Tumgik
olayhikaye · 2 years
Text
Dört Nokta
Tumblr media
5 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
ARININ İĞNESİ YEMEN SAKAL TIRAŞI
171
Arı iğnesini kaybetmiş. Arıyor. Kız çantasıyla öldürdü arıyı. Montum üşümüş, sarıldım montuma.
172
Cuma gecesi... Yatsı ezanları okunuyor... Minareler yanıyor...
173
“Dedem Yemen'de savaşmış uşağum. Rize nere yemen nere? Yol bile yokmuş.”
174
Elleri ceplerinde, iki büklüm olmuş adamlar, ışık görüp pencereden içeri doluşan sinekler gibi biniyorlar trene.
175
Balıktan geldi iki adam. “Aha kıble esiyo,” dedi biri. “Bu kıble bize ne yapar?” diyor öteki.
176
Arkadan uzun saçlarımı gören ihtiyar: 
“Kızım hastane sokağı hangi sokaktı. Hanım kız! Delikanlı!”
177
Dedem gazete okuyordu. Sesli okudu: 
“Yeni doğmuş bebek soğuktan donarak öldü.”
178
Martılar simidi havada kapıyor, ekmeği suya düşünce alıyor.
179
“Devletten ihale alan adam zengin oldu, maaşçı adam fakir.” 
İşçilerin analizi daha gerçekçi
“Ben ona (Tayyip'e) oy verdim, ondan hiçbi şey almadım. Ben ondan hak alacağım, o benden hiçbir şey almayacak.”
180
Sakal tıraşı olmuş 7 lira. Yüzde 40 zam. Tıraş olma aralığını yüzde 40 uzatırız biz de. (Aralık 2011)
3 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
ADİLEN AŞİT HAMUR İÇİ
161
Adamın bi tanesi ben hacca gidecem demiş. Öteki hacca ne gidiyon burda bi İspirli var, onu taşla aha sana hacc demiş. Dedem anlattı.
162
“Bankadan para çekicem. İşte Efkur'a ödeme yapıcam, doğalgaz zart zurt.”
163
Devati'nin türbesini gördü kadın. “Ben Fatiha okuyim sen de Süphanekeyi oku,” dedi oğluna. 
Aslında öyle olmadı. Kadın Fatiha Sübhaneke deyince dedim bunlar durup dururken niye Fatiha Sübhaneke okuyor. Baktım Devati'nin yanından geçiyoruz.
164
Kadın elindeki şeyi çocuğa gösterip “Bunun fotoğrafını bi çek,” dedi. Çocuk telefonu çıkarıp açtı kamerayı. “Çiiiz” diye seslendi çocuk. Öttü kamera. “Nasıl çiziyim?” dedi kadın.
165
Dalgın dalgın yürüyordum. Adam önce çöpten çıkardığı plastik bidonu ezerken beni korkuttu. “Üç kağıtçı köpek,” dedi yerde yatan köpeğe. “Gel gel!” dedi. Köpek kıpırdamadı. “Sahtekar köpek,” dedi.
166
“Ben Mars'a gittim ama olmadı,” anladım adamın dediğini. Tavla oynuyormuş.
167
“Allah, Adem aleyhisselamı dünyaya gönderdi. Sabanla öküz de gönderdi. Adem'e dedi ki toprağı sür. Adem aleyhisselam başladı sürmeye. Durmadan sürüyor. Allah Cebrail aleyhisselamı koşturdu. Git de ki dursun. Tüm dünyayı sürecek yoksa. Cebrail koştu. Bi taş koydu. Dedi ki burdan öteye geçme. Adem aleyhisselamla tuttular bi dövüş. Cebrail'i yenebilir mi? Cebrail aldı Adem'i altına, Adem aleyhisselam alttan ayağıyla taşı itmeye çalışıyor. Ulan demek ki gözü açmış. Taşı ittiriyor ki arazisi daha çok olsun.” 
Gülüyor: “Bunu bana amcam anlatmıştı. Öyle güldüm ki ilk dinlediğimde.”
Dedemin amcası Kemal Tahir olabilir.
168
Yıllarca Adile Naşit’i, Adilen Aşit diye bildim. Hamur işini, hamur içi diye. Beyaz ve yeşil fasulyeyi biliyordum. Beyaza kuru, yeşile taze dediler.
169
“Ne Müslümanı, Ermeni midir bu Esad, Yahudi midir nedir? Esad da ibnenin teki.” 
Hamza abi
170
-En son hangi kitabı okudun? 
-Son kitap’ı okudum.
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
MEVSİMLE SAVAŞ
151
Ulan gerçek adamı manken sandım bu sefer. Ama haklıyım, iş elbiseleri satan mağazanın köşesinde dikiliyor. Mankeni dışarda unutmuşlar salaklar, çalarlar lan bunun üstünü diyorum bi de. Güzel elbiseleri vardı.
152
Türkü söyleyerek biri açtı kapıyı, kaldırdım başımı. Elinde iri bi armutla bir adam. Birkaç dakika sonra önümde durdu. Kaldırdım başımı, bi dilim armudun içini boşaltıyor. Aldım. Diğerlerine geçti.
“Şimdi size yalakalık ediyorum ki arabası olan biri beni eve atsın. Yağmur yağıyo.” 
Biraz konuştu. Başta söylediği türkünün nakaratını tekrar ediyor arada. Sonra: 
“Öyle ruhum daralıyor ki, öyle ruhum daralıyor ki.” 
Şemsiye düştü. 
Nakarat şu: 
“Huyum suyum kurusun
Eskittiğumu giymem”
153
“Ten liradır, ben sana beş liraya veriyorum ha.” 
5 lira dediği şemsiyeye arap 4 lira vermek isterken büfecinin tepkisi.
154
“Hastayım ben geberiyorum.” | Otobüs şoförü
Şimdi şöyle: 
Kadın dedi ki Kaynarca yazıyor mu ekranda ben Kaynarca'da inicem. Yok dedi şoför 40 dakka gecikmeli, yazacağını sanmam. Kadın dedi o zaman sen söyle. Yok dedi şoför ben hastayım konuşamam seni aklımda tutamam. Yav dedi kadın ben burda durcam. Şoför niye duruyorsun durma burda dedi. Geç arkaya dedi şoför bul Kaynarca'da inecek birini onunla in. Kadın ben herkese tek tek sorayım mı şimdi dedi. O zaman dedi şoför durağı geçersek dedi gelirsin benle son durağa. Dedi ki kadın ben de dedi evine gelirim senle... Kesti cümleyi şoför, benim evimde ne işin var dedi. Gelirim evine karın atar seni evden dedi kadın.
