaye. Durum böyleyken Ye-Sool sette çalışırlarken ayağı takılıp patronunun üzerine düşünce dudak dudağa yapışıveriyorlar.
Cha Min-Hu olay sonrasında hastalanacağını bildiği için hemen oradan kaçıp kendini kapatıyor. Ye-Sool ise gördüğü gelecek karşısında şoka giriyor. Çünkü geleceklerinde kendisinden nefret ettiği patronu ile yattıklarını görüyor. Fikrimi sorarsanız çıkış noktası eğlenceliydi. Daha çok geleceği görme sahnesi ve olaylar izlemek isterdim. Ama ne yazık ki bu yatma yatmama mevzusuna o kadar takıldılar ki, sadece bunun etrafında döndü. Bir noktada “hiçbir şey göründüğü gibi değildir, peşin hükümlü olmayın” şeklinde klasik bir mesaj içerse de ben kendi adıma bu mesajı da çok sevdim.
Açıkçası dizide parlayan bir oyuncu yoktu. Başrol erkek oyuncu Yoon Kye-Sang, Chocolate dizisinde de beni çok etkilememişti. Bu dizide de kendisinin başrol için çok uygun olmadığını düşündüm. Çift olarak çok rahatsız emiyordu ama genel olarak hiçbir oyuncu dizide başrol gibi değildi.
Her ne kadar oyunculuklar çok doğal olsa da klişeleri eklemeyi de unutmamışlar. Kore dizilerinin “küçükken tanıştık” klişesi yine gözümüze sokuldu. Dizinin kimyası ile ilgili seyirciyi tatmin eden bir açıklama yapılmıyor, beklemeyin. Fantastik başlıyor fantastik bitiyor. Neden, nasıl diye sorulmaması gerekiyor. Ve finale doğru… asla nedenini anlamadığım ve diziye asla uymayan bir aksiyon sokuldu. 8.bölümden sonra 4 bölüm boyunca anlamsız bir gerilim yaşadık. Neden diye bağıra bağıra izledim. 12 bölümlük mini seri 8 bölümlük gerçekten mini bir dizi olabilirdi. Bütün konular bitince bir anda oyuncular kaçmaya kovalamaya başladı. Kan, ihtiras, gizem… Ne diyeyim bilemiyorum. Aşırı gereksizdi. Karakter gelişimi de son derece kötüydü bu arada. Dizinin ilk bölümlerindeki o otoriter, katı patron bir anda değişti. Neden yoktu. Sebep sonuç yoktu.
Özetle; başlarda bir iki bölüm sonrasında “dizi çok ilginç, sevdim “diye düşünürken; sonlara doğru, “dizi çok zorlama olmuş” fikrine geçiş yaptım. Evet izlenebilir. Beklentiyi düşürüp zaman geçirmek için izleyebilirsiniz. Dayanılmaz bir dizi değildi.
OST:
Suran - Fantasy
Raven Melus
BAŞKA NELER VAR ?
FOTOĞRAFLAR
0 notes
dilperisanimmmm · 2 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Kürt bahçesinin özgürlük bülbülü: Mihemed Şêxo
Kürtlere her zaman "bahar"ı müjdeleyen ve eserlerinde Kürt halk gerçekliği, Kürdistan’ın parçalanmışlığının acısı ve Kürt uluslaşması işleyen Mihemed Şêxo, 41 yıllık ömrüne toplam 14 albüm ve 4 sürgün sığdırdıktan sonra 9 Mart 1989'da aramızdan ayrıldı.
Onun toplam ömür bakiyesi, 41 yılda ürettikleri hala dilimizde, kulağımızda... Rojava Kürdistanı'nın güçlü sesi ve Kürt sanatının mihenk taşlarından Mihemed Şêxo'dan söz ediyoruz.
