Tumgik
#şirket haberi
turkiyeajans · 1 year
Text
Tchibo’dan Ankara’da yeni bir mağaza daha
Mağaza ve kahve alanındaki yatırımlarını artırma hedefiyle büyüme stratejisine devam eden Tchibo, Ankara’daki dokuzuncu mağazasını Kentpark AVM’de hizmete açtı. Çankaya’da konumlanan yeni Tchibo mağazası, hem keyifli bir kahve molası vermek isteyenlerin lezzet durağı hem de sürekli olarak yenilenen temalarıyla keyifli alışverişin adresi olmaya hazır. 70 yılı aşan kahve uzmanlığı ve özgün iş…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
sinerjiportfoy · 1 year
Link
0 notes
kriptosonhaberler · 1 year
Text
Bir şirket daha halka arz oluyor
Bir şirket daha halka arz oluyor
Albayrak Grubu şirketlerinden personel ve yolcu taşımacılığı, filo kiralama, gezi acentesi işletmeciliği, besin nakliye ve dağıtımı, personel destek hizmetleri benzer biçimde hizmetler elde eden Platform Gezim; 8-9 Aralık 2022 tarihinde halka arz ediliyor. Firmanın halka arzı ile ilgili görüşlerini paylaşan Platform Gezim Yönetim Kurulu Başkanı Kazım Albayrak, “Grup bünyemizde halka arz edilen…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
master1wayne · 8 months
Text
BÖLÜM 11.1 [HIZLI DEĞİL]
Nadia'nın yanından ayrıldıktan sonra, şirkete doğru yol aldım. Bir süre yolda ilerledikten sonra, şirkete varmış ve kapıda karşılanmıştım.
Hemen arabamın anahtarını teslim ettim ve Tuğba Hanım ile birlikte, asansöre doğru yürüyerek konuştuk.
Tu: Günaydın Aras Bey.
“Günaydın Tuğba Hanım. Herkes hazır mı?”
Tu: Evet efendim. Herkes, toplantı salonuna geçti ve sizi bekliyorlar.
“Daha fazla bekletmeyelim. Önden buyurun.”
Tuğba ile birlikte asansöre bindik ve hızlıca toplantı salonu'nun olduğu kata doğru, hemen çıktık.
Birlikte toplantı odasına girince, herkes ayağa kalktı ve sırayla “Günaydın!” denildi ve yerimize oturduk.
Bu hafta, gayrimenkul ve yazılım alanı hakkında olan ve bazı değişiklikleri olduğu. Köklü ve büyük araştırmaları, teker teker anlatıyordu.
Bir sürü fikir arasında, bazıları riskli olsa bile girilebilecek işlerdi. Bu nedenle, benden onay istiyorlardı.
Zaten, daha neyi kaybedebilirim ki?
Böylece onay verdim ve işlemler için, gidilecek ülkeye özel bir ekip oluşturup, başlarına da kuruldan bu fikri ortaya çıkaran 2 kişiyi koydum.
Diğer arkadaşların fikirlerini dinledikten sonra da, toplantıyı bitirme kararı aldık ve sırayla çıktık.
Ben tam asansöre binmek için yürürken, arkamdan bir kadın geldi ve bana “efendim, özel bir ziyaretçiniz varmış, kendisi çok önemli bir konu için gelmiş!” dedi.
Tam da gitmek için hazırlanmışken, ne ziyaretçisinden bahsediyor du ki?
Neyse ne! Kim olduğunu öğrenelim.
“Nerede şu an?”
X: Kendisi şu an aşağıda. Ne yapmamı istersiniz efendim?
“Tamamdır, kendisini yanında biriyle birlikte odama getirin lütfen!”
X: Tamamdır efendim.
“Teşekkür ederim!”
Kadın, kafasını sallayarak gitti.
Odama doğru yürüdüm ve kapıyı açtım. İçeri geçtiğimde, koltuğuma oturdum ve kendisini beklemeye başladım. Biraz süre geçtikten sonra kapı yavaşça açıldı ve içeri girdi.
“Leyal?”
Le: Merhabaaa.
“Ne oldu Leyal? Neden geldin?”
Le: Hoş buldum Aras. Teşekkür ederim yaa.
İçimden kendi kendime” Kesin bir işi düştü. Yoksa siktin sene buraya gelmezdi!” demiştim.
İstemeden de olsa, tok ve sinirli bir ses tonuyla “iyi otur bakalım” dedim.
