Tumgik
#Atatürk Kültür Merkezi
uykucubirkaplumbaga · 10 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Sanatlandık🥳
Atatürk Kültür Merkezi, Taksim, İstanbul📍
11 notes · View notes
kleinefreiheiten · 2 years
Photo
Tumblr media
04.2022 Istanbul
36 notes · View notes
haberolacom · 2 years
Link
Tumblr media
2 notes · View notes
zincirlikuyuotobusu · 2 years
Text
Tumblr media
10 kasım
1 note · View note
Link
0 notes
merkezsiyaset · 2 years
Link
0 notes
dokmimarlik · 3 months
Text
Atatürk Kültür Merkezi -Yenilenmiş Sanat
Tumblr media
İstanbul'un Taksim Meydanı'nda yükselen ve şehrin kültürel dokusunu zenginleştiren bir simge olarak varlığını sürdüren Atatürk Kültür Merkezi, şehrin ruhunu yansıtan önemli bir yapıdır. Hem mimari açıdan etkileyici hem de kültürel anlamda zengin bir geçmişe sahip olan bu merkez, Türkiye'nin ve dünyanın çeşitli sanatsal ve kültürel etkinliklerine ev sahipliği yapmaktadır. Atatürk Kültür Merkezi, adını Türkiye'nin kurucusu Büyük Önder Mustafa Kemal Atatürk'ten alırken, onun ilke ve değerlerini yaşatma misyonunu da üstlenmiştir. Modern Türkiye'nin kültürel mirasını koruma ve gelecek nesillere aktarma amacıyla hizmet veren bu merkez, sanatın her alanına hitap eden zengin bir program sunmaktadır. Mimari açıdan incelendiğinde, Atatürk Kültür Merkezi'nin çağdaş ve iddialı bir tasarıma sahip olduğu görülür. İki farklı binadan oluşan kompleks, şehrin siluetine modern bir dokunuş getirirken, iç mekanlarıyla da sanatseverleri etkilemeyi başarıyor. Konser salonları, tiyatro sahneleri, sergi alanları ve konferans salonları gibi farklı bölümleriyle her türlü etkinliğe ev sahipliği yapabilecek kapasitededir. Atatürk Kültür Merkezi'nin sadece bir yapıdan ibaret olmadığını belirtmek önemlidir. Bu merkez, İstanbul'un kültürel yaşamına önemli katkılarda bulunarak sanatseverlerin buluşma noktası haline gelmiştir. Burada düzenlenen konserler, sergiler, tiyatro oyunları ve diğer etkinlikler, şehrin kültürel çeşitliliğini ve zenginliğini yansıtırken, aynı zamanda sanatın birleştirici gücünü de ortaya koymaktadır. Gelin cumhuriyete tanıklık eden bu muhteşem yapıyı hep beraber inceleyelim..
Tumblr media
Atatürk Kültür Merkezi / Dök Mimarlık Yapının mimarisine baktığımızda, hayranlık uyandıran tasarım özellikleri ve tarihi önemiyle dikkat çeker. Şaşırtıcı bir şekilde, Atatürk Kültür Merkezi'nin mimarisini incelemeye başladığımızda, bu yapıda kullanılan malzemelerin toplam ağırlığının 50.000 tonu aştığını görüyoruz. Bu, devasa yapının büyüklüğünü ve etkileyici boyutunu gösteren bir istatistik olarak karşımıza çıkıyor. Öne Çıkanlar - Atatürk Kültür Merkezi, İstanbul'un kültürel ve tarihi önemini yansıtan etkileyici bir mimariye sahiptir. - Yapıda kullanılan malzemelerin toplam ağırlığı 50.000 tonu aşmaktadır. - Atatürk Kültür Merkezi, çeşitli sanatsal etkinliklere ev sahipliği yapmakta ve İstanbul'un kültürel hayatını canlandırmaktadır. - Geçtiğimiz yıllarda restorasyon çalışmalarıyla yenilenen yapı, kültür ve sanatseverler için önemli bir cazibe merkezi haline gelmiştir. - Atatürk Kültür Merkezi, modern Türk mimarisine önemli bir katkıda bulunan bir yapıdır.
Atatürk Kültür Merkezi
Atatürk Kültür Merkezi, İstanbul'un Taksim semtinde yer alan ve Türkiye'nin en önemli kültür merkezlerinden biridir. Bu merkez, Türk kültürü ve sanatının desteklenmesi, teşvik edilmesi ve yaygınlaştırılması amacıyla hizmet vermektedir. Geçmişi 1969 yılına kadar uzanan bu tarihi yapı, Atatürk'e olan saygıyı ve Türk kültürünün gelişimini simgelemektedir. Atatürk Kültür Merkezi, birçok farklı sanatsal etkinliğe ev sahipliği yapmaktadır. Konserler, tiyatro oyunları, dans gösterileri ve sergiler gibi çeşitli kültürel etkinlikler burada düzenlenmektedir. Aynı zamanda geniş bir kütüphane, müze ve sanat galerisi de içermektedir. Bu merkez, sanatseverlerin ve kültür tutkunlarının yanı sıra sanatçıların da buluşma noktasıdır. Atatürk Kültür Merkezi, Türk mimarisinin önemli bir örneği olarak kabul edilmektedir. Modernist bir tasarıma sahip olan bu yapı, dönemin çağdaş mimarlık anlayışını yansıtmaktadır. Özellikle büyük cam cephesi ve geometrik hatlarıyla dikkat çeken bu bina, İstanbul'un simgesi haline gelmiştir.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
"Atatürk Kültür Merkezi, Türk kültürünün ve sanatının kalbinin attığı bir mekandır. Burada düzenlenen etkinliklerle insanların sanata olan ilgisi arttırılmaktadır." Atatürk Kültür Merkezi, pek çok önemli sanatçının sahne aldığı ve unutulmaz eserlerin sergilendiği bir mekandır. Aynı zamanda sanatseverlere ve kültür turistlerine tarihi ve kültürel bir deneyim sunan bu merkez, İstanbul'un en önemli simgelerinden biridir. Atatürk Kültür Merkezi, Türk kültürünün ve sanatının gelecek nesillere aktarılması için önemli bir rol oynamaktadır.