“Ey yaşayanlar, ben ölünce / Gömmeyin herkes gibi / Mezarımı dağların dibine kazın / İki saç örgüsü olsun mezar taşlarım / Her Mart’ta uyandırın beni / Ki neşelendireyim hepimizi” sözlerinin sahibi, büyük sanatçı Mihemed Şêxo'dan söz ediyoruz.
"Sanat politika ve ideoloji üstüdür" ve "sanat, sanat içindir" gibi devşirme kimi düşüncelerin hakim kılınmaya çalışıldığı Kürt müziği, son yıllarda en çorak dönemini yaşasa da zaman mefhumu, "sahih olan" ile "sahte olanı" birbirinden ayırmaya muktedir.
Mihemed Şêxo'yu "herkes gibi gömmeyen" ve "her Mart'ta onu uyandıran" şey de Kürt halk gerçekliğini, Kürdistan’ın parçalanmışlığını yüreğinin derinliklerinde hissetmesi ve hiçbir zaman bir zümrenin, bir beyin ya da bir tabakanın sanatçısı olmamasında gizli olsa gerek.
Kürdistan'ın dört parçası ve sürgünlerle geçen 41 yıllık ömründe ürettikleriyle zaman mefhumuna karşı imtihanı başarıyla veren Mihemed Şêxo, Kürtlerin gönlünde taht kurar.
Asıl adı "Mihemed Salih Şêxmûs" olan Mihemed Şêxo, 1948 yılında Qamişlo’nun Girbawî köyünde 11 çocuklu yoksul bir ailenin birinci çocuğu olarak dünyaya gelir.
11 yaşında okula gidebilen Mihemed Şêxo, maddi imkansızlıklardan dolayı 3. sınıfta okulu bırakmak zorunda kalır. Küçük yaşta bağlama çalmayı öğrenen Mihemed Şêxo, Qamişlo’da birçok müzisyenle tanıştı, ancak onu en çok etkileyen Aramê Tîgran’dır.
1969 yılında sanatsal çalışmalarını geliştirmek için Lübnan’a giden Mihemed Şêxo, iki yıl müzik eğitimi aldıktan sonra orada "Serkeftin" adında bir müzik grubu kurar.
Ramazan Omerî, Mehmud Ezîz, Peruîn ve diğer birkaç Kürt genç sanatçısından oluşan grup, kısa zamanda Lübnan halkı ve sanatçılarının beğenisini kazanır. Mihemed Şêxo, ondan sonra Bağdat’a geçerek Bağdat Radyosu’nun Kürtçe bölümünde şarkılarını ‘Bisk’ı ile sunar.
youtube
Ardından Rojava'ya dönen Mihemed Şêxo, burada "Ay Gewrê" isimli ilk albümünü çıkarır. Mihemed Şêxo'nun eserleriyle halkın gönlünde taht kurmasıyla Suriye devletinin baskıları da iyiden iyiye ağırlık kazanır.
Mihemed Şêxo'nun eserlerinden rahatsız olan Suriye rejimi, onu "parmaklarını keseriz” diye tehdit eder, o da "dilimle söylerim" yanıtını verir, "dilini de keseriz" tehdidi üzerine de "o zaman gözlerimle söylerim, halkım beni anlar" yanıtı onun tavizsiz kişiliğini gösteriyordu.
Baskı, gözaltı ve tutuklamaların ardı arkası kesilmeyince Mihemed Şêxo, Güney Kürdistan'a geçmek zorunda kalır. Orada pêşmerge'ye katılır ve aynı zamanda da sanatını icra eder.
Mücadele ve sanatı bir arada yürüten Mihemed Şêxo, peşmergenin yenilgisi ve Rojhilat'a çekilmesinden sonra, o da onlarla birlikte Rojhilat'a gider. Orada da sanatını sürdüren ve aynı zamanda öğretmenlik yapan Şêxo, İran rejimi tarafından da fark edilir.
Bir parçasında "Ey felek/ ji bo çi bextê me hoye/ Em bê dost û bê kesin (Ey felek/ niye talihimiz böyle/ biz dostsuz ve kimsesiziz)" ifadesini kullandığı için soruşturma açılır.
