Tumgik
#görsel sanatlar
nevzatboyraz44 · 2 years
Text
Buffy Sainte-Marie, CC is a Native Canadian-American singer-songwriter, musician, Oscar-winning composer, visual artist, educator, pacifist, and social activist. Throughout his career in all these fields, his work has focused on the problems faced by Indigenous peoples in the Americas......
Tumblr media
Buffy Sainte-Marie, CC, Yerli bir Kanadalı-Amerikalı şarkıcı-söz yazarı, müzisyen, Oscar ödüllü besteci, görsel sanatçı, eğitimci, pasifist ve sosyal aktivisttir. Tüm bu alanlardaki kariyeri boyunca, çalışmaları Amerika Kıtasındaki Yerli halkların karşılaştığı sorunlara odaklandı
بافي سانت ماري ، CC هو مغني وكاتب أغاني أمريكي أصلي ، وموسيقي ، ومؤلف موسيقي حائز على جائزة الأوسكار ، وفنان بصري ، ومعلم ، وناشط سلمي ، وناشط اجتماعي. طوال حياته المهنية في جميع هذه المجالات ، ركز عمله على المشكلات التي تواجه الشعوب الأصلية في الأمريكتين.
https://instagram.com/nevzat.boyraz44
87 notes · View notes
kendime-analizler · 6 months
Text
Tumblr media
Üsküdar, İstanbul
Kasım 2022
Bir kenti tanımanın yolları konusunda çok kahve tüketilebilir ve buna değer. Ancak hatırladığım tartışmaların çoğu, bir şekilde kenti tanımanın onun sokaklarını, meydanlarını ve pazarlarını görmek olduğu konusunda uzlaşı halindedirler. Ben gezdiğim bu kent mekanlarında kendime özgü olacak belki ama sade vatandaşın çiçeklerle, çocuklarla ve kadınlarla olan ilişkisini gözlemlemeye çalışırım.
Uzaktan kulağınıza gelen bir söz, bir küçük hareket ya da sadece bir duruş o şehir hakkında çok şey anlatabilir.
1 note · View note
hosgeldinhuzun · 19 days
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
69 notes · View notes
birikmesin · 4 months
Text
Yarın M beyaz eşyaları getirecek ,hazır araç varken benim çeyiz kutularını da diğer eve tasiycaz.Annesi de gelebilirmis belki net değil.Benim diğer eve geçişim haftaya kalacak büyük ihtimalle.
Bu arada normalde Kur'an,din kültürü ve görsel sanatlar dersine giriyordum.Ama bedenciye ingilizce ağır gelmiş.Bende ilgim ve temelim olduğu için ders vermeyi teklif ettim idareye.Gorseli ona verip 7 ve 8 lerin İngilizcesini bana vereceklermis.Normalde bir gunumuz boş oluyordu ama bu defa ful dolabilirmis.Umarim öyle olmaz.Haftaici halletmem gereken şeyler olabiliyor.
Hayırlısı.
Bu arada aslinda zihnen karmaşık bir haldeyim.Her zaman ki gibi.Amq yaşıyoruz işte bir şekilde.
3 notes · View notes
aykutiltertr · 1 day
Video
youtube
TEST 7 7.Hafta TÜRK AFİŞ TASARIMINA BAKIŞ (TEMEL TASARIM 2.Dönem Test S...  Türk Grafik Tasarım Tarihi 7. TÜRK AFİŞ TASARIMINA BAKIŞ Soru 1: İ. Hulusi Görey’i dönemin diğer sanatçılarından (çağdaşlarından) ayıran en önemli özellik, aşağıdakilerden hangisidir? (Çoktan Seçmeli) ✔ Sanat ve tasarım eğitimini, içinde bulunduğu toplumun yapısına uygun olarak eserlerine yansıtmış olmasıdır. Afiş tasarımları üretmiş olmasıdır. Akademik bir eğitim almamış olmasıdır. Afişlerinde illüstrasyona yer vermesidir. Kitap kapakları tasarlamış olmasıdır. Cevap : Sanat ve tasarım eğitimini, içinde bulunduğu toplumun yapısına uygun olarak eserlerine yansıtmış olmasıdır. Soru 2: Denizyolları afiş tasarımlarıyla bilinen tasarımcımız aşağıdakilerden hangisidir? (Çoktan Seçmeli) İ. Hulusi Görey Mengü Ertel ✔ Gülümser Aral Üretmen Aydın Erkmen Münif Fehim Özerman Cevap : Gülümser Aral Üretmen Soru 3: Milli piyango Afiş Tasarımcısı denilince akıllara aşağıdaki hangi isim gelmelidir? (Çoktan Seçmeli) ✔ İ. Hulusi Görey Bülent Erkmen Gülümser Aral Üretmen Sadık Karamustafa Münif Fehim Özerman Cevap : İ. Hulusi Görey Soru 4: Eğer bir sergi afişi tasarlamak istersek aşağıdaki hangi afiş türünü yapmış oluruz? (Çoktan Seçmeli) Sosyal içerikli Ticari ✔ Kültürel Propaganda Reklam Cevap : Kültürel Soru 5: Holywood film afişleriyle ünlü Türk Afiş tasarımcısı aşağıdakilerden hangisidir? (Çoktan Seçmeli) Savaş Çekiç İ. Hulusi Görey Bülent Erkmen ✔ Emrah Yücel Sadık Karamustafa Cevap : Emrah Yücel Soru 6: Aşağıdakilerden hangisi Türkiye adına uluslararası düzeyde gerçekleştirilen bir yarışma platformudur? (Çoktan Seçmeli) Ankara Film Festivali