Tumgik
#bir hikayem var
kavanozdakurbaga · 1 year
Text
en çok da herkes için kendini sevdiği tüm güzelliklere ve kendi güzelliğine inanabildiği bir yaz diliyorum rengarenk bir yaz en sevdiği renk elbiseyi giydiği bir yaz
4 notes · View notes
gozlerimdekiparilti · 2 years
Text
" Evlenmeyip seni cennette bekleyeceğim." aklıma geldikçe yüreğime oturan bir cümle.
0 notes
yasemen-nn · 10 months
Text
Herkesten uzak bir hikayem var benim
Olabildiğince mağrur,
Ve alabildiğine isyankar.
Kimseye eyvallah etmeden,
Ve kimseyi inciltmeden geçen bir ömür.
Yıllar bile beni yormaya yetemezken.
Söylesene hangi yağmur ıslatabilir ki kirpiklerimi?
325 notes · View notes
tipitip213 · 2 months
Text
Yasak sırlar 5
mutfağın önünden geçerken teyzem le karşılaştık bana pis pis sırıtıp güldü anlamışmıydı bence anlamıştı çünkü oda bir kadın ve boşalan bir kadının surat ifadesini çok rahat anlayabilirdi gece neler olacaktı annem ne konuşacaktı çok merak ediyordum.
Ellerimi yıkayıp odaya geri dönmüştüm annem kaçamak bakışlarla bana bakıyordu teyzemle hala bir şeyler anlatıyordu kaynanası ölmüş kadın kına yakacak neredeyse annem de onu dinliyordu battaniyenin altında tekrardan annemin yanına sokulmaya cesaret edemedim tabii ki Tv’de bir şeylere bakıyordum teyzem anneme akşama ne yapalım vs gibi bir şeyler söyleyip hadi gel mutfağa gidelim de yemeklil ne var bakalım ona göre bir şeyler yaparız akşama şöyle ailece güzel bir yemek yiyelim dedi ve annemi Alarak mutfağa gittiler, Size daha önceki hikayem de teyzemden de bahsetmiştim ama şimdi biraz daha detaylı bahsedeyim teyzem şu an 63 yaşında o zaman 43 yaşındaydı Teyzem anneme göre biraz daha Fırınlık kendini harika avcı’ya benzetenAjda Pekkan o zaman gözü hep yükseklerde bir kadın da fındık gibi burnu kumral buğday tenli sarı saçları beline uzanan kısa boylu kalın götlü dik göğüslü tamamen bir sex makinası tanrıça gibi bir kadındı Teyzemle de ilişkim oldu onu daha sonraki hikayelerimde anlatacağım çünkü gerçekten Gerçekten konular birbirine karışsın istemiyorum her şey sırayla bu akşam kuzenler geldi yemekler yenildi sohbetler edildi artık uyuma vakti gelmişti benim başıma gelecekler artık dananın kuyruğu kapacak ya o gece yaklaşıyordu annemle hala aramda değişik bir bağı vardı bana yakın mıydı uzak mıydı bugün ona yaşattığın şeylerden bana kızgın mıydı sinirli miydi yoksa çok mu zevk almıştı bunları gerçekten bilmiyordum her şey gece belli olacaktı ya ben tüm emellerine ulaşacaktım ya da bu süreç uzayıp gidecekti yıllardır olduğu gibi sıra yatmaya geldi teyzem odaları ayarlarken sen Gökhan’la yat tülay gece soğuk oluyor birlikte daha iyi ısınırsınız Anne oğul birinize sarılırsınız ben de Sedef’in yanına geçerim siz benim yatak odasında yatın dedi Teyzem resmen annemle beni gerdeğe sokuyordu suratında sinir bozucu bir gülümseme ifade vardı annem hiç bana bakmadan Kısık bir sesle tamam abla olur daha iyi gece soğuk oluyor dedi ben sevinçten dört köşe içim kıpır kıpır fırça yesem de annem bağırsa Çağırsa da bu zamana kadar ona yaptıklarından sonra ben bu savaştan galip gelip anneme bu gece sahip olacaktım ondan emindim çünkü annem benim her şeyim di beni gerçekten çok seviyor koruyor kolluyor benim üzülmemi asla istemiyordu belki oda ona yakınlaşmamdan hoşlanıyordu ama günahada girmek istemiyordu Çünkü ama o yola bir kere girince oda biliyordu ki dönüşü yoktur yataklar hazırlandı ben üstüme pijamalarımı giydim teyzemin yatak odasında kocaman yatak vardı yatağa yattım annem lavaboya girdi Lavabodan çıkıp teyzemlere iyi geceler deyip odaya geldi kalbim küt küt atıyordu Kapıyı kapattı ışığı söndürdü yanıma doğru yaklaşıp yatağa oturdu gökhan kalk bakayım sen ne yaptın bugün oğlum ben senin annenim anneler ellenmez Anneyle böyle şeyler düşünülmez sen bugün benim amıma elini soktun Gökhan baban duysa bizi ne yapar haberin varmı
Ben-ne yapacak anne babam demedi mi Gökhan da sana kaysın diye
Annem-Oğlum sen manyak mısın sen bizi mi dinliyorsun baban onu şakasına söyledi
Ben-Ne yapayaım anne seni çok seviyorum bende böyleyim hep seni düşünüyorum senle ilişkiye girmek istiyorum
Annem şaşırmış ağzı açık kalmıştı bana hala kızmıyordu teyzemlerdeyiz diyemi bağırmıyordu bilmiyorum ama surat ifadesi çok soğuktu
Annem-Oğlum Gökhanım ben de seni çok seviyorum ama anneyle ilişkiye giremez günah bunu yapmamalıyız sen yakışıklısın gençsin ilerde daha güzel kızla birlikte olacaksın
Ben-bikere seni istiyorum anne bikere diyip sikiş benimle başka istemicem söz veriyorum
Annem iki üç Dakika sessizce bekledi seni çok seviyorum ama bunu benden isteme yavrum yavrucum benim deyip beni göğsüne çekti sıkıca sarıldı ben de seni çok seviyorum annem babamdan daha çok seviyorum lütfen lütfen bir kere kimseye söylemem söz veriyorum aramızda kalacak söz veriyorum babamın ruhu duymaz aramızda sır kalır dedim annem yavaş yavaş yumuşamıştı babası kılıklı niye şaşırıyorumki benim sizden çektiğim nedir diye söylendi tamam sadece bikere ama kendi evimize gittiğimiz de yapıcaz orospu teyzen bugün bana yaptığını anladı sanırım bizi bilerek sikişelim diye burada yatırdı belkide şuan kapı arkasındadır diye sessizce kullağıma fısıldadı yemin ederim milli piyango vursa bukadar sevinmezdim avazım çıktığı kadar bağırmamak için kendimi zor tuttum anneme sarıldım yanaklarından öptümm öptüm oğlum dur oğlum dur ben sana az önce ne dedim teyzen diyorum dedi tamam annem dedim hadi şimdi yatalım üç dört güne eve gideriz baban işe gittimi yaparız dedi sözmü annem beni kandırmıyorsun dimi dedim yaşım 17 hala safım kafam sexten başka bişeye çalışmıyor vazgeçmesinden korkuyordum o üç gün nasıl geçicek bilemiyorum annemle yattık anneme sarılarak anne bugün amını elledimya zevk aldınmı annem oğlum utanıyorum ama anne hadi ya üç gün sonra sikişicez hala utanıyorum diyon annem yanağımı öperek aldım aldım hemde nasıl biz bu konuşmaları sesizce yapıyorduk annem gerçekten teyzemden şüphelenmişti neyse annem hiç beklemediğim bişey yaparak elini sikime attı pijamamın üstünden okşayıp sıkıp ileri geri yaptı ben şaşırmıştım anne şimdimi sikişicez dedim hayır merak ettim babanınki kadar büyükmü diye büyükmü peki anne dedim yaşına göre çok iyi sosis gibi dedi gülerek bende cesaretle elimi amına attım Oğlum şimdi olmaz dedi annem annem okuyacağım sadece öğlen yaptığım gibi olur mu Annem isteyerek ama istemiyerek tamam ama İleri gitmek yok sadece Okşa tamam annem seni çok seviyorum bebeğim ben de seni seviyorum yavru şu an annemin amını sulanmıştır o benim sikimi okşuyorken ben de onun amını okşuyordu annem 5 dakika sonra yine aynı kasılmaları kıvranmaları yapmaya başladı iyi misin dedim iyiyim devam et oğlum Annen sağ eli ile benim sikimi okşarken Sol eli ile elimin üstünden amına bastırıyordu ikimizde o gece birbirimizi okşayarak boşaltıp uyuduk devamı gelecek...
73 notes · View notes
murat-o41 · 24 days
Text
Babamın Zampara Arkadaşı
Ben Ezgi, 29 yaşında, hemşireyim. Özel bir hastanede çalışıyorum. Yediğime içtiğime çok dikkat ettiğim ve düzenli spor yaptığım için güzel bir fiziğe sahibim. 
Geçen sene kısa bir evlilik yaşadım ve boşandım. Yani şu anda dul bir kadınım. Genç, güzel ve dul bir kadın olmanın avantajlarını kullanıyorum. Beni sikmek için etrafımda pervane olan erkeklerden istediğimi seçip sevişiyorum.
Anlatacağım hikayem babamın arkadaşı Osman amca ile aramda geçiyor. Osman amca 50 yaşında, yaşına göre çok yakışıklı ve karizmatik, kart zampara bir adam. Karısı yıllar önce ölmüş.
Gece nöbetine kaldığım bir haftaydı. Belirli periyotlarla hastanenin yatış bölümünde hastalarla ilgileniyor, ilaçlarını veriyor veya kontrollerini yapıyordum. O gece babam aradı ve
“Kızım, Osman amcan senin çalıştığın hastanede ameliyat olmuş, ilgilenir misin?” diye rica etti.
Hemen hasta listesine baktım. Yeni yatış yapmıştı. Çok önemli bir ameliyat geçirmemişti, ama bir kaç gün yatması gerekiyordu. Odasına gittim, geçmiş olsun diledim ve ilgilenmeye başladım. 
Osman amca beni gördüğüne çok sevinmiş, mutluluktan havalara uçmuştu adeta. Ben ilk pansumanını yapmaya başladım. Bu sırada iyi ki burada olduğumu söyleyip duruyor,
“Görmeyeli ne kadar güzelleşmişsin!” gibi iltifatlar yağdırıyordu. Pansumanını yaptıktan sonra diğer hastalara bakmak için odadan çıkacağımda, Osman amca,
“Boş vakitlerinde gel, sohbet ederiz Ezgiciğim!” dedi.