"Bavê felekê (feleğin babası)" olarak da bilinen Mihemed Şêxo'ya Tahran radyosunda eserlerinde, ‘Kürdistan’ geçen yerlerin ‘Gülistan’ olarak değiştirilmesi şartıyla yayınlanması teklif edilir fakat, O bunu kabul etmeyinde yargı yolu açılır.
11 yıllık sürgünün ardından tekrar doğduğu topraklar olan Qamişlo'ya dönen Mihemed Şêxo, hiçbir zaman bir kesimin, zümrenin ya da kişinin sanatçısı olmadı.
Tüm eserlerinde Kürt halk gerçekliği, Kürdistan’ın parçalanmışlığının acısı ve Kürt uluslaşması işleyen Mihemed Şêxo, aşk ve sevdayı işlediği parçalarında bile ülkesiz bir sevdanın gerçek sevda olmayacağını her zaman hatırlarda tutmayı ihmal etmedi.
Örneğin bir sevda parçası olan Gulîzar'da "ezê rûniştîme bin dara gulê, gula Kurdistanê (gül ağacının aldında oturmuşum, Kürdistan'ın gül ağacı) bile aşkın mekansal tahayyülü ülkesidir.
Bütün parçalarındaki ‘gül’ imgesinde Kürdistan’ı nakşetmiştir. ‘Bülbül’ olarak da kendisini ve belki de yurtsever Kürt halkını resmetmiştir. Cegerxwîn’in "Ay lê gulê" şiirini de bu duygularla besteler.
Ve "Ez gulê nadim malê dinê/ Li ser gulê têm kuştinê (Onun için ölürüm ama gülü dünya malına değişmem" derken gerçek sanatçı tavrını ortaya koymuştur. Kürdistan’ın o günkü durumu onun yüreğinde hep kapanmaz bir yara olarak kaldı.
"Welat welat" parçasında "Welat, welat pir şirîn welat / Taca cîhanê, xemla rojhilat / Gelê dor wan tazî û pêxas / Tew hov û nezan bûn / Nêrgiz ketin bin destê neyar / Îro bûne rênçber, birçî û hejar / Gel tev serbest bûn em kurd man bê war / Em bê bihar man, dema me nehat" sözleriyle tarihsel-toplumsal realiteye dikkat çeker.
"Yadê" parçasında "Yadê rebenê min go roka me hilatî ji aliyê çiya..." sözleriyle şafağın dağlardan doğru sökmeye başladığını ve "xortê Kurda rabin roja we hatiye" sözleriyle de gençlere "beklenen günün" geldiğini söylemesi de umudun mücadelede olduğunu ifade eder.
Sanatını icra ederken özgürlüğü esas aldığı kadar özgünlüğü de esas alan Mihemed Şêxo, Arap, Türk ve Fars kültürü ve müziği arasında sıkıştırılmak istenen Kürt kültürü ve müziğinde; binbir gayret ve inatla orijinalliğini, özgünlüğünü korudu.
Günü kurtarma, popüler olanın peşine takılma gibi yaklaşımları reddeden Mihemed Şêxo, müziğinde Kürdistani tınıyı her zaman koruduğu gibi ucube ve köksüz müziğe taviz vermedi.
Ay lê Gulê, Heps û Zindan, Ey Felek, Nesrîn, Gulîzar ve Dêrsim û Agirî gibi parçaların sahibi Mihemed Şêxo, 41 yıllık kısa ömrüne toplam 14 albüm ve 4 sürgün sığdırdıktan sonra 9 Mart 1989 tarihinde Qamişlo’da hayata veda etti.
Eserlerinde Kürtlerin yaşadıkları "heps û zîndan"ın nedeni olarak uykuda olmayı gören ve "Rabe ji xewê" ile Kürtlerin uyanmasını isteyen Mihemen Şêxo, "Azade şirîn" ile Kürtlere özgürlüğün tadını duyumsatmaya çalıştı.