Atatürk Kültür Merkezi'nin Tarihi
Atatürk Kültür Merkezi, Türkiye'nin önemli kültürel mekanlarından biridir. Yapının tarihi, İstanbul'da pek çok kişi tarafından bilinmez. Bu nedenle, bu bölümde Atatürk Kültür Merkezi'nin tarihçesini ve yapının geçmişini inceleyeceğiz. Atatürk Kültür Merkezi, 1969 yılında Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk'ün anısına inşa edilmiştir. O dönemde mimar Hayati Tabanlıoğlu tarafından tasarlanan bu ikonik yapı, modern Türk mimarisinin önemli bir örneğidir. "Atatürk Kültür Merkezi, Türkiye'nin kültürel mirasının bir parçasıdır."
Tumblr media Tumblr media
Atatürk Kültür Merkezi'nin yapımı, Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bu yana yapılması planlanan bir projeydi. Yapı, kültür ve sanat etkinlikleri için bir merkez olarak hizmet vermek amacıyla tasarlandı. Yapının inşaatına 1940'lı yıllarda başlandı, ancak finansal ve teknik zorluklar nedeniyle tamamlanması uzun yıllar sürdü. Sonunda, 1969 yılında tamamlanan Atatürk Kültür Merkezi, o dönemde modern bir kent meydanı olan Meydanı'nda göz alıcı bir simge haline geldi. Atatürk Kültür Merkezi, yapımından bu yana pek çok önemli kültürel etkinliğe ev sahipliği yapmıştır. Konserler, tiyatro oyunları, sergiler ve diğer etkinlikler burada düzenlenmektedir. Türkiye'nin en önemli sanatçıları ve uluslararası sanatçılar da burada sahne almışlardır. "Atatürk Kültür Merkezi, Türk kültür ve sanatının gelişimine büyük katkılar sağlamıştır." Atatürk Kültür Merkezi'nin tarihi, Türkiye'nin modern tarihindeki kültürel ve sanatsal gelişmelere ışık tutmaktadır. Bu önemli yapı, Türk kültürünün ve sanatının merkezlerinden biri olarak hâlâ büyük bir öneme sahiptir ve gelecek nesillere aktarılmak üzere korunması gerekmektedir. TarihOlay1940'larAtatürk Kültür Merkezi'nin inşaatına başlandı.1969Atatürk Kültür Merkezi tamamlandı ve açıldı.1990'larYapıda restorasyon çalışmaları gerçekleştirildi.2018-2022Yapı üçüncü restorasyonunu tamamladı.
Atatürk Kültür Merkezi Mimari Özellikleri
Atatürk Kültür Merkezi, etkileyici mimari özellikleriyle dikkat çekmektedir. Bu ikonik yapı, Türk modern mimarisinin bir örneği olarak kabul edilir. Tasarımında, işlevselliği ve estetiği bir araya getirerek, göz kamaştırıcı bir sanat eseri ortaya çıkarılmıştır. Yapının mimari stilinde, modernizm ve art deco etkileri görülmektedir. İhtişamlı bir görünüm sunan cephe, yüksek katlı cam pencereler ve geometrik desenlere sahip dekoratif detaylarla süslenmiştir. Bunun yanı sıra, dış cephenin incelikle tasarlanmış çizgileri, kusursuz bir harmoni yaratmaktadır.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
"Atatürk Kültür Merkezi'nin mimarisi, çağdaş bir tarzda inşa edilen binaların saygın bir örneğidir. Yapının mimari detaylarındaki estetik unsurlar, ziyaretçileri etkileyen bir atmosfer yaratmaktadır." Atatürk Kültür Merkezi'nin Mimari Özellikleri: - Yüksek katlı cam pencerelerle aydınlatılan modernist cephe - Art deco etkili dekoratif detaylar - İhtişamlı ve kusursuz bir tasarım - Çağdaş bir tarzda inşa edilen bina - İnce çizgilere sahip dikkat çekici dış cephe Mimari ÖzelliklerAçıklamaYüksek cam pencerelerOturma alanlarına doğal ışık girişini artırır ve iç mekanları aydınlık ve ferah yapar.Art deco etkili dekoratif detaylarYapıya estetik bir görünüm katarken, tarihi ve sanatsal bir atmosfer oluşturur.İhtişamlı ve kusursuz tasarımAtatürk Kültür Merkezi, mimari açıdan dikkat çeken bir yapı olarak öne çıkar ve şehre karakter katar.Çağdaş tarzda inşa edilen yapıMimari felsefesiyle modernizmi yansıtır ve Türk mimarisinde öncü bir rol oynar.İnce çizgilere sahip dikkat çekici dış cepheYapının dış cephesi, tasarımındaki detaylarla gözleri üzerine çeker ve ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunar.
