Tumgik
#sahranın sözleri
duygusalbiri0 · 2 years
Text
Aşk böyle miydi?
Mutluluk, kıskançlık, heyecan, öfke, arzu ve daha varlığını henüz bilmediğim bir yığın duyguyu en sivri kenarlarıyla hissetmek, tadını alacak kadar yoğun yaşamak...
Aynı anda dünyaya baş kaldıracak kadar cesur ama adım atmayacak kadar güvensiz hissetmek...
2 notes · View notes
dramatik-buluntular · 2 years
Text
“DÜŞÜŞ”
Çünkü bir ses duyuyorsun emek yanlısı onca umuttan sonra. ‘Umut yanıltır’ diyor kafanın içinde dolaşan bu ses. ‘Umut yanıltır.’
Delirmemek için yenilgisi olmayan şehirler biriktirmek… Sonra barbarlar şöleni başlıyor büyük bir coşkuyla. Ödüllerini almak için sıraya giriyor gözyaşı taklitçileri. Tanrı sözleri ticareti yapanlar oldukça iyi kazanıyor. Çalılıkların arasından tıslaya tıslaya gelip yeniçağın karnında ısırıklar oluşturuyor mantığın yılanı. ‘Ah, nasıl attın beni bu doymak bilmeyen maskeler çağının içine!’ Soğuk, görevlendirilmiş kelimelerin komutanı… Fikir ikliminin karşıtları yüzüme bakıyorlar ipucu bulmak için. Gülüyorum. Uzaklardan gelmiş bir gülüş bu. İçimdeki uzaklardan… Kenarları yankı dolu bir gülüş... Oturma izni olmayan bir fotoğraf gösteriyorum onlara. “Buna iyi bakın” diyorum. Detaylarda gizlenmiş o küçük amatör noktalar, yürek düşüşleridir.
Kendiliğinden gelişen bir şey değildir herhangi biri olmak...
Tam da burada başlıyor anlaşılmazlığın şiirselliği. Yeni bir cümle gelip yorgun cümlelerden nöbeti devralıyor. Pencereye yanaşıp yıllar önce geldiğim yöne doğru bakıyorum uzun uzun. Her akşam yapıyorum bunu kimse görmeden. Kaçınılmaz şekilde aynı sonuca varıyorum. Leyla’nın dediği gibi: ‘Ne çok gitmişim kendimden uzağa yeryüzüne dayanabilmek için.’ Artık gitmiyorum uzaklara. Çünkü uzaklık kalbi denize bitişik insanları dolandıran bir kavramdır sadece. Az sonra düşsel muhafızlar grubundan iki hayalperest gelip alacaklar seni gerçekliğin şatosundan. Öyküleri bitmiş rüyaların gömüldüğü bir ağacın altına götürecekler. Önüne çağ’rıların barınağı olan bir gölge bırakılacak. Kendine yaptığı yolculuktan dönememiş bir şair çıkıp: ‘Bakışları bir sahranın girişidir hiç sarılmamış kadınların’ diyecek. Sonra birden kapı çarpması, kalpten çıkarılış seremonisi… O sisleriyle ünlü ağacın altında düşlerden temizlenmiş sade bir dünyalı olarak döneceksin mutlu insanlar ülkesine. Kısa bir süreliğine boşlukta uçuşan anı parçacıkları göreceksin, onlar melek düşüşleridir. Bu mükemmel veda performansından sonra senden geriye planlı kölelikler, idam meydanları ve anlam azalması kalacak. Küçük hesaplar peşinde koşanların bağırışları kalacak. Normallikten burnu kanayan bir dünya ve içinde kimsenin olmadığı kalabalıklar kalacak biliyorum. Düşünüyorum ve soruyorum kendime: ‘Neden bu kadar çok korkuyorum delirmekten?’ Belki de üzerime hızla gelen bu ok yağmuru, nöbetçi umutlara ve kafamın içinde ‘umut yanıltır’ diyerek dolaşıp duran kaçık bilgelere rağmen hâlâ delirmediğim içindir. Hâlâ delirmediğim içindir görev yerini asla terk etmeyen ıstıraplara ev sahipliği yapışım. Sonra açılınca içinden rüzgâr esen ve sayfaları sarılmak kokan bir kitap elimden tutup götürüyor beni papatyalar patikasına doğru.