Kendisi görmese bile "Bihuşta rengîn" dediği ülkenin bugün Rojava'da yaşam buluyor olmasında, onun yarattığı duygu ve düşünsel mirasın katkısı çok büyük...
9 Mart 1989 💐
0 notes
stars-quill · 3 months
Text
afrika örgüsü hangi saçlara yapılır
0 notes
togostudyo · 4 months
Text
http://togostudyo.com
Cornrows saç örgüsü, istenilen renk ve modelde olabilir. Saçlarınıza hiç bir zarar vermeden, kısa bir sürede dilediğiniz uzunlukta saçlara sahip olabilirsiniz
0 notes
Link
0 notes
kazaziyesepeti · 5 months
Link
Gümüş bilekliklerimiz, 1000 ayar kazaz tellerinden özel bir teknikle elde örülür. Önce gümüşten, örmeye hazır ipler elde ediyoruz, sonra eski Osmanlı tekniklerini kullanarak elde ilmek ilmek örerek sanat eserlerini oluşturuyoruz. Asla modası geçmez. Hem gündelik hem de resmi kıyafetlerle kullanılabilir. Takı koleksiyonunuza harika bir el yapımı ürün ekleme zamanınız geldi. Müşteri notu kısmında belirteceğiniz ölçüye göre yapılır. Hediye kutusunda gönderilecektir. Metal: 1000 Ayar Gümüş (sadece kilit kısmı 925 ayar gümüştür)
0 notes
nasil-info · 7 months
Link
0 notes
piyasahaberleri · 8 months
Link
Hulu'nun Öteki Siyah Kız13 Eylül'de prömiyeri yapılacak, temaları stiline ayrılmaz bir halde bağlı olan bir gosteri. Siyah kadınlık, saygınlık ve performans fikirleriyle oynayan vaka örgüsü geliştikçe ana karakterleri bukalemun benzer biçimde ekranda süzülüyor, saçlarını, giysilerini ve hususi rujlarını değiştiriyorlar. Saç ürününün mühim bir vaka örgüsü noktası olduğu TV şovları nadirdir. Bu şekilde bir gösterideki saçların, makyaj ve kıyafetlerin yanı sıra, yıldız faturasını karşılaması daha iyi olur. Zakiya Dalila Harris'in 2021 tarihindeki romanından uyarlanan, Öteki Siyah Kız benzer biçimde çalışır Stepford'un Eşleri Siyah bayanlar için. Koridorun bir tarafında robot olmayanlar var: Gosteri başladığında Peter Pan tasmaları ve şık hırkalar giyen, Afro bebek yüzlü ve makyajsız yüzüyle ana karakter Nella benzer biçimde insanoğlu. Öteki yanda pek robot olmayan fakat düzgüsel insanoğlu olamayacak kadar havalı görünen insanoğlu var: Nella'nın ofisindeki yeni kız olan, saçlarını uzun trajik mekanlarda giyen ve editoryal şekillerde çiçekli blazerlerle spor meydana getiren Hazel benzer biçimde. Nella ilk başta çalmış olduğu, tamamen beyazlardan oluşan yayınevinde başka bir Siyah kızı görünce rahatlar. Hazel'ın kıyafetlerinin anlatılmayacak kadar havalı bulunduğunu düşünüyor ve yayıncılığın mikro saldırganlıklarla dolu ortamında birbirlerine göz kulak olacaklarına dair söz verirken Hazel'a katılmaktan fazlaca mutlu. Sadece yavaş yavaş Nella, Hazel'da bir tuhaflık olabileceğinden şüphelenmeye adım atar. Hazel, kültürel gücün beyaz bekçilerine karşı durma fırsatı doğduğunda geri adım atıyor. Nella'ya sistemin haricinde çalışmak yerine sistem içinde çalışmanın daha etkili olabileceğini düşündüğünü söylüyor ve Nella'nın da öyleki düşünmesi mevzusunda garip bir halde ısrar