“Söyle Özge'ye çay koysun.” İhtilal çağrılı şifre
Kadın sorarken bir yolcuya, otobüs yazaneleri varmış, Kaynarca durağına var mı daha diye. Şoför sen burada in başımın belası dedi. İnmicem dedi kadın. Allah Allaaaah manyak mısın kadın dedi şoför.
155
“Baban orda mı, fabrikada mı baban? ... Ben, sen Nalan'sın diye konuşuyorum. ... Bende iki tane var da Fanatik, birini ona göndereyim mi diye soracaktım… Tamam oğlum, tamam.”
156
Bir ihtiyar bir ihtiyarın elinden tutup otobüsten inmesine yardım etti. Ak sakallıydılar. Kadından bir parça düşmüş, kağıt. Adam peşinden hanfendi hanfendi diye koşuyordu. Gel bi çay içelim dedi Ali abi. Bu sefer benden ama dedim. İçtik. Çıkardım cüzdanı, geri koydum cebe.
157
Dün akşam “Hocam nasssın?” diye yanaştı biri. Yanlış kişiydim. Bu akşam yarı tebessümle yaklaştım birine tanıdık diye. Yanlış kişi. “Yavv,” dedi dünkü, “bizde bi hoca vardı, gitti, ona benzettim.” “Mücahit naber?” diyecektim, demedim.
158
“Allah vere de olay çıkartmaya!” dedim içimden buram buram alkol kokan herif binip önümdeki koltuğa oturunca. Yanına oturduğu çocuğa sarhoş diliyle bir şey söyledi. Aha dedim başlıyor. Yerinden kalkıncaya kadar bir şey yapmadı. Herifin boşalttığı koltuğa bi başkası oturdu. “Otur tamam da bacağıma niye sürtüyorsun ayağını,” dedi herif. Oturan da bir şeyler söyledi sessizce kulağına. “Ben seni duyuyorum,” dedi herif, oturan ne dediyse artık. Girdiler birbirlerine. Oturan vurmamaya çalışıyor, herif uzaklaşsın, büyümesin olay diye. Herif yapıştırıyor. Bir iki de oturan vurdu. Durağa geldi otobüs, açtı kapıyı kaptan. İndirdiler gene bindi herif. Vurmaya yelteniyor. Şişmanca bir herif. “Bana mı gücün yetiyor,” diye bağırmaya başladı. “Senin yüzünü biliyorum ben, yazdım,” dedi en son. Elinde eczane poşeti. 
Bana mı gücün yetiyor ne lan. :) Öteki de garibim kibrit çöpü gibi. Hadi kalın kibrit çöpü olsun. Çıkıyor ya arada kibrit kutusundan.
159
Fatih: “Çatışma mı çıkıyor abi orda her gün?” (2.'ye) 
1.: “Herkesin içinde bi çatışma var Fatih.” 
2.: “Sen kimle çatışıyosun?” 
Fatih: “Mevsimle.” 
Nefsimle mi dedi la yoksa.
160
Bi poşet ayvayı sağ dizinin üstüne koymuş. Eli ayvaların üstünde. Burnumda ayva kokusu kulağımda adamın parmağıyla poşeti çekiştirip vurarak tuttuğu ritmin sesi.
4 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
BEN BÜYÜK BİR YAZARIM KÜÇÜK BİR YAZAMAM
141
Kız büfeye telefon bırakıp karşılığında 150 lira almış. Taksiye binip gitmiş. Annesinin numarasını vermiş bir de. Adam kadınla konuşuyordu:
“Valla bilmiyorum abla, anneme gidicem deyip çıktı, Beşiktaş'tan geliyormuş. Siz nerdesiniz abla?” 
“...” 
“Valla bilmiyorum abla. Taksiyle gelirse, şimdi trafik vardır, direk taksiyle gelirse 1 saate gelir.” 
“...”
“Valla bilmiyorum abla, buraya tekrar gelirse ben alıp sana getireceğim kızını. İnşallah başına kötü bir şey gelmez.” 
Durakta taksici inip diğer taksiden bozuk sordu, bir elinde para diğer elini makas gibi yaparak ve makasla bölüyor gibi parayı. Duraktan bi adam “Gel gel,” dedi, “ben bozayım.” 
“Çakma telefon bırakıp gitti kız,” diyordu büfeci.
142
Sırtında tıbbi atık yazan turunculu bi adam geçti. Doğumhanenin önünde bi adam soruyor hemşireye: 
“Sor bakalım onda evin anahtarı var mıymış?” 
Anahtar görümcede. Görümceye teslim edilmiş.
143
Kadınlar simidi yayınca masaya garson seslendi: 
“Abla çay vereyim mi, sahlep?” 
Çay istediler ufak bardakta. Karşıdaki kadın, “Ben vercem parasını,” deyip ilaç kutusu çıkardı. Arkası dönük olan şaşkın şaşkın bakıyor, para çıktı kutudan: 
“Ben de ilaç çıkaracaksın diye bakıyorum,” 
“Abla sağlam yere koymuş parayı, sen sakin ol.”
144
Islama köfteyi İslama köfte diye okudum. Hayırlı cumalar.
145
Kızın uzun atkısının ucu yere düştü, alıp kucağına koydular. Kalktı inecekti, takamadı çantasının bi kolçağını, arkadan koluna geçirdi biri.
146
Kız 5'i sevdiği için sorulunca 5 diyormuş yaşını. 7 yaşında mı ne.
147
İlk “yetersiz bakiye” yerine kartını okutan para almadı.
İkinci yetersiz bakiye ve başka bir kart sahibi: 
- Kartınızda fazla var mı? 
- Para vermeyeceksin ama, dua edeceksin.
Duymadı, okuttu kartı:
- Şöyle alır mısınız? 
- Ölmüşlerimin ruhuna dua edeceksin.
148
“Torbagöt” diye bi tabiri var bizimkilerin. (Aslımız Erzurum.) Kocaadamların çocukluk günlerinden kalma bi tabir. 60'ını geçmiş mesela, torbagöt diyor diğer 60'ını geçene.
149
- Bi şe istiyo musun?
- ...
- Çay yap çay.
Otobüste
150
- Abi simidin var mı? 
- Simit yok. Martılara mı? 
- Evet. 
- Dur ben sana ayarlicam. 
- ??? 
Çizi ve ikram gösteriyor: 
- Bak bunu da yiyo bunu da. 
- Yok abi ya, olmaz onlar. 