Atatürk Kültür Merkezi'nin İç Mekan Tasarımı
Atatürk Kültür Merkezi'nin iç mekan tasarımı, özenle seçilen malzemeler, estetik renkler, düşünceli döşeme ve özenli aydınlatma ile birlikte, ziyaretçilere unutulmaz bir deneyim sunmaktadır. Dekorasyonda kullanılan malzemeler, bina içindeki estetik unsurları ve işlevselliği bir araya getirerek mimari ile uyum sağlamaktadır. Tasarım, modern ve çağdaş bir tarzı temsil ederken, aynı zamanda kültürel dokunun izlerini de taşımaktadır. Renk seçimi, iç mekanın atmosferini belirlemektedir. Pastel tonlar, duvarlara sakinlik ve dinginlik katarken, canlı renk vurguları sanat eserlerini ve dekoratif unsurları ön plana çıkarmaktadır.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Döşeme, ziyaretçilere rahatlık ve konfor sunmaktadır. Özenle seçilen malzemeler, estetik görünüşün yanı sıra dayanıklılık ve işlevsellik de sağlamaktadır. Tüm bu unsurlar, ziyaretçilerin Atatürk Kültür Merkezi'nde keyifli bir deneyim yaşamasını sağlamaktadır. Aydınlatma da iç mekan tasarımının önemli bir parçasıdır. Doğru aydınlatma, mekanın atmosferini ve sanat eserlerinin görsel etkisini artırmaktadır. Tasarım, doğal ve yapay ışığı bir arada kullanarak belirli odak noktalarını vurgulamaktadır. Ayırt Edici ÖzelliklerDetaylarMalzemelerÖzenle seçilen malzemelerin estetik ve işlevsel özellikleri.RenklerAtmosferi yansıtan ve sanat eserlerini vurgulayan renk seçimleri.DöşemeRahatlık, konfor ve şıklık sunan döşeme malzemeleri.AydınlatmaAtmosferi belirleyen ve görsel etkiyi artıran aydınlatma düzenlemeleri.
Atatürk Kültür Merkezi'nin Dış Mekan Tasarımı
Atatürk Kültür Merkezi'nin dış mekan tasarımı, bu ikonik yapının kendine özgü bir estetik sunmasını sağlar. Yapı, çevreye uyumlu peyzaj düzenlemeleri ile çevresine canlılık katmakta ve ziyaretçilere rahatlatıcı bir atmosfer sunmaktadır. Atatürk Kültür Merkezi'nin dış mekan tasarımı, çevredeki yeşil alanlar ve açık hava düzenlemeleri ile göz alıcı bir görünüm sunmaktadır. Bu önemli kültür merkezi, geniş ve ferah açık alanlarıyla çeşitli etkinliklere ev sahipliği yapar. Ziyaretçiler, konserler, sergiler ve diğer etkinlikler için dış mekanı kullanma imkanına sahiptir. Ayrıca, Atatürk Kültür Merkezi'nin dış mekan tasarımı, yapıya komşu bölgelerle görsel bir uyum sağlayarak bölgenin sembolü haline gelmiştir. Aşağıdaki tablo, Atatürk Kültür Merkezi'nin dış mekan tasarımında kullanılan unsurları ve detaylarıyla birlikte daha fazla bilgi sunmaktadır: Tasarım UnsurlarıDetaylarıYeşil AlanlarÇevresindeki geniş yeşil alanlar, ziyaretçilere dinlenme ve keyifli vakit geçirme imkanı sunar.Su EtkinlikleriYapının çevresindeki su etkinlikleri, estetik bir görüntü oluşturur ve ortama serinlik katar.Görsel SanatlarHeykeller ve diğer görsel sanat eserleri, yapıya estetik ve sanatsal bir değer katar.Ayırıcı PeyzajBitki örtüsü, taşlar ve diğer ayırıcı peyzaj unsurları, yapının çevresindeki bölgeleri belirginleştirir. Atatürk Kültür Merkezi'nin dış mekan tasarımı, yapıya ve çevreye estetik bir bütünlük sağlarken, ziyaretçilere keyifli ve rahatlatıcı bir ortam sunar. Bu tasarım, Atatürk Kültür Merkezi'nin sembolik önemini ve kültürel değerini vurgular.