Afiş yarışması İzmir Avrupa Caz Festivali Afiş yarışması Genç Sanat; Afiş yarışması ✔ Grafreedesign Grafist Cevap : Grafreedesign Soru 7: 2021 yılına kadar Uluslararası 4. kez afiş yarışması düzenleyen posterland.org, aşağıdaki hangi üniversite tarafından koordine edilmiştir?. (Çoktan Seçmeli) Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi Hacettepe Üniversitesi Marmara Üniversitesi ✔ Kütahya Dumlupınar Üniversitesi 9. Eylül Üniversitesi Cevap : Kütahya Dumlupınar Üniversitesi Soru 8: Tekel idaresi için hazırladığı Rize Çayı afişinde, siyah beyaz tekniğiyle yazıyı 1960’lı yıllara göre çok daha iyi çözümleyen tasarımcı aşağıdakilerden hangisidir? (Çoktan Seçmeli) İ. Hulusi Görey Minif Fehim Mengü Ertel Bülent Erkmen ✔ Atıf Tuna Cevap : Atıf Tuna Soru 9: Turgay Betil’in özellikleri aşağıdaki hangi seçenekte toplanmıştır? (Çoktan Seçmeli) ✔ İlüstrasyona özel önem veren afiş sanatçısı, afişleri Polonya'dan İtalya'ya, değişik ülke müzelerinde sergilendi, harika kitap kapakları yaptı; tasarımlarında mizaha yer verdi. Tekel, Sümerbank, milli piyango afişleri tasarladı, Almanya’da eğitim aldı. Tiyayro afişleri tasarladı, tasarımlarında metaforlar kullandı, tasarımları dünya müzelerinde sergilendi. Yerel kültürden çok etkilendi, mizahı, hicvi ele aldı ve konularıyla bütünleştirdi. Logo ve kitap kapakları da tasarladı. Web tasarımları yaptı, Holywood film afişlerini tasarladı, Vintage tarzı Türkiye serisi tasarımlarıyla ünlendi. Cevap : İlüstrasyona özel önem veren afiş sanatçısı, afişleri Polonya'dan İtalya'ya, değişik ülke müzelerinde sergilendi, harika kitap kapakları yaptı; tasarımlarında mizaha yer verdi. Soru 10: THY’nın logo tasarımı, aşağıdaki hangi hayvan figürünün stilize edilmiş halidir? (Çoktan Seçmeli) Yalı Çapkını Kuşu Kartal ✔ Yaban Kazı Hindi Doğan Cevap : Yaban Kazı Afiş Tasarımı Nedir? Afişler, matbaanın icat edilmesinden önce az sayıda üretilebilen ama matbaanın icat edilmesinden bu yana pazarlama, duyuru ve farkındalık amacıyla yoğun olarak kullanılan ve üretilen bir iletişim aracıdır. Başlangıçta genellikle metinlerden oluşan afişler, önceleri gazete sayfalarını süslerken, zaman ile resimlemelerin (Görsel 1) ve daha sonra da fotoğraf ve tipografinin de kullanıldığı, halkın yoğun olduğu yerlerde sergilenmeye başlanan grafik ürünler oldu. Şimdilerde ise birçok matbaa şirketi sadece afiş basımına odaklanmıştır. Elbette dijital çağın getirdiği olanaklar sayesinde etkileşimli afiş tasarımları da kullanılır olmuştur. “Afiş, bir bilginin ya da mesajın hedef kitleye basılı ve çoğaltılmış bir şekilde aktarımını sağlayan bir iletişim aracıdır. Afiş, sergilendiği her alanda toplumsal değerleri, özellikleri, düşünceleri yansıtır. Belli bir amacı gerçekleştirme boyutunda afişin toplumsal rolü oldukça fazladır. Afişler, gündelik yaşamda hem iç hem de dış mekânlara asılabildikleri için toplumla iç içe olma ve toplumun her kesimine taşıdıkları mesajları iletebilme gücüne sahiptirler” Afişler, çoğunlukla müzeler yerine sokaklarda kültürel, sosyal ve politik görüşleri gösteren benzersiz bir sanatsal ifade biçimi ve ürünlerdir. Afişler kısa sürede okunabilir, göze çekici gelebilir, yaratıcı fikirleri içerebilir, algılanabilir, vurgulanması gereken konuya odaklanılabilir, asılacağı yere göre boyutlandırılabilir
0 notes
pazaryerigundem · 1 month
Text
Sanatçı Destek Fonu'na başvurular uzatıldı
https://pazaryerigundem.com/haber/170237/sanatci-destek-fonuna-basvurular-uzatildi/
Sanatçı Destek Fonu'na başvurular uzatıldı
Tumblr media
SaDe (Sanatçı Destek Fonu) ikinci dönem başvuruları, 31 Mayıs Cuma gününe kadar uzatıldı. Yoğun talep üzerine üst yaş sınırı 35 olarak güncellendi.
İSTANBUL (İGFA)  – İstanbul Kültür Sanat Vakfı (İKSV) ve Mercedes-Benz Türk’ün işbirliğiyle hayata geçirilen SaDe’nin (Sanatçı Destek Fonu) ikinci dönem başvuru tarihi, gördüğü yoğun ilgi nedeniyle 31 Mayıs Cuma 2024 tarihine kadar uzatıldı.
Başvuru üst yaş sınırı da 35’e çıkarıldı. SaDe, bu yıla özel olarak sadece Kahramanmaraş merkezli depremlerden etkilenen sanatçıların başvurularına açıldı.  