  (Eskilerden)
15 notes · View notes
murat-k · 3 years
Text
AĞLAYARAK OKUDUM😭😭
Hz.Fatima Annemiz Vefat'ına Yakın bir gün, Allah'ın galip Arslanı Hz Ali R.A. Kerremallahu veche, Hz. Fatıma'nın yanına girer ve onu Hz. Hasan ile Hz.Hüseyin'i yıkarken görür, yıkadıktan sonrada saçlarını tarar elbiselerini yıkar ve hamur yoğurup bolca ekmek yapar ve bu süre zarfında Hz. Ali R.A ile hiç konuşmaz .
Bu duruma şaşıran Hz Ali, Keremallahu veche Ey Fatima sende bugün daha önce hiç görmediğim bir acayiplik var .
Çocukları yıkadın, elbiselerini giydirdin ve çokça da ekmek yaptın ama benimle tek bir kelime dahi konuşmadın !
Hz.Fatima şöyle cevap verir :
Ey Ali : ben bir yere misafir gidicem, çocuklarım aç kalmasın diye de ekmek yaptım.
Seninle konuşmama sebebim ayrılmak üzere oluşumdandır
Ve sonrada babası hakkında şu beyitler dilinden dökülür :
Sana olan şevkim arttığı zaman kabrini ziyaret ederim
Sana gelir ve ne halde olduğumu bilmen için ağlarım
Ey sahranın sakini seni zikretmek ve anmak bana bütün musibetleri unutturdu
Toprak altında olduğun için bizlere görünmesen dahi.
Sen mahzunun kalbinde görünürsün .
Sonrasında Hz. Ali Misafirin yanından ne zaman dönceksin diye sorar .
Hz Fatıma : kıyamet gününe kadar dönüşüm yok der.
Hz Ali : bu ne biçim bir söz ya Fatıma vahiy kelsidi, sana bunu kim haber verdi der.
Hz Fatıma : dün babam Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'i rüyamda gördüm ve bana "kızım Fatıma süre epey uzadı, şevkim arttı seni bekliyorum, dedi.
Hz Fatımadan bu sözleri duyan Hz.Ali'nin dilinden şu şiir döküldü:
İki halilin buluşması ayrılıktır
Ayrılıktan aşağı her şey kolaydır.
Ahmetten sonra Fatıma'yı da kaybetmem
Hiç bir dostluğun dâimi olmadığına delildir
Onları kaybettiken sonra nasıl yaşar nasıl uyurum
Vallahi bu olmiyacak birşeydir.
Sonra Hz Fatıma hz Hasan ile hz Hüseyin'i çağırır, hz Hasan'ı sağ uyluğuna hz Hüseyin'i de sol uyluğuna oturtur yüzlerine uzun uzun bakar ve ağlayarak şu mısraları dile getirir:
Benden sonra elbiselerinizi kim yıkar saçınızı kim tarar ki.
Keşke zor günlerinizde yanınızda olsam. Şehadetinize tanık olsam ve sizin için ağlasam der.
Hz Fatıma'nın bu sözlerini duyan hz Ali şöyle der :
Ölüm zordur ama gariplerin, gençlerin ve yetimlerin ölümü daha zordur.
( Çünkü Hz Fatıma medinede hem garip hem genç hemde yetimdi).
Ey Fatıma:
Senden bir isteğim var, baban Resulullahı görürüsen ona selamımı ilet, ve onu çok özlediğimi söyle.
Diğer isteğim ise eğer benden razı değilsen beni Resûlullaha şikayet etme, çünkü ben fakirim ve senin kadrini bilemedim.
Ve diğer isteğim ise beni kıyamet günü zebanilerin elinde görürsen bana şefaat et.
Bunları duyan Hz Fatıma Hz Ali'ye, ya Ali :
Benimde senden bazı isteklerim var der .
ölürsem beni sen kefenle ve sen göm, Eğer garip yetim ve genç görürsen benim gençliğimi ve garipliğimi hatırla.
Hasan ile Hüseyin'e bağırma ve dövme.
Ve bil ki ya Ali babam muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, semada ki melekleri ve ölüm meleği geldiler.
Şimdi kalk ve hokkamı getir, hz Ali hokkayı getirir .
Hz Fatıma hz Ali'ye şöyle der ya Ali beni gömeceğin zaman bu hokkadaki kağıdı çıkar ve açıp bakmadan kefenimin içine koy.