Atatürk Kültür Merkezi Sanat Eserleri
Atatürk Kültür Merkezi, Türkiye'nin kültürel ve sanatsal hayatına katkıda bulunmak amacıyla birçok değerli sanat eserini sergileyen önemli bir mekandır. Yapının içerisinde yer alan galeriler ve sergi alanları, geniş bir yelpazede sanat eserlerini ziyaretçilerle buluşturur. Bu sanat eserleri arasında heykeller, resimler, fotoğraflar ve diğer farklı türlerden yapıtlar yer alır. Atatürk Kültür Merkezi, Türk sanatının çeşitli dönemlerinden eserlerin yanı sıra uluslararası sanatçıların çalışmalarını da sergilemektedir.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Burada yer alan sanat eserleri, farklı tarzları ve estetik anlayışları temsil eder. Geleneksel Türk sanatından modern ve deneysel eserlere kadar, çeşitlilik gösteren bir koleksiyona sahiptir. Bu eserler, ziyaretçilere sanatın farklı yönlerini deneyimleme ve keşfetme fırsatı sunar. Atatürk Kültür Merkezi'nde sergilenen sanat eserleri, yalnızca estetik açıdan değerli değil, aynı zamanda kültürel ve tarihsel birer belge olarak da önemlidir. Bu eserler, sanatın gücünü ve toplum üzerindeki etkisini göstermektedir. Aşağıda, Atatürk Kültür Merkezi'nde sergilenen bazı önemli sanat eserlerini görebilirsiniz: SanatçıEserYılPablo PicassoGözlerin Şarkısı1932Seyyid Ahmet ArvasiDoğa İle İç İçe1968Sima EsquenaziFarklılıkların Dansı2005 Bu eserler, Atatürk Kültür Merkezi ziyaretçileri için sanatsal bir deneyim sunmaktadır. Sanatseverler, bu eserleri inceleyebilir, analiz edebilir ve sanatın derinliklerine yolculuk yapabilirler.
Atatürk Kültür Merkezi'nin Sosyal ve Kültürel İşlevleri
Atatürk Kültür Merkezi, sadece mimari bir yapı olmanın ötesinde, önemli sosyal ve kültürel işlevlere sahiptir. Bu anlamda, çeşitli etkinlikler ve aktivitelerle İstanbullular için bir buluşma noktası haline gelmiştir. Müzik Dolu Geceler Atatürk Kültür Merkezi, birçok ünlü müzik sanatçısına ev sahipliği yapmıştır. Konserler, dans gösterileri ve diğer müzik etkinlikleri burada düzenlenir. Atatürk Kültür Merkezi'nin büyük ve modern konser salonları, mükemmel akustikleri ile müzikseverlere unutulmaz deneyimler sunar. Sahne Sanatlarının Merkezi Birçok tiyatro oyunu, dans gösterisi ve opera gösterisi, Atatürk Kültür Merkezi'nde sahnelenir. Bu mekân, sanatçıları ve seyircileri bir araya getiren bir platform olarak hizmet verir. Yaratıcılık ve sahne sanatlarının büyülü dünyasının tadını çıkarmak için bu kültür merkezi tercih edilir. Sergiler ve Sanat Etkinlikleri Atatürk Kültür Merkezi, resim sergileri, heykel sergileri ve diğer sanat etkinliklerine ev sahipliği yapar. Yerli ve yabancı sanatçılar, burada eserlerini sergileme fırsatı bulurlar. Bu sayede, sanatseverlerin gözlerini ve ruhlarını besleyen bir ortam yaratılır. Genel olarak, Atatürk Kültür Merkezi, sosyal ve kültürel etkinliklerin merkezi olarak İstanbul'un her kesimine birçok fırsat sunar. Konserler, tiyatro oyunları, sergiler ve diğer etkinlikler, bu ikonik yapının sosyal işlevlerini ön plana çıkarır ve zengin bir kültürel deneyim sunar.
Atatürk Kültür Merkezi'nin Bölgedeki Önemi
Atatürk Kültür Merkezi, bölgesinde kültürel ve turistik bir merkez olarak önemli bir rol oynamaktadır. Bu ikonik yapı, şehrin merkezi konumunda yer alması ve zengin kültürel etkinlikleriyle bölgeye ayrı bir değer katmaktadır. Burada düzenlenen çeşitli konserler, tiyatro oyunları, sergiler ve diğer gösteriler, bölgedeki ziyaretçilere keyifli bir sanatsal deneyim sunmaktadır. Atatürk Kültür Merkezi, bu şekilde kültür ve sanatın bir araya geldiği bir platform olarak bölgenin cazibe merkezlerinden biridir. Yapının Meydanı'na olan yakınlığı, ziyaretçilerin kolaylıkla erişebilmesini sağlamaktadır. Ayrıca, çevresindeki restoranlar, kafeler ve alışveriş merkezleri gibi diğer mekanlarla birlikte Atatürk Kültür Merkezi, bölgenin canlılık ve hareketliliğinin önemli bir parçasıdır. Kültürel EtkinliklerBölgenin Turistik ÇekiciliğiÇeşitli konserlerTarihi ve kültürel yerlerTiyatro oyunlarıTaksim MeydanıSergilerAlışveriş olanaklarıDiğer gösterilerRestoranlar ve kafeler Atatürk Kültür Merkezi'nin bölgedeki önemi, kültür ve sanatın yaşamın bir parçası olduğunu vurgulamaktadır. Yapı, hem yerli hem de yabancı turistler için Taksim bölgesini cazip kılan etkinlikler ve mekanlarla doludur.