Diğer hastaların kontrolünü yaptıktan sonra odama geçip bir kahve içtim. Bulunduğum kat yoğun değildi, birkaç hasta vardı, onlar da ertesi gün taburcu olacaktı zaten… 
Nöbetçi olarak benden hariç bir de doktor vardı. Ama doktor gecenin ilerleyen saatlerinde odasına çekilip uyurdu genelde... Acil bir durum olmadıkça da ben onu uyandırmaz, kontrolleri ben yapardım.
Kahvemi içtikten sonra Osman amcanın yanına gittim. Osman amca uyumamış, televizyon izliyordu. Özel odadaydı, tek başına kalıyordu. Yatağının kenarına oturup,
“Nasılsın Osman amca, ağrın sızın falan var mı?” diye sordum. Osman amca elini bacağıma koyup,
“Valla Ezgiciğim seni görünce tüm ağrılarım geçiyor!” diye iltifat etti. Ben de gülümseyerek karşılık verdim. Osman amca ameliyattan sonra üzerini değiştirmemiş, ameliyat önlüğüyle duruyordu. Yardım edecek kimsesi de olmadığı için,
“Üzerini değiştirmene yardımcı olayım istersen?" dedim. Sonuçta özel misafirimdi, yardımcı olmayı teklif etmiştim. Ama yine de daha söylerken onu çırılçıplak görecek olmak biraz da garibime gitmişti.
Profesyonel hareketlerle yatağın kenarına oturtup üzerindeki önlüğü çıkardım. Çırılçıplaktı artık. Çantasından giyeceği şeyleri getirdim. Bu sırada göz ucuyla Osman amcanın sikine bakıyordum.
Gördüklerim gerçek olamazdı. Adamın siki inik haldeyken bile kocaman ve kalın bir şeydi. Taşaklarının her biri ise yumruğumdan büyüktü. Boşandığım kocamın ve ondan sonra sikiştiğim erkeklerin hiç birinde böyle büyük taşaklar yoktu.
Bu durum çok ilgimi çekmiş ve içimde bir şeyler kıpırdamaya başlamıştı. Çünkü erkeklerin taşaklarıyla oynamaya bayılırdım. Hem sakso çekerken, hem de sakso sonrası uzun süre oynardım taşaklarıyla...
Üzerini giydirmeye yukarıdan başlamıştım. Atletini giydirirken Osman amca hareket etmekte biraz zorlandığı için sürekli yakın temastaydık. Kolunu tutup kaldırıyorum, memelerim koluna değiyor. Bacaklarına yakın çalışıyorum, bazen istemeyerek de olsa kalçalarım sikine ve taşaklarına sürtünüyordu.
Osman amca kendini tutuyordu sanki, siki erekte olacak gibiydi. Daha sonra külodunu aldım ve giydirmek için önüne çömeldim. Beyaz üniformamın üstten bir iki düğmesi açılmıştı uğraşırken ve ilikleyip düzeltecek durumum da yoktu. Ben önünde eğilmiş uğraşırken o da yukarıdan iri memelerimi izliyor olmalıydı. Aldırmadım.
Yakışıklı herifin hayran olduğum iri siki ve taşakları tam karşımda duruyordu ve içim gidiyordu, ellememek için zor tutuyordum kendimi... Şakakları hafif kırlaşmasına rağmen bir hayli uzamış olan sikinin kıvırcık kılları simsiyah ve pırıl pırıl parlıyordu. Külodunu ayaklarından geçirip doğrulurken külodu dizine takılmış ve ben dengemi kaybetmiştim.
“Ay düşüyorum!” diye hafif bir çığlık atıp sanki refleksle yapmışım gibi elimi sikine attım. Dengemi bulana kadar da elim birkaç saniyeliğine sikini kavramış vaziyette kaldı. Tam istediğim yerinde hem de…
Dengemi sağlayıp külodunu yukarı doğru çektim. Bu sırada gördüklerime şok oldum, daha fazla dayanamayan Osman amcanın siki erekte olmuştu. İçimde çok garip bir his vardı, vajinam karıncalanmaya başlamış, o an önümde duran siki adeta ağzıma almak istemiştim. Sikine baktığımı fark eden Osman amca utanarak,
“Pardon kızım!” dedi. Doğrusu ikimiz için de garip bir durumdu.
Başımı iki yana sallayıp kötücül düşünceleri attım kafamdan ve pijamasını giydirdim, yatağa yatırdım. Müsaade isteyip odadan çıktım. Sabah olup nöbetim bitene kadar aklımdan çıkmadı Osman amcanın siki ve taşakları... Eve gidip soyundum, çırılçıplak kendimi yatağıma attığımda bile gözümün önünden gitmedi bir türlü…
Ertesi gece mesaiye başladığımda bulunduğu katta bir tek Osman amca kalmıştı. Hemen yanına gidip selam verdim, halini hatırını sordum. Beni gördüğüne çok sevinmişti. Benim ise aklım hala onun sikindeydi.
Biraz odanın içinde yürütmeye başladım Osman amcayı. Yürürken benden destek alıyor, belimden tutunuyordu, ama eli adeta popomun bir yanını avuçlamıştı. Ses çıkarmadım bu duruma... Elinin ateş gibi sıcaklığı üniformamın üstünden etimi yakıyordu adeta…
Biraz yürüttükten sonra ağrılarının başladığını söyleyip ağrı kesici vermemi istedi. Yatağa uzanmasını sağladım ve
“Hemen ağrı kesici vermeyelim. Sürekli yatmaktan kasların tutulmuştur, ondan ağrıyordur. Ben sana biraz masaj yapayım!” dedim.
Kollarından başlayıp bacaklarına doğru indim. Bacaklarının üst kısımlarını ovarken siki de uyanmaya başladı. Tıp tıp attığını pijamasının önündeki kıpırdayıp duran nefis kabarıklıktan görebiliyordum. Osman amca da benim ellerim bacaklarında, bacak içlerinde dolaştıkça inliyor,
“Ohh, çok iyi geldi Ezgi… Parmakların sihir gibi, rahatlatıyor beni… Ohhh, devam et ne olur…” diyerek masaja devam etmemi istiyordu. 
İnlemeleri ayrı bir tahrik unsuruydu. Kendimi masaj yapıyor gibi değil de Osman amcayla sikişiyor gibi hissediyordum. Az sonra siki tamamen kalktı ve pijamanın içinde çadırı kurdu. Yüz yüze geldik ve birbirimize utanıyor gibi bakış attık.
“Pardon kızım… Affet beni ne olur… Ama senin gibi güzel bir kadına karşı dayanamıyor bu meret!" deyip mahcup bir şekilde gülümsedi. O an ben de utanmıştım, ama yine de gülümseyip,
“Olur böyle şeyler Osman amca… İnsanlık hali, hep görüyoruz hastalarda zaten!” dedim.
Masaj yapmayı bıraktıktan sonra iyice rahatladı, uzandı. Fakat pijamasının önündeki kabarıklık hala göze batıyordu. Ben ortalığı toplarken Osman amca tuvalete gitmek istediğini söyleyerek yatakta doğrulup oturdu. Hemen yardım edip koluna girdim, tuvalete kadar götürdüm.
Küçük tuvaleti gelmişti, ayakta yapacaktı. Klozetin önünde durmuş, iki eli iki yandaki engelli korkuluklarına tutunmuş vaziyette çaresizce bana baktı, yardım istiyordu. O söylemeden,
“Ben yardım edeyim sana Osman amca, kendini fazla zorlama sen…” diyerek atıldım hemen…
Pijamasını ve külodunu aşağı sıyırdığımda yine o kocaman, yarı sert siki ve taşaklarıyla karşı karşıya kalmıştım. Osman amca iki eliyle de korkuluklardan tutunduğu için sikini klozete nişanlayamıyordu bir türlü.. İşerken kalkmış sikiyle ilk damlalar yukarıya klozetin kapağına sıçrayınca kendini tuttu,
“Yapamıyorum Ezgi… Lanet olsun, yapamıyorum.” diyerek inledi. Hemen fırsattan istifade kalın sikini belinden tuttum ve aşağıya bastırarak tam hedefe işemesine yardımcı oldum. Bu hareketime çok şaşırdı önce, ama siki de yine uyanmaya, sertleşmeye başlamıştı.
İşemesi bitti. Islak mendille sikini ve taşaklarını silmeye başladım. Yüzüm kıpkırmızı, bir elimle tutuyor, diğer elimle sikinin başını temizliyordum. Artık siki tamamen kalkmış vaziyetteydi... Osman amca yine utanarak,
“Pardon kızım!” dedi
“Bu sürekli böyle kalkacak mı Osman amca?” deyip güldüm. O da,
“Valla bu sefer suçlusu sensin, yıllardır bu merete kadın eli değmemişti!” deyip gülümsedi. O an kendimi saldım. Yaşı ne olursa olsun, bacaklarının arasında mükemmel çalışan ve bir kadını yeteri kadar, hatta aşırı mutlu edebilecek harika bir aleti vardı adamın… Mutlaka tadına bakmalıydım bu güzel şeyin…
“Osman amca, sen benim özel hastamsın. Ben burada senin rahat etmen için varım. Madem suçlusu benim, hemen kendimi affettireyim!" dedim ve önünde çömelip kalkık sikini ağzıma aldım. Osman amca, şaşırarak,
“Napıyorsun Ezgi?” diye inledi. “Az önce çişimi yaptım. Yıkanmadı.”
Bir an sikinin başını ağzımdan çıkarıp aşağıdan yukarıya doğru erkeğin gözlerinin içine baktım. Zevk aldığı muhakkaktı fakat gergindi. Dilimin ucuyla dudaklarımı yalayıp gülümsedim. Rahatlatmak istercesine boştaki elimle kalçalarını okşarken fısıltıyla konuştum,
“Çekinmene gerek yok Osman amca... Mendille her yerini sildim, tertemiz yaptım.” Başımı eğdim, burnumu sertleşmiş sikine sürttürerek abartılı bir nefes aldım. “Sikin mis gibi kokuyor. Öyle şeylere takılma sen… Bana bırak kendini!” dedim ve tekrar işime döndüm, sikini yalamaya devam ettim.
Sikini yalarken de taşaklarını okşuyordum. Ben yaladıkça siki daha da büyümüş, ağzımın içini doldurmuştu. Osman amca artık bir eliyle korkuluktan tutunurken diğer eliyle de saçımı okşuyor ve deli gibi inliyordu. Saçımdan tutup sikine bastırmaya başlamıştı.