Görsel sanatlar alanında (resim, heykel, seramik, fotoğraf, cam, illüstrasyon, çizim veya baskı teknikleri) faaliyet gösteren sanatçıları desteklemek amacıyla hayata geçirilen program kapsamında, tasarı aşamasındaki projelerle yapılacak başvurular arasından belirlenecek beş projeye 5 biner Avro katkı sağlanacak. Ayrıca genç sanatçılara üretim süreçleri boyunca projelerini geliştirebilmeleri amacıyla, alanında uzman mentorlarla çalışma imkânı sunulacak. Sanatçılar, projelerini hayata geçirirken destek almak isteyecekleri kültür-sanat profesyonelleri, kurumlar ve üreticilerle de bir araya getirilecek.
Değerlendirme sürecini sanatçı ve akademisyen Şive Neşe Baydar, sanatçı Burçak Bingöl, sanatçı Sinem Dişli, sanat alanı yöneticisi ve sanatçı Erkan Özgen ile sanatçı ve akademisyen Evrim Kavcar’ın üstleneceği SaDe programına başvurular, 31 Mayıs Cuma saat 17.00’ye kadar kabul edilecek.
Söz konusu fona ilişkin başvuru koşulları ve formuna ulaşmak için tıklayabilirsiniz.
Tumblr media
BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.
0 notes
dijitalkatmer · 2 months
Text
Corvi Feon
Tumblr media
Corvi Feon Sosyal Medya Hesapları
Twitter Instagram OnlyFans Youtube
Corvi Feon Bilgi Kartı
- Yayıncı: Corvi Feon - D.Tarihi: 2001 - Boy: 162 - Kilo: 59 - Burç: Boğa - İletişim: corvifeon.com
Corvi Feon Biyografi
Corvi, Los Angeles, California'da bulunan 23 yaşında bir model ve içerik oluşturucudur. Aynı zamanda uluslararası düzeyde yayınlanan bir fotoğrafçı, yağlı boya ressamı, duvar ressamı, dijital sanatçı, grafik tasarımcı, direk dansçısı ve emekli bir figür patenci/buz dansçısı olarak da profesyonel deneyimlere sahiptir.Corvi'nin içerik oluşturma ve profesyonel kariyerinde, eserlerinde çeşitlilik ve yenilikçilikte ustalaşmıştır ve görsel sanatlar alanındaki tutkusuna adanmıştır. Hem e-ticaret hem de kurumsal tasarım ve pazarlama alanlarında deneyime sahiptir.Boş zamanlarında, Corvi maceralarla ve doğayla çevrili doğa yürüyüşlerine ve kamp gezilerine çıkmayı, bağımsız keşif video oyunları oynamayı ve sanat projeleri üzerinde çalışmayı çok sever.
Corvi Feon Foto Galeri
Tumblr media
Corvi Feon Fansly
Tumblr media
Corvi Feon instagram
Tumblr media
Corvi Feon Kick
Tumblr media
Corvi Feon Onlyfans
Tumblr media
Corvi Feon Twitch
Tumblr media
Corvi Feon Youtube
Read the full article
0 notes
korkutkalkan · 2 months
Link
Trabzon'da okul öncesi, ilk ve ortaokul öğrencileri el becerilerini ahşap oyuncak atölyesinde geliştiriyor. Ortahisar Milli Eğitim Müdürlüğünce Dolaylı İlkokulu ve Ortaokulu'nun bahçesinde üç yıl önce oluşturulan 85 metrekarelik atölye haftanın belirli günleri öğrencileri ağırlıyor.Sosyal bilgiler öğretmeni Murat Üçüncü ve görsel sanatlar öğretmeni İsmail Yıldırım, yaklaşık 10 bin öğrencinin faydalandığı atölyede ahşaptan araba, kelebek, kedi, fil ve köpek figürleri tasarlıyor.Meslek lisesi öğrencileri tarafından hazırlanan ahşap parçaları boyayan çocuklar, daha sonra öğretmenleri yardımıyla birleştirerek oyuncağı ortaya çıkartıyor.Ortahisar Milli Eğitim Müdürü Cemil Karakaş, AA muhabirine, Milli Eğitim Bakanlığının "Geleneksel Çocuk Oyunları" projesi kapsamında farklı bir çalışmayı hayata geçirdiklerini söyledi.Karakaş, çalışma sırasında çocukların el becerilerinin geliştiğini, göz ve el koordinasyonunun sağlandığını belirtti.Atölyeye 18 ilçeden öğrenci geliyorÖğrencilerin atölyede mutlu olduğunu ifade eden Karakaş, "Çocuklar zaten en iyi eğitimi mutlu oldukları dönem içerisinde alıyorlar. O yüzden biz bu projeyi çok önemsiyoruz. Sadece Ortahisar'dan değil, diğer ilçelerimizden de sürekli projemize katılan okul öncesi ve ilkokul öğrencilerimizin yoğunluğu devam ediyor." diye konuştu.Karakaş, çocukların atölyede vakit geçirerek dijital dünyadan bir süre uzak kaldıklarını vurgulayarak, "Çocuklarımız burada kendi oyuncaklarını üretiyorlar, akranlarıyla birlikte iletişimlerini güçlendiriyorlar. Öz güvenleri artıyor ve doğayla iç içe şehrin karmaşasından uzaklaşmaları adına da atölyeyi önemli buluyoruz." ifadelerini kullandı.Dolaylı İlkokulu ve Ortaokulu Müdürü Hayrullah Akgül, okulun bahçesindeki uygun alanı değerlendirerek projeyi başlattıklarını anlattı.Atölye çalışmaları ilgi görünce çevre okulların yanı sıra diğer ilçelerden de öğrencileri dahil ettiklerini belirten Akgül, projeyi okullarında uygulamaktan duydukları mutluluğu dile getirdi.Öğretmen İsmail Yıldırım da çocukların el becerileri ve yeteneklerini geliştirmek için doğayla iç içe bir ortamda oyuncak ürettiklerini aktardı.Çocukların oyuncakların parçalarını boyadığını, kendilerinin de birleştirmelerine yardım ettiklerini aktaran Yıldırım, şunları kaydetti: "Haftada 2 ya da 3 gün atölyede 45 öğrenciyi ağırlıyoruz. 3 yılda okul öncesi, anasınıfı, ilkokul ve 8. sınıfa kadar 10 binin üzerinde öğrencimizi atölyede ağırladık. Amacımız akademik eğitimin yanında çocukların el becerilerini geliştirmek, aynı zamanda sosyal medya ve tabletten uzaklaştırmak. Çocukların, ahşabın doğanın bir parçası olduğunu farkına varmalarını ve hayal dünyalarını geliştirmelerini istedik."Ahmet Saka İlkokulu 1. sınıf öğrenci Muhammet Halil Akgün, oyuncak yaptığı için mutlu olduğunu ifade etti.Köpek yapmak için parçaları birleştirdiğini anlatan Akgün, "Köpeğimin parçalarının kurumasını sabırla bekliyorum. İlk defa geliyorum ve heyecanlandım." dedi.Betül Mutlu ise ahşap parçalardan kendisine kelebek yaptığını belirterek, "Kelebeği boyadım, noktalarını yaptım, şimdi de birleştireceğim. Buraya bir daha gelmek istiyorum." diye konuştu.