Atatürk Kültür Merkezi ve Cumhuriyet Dönemi İdeolojisi
Atatürk Kültür Merkezi, Cumhuriyet Dönemi'nin ideolojisini ve Atatürk'ün kültür ve sanata verdiği önemi yansıtan önemli bir yapıdır. Read the full article
0 notes
darkyayincilik · 5 months
Text
Belediyeden ‘Güçlü Aile’ Semineri
Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından ‘güçlü aile, güçlü toplum’ temasıyla düzenlenen ‘aile seminerleri’nin son konuğu Yazar Merve Gülcemal ile Yazar ve Yayıncı Bekir Develi oldu. Bursa’da kültürden sanata, spordan altyapıya kadar birçok önemli projeyi hayata geçiren Büyükşehir Belediyesi, toplumun temel taşı olan aile kavramının güçlenmesi amacıyla da çalışmalarını sürdürüyor. ‘Güçlü aile,…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
turkudostu61 · 2 years
Text
0 notes
proofhead · 2 years
Text
Babalar Günü Özel Konseri - Film Müzikleri
Babalar Günü Özel Konseri – Film Müzikleri
Geçen hafta Cuma günü, Eskişehir Atatürk Kültür Sanat ve Kongre Merkezi’nde, Büyükşehir Belediyesi Senfoni Orkestrası’nın “Film Müzikleri – Babalar Günü Özel Konseri”ne gittik sevgili okur. Bu konser için, sürpriz olarak bana bilet temin eden İnanç’a yazının başında teşekkür ederek başlamak istiyorum. Haftalar önce, şu yazımda bahsettiğim “İtalyan Film Müzikleri” temalı bir başka senfoni…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
metrocentric · 2 years
Photo
Tumblr media
Atatürk Kültür Merkezi
46 notes · View notes
epifizz · 2 years
Note
Bu ülkeye kemalizm şarttır bence. Ve ben senin kemalizm ile ilgili düşüncelerini çok merak ediyorum. Sence kemalizm türkiye için gerekli midir?
Hiçbir şey için hiçbir şeyin şart olduğunu sanmıyorum. Kemalizm'in de Atatürk sonrası, Atatürk'e referansla İnönü tarafından icat edilmiş bir kimlik olduğunu söylemem gerek her şeyden önce. Yani Kemalizm, Atatürk'ün Türkiye Cumhuriyetini inşa ederken uyguladığı politikaların belirli bir yorumudur ve pekala başka yorumlara da açıktır. Özellikle aydınlanmacı kökleri açısından bu politikaları hatırlamanın ben de önemli olduğunu düşünüyorum ancak kesinlikle revize edilmesi gerektiğini düşünüyorum. 
Mesela günümüzde kapalı ve devletçi ekonomiye geçmek -hala bir kesim bunu savunsa da- bence tam olarak işlevsel gözükmemekte, ancak bu devletçi politikaların tamamen dışlanması anlamına da gelmiyor, yani devlet desteğini uygun noktalara getirmek önemli. Kemalizmin ekonomik politikalarında bir tarım ülkesi planı var merkezi olarak mesela, bunun desteklenmesi bence çok önemli ancak turizm günümüzde Türkiye'ye en çok sıcak para getiren sektör halihazırda. Bu konuda yine Atatürk'ü baz alarak tarihi, doğal ve gastronomik güzellikleriyle bir kimlik inşası yapılabilir ve bu kesinlikle özel reklam ve şehir planlamacılığı da gerektirir. 
Bunun yanında şahsen "Türk" ibaresinin de revizesinin gerektiğini düşünüyorum çünkü Atatürk Türklük ifadesini kullanırken ne dini ne de ırsi bir gönderme yapıyor gibidir, daha çok jeopolitik bir birliği ifade etmesinden ötürü "anatolyan" bir kimlik inşası önemli gözükmektedir (bana en çok böyle düşündüren şey Atatürk'ün hitit kültürünü ele alış ve sentezleyiş biçimidir).
Bunun yanında kemalizmin kadını ele alış şeklini de kesinlikle değiştirmeliyiz, batılılaşma vizyonunda Türk kadını doğunun kültürel mirasının merkezileştiği bir konumdadır. Bu profil elbette moderndir, sosyal hayatın içindedir ve politik ve ekonomik olarak aktiftir ancak yine de batının karşısına kültürel bir zafer öğesi olarak birçok hezimet yüklenerek ortaya sürülmüş bir tasarıdır. Bunu çok daha üçüncü dalga üzerinden ele alıp kültürel sentezi kadına yüklemekten ziyade, kültürdeki kadını ele alarak tepeden tabana değil, tabandan tepeye bir örgütleme hazırlamamız gerekmektedir bence. 
Eğitim alanına gelince bence ülkemizin gelmiş geçmiş en iyi eğitim tasarımına sahiptir Atatürk ve Hasan Ali Yücel'in yarattığı eğitim politikası, şimdiki hizmet sektörü balonunun aksine kültürlü ve özellikle gelişmiş mesleki eğitimi her kesime yaymayı baz alan bu politika tekrar hatırlanmalı, yüksek öğretimde yaşanan bu şişmeden ziyade politikalar tekrar ilk ve orta-öğretime yöneltilerek lisans eğitimi elitize edilmelidir tekrardan. 