eden görünüyor. Hazel ve Nella, Siyah kadınlığın değişik versiyonlarını canlandırıyorlar. Gosteri ilerledikçe performansları da gelişiyor. Açık Öteki Siyah KızBüyük bir biçim değişikliği hem kişilikte hem de politikada büyük bir değişiklik anlamına gelir. Bu programda en havalı giyinenler bununla beraber en konformist olanlardır. Hulu'da Hazel rolünü yapan Ashleigh Murray (solda) ve Nella rolünü yapan Sinclair Daniel (sağda) Öteki Siyah Kız. Wilford Harwood/Hulu Gösterinin kostüm tasarımcısı Kairo Courts'a gore Nella'nın yoldam yolculuğu, ustalaşmış bir Siyah kadının arketipsel evrimini yansıtıyor. Courts, "Birçoğumuz için bu, iyi mi başladığınızın evrimidir" diyor. “Kurumsal ABD'da yansılamak etmeye, uyum sağlamaya çalışırsınız. Ortalığı karıştırmak istemediğinizi bilirsiniz. Nella'nın yapmış olduğu da bu." Sadece Nella, Hazel'ın kendisini büyük bir ağ oluşturma etkinliği için keskin ekose bir ceket ve koyu kırmızı dudakla giydirmesine izin verdikten sonrasında tarzıyla ilgili fikrini değiştirmeye adım atar. Nella, kendi yansımasına keyif ve kaygı karışımı bir ifadeyle bakarak, "Beni kendine benzettin" diyor. Hazel, "Bir şey değil," diye şarkı söylüyor. Courts, ilk makyajından sonrasında Nella'nın "kendisinden daha yürekli olan öteki bayanlara hayranlık duyduğunu" açıklıyor. Hazel, şık ve başarıya ulaşmış ustalaşmış Siyah kadınlardan oluşan bir gruptan biri ve Nella onların özgüvenini ve tarzını son aşama çekici buluyor. Courts, Hazel'ın tarzının, eğer devamlı ortama uyum sağlamaya çalışmasaydı, Nella'nınkine benzeyeceğini düşünüyor. "İş ortamlarında rol oynamamız ihtiyaç duyulan bu engel olmasaydı iyi mi olurdu?" o soruyor. “Kültürünüzü ve tarzınızı ön plana çıkarsanız ve bulunduğunuz tüm mekanlarda ortaya çıksa iyi mi olurdu? Bundan dolayı bir çok süre buna Siyah bayanlar için izin verilmiyor. Eğer insanları engellerinden kurtarabilseydik bu iyi mi olurdu?” Hazel hiçbir engel olmadan gelişir. Ek olarak sabote ediyor ve gelişigüzel arkadan bıçaklıyor. Kendi kültürünü temsil etmeye hazır fakat bununla beraber amaçlarına hizmet ediyorsa ona ihanet etmeye de hazır. Ayrıca Nella, iş yerindeki Siyah insanları sadece kılık değiştirerek, aklına gelen en mütevazı ve en konformist giysilerle kostümler giyerek savunabileceği sonucunu çıkarmış benzer biçimde görünüyor. Birazcık daha karanlık sebeplerden dolayı Hazel'ın stilinin de Nella'nın talep uyandıran yoldam hedeflerine benzemesi gerekiyor. Saç departmanı başkanı Pamela Hall şöyleki açıklıyor: "Hazel'ın görünüşlerinin bir çok, mesela işe almak istediği kişilere gore şekillendi." Hazel, kozmopolit Nella'yı hedef almak için saçlarını dağınık şekilde takıyor. Sadece geçmişe dönüşlerde onu naturel bukleleriyle, ipek ütülü elbisesiyle ve hatta düz ütülenmiş saçlarıyla görüyoruz. Hazel'ın seçimi kendini, tutkusunu ve kültürünü pişmanlık duymadan ifade etmekle ilgili değil. Bu, hedeflerinin kendilerinin iyi mi görünmek