0 notes
largetechs · 4 months
Text
OpenAI Sora nedir ? Nasıl Kullanılır ?
Tumblr media
OpenAI Sora, OpenAI tarafından geliştirilen devrim niteliğinde bir modeldir. Bu model, basit metin komutlarını etkileyici bir dakikalık videolara dönüştürebilir. Temelinde bir transformer mimarisi kullanır ve metinsel veriyi işleyebilme ve anlayabilme yeteneğine sahiptir.
Sora, metin tabanlı talimatları alıp aşağıdaki örneklerde olduğu gibi etkileyici videolara dönüştürebilir: - Şık Tokyo Sokağı: Hayal edin, şık bir kadın sıcak ve parlayan neon ışıklarıyla dolu bir Tokyo sokağında yürüyor. Siyah deri ceket, uzun kırmızı elbise, siyah botlar, güneş gözlüğü ve kırmızı ruj giyiyor. Islak ve yansıtıcı sokak, renkli ışıkların aynasını oluşturuyor ve birçok yayalar dolaşıyor. - Karlı Bir Çayırda Yün Mamutları: Birkaç devasa yün mamutunu karlı bir çayırda hayal edin. Uzun yünleri hafifçe rüzgarla savrulurken, uzakta karla kaplı ağaçlar ve dramatik karla kaplı dağlar görünüyor. Öğleden sonrası ışık, sisli bulutlar ve yüksek bir güneşle sıcak bir ışıma yaratıyor. Düşük kamera açısı, büyük tüylü memeliyi güzel bir şekilde yakalıyor ve derinlik duygusu yaratıyor. - 30 Yaşındaki Uzay Adamının Maceraları: Kırmızı yün örme bir motosiklet kaskı takan 30 yaşındaki uzay adamının maceralarını içeren bir film fragmanı hayal edin. Mavi gökyüzü, tuz çölü, sinematik tarz ve 35mm film üzerine çekilmiş gibi canlı renklerle dolu. - Big Sur’un Engebeli Uçurumları: Bir drone görüntüsü, Big Sur’un Garay Point Plajı boyunca kaya uçurumlarına çarpan dalgaları yakalıyor. Mavi sular beyaz köpükler oluştururken, batan güneşin altın ışığı kayalık sahili aydınlatıyor. Uzakta bir deniz feneriyle küçük bir adacık bulunuyor ve yeşil bitki örtüsü uçurumun kenarını kaplıyor. Sahilden denize doğru keskin bir düşüş, uçurum kenarlarının denizin üzerine taşan bir manzarasıyla dramatik bir görüntü oluşturuyor. Bu görüntü, sahilin doğal güzelliğini ve Pasifik Sahil Yolu’nun engebeli manzarasını yakalıyor. - Meraklı Tüylü Canavar ve Kırmızı Mum: Bir animasyon sahnesi, eriyen kırmızı bir mumun yanında diz çökmüş kısa, tüylü bir canavarın yakın çekimini gösteriyor. Sanatsal tarzı 3D ve gerçekçi, aydınlatma ve dokuya odaklanıyor. Canavarın geniş gözleri ve açık ağzıyla alevi merakla izlediği anlaşılıyor. Duruşu ve ifadesi, sanki ilk kez etrafındaki dünyayı keşfediyormuş gibi bir masumiyet ve oyunluluk hissi taşıyor. Sıcak renklerin ve dramatik aydınlatmanın, görüntünün rahatlatıcı atmosferini daha da vurguladığını görebilirsiniz.
Sora'nın çalışma prensibi nedir?