- Martılar yiyo ama. Kağıt helva da yiyolar.
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
PARANIN AĞIRLIĞI YOK
131
“Ben söyleyemiyorum da, profiteröl var mı? Profitelöl. Profiterör. İçinde yuvarlak şeyler olan di mi profiterör?”
132
Terazinin üstünde 200-300 liralık banknot vardı. Ekranda “5 gram” yazıyordu. Adam şey dedi: 
“Gördüğün gibi, paranın hiç bi ağırlığı yok.”
133
“Allah ona acı çektirmesin ama huzur da vermesin.” Bu nasıl beddua lan. :)
134
Çiftin yanında otobüsü durdurdu, kapıyı açtı, şöyle dedi:
“Kardeşim yardım etsenize bak kadın düşmüş.” 
Baktım, kadın torbalarını topluyordu.
135
Otobüsteyken “Çayı üstüne koy yoldayım,” diyen adamlar olduğu sürece bize bi şey olmaz. Korkma.
136
Şu zenciyi ne zaman görsem manken sanıyorum. Plastik manken. Ya da her neyse işte.
137
PTT'deki adam da acayip pimpirikli ama her seferinde 10 kuruş eksik alıyor benden. Bu sefer geri verdim 10 kuruşu. Ben daha pimpirikliyim. :)
138
Büfenin önündeydim. “Yanlış anlamazsanız bir şey söylicem,” dedi bi genç, büfeci kadına, “Paramı düşürmüşüm, karşıya geçicem. Bu paketi (Marlboro Light) size versem parasını alsam olur mu?” 
Kadın çocuğu haşlayacak şimdi derken: 
“Bi 10 lira vereyim, geçerken uğrar bırakırsın. Daha ölmedi insanlık.” 
Çocuk paketi 360 derece çevirip “Bakın sapasağlam, hiçbir şeyi yok,” filan diyordu.
Büfeciler belgeseli yapılsa acayip şeyler çıkar. Da kim yapacak? Otobüs, minibüs şoförleri ve yolcuları ile. Bir de otobüs durakları var. Hele Uzunçayır'ın köprü altı.
139
-Kaç yaşındasın? 
-2. (Sadece 2'yi biliyor ya da 2'de kalmış.)
-Adın ne? 
-Şeyma Edibe. 
-Soyadın ne? 
-Edibe. 
-Benim soyadım ne? 
-Yahya amca. 
-Soyadım, soyadım? 
-Amca.
140
Camel grubu dağıtıcılarının maddi şartları diğerlerinden çok çok iyiymiş. Ama diğerleri daha sistematikmiş. Haftada üç geliyormuş Camel grubu. İkiye düşürmüş. Bakkal da inat etmiş, aldığı paket sayısını artırmıyormuş. Netice itibarıyla üç Winston Soft’tan birini aldım. 
Bugün bi nasipsizlik var. Olmayınca olmuyor. Köftecide telefonu şarja takayım dedim. Şarj aleti mi bozuk priz mi anlamadım. Garsonun şarj aleti kayıp. Başka bi müşteri götürmüş olabilir. Arkadaşının şarj aletini getirdi. Önce kendi telefonunda denedi. Çalışıyor. Benimkini taktım. Adam da inat çıktı. Yav tamam uğraşma diyorum. Yok. İlla takacak. :)
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
GÜZEL OKLAVA
121
Otobüste virüs var ulan. Adam kapıya sıkıştı. Yanımdaki de soğan sarımsak suyundan filan bahsediyordu. On beş günde bir ağzına damlatıyormuş filan. “Yemiyor ki kıvırcıktan başka bir şey oğlan,” dedi bi ara. Oğlan kuşmuş. Kuş kuş bildiğin kuş.
122
Dondurmam Gaymak'ın aynı yerine denk geldim gene. Sar sar sar geri sar. Kadın oğlunu dövüyor terlikle. “Bak, gördün mü anneyi,” dedi annem. Dedim “Sen de beni dövüyordun aynı öyle.” 
“Ne zamaaaan?” 
“Oklavayı kırmıştım da oklavanın parçalarıyla dövmedin mi?” 
“Ama öyle güzel oklavaydı ki…” 
:)
123
“Ertuğrul Gazi'yi vurdular yavv.”
124
Güldür Güldür'ün seyircileri daha güldür güldür.
125
“Yola çıkarken haber ver, tülleri makineye atıyım, sen gelene kadar biter, takarsın.” 
Planlama müdürü
126
“Yavrum ben uyurum, kucağına yatarım. Senle bi yer değişelim ha?” 
Cam kenarındaki oğlanın kulağında kulaklık. Oralı olmadı.
127
Şalvarlı kadın yürüyen merdivene resmen sinkaf çekti.
128
“Buyruuun. Efendim istikamet Kadıköy. Günaydın.” 
İki senede bir denk gelir bu şoför. Pilot gibi konuştuğunu söylememişim.
129
Kız 16 yaşında. Para göndermişler postaneden, onu almaya gelmiş. Gerisini vezneci, vezneciye anlatıyor: 
“Kızın nüfus cüzdanında fotoğraf yok. Diyorum ki 15 yaşını geçmişsin, buna fotoğraf yapıştırman lazım. Diyor ki ama bununla ben hastaneye gidiyorum, bana bakıyorlar. Hastanede bebeklere de bakıyorlar dedim. Bakmak zorundalar. Bu para işi. Bununla o bir mi?” 
18 yaşından küçükler para alamıyormuş bu arada. Nüfus müdürlüğü bu kadına ödül filan versin. Cüzdanda TC'si yazmıyor diye e-devlet şifresi vermedi geçen de birine.
130
Üç arkadaşın ikisi orta kapıdan otobüse bindi. Bir yandan üçüncüyü arıyorlar otobüsün içinde, bir yandan şoförden kaçmaya çalışıyorlar. Şoför bir bağırdı: 
“Hey oğlum, gelin bakıyım buraya!” 
Yolcuların arkasına saklandılar. Şoför bir daha bağırdı: 
“Buraya gelin buraya.” 
Gittiler şoförün yanına. 
“Binecekseniz gelin söyleyin, niye ortadan biniyorsunuz? İnin bakıyım aşağı.” 
İndi iki çocuk. Yolculardan biri paralarını vermek üzere seslendi: 
“Binecekseniz binin.” 
Omuz silktiler. Üçüncü çocuğu aradılar etrafta. 