Bir de şunu unutmamak gerekir, kemalizm askeri bir politikadır daha doğrusu askeriye kökenlidir, dönemin dünyası askeri vizyona sahip politikalar istemektedir zaten. Günümüzde ise ihtiyaçlar çok daha farklıdır, merkezi sorunumuz belediyecilik temelli, şehir içi taşralı-şehirli çatışmasının bizzat kendisidir. Günümüzdeki meclis tablosunu yaratan da, şehirler için bunalımları her iki taraf için yaratan da, köylerin boşalması ve tarımın hala ilkel düzeylerde kalması da, memurlukta patlama yaratan da temel olarak bu sorunun bizzat kendisidir. Tam da bu taşralılar şehir hayatına akın ettikleri sırasında, kendi kültür ve yaşam biçimlerinden ötürü yabancı ve öteki hissettiklerinden dolayı mağdur edebiyatı üzerinden tam da bu kitlenin vizyonunu taşıdığını söyleyen bir iktidar 20 yıldır iktidardadır ve iktidarın başındaki de bu sebeple belediyecidir. Benim düşüncem bu çatışmanın ve şehirleşmenin uygun politikalarla düzeltilerek sosyolojik bir inşa sonrası, merkezini tamamen bürokrasiye bırakmış devlet yapılanmasını bir kışla, bir şirket ya da halkı yönetme aracı olarak görmeyen bir yapılanmadır. İnsanların üstünde onları yabancılaştırmayan, aksine kendini bir hizmet kurumu olarak gören ve yöneticiden ziyade bir memur olduğu bilincini taşıyan bir kurumun yapılanmasının tesisidir benim arzu ettiğim. Kemalizm de bu konuda önemli dersler taşımaktadır ve birçok açıdan feyz alınması önemlidir, ama kendi geldiği dönem sebebiyle artık yenilikçi olarak ifade edilememesinden ötürü çeşitli revizelere ihtiyacı vardır. Bu elbette benim görüşüm sadece, kimse katılmak zorunda değil demokrasinin anlamı da budur zaten, benden başka sesleri tanımak ve saygı duymak... Ülkemizin bir eksiği de hemen hemen kimsenin başka bir görüşe karşı oldukça az tahammüle sahip olması ve yoğun kutuplaşmalar içermesi değil midir zaten?
8 notes · View notes
onderkaracay · 1 year
Text
Tumblr media
🗣️ Hatay Neden Atatürk'ün Şahsi Meselesidir?
1936 yılında yasayla neden Hatay ismi verildi?
Hayatta en hakiki mürşit ilimdir diyen Mustafa Kemal Atatürk aynı zamanda benim fikirlerim bilim ile ters düşerse bilimi seçin neden demiştir?
Bunun kadim bir sırrı ortaya koyan bir durumdur.
Hatay tüm medeniyetlerin yaşam bulduğu ve sahip olmak istediği tek yerdir.
Sebebi ise dünyanın en önemli boyut kapısına sahip olmasıdır.
Tüm medeniyetler o boyut kapısını açmak için o bölgede varlık sürdürmüştür.
Ata Türk o boyut kapısını aralamış son Hun oğludur.
Bu sebeple Hatay benim şahsi meselem demiştir.
Manyetik tufanların yaşanabileceği bir bölgedir.
Dünyanın merkezi konumunda ki manyetik alan boyut kapısı buradadır.
Ay hattı Hatay bu boyut kapısını herkese açmayacak şekilde bir sırrı barındırmaktadır.
Göktürklerin sırrını taşıyanlar o boyut kapısını bilir ve açabilir.
Mustafa Kemal Atatürk bu sırra sahip bir Göktürk ordusunun komutanıdır.
Şeytan soyunun oğulları da bu sırrın peşinde oldukları için bu bölgeyi ele geçirmek için bölgenin demografik yapısının bozulmasına yönelik çabasını iç destekli sürdürmektedir.
Depremi bir fırsat olarak kullanmak için bölgenin boşaltılması bu amaca yönelik bir çabadır.
Mustafa Kemal Atatürk ölüm döşeğinde Hatay benim şahsi meselem dedi ve Hatay'ı yurda katmadan bu dünyadan ayrılmadı.
Büyük dâhinin hangi emanetine sahip çıkıldı ki! Hatay neden onun şahsi meselesi olduğu Hatay'da gözü olanlar dışında kimse tarafından anlaşılmadı.
Medeniyetler şehri Hatay'da
Deprem
✓ Ezanı susturdu,
✓ Çanı yan döndürdü,
✓ Hazzan'ın sesini kıstı,
✓ İnsanı göçük altında bıraktı.
Hatay'da yaşam kalmayınca hiçbirinin medeniyet ile bir ilgisi olmadığı çıktı ortaya.
İnsanı yaşat ki devlet yaşasın, şehirler yaşasın, kültürler ve medeniyetler yaşasın gerçeğini yer küre şiddeti ile insanlığın yüzüne çarptı.
Hatay boyut kapısı olduğu için Türklerin kutsal toprağıdır.
Bu topraklarda gözü olanlar ona sahip olmak için kültür ve medeniyet taşıyarak ona sahip olmak istediler.
Hatay paylaşılmadığı için değerini kaybetmiyordu. Deprem sonrası acıdan başka paylaşacak hiçbir şey kalmadı!
Hatay da kale içten yıkılmak istendi.
Göç mühendisliği, imar barışı ve depreme dayanıklı olmayan yapılar Hatay'da yıkımı yaşattı. Hatay kendi kendine sahip çıkmanın yolunu bulmak adına deprem ile üzerinde ki yükü attı.
Bütün medeniyetler Hatay'da böyle battı.
Bundan sonra gözler aynı kaderi yaşayan İstanbul'da olacak.
Aynı zulüm taşı toprağı altın olan İstanbul'a yaşatıldı.
Birileri taşı toprağı altın olan şehri cebine taşıdı birileri karşı çıktı çoğunluk ya seyretti ya da destek oldu.
İstanbul'un da ağır bir faturası olacak üzerinde yaşayanlara.
Beton çıbanlar bir gün patlayacak.