OpenAI Sora, çalışma prensibi olarak transformer mimarisi kullanır. Bu, büyük ölçüde metinsel veriyi işlemek ve anlamak için kullanılan bir yapay sinir ağı modelidir. İşte daha ayrıntılı bir açıklama: - Transformer Mimarisi: Transformer, 2017 yılında tanıtılan bir derin öğrenme modelidir. Geleneksel rekürsif ve evrişimli sinir ağlarına kıyasla daha etkili ve paralel işlem yapabilen bir yapıya sahiptir. Transformer, metin tabanlı görevlerde büyük başarı elde etmiştir. - Metin İşleme: Sora, metin tabanlı talimatları alır. Bu talimatlar, kullanıcı tarafından yazılan basit metin komutlarıdır. Örneğin, “Bir Tokyo sokağında şık bir kadın hayal edin” gibi bir komut verilebilir. - Metinten Videoya: Sora, aldığı metin komutunu anlar ve bu komutu bir dakikalık etkileyici bir videoya dönüştürür. Bu dönüşüm, metindeki kavramları ve görsel öğeleri videoda nasıl temsil edeceğini anlamak için derin öğrenme tekniklerini kullanır. - Görsel ve Estetik Yetenekler: Sora, metinde verilen görsel detayları yakalar ve bu detayları videoda yaratıcı bir şekilde ifade eder. Renkler, kompozisyon, ışıklandırma ve diğer estetik öğeler, videonun etkileyiciliğini artırmak için dikkatlice tasarlanır. - Sonuç: Sora’nın çalışma prensibi, metin tabanlı komutları anlamak, görsel öğeleri yaratıcı bir şekilde ifade etmek ve sonunda etkileyici bir video üretmektir. Bu, metin ve görsel sanatlar arasındaki sınırları bulanıklaştıran yenilikçi bir yaklaşımdır.
OpenAI Sora'yı kullanmak için ne yapmam gerekiyor?
OpenAI Sora, metinden gerçekçi videolar üretebilen bir yapay zeka aracıdır. İşte Sora’yı kullanmak için bilmeniz gerekenler: - Erişim Durumu: Şu an için sadece OpenAI’nin kendi bünyesindeki “Red Team” (Kırmızı Takım) birimi tarafından kullanılabilir. İlk etapta bazı sanatçılara erişim izni verilecek. Genel kullanıma henüz açılmamıştır, çünkü uygulamanın oluşturabileceği bazı riskler değerlendirilmektedir. - Sora’nın Yetenekleri: - Metinden gerçekçi videolar oluşturabilir. - Videoların uzunluğu bir dakikaya kadar olabilir. - Konu, karakterler, arka plan ve hareketleri özelleştirebilirsiniz. - Videolara müzik ve ses efektleri ekleyebilirsiniz. - Gerçekçilik: Sora ile üretilen videolar son derece gerçekçi ve neredeyse yapay zekadan ayırt edilemeyecek kadar başarılıdır. Ancak geliştirme aşaması devam etmektedir. - Dikkat Edilmesi Gereken Nokta: Özellikle insan ve hayvan figürlerini içeren videolarda yapay zeka araçları bazen hatalı sonuçlar verebilir. Bu konuda dikkatli olunmalıdır. Sora’nın genel kullanıma açılması için gelecekte daha fazla bilgi bekleyebiliriz. Şu an için kullanıcı dostu ara yüzü ve yetenekleriyle büyük bir potansiyel taşıyan bu yapay zeka aracını yakından takip etmeye devam edebilirsiniz.
Ben de bir video oluşturabilir miyim?
OpenAI Sora şu an sadece OpenAI’nin kendi iç kullanımına açık ve genel kullanıma henüz sunulmamış bir araçtır. Ancak gelecekte daha fazla bilgi bekleyebiliriz. Eğer Sora’nın genel kullanıma açılması durumunda, kullanıcı dostu bir ara yüzle video oluşturmak mümkün olabilir. Takipte kalmanızı öneririm! 🎥🌟 Read the full article
0 notes
gamerbulten · 4 months
Link
The Last of Us remake, yeni bir PlayStation iş listesinde yeniden ortaya çıkmış olabilir PlayStation, bazı eski komut dosyaların...
0 notes
gozel · 5 months
Text
Tumblr media
2/5bz @ marmara üniversitesi güzel sanatlar enstitüsü heykel anasanat dalı - kadıköy özelinde çağdaş sokak sanatı (2019)
Tumblr media
http://tinyurl.com/marmarakadikoytezenglish.
2/5bz @ marmara university fine arts institute department of sculpture - contemporary street art in kadıköy ".. one of the shows is the video-music performance called "non-traditional social war day" at moda mehmet ayvalıtaş square on april 12, 2015 "anarchist queer - vegan day ...creating time jumps in their work and leaves it to audio and visual collages that fill some empty spaces in social memory..." -------------------------
http://tinyurl.com/marmarakadikoytez
2/5bz @ marmara üniversitesi güzel sanatlar enstitüsü heykel anasanat dalı - kadıköy özelinde çağdaş sokak sanatı (2019). ".. şovlardan biri de 12 Nisan 2015 “anarşist queer – vegan günü”nde, moda mehmet ayvalıtaş meydanı’ndaki “geleneksel olmayan sosyal savaş günü” isimli video-müzik performansıdır. ... çalışmalarında yerini zamanda atlamalar yaratan ve toplumsal bellekte boşalmış bir takım alanları dolduran işitsel ve görsel kolajlara bırakır. .." ***
* https://gozel.tumblr.com/post/738597738836590592
.
https://avesis.marmara.edu.tr/yonetilen-tez/08be16a9-4237-4880-ae55-730456154391/kadikoy-ozelinde-cagdas-sokak-sanati?f&fbclid=IwAR01dvg9Y_cUMDRXqW8WPKLTff3XQdsAHvzQfHPkh6IEutRfdBuyGs5CXaY
https://www.proquest.com/openview/d4528d067e0e4c24ec0b59d773ff2aa3/1?p&fbclid=IwAR1MM9MjMPIoi6VMOZKPqzbMp-_5m46Ydbhotq8J2Ct_NofgTL4XrL2FvmY
0 notes
elazighaber23 · 7 months
Text
Kelebek hastası çocuğu kendi çocuğundan ayırt etmedi, yaptıklarıyla gönülleri fethetti
0 notes
celalyesilyurt · 12 years
Text
Gülmecenin arkasından düzeni sorgulayan bir adam
Tumblr media
“Bir şey kesin: Ben bir palyaçoyum. Ve böyle olmam beni herhangi bir politikacıdan daha yüksek bir statüye kavuşturuyor.”