“Şimdiki çocuklar çok gururlu. Gururlu bi nesil yetişiyor,” diye bi cümle attı biri otobüs hareket edince, “Biz böyle miydik, söyleyemezdik paramız yok diye. Az mı yürüdük Bostancı'dan Kadıköy'e. Siz de bilirsiniz ya.” Otuz beş yaşlarındaydı taş çatlasa.
3 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
BELİRSİZ BEŞ
111
“Dayııı! Limonata, su, çay, oralet.” 
Bu nasıl sipariş olum. :) Askerler, çarşı izninde, okey oynuyorlar.
112
Dayım suda yumurtlatacam diye tenekeyi su doldurup atmış tavuğu suya. Üstüne de mermer kapatmış. Tavuk mevta.
113
Berber koltuğuna oturdu ve dedi ki: 
“Bazen saçlarımdan kıllanıyorum.”
114
Tır durdu durağın önünde. Yukarıdan bağırdı tırcı: 
“Burası Kartal köprüsü mü?” 
“Yok,” dedim, “daha var.” 
“Kaç km?” diye sordu önce. “Beş,” dedim. Hep beş diyorum böyle soranlara, belirsiz bi beş. İyi şoförmüş ki soruyu değiştirdi: 
“Kaç köprü daha geçicem?” 
“Valllaaa, üç filan. Üst geçitlerle birlikte.” 
Bastı gitti, iki daha ekledim köprü sayısına. Ben de o tarafa gidiyorum deyip bineyim dedim. Niye binmedimse.
Birkaç ay sonra.
“Göztepe köprüsündeyim, Gebze Harem'e binmek gibi bi çılgınlık yapayım mı?” yazacakken twitter’a, önümde bi araba durdu. Şoför uzandı cama ben eğildim: 
“Pendik'e gidecem ama?” 
“Devam devam, dümdüz.” 
Baktım soru işareti kaldı adamın yüzünde. “Ben de o tarafa gidiyorum aslında,” dedim yardımcı olurum hesabı, “yeriniz varsa ben de geleyim?” 
Önce bi tereddüt etti, iki çocuk varmış arkada. “Gel gel,” dedi. Atladım. Bacanağa gidiyorlarmış. Tünelden ilk kez geçmiş. Avrasya tüneli. Tünelin nereye çıktığını çözememiş. Basıyor 120 140. Ara ara yoğunluk oluyor. Hız kesiyor. Karısına yazıklanıyor:
“Bi türlü yardıramadım şu yolda.” 
Sakin Mithat abi sakin, daha nereye yardıracan.
115
Saat on ikidir indim otobüsten söndü lambalar. Annem aradı “Nerdesin eşşek sıpası,” dedi.
116
“Kaç para ayakkabı? 280? Tabii olum tabii baban kazananda tabii alırsın 280'e. Benim arabanın dört lastiği 280.”
117
Köyden tavuk getirmiş akrabanın çocuğu. Bahçeye koymuş. Tavuk şimdi bizim balkonda. Nasıl çıktın buraya diye soruyorum, ses yok. Geçen gün kaybolmuş tavuk. Demişler ki çocuğa, köyden geldi buraları ne bilsin.
118
“Her yiğidin gönlünde bir aslan yatar,” diye diye geziyorum. Ne müthiş bi laf uydurdum diyorum kendi kendime. Atasözüymüş.
119
“Güz ayamı aynı orosbuya benzer. Gözünü bi açar bi yumar,” dermiş ninem. 
(Ayam: Hava 
Güz: Sonbahar) 
120
Dedemin bi karış sakalını kirli sakala çevirdik. Sonra çimdirdik. Yakışıklı oldu.
5 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
SELFIE FİGÜRANI
Tumblr media
101
“Baktım fırıncı ekmekleri sallaya sallaya götürüyo. Dedim, utanmıyor musun milletin ekmeğiyle oynamaya?”
102
Çay bahçesinin sağ yarısına bi garson sol yarısına bi garson bakıyor. Sola oturup sipariş veren grup sağa geçince solun garsonu sağa getirdi siparişleri. Sağda oturan bi müşteri, “Senin görev yerin öbür taraf, niye buraya geçiyon?” deyip sağın garsonuna seslendi: “Söyle ona bu tarafa geçmesin.” 
Solun garsonu diğerine, “Müşterine söyle bana karışmasın,” dedi. Bi de uyardı soldan sağa geçen grup için: “Bak bunlar taa öte baştan bu başa geçti, hesabı ödemeden kaçacaklar, dikkat et. :)”
103
Caminin altında dükkanı vardı, marangozla karşılaştık markette. Musa (abim) dedi, İsa (müteveffa abim) dedi. Baktım bulamayacak, Yahya dedim.
104
Dayı bi dal da kalem koymuş sigara paketine. Kurşun kalem. Marangozdur kesin. 
105
Balkonlardan bir ses geldi: “Yahya! Yahya nerden geliyorsun her akşam böyle?”
106
Bir dağ çıktım, iki dağ çıktım, üç dağ çıktım diye diye çıktım yürüyen merdivenleri. İnerken dağ dağa kavuşmaz, insan insana kavuşur demiştim içimden. Koridorda liseden bi arkadaşa rastladım.
107
Gri bi heykel gördüm, önüne karton kutu koymuşlar, içinde bozukluklar. Yine neyin duyarını kasıyor bu Kadıköylüler dedim, neyin sosyal deneyi bu. Yoksa gerçek mi lan dedim sonra. Yok abi bildiğin heykel. Gerçek adam heykeli. Geri döndüm inceleme yapmaya. Yok, heykel işte. Gri adam heykeli. Put gibi duruyor. 
Değilmiş anasını satayım değilmiş işte. Performans sanatçısı. Bozukları mı toplamaya eğildi naptıysa uzaktaydım. Gerçek adammış lan maket sandığım. Adammış bildiğin adam. Hassihassihasfgssf 
Şimdi yine gördüm. Aynı herif. Kutuya para atıldı mı duruşunu değiştiriyor. Pendik'te. Kımıldamadan duran adammış bu adamın adı, yoldan geçen biri söyledi. Adamı şaklabana çevirdiler iki dakkada. Asgsgs 
Adamın arka tarafında duruyorum. Bütün selfilerde melfilerde çıkıyorum. Bütün fotoğrafların figüranıyım.
108
“Afferiiim. Afferiiim. Öğrenicen sen bu işi.” 
Son ani frene tepkisi bi yolcunun. Adam ayaküstü sanat yaptı, elinde kayış. Otobüs kayışı. Tutunanlar. Kayışa tutunanlar. 