istediğini düşündüğüyle ilgili. Kendisini ifade edecek gerçek bir anlamı yok benzer biçimde görünüyor. Sadece Nella'nın ondan niçin bu kadar etkilendiğini idrak etmek için seyircinin de Hazel'ın tarzını minimum Nella kadar çekici bulması gerekiyor. Makyaj departmanı başkanı Essie Cha, Hazel ve çevresinin ilgisini tamamen çektiğini söylüyor. Cha, "Onlar görkemli bayanlar, akıllı, zarif ve başarılılar" diye latife yapıyor. "Alırdım [their secret] kova dolusu.” Tamamımız olmaz mıyız? Nella'nın iş arkadaşları da dahil olmak suretiyle hepimiz Hazel'ı Nella'dan daha çekici buluyor benzer biçimde görünüyor. Hazel'ı sevmek kolaydır. Beyaz hanımefendilerin devamlı Siyah kadınlardan edinmiş olduğu gündelik şık seçimi sergileyecek kadar çekingen değil. Beyaz iş arkadaşlarına kendi kültürel hoşgörülerini gerçekleştirmeleri için bol miktarda fırsat veriyor, Harlem'den pasta getirip etrafı paylaşıyor ve büyükanne ve büyükbabasının düğün gecelerinde aynı pastayı yedikleri yalanını söylüyor. Sadece Hazel's Blackness, statükoya anlamlı bir meydan okuma olmadan geliyor. Tamamen sınırsız ustalaşmış Siyah hanım fantezisi, sonuçta bir düşlem olarak kalıyor. Öteki Siyah Kız 13 Eylül'de Hulu'da gösterime giriyor.
0 notes
moda-ruyalar · 10 months
Text
Örgülük Saç
Örgülük Saç
Örgülük saç kısa saçlı kadınlar tarafından tercih edilen bir tür sentetik saçtır. Saçlar farklı uzunlar ve farklı dolgunluğa sahip olan örgülü saçlardır. Bu saç türleri kısa saçlı kadınlar tarafından tercih edilmektedir. Ayrıca bu saç türleri tercih edilerek Afrika örgüsü ve rasta gibi farklı saç türlerinin yapılması da sağlanır. Örgülük saç farklı uzunluklarda ve farklı ağırlıklarda üretilip kadınların tercihlerine göre kullanıma sunulurlar. Kadınlar aldıkları saçlar ile Afrika örgüsü ve rasta yaptırabilme şansını elde ederler. Afrika örgüsünü yapılabilmesi için uzun saçlara ihtiyaç duyulduğundan kısa saçlı kadınlar Afrika örgüsünü yaptırmamaktadır. Afrika örgüsü ve rasta yaptırmak isteyen kadınlar bu saçları tercih ederek hayallerindeki örgülü saç görüntüsüne kavuşabilirler.
0 notes
oyuncu-blo · 10 months
Text
Örgülük Saç
Örgülük Saç
Örgülük saç kısa saçlı kadınlar tarafından tercih edilen bir tür sentetik saçtır. Saçlar farklı uzunlar ve farklı dolgunluğa sahip olan örgülü saçlardır. Bu saç türleri kısa saçlı kadınlar tarafından tercih edilmektedir. Ayrıca bu saç türleri tercih edilerek Afrika örgüsü ve rasta gibi farklı saç türlerinin yapılması da sağlanır. Örgülük saç farklı uzunluklarda ve farklı ağırlıklarda üretilip kadınların tercihlerine göre kullanıma sunulurlar. Kadınlar aldıkları saçlar ile Afrika örgüsü ve rasta yaptırabilme şansını elde ederler. Afrika örgüsünü yapılabilmesi için uzun saçlara ihtiyaç duyulduğundan kısa saçlı kadınlar Afrika örgüsünü yaptırmamaktadır. Afrika örgüsü ve rasta yaptırmak isteyen kadınlar bu saçları tercih ederek hayallerindeki örgülü saç görüntüsüne kavuşabilirler.
