İhtiyacım olan üç beş satır. Biraz sevgi belki azıcıkta sevgi. Sarıp sarmalayanından değil de değer görüyormuş gibi hissettireninden. İnsanlar dünyayı açık havalı bir hapishane yaptığından bu güne istediğim şey buydur. Her gün kendime şu soruyu soruyorum acaba bu gün ben neden uyandım bu hayata ne katacağım öyle ya oksijenini israf etmeye gelmedim sonuçta hapishanede de olsan çiçek dikebilirsin onu sulayabilir büyütebilirsin. Ya da ben çok korkarım ama bir hayvana su verebilirsin. Karnını doyurabilirsin onun ya da birinin derdine ortak olabilirsin.... Çok şey yapabilirsin dostum mesela şimdi kalkıp annenin yanaklarından öpebilirsin. Annesi olmayanları düşünerek anne iyi ki varsın diyebilirsin. Kesin bir şey olduğunu düşünür ama sen bir deliye denk geldim dersin bu delinin de kulakları çınlar. Hayata dönmemiz gerek dostum. Bu hapis haneyi kabul etmemeliyiz öylece göğe bakalım hayata sarılalım bu hapishane parmaklarını kıramasakta bükelim....
Bazen insan kendi hapishanesinin anahtarını bulamıyor, hatta çoğu zaman asıl mahpusun kendisi olduğunu bile anlayamıyor.
Bende dokunamadığım parmaklıklar arasında hapsolmuştum. Kafamdaki dağınıklıkla beraber.
Düşünceler düşüncelere karışmıştı. Ne çok keşkem, eğerim, meğerim vardı. Halbuki kendime söz vermiştim bu çıkmaza girmeyecektim. Yorar bu insanı, dibe doğru yuvarlanırsın demiştim. Kendimi dinlememişim.
Şimdi o çürük, dağınık, gri düşüncelerde hapsolmuştum.
Zaman çok acımasız bir saniye bile duraksamadan akıp gidiyor, zaman daralıyor biz kendimize acıyıp ne kadar iğrenç bir konumda olduğumuzu düşünürken o ilerlemeye devam ediyor ve sonra bir bakıyoruz süre dolmuş zaman her zamanki gibi akıp gitmiş.
Olduğum yerden ne kadar ileri gidebilirim bimiyorum ama sürem çok azaldı hiçbir şey yapmazsam eğer olduğum yerde kalacağım ama ben bunu istemiyorum, ben ilerlemek istiyorum ve sürem dolana kadar ne ileriye gidebilirsem o kadar ileri gideceğim aksi takdirde kendime verdiğim sözleri tutamam ve ileride geriye bakıp pişman olmak istemiyorum küçükken yaptığım gibi kendi sınırlarımı ve hayatın sınırlarını olabilecek en uç noktaya kadar zorlayacağım ne kadar işime yarar bilmiyorum ama denemekten zarar gelmez.
Kalbini camdan yaparsan, kıran çok olur. Demirden yaparsan, sonu pas olur. Denizden yap ki, giren kaybolsun, yüzmeyi bilen kurtulsun, bilmeyen boğulsun.
79 notes ·
View notes
Statistics
We looked inside some of the posts by
gunesinibekleyen
and here's what we found interesting.