109
Ulan balon patladı. Oyuncak. Arı mı yaptı?! Kaynak sağlam: Arılar şüpheli paket diye fünyeyle patlatmış balonu.
110
Yanıma kucağında süs köpeği bi bayan oturdu. Ben bu levele ne ara geçtim. 
Aha bi level daha. Otobüse binen iki kızdan biri “Bebeğim,” dedi sevdi. Öteki “Aaa çok tatlı yaa,” dedi. Sahibi teşekkür etti. Çırpınıyor arada. Bi kurtulursa sahibinin merhametli ellerinden, tokadı basarım ha. 
Adı: Şeker 
Cinsi: King Çars (Charles)
“Çok ödlek, gölgesinden bile korkuyor,” dedi sahibi.
4 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
YENİ DÜNYA YİYORUM GÖZLERİM KAPALI
91
“Evladım sana bir şey sorabilir miyim? Güççüksuya nasıl gidiliyor burdan?” 
Üsküdar'da bir teyze idi.
92
Otobüs borusuna bir paket Filiz makarna asılmış poşet içinde. Yaprak makarna. Sahibinin elindeymiş. Sahibi tutunuyor boruya. Ve kayışa.
93
Yeni dünya yiyorum gözlerim kapalı.
94
Selfie çubuğu, kuş tüyünden toz alıcı filan satıyor. Ayak üstü muhabbet ettik. “İşler nasıl?” diye sordum. 
“Vallahi durgun. Seçime kadar böyle gider. Sonrası Allah kerim. Erzurum'a da gittim, Üçlü dua tablosu sattım orda. Doğubeyazıt'tan almıştım iki bin tane. İstanbul rahat. Bin liraya bi yer kiralıyoruz 8-9 kişi. Aylık yüz lira adam başı, su elektrik dahil. Kendi arabam var. Zor oluyor arabada yatmak filan. Burası rahat. İstanbul rahat.” 
Urfalı
95
Kürt garson kaldırımda menü uzatıyor turistlere: 
“Hellooooooooooooo”
96
“Yavrım, benim telefonuma kültür sanat aktiviteleri ile ilgili mesaj geliyodu. Telefonum kırıldı, artık gelmiyo. Onu Bi şaapın da mesaj gelsin.”
Görevlinin cevabı: 
“Teyze seçime yoğunlaştık, başkanın talimatı var. İkinci bi emre kadar askıya aldık faaliyetleri.”
97
Dedem bağladı fuları boynuna. Bakalım keramet fularda mı? Bakalım ne anlatacak? 
“8 saat mi çalışıyorsunuz?” 
Ânında etki.
98
Zenci saatçi, mahallenin delisiyle geldi yine çay ocağına. Galatasaray formalı bunları görünce “Ooo Mamudo, çavani başe?” dedi. Mamudo diyorlar zenciye. Mamudo, “Abi iki çay,” dedi. Oturdular bi masaya. Muhabbet koyu. :) 
Mahallenin delisi, Eren, koyu Fenerli. 
Geçen de Beyazıt’ın oralarda bi garson İngilizce turist avlıyordu. Turist Türkçe karşılık verdi elemana. Noluyo lan.
99
BAY VE BAYAN KEFEN BULUNUR 
Esnaf camı
100
Marketten iki bisküvi bi de başka bir şeyler aldım. Kasiyer iki bisküviyi geçti önce. Diğer kasiyer bozuk para istedi, verdi bozuğu. İki bisküviyi tekrar geçti. Ses etmedim. Diğerlerini geçti. Parayı verdim, fişi aldım. 
“Aha, iki kere geçmişsin,” dedim, “iki bisküviyi.” 
Fişe baktı, bozuk isteyene baktı, bana baktı. Bi kaç saniyelik bi gerilim oldu. Yüzünde "sıçtık" ifadesini görünce, “Taam taam, ben birer tane daha alayım aynılarından,” dedim, aldım. “Allah razı olsun ya, büyük dertten kurtardın beni,” dedi.
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
AT KENDİNİ İÇERİ
81
"Yanağım kapatmış."
"Kulağım dokunmuş."
Eskiden çekmiyor diye kapanıyordu telefonlar. Şimdi böyle.
82
Güzel bi ceket vardı üstünde. Yaşı 85-90. Uzun sakalları beyaz. Bir şeyler anlatıyor çevresine. Karşısındaki inince çarprazındakiyle başladı muhabbete. 
"8 yıldır bekliyordum hacca gidecem bu sene," deyince çaprazdaki "Ozaman hacla ilgili bi iki cümle söyliyim sana," dedi.
"Haccın farzı ikidir," diye başladı.
"Yarın kurban bayramının birinci günüyse bugün nedir?"
"Arefe." 
"Heh arefe günü Arafat'ın içine atacan kendini. Bir de tavaf var. Farzlar bunlar. Haccın vacipleri de 8'dir. Her şeyi ilimle yapacaksın. Dinde ilimsiz iş yapılmaz. Kafana göre yaptın mı, olsa da olmaz. Ne yaptığını bileceksin." 
Adamın kafayı eyice bi karıştırıp döndü başa: 
"Şimdi söyle bakalım haccın farzı kaçtı?" 
"Unuttum gitti ne bilim." 
"Dedim ya yarın kurban bayramının birinci günüyse bugün neydi, arefe. Atacaksın kendini Arafat'tan içeri."
83
Yeni yapraklanmış ağaçların ne güzel rengi oluyor.
84
Bir sonraki durağı anons edince otomatik kadın, "Bu niye konuşuyo, sen kimsin?" deyip etrafına bakıyor minik kız.
85
Ulan nasıl bi kavganın içine bindim. 7 yaşından 70 yaşına herkes birbirine bağırıyor. Kadın kavgasına erkek dahil olmayacak abi. :) 
Çocuğun sesini daha ayağımı içeri atmadan otobüsün kapısında duydum. Önce sadece çocuğun ağlayarak bağırması vardı. “Anne ben oturmak istiyorum,” diye bağırıyor. 10 kere filan bağırdı. Ön kısımda ters koltukta oturan bi kadın, üçüncü şahıs bu kadın, arkasındaki düz koltukta oturan kadına “Sen buraya gel otur, çocuk oraya otursun,” diyor. Tam bi karmaşa. Herkes birbirine bağırıyor ama kimse kimseye kulak asmıyor. Kız 6-7 yaşında. Arkasında annesi, tutuyor düşmesin diye ama kızı susturmaya yönelik hiçbir şey yapmıyor. Ciyak ciyak bağırıyor kız. Pardesüsünün üstünden kravatı görünen bıyıklı tıraşlı bi adam kalktı koltuktan, üçüncü şahıs kadına (ÜŞK) bağırıyor, “Sen ne karışıyorsun?” 