Lois Lumiere 1890 yılında sinemayı keşfettiğinde herhalde bu keşfinin bir “sanat” olarak ileride nitelendirileceğini düşünmüyordu. Genel olarak o günkü konumuna göre pek fazla bir şey almayan sinema her ne kadar uzun zamandır 7. Sanat olarak nitelendirilse de, bugünkü insan hala sinemayı bir vakit geçirme aracı veya can sıkıntısına bir çare olarak görmekte. Bu arada her yıl yüzlercesi çekilen filmlerde bu kanıyı pohpohlarken acaba bu bahsi geçen filmlerden kaçı 100 yıl sonra izlenecek? Bütün öbür sanatlarda olduğu gibi sinema sanatında da sadece ustalar olduğunu kabul edersek, bu yüz yıl içerisinde sinema sanatına damgasını vuran bir ustayı Charlie Spencer Chaplin’i yani nam-ı diğer adı ile Şarlo’yu yadsıyamayız.
Charlie Chaplin 1889’da Londra’da doğdu. Babası, karısıyla iki çocuğunu bırakıp başka bir kadınla yaşayan ayyaş bir adam, annesi ise tiyatro oyuncusuydu. Küçük Chaplin kardeşi Sidney’le birlikte sokakta geçen geceleri, karakolları, polis dayağını ve başka zorlukları tanıdı. Daha 5 yaşındayken annesi tiyatro gösterisinde rahatsızlandığından, annesinin yerine sahneye çıktı. Chaplin sahneye çıktığında çeşitli taklitler yapmış, dans etmiş ve şarkı söylemişti. Bu şov da seyircinin hoşuna gitmişti. Chaplin’e bahşişler vererek ve onu ayakta alkışlayarak bir bakıma Chaplin’in hayatını deşitirmişti. Yaşadıkları yoksulluğa dayanamayan annenin narin ruhsal yapısı acılara dayanamadı ve Chaplin annesini akıl hastanesine yatırmak zorunda kaldı. Chaplin bir tiyatro grubuna girene kadar gazete satıcılığı, cam üfleyiciliği gibi çeşitli işlerde çalıştı.
Bir ara tiyatro grubuyla beraber Amerika’ya giden Chaplin, yaptığı gösterilerle sinema prodüktörü Mack Senneth’in dikkatini çekti. Böylece 1913 mayısında Keystone firmasıyla haftada 150 dolara anlaşma imzaladı. Chaplin’in oyndağı ilk fim ‘Making A Living’ ( Yaşımı Kazanma) 1914 yılında çekildi. O dönemki Amerika bir ekonomik buhran yaşamakta ve ekonomisi de henüz ilkel bir düzeydeydi. Buna rağmen Amerikan ekonomisi büyük bir ivmeye sahipti ve “süper güç” olması ancak 1. Paylaşım Savaşı’nın Avrupa’nın bütün devletlerinde yaşattığı büyük bir ekonomik krizden faydalanarak yaptığı emperyalist politikalar sayesinde oldu.
Ekonomik buhran yüzünden derin çelişkiler yaşayan Amerika, Amerikan halkının o zaman daha çok mekanik- hızlı, düşüp kalkmalı, yüze pasta atmalı kaba saba güldürülerle besliyor, bu şekilde var olan burjuvazi ile işçi sınıfı arasındaki çelişkiyi gizliyordu. Hollywood’un çektiği filmlerin konuları gerçek olaylar değil de daha çok hayali ve gerçekdışı şeylerdi. O dönemdeki görsel sanatlar (opera, tiyatro) şaşılacak derecede abartılı, egzotik ve frapan (1) konular işlerdi. Bu şekilde sinema yığınlara gerçek değil hayal, gösterme değil büyeleme, öykü değil masal yoluyla yaklaşmayı seçmiş ve sinemanın üzerinden bu biçimini atması ancak Orson Welles’in Yurttaş Kane filmiyle gerçekleşmişti. Ama Chaplin’in tarzı bambaşkaydı. O zamanki starlar, geniş yığınlara yaklaşmak, onlara yakın olmak amacında değil bilakis daha çok onlardan olabildiğince uzaklaşmak suretiyle yığınlara kapitalizmin iyi bir şey olduğunu göstermek amacındaydılar.
Chaplin’in yığınlara yaklaşımı o dönemin tersine yığınlara kendilerini, kendi dertlerini düşündürme yoluyla olmuştur. Chaplin, Amerika’daki kapitalizmin çarpık yönlerini, burjuvazi ile emekçi kesim arasındaki çelişkiyi gözler önüne serdi. Onun tarzı daha çok pandomime dayanan bir komiklikti. Chaplin ileride bu durumu şöyle açılayacaktı: “Bir şey kesin: Ben bir palyaçoyum. Ve böyle olmam beni herhangi bir politikacıdan daha yüksek bir statüye kavuşturuyor.” Chaplin daha sonra ünlü kıyafetini dolayısıyla kıyafetiyle birlikte karakterini de seçti. Chaplin bu kıyafeti nasıl seçtiğini şöyle anlatıyor: “Ne giyeceğime ilişkin hiçbir fikrim yoktu. Elbise bölümüne giderken düşünüyordum: Torba gibi bir pantalon, büyük ayakkabılar, bir baston ve bir şapka. Her şeyin birbirine karşıt olmasını istemiştim: Pantolon torba gibi, ceket çok dar, sapka küçük, ayakkabılar kocaman.