0 notes
uluslararasi-durumlar · 10 months
Text
Örgülük Saç
Örgülük Saç
Örgülük saç kısa saçlı kadınlar tarafından tercih edilen bir tür sentetik saçtır. Saçlar farklı uzunlar ve farklı dolgunluğa sahip olan örgülü saçlardır. Bu saç türleri kısa saçlı kadınlar tarafından tercih edilmektedir. Ayrıca bu saç türleri tercih edilerek Afrika örgüsü ve rasta gibi farklı saç türlerinin yapılması da sağlanır. Örgülük saç farklı uzunluklarda ve farklı ağırlıklarda üretilip kadınların tercihlerine göre kullanıma sunulurlar. Kadınlar aldıkları saçlar ile Afrika örgüsü ve rasta yaptırabilme şansını elde ederler. Afrika örgüsünü yapılabilmesi için uzun saçlara ihtiyaç duyulduğundan kısa saçlı kadınlar Afrika örgüsünü yaptırmamaktadır. Afrika örgüsü ve rasta yaptırmak isteyen kadınlar bu saçları tercih ederek hayallerindeki örgülü saç görüntüsüne kavuşabilirler.
0 notes
onderkaracay · 1 year
Text
Tumblr media
🗣️ Kayırmacı Yönetim Anlayışı Devlet Yıktırır
104 yıl önce biz Anadolu ve Türk ulusunun kaderini değiştirmek için Samsun'a neden çıktık?
Tarihi her zaman kazananlar yazmıştır.
Kötüler de iyiler gibi kazanabilir ve tarih yazarlar.
Napolyon Bonapart’a göre: “Tarih, üzerinde anlaşmaya varılan bir masaldan başka nedir ki?” Gerçekten de yeryüzünde devletlerin resmi tarihi, kendi halklarına coşku verecek biçimde yanlıdır ve o eksende tarih okuması yapmak, tarihin öğretebileceği önemli dersleri kaçırmamıza sebep olur.
Mustafa Kemal'i Samsun’a yönelten sürecin arka planına bakmak gerekir.
Çünkü o arka plan, nesnel gerçekler olarak gözümüzün önünde kavranmayı ve aynı hatalara yeniden düşmememiz için bize yol göstermeyi bekliyor.
Bu amaçla Osmanlı İmparatorluğu'nun neden başarısız olup işgale uğradığı ve çöktüğünün nedenlerini anlamlı ve yansız bir bakış açısıyla irdelemek gerekir.
Osmanlı İmparatorluğu, tarihteki en uzun ömürlü imparatorluklardan biridir.
Devrinin emperyalist devleti demekte mümkündür.
Yok olma sebebi de budur. Karşı emperyalizm tarafından yutulmak istendi.
Türkiye Cumhuriyeti emperyalist bir devlet olmayı bu sebeple tercih etmedi.
Bugün ki emperyalist devletlerin yok olma sebepleri de aynı olacaktır.
Osmanlı imparatorluğu zamanla saç örgüsü gibi birbirine dolanan iç ve dış etkenlerin birleşimiyle çöküşe sürüklendi.
Bu çöküşün en önemli nedenlerinden biri, 17. ve 18. yüzyıllarda yaşanan önemli askeri yenilgilerdir.
Viyana Kuşatması ve Rus-Osmanlı Savaşları gibi büyük savaşlardaki mağlubiyetler, imparatorluğun askeri gücünü zayıflamaya yönelik bilinçli bir niyetin oyuncunun bir parçasıdır.
Savaş ve borç. Emperyalizmin en önemli iki silahıdır.
Osmanlı imparatorluğu kayırmacı akıl ile yönetildiği için savaş ve borç tuzağına düşürmüştür.