Kız ciyaklıyor, anne susuyor, adamla kadın ağız dalaşında. 
“Biz de çocuk yetiştirdik, böyle şey mi olur?” filan dedi adam ÜŞK’ya. Kız ciyaklıyor. Anne adama cevap yetiştirdi: 
“Ne yani sen bu çocuğu yetiştirememişsin mi diyorsunuz bana? Huysuz biliyorum, huysuzluğunu bildiğim için yanıma oturtmuştum, ameliyatlı dediniz diye karınıza yer verdim ama yanına da bu kadın.” 
Kız ciyaklıyor. ÜŞK'ya adam arada kalkıp bağırıyor. Arka kısımdan adamlar “Beyfendi siz karışmayın onlar halleder,” filan diyor. Kız sustu. Adam ÜŞK'Yya, “Gördün mu bak sustu, sen vızıldama oradan,” dedi. 
ÜŞK: “Bizim bağırtımızdan sustu o, böyle mi yetiştirilir çocuk?” 
Mevzu şu:
Şoförün arkasında anne kız oturuyormuş. Bi yaşlı çift binmiş. Karısının ameliyatlı olduğunu söyleyip yer rica etmiş adam, belki de çocuğu kucağına almasını söyledi. Anne kız kalkınca kız kadının yanına oturmamış. Başka bi kadın doldurmuş boşluğu. Kavganın bu kadar hararetli olmasında başörtülü-açık şeysinin payı da yok değil bana kalırsa. Pis başörtülüler hepiniz böylesiniz filan da derlerdi eskiden olsa. Hayırlısı.
86
“Erkekle şaka edersen fena olur, kadınla şaka edersen zina olur.” 
87
Teli koparmış. “Ben yaptım bunu, döv beni,” dedi. “Gel, dövcem seni,” dedim. Gelmedi. Beş dakka sonra geldi, tuttum. “Döveyim mi seni,” dedim. Minik ellerini güle güle hayır anlamında sallaya sallaya “Dövme, dövme, dövme,” dedi. 3 yaş, doğruluğun zirvesi midir nedir?
88
İki kardeş geldi, biri kız biri oğlan. Kız, 6; oğlan 8 yaşında. Anneleri mektup yazmış yollamış berbere. Oğlanın elinde zikirmatik. Huşu ile zikir çekiyor. Kız kot şortlu. Oğlan koltuğa otururken kıza devretti zikirmatiği. “Bak buna basıcan okuduktan sonra tamam mı. Allahümmesallialaseyyidinamuhammed dicen her seferinde.”
89
"Kapatıyorum, sıkışma, al kendini biraz daha içeri." 
Dolmuştur otobüstür
90
Teyze domatesleri iade etmeye gelmiş markete.
“Kızım ben bunların içini emiyorum, dışı kaya gibi.”
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
BİR TUR İKİ TUR ÜÇ TUR
71
"Erken gelmişim dünyaya. Şimdi kırk yaşında olacaktım ki bunların hepsinin hesabını sorardım." 
Yetmiş yaşında bu. Yaşlılara yer vermeyenler için söylüyor yanında ayakta dikilen arkadaşına.
72
Aniden otobüsün önüne kırınca bi otomobil, otobüs şoförü sola kaçtı. Sarsıldık bi. Arkada oturan kadın bağırdı:
"Nasıl kullanıyorsunuz şoför bey, öldüreceksiniz bizi, kaza yapıyorduk az kalsın." 
Yanımda oturan döndü arkaya: 
"Hepimiz burdayız, bi şey olmaz, Allah'a tevekkül et abla." 
Kadın gene şoföre çıkıştı. Otobüsün ön kısmı şoförden yana. Suçun otomobilde olduğunu söylüyorlar. Ön kapının açılmayan kanadında basamakta duran noktaladı: 
"Sen dua et ki usta şoföre denk geldin. Yoksa vurmuştuk kesin."
Kadın şoförle muhabbet ediyor şimdi. Bi kaç gün önce kazaya karışmış meğer. Minibüsteyken.
73
"Bunların yarısını turka yap yarısını franga. Koymuşsun bi tane turka. Afedersin adam geliyor üstüne yapıyor, oturuyoruz biz de oraya." 
Umumi helada, başım belada.
74
Kanser tedavisi gören hastayı sedyede götürüyorlar. 
"Tabut gidiyor tabut," diye konuşuyor ardından bir ihtiyar. Dedem. 
75
Hastanelerde o kadar hasta görüp de hayatlarına nasıl normal devam ediyor hastane çalışanları. Doktorları geçelim hadi. Diğerleri?
76
Kızın birinin dizinde bi kelle gördüm. Noluyo lan dedim. Baktım kellenin devamı varmış. Uzanıyor başka bir kız bir kızın dizinde. Sabah sabah ekşına bak yavv. Ödüm patladı.
77
Minibüs şoförü anneleriyle parktan dönen çocuklarını gördü, camı açıp sordu: 
"Alayım mı onları." 
7-8 yaşlarında iki çocuk. İkizlerdi galiba. Emirhan, Bedirhan. Yarın okula gitmeyeceklermiş. Hasta imişler. 
"İyileşmediniz mi?" dedi baba. 
"Ben iyileştim, Bedirhan'a geçti benden. Ben de tam iyileşmedim," dedi Emirhan. 
"Ordaki ne baba?" diye sordu biri göstergelerdeki bi çubuğu gösterip. 
"Hararet göstergesi o arabanın," dedi baba.
"Hasta mı olmuş araba," dedi çocuk, "ilacı var mı?" 
"Hasta değil," dedi baba, "ilacı var tabii." 
"Şurup mu?" dedi çocuk, "adı ne?" dedi. 
"Mazot, dedi baba, "yağ," dedi. 
İlk bindiklerinde şey demişlerdi bir de:
"İki tur gezdirir misin bizi baba, üç tur ya da dört tur."
78
"Akşam oldu, eve gidecez, eve de kira veriyoruz yavv." 
Bi pazarcı diğer pazarcıya bağırıyor yolu açsın da çıksınlar diye.
79
-Ersan boşları alsana. 
-Bilmiyorum ki bunlar Bosch mu Arçelik mi.
Çay ocağında
80
"Çıraklık yapılmayan yerde ustalık olmaz." 
Sıradan biri.
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
SEYYAR
61
“Dört çay bi kuuuş.”
Canım cami ocakları.