Genç mi görüneyim, yaşlı mı görüneyim karar veremiyordum ama Sennett’in beni ilk gördüğünde daha yaşlı olmamı beklediğini düşünerek küçük bir bıyık da ekledim. Chaplin, Mack Sennett’le çalıştıktan sonra başka bir firmayla çalışmaya başladı. Burada kendi tarzını yaratmak için çalışmalara başladı. Film yapma süresi giderek uzuyor, her film üzerinde daha fazla durmaya özen gösteriyor ve mümkün olduğunca daha çok ayrıntılara inmeye çalışıyordu. Kaba komedi filmler yerine Chaplin, artık duygusallığını ve toplumculuğunu göstermek niyetindeydi. Filmlerinde kapitalist dünyanın siyasal, ekonomik ve toplumsal baskı mekanizmaları altında ezilen bir insan profilini çizerek düzeni sorgulayan temaları işlemek niyetindeydi.
Fakat çalıştığı şirketin uzun film konusundaki isteksizliği, Chaplin’in ‘The Kid’ (Yumurcak, 1921) isminde 52 dakikalık bir başyapıt çıkarmasına engel olamıyordu. Bu dönemde Chaplin’in pek fazla bir misyonu yoktu. Chpalin bu durumun şöyle tanımlıyor: “Benim bir misyonum yok. Sadece insanlara keyif vermeye çalışıyorum.” Chaplin böyle dese de yaptığı işe büyük bir önem veriyordu. Amerika’nın bazı çarpıklıklarına iyi bir şekilde değiniyordu. Chaplin bir filmini değerlendirirken şunları söylüyordu: “Şarlo Kaçıyor’da yediğim dondurma, pantalonumdan içeri kaçıyor. Ve balkondan aşağı zengin görünüşlü şişman bir kadının gerdanından içeri düşüyor. Böylece iki komik öğe kullanmış oluyorum. Burada kadının zenginliği de önemli, çünkü inanlar zengin birinin başına gelenlere gülerler. Ama o zavallı bir hak kadını olsaydı duyacakları his bunun tam ters
“Bir şey kesin: Ben bir palyaçoyum. Ve böyle olmam beni herhangi bir politikacıdan daha yüksek bir statüye kavuşturuyor.”
Lois Lumiere 1890 yılında sinemayı keşfettiğinde herhalde bu keşfinin bir “sanat” olarak ileride nitelendirileceğini düşünmüyordu. Genel olarak o günkü konumuna göre pek fazla bir şey almayan sinema her ne kadar uzun zamandır 7. Sanat olarak nitelendirilse de, bugünkü insan hala sinemayı bir vakit geçirme aracı veya can sıkıntısına bir çare olarak görmekte. Bu arada her yıl yüzlercesi çekilen filmlerde bu kanıyı pohpohlarken acaba bu bahsi geçen filmlerden kaçı 100 yıl sonra izlenecek? Bütün öbür sanatlarda olduğu gibi sinema sanatında da sadece ustalar olduğunu kabul edersek, bu yüz yıl içerisinde sinema sanatına damgasını vuran bir ustayı Charlie Spencer Chaplin’i yani nam-ı diğer adı ile Şarlo’yu yadsıyamayız.
Charlie Chaplin 1889’da Londra’da doğdu. Babası, karısıyla iki çocuğunu bırakıp başka bir kadınla yaşayan ayyaş bir adam, annesi ise tiyatro oyuncusuydu. Küçük Chaplin kardeşi Sidney’le birlikte sokakta geçen geceleri, karakolları, polis dayağını ve başka zorlukları tanıdı. Daha 5 yaşındayken annesi tiyatro gösterisinde rahatsızlandığından, annesinin yerine sahneye çıktı. Chaplin sahneye çıktığında çeşitli taklitler yapmış, dans etmiş ve şarkı söylemişti. Bu şov da seyircinin hoşuna gitmişti. Chaplin’e bahşişler vererek ve onu ayakta alkışlayarak bir bakıma Chaplin’in hayatını deşitirmişti. Yaşadıkları yoksulluğa dayanamayan annenin narin ruhsal yapısı acılara dayanamadı ve Chaplin annesini akıl hastanesine yatırmak zorunda kaldı. Chaplin bir tiyatro grubuna girene kadar gazete satıcılığı, cam üfleyiciliği gibi çeşitli işlerde çalıştı.
Bir ara tiyatro grubuyla beraber Amerika’ya giden Chaplin, yaptığı gösterilerle sinema prodüktörü Mack Senneth’in dikkatini çekti. Böylece 1913 mayısında Keystone firmasıyla haftada 150 dolara anlaşma imzaladı. Chaplin’in oyndağı ilk fim ‘Making A Living’ ( Yaşımı Kazanma) 1914 yılında çekildi. O dönemki Amerika bir ekonomik buhran yaşamakta ve ekonomisi de henüz ilkel bir düzeydeydi. Buna rağmen Amerikan ekonomisi büyük bir ivmeye sahipti ve “süper güç” olması ancak 1. Paylaşım Savaşı’nın Avrupa’nın bütün devletlerinde yaşattığı büyük bir ekonomik krizden faydalanarak yaptığı emperyalist politikalar sayesinde oldu.