] Önder KARAÇAY [
2 notes · View notes
peterdeep · 1 year
Photo
Tumblr media
Waiting for Carmen to begin at the opera. (at İstanbul Atatürk Kültür Merkezi) https://www.instagram.com/p/CoAbRGxquA8ZkG6BZ10t5LnAsRx9cCd3mh4W8I0/?igshid=NGJjMDIxMWI=
6 notes · View notes
cihangir-uzunkaya · 2 years
Text
Tumblr media
📌MUAZZEZ İLMİYE ÇIĞ’DAN ERDOĞAN'A
"Başbakan Recep Tayyip Erdoğan Hazretlerine
İkide bir “demir ağlarla kim örmüş, hep biz ördük” deyip duruyorsunuz,
Atatürk zamanında yapılanları sıfıra indiriyorsunuz. Eğer biraz tarih bilseniz bunu söylemeye utanırdınız, yüzünüz kızarırdı.
O günkü örülen demir ağlar yalnız tren yolları değildi: güçlü eğitim, güçlü ekonomi, güçlü demokrasi, güçlü laiklik temelleri atılmasaydı, ne siz bu gün o mevkiye gelebilirdiniz, ne de gösteriş olarak başlarını örttürdüğünüz, yüzleri gözleri boyalı eşlerinizi gavur ülkelerine götürüp, gavurların ellerini sıktırabilirdiniz.
Özendiğiniz Müslüman ülkelerin arasında hangisi bizim ülke gibi? Kendi kıyafetinizi bile o demir ağlara borçlusunuz.
Hazinesinde borçtan başka bir şey olmayan Osmanlı devleti yıkıntısı üzerine kurulan Türkiye Cumhuriyeti, toprağından bir damlasını satmadan, kimselerden borç almadan, bir taraftan Osmanlının, diğer tarafta yenilmediğimiz halde yenilmiş sayıldığımız birinci Cihan savaşı borçlarını öderken, yapılan işler yanında sizinkiler çocuk oyuncağı kalır.
Okuma yazma, hatta sabun kullanma bilmeyen, verem, sıtma, zührevi hastalıklar, trahom gibi bulaşıcı hastalıklardan kahrolan zavallı fakir bir halk. Devletin geliri bu halkın verdiği vergilerdi.
İşte o vergilerle o alay ettiğiniz demir ağlar yapıldı. Kısa zamanda elin parmakları sayımında doktorların özverileriyle hastalıkların önü alınmaya çalışılırken neler yapıldı neler!.
Koskoca ülkede bir çimento fabrikası yoktu. O yüzden evler kerpiç denilen çamurla yapılıyordu.
Şeker fabrikamız yoktu. Rusya’dan gelen şekerleri bugün gibi hatırlıyorum. Evet şeker fabrikaları, çimento fabrikalar, kağıt, silah, uçak fabrikası, kumaş fabrikaları kuruldu.
Hem de ülkenin batısından doğusuna kadar dağıtıldı bu fabrikalar.
Avrupa’dan bize, yenilemekte oldukları fabrikaların eskilerini ucuz fiyatla satmak istediler. Eskiyi almak yine geri kalmışlıktır, diye alınmadı. Batıda “Atatürk Fabrikaları” diye adlandırılan o fabrikalar tiyatro, spor, müzik salonları ile bir kültür merkezi, çalışanlara her türlü rahatı sağlayan bir sosyal kurumdu.
Ama bu fabrikalarda çalışacak biraz olsun işten anlayan işçimiz, teknisyenimiz, mühendisimiz yok gibiydi. Bunlardan bir kısmı burada bizim insanımızı eğitmek için dışarıdan getirtildi bir kısmı da Rusya’ya eğitilmek üzere gönderildi. İnsanımız o kadar yetenekli idi ki, kısa zamanda gerekli olanları öğrendi ve işleri ele aldı. O yüzden Atatürk, “Türk çalışkandır, zekidir” demiştir.
Siz ise başa geçer geçmez alın teri ve büyük bir özveri ile yapılmış o güzel tesisleri satıp satıp yediniz yedirdiniz.
Ülkenin doğusu ve batısı düşman eliyle yanmış yıkılmıştı. Bir taraftan onlar onarılıyor, hastaneler okullar yapılıyor, diğer taraftan Ankara bir başkent olacak şekilde yapılandırılıyordu.
Hemen hemen hiç kara yolu yoktu. Onun için Atatürk, Osmanlı devleti zamanında “ne olurdu her vilayet senede bir kilometre yol yapsaydı, 500 yılda beşer yüz kilometre ile şehirler birbirine bağlanacaktı”, demişti.
Olan demir yolları da yabancıların elinde idi.
Yalnız o mu daha bir çok kurum yabancılara aitti. Bütün onlar ellerinden alınarak ülkenin malı yapıldı. Onların üzerine 3000 kilometrelik tren yolu yapıldı ki, o zaman şimdiki gibi dağları bir anda oyacak makineler yoktu. Tüneller kazma ile kazıldı. Elde onları planlayacak hesaplayacak mühendisler yoktu. Hatta trenlerde çalışan makinist gibi memurlar bile hep Rum, Ermeni olduğundan bu konuda çalışacak insanımız da yoktu. Onun için böyle kimseleri yetiştirmek üzere okul açıldı.
Tren rayları yapmak için fabrika kuruldu. Şimdi ki gibi ne gerekse dünyanın her yerinden getirilmedi.