İştahla yalamaya ve taşaklarıyla oynamaya devam ettim ve çok geçmeden ağzıma boşaldı. Tüm döllerini yutup ayağa kalktım. Ben ayağa kalkar kalkmaz Osman amca dudaklarıma yapıştı. Dudaklarımı dudaklarından zorlukla kurtarıp,
“Yavaş ol bakalım!” diye gülerek engelledim onu… “Klozetin başında seks yapmak istemiyorum. Hem sen de rahat değilsin böyle, kendini yoracaksın. Şimdi, doğru yatağa bakalım…” diyerek tekrar koluna girdim yatağına götürdüm. Yatağa oturtup dışarıya çıktım sessizce…
Koridoru şöyle bir dolaştım, her yeri kontrol edip ortalıkta kimse olmadığını görüp tekrar hastamın odasına geldim. Yatağın kenarında oturuyor ve merakla beni izliyordu. Odanın kapısını kilitledim ve hemen önünde soyunmaya başladım. Ben soyundukça Osman amcanın gözleri fal taşı gibi açılıyordu.
Üniformamı yavaşça çıkarıp yatağın üstüne attım. İçimde sadece dantelli sütyen külot takımım vardı zaten… elimi arkaya götürüp sütyenin kopçasını da açtım, ağır hareketlerle gözlerimi onun meraklı gözlerinden ayırmadan onu da fırlatıp attım. İştahla kabarmış amımı saklayamayan minik dantel külodum kaldı sadece üstümde…
“Harikasın Ezgi… ” dedi üzerimde külotla kaldığımda… İki elimle belimi tutup gözleriyle iyice süzmesine izin verdim,
“Güzel mi Osman amca? Beğendin mi gerçekten?”
“Çok seksisin… Benim gibi hastayı bırak, ölüyü bile diriltirsin sen yavrum…” dedi hayran hayran bakarak…
“Tamam, ama hasta olduğunu da unutma Osman amca… Şimdi her şeyi ben yapacağım. Sen sadece yatağında uzan, o koca sikini kaldır ve keyfine bak…” Külodun iki yanından tutup çekiştirdim, gözleri apış arama dikildi, ıslandığımı hissediyordum,
“Bunu da çıkarayım istersen…”
“Evet, iyi olur. Fazla bir şey saklamıyor ama yine de bütün güzelliklerini çırılçıplak görmek güzel olur.”
Yaklaştım, ellerini tutup çıplak, uçları kabarmış memelerimin üzerine koydum. İncitmekten korkarcasına avuçladı memelerimi, nazikçe… Uçlarını parmaklarının arasında sıkıştırınca zevkle inledim.
“Ohhh… Dün geceden beri bunu hayal ettim Osman amca…” Memelerimi bırakıp ince belimi, kalçalarımı okşuyordu tüy gibi,
“Ben de canım… Bütün gece seni hayal ettim inan…”
“Hadi sen çıkar külodumu…”
“Seve seve bebeğim… Seksi pilicim benim…”
Külodumu iki yandan tutup santim santim aşağıya indirdi. Her açılan milimini gözleriyle içiyordu sanki… Yeni temizlediğim kaymak gibi amımın dudakları kabarmıştı zevkten… Eğilip dudaklarıyla amımı okşamasına izin verdim biraz…
Yeteri kadar zevkini aldıktan sonra da saçlarından tutup kaldırdım. Üzerindeki pijama ve külodu sıyırdım Osman amcanın, yatağa sırt üstü yatırıp üzerine çıktım. Amımı sertleşmiş sikine sürtüyordum. Elimi de taşaklarına attım. Osman amca da memelerimi avuçluyor, ağzına alıyordu. Sikinin üzerinde bastıra bastıra sürtünürken amım daha da ıslanmıştı.
Aşırı azmıştım, ama tadını çıkarmak istiyordum. Tekrar ağzıma aldım sikini, bol bol yalayıp ıslattım, sonra göğüslerimin arasına aldım ve git gel yapmaya başladım...
Artık o koca şeyi içimde hissetmek istiyordum. Dizlerimi erkeğin iki yanına koyup vaziyet aldım. Sikini elimle tutup amımın girişine yerleştirdim ve yavaşça içime almaya başladım. Siki köküne kadar amıma girdiğinde ikimiz de inledik. Aşırı zevk alıyordum, daha önce böyle bir heyecan yaşamamıştım.
Hafif hafif kalkıp oturmaya başladım. Kalkıp oturduğumda götümün deliği altta taşaklarına değiyor, beni daha çok delirtiyor, huylandırıyordu. Yavaşça zevkini çıkara çıkara üzerinde gidip geldim. Bir süre sonra iyice hızlandım. Artık yatak deli gibi gıcırdıyordu, katta kimse olmadığı için çok rahattım.
Bir süre sonra Osman amcanın inlemelerinden ve yüz ifadesinden boşalmaya yakın olduğunu anladım. Üzerinden inip ağzıma alarak boşalttım. Sabah olmak üzereydi, hemen toparlanıp odasından çıktım.
Ertesi gece nöbete geldiğimde Osman amca taburcu olmuştu. Ben ise çalışmaya devam ediyordum, ama aklım halen onun sikindeydi. Bir hafta sonra Osman amca bana teşekkür çiçekleri ve hediyeler göndermeye başlamıştı. Çok hoşuma gitmişti bu jestleri. Daha sonra babamdan telefon numaramı almış,
“Arayıp bir teşekkür edeyim!” diye. Telefonda, beni çok özlediğini ve buluşup bulaşamayacağımızı sordu. Hemen kabul ettim. Osman amca lüks bir otel tutmuş. Otelin adresini ve oda numarasını mesaj attı. 
Yine sikişeceğimizi biliyordum. Güzelce hazırlanıp gittim. Kapıyı tıklattım ve Osman amca kapıyı açtı. Karşımda duran adamla geçen haftaki adamın nerdeyse hiç alakası yoktu. İyileşmiş ve o halsiz halinden eser kalmamıştı, adeta genç delikanlı gibiydi. İçeri girdiğimde,
“Hoşgeldin Ezgiciğim!” deyip götüme bir tokat attı. Yatağın üstü büyüklü küçüklü hediye kutularıyla doluydu. Oturduk ve şampanya içmeye başladık. Osman amca kutuların en büyüğünü alıp yanıma geldi,
“Bunu benim için giyinip gelir misin lütfen?” diye rica etti. Ne olduğunu merak ettiğimden kutuyu alıp banyoya gittim. Kutuyu açtığımda şok oldum. Hiç üşenmeyip fantazi hemşire kıyafeti almıştı. Hemen aceleyle giyindim ve banyodan çıktım. Üzerimde etek demeye bin şahit ister kısacık bir şey, bembeyaz transparan sütyen ve beyaz jartiyer vardı. Müthiş seksi görünüyordum.
Osman amcanın yanına gittiğimde hiçbir şey demeden ayak bileklerimden yukarıya doğru beni yalamaya başladı. Sonra yatağa yatırdı ve amımı yalamaya geçti. Ama ne yalama. Diliyle amıma öyle darbeler atıyordu ki, adeta diliyle sikiyordu beni... İlk orgazmımı olduktan sonra kalkıp Osman amcayı soymaya başladım. Soyduktan sonra hemen sikine yumulup yalamaya ve taşaklarıyla oynamaya başladım. İlk seferini ağzımla boşaltmayı düşünüyordum, ama beni tuttuğu gibi yatağa fırlatıp bacaklarımı ayırdı. Koca sikini amıma yerleştirdi ve sikmeye başladı.
Sertçe sikiyordu beni, sanki geçen haftaki adam gitmiş yerine bambaşka bir adam gelmişti. Öyle sert sikiyordu ki, adeta belimi kıracaktı. Altında sikilirken bir kez daha orgazm oldum... Sonra domalttı beni ve sikmeye devam etti. Nerdeyse yarım saattir sikiyordu. Nihayet boşalacağını söyledi.
“İçime boşal erkeğim!” diye inledim. Korunuyordum bu yüzden rahattım. Beni kendine çekerek boşaldı, ama dölleri bitmeyecek gibiydi, kesik kesik fışkırıyordu içime. Boşalması bitince içimden çıkıp yanıma uzandı. Hayret etmiştim, şimdiye kadar sikiştiğim erkekler bu kadar dayanamıyordu.
“Nasıl böyle sikebiliyorsun be Osman amca?” deyip güldüm. Osman amca da,
“Senin gibi ne genç kızları eskittim ben!” deyip pis bir gülüş attı. Adamda şeytan tüyü vardı, istese sikemeyeceği kadın yok gibiydi...
Dinlenirken, en çok sevdiğim şey olan taşaklarıyla oynuyordum. Oynaya oynaya sikini tekrar kaldırmıştım. Zaten benim de azgınlığım halen geçmemişti. Bu sefer ben onun üzerine çıktım ve sikişmeye başladık. Götüm kocaman taşaklarına çarptıkça deliriyordum. Öyle sert zıplıyordum ki anlatamam.
Bu pozisyonda da bir kez orgazm oldum ve Osman amca da içime boşaldı...
Ben Osman amcayı yorarım diye düşünürken yorulan ben olmuştum, gece boyu iki posta daha sikti beni. Birlikte duş aldıktan sonra yatıp uyuduk.
Sabah uyandığımızda bir de sabah sikişi yaptıktan sonra ben bana aldığı pahalı hediyelerimle birlikte evimin yolunu tuttum. Malum, gece nöbetim vardı.
Normal hayatlarımıza devam ediyor, fakat Osman amcayla sık sık buluşup sikişiyoruz. Her seferinde beni hem orgazmdan orgazma uçuruyor, hem de pahalı hediyelere boğuyor
100 notes · View notes
u-makemeunpocoloco · 2 months
Text
Kitsune!Cater
Tumblr media
Why it's so hard to draw Cater's tails (╬ಠ益ಠ)
I went crazy when I told him to replace his last two droughts. Now I take them and- ahem
I drew this from my phone. And ah, below (the writing style, according to me, is terrible) kitsune!cater has a short fiction. Go forward with your own preference.
hah 6 yıl sonra gerçekten yazmaya geri döndüm ama… yazmanın ne kadar sıkıcı olduğunu unuttum. Uzun zamandır yazmadığım ve kendimi geliştiremediğim için yazdıklarımın bana ne kadar kötü gelebileceğini de hesaba katarsak, bu bir acı gibidir. (Bu acıyı kendime veriyorum. Şu anda 2 bin kelimelik bir "Kıtsune!Ace & Siren!Reader" hikayem var ve daha hikayenin yarısına bile gelmedim. Motivasyonumu kaybettim.) O yüzden bunu yazmaya karar verdim. Biraz daha fazla motivasyon için catering açısından yazdığım hikayenin fikrini (daha az kelime, daha az hikaye) bana aktarın.
Kitsune!Cater, who is pretty much good with people all near where he lives. Like a normal person, he talks to them, shares interests, and jokes.
Kitsune!Cater, who did not explain to people that he was kitsune because of the rules of the temple where he lived. He gets around so well that he thinks that even if he walks around with his ears, no one will think that he has a kitsune in his mind. Although he thinks about it, he always keeps hiding his ears and tail.