Ey Fatıma :Bu kağıtta ne var Allah için söyle der.
Hz Fatıma şöyle anlatır: babam beni evlendirmek istediğinde, ey Fatıma hz Ali'yi seninle 400 dirhem mehire evlendireceğim.
Bende : ben Ali'ye razıyım ve 400 dirhem mehire de gerek yok, dedim.
Bunun üzerine Cebrail aleyhisselam geldi ve babama şöyle dedi : ey Allah'ın Resulü Allahu Teala diyorki cennet ve içindekileri Fatıma'ya mehir kıldım.
Bende razı olmam deyince, ne istersin dedi .
Bende ümmetinin hepsine şefaat etmen dedim, çünkü kalbin her dem onlar ile meşgul dedim.
Bunun üzerine Cebrail aleyhisselam bir kağıt getirdi, o kağıdın içinde Fatıma'nın mehri ümmeti Muhammede şefaattir, yazıyordu.
Bende kıyamet günü o kağıdı alıp allahım ümmeti Muhammedi şefaat ile kurtar diyeceğim.
Kıyamet yerinde biri şöyle nida edicek
Ey Topluluk: birazdan Hz.Fatıma geçecek.
O sırat köprüsünden geçene kadar gözünüzü kapayın, nitekim o kendini yıkayıcılardan setrettiği için Allahta onu huzur-u mehşerdeki herkesin gözünden koruyacak göstermeyecek
Ve o gün Hz. Hasan ile Hz. Hüseyini süsleyip mescide göndermişti çünkü Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem ona altı ay sonrada sen peşimden geleceksin diye haber vermişti.
Ona hizmet eden ihtiyara kimsenin yanıma girmesine izin verme bugünümü namaz ve münacat ile geçireceğim deyip gusül alıp kendini kefenleyip babasınından geri kalan koku ile kokulanıp yüzünü kapatıp tecdidi iman yaptıktan sonra ölüm meleğine ruhunu teslim alması için emretmiştir.
Kuşluk vakti Hz.Hasan ile Hz. Hüseyin yanına gelir ve odasına girerler ve onu uyuyor zannederler.
Hz hasan hz Hüseyine kaldır annemizi namaz vakti geldi, der.
O da anneciğim kalk der.
Hemen nida gelir " ölmüşe nasıl nida edersin ".
Yüzünden örtüyü kaldırınca yüzünden nurlar ışıldadığını görür ve ruhunu teslim ettiğine emin olurlar.
Hem onlar ağlar hem ihtiyar ağlar hemde komşular ağlar.
Ağlama sesleri yükselince hz Ali mescidden hızlıca çıkar gelir ve yastığının altında ufak bir kağıt bulur .
Kağıtta hasan ve Hüseyin'i sana emanet ediyorum yazılıdır.
Tekrardan yıkar eşi Hz. Fatımayı, çünkü hem Hz. Fatımanın vasiyeti böyledir hemde Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ona"
Ey Ali: Fatima senin cennette de eşin olacak, onu sen yıka ve bakî mezarlığına göm demiştir.
Ezelden ebed'e kadar Allah'ın salât ve selamı Efendimiz Muhammed Mustafa'ya,Hz. Ali'ye Hz Fatıma'ya, Hasan ve Hüseyin efendilerimize ve bütün ehli beytin üzerine olsun.Amiin.
2 notes · View notes
nursinvuslatsamsun · 4 years
Text
Hz.Fatima Annemiz Vefat'ına Yakın bir gün, Allah'ın galip Arslanı Hz Ali R.A. Kerremallahu veche, Hz. Fatıma'nın yanına girer ve onu Hz. Hasan ile Hz.Hüseyin'i yıkarken görür, yıkadıktan sonrada saçlarını tarar elbiselerini yıkar ve hamur yoğurup bolca ekmek yapar ve bu süre zarfında Hz. Ali R.A ile hiç konuşmaz .
Bu duruma şaşıran Hz Ali, Keremallahu veche Ey Fatima sende bugün daha önce hiç görmediğim bir acayiplik var .
Çocukları yıkadın, elbiselerini giydirdin ve çokça da ekmek yaptın ama benimle tek bir kelime dahi konuşmadın !
Hz.Fatima şöyle cevap verir :
Ey Ali : ben bir yere misafir gidicem, çocuklarım aç kalmasın diye de ekmek yaptım.
Seninle konuşmama sebebim ayrılmak üzere oluşumdandır
Ve sonrada babası hakkında şu beyitler dilinden dökülür :
Sana olan şevkim arttığı zaman kabrini ziyaret ederim
Sana gelir ve ne halde olduğumu bilmen için ağlarım
Ey sahranın sakini seni zikretmek ve anmak bana bütün musibetleri unutturdu
Toprak altında olduğun için bizlere görünmesen dahi.
Sen mahzunun kalbinde görünürsün .
Sonrasında Hz. Ali Misafirin yanından ne zaman dönceksin diye sorar .
Hz Fatıma : kıyamet gününe kadar dönüşüm yok der.
Hz Ali : bu ne biçim bir söz ya Fatıma vahiy kelsidi, sana bunu kim haber verdi der.
Hz Fatıma : dün babam Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem'i rüyamda gördüm ve bana "kızım Fatıma süre epey uzadı, şevkim arttı seni bekliyorum, dedi.
Hz Fatımadan bu sözleri duyan Hz.Ali'nin dilinden şu şiir döküldü:
İki halilin buluşması ayrılıktır
Ayrılıktan aşağı her şey kolaydır.
Ahmetten sonra Fatıma'yı da kaybetmem
Hiç bir dostluğun dâimi olmadığına delildir
Onları kaybettiken sonra nasıl yaşar nasıl uyurum
Vallahi bu olmiyacak birşeydir.
Sonra Hz Fatıma hz Hasan ile hz Hüseyin'i çağırır, hz Hasan'ı sağ uyluğuna hz Hüseyin'i de sol uyluğuna oturtur yüzlerine uzun uzun bakar ve ağlayarak şu mısraları dile getirir:
Benden sonra elbiselerinizi kim yıkar saçınızı kim tarar ki.
Keşke zor günlerinizde yanınızda olsam. Şehadetinize tanık olsam ve sizin için ağlasam der.
Hz Fatıma'nın bu sözlerini duyan hz Ali şöyle der :
Ölüm zordur ama gariplerin, gençlerin ve yetimlerin ölümü daha zordur.
( Çünkü Hz Fatıma medinede hem garip hem genç hemde yetimdi).
Ey Fatıma:
Senden bir isteğim var, baban Resulullahı görürüsen ona selamımı ilet, ve onu çok özlediğimi söyle.
Diğer isteğim ise eğer benden razı değilsen beni Resûlullaha şikayet etme, çünkü ben fakirim ve senin kadrini bilemedim.
Ve diğer isteğim ise beni kıyamet günü zebanilerin elinde görürsen bana şefaat et.
Bunları duyan Hz Fatıma Hz Ali'ye, ya Ali :
Benimde senden bazı isteklerim var der .
ölürsem beni sen kefenle ve sen göm, Eğer garip yetim ve genç görürsen benim gençliğimi ve garipliğimi hatırla.
Hasan ile Hüseyin'e bağırma ve dövme.
Ve bil ki ya Ali babam muhammed sallallahu aleyhi ve sellem, semada ki melekleri ve ölüm meleği geldiler.
Şimdi kalk ve hokkamı getir, hz Ali hokkayı getirir .
Hz Fatıma hz Ali'ye şöyle der ya Ali beni gömeceğin zaman bu hokkadaki kağıdı çıkar ve açıp bakmadan kefenimin içine koy.
Ey Fatıma :Bu kağıtta ne var Allah için söyle der.
Hz Fatıma şöyle anlatır: babam beni evlendirmek istediğinde, ey Fatıma hz Ali'yi seninle 400 dirhem mehire evlendireceğim.
Bende : ben Ali'ye razıyım ve 400 dirhem mehire de gerek yok, dedim.
Bunun üzerine Cebrail aleyhisselam geldi ve babama şöyle dedi : ey Allah'ın Resulü Allahu Teala diyorki cennet ve içindekileri Fatıma'ya mehir kıldım.
Bende razı olmam deyince, ne istersin dedi .
Bende ümmetinin hepsine şefaat etmen dedim, çünkü kalbin her dem onlar ile meşgul dedim.
Bunun üzerine Cebrail aleyhisselam bir kağıt getirdi, o kağıdın içinde Fatıma'nın mehri ümmeti Muhammede şefaattir, yazıyordu.
Bende kıyamet günü o kağıdı alıp allahım ümmeti Muhammedi şefaat ile kurtar diyeceğim.
Kıyamet yerinde biri şöyle nida edicek
Ey Topluluk: birazdan Hz.Fatıma geçecek.
O sırat köprüsünden geçene kadar gözünüzü kapayın, nitekim o kendini yıkayıcılardan setrettiği için Allahta onu huzur-u mehşerdeki herkesin gözünden koruyacak göstermeyecek
Ve o gün Hz. Hasan ile Hz. Hüseyini süsleyip mescide göndermişti çünkü Resulullah sallallahu aleyhi ve sellem ona altı ay sonrada sen peşimden geleceksin diye haber vermişti.
Ona hizmet eden ihtiyara kimsenin yanıma girmesine izin verme bugünümü namaz ve münacat ile geçireceğim deyip gusül alıp kendini kefenleyip babasınından geri kalan koku ile kokulanıp yüzünü kapatıp tecdidi iman yaptıktan sonra ölüm meleğine ruhunu teslim alması için emretmiştir.
Kuşluk vakti Hz.Hasan ile Hz. Hüseyin yanına gelir ve odasına girerler ve onu uyuyor zannederler.
Hz hasan hz Hüseyine kaldır annemizi namaz vakti geldi, der.
O da anneciğim kalk der.
Hemen nida gelir " ölmüşe nasıl nida edersin ".
Yüzünden örtüyü kaldırınca yüzünden nurlar ışıldadığını görür ve ruhunu teslim ettiğine emin olurlar.
Hem onlar ağlar hem ihtiyar ağlar hemde komşular ağlar.
Ağlama sesleri yükselince hz Ali mescidden hızlıca çıkar gelir ve yastığının altında ufak bir kağıt bulur .
Kağıtta hasan ve Hüseyin'i sana emanet ediyorum yazılıdır.
Tekrardan yıkar eşi Hz. Fatımayı, çünkü hem Hz. Fatımanın vasiyeti böyledir hemde Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ona"
Ey Ali: Fatima senin cennette de eşin olacak, onu sen yıka ve bakî mezarlığına göm demiştir.
Ezelden ebed'e kadar Allah'ın salât ve selamı Efendimiz Muhammed Mustafa'ya,Hz. Ali'ye Hz Fatıma'ya, Hasan ve Hüseyin efendilerimize ve bütün ehli beytin üzerine olsun.
2 notes · View notes
alican-disbudak · 2 years
Text
Mabel Matiz - Gök Nerede
mabel matiz - gök nerede şarkı sözleri
Kalbim yolların sürgünü, aldırmaKararıyorum gölgesiz gururlarda Sana değil, bana değilKaderimize bu feryatÇareyi bul bana getirÇare ise sabır dua Aaaay, aaaay, aaaay, eyvahhAaaay, aaaay, aaaay, aaayy Kar bürüyor yollarımıKim doluyor kollarımaYağ da yetişBe yağmurun ağarmayan sabahları Yandım aman yar demedenHangi ödünç kar canımaYağ da devir şu dağlarımıGörelim gök nerede Hangi sahranın…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
sarki-sozleri · 7 years
Text
Mabel Matiz - Gök Nerede Şarkı Sözleri
Mabel Matiz'in, Zoom & DMC aracılığı ile dağıtımı yapılan "Gök Nerede" adında ki albümünden "Gök Nerede" isimli şarkısını netd müzik katkılarıyla sizler için paylaşıyoruz.