62
-Mezuniyet?
-Makine mühendisliği.
-Güzel sanatlara benziyorsunuz.
Allah yaratıyor işte, diyecektim tuttum kendimi.
Lisede milli güvenlik dersine gelen komutan yazıma doktor yazısı demişti. Bi başka komutan “Sende doktor tipi var,” dedi bugün. Rüyamda bile kazara doktor moktor olmadım. Ne lan bu komutanlardan çektiğim benim. :)
Bi kişi de makine mühendisine benzetse nolur, ölür müsünüz?
63
“Bir şey yaşanacaksa yaşanacaktır.”
Sokakta bi konuşma
64
-Cemaat yapalım. 
-Ben imam olcam. 
-Ben de müezzin. 
-Niyet ederken ne diyorduk lan? 
Lise talebeleri.
Birinin telefon zil sesi: Söyle. Ahmet Kaya.
Müezzin bitiremedi müezzinliği. 
Namaz sonrası: 
-Akşam namazının farzında dıştan okunuyo, içten okudun. 
-Valla o kadar bilmiyorum.
65
Bu adam bana hep “şey” diyor. Kaç çay vardı şey? Ne içersin şey? Sigaranı bi al küllükten şey.
Sonunda ocakçı ile tanıştık. :) Çayların parasını verirken “Vaktin varsa bi çay ikram edeyim,” dedi. O ocağın başında ben tezgahın önünde çay içip muhabbet ettik on on beş dakka.
Müsaade istedim. 
-Adın neydi senin şey? 
-Yahya. 
-He, bizim burda Yahya çok. 
Çok dediği de bi tane fötrlü adam, ama adamın seveni tanıyanı çok.
“Wifiyi aç Yahya, yaz şifreyi, mobili açma boşuna.” 
Wifi şifresi: levent1964
66
Dedem tartıldı hastane dönüşü parkın önünde. Seyyar tartı. Parasını ben verdim. Yetmişaltıkilo.
67
“Kalp dediğin atıyor zaten önemli olan ritmini değiştirebilmek.”
Arka cam yazıları
68
Bi zenci iki oralet aldı, tezgahına gitti. Oraletle misafir ağırlıyor, seyyar tezgahında.
69
“Herkese pas veren kız Barcelona'da oynasın bence.” 
Duvar yazıları
70
“Olum bu Taliban nedir yavv. Taliban hükümeti devirdi diyor.” 
Tersane işçileri 
“Çocuğunuzun sağlıklı gelişmesi için nelere dikkat etmelisiniz?” haberinden bi madde okudu gastede. 
“Siktir lan!” oldu tepkisi.
:)
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
ARA GAZ
Tumblr media
51
“Şu külüstürü değiş artık,” demişti annem işe başladığım zaman. Ayda bir tekrarladı elimde gördükçe. Bizim emektar kanalizasyona karıştı sonunda. Geçenlerde “Faturalıya geç artık sen de,” dedi. İkiletmedim. :)
52
Umumi helalarda ilginç adamlar denk geliyor. Ellerimi yıkıyordum. Çıktı tuvaletten:
“İnsanın en rahat ettiği ân ne zamandır biliyor musun?”
Bilmezden geldim, sordum:
“Ne zaman?”
“Atması gerekenleri attığı zaman rahatlar insan.” (Tam olarak böyle değildi, böyle de oldu.)
Sonra tafsilata girdi. Motor-egzost benzetmesi yaptı. Turnikeden geçtim. “Hadi sana iyi akşamlar,” dedi. Helanın dışına taşımadı mevzuu.
53
“Kaptan binecek vardı yaa, birlikte kurbanlık almaya gidecektik biz.”
Hayat kısa, tosunlar geliyor. Mahallenin göbeğine kuruluyor iki bileyci. Her sokakta bi kamyonet, kasası dışkılı. Çocuklar kurbanı almaya gidememekten ağlamaklı. Bu her kurban arefesinde böyle.
54
Cümlenizi popülist olmaya davet ediyorum.
55
“Birine beddua edeceğim zaman ‘Allah seni Amerikancı yapsın,' diyorum.”
’64 impala sahibi/şoförü
56
İkiz dedeler biliyorum bi tane. Bak o da ilginç. İkizsin ve yaşlısın. Bi de dedesin. Komik de yani bi taraftan. :)
57
Uzun zamandır şehirlerarası otobüs yolculuğu geçiyordu aklımdan: Van. Bunu kastetmemiştim. Şoför namazında niyazında olunca namaz molası verdi otobüs. Erzurum dağlarında kar yok boran yok.
“Ne gelmez Ağrı oldu yavv.” Erzurum'dan Ağrı'ya giden bi vatandaş.
Bitlis'te İran Erzurum konsolosunun arabasına bindim akşam akşam. Dolu otelden boş otele geldik.
58
“Özel yetiştiriyorlar abi, Türkiye'nin başına getirdikleri adamları özel yetiştiriyorlar. Senden benden gibi gösterip özel yetiştiriyorlar.”
Çay ocağında aydınlanıyorum.
59
Otobüs şoförü yanına almış oğlunu. 6 yaşında bi oğlan. Şoförlüğün teorisini veriyor oğlana. Emniyet binasını görünce “Baba poliiiiiiiis," diye cıyaklamasın mı. “Bak,” diyor babası “kırmızı ışık. Hani sen bilgisayarda oyun oynarken yanıyordu ya. Öyle işte.”
Sonra çocuk başını uzattı, arkaya baktı bir iki. Hemen arkalarındaydım. Yüzümü ona çevirdim. Babasının kabinine çekti hemen başını. Oyuna çevirdi bunu. Dönüp bana bakıyor, önüne dönünce gülüşüyor kendi kendine. Baba da dahil oldu.
“Kime bakıyon sen oğlum?” Kabin görünmeme engel teşkil ediyordu. Bi müddet aradı aynanın içinde. “Amcaya mı bakıyon sen?” dedi sonra. Öyle bir şeyler.
60
“Samet, çaya bakalım mı devrem? Çay, olmak üzredir.”
6 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
CANDAMARIM YAŞAMAK
Tumblr media
41
+Kaptan acele etme, acele etme inen var.
-Neye acele etme yavv, sahura yetişçez.
42
“Ey ahali! Ne olur alafranga tuvaletlerin üstüne tavuk gibi tünemeyin, taşlar kırılıyor, bütün alafranga hela taşları birer birer tarihî harabe haline geliyor.”
43
80’lik teyzeden durakta bekleyen 40’lık adama:
“Sen bu mahallenin çocuğusun, nereye gidiyorsun?”