Thanks to this, Kitsune!Cater, who, unlike other temple dwellers, has more access to exiting as a senior. When he hears the story about the voice that is said to have divine beauty that reaches his ear at the end of the day, he understands that he has taken bone from all these labors.
Kitsune!Cater, who immediately realizes that he is one of the Yokai's who had been caught in the hunt for yokai years before when he hears the story, cannot stop pitying you because he remembers that the incident happened four hundred years ago. he immediately communicates this to the temple Oni!Riddle.
Kitsune!Cater who has to incapacitate you because you keep resisting going out, knows that this way of getting out is not healthy and he doesn't want to do it. But he sees with his own eyes how unhealthy it is for you here. a bunch of stamps poured in the bunch. You can very comfortably say that you did not feed for a century.
Kitsune!Cater, who always finds a topic to talk about despite what you have experienced in the past, tells you that even if it is not his duty to do so, he comes to visit you often in a day and sees you outside, he knows. Even if you don't answer, it doesn't break its route at all.
Kitsune!Cater, who makes you feel like a small child even though you are older than him. He is always happy to see your growing self when the days you live here become months, months and years.
Kitsune!Cater, who has been trying so hard to find the freshwater lake that you lived before he catches you with the story he heard from you, has unfortunately not been able to survive for 400 years and is a marsh that has been holding the memories that adorn your life. there is no news of your family.
Kitsune!Cater, who knows he should be upset under normal circumstances, but when he comes back and watches you smile with those around him, the feeling in him tells him the opposite.
you are now part of his family like those in this temple.
You're not going to leave them, are you?
76 notes · View notes
kayipizge · 4 months
Text
anlatacak çok hikayem var ama anlatabileceğim kimsem yok ilyas. bilmem olur musun bir gün omuz, ama sana çok ihtiyacım olan o günde yoktun işte onu iyi bilirim. o günden sonra da bir daha bir omuza ihtiyacım olmadı zaten.
118 notes · View notes
endlessblackclouds · 1 month
Text
Söylesene küçük kız; ben bu hikayenin neresindeyim ya da bir hikayem var mı…
29 notes · View notes
Text
SİZDEN GELENLER.....
Merhaba adım Kenan. Azeriyim Baküde yaşıyorum. Sizlere teyzemle yaşadığım ilişkimi anlatmak istiyorum. Tükçem çok iyi değil o yüzden yazarken hata yaparsam kusura bakmayın. Çok uzatçadan hikayeme geçmek istiyorum. Ben 22 yaşlndayım üniverste son sınıftayım. 177 boyundayım. Esmer yakışıklı sayılacak bir tipim. Geçen seneye kadar boksla uğraşıyordum ama şimdi blraktım. Ben kendimi bildim bileli büyük teyzeme aşığım. Hayayımda ilk kez çıplak gördüyüm kadın teyzemdir. O zamanlar 12 yaşındaydım. O günden sonra 31 çekerken hayellerimi süsleyen tek kadın teyzemdi. Teyzemin ismi Şahane 46 yaşında ama vücudu yaşına rağmen çok diridir. Teyzem 163 - 165 boylarında hafif kilolu balık etli yani büyük göğüsleri büyük yuvarlak kalçaları beyaz tenli sarışın bir kadın. Türbanlı olmasına rağmen çok bakımlı bir kadın. Teyzem 16 yaşında enişteme severek kaçmış genç yaşta anne olmuş. 2 çocuğu var bir kız bir erkek oğlu da kızı da evli. Eniştemle babam rusyada ticaretle uğraşıyor. Maddi durumumuz qayet iyidir. Teyzemin oğlu da evlenip rusyaya yaerleşti. Teyzemse Baküde bizimle aynı semtte yaşıyor. Babamla eniştem değişimli olarak rusyaya gidip geliyordu son 4 senedir eniştem nerdeyse hiç gelmiyor. Eniştem genç bir rus kadınla beraber yaşıyor teyzemde bunu biliyor o yüzden konuşmuyorlar.
Teyzem beni çok sever bende onu çok severim. Sık sık ziyaretine gider bir ihtiyacı varsa hemen hall ederdim. Tabii esas maksadım teyzemi görmek ona yakın olmak beraber vakit geçirmekti. Teyzem tesettürlü olsa da evde çok rahat giyinen bir kadındır. Bana istemeden de olsa frikikler verirdi bende banyoda onun iç çamaşırlarını koklayarak 31 çekerdim. Artık 19 yaşıma gelmiştim bir sürü kız arkadaşım olmuştu. Zaten şimdi paran varsa yakışıklı olmasanda kız arkadaşı bulmak çok kolaydır. Bir sürü kızla sevişmeme rağmen teyzemi aklımdan çıkaramıyordum. Bir gün teyzem beni aradı komşuda hırsızlık olduğunu o yüzden korktuğunu bir kaş gün onlarda kalmamı istedi. Bende seve seve kabul ettim. Zaten uzun zamandır plan yapıyordum teyzeme azdırıcı ilaç verip onunla olmak ya da ilaçla uyutup sikmeyi kafama koymuştum. Ben hemen ilaçları alıp akşam teyzemlere gittim. Yemek falan derken akşam oldu. Teyzem banyoya duş almak için girince bende teyzemin her akşam yatmadan önce içtiği özel zayıflama çayının içine ilaç attım. Heyecandan elim ayağım titriyordu. Teyzem banyodan çıktıktan sonra zayıflama çayını mutfaktan alıp içti sonra salona geldi üzerinde dizlerine kadar olan beyaz bornozu vardı. Teyzem bana " Kenanım senin odanı hazırladım isyediğin zaman yatarsın ben artık yatmaya gidiyorum" deyip odasına gitti.
Teyzem odasına gittikten yaklaşık 15 dk sonra uyumuşmu diye konteol etmeye gittim kapıyı yavaşca aralayıp içeri baktım. Teyzem üzerinde bornozuyla yatakta sırt üstü uyuya kalmıştı. Yanına gidip bir kaç kez dürttüm ama teyzem uyanmadı ölü gibi yatıyortu. Hayatımda bu kadar heyecanlanmamıştım. Yıllardır hayalini kurduğum kadın şimdi yatakta başına geleceklerden habersiz uyuyordu. Odanın ışıklarlnı kapatıp gece lambalarınl yaktım. Teyzemin bornozunun yakasını açınca teyzemin o mükemmel vücudu gpzlerimin önündeydi. İç çamaşırı bile giymemişti. Teni bem beyazdı. Etli amı çok güzel görünüyordu. Hafif kıllıydı amı ama o kılları bile bana çok seksi geliyordu. Ben hemen şortumu ve tişörtümü bir çırpıda soyundum. Sikim zaten çoktan kalkmıştı bile. ( bu arada benim alet 17 sm ama çok kalındır) teyzemin memelerini deli gibi emmeye başladım bir yandan da ellerimle vücudunu okşuyordum. Sonra yavaş yavaş öperek göbeğine ordanda bacak arasına indim. Bacaklarını iki yana ayırıp o muhteşem amını kokladım önce. Harika kokusu vardı amının. Dilimle etli amını yalıyordum. Müthiş zevk alıyordum. Nerdeyse 10 dk yaladım teyzemin amını. Amından sular akmaya başlamıştı. Sonra Bacaklarının arasında yerimi aldım ve sikimi tek seferde köküne kadar amına soktum. Amı sırıl sıklamdı. Öyle müthiş tahrik olmuştum ki teyzemin uyanması artık umrumda bile değildi. Amına hızlı hızlı girip çıkıyordum. Teyzemin yüz ifadesi her içine girip çıktığımda değişiyordu. Çok geçmeden müthiş bir boşalma yaşadım. Teyzemin amına boşaldım. Üzerine yığılıp öylece kaldım. Hayatımda hiç bu kadar çok geldiğimi hatırlamıyorum. O gece teyzemi 3 kere daha siktim.
Sabah teyzem ne tepki vericek diye düşünürken teyzem qayet mutlu bir şekilde beni uyandırmaya geldi hiç bir şey olmamış gibi davranıyordu. Nasıl olurdu? Gece tam 4 kere içine boşalmıştım bunu uyanınca anlamaması mümkün değildi. Teyzemin böyle davranması bana daha çok cesaret verdi. Bütün gün teyzem evde ince omuz askılı siyah dizlerine kadar olan elbisesiyle sanki bana frikik veriyordu gibime geldi. Sehpahaya meyve tabağı bırakırken eğilince göğüsleri elbisesinden taşacaktı nerdeyse. Ben göğüslerine bakarken bir an göz göze geldik. Teyzem gülümseyip doğruldu ve çok rahat bir şekilde davranmaya başladı. Ben bu sefer azdırıcı ilacı içirdim teyzeme. Gece olunca kendi odamda çırıl çıplak soyunup teyzemin odasına gottim. Kapı aralıktı bilerek açık bıraktığından emindim. Teyzem yatakta yan yatmıştı. üzerinde siyah mini geceliyi vardı iç çamaşırı giymemişti o muhtrşem kalçaları aklımı başımdan aldı adeta. Hemen arkasına geçip götünü öpmeye başladım. Göt deliğini yalıyor amınl parmaklıyordum. Teyzem kısık sesle inlemeye başladı. Artık teyzeminde iatediğine emindim teyzemi sırt üstü döndürdüm bacaklarlnın arasına geçtim sikimi amına sokunca teyzem gözlerini açtı bir kaç saniye bakıştık sonra dudaklarımız birleşti deli gibi öpüşüyorduk. Teyzemin amına her girdiğimde teyzem tırnaklarınl sırtıma geçiriyor sanki daha hızlı yap diyordu. Hiç konuşmadan sevişiyorduk. Bir az sonra geliyorum teyze dedim teyzem de sadece çok kısık sesle ağzıma boşal dedi. İçinden çıkıp simimi ağzına verdim ve ağzına boşaldım. Teyzem döllerimi yuttu. O gece teyzemle sabaha kadar defalarca seviştim. Ö günden bu yana teyzemle ilişkimiz devam ediyor. İkimizde çok mutliyuz. Yaptıöımız çok yalnış evet ama umrumda bile değil bu.
186 notes · View notes
sexcxsblog · 1 year
Text
NASIL BAŞLADIM
Benim adım gül. Ben ağrı şehrinde doğup büyüdüm. 3 kardeşiz, bir abim ve birde benden küçük kardeşim var. Ben 16 abim 19 adı Semih ve erkek kardeşim 15 adı selim yaşında. Ben süt gibi beyaz tene annemden aldığım koca bir göte ve portakala yakın memelere sahip 1.50 bir kızım. İlk sikilişim 16 yaşındayken oldu. O zamanlar ergenliğin verdiği azgınlıkla dolup taşıyordum. İster istemez her şeyde azgınlıkta tavan yapıyordu. Örneğin abim mesela bazen evde boxerla gezer sallanan sikini görünce amımda karıncalanmalar olurdu. Neyse hikayemize geçelim. Bir gün babamın asker arkadaşının oğlu Fikret abi askerden döner dönmez babama ziyaret için bize geldi. Ha bu arada annemi ben 14 yaşındayken kaybettik. Evin bütün işi bende. Babamda bizim için evlenmedi bir daha. Neyse o gün sofrayı kurdum, Fikret abi geldi yemekler yenildi. Ama bu süre zarfında Fikret abinin gözü hep üzerimdeydi. Fikret abi 24 yaşında esmer, boylu poslu orta yakışıklıkta biriydi. O günde evde spor yaparken giydiğim içimi gösteren tayt ve bluz giymiştim. Eğildiğimde memelerim fırlayacak gibi oluyordu. Altımda ne külot üstümde de sütyen vardı. Çünkü spor yaparken babam iş çıkışı Fikret abi ile birlikte gelmiş üstümü değiştirmeye fırsat bile bulmadan mutfağa girmiştim. Normalde de zaten evde çok açık giyinen biriyim bizimkiler pek laf etmez. Ama bugünkü giydiklerim bşraz tehlikeliydi. Ne var ki babamın gözleri ileri derece olmasa da miyoptu işte çok takıp bunaldığı için evde çıkarırdı. Bu sayede giydiklerimin içinde amımı veya meme ucumu göremiyordu. Büyük ihtimalle Fikret abinin bakışlarını da. Yemekler yenildikten sonra babam kızım çay koy dedi bize. Kalktım çay koyup getirdim. Tepsiyle Fikret abinin önünde eğildim. Fikret abi gözleri fal taşı gibi açılmış bir şekilde göğüslerime bakıyordu. Çayı eli titreye titreye aldı. Ama eli o kadar titremişti ki yanlışlıkla üzerine döktü çayın yarısını. Birden o panikle yandım anam yandım diye bağırdı. Babam koş kızım bez getir dedi. Gittim getirdim bezle dökülmüş yerlerini(kasık bölgesini)siliyordum. Silerken bir şey fark ettim. Fikret abinin siki şahlanıyordu. Sonra babam. -yaktın çocuğu salak kızm diye bana bağırdı. Fikret abide
-deme öyle kıza ben adam akıllı tutamadım hem çok yanmadım ama abinin eşlarından varsa verir misin Gül böyle ıslak ıslak oturmayayım dedi. Hemen gidip abimin odasına kıyafet almaya gittim. Abim halısafa Maçına gitmiş akşam arkadaşında kalıp sabah dönecekti. Abimin odasında bir şort bir de boxer alıp Fikret abiye verdim. Oda abimin odasında giyindi ve babamın yanına geçti. Ama bir şey fark etmiştim. Fikret abi yürürken yarağı öyle belli oluyordu -ki inik haliyle- sallana sallana gidiyordu. İçeri girdiğimde baktım abimin boxerını giymemişti. İçimden bu adam beni sikmese bari dedim. Amacım sadece teşhircilikti. Fikret abi artık 12 ay nasıl karısızlığa dayandıysa bu gece benden hıncını çıkarırsa diye korkuyordum. İçeri geçtim babamla Fikret abi maç izliyorlardı. Ordan babam kızım abur cubur getirde kuru kuru izlemeyelim aman sakın çay getirme yine yakarsın mazallah çocuğu diyr güldü. Fikret abi. -ben bacıma yardım edeyim çok yoruldu diyerekten benim peşimden geldi. -Fikret abi kusura bakma bilerek yakmadım valla dedim. -olur mu Gül’üm senin ne suçun var. Ben 12 ay karı görmeyince e senin gibi böyle fıstık gibi kız görünce de heyecanlandım döktüm. -ay harbi abi hiç mi görmedin kadın çarşı izninde bile mi? -yok be gülüm ordaki karılar artık çürük çarık karılar. Senin gibi tazesi vardı ben mi istemedim dedi iç çekerek. Ben de sadece gülümsedim. Bir yandan da bir şeyler hazırlıyorum Fikret abiden de boyum yetişmediği için ondan tabak bardak istiyordum. Oda verirken arkamdan tabağı bardağı uzatırken aynı zamanda da bana dayıyordu. Onun giydiği şort ve benim giydi tayt o kadar inceydi. ( zaten benim giydiğim tayt nerdeyse şeffaf dikkatlı bakılırsa amım gözüküyor onun giydiği şort hem kısa hemde bol yani isterse yarrağını şortunu biraz çekse yarrağı bütün çıplaklığıyla ortada olur) Yarrağı sertti ve amıma baskı yapıyordu. Her istediğim şeyi verirken biraz daha baskı yapıyordu. Yarrağı hissettiğim kadarıyla baya büyüktü. Bu baskılardan dolayı ben baya sulanmıştım. İçimden inş görmüyor diye geçirdim. Babam nerde kaldınız kızım diyişle tamam baba geliyoruz dedim. Eğer babam çağırmasa herhalde Fikret abi taytımı yırtıp o koca yarrağını benim bakire amıma sokacaktı. Çünkü çok derinden nefes alıp veriyordu. Fikret abi -Gül ben bi lavoboya gidip geliyorum dedi. Anlamıştım 31 çekip gelecekti o kadar kolay rahatlamasına izin vermicektim. -ohooo Fikret abi bu nasıl yardım etmek yaa. -tamam gülüm gel beraber getirelim şunları. Beraber içeri girdik koyduk masaya. Babam sanki az önce yemek yememiş gibi saldırdı. Cipsler döküldü yere. Bende toparlarken Fikret abiye doğru domaldım. Yerdeki cipsleri masaya koyuyordum. O an aklıma ıslaklığım geldi. Beyaz tayt yüzünden belli olan amım şimdi ıslaklık yüzünden kabak gibi ortadaydı. Alttan Fikret abiye bakınca telefonuyla oynuyormuş gibi yapıp beni çekiyordu. (Nerden anladınız diye sorarsanız zoom yaptığı belliydi parmaklarından). Islaklık aklıma gelince hemen kalktım ve koltuğa oturdum. Aha dedim ıslaklığı gördü şimdi oda istekli olduğumu anlayacak çatır çatır sikecek. Fikret abi arada babamla konuşuyor arada yastıkla kapattığı yarrağını okşuyordu. Ve benim karşımdaki koltukta. Anlaşılan amının ıslaklığı ona cesaret vermişti. -gülüm bana su getirir misin dedi Fikret abi. Gittim getirdim. Bi içiyor bir yandan da sinsice gülüyordu. Bardağın yarısına gelince bardağı üstüme doğru boşalttı geri kalanını kasıklarıma. -intikamımı aldım dedi gülerek Fikret abi -babamda hak ettin benim salak kızım dedi ve güldü. Tabi babam gözlüğünü takmadığı için olayın farkında değildi. Cropum ıslandığı için memelerim hiçbir şey giymiyormuşum gibi kabak gibi ortada keza amımda aynı şekilde ortadaydı. Sonra Fikret abi arkamdan sarılarak. - oy kıyamam ben sana Island’ın mı sen diyerek yine arkada dayıyordu. Babam oturduğu yerden gülüyordu
249 notes · View notes
Text
sevgili günlük,
asistanlığa başlamamın üstünden 1 yıl geçmiş, artık ben de birilerinin ablası olmuşum, kalbimdeki sular hiç durulmamış. o kadar seviyorum ki bölümümü, bunun için ne kadar şükretsem az. gecenin bir yarısı doğum için kalktığımda ''Allah'ım artık bu benim işim.'' diye sevinçle dolsam da tabi ki insanın elinin değdiği her şey gibi lekeli ve biraz huzursuz bir hikayem var.
sevgili günlük,
ben bir anda uyanıp kimseyle gerçekten konuşamadığımı fark ettim. sanki beni boğan şeyleri anlatarak etrafımdakileri de boğmuşum. her konuda içimde müthiş bir hevessizlik var. hayal kuramıyorum. ilişkimin, ailemin, arkadaşlıklarımın tadını çıkaramıyorum. içimde taşıdıklarım bir türlü kendini unutturmuyor. kısacası ben artık arada sırada da olsa mutlu olamıyorum. :’)
sevgili günlük,
hani böyle hamur yoğururken ellerinize bulaşan parçalar olur, böyle diğer elinle sıyırsan ona bulaşır, kaşıkla sıyırsan kaşıkta kalır. sadece sabrede sabrede biraz unla toparlayıp ellerin tertemiz çıkabilirsin ve aslında o kadar da uzun sürecek bir iş değildir bu. öyle bir sabırsızlık, tahammülsüzlük içindeyim ki ilk başta hayatımdan elimde kalan ne varsa önce diğer elime bulaştırdım, sonra hamura bir daha katmamak üzere kaşıkla sıyırıp attım, sonra bu hamurun elimde kalma korkusuyla bir daha bu işe bulaşmadım, bu kez de bu işlere bulaşmayan elim ne işime yarıyor ki diye kesip atayım istedim.
sevgili günlük,
mutsuzluğumu kabullenip paylaşmayı öğrenemedim. diyorum hiç kimseye mutluluk borçlu değilim, herkes sürekli benim bağım bahçemde çiçekliyken oturacak değil ya. birileri de çıkıp gelip bir ucundan tutsun çünkü bu süreçle tek başına mücadele etmek çok zor. ama ben kimseye gidemiyorum, içeriye de kimseyi böyle buyur edemiyorum. öylece oturup dalıp dalıp gidiyorum.
sevgili günlük,
hayatıma dair konuşmaları ne kadar çok sevsem de işimden başlayıp işimden bitirmek yoruyor beni. bir denge tutturamamış olmak, sevdiğim bir şey için bile olsa hâlâ aynı şekilde yalpalıyor olmak yaralıyor beni. işi ilişkilerime, ilişkilerimi işime, gün sonunda tüm hissettiklerimi bir yerlere sıvayıp duruyorum. bakıyorum ve düzeltilmesi gerekiyordan fazlasını göremiyorum. sanki düzeltilmesi gerekiyordan daha ilerisi yok. daha ilerisi için gücüm de yok.
sevgili günlük,
25ten geçip 30a yaklaşırken içimi kaplayan işte tam da bunun sıkıntısı. ben sanki sadece artık gerçekten ustalaştığım yaşıyor gibi görünme halinden bir tık öteye geçemeyeceğim. hatta bana öyle geliyor ki geriye düşeceğim.
36 notes · View notes
noor-kazem · 1 year
Text
Tumblr media
على النقيض من ذلك ، هناك شعور بأنني على قيد الحياة، الحلوه المره ، مجتمعة _أملأ أرشيفات التاريخ ...كل قصة لي مليئة بالسعادة والحزن في المحتملة - كل شيء يؤدي إلى ما هو حقيقي، هذه هي لعبتي ضمن وهم الانفصال.
By contrast, there's a feeling I'm alive, bittersweet, put together—I fill the archives of history...Each story of mine is full of happiness and sadness in potential—everything leads to the real, this is my play within the illusion of separation.
~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~~
Aksine, canlı, acı tatlı, bir araya getirilmiş bir duygu var - Tarihin arşivlerini dolduruyorum ... Her hikayem potansiyel olarak mutluluk ve hüzünle dolu - Her şey gerçeğe götürüyor, bu benim içimdeki oyunum ayrılık yanılsaması
216 notes · View notes
eylences-blog · 11 months
Text
Görme Engelliye Am Verdim Millî Ettim! 1 (Sibel 33 Y., İstanbul)
Selam arkadaşlar. Ben de başımdan geçen hikayemi anlatmak istiyorum. Ben Sibel, 33 yaşındayım ve 15 yıldır evliyim. Aslında benim hikayem çok ilginç. Benim kocam otobüs şöförü, bazen haftanın 4-5 günü eve gelemiyor. Benim 2 çocuğum var, kızım 13, oğlumsa 8 yaşında. İşte benim hikayem de oğlumu okula götürürken başladı. Her sabah saat 7'de oğlumu okula götürüyordum. Bizim karşı apartmanda, Cem isminde görme engelli bir genç oturuyordu. Cem, Üniversitenin görme engelliler için açtığı özel bir bölümde okuyor, ve sabahları Şehir içi otöbüsle Üniversiteye gidiyordu. Otobüs durağı da oğlumun okulunun yanındaydı.
Ben sabahları oğlumla evden çıkarken genelde Cemle karşılaşıyordum ve ona yardımcı oluyordum, durağa kadar götürüyordum. Aşağı yukarı 10 dakika birlikte yürüyorduk. Rahat yürüyebilmesi için Cemin benim dirseğimden tutması gerekiyordu. Cem çok konuşkandı, çok ta şakacıydı. Hiç körlüğüne üzülmezdi. Ama herşeyden öte, Cem çok yakışıklı bir gençti. Cemden çok etkileniyordum, hatta itiraf etmeliyim ki, dirseğimden tutunduğu zamanlarda bana birşeyler oluyor, birlikte yürürken amım kabarıyor ve sulanıyordu. Bir seferinde orgazm olup boşalmıştım bile. Artık öyle olmuştu ki, evden çıkarken Cemi görmesem onun çıkmasını bekliyordum. Yaklaşık 3-4 ay böyle sürüp gitti, Cemle çok samimi olmuştum. Kocam da onu tanıyor, o da Cemin iyi bir insan olduğunu söylüyordu.
Mayısın sonlarıydı, kocam seferdeydi, oğlum dışarıda oynuyordu. Akşam olmak üzereydi, oğlumu çağırmak için dışarıya çıktım. Karşıya geçtiğimde Cem de evinden çıktı. Merhabalaştık, "Nereye gidiyorsun Cem?" diye sordum. O da, "Bizimkiler memlekete gittiler, ben de buradaki restorantlardan birisinde yemek yiyeceğim abla." dedi. Ben de, "Sen burada bekle, ben oğlumu bulayım, birlikte bize gider, bizde yemek yeriz." dedim. O da, "Tamam abla!" dedi. Oğlumu buldum ve üçümüz birlikte evime gittik. Cemi oturma odasına oturttum, ben de yemek hazırladım. Kızım da ders çalışmayı bıraktı ve o da oturma odasına geldi. Yemekti, hoş beşti derken saat 22:00 yi geçmişti. Kızım ve oğlum erken kalkacakları için uyumaya gitmişlerdi. Cemle ben yalnız kalmıştık...
Ceme, "Kız arkadaşın var mı?" diye sordum. O da, "Hayır yok abla." dedi. "Kız arkadaşın hiç olmadı mı?" dedim. "Hayır, maalesef olmadı abla." dedi. O anda aslında Cem için üzüldüm, "Belki sana birisini buluruz." dedim. Cem bu sözüme çok sevindi. Ben bu sefer merak ettim, acaba Cem hiç cinsel ilişkiye girmişmiydi. Bunu nasıl soracağımı da bilmiyordum. Sorayım mı, sormayım diye düşünürken, ağzımdan birden çıktı, "Cem sen hiç cinsel ilişkiye girdin mi?" deyiverdim. Cem yine, "Hayır hiç girmedim abla. Daha Millî olamadım!" dedi, başını da önüne eğdi, utanmıştı. "Anladım..." dedim ve içimden Cemi nasıl Millî yaparız diye geçiriyordum. Ceme bir soru daha yönelttim, "Senin görme engelin doğuştandı değil mi? Doğduğundan beri hiç görmüyorsun, öyle mi?" dedim. "Evet abla, doğarken kör doğmuşum." dedi. "Ozaman sen kadın organının nasıl birşey olduğunu da biliyormusundur?" dedim. "Bilmiyorum abla. Arkadaşlarım anlatıyorlar, şöyledir böyledir diye, ama ben bilmiyorum." dedi...
Cem gerçekten çok utanmış ve kızarmıştı, "Artık kalkmak istiyorum, müsaden varsa gideyim abla." dedi. Ben kafama koymuştum, bir şekilde Cemi Millî etmeliydim. Cem benim dirseğimden tuttu ve Cemin evine geldik. Bana yemek ve sohbet için teşekkür etti. Ama benim aklımdan hiç çıkmıyordu, Cemin kadın organının nasıl olduğunu bilmemesi. Evinin kapısında Cem bana teşekür ederken benim kafam başka birşeyle meşguldü, aslında ben Ceme organımı gösterirsem birşey olmaz diye düşünüyordum. Sonuçta Cemin kadın organını görmesi için dokunması lazımdı. O anda orda kapının ağzında kararımı verdim, Ceme organımı gösterecektim, yani elletirecektim. Ceme, "Teşekkür etmene gerek yok, bir kahve ikram edersen teşekkür yerine geçer!" dedim. "Tamam, içeriye buyur abla, ama ben yapmasını bilmiyorum, sen yaparsın." dedi...
İçeri geçtik, ben kahveleri yaptım, oturma odasında oturduk. Kahvelerimizi içerken ben bütün cesaretimi topladım ve "Cem, kadın organı görmek istiyormusun?" diye sordum. Cem biraz duraksadıktan sonra, kısık sesle, "Evet, isterim abla, ama haliyle görmek için dokunmam lazım yani..." dedi. "Ben sana benimkini göstereceğim, yani dokundurtturacağım, ama sen beni rahatsız etmeyeceksin, sadece bakacaksın. Unutma ki ben evliyim!" dedim. Cem yutkunarak, tamam diye başını salladı. Hemen pantolonumu ve külotumu çıkardım, Cemin yanına oturdum. Cemin elini tuttum ve amımın üstüne koydum. Cem de nasıl birşey olduğunu anlamak için elini tüylü amımda gezdirdi. Ben de bu arada Cemin önüne bakıyordum, önü kabarmıştı. Cem amımı ellerken içimden bir şeyler akmaya başladı, amım ıslanmıştı, amımın suyu dışarı çıkıyordu. Cem bir parmağını amıma sokunca ben kopmak üzereydim, hafif hafif titreme sardı beni...
Cem bacaklarımın arasına diz çöktü ve amımı daha yakından icelemek için iki elini de kullanmaya başladı. Ceme, "Sen göğüs de görmemişsindir! Göğüslerime de bak istersen!" diyerek, memelerimi de yoğurması için, bir elini tuttum memelerime getirdim. Daha sütyen tişört üstümdeydi, bir çırpıda onları da çıkarttım. Cem memelerimi de icelemeye aldı. Artık bende film kopmuştu, ben de elimi Cemin kemerine götürdüm. Cem, "Abla eğer kemerimi çözersen kendime hakim olamam!" dedi. "Tamam Cem kendine hakim olma, artık kendine hakim olmanı da istemiyorum, ne istersen yap, seni Millî de yaparız!" diyerek Cemin kemerini çözdüm. Külotunu çıkartınca da ağzım açık kaldı. Orda bir hazine yatıyormuş da kimsenin haberi yok! Bizim görmel engelli Cemde, abartmıyorum öyle bir yarak vardı ki, en az 20-22 cm. Kocamınkinden bile büyüktü!
Cemi tamamen soyduktan sonra koltuğa sırtını yasladım ve yarağını ağzıma alıp yalamaya ve emmeye başladım. Bunu neden yaptığımı bilmiyorum ama, kocamınkini hiç yalamamıştım. Cemin yarağını bir süre yaladıktan sonra, "Abla ben de seninkini yalamak istiyorum, arkadaşlar hep anlatırlar am yalamak çok zevkli diye!" dedi. "Tabii hayatım!" deyip Cemi yere halıya yatırdım ve ters olarak yüzüne oturdum (69 yaptık), amımı ağzına dayadım, klitorisimi ağzına verdim ve "İçinden nasıl geliyorsa yala hayatım!" deyip, ben de Cemin baston gibi yarağını elime aldım, yarağının başını da ağzıma soktum. Biraz 69 yaptıktan sonra o hazineyi amıma gömmem lazımdı, içimde hissetmek istiyordum. Fakat Cem daha amımı yalamak istiyordu. Benimse artık dayanacak takatım kalmadı...
Üstünden inip halıya sırt üstü uzandım ve Cemi üzerime, bacaklarımın arasına çektim. Kıllı yarağının başını elimle amımın ağzına sokar sokmaz, Cem birden öyle bir abandı ki, çığlık attım. Tabi bu başlangıçtı, ondan sonra darbeli matkap gibi amımı sikmeye başladı. Her sokup çıkardığında nefesimi kesiyordu, benim çıkarttığım sesler de pørnø filmlerinde oynayan yıldızların çıkardığı sesleri bastırırdı. Cem 15-20 dakika hiç durmadan amıma pompaladı en sonunda içime boşaldı. Beni siktiği bu sürede ben kaç kere boşaldığımı hatırlamıyorum. Üstelik boşaldığı halde yarağı inmemişti ve daha sikmek istiyordu. Ceme başka bir pozisyonu göstermek için, busefer ben onu sırt üstü yatırdım ve yarağının üstüne oturdum. 10-15 dakika ata biner gibi yarağı amımda Cemin üstünde zıpladım. Yarağı dahada inmeyince yine üstüme onu çıkarttım. Bir 10-15 dakika daha amıma pompaladıktan sonra artık ikimizde de hal kalmamıştı. Sabaha kadar birlikte yattıktan sonra birkez daha sikiştik ve birlikte boşaldık. Sonra yıkanmadan eve gittim.
Sabah oğlumu okula götürmeliydim, oğluma kahvaltı hazırladım, ben de oğlumla yedim çok acıkmıştım. O kadar yorgundum ki, ayağa kalkacak halim yoktu, oğluma, "Sen bugün okula yalnız git, ben hastayım, yatacağım." dedim. Oğlum evden çıkınca pencereden baktığımda, Cem de durağa yürüyordu ve çivi gibiydi.