Leyal koltuğa oturmuş. Ben de, yerime geçmiştim. Sözüne başlamadan önce, şirketin telefonuyla “iki tane acı kahve lütfen!” dedim ve kapattım.
Le: Acı sevmem ben ama...
“Konuşucaklarımızın üstüne iyi gider diye düşündüm. Yanlış mı yaptım?”
Le: Yaani yok ama...
“Ee Leyal. Ne için geldin buraya?”
Le: Halini hatırını sorayım dedim.
“Ben gayet iyiyim, sağlığım yerinde. Yani bir şey yok.”
Le: Öncelikle özür dilerim.
“Ne için?”
Le: Geçenlerde seni rahatsız ettiğim için! Ama cidden yardımına ihtiyacım var Aras! Bana yardım etmek istemez misin? Biz çok iyi arkadaşız hem!
Hemen yalakalık yapmaya ve kendi ihtiyacı için kullanmadan önce, bana yol yapmaya başlamıştı!
“Olmaz Leyal! Sınırını aşma lütfen!”
Le: Yaa Aras lütfen. Magazinden düşmezsiniz, herkes sizi konuşur. Son zamanlarda olan babanın hatalarını bu haberle kapatır ve zorluklara rağmen, her olayın üstünden gelen bir, aile imajı vermiş olursunuz.
Sırf, kendisini ünlü etmek için özellikle benim ailemin içerisinde bulunduğu, bu durumun üstüne gitmesi sabrımı taşırıyordu.
“Geçen sana ne dedim ben Leyal?”
Le: Ya lütfen. Bak eğer ki, bana yardımcı olursan. Büyük ihtimalle daha öne çıkacağım.
“Ee öne çıksan ne olacak be?”
Le: Para kazanacağım. Herkes beni konuşacak. Herkes benimle irtibata geçmek isteyecek. Eğer ki, bir haberi ilk ben öğrenirsem, bunu başka kanallara güzel fiyata satabilirim.
“Vay be, ne kadar güzel bir hayat bu böyle! Demek, diğer kanallara satarak beni ve ailemi iyice acınası duruma sokacaksın. Leyal çık git buradan! İyice tadını kaçırıyorsun!”
Le: Sadece anne'nin başına gelenleri kısaca konuşsak bile yeter.
“Annemin başına bir şey gelmedi!”
Le: O zaman, emniyette polislere neden hesap verdin?
“Çok seviyorlarmış beni. Gel çayımızı iç ve biraz da sana soru soralım dediler. Ben de, iyidir tamam dedim geçtim.”
Le: Yaani annene taciz edildiğini kabul ediyorsun.
İyice sinirlenmeye başlamıştım, suratım iyice sıcaklamış ve soğuk terler döküyordum. İçimde tek bir ses vardı bu sefer ve bana “parçala şu kaltağı, hakkında öğrendiklerini ortaya dök” diyordu.
Ancak, birazcık daha sabretmeliydim.
Her işin, bir zamanı ve vakti vardır. Bu nedenle derin bir nefes aldım.
“Bak Ley-”
[Kapı tıklatılır]
Kahvelerimiz gelmiş ve ortama kısa süreli bir sessizlik çökmüştü. Kadın çıkınca tekrar lafa girmek için ağzımı açtığımda, Leyal konuşmaya başladı.
Le: Bak Aras. Bana istediğim bilgiyi vereceksin. Elbet ya senden, ya da başkasından elbet bu bilgiyi tamamen koparırım.
Le: Yani bu sebepten dolayı işimi zora sokma ve bana yardımcı ol.
Leyal bir anda kaplan modunu açmıştı ama yanlış kişiye karşı, yanlış adımları atıyordu. Bunun farkında mıydı? Tabii ki, hayır!
“Çok mu bilgi istiyorsun?”
Le: Evet ve bana o bilgileri vereceksin.
“Tamam o zaman aç telefonunu lütfen.”
Leyal tavrından ödün vermese bile, altında heyecanlı bir kız çocuğu yatıyordu ve eminim kendisine “işte böyle, istediysem bana vereceksin” diyordu kesinlikle.
O çantasından telefonunu çıkarırken. Ben de telefonumu açtım. Madem bir oyun oynamak istiyordu, oynayalım o zaman değil mi?
Ses kaydını açtı ve konuşmaya başladı.
Le: Evet Aras Bey. Olay nasıl oldu.