Ramazan'da bu vakitler çok hoş.
14 Temmuz 2014 20:00
44
“Ezan okunduğu zaman 'essalatü hayrümminennevm' desin,” diyor pideci, çırağına. Telefon alarmı için.
45
“Baba oğula bir şey verdi mi baba da sevinir oğul da; oğul babaya bir şey verdi mi oğul da üzülür baba da.”
46
Kurmayı kurmayı bağdaş kurmayı unutmuşuz.
47
Marmaray'ı bekleme moduna aldı vatman.
48
Geçen gün bi çay ocağında, uzun zamandır gitmiyordum, kaç kere “Usta bi şiir verir misin?” diyecek oldum.
49
“Benim bir numaralı candamarım, yaşamak,” dedi adam olum. Sıradan bir adam işte. Daha ne konuşuyonuz.
50
İki adam tavla oynuyor. dört beş taraftar çevrelerinde. Yenilene arkadan sigara uzatıyor biri:
“Seni besleyen yok heralde.”
Yenen'in telefonu çalıyor.
“Bakmam şimdi telefona. İsterse cumhurbaşkanı olsun.”
Mars. 
Beyaz fötrlü adamın adı Yahya.
3 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
KARIŞIK
Tumblr media
31
Dedem peygamber ocağı diyor askerliğe. Bi saat nöbet tutsan ne kadar sevap, diyor. Askerin bir tanesi nöbette namaz kılacakmış. Tüfeğini emanet etmiş nöbet kulübesinin yanındaki topa. Adam namazdayken yüzbaşı çıkagelmiş. Tüfeği almaya niyetlenmiş yüzbaşı. Top dönmüş yüzbaşına, uzak dur tüfek bana emanet, demiş. Tezkeresini vermiş yollamışlar askeri.
32
“Kaptan, normalde kaça kadar var seferler?” diye sordum Gebze-Harem şoförüne.
“Aşağıdan on bire yukardan ona kadar dakikalı devam ediyor. Bu saatlerde araçların üçte ikisi çekilir. Bizim arkadaşlardan kafayı çeken, kumarda kaybeden, karıyla kavga eden alır anahtarı çıkar sefere. Ufaktan harçlığını çıkarır kafayı rahatlatır.”
Aşağı=Harem. Yukarı=Gebze
33
“O dudaklar bende olsa Türkiye'yi peşimde koştururum,” demişti fabrikada bir işçi dudakları dolgun bir başka işçi için.
34
Dün berberde bi ayran mevzuu oldu. Müşterilerden biri çırağa para verdi, ayrana gönderdi. “Büyüklerden al,” diye ekledi. Bu gece rüyama girdi. Ünlü bi prof mu kimse artık “Kesinlikle bardak ayranlardan almayın. Alıyorsanız büyüklerden alın,” diyordu. Berberdeki müşterinin cümlesiyle o prof’un cümlesi eşit olacak değildi ya.
35
Çocuklar oyun oynuyor. “Fransa'ya gidip geliyoruz,” diye bağırdı bir tanesi.
36
“Bi gün MHP ilçe binasında oturuyoruz birkaç arkadaş. İlçe başkanı namaz kılmaya gitmişti camiye. Hocayla geldiler. Sıradan herkese tövbe ettiriyor gençlik kolları başkanı, teşkilat başkanı falan. Sıra bana geldi. Dedim ben tövbe etmem. Niye diye sordular. Dedim şimdi tövbe edicem, burdan çıkınca yine günah işlicem. Olmaz öyle. Ama adam iyi adammış, ilçe başkanı, hiçbir şey demedi, çıkarken bizi kapıya kadar uğurladı.”
Sanayide bi torna ustası
37
Mukabeleden çıkmış kadınlar. “Ben sosyal bir insanım,” dedi biri. “Telefonla konuşmaynan mı sosyal olunuyor, hah,” dedi öteki.
38
“Yanlış yere sobeledin olum.”
39
“Feryat edin! Feryat edin! Ölüm ilanınız/emriniz geldi,” diye feryat ediyor mahallenin bi çocuğu.
40
“Ulan hepinizin sokakta ne işi var, gerizekalılar.” Kadıköy'de bi deli kadın.
“Bi mangal kömürü için asıldı Adnan Menderes.”
Volta atarak konuşuyor, güncel güncel: “Doğa Koleji Fettullah'ın. Döndür. Dönüyoruz.”
Hızına ve küfürlerine yetişemedim kadının.
2 notes · View notes
olayhikaye · 2 years
Text
SANAYİDEN ÇIKIŞ
Tumblr media
21
Bir ajandadan kopmuş sayfa. “Nişanlıma türban aldım=35 TL” yazıyor.
22
“Ben,” diyor, “takvimin üstüne yazdım o gün randevuya gideceğimizi.”
Takvim=duvar takvimi
23
12-13 yaşlarında 4-5 çocuk oturmuşlar kaldırıma, biri yüksek sesle sağcı-solcu nedir anlatıyor diğerlerine:
“Sağcı dinine bağlı olan, solcu dinle falan alakası olmayan işte olum.”
24
“Kaval sesi çıkaran karıyı açsana kanka.”
Kaval sesi çıkaran karı=Zara. Elif dedim.
25
Üç kişiydik. üçümüz aynı kareye girelim diye göl kenarında mesire masasının üstüne koyduk akıllı telefonu. Masanın üstünü oluşturan ona onların arasına yerleştirdik telefonu dik dursun diye. Açıyı ayarlamak için de tuttuk masayı sağa sola çeviriyoruz falan. Az önce selam veren adam seslendi:
“Durun ben çekeyim yavv.”
26
“İşin gücün bitir (bitiyor), hastalık gelir (geliyor), dalan (dalına) konir (konuyor).”
Tüm çocukları evlenmiş abisi için bir kadın diyor.
27
“Aslında her attığımda aynı imzayı atmıyorum / ama genel olarak aynı" deyince şiir sandım. Baktım elindeki kağıt imzalarıyla dolu.
28
Baktım yemekhanede tüm masalar dolu iki masa hariç. Dedim bunlar niye boş kalmış. Ekmek yokmuş.
29
Ninemin amcama dediği: “Ula oğlum ele çirkinsen ki sana kim varacak?”
Amcamın dediği: “Ebe senden de çirkin değilem ya.”
30
On sekiz ayın sonunda sanayiden istifanın özeti:
“Hayatı çekilir kılan bi siz vardınız Yahya bey.” Yemekçi abla.
2 notes · View notes