Ekonomik buhran yüzünden derin çelişkiler yaşayan Amerika, Amerikan halkının o zaman daha çok mekanik- hızlı, düşüp kalkmalı, yüze pasta atmalı kaba saba güldürülerle besliyor, bu şekilde var olan burjuvazi ile işçi sınıfı arasındaki çelişkiyi gizliyordu. Hollywood’un çektiği filmlerin konuları gerçek olaylar değil de daha çok hayali ve gerçekdışı şeylerdi. O dönemdeki görsel sanatlar (opera, tiyatro) şaşılacak derecede abartılı, egzotik ve frapan (1) konular işlerdi. Bu şekilde sinema yığınlara gerçek değil hayal, gösterme değil büyeleme, öykü değil masal yoluyla yaklaşmayı seçmiş ve sinemanın üzerinden bu biçimini atması ancak Orson Welles’in Yurttaş Kane filmiyle gerçekleşmişti. Ama Chaplin’in tarzı bambaşkaydı. O zamanki starlar, geniş yığınlara yaklaşmak, onlara yakın olmak amacında değil bilakis daha çok onlardan olabildiğince uzaklaşmak suretiyle yığınlara kapitalizmin iyi bir şey olduğunu göstermek amacındaydılar.
Chaplin’in yığınlara yaklaşımı o dönemin tersine yığınlara kendilerini, kendi dertlerini düşündürme yoluyla olmuştur. Chaplin, Amerika’daki kapitalizmin çarpık yönlerini, burjuvazi ile emekçi kesim arasındaki çelişkiyi gözler önüne serdi. Onun tarzı daha çok pandomime dayanan bir komiklikti. Chaplin ileride bu durumu şöyle açılayacaktı: “Bir şey kesin: Ben bir palyaçoyum. Ve böyle olmam beni herhangi bir politikacıdan daha yüksek bir statüye kavuşturuyor.” Chaplin daha sonra ünlü kıyafetini dolayısıyla kıyafetiyle birlikte karakterini de seçti. Chaplin bu kıyafeti nasıl seçtiğini şöyle anlatıyor: “Ne giyeceğime ilişkin hiçbir fikrim yoktu. Elbise bölümüne giderken düşünüyordum: Torba gibi bir pantalon, büyük ayakkabılar, bir baston ve bir şapka. Her şeyin birbirine karşıt olmasını istemiştim: Pantolon torba gibi, ceket çok dar, sapka küçük, ayakkabılar kocaman.
Genç mi görüneyim, yaşlı mı görüneyim karar veremiyordum ama Sennett’in beni ilk gördüğünde daha yaşlı olmamı beklediğini düşünerek küçük bir bıyık da ekledim. Chaplin, Mack Sennett’le çalıştıktan sonra başka bir firmayla çalışmaya başladı. Burada kendi tarzını yaratmak için çalışmalara başladı. Film yapma süresi giderek uzuyor, her film üzerinde daha fazla durmaya özen gösteriyor ve mümkün olduğunca daha çok ayrıntılara inmeye çalışıyordu. Kaba komedi filmler yerine Chaplin, artık duygusallığını ve toplumculuğunu göstermek niyetindeydi. Filmlerinde kapitalist dünyanın siyasal, ekonomik ve toplumsal baskı mekanizmaları altında ezilen bir insan profilini çizerek düzeni sorgulayan temaları işlemek niyetindeydi.
Fakat çalıştığı şirketin uzun film konusundaki isteksizliği, Chaplin’in ‘The Kid’ (Yumurcak, 1921) isminde 52 dakikalık bir başyapıt çıkarmasına engel olamıyordu. Bu dönemde Chaplin’in pek fazla bir misyonu yoktu. Chpalin bu durumun şöyle tanımlıyor: “Benim bir misyonum yok. Sadece insanlara keyif vermeye çalışıyorum.” Chaplin böyle dese de yaptığı işe büyük bir önem veriyordu. Amerika’nın bazı çarpıklıklarına iyi bir şekilde değiniyordu. Chaplin bir filmini değerlendirirken şunları söylüyordu: “Şarlo Kaçıyor’da yediğim dondurma, pantalonumdan içeri kaçıyor. Ve balkondan aşağı zengin görünüşlü şişman bir kadının gerdanından içeri düşüyor. Böylece iki komik öğe kullanmış oluyorum. Burada kadının zenginliği de önemli, çünkü inanlar zengin birinin başına gelenlere gülerler. Ama o zavallı bir hak kadını olsaydı duyacakları his bunun tam tersi olurdu.” (1) Frapan: Görme duyusu üzerinde güçlü bir izlenim bırakan, çarpıcı. http://www.hhportal.com/biyografi/116685-charlie-chaplin-sarlo.html
i olurdu.” (1) Frapan: Görme duyusu üzerinde güçlü bir izlenim bırakan, çarpıcı. http://www.hhportal.com/biyografi/116685-charlie-chaplin-sarlo.html
0 notes
birikmesin · 9 months
Text
Yarın ilk dersimin görsel sanatlar olması.Din hocasının resim dersine girmesi ironik değil mi :))
6 notes · View notes
zanaathane · 10 years
Text
Tumblr media
Proje: TV Dizisi
Yıl: 2014
Yapımevi: Yapım Atölyesi Görsel Sanatlar
Yönetmen: Kartal Çidamlı
Senaryo: Hakan Kandal, Savaş Korkmaz
0 notes
universitenitanit · 7 months
Link
Görsel Sanatlar ve İletişim Tasarımı bölümü nedir, Görsel Sanatlar ve İletişim Tasarımı iş olanakları nelerdir, mezunları ne iş yapar sorularını cevapladık.
0 notes