Kilometrelerce kara yolu köprüler yapıldı.
Demir ağın bir ayağı olan “çağdaş eğitim” ne kadar önemliydi. Batı araştırmalarda icatlarda almış yürümüştü.
Ama biz de ne doğru dürüst ilk okul, lise ve ne de araştırmalar yapacak üniversite vardı. O yüzden Osmanlı devleti geri kalmış ve yıkılmıştı. Okullar açılsa eğitecek kimse yoktu.
O yoklukta bir çok alanda eğitim almak üzere Batıya başarılı pek çok gencimiz gönderildi.
Onlar daha yetişmeden Hitler’in Yahudi oldukları için işlerinden attığı çok değerli bilim insanlarının bize sığınmak istemeleriyle onlara açılan kapılarımız sonucu büyük bir eğitim atılımı başladı.
İstanbul’da Darülfünun denilen okul tam bir üniversite oldu. Hukuk, Siyasal Bilgiler, Dil ve Tarih-Coğrafya Fakültesi gibi fakültelerle Ankara Üniversitesinin temeli atıldı.
Gelenlere istedikleri kitaplıklar, laboratuarlar sağlandı. Onların derslerini Türkçeye çevirecek çevirmenler bulundu. Bunların hepsi para ile oluyordu. O paralar, o fakir halkın vergileriyle sağlanıyor, kimseye para yedirilmiyor, rahmetli Başbakan İnönü “kimseye bir kuruş yedirmem” diye bar bar bağırıyor, yedirmiyordu.( 1kuruşun hesabını nasıl yaptığını yazdım.m.kök)
Böylece güçlü bir eğitim temeli atıldı.
O yüzden Başbakan hazretleri! istediğiniz dalda uzmanları elinizin altında bulundurabiliyorsunuz. Bundan sonra İmam Hatipler’de yetiştireceğiniz dindar ve kindar o zavallı gençleriniz, Allah’a dua ederek, yalvararak size yardımcı olurlar. Böylece elinize aldığınız bu güzel ülkeyi kendinizle toprağa gömerek tarihe kara harflerle geçersiniz."
Muazzez İlmiye Çığ.
3 notes · View notes
pazaryerigundem · 1 day
Text
Başkan Karabatı Kültür Merkezi'ne inceleme
https://pazaryerigundem.com/haber/171427/baskan-karabati-kultur-merkezine-inceleme/
Başkan Karabatı Kültür Merkezi'ne inceleme
Tumblr media
Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından inşası tamamlanan Atatürk Kültür Park içerisindeki Kültür Merkezi’ni yerinde inceledi. Karabatı, gerçekleştirdiği ziyarette ilçede yeni ve modern yapısıyla sanatsal, kültürel ve sosyal çalışma alanlarına imkân sağlayacak merkezin, ilçeye en iyi faydayı sağlayacak şekilde olması için Bursa Büyükşehir Belediyesi ile istişare halinde olduklarını söyledi.
BURSA (İGFA) – Karacabey’de sanat, kültür ve sosyal anlamda önemli bir merkeze dönüşmesi beklenen Kültür Merkezi’nde inşaat çalışmaları bitti.
Tumblr media
Karacabey Belediye Başkanı Fatih Karabatı, önceki gün Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından ilçeye kazandırılan yeni Kültür Merkezi’nde incelemelerde bulundu. Başkan Karabatı, inşaatı sona eren ve şu an geçici kabul sürecinde olan Atatürk Kültür Parkı içerisindeki yeni Kültür Merkezi’ni yüklenici firma yetkilileri ile birlikte inceledi.
Yapılan yeni Kültür Merkezi içerisinde sinema, tiyatro ve konferans salonlarının yanı sıra sosyal alanlar, derslikler ve kütüphaneden oluşan bölümler yer almakta. Karacabey’e modern bir Kültür Merkezi olarak hizmet edecek çalışma hakkında yetkililerden bilgi alan Başkan Karabatı, yakın zamanda merkezin kapılarının açılacağını sözlerine ekledi.
İLÇEMİZE KÜLTÜREL ANLAMDA DEĞER KATACAK
Gerçekleştirdiği ziyaret sonrası yapı içerisinde ve dışındaki inşaat çalışmalarının artık tamamlandığını belirten Karabatı, “Kültürel ve sosyal çalışmaların ilçedeki yeni ve modern adresi olarak Kültür Merkezi’nde incelemelerde bulundum. İlçemize kültürel anlamda değer katacak olan bu projenin tüm Karacabey halkına hayırlı olmasını diliyorum. Göreve geldiğimizde Kültür Merkezi’nin 10 yıl ücretsiz olarak Büyükşehir Belediyesi’nden Karacabey Belediyesi’ne tahsis aşamasında olduğunu gördük. Fakat Kültür Merkezi’nin içerisinde yaklaşık 25-30 milyon gibi bir masraf var. İşletme açısından bakacak olursak, kendi aramızda biz işletebilir miyiz diye istişare ediyoruz. Mevcut durumda Karacabey Belediyesi böyle bir yükün altında ilk etapta zorlanabilir. Ama yaptığımız inceleme neticesinde gördük ki faaliyete geçtiğinde Karacabey için güzel bir tesis olacak. Çok ciddi ve donanımlı bir yatırım olmuş.” şeklinde konuştu.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes