sevgili güzel meleğim`,
verdiğin çiçek kurudu sevgilim. yaprakları teker teker dökülmüş. tek sığınağım o çiçek iken şimdi o bile ölüyor. ve emin ol ki bende içten içe ölüyorum.
7 notes
·
View notes
elma ağacı size armut vermiyor diye ağacı suçlayamazsınız
7 notes
·
View notes
evinde yalnız büyütülmüş çocuklar için bu dünya ev değil, içinde doğduğunuz her ev gerçek evimiz değil..
7 notes
·
View notes
Hayat dediğimiz bu karmaşık oyunun aktörlerini bu kadar kuvvetle benimseyeceğini, onların her hal ve tavrın kendi akışının damgasını bu kadar kuvvetle vuracağını hiç düşünmemiştim. Yüz buruşuğunun, göz altındaki herhangi bir çizginin, dudak kenarındaki bir kıvrımın, ne bileyim, konuşmadan evvelki bir saniyelik tereddüdün, küçük bir el işaretinin, anlamsız ve önemsiz gibi görünen bir bakışın, her gülüşün, bir omuz düşüklüğünün bütün bir ömür en ince, en karışık, en nüfuz edilmez taraflarından anlatacak birer ipucu, birer işaret olduğunu hiç düşündünüz mü? Ben yıldızların altındaki o birkaç saatlik ana kadar hiç düşünmemiştim.
2 notes
·
View notes
Sen benim dört duvarıma bir çatı olamadın
14 notes
·
View notes
Kafama silah dayasan ellerinin güzelliğine odaklanırdım. Ne mutluluklar dilemesi? Sabahların olsun, güneşin doğmasın.
5 notes
·
View notes
Giderken bıraktığın kasetler eski ve kırık. Şimdi ne desem uyandırır içindeki çocuğu? Ben çocukluğumdan bir anahtar bir de kapı getirdim sana. Sen ne getirdin çocukluğundan bana? Üstüne tuz yuttuğum bu yaraya dokunmaz dikiş, kapat gözlerini, benim adım yangın; şimdi bu yangın bana mezar sana ninni.
13 notes
·
View notes
Senin duygu radarına girmek için illa ölmek mi gerekiyor Behzat?
4 notes
·
View notes
Beni bu hale siz getirdiniz. Sizin yüzünüzden asla istemediğim birine dönüştüm ben...
30 notes
·
View notes
sezen aksuyu da en çok bu saatlerde anlıyordum çünkü ne kavgam bitiyordu ne de sevdam. onu savaş meydanlarında sevmeye alışıktım. karşı cephelerde olsak bile içten içe onun kazanmasını dileyerek sevmeye. yenilgiye alışık değildi zaten, bilirdim. ilk yenilgisinde bile kilometrelerce öteye kaçmıştı. kaçabilme hissini ise bilmiyordum, bana ondan öteye yol olmamıştı hiç.
6 notes
·
View notes
omzumun gerisinden baktığımda seni orda görmeye çok alışmışım. bana kaçmana çok alışmışım. benden bile kaçmana değil.
5 notes
·
View notes
bu saatten sonra evim sensen eğer ben sokakta kalmaya da razıyım
5 notes
·
View notes
Oturduğun bir masada aşktan bahsedildiğinde, kimsenin senin kadar çok sevilmediğini fark edeceksin. Sevilmiş olmak insanı üzer mi? seni üzecek.
4 notes
·
View notes
ben deli dolu biriyim ama şuan sadece doluyum
3 notes
·
View notes