Kendinizden uzaklaşmış hissettiğinizde, zihniniz o derin çukurunda sonsuzluğa yol alırken vücudunuzdaki her bir hücrenin birbirine acı verip sizin o acıdan mahrum kaldığınızda, okyanusun içinde boğulan o balık olduğunuzda… Her şey bu şekilde mi zorlaşıyor gerçekten? Kendinden kopmak bu demek mi? Mideniz de sizin gibi artık içine bir şeyler doldurmak yerine içindekileri boşaltmak istiyor. Uğruna her şeyi yaptığınız o boşlukta kayboluyorsunuz şimdi. Vücudunuz artık benliğinizin bir parçasıymış gibi hissettirmiyor. Zihniniz artık size ait değil, ait hissettiği hiçbir zerre yok. Aynadaki göz bebekleri artık sizin değil. Yatağınıza en yakın, kendinizden olabildiğince uzakta o boşluğa oturuyorsunuz odanızda. Cenin pozisyonu asıl evinizmiş gibi görünüyor. Dünyaya gözünüzü henüz açmadığınız o rahimdeki hâliniz ölümden daha yakın geliyor. “Bilmiyorum” diyebildiğiniz tek şey. İç sesinizin size küskün olduğunu o an fark ediyorsunuz. Ne zamandır konuşmuyorum kendimle diye sorgulamalarınız o an başlıyor. Durduğunuz yerden geriye gidiyorsunuz. Devam etmeye değil, dinlenmeye ihtiyacınız var belki de. Kaç yıldır adımlarınız ilerliyor? Kaç yıldır ev sahipliği yapıyorsunuz bu bedene, zihne? Hiçbir şey susmuyor, konuşmuyor da aynı zamanda. O sessizliğin içindeki çığlıklara ev sahipliği yapıyorsunuz. Korkmaya başlıyorsunuz her şeyden. Korkmazdınız siz, “o” siz değilseniz eğer. Ellerinizde gökyüzünden düşen yağmurun ıslaklığı “Saklayın beni” diye bağırmaya başlıyorsunuz. Sesinizi duyan birileri olsun istiyorsunuz sadece. Saklanmak istiyorsunuz. Saklanmak için kovalayan birilerinin olması gerekmez mi? Gerekmiyormuş. Kendinizden saklanmak istiyorsunuz. Kovalamayı bırakın, hareket etmeye mecali dahi olmayan kendinizden. Aynı duygulara ev sahipliği yapan farklı yolların yoldaşlarıyız. Kalbimizdeki o boşluğu en iyi biz biliriz. O boşlukta adeta tüy gibi süzülüp durmayı da. Yorgunuz. Kendi olmaktan yorulur mu bir insan? Ben kendim olmaktan yoruldum. Kendi bedenimi, özgür irademle seçtiğim düşüncelerimi, seçemediklerimi, vücudumun her bir zerresi olmaktan yoruldum. İnsan bazen kendi olmaktan da yoruluyor be! Ağlayarak dinlediğin o hüzünlü müziğin en acı verici notası gibi hissediyor insan. Kalbinin, dünyada onlarca yük altında dengeyi sağlayan vücudunda hiçbir acıyı hissedemezken bir avucun içinin ağırlığında yok olması. Dostum, biz bu acıyla başa çıkamayacağız anlaşılan. Nerede çözümü bunun? Yıllarca düşündüm. Toprağın altına gömdüm düşüncelerimi. Kurtuldum sandım. Ufacık bir meltemde tırnaklarımla kazdığım topraktan göğe yükseldi. Mezarlıklara gömdüm, üstüne atılan her çiçekte yeniden göğerdi. Evrenin umrunda değiliz, Dünya dönmeye devam ediyor, biz de onunla beraber başa dönüp dönüp duruyoruz. Bir kısır döngü okyanusunda boğulup kalmışız, kendimize yem olacağız.
2 notes
·
View notes
Bir Sen Söyle 𝆔 Ağlamazsam Uyuyamam
0 notes
𝚈ı𝚕𝚍ı𝚛𝚊𝚈 𝙳𝚒𝚛𝚒𝚎𝚁 🎙️ Bir Sen Söyle
0 notes
уıℓ∂ıяαу ∂ιяιєя ✮ Ağlamazsam Uyuyamam
0 notes
Yıldıray Dirier | Bir Sen Söyle
0 notes
Yıldıray Dirier ༺✮•°◤ Ağlamazsam Uyuyamam
1 note
·
View note
Yıldıray Dirier | Ağlamazsam Uyuyamam
0 notes
her gece
gizli gizli
ağlamazsam uyuyamam
113 notes
·
View notes
Babamla bugün motorda bağıra bağıra bunu söyledik :))
Hangimiz usanıp hangimiz bıkacağız
Hangimiz yıkılmadan sabahı bulacağız
Ben usanmam ben bıkmam ben onsuz yaşayamam
Ben her gece sessiz sessiz ağlamazsam uyuyamam
Ben her gece sessiz sessiz hıçkırmazsam uyuyamam...
27 notes
·
View notes