youtube
kalbim yolların sürgünü, aldırma kararıyorum gölgesiz gururlarda sana değil bana değil kaderimize bu feryat çareyi bul bana getir çare ise sabır dua kar bürüyor yollarımı kim doluyor kollarıma yağ da yetiş be yağmurun ağarmayan sabahları yandım aman yar demeden hangi ödünç kar canıma yağ da devir şu dağlarımı görelim gök nerede hangi sahranın gülüyüm, aldırmam kâh arıyorum, kâhi kayboldum orda Söz & Müzik: Mabel Matiz Yönetmen: Mabel Matiz
0 notes
Text
Mabel Matiz Gök Nerede Şarkı Sözleri
http://www.sarkisozlerimiztr.com/mabel-matiz-gok-sarki-sozleri/
Mabel Matiz Gök Nerede Şarkı Sözleri
Mabel Matiz Gök Nerede Şarkı Sözleri
Mabel Matiz Gök Nerede şarkı sözleri sizlerle. Mabel Matiz’in, Zoom & DMC müzikle çıkardığı “Gök Nerede” albümünün için de bulunan “Gök Nerede” parçasının klibini ve sözlerini sizlerle buluşturuyoruz. Mabel Matiz‘in her yaptığı şarkısı ayrı bir olay oluyor. Yaptığı bütün şarkılar yıllarca dillerden düşmeyecek kalitede başarılı performanslar ortaya çıkıyor. Yeni parçası Gök Nerede şarkısı da aynı kalitede doğrusu. Youtube’da yayınlandığı günden bu yana 11 Milyon izleyiciye ulaşmıştır. Gök Nerede parçasının sözleri ve müziği Mabel Matiz‘in kendisine aittir. Klibin yönetmen koltuğunda da Mabel Matiz vardır. Adeta on parmağında on marifet olan genç sanatçımız oldukça başarılı bir şarkıya daha imzasını atmıştır. Müzikseverler şarkıyla beraber klibi de çok beğenerek izliyor. Son zamanların trendi Monnequin Challenge’i andıran klip ilgiyle izleniyor.
Biz de sarkisozlerimiztr.com ailesi olarak Mabel Matiz’e yeni parçası için başarılar dilerken kendisinin sosyal medya hesaplarını sayfanın en altından paylaşıma açıyoruz. Böylece Mabel Matiz hakkında bilgi sahibi olmak isteyenler için aşağıdaki sosyal medya hesaplarından takip edebilirler. Ayrıca yeni şarkısı Gök Nerede hakkında da bilgi sahibi olmak isteyenler için sosyal medya hesaplarına ulaşabilirler. En güncel şarkıları paylaştığımız sitemizi takip ettiğiniz için teşekkür ederiz. Bizi izlemeye devam edin. Yorumlarınızı bekliyoruz. Müzikli günler diliyoruz.
Mabel Matiz Gök Nerede Şarkı Sözleri
kalbim yolların sürgünü, aldırma kararıyorum gölgesiz gururlarda
sana değil bana değil kaderimize bu feryat çareyi bul bana getir çare ise sabır dua
kar bürüyor yollarımı kim doluyor kollarıma yağ da yetiş be yağmurun ağarmayan sabahları
yandım aman yar demeden hangi ödünç kar canıma yağ da devir şu dağlarımı görelim gök nerede
sarkisozlerimiztr.com, hangi
sahranın gülüyüm, aldırmam kâh arıyorum, kâhi kayboldum orda
kalbim yolların sürgünü, aldırma kararıyorum gölgesiz gururlarda
sana değil bana değil kaderimize bu feryat çareyi bul bana getir çare ise sabır dua
kar bürüyor yollarımı kim doluyor kollarıma yağ da yetiş be yağmurun ağarmayan sabahları
yandım aman yar demeden hangi ödünç kar canıma yağ da devir şu dağlarımı görelim gök nerede
hangi sahranın gülüyüm, aldırmam kâh arıyorum, kâhi kayboldum orda
Mabel Matiz Gök Nerede Dinle
youtube
Mabel Matiz Sosyal Medya Hesapları:
https://www.facebook.com/MabelMatiz/?fref=ts
https://www.instagram.com/mabelmatiz/
0 notes
duygusalbiri0 · 2 years
Text
"Lanet diye bir şey yok. Sihir yok, büyü yok. Bir insan birinin yanında kalmak isterse onu kızgın demirlerle dövsen de oradan ayrılmaz ama kalmaya gönlü olmayanı hafif bir rüzgar bile savurmaya yeter."
6 notes · View notes
duygusalbiri0 · 3 years
Text
Tumblr media
12 notes · View notes
duygusalbiri0 · 4 years
Text
Tumblr media
13 notes · View notes
duygusalbiri0 · 4 years
Text
Tumblr media
9 notes · View notes
duygusalbiri0 · 4 years
Text
Tumblr media
10 notes · View notes
duygusalbiri0 · 4 years
Text
Tumblr media
8 notes · View notes
duygusalbiri0 · 4 years
Text
Tumblr media
7 notes · View notes
dramatik-buluntular · 7 years
Text
Melek Düşüşleri
Çünkü bir ses duyuyorsun emek yanlısı onca umuttan sonra. Umut yanıltır diyor kafanın içinde dolaşan bu ses. Umut yanıltır.
