aşk gurursuzluktur. kinin ve öfkenin sevgiye yenilmesidir. gözünün sadece bir kişiyi görmesidir, o kisi uğruna yapabileceğin herşeydir.
39 notes
·
View notes
Kelebeklerin en uzun ömürlüsüyüm :)🦋
354 notes
·
View notes
o kendinden kaçmak için koşardı hep, bense nefesim kesilene kadar ona koşardım
42 notes
·
View notes
O okyanussa, ben balığım. O gökyüzü ise, ben kuş... Uçurtma olsa, peşindeki ipi... Toprak olsa, üzerindeki çiçek... Anlıyorsunuz, değil mi?
:.)
32 notes
·
View notes
“Hangi söylediğin yalandı?”
“Usulca gideceğim kısmı... Ben hiçbir zaman senden giderken usulca gitmedim ki. Vazgeçip geri dönmemek için hep koşarak gittim. Ama sana geri dönerken de yavaşça yürüdüm karşılaşalım diye.”
Vade Mecum
69 notes
·
View notes
"Dudaklarının yana kıvrılmasını dünyadaki hiçbir kahkaya değişemeyeceğim adam..."
51 notes
·
View notes
"Okyanus cayır cayır yanıyor, hissediyor musun balık?"
25 notes
·
View notes
"Hastalıkta sağlıkta değil...
Hastalıklı bir aşkla,sağlıksız bir
Kadını seven adam..."
14 notes
·
View notes
"O gidince patladı ruhumun dikişleri en hassas yerinden. Ama iğne de ondaydı, iplik de..."
~Ölüme Fısıldayan Adam
52 notes
·
View notes
"Benimle tanıştığında upuzundu saçları. Sonra kısacık kestirdi. Bir daha hiç uzun görmedim... Sigara içmeyi beceremezdi hiç ama kabul da etməzdi bunu. Hızlı yürüyemez, bir adım gerimde kalırdı. Küçük adımlarla, aramızdaki binlerce kilometrlik mesafeyi kapatmaya çalışırdı. Ne güzeldi o anlarda... Ne ben yavaşlardım ne o koşardı. Sık sık uykumdan uyanıp onu izlerdim. Bilmediğim acılarını da, o sıralarda dinlerdim zaten. Uyurken sayıklayan tiplerdendi. Ama ne zaman avuç içlerim yanağına değse, dünyadaki en güzel gülümsemeyi yüzüne yerleştirip uykusuna rahatça devam ederdi. Sık sık içini çekerek beni izlerdi. Ama bilmezdi ki, içine beni çektiğini... Bilmezdi, o her iç çekişinde benim ona biraz daha çekildiğimi. Bilmezdi hiç, omuzları düştüğünde bile zihnimdeki yansımasının can çekiştiğini... Ağlamayı yasaklasam da, sürekli ağlardı . Ama her ağlayışı, bir sonraki gülümseyişini biraz daha parlatırdı sanki. Ya da günden güne bana öyle gelirdi... Dudaklarının kenarında, güneş ışığı vardı sanki. Yana kıvrılınca, elmacıkkemiklerinde en güzel gün doğumu yaşanırdı. Sakardı. İnatçıydı. Kırılgandı. Bazen küçük bir çocuk gibiydi, bazen yüz yaşında ruhsuz bir kadındı. Bazen sessizdi, bazen avaz avaz bağırırdı. Güçlüydü. Cesurdu. Benim için yaşamayı göze alacak kadar... Acıları pul pul dökülürdü yüzüne, parlardı. Yalanlarıma sürekli inanırdı. Balıktı çünkü o. Ne dersem diyeyim, inanması gereken, aptal bir balıktı. Gitsem bile, geri geldiğimde bana olan öfkesini otuz saniyede unutması gereken, turuncu bir balık... Her otuz saniyede bir bana tekrar tekrar aşık olması, gereken, küçük balık... Ama atladığı bir şey vardı. O balıksa bile, ben okyanustum. Ve okyanusların dalgaları ne kadar uzağa gitse de, mutlaka geri dönerdi.
Okyanustan, aptal balığına mektup...
🤍🥀.
"🌊🐟"
21 notes
·
View notes
Eğer yine beynim bana oyun oynuyorsa o uçurumdan aşağı düşeceğim. Ve kâbusumun aksine, gözlerimi cesetlerle dolu bir okyanus kıyısında açmadan öleceğim.
75 notes
·
View notes
“Daha önceden de söyledim Yosun... Sana karşı kaybetmek, kazanmaya çalıştığım tek oyun. Beni yenebilecek tek kişi sensin. O yüzden lütfen... Sana karşı kaybetmeme yardım et.”
KÇM - 2 (Vade Mecum)
75 notes
·
View notes
"Senin güzel yüzünde, yaşam bile güzel.”
41 notes
·
View notes