Elbette bu yenilgilerin de nedenleri vardı. Osmanlı İmparatorluğu, Avrupa’daki hızlı ekonomik gelişmelere ayak uydurmakta zorlanıyor, tarıma dayalı ekonomisi ve endüstrileşme eksikliği, küresel ölçekte rekabet edememesine yol açıyordu.
İmparatorluğun yönetim ve idare alanında karşılaştığı zorlukların temelinde ise, yolsuzluk ve sıkı bürokratik sistem nedeniyle büyük bir coğrafyada çok çeşitli nüfusu yönetme zorluğu vardı. Osmanlıda nepotizm çok yaygın bir sorundu. Nepotizm, akrabalık ilişkilerine dayalı kayırmacılık veya torpil anlamına gelir.
Bugün Türkiye Cumhuriyeti'nin en büyük sorunu kayırmacılık ilişkilerinin devlet yönetme yetkisi almış olmasıdır.
Borç ve savaş süreci birlikte tamamlanır ise devletin sonunu da Osmanlı imparatorluğu hayranlığı aynı kaderi yaşatanlar olarak tarihe geçecekler.
19. yüzyılda yükselen milliyetçilik akımlarının etkisiyle, imparatorluk içindeki farklı etnik grupların arasındaki gerilimler artarken, Yunanlar, Ermeniler, Araplar gibi farklı etnik ve dini grupların daha fazla özerklik veya bağımsızlık talep edişi, milliyetçi hareketlere ve isyanlara yol açıyordu.
Hem kötü yönetim, hem savaş yenilgileri ve isyanlar sonucu toprak kaybedilirken, farklı etnik gruplar yabancıların etkisi altına giriyor, bu güçler, imparatorluğun zayıflıklarından faydalanarak toprakları üzerinde etki/yetki sahibi olmak istiyorlardı.
Bugünde Kürt kardeşlerimizi ve ithal yurttaş ile getirip demografik yapı değişikliği sonrası isyanlar ile ulus bütünlüğünü aynı Osmanlı İmparatorluğu'nda olduğu gibi bozmaya yönelik çabalar olarak görmek gerekir.
Osmanlı İmparatorluğunun, modern çağda gerçekleşen teknolojik ve askeri taktiklerdeki hızlı değişime uyum sağlamakta zorlanmasında rol oynayan temel faktör, muhafazakâr ve gelenekçi yaklaşımın, gerekli reformları ve modernleşme çabalarını engellemesiydi. Eğitim sistemi, bilimsel araştırma ve eğitim için gerekli altyapıyı sağlamakta yetersizdi. Eğitim kurumlarında daha çok dini eğitim ve klasik bilimlere odaklanılıyor, deneysel ve modern bilimlere gereken önem verilmiyordu. Askeri ve idari konuların yanı sıra ticaret daha öncelikli olarak görülürken, bilimsel araştırmalara yeterli destek sağlanmıyordu.
Seksen beş yıldır köy Enstitülerini kapatan zihniyet iman hatip okulları ile bize ne dayatıyorlar?
Napolyon'u hiç sevmem yalnız doğru söylediklerine de kulak vermeyi yeğlerim. Bir sözünde yine diyor ki;
"Dünyada iki güç vardır, kılıç ve akıl. Uzun vadede akıl her zaman kılıcı yener."
Umarım tarihten gerekli dersleri alır aklın kılıcı yendiğini unutmaz ve bir daha Samsun’a çıkmak ihtiyacı duymayız.
Çıkmak zorunda kalacağımız gerçeğinin çok daha ağır bastığı gerçeği ile yüzleşmek zorundayız.
Çünkü bizi borç ve savaş sürecine sürükleyen zihniyete ülkenin ve toplumun geleceğini teslim etmek için ikiye bölünmüş bir kötülüğün pençesinde kıvranıyoruz.
] Önder KARAÇAY [
1 note · View note