İlerleyen günlerde Cemle sikişmelerimiz devam etti. Haftada bir iki kere Cemle sabaha kadar uyanık kalıyoruz. Hatta bir keresinde kocam uzun yola gittiğinde çocukları dedelerine gönderdim ve Cemle 3 gün evden çıkmadan sikiştik. Bilmem iyi mi yapıyorum ama, Cemden vazgeçemiyorum!
[Sibel]
47 notes · View notes
sertsiken0606 · 8 days
Text
SEKSTEN KORKMAK OLMAZ
Merhaba arkadaşlar ben hasan daha önce birçok hikayemi okumuşsunuzdur. Bu yazacağım hikayem 2018 in son günü gerçekleşmişti. 19.12.2018 günü her yıl olduğu gibi aramızda kura çekimi yapıldı bana başhemşire yardımcısı Leyla hanım çıktı Leyla 45 yaşlarında 2 kez evlenip boşanmış bir kadın çocuğu olmamış 3 veya 4 yıldır tek başına yaşıyor. Esmer büyük göğüsler buna uyumlu büyük kalçaları olan afet bir kadın. Tam bir Türk kadını eşim Firdevs e Leyla nın ne istediğini öğrenecek bende eşimin şansına çıkan kişiye hediyesini alacaktım Firdevs 25 Aralık ta bir şekilde Leyla ile konuşmak için yemekte bir araya gelmiş. Firdevs e hediye konusunda sır vermemiş fakat uzun zamandır gerçek bir erkek bulamadığını ima etmiş sizin tuzunuz kuru elinizin altında kocalarınız var ben ne yapayım demiş gülmüş biraz eşim telefon edip erkeğe ihtiyacı varmış aynen bunu söyledi gülüştük aklıma birden yakınlarda bir sexshop olduğu geldi gidip bir şişme erkek ve 26 cm uzunluğunda baya kalın titreşimli bir vibratör aldım paket ettirip akşam iş çıkışı eşime hediyeyi vermeye gidiyorum ben gecikirsem bilki Leyla yı sikiyorum dedim evine gittim zilini çaldım 1 2 dakika bekletti beni kapıda sonra içeri aldı hediye kutusunu aldı yılbaşı gecesi için uygun bir hediye değil bu yüzden burada vereyim dedim gülerek kahve yaptı içtim fakat hediye yi açmadı ben boynumu büküp evime gittim akşam yemeğini eşimle birlikte yedik mesaj geldi eşim baktı mesaja bunu alacağına korkmadan çekinmeden isteseydim sana vermeyip de turşusunu mu kuracağım yazmış saat daha 21 e geliyordu eşim hadi beline kuvvet git korkmadığını göster dedi bende arabama atlatıp evine gittim zilini çalmadan önce kapıdayım beni içeri alırmısın yazdım 30 saniye bile olmadan kapıyı açtı yakamdan tutup içeri çekti beni oracıkta öpüşmeye başladık kapı açıktı ayağımla kapattım kapıyı Leyla yı kucağıma aldım öpüyor okşuyordum o kadar güzel yalıyordu ki yatak odasına girdiğimizde hemen o beni ben onun elbiselerimizi öperek emerek çıkartık amını yalamak istedim önce hortumunla içimdeki yangını söndür sonra soğutmaya geç şok artık parçala sikinle amımı dedi bende bacaklarını omzuma aldım fırça çektim bir hamlede içine soktum ufff harika çok güzel şık amımı parçala kuduruyorum yaraksızlıktan hadi Hasan baş bana doyur Leyla nı Leyla sana kurban olsun diyor bir taraftan da zevkten inliyordu o zevk alırken bende iyiden iyiye hızlanmış çok güzel bir tempo yakalamıştım birden benim telefon çaldı arayan Firdevs di Leyla nın evinin önündeyim benide alın dedi Leyla ya söyledim kabul etti gidip kapıyı açtım sikimi tutup Firdevs in eline verdim öpüştük yatak odasına gittik ben kaldığım yerden amına soktum aynı tempo ya gelmiştim Firdevs leylanın başının üstünde yerini aldı amını Leyla nın ağzına verdi Leyla Firdevs in amını arada bir göt deliğini yalıyor harika hiç bu kadar zevkli sevişmemiştim diyordu Firdevs oldum olası bu pozisyonda dil ile olsun yarak ile olsun hemen orgazm olur titreyerek Leyla nın ağzına bütün zevk sularını boşalttı Firdevs yan tarafa devrildi bende gelmek üzereydim amından çıkarıp Firdevs in ağzına verdim Leyla da geldi olmaz içine sok kökle oradaki yangın ancak döllenirse diner dedi dediğini yaptım içine soktum sokar sokmaz içine boşaldım Leyla ile Firdevs in ortalarına yattım Leyla gögüsümü yalıyor eşim sikimi bu sefer altta ben üstümde 2 kadın firdevs götünü sikmem için göt deliğini soktu Leyla da amını götünü yalattırıyordu . Firdevs çok sürmedi amını siktirmeye başladı hemen hemen 35 40 dakika pozisyon değistirmeden sikiştik . O gece sabaha kadar seks yaptık hemen hemen bütün pozisyonları denedik 2019 da Leyla trafik kazasında hayatını değil ama hem güzelliği hemde sağlığını kaybetti.
10 notes · View notes
murat-o41 · 16 days
Text
Erotik Hikayeler
Görüncemin Kocasının Büyük Yarağı.
Selam 31 Seks Hikayeleri okurları, adım Nesrin. 35 yaşında, 2 çocuk annesi, çalışmayan bir kadınım. 14 ve 16 yaşında 2 oğlum var. Kocamın kendine ait bir işyeri var. Benim hikayem geçen senenin yazında yaşandı ve bitti. Ama içimde bir his bunu anlatmam gerektiğini söylüyor, ben de buraya yazmayı uygun gördüm.
Kocamın kızkardeşi Hatice Tekirdağda yaşıyor. Babalarının vefatından sonra kocamı arayıp, "Abi miras işlerini halledelim, bak bizim paraya ihtiyacımız var!" diye tutturdu. Kocam da bana konsolosluktan vekalet verip, "Sen git hallet, benim vaktim yok!" deyip beni Türkiyeye yolladı. Cuma günü saat 14:00'de İstanbul Sabiha Gökçene konduk, oradan Tekirdağa gitmemiz akşamı buldu. Görümcem Hatice ve kocası Halit beni alıp evlerine götürdüler. Onlarla hep iyi anlaşırdık, yaşlarımız da birbirine yakın olduğundan aynı şeylerle ilgilenirdik. Evlerine gidince duş alıp akşam yemeğini yedik. Sohbet muhabbet derken vakit gece yarısı olmuştu. Onların çocukları alt katta, biz üst katta yatacaktık. Ben bana verilen odaya geçip yattım.
Aradan ne kadar zaman geçti bilmiyorum ama, bir inilti ile uyandım. Yan odada görümcem kocası ile sikişiyorlardı. Duvarlar o kadar ince ki, sanki yanımda sikişiyorlar, bütün seslerini net bir şekilde duyuyordum. Sikişleri bitmek bilmiyordu. Bitirseler de uyusam diye düşünürken elimi amımda buldum. Canım çekmişti, onlar yan tarafta sikişirken ben de kendi kendimi tatmin edip rahatladım. Ama onların sikişi daha bitmemişti. İçime şeytan girdi, gidip anahtar deliğinden onları seyredecektim. Yavaşça yataktan çıkıp, ayak parmaklarımın ucuna basarak yan odanın kapısına kadar geldim. Kapı tam kapalı değildi, dişarıdan gelen ay ışığı içerisini gündüz gibi aydınlatmıştı, yatak odasındaki dolabın aynasından herşey rahat görünüyordu. Yarım saatten beri sikişmelerine rağmen Halit daha boşalmamıştı. Oysa benim kocam en fazla 5 dakika siker boşalırdı, eğer yorgun değilse 2. postayı siker, o da en fazla 10-15 dakika sürerdi...
Halit bir ara sikini Haticenin amından çıkartıp biraz amının dudaklarına sürdü ve yeniden amına soktu. Sikini tam görememiştim, ama bayağı büyük ve kalındı. Yaklaşık 5 dakika daha siktikten sonra Hatice yalvarmaya başladı, "Hadi koçum bitir artık!" diye yalvarıyordu. Halit, "Tamam orospu, geliyorum!" deyip hızlandı. Sonra sikini Haticenin amından çıkartıp ağzına verdi. Şimdi büyüklüğünü daha net görüyordum. Rahat 20 cm'in üzerinde vardı, kocamınkinin neredeyse 2 katı ve daha kalındı. Tamam, ilk olarak yabancı sik görmüyordum, ama bukadar büyüğünü hiç görmemiştim. Halit Haticenin ağzına boşaldığında ben de yavaşça odama geri döndüm, ses olmasın diye kapıyı tam kapatmadım.
Sabah görümcemin yan taraftan gelen sesi ile uyandım. Kocasına, "Gürültü yapma, yengem yoldan geldi uyanmasın, git aşağıda TV izle ama sesini çok açma!" diyordu. Neden yaptım bilmiyorum ama, üzerimdeki battaniyeyi atıp geceliğimi belime kadar çekip götümü kapıya çevirdim. Zaten donsuz yattığımdan amımı götümü sergilemiştim. Nasıl davranacaklar merak ediyordum. En kötü şartlarda uyurken açılmışım derdim. Koridorda Halitin ayak seslerini duyuyordum, benim kapımın önüne gelince ses durdu, demek ki beni seyrediyordu. Hatice de koridora gelince Halit aşağıya indi. Hatice yataklarını toplayıp duş aldı, kahvaltıyı hazırlayip beni kaldırmaya geldi. "Yenge kalkta kahvaltı yapalım, bugün resmi daireler kapalı, nasıl olsa bir işlem olmaz, Halit bizi pikniğe götürecek!" dedi. Kalkıp duş aldım ve kahvaltıya indim. Hava sıcak olduğundan rahat bir elbise giydim, altıma birşey giymedim, zaten don giymesini sevmem : ))
Kahvaltıdan sonra komşuları ve birkaç aile dostları ile deniz kenarında bir yere gittik. Çocuklar gelmemişti. Adamların kimi ağaç gölgesinde yatıyor, kimi balık tutuyordu. Kadınlar da yiyecekleri hazırlıyordu. Bir ara Haticeyi erkeklerden birine frikik verirken gördüm. Resmen bilinçli yapıyordu, oturup kalkarken adama amını gösteriyordu. Yanına yaklaşıp fısıldayarak, "Kolay gelsin!" dedim. "Ne kolay gelsin?" dedi. "Yaa anlamazdan gelme, adama amını gösterdin, gördüm!" dedim. "Ne olmuş ki, gösterince amım eksilmez ya! Sen sabahtan kocama gösterdin, eksildi mi? Ben odanın önünden geçerken uyuyordun, üstün örtülü idi, sonra kocam geçerken açtın! Bunu bilinçli yaptığını bilmiyorum mu sandın?" deyip boynuma sarıldı ve ekledi, "Korkma yenge, abime söylemem, istediğine göster, yada ne istersen onu yap!" dedi ve güldü.