“Her şey çok ani oldu. Araştırmaya başladım sizi ve sonra şunlar geçti aklımdan, siz aslında ne kadar da karaktersiz bir kadınmışsınız, Leyal Hanım. Sizden beklemezdim...”
Leyal ne olduğuna şaşırmış ve anlam verememişti.
Ve sırayla, elime ne geçtiyse onun hakkında bildiğim. Hepsini dökmeye başladım. Aciz bir durumun içine hapsolup, yerin dibine girecekti.
“Saat 23.39. Büyük bahçesi olan, ormanlık bir alanda 2 katlı ve havuzlu bir villadan. ***** turizm acentası sahibi. Fatih Ateşoğlu ile el ele görüntülenmişsiniz.”
Leyal, bunları duyunca titremeye başladı. Suratı buz kesmiş ve çaresiz bir durumun içine adım atmıştı.
“Sonra, bu adam ile aynı hafta içinde 4 ve diğer ay tam 17 defa buluşmuşsunuz. İşin acı tarafı, adamın çok iyi bir eşi var. Kendisi ile tanışıklığımız var ve kadının 1 kızı, 1 oğlu var Leyal Hanım.”
Leyal hemen elini telefonuna uzattı.
“Aa dur lütfen. Ne oldu hemen öyle? Daha anlatacağım var!”
Le: Lü-lütfen, bunu yapma. Aramızda kalsın bunlar yalvarıyorum...
“Sadece bu mu var elimde? Hayır tabii ki sadece bu deği!”
“Yaşadığın apartmanda nişanlısı olan genç bir çocukla'da bu görüntülerini yakaladım.”
“Araba içerisinde yapmak, sizin için hiç te bile zor olmamış galiba! Hah?”
[Şimdi siz diyeceksiniz ki, ne zaman oldu ve öğrendin bunları]
“Biliyor musun Leyal. Seninle tanıştıktan sonra. Birazcık araştırmak istemiştim seni. Ancak ne param vardı ne de doğru imkânım.”
“Babamın davası süresince senin geçmişine biraz baktım ve bazı şeyler gözüme takıldı. Sonra da, bunun üstüne düşmek istedim ama olmadı, bazı aksaklıklar çıktı maalesef ki!”
“Fakat, sonra dava sürecini atlatınca kendime dedim ki. Madem süreç bitti! Ben de, o zaman seni niye seni takip ettirmeyeyim dedim kendime.”
“Ve evet yaptım. Ama aklıma hâlâ şu var. Senin gibi bir kadın. Şık giyimli ve başarılı birisi. Neden önüne gelen insanın kucağında terler ki?”
Leyal ayağa kalktı hemen kapıya doğru yürüdü. Fakat kapıyı kahveleri içerken kilitlemiştim bile...
Le: Bırak çıkayım, lütfen! Bir daha adını ağzına bile almam. Yeter ki, izin ver de gideyim.
“Otur şuraya küçük orospu!”
Leyal beni dinlemeyip, kapıya vurmaya başlamıştı. Ancak kapılar babam sağ olsun dışarıya ses vermiyordu. Ve camlarda özel bir camdı.
Eğer ki, kumandayla gerekli tuşa basarsam bembeyaz oluyor ve dışarıdan, içerisi görünmüyordu.
Herhalde Alya'yı odasında böyle sikiyordu...
“Onlar seni duyamazlar, hatta göremezler bile. Babam sağ olsun. Yurt dışından getirtti bu sistemi.”
Yavaşça yanına yürüdüm ve onu çevirip duvara yapıştırdım.
“Eğer ki, bana karşı gelmeseydin ve işleri buraya kadar getirmeseydin! Şu an böyle bir durumda olmazdın...”
Elimle çenesini tuttum ve “şimdi sana gitmen için izin veriyorum. Ancak yeniden görüşeceğiz ve artık ben ne istersem yapacaksın. Yoksa bu görüntüleri, her yerde görürsün!”
“Anladın mı beni Leyal!?”
Le:...
“ANLADIN MI?”
Le: E-evet...
“Güzel, şimdi çıkabilirsin!”
Düğmeye bastım ve kilidi kaldırdım, Leyal kapıyı açtığı gibi, koşar adımlar atarak asansöre doğru gitti ve gözden kayboldu.
Keşke, bunlar yaşanmasaydı ama egosu ve bencilliği onu böyle bir duruma kadar itmişti. Üzücüydü...
Birazcık daha şirkette yapmam gereken işleri yaptıktan sonra, dosyaları kapattım ve eşyalarımı da alıp aşağı indim.