Delirmemek için yenilgisi olmayan şehirler biriktirmek… Sonra barbarlar şöleni başlıyor büyük bir coşkuyla. Ödüllerini almak için sıraya giriyor gözyaşı taklitçileri. Tanrı sözleri ticareti yapanlar oldukça iyi kazanıyor. Çalılıkların arasından tıslaya tıslaya gelip yeniçağın karnında ısırıklar oluşturuyor mantığın yılanı. Ah, nasıl attın beni bu doymak bilmeyen maskeler çağının içine. Bu ulumalar karanlığına nasıl attın. Soğuk; görevlendirilmiş kelimelerin komutanı. Fikir iklimin karşıtları yüzüme bakıyorlar ipucu bulmak için. Gülüyorum. Uzaklardan gelmiş bir gülüş bu. İçimdeki uzaklardan. Kenarları yankı dolu bir gülüş. Oturma izni olmayan bir fotoğraf gösteriyorum onlara. Buna iyi bakın diyorum. Detaylarda gizlenmiş o küçük amatör noktalar; melek düşüşleridir.
      Kendiliğinden gelişen bir şey değildir herhangi biri olmak.
  Tam da burada başlıyor anlaşılmazlığın şiirselliği. Yeni bir cümle gelip yorgun cümlelerden nöbeti devralıyor. Pencereye yanaşıp yıllar önce geldiğim yöne doğru bakıyorum, uzun uzun. Her akşam yapıyorum bunu kimse görmeden. Kaçınılmaz şekilde aynı sonuca varıyorum. Leyla’nın dediği gibi: Ne çok gitmişim kendimden uzağa yeryüzüne dayanabilmek için. Artık gitmiyorum uzaklara. Çünkü uzaklık kalbi denize bitişik insanları dolandıran bir kavramdır sadece. Az sonra düşsel muhafızlar grubundan iki hayalperest gelip alacaklar seni gerçekliğin şatosundan. Öyküleri bitmiş rüyaların gömüldüğü bir ağacın altına götürecekler. Önüne çağ’rıların barınağı olan bir gölge bırakılacak. Kendine yaptığı yolculuktan dönememiş bir şair çıkıp “bakışları bir sahranın girişidir hiç sarılmamış kadınların” diyecek. Kapı çarpması. Kalpten çıkarılış seremonisi. O sisleriyle ünlü ağacın altında düşlerden temizlenmiş sade bir dünyalı olarak döneceksin mutlu insanlar ülkesine. Kısa bir süreliğine boşlukta uçuşan anı parçacıkları göreceksin; onlar melek düşüşleridir. 
   Bu mükemmel veda performansından sonra senden geriye; planlı kölelikler, idam meydanları ve anlam azalması kalacak. Küçük hesaplar peşinde koşanların bağırışları kalacak. Normallikten burnu kanayan bir dünya ve içinde kimsenin olmadığı kalabalıklar kalacak, biliyorum. Düşünüyorum ve soruyorum kendime; neden bu kadar çok korkuyorum delirmekten? Belki de üzerime hızla gelen bu ok yağmuru, nöbetçi umutlara ve kafamın içinde “umut yanıltır” diyerek dolaşıp duran kaçık bilgelere rağmen hala delirmediğim içindir.  Hala delirmediğim içindir görev yerini asla terk etmeyen ıstıraplara ev sahipliği yapışım. Sonra açılınca içinde rüzgâr esen bir kitap elimden tutup götürüyor beni papatyalar patikasına doğru, sayfaları sarılmak kokan bir kitap.
5 notes · View notes
sarki-sozleri · 7 years
Text
Mabel Matiz - Gök Nerede Şarkı Sözleri
Mabel Matiz'in "Gök Nerede" adında ki albümünden "Gök Nerede" isimli şarkısı müzik severlerin beğenisinde.
youtube
kalbim yolların sürgünü, aldırma kararıyorum gölgesiz gururlarda sana değil bana değil kaderimize bu feryat çareyi bul bana getir çare ise sabır dua kar bürüyor yollarımı kim doluyor kollarıma yağ da yetiş be yağmurun ağarmayan sabahları yandım aman yar demeden hangi ödünç kar canıma yağ da devir şu dağlarımı görelim gök nerede hangi sahranın gülüyüm, aldırmam kâh arıyorum, kâhi kayboldum orda Söz & Müzik: Mabel Matiz Yönetmen: Mabel Matiz
0 notes