Piknikte akşam üstüne kadar yenilip içildi eğlenildi. Akşam eve dönme zamanı geldiğinde erkekler içkili olduğundan arabaları kadınlar kullandı. Eve geldiğimizde Haticenin çocukları bir not bırakıp babaannesine gitmişler. Biz de üstümüzü değiştirip, Rakı sofrası kurduk, oturduk içmeye ve sohbete başladık. Havadan sudan konuşurken Hatice lafı pikniğe getirip, kocasına, "İsmail birşey dedi mi?" diye sordu. Kocası da, "Adamı bitirmişsin!" deyip güldü. Hatice de, "Ne yapayım onlar başladı, Sevim sana gösterince ben de İsmaile gösterdim!" dedi, gülüştüler. Kocası elini cebine sokup bir String külot çıkardı, Haticeye gösterip, "Bak bu Sevimin. Sen piknikten sonra bulaşıkları yıkarken cebime soktu!" dedi. Halit sonra bana bakıp, "Sen de böyle şeyler giyermisin Nesrin?" diye sordu. Ben de eteklerimi kaldırıp, "Ben böyle külotsuz gezmeyi daha çok seviyorum!" diye amımı gösterdim...
İçtiğimiz için hepimiz rahatlamış, dilimiz çözülmüş, rahat konuşuyorduk. Ben Halite, "Karın başkalarına amını gösteriyor, ya kalkıp kendini siktirirse?" dedim. Halit gülerek, "Benim siktiğim kadın kolay kolay başka yarak altına yatmaz, yoksa hayal kırıklığına uğrar!" dedi. "Yaaa? Sikine çok mu güveniyorsun?" dedim. Halit önce Haticeye bakıp sonra bana, "İstersen deneyelim, bak gör kendin karar ver!" dedi. Haticeye sorar gibi baktım, o da, "Bana uyar!" dedi. Daha ben birşey demeden Halit sikini çıkartıp ağzıma soktu. Sikinin anca başını ağzıma alabiliyordum, sikini iki elimle kavrayıp saxo çekiyordum. Sikinin kalkması uzun sürmedi...
Eteğimi yukarı kaldırıp önüme diz çöktü ve amımı yalamaya başladı. Hatice karşımızda oturmuş, hem bizi seyrediyor, hemde amıyla oynuyordu. Halit amımı öyle güzel yalıyordu ki, gelmem uzun sürmedi. Sonra Halit yere uzanıp, "Gel üzerine otur!" dedi. Kalkıp o devasa sikin üzerine oturmaya başladım, içime giren her santimi hissediyordum. Yarağı içimi doldurmuştu, bacaklarım titriyordu. Beni sırtüstü yatırıp bacak omuza yaptı ve amıma seri şekilde sokup çıkarmaya başladı. Daha sonra beni domaltıp arkama geçti, sikini arkadan amıma soktu. Hatice de gelip önüme yattı ve "Hadi yala amımı!" dedi. "Ben am yalamam!" dedim. Suratıma bir tokat patlatıp, "Orospu, ne demek yalamam? Kocama kendini siktiriyorsun, benim canım yok mu? Yala şu amımı!" deyip saçlarımı tuttu amını ağzıma yapıştırdı...
Hayatımda ilk olarak am yalıyordum. Biraz yaladıktan sonra am yalamak benimde hoşuma gitti. Amımı yalatmak hoşuma gittiğinden am nasıl yalanır iyi biliyordum, Haticenin amını yalarken elimi de amına sokmaya başladım. Önce parmaklarımı, sonra elimi olduğu gibi amına soktum. Ellerim büyük değil, elimi bileğime kadar amına sokup çıkarıyordum. Üçümüz de zevkten inliyorduk. Ne kadar sikildim bilmiyorum, kaç kere orgazm oldum saymadım. Halit böğürerek içime boşaldı, sonra yan tarafa yatıp beni yanına çekerek, "Nasıldı?" diye sordu. Sadece, "Şahaneydi!" diyebildim.
O haftasonu Halit hem Haticeyi hemde beni evire çevire sikti. Pazartesi günü miras işlemlerini yaptık. Bütün resmi işlemlerin bitmesine rağmen kocama daha işlerin sürdüğünü söyleyip, bir hafta daha orda kaldım ve Halitin kocaman yarağını yedim...
Şimdi yine Almanyadayım, ama nasıl yapıp tekrar Tekirdağa gitsem, Halite kendimi siktirsem diye hesap yapıyorum. Çünkü artık kocamın siki beni tatmin etmiyor, amım kol gibi yarak istiyor. Burada çok insanın kocamı tanıdığından dolayı kendimi siktirecek birini arayamıyorum. Ama bir yolunu bulup o işi de halledeceğim :)
51 notes · View notes
pandoraebru · 7 months
Text
Tumblr media
Öncelikle merhaba ben Pandora full pasifim başımdan geçen olayı anlatmak için yazıyorum bunu buraya belki paylaşırım bilmiyorum o zaman lar 17 yaşımda çıtır sarışın bir oğlandım şuan 30 yaşındayım ama hala o çıtırlık var üzerimde çoğu kıza taş çıkarırım aslında minyon tipliyim boyum 1.62 kilom 66 hikayemize gelecek olursak küçük bir ilin çok küçük bir ilçesinde okumaktayım o zamanlar okuldan çıktıktan sonra doğru internet kafeye giderdik yol üzerinde sürekli belediyede çalışan bir işçi görürdüm her gün o zamanda benim le aynı ilçede yaşayan hem akrabamız hemde benden büyük olduğu için tanıdık vardı berberde çırak olarak çalışırdı bu işçiyle beni bu tanıştırmıştı Herşey iyi güzel hoş derken sohbet sohbeti aştı bir süre birbirimizi tanıdıktan sonra ara ara beni evine davet eder alkol alırdık gizli gizli.. birgün yine alkol alırken beraber benim çok parlak ve benden çok hoşlandığını söylemişti ve gülmüştü çok şaşırmıştım ilk tepkimde ama hoşumada gitmişti aslında neyse … eşiyle beraber yaşadığı için eşi sabah 8 de gider akşam 6 da gelirdi evi hep müsait olurdu yşne birgün alkol almak için randevulaştık önden beni göndermişti ben senin arkandan geleceğim diyerek evine girdikten sonra sağa sola bakıp kapıyı kitlemişti bile artık birbirimizi tanıyorduk biraları açıp sohbet muhabbet ederken film izlemeyi severmisin demişti bana bende olur dedim. Bir cd yerleştirdi koyduğu cd porno filmiydi şaşırmıştım hoşuma da gitmişti aslında yan yana iki kanepe vardı ben birinden normal otururken oda ayaklarını uzatmış bacak arasına birasını sokmuş başlamıştık izlemeye artık benim ufaklık hareketlenmeye başlamıştı bile hemencik :) gözlerimle onu süzdüğümde aletini sıvazlıyordu ara ara ve pantolondan kabardığını belliydi artık..
Ayağa kalkıp lavaboya gideceğini söylemişti bana bende biramı yudumlamaya devam ederken geldi ve yanıma oturdu titremeye başlamıştım bile ve daha önce benden hoşlandığını söylediğine rağmen artık anlamıştım neler olacağını ilk defa bir alet görecektim sanırım ve heyecanlıydım elini dizime koydu kulağıma fısıldayarak seni çok istiyorum dedi ve kulak mememi yalamaya başlamıştı bile gözlerimi kapatıp tüylerim diken diken olmuştu boynuma doğru inmişti bile elimden bira şişesini alıp kenara koydu ve benim ufaklığı okşayarak dışarı çıkarmıştı pipim dimdik olmuştu ve çok zevk alıyordum pipimi sıvazlarken boynumdan dudaklarıma geldi ve sevişmeye başladık birden dilimi emiyor dudaklarımı ısırıp bırakıyordu boşalmak üzereydim artık derken pipimi yalamaya başladı yalarken bir yandan da beni ayağa kaldırdı ve önümde eğilmiş dizlerinin üzerinde sakso çekiyordu bana pantolonumu indirdi kalçalarımı sıkmaya ve okşamaya başlamıştı parmağıyla deliğimin kenarlarını geziyor ve birazda zorluyordu sokmak için kendi pantalonunu da çözüp aletini sıvazlamaya başlamış sokmak için hazırlanıyordu bana yavaşça ayağa kalkıp nasıl hissediyorsun dediğinde kendimden geçmiştim artık ve spermlerim dışarı çıkmıştı bile boşalmıştım daha yeni başlıyoruz oğlanım benim diyerek beni kucağına alıp yatak odasına götürmüştü kucağındayken aletini kalçalarıma sürtüyor ve sertliğini hissedebiliyordum . Yatağa atmıştı beni artık üzerini çıkartıp tamamen çıplaktık artık ikimizde 69 pozisyonuna geçip benim ufaklığı tekrar ağzına almış emiyordu ve bende onun aletinin kafasını öpmeye başlamıştım artık ilk defa bir sik yalıyordum dilimle oynuyor yavaş yavaş almaya çalışıyordum sikini yüz üstü beni yatırıp elleriyle deliğimi ayırıp yalamaya başlamıştı o anı hiç unutamıyorum işte yavaşıdığım zevki ve heyecanı diliyle deliğime masaj yaparken bir yandan da kalçalarıma tokat atıyordu popom kılsız olduğu için çok parlaktı artık aletini sıvazlayıp tükürüyordu ve kafasını göt deliğime dayamış hafif hafif baskı yapıyordu derken kafası çoktan girmişti o kadar canım yandıki bir anda çığlık atmaya başladım özür dilerim aşkım ama geçicek diyerek beni teselli ediyordu bir yandan acılarım dinmiş artık zevk almaya başlamıştım bile yavaş yavaş sokuyor inlemelerim odayı sarmıştı artık üzerimden kalkıp beni kucağına oturttu tekrar aletini deliğime yerleştirip alıştırdıktan sonra yavaş sokmaları değişmiş ve hızlanmıştı artık ellerim omzunda gözlerimin içine bakıp durmadan pompalıyordu bana alttan belimden sıkıca kavrayıp geliyorum oğlanım benim diyerek ılık ılık içime boşalmıştı bile deliğimden çıktığında onun spermleri deliğimden akıyor ve biricik popom çok sızlıyordu teşekkürler çöpçüp benim kızlığımı bozup beni milli yapmıştın çoktan
43 notes · View notes