Vale hemen arabayı getirmişti. Bindiğim gibi eve sürdüm. Yolda giderken güzel bir mekâna uğradım.
Bir kaç parça, et ve hindi eti aldım. Sonra arabaya tekrar bindim ve evime yol aldım.
Yolda giderken, Derya beni aramıştı.
Hoparlörü açtım ve telefonu kenara koyup konuşmaya başladım.
“Alo aşkım, günaydın bitanem!”
De: Günaydın canım. Neredesin, seni bekliyorum. Dün neredeydin?
“Arkadaşımda kaldım, biraz oturduk sohbet ettik. Tam kalkacaktım, ısrar etti. Ben de, geceyi onlarda geçirdim! 10 dakikaya evde olacağım aşkım.”
De: Tamam bekliyorum...
Telefonu kapattıktan sonra, az biraz daha sürünce evin kapısına kadar gelmiştim. Yavaşça arabayı garaja doğru soktum ve indim.
“Sen evet sen, gel buraya”
(güvenlik görevlisi)
G.g: Evet efendim.
“Şu iki salağa söyle arabayı güzelce temizletsinler!”
Adam “tamam efendim” dedi ve gitti.
Kapıyı açtım ve elimdeki ağırlıklarla birlikte, mutfağa gittim. Mutfak kapısını zor da olsa açtım ve Derya'mı bulaşıkları temizlerken görmüştüm.
Kapının kapanma sesini duyunca, arkasını döndü ve beni görünce hemen elindeki bezi bıraktı. Yere topuklu ayakkabılarını sertçe vurarak, bana koştu ve sarıldı.
“Aşkım, kusura bakma beklettim!”
De: Olsun, sen geldin ya gerisi sorun aşkım. Aç mısın, yapayım mı bir şey?
“Yok hayatım, bunları dolaba koyayım akşama güzel bir yemek yiyelim. Sen de katıl bize hem!”
Sen de katıl dediğim için yanakları kızardı kafasını öne eğdi. Şımarmış bir sesle “ayy tamam aşkım” demişti.
“Bizimkiler nasıl bakalım? Var mı bir olay, kusur ya da herhangi bir şey?”
De: Bir şey yok. Ancak farklı bir şey var!
“Nedir durum anlat canım?”
De: Aşkım, annen acaba biraz şey mi? Yani...
“Nasıl şey mi?”
De: Annen biraz değişik giyindi bugün. Hafif biraz, yani bildiğin, şeyleri andırıyor ya...
“Canım! Çekinme anlat ya da söyle sorun etmem ben. İstediğin kelimeyi, kullanabilirsin aşkım.”
De: Tam orospuları andırıyor, başka bir ruh hali var bugün. Kaşarlar gibi kıvırta kıvırta yürüyordu, evin içinde.
De: Babanın yokluğundan dolayı biraz kişisel zevkleri arttı galiba?
Bunu duyunca tepkimi belli etmeden, kendimi sonunda zafer kazanmış gibi mutlu hissetmiştim.
Sonunda, o da bana boyun eğmiş ve aldığım kıyafetleri giymeye başlamıştı demek ki. İçim baya hoş olmadı değildi.
“Gerekli uyarıyı yaparım ben, sen merak etme aşkım. Hatta şimdi il-...”
De: Ya boşver aşkım. Kadını sevmesem bile, en azından istediği gibi takılsın! Fazla karışmayalım.
Derya'nın böyle düşünmesi garip geldi. Şahsen, böyle görüntüler görmemi istemez ve kendisinden başkasını asla yakınımda böyle, açık saçık takılırken görmek isteyeceğini de, sanmıyorum ama ne diyebilirim.
Belki de annem olduğu için, biraz göz yummuştu ve düşüncelerimi de bilmediğinden dolayı ona karşı.
Kendi içini böyle ferah tutuyor olmalıydı. Yoksa, pek yapılabilecek açıklama yok aslında bu konuda.
Biraz orada oturup, kahve eşliğinde kurabiyelerinden götürdükten sonra kalktım ve mutfaktan çıkıp, odama yönelmek için merdivenleri çıktım.
Odamın kapısını açmadan önce, Ayla'nın yanına gittim. Kapısı hafif açıktı ve yatağın üstüne yüz üstü uzanmış.
Altına, götünün iki yanağını birlikte güzelce gösterecek gri bir şort giymiş ve kendisini sergiliyordu.
Önceden, beni sevmeyen ve nefret eden bir kadındı. Şimdiyse kendisini siktirmek için, elinden geleni yapıyor.
Neyse geceye işimi görürüm bununla ben, şimdi dönüp işleri halledeyim.
Odama döndüğümde, takım elbiseyi çıkardım ve normal günlük kıyafet giydim. Bilgisayar başına oturdum.
Biraz iş ve biraz da, sınavla alâkalı çalışmalar yaptıktan sonra bilgisayarı kapattım. Ekran gözlerimi yormuş ve kollarım, bacaklarım ağrımaya başlamıştı.
Telefonuma uzandım ve annemi aramak için, dokundum.
An: E-evet oğlum, bir şey mi oldu?
“Odama gel hemen, girince de kapıyı kilitle. Çabuk ol 30 saniye içinde gel!”
An: Ta-...
Telefonu yüzüne kapattım ve üstümü çıkarıp, tekrar uzandım. Uzandıktan tam 6 saniye sonra. Hızlıca topuklu ayakkabılarını yere sertçe vurarak, odaya girdi ve hemen kapıyı kilitledi.
An: Ne oldu? Sorun nedir? (çekinerek)
“Masaj yapman lazım, gel buraya!”
Bana, çekinerek baktı. Ama istemeye istemeye, adımlar atarak geldi ve topuklu ayakkabılarını çıkardı.
Dar kırmızı elbisesi yüzünden, bacaklarını tam açtıramıyordu. Etek kısmını elleriyle tutup biraz yukarı çektirdi.
Siyah jartiyerli ayağını hafifçe kaldırıp, yatağın üstüne çıktı ve kalçamın üstüne oturabileceği bir şekilde, pozisyon aldı ve oturdu.
Kafamı biraz yana çektirip baktığımda, ellerini saçına atmış ve saçını toplayıp topuz yapmıştı.
58 notes · View notes
murat-o41 · 9 months
Text
Tutucu Komşumun Stajer Kızının Götten Yeme Stajı! (Erol 36 Y., Samsun)
Herkese merhaba. 36 yaşında, kendime ait inşaat şirketi olan biriyim. Bundan iki sene önce komşumun inşaat mühendisliği bölümünü bitirmiş kızı olan Aynur'u, babası benim şirketimde staj yapması için yanıma getirdi. Eee, komşu olunca da babası bana gayet güveniyordu. Benim de zaten stajer bir elemana ihtiyacım vardı, başka da bir amacım yoktu. Aynur oldukça boylu, poslu, güzel göğüsleri olan, çok tatlı dilli ve gayretli biriydi. Kısa zamanda kendini sevdirdi herkese. En çok ta bana tabi. Aynur'a baktıkça kaybettiğim eski aşkımı anıyordum hep.
Birgün şantiyeleri beraber dolaştıktan sonra Aynur bana, "Erol abi sıcaktan çok bunaldık, ne dersin, beraber havuza gidip yüzelim mi?" deyince çok şaşırmıştım. Bu kızın ailesi çok tutucuydu, kendisi de kapalı biriydi, bugüne kadar ne saçının bir tek telini görmüştüm, ne de giydiği uzun eteklerden dolayı ayak bileklerini. Benimle aynı havuzda yüzmeyi nasıl düşünüyor diye kafamdan geçirmeden edemedim. "Olur tabi, neden olmasın... Hadi ozaman önce eve uğrayıp mayolarımızı alalım!" dedim. "Erol abi, ne olur bizimkilerin haberi olmasın. Havuzun ordaki dükkanlarda satıyorlar, ordan ikimize de alırız!" dedi. "Tamam, peki!" dedim, ama aklım karışmıştı bir sefer. Hemen arabama atladık doğru yüzme havuzuna gittik. Dükkanın birine girdik, birer tane mayo beğenip, kabinlere girdik. Ben mayomu giyip çıktım Aynur'u bekliyordum. Aynur'u o ana kadar hep başörtülü, uzun kollu boğazlı kazak ve uzun etekle görmüştüm. Fakat kabinden çıktığında gördüğüm manzara karşısında şok oldum, şaşkınlıktan ağzım açık kaldı resmen. Mayosundan taşacak gibi duran iri göğüsleri, kabarmış fındık gibi meme uçları ve küçücük amının yarığını bile belli eden mayosu ile okadar sexy duruyordu ki karşımda, aptallaşmıştım...
Aynur'un gülerek, "Erol abi bana öyle bakma, utandırıyorsun beni!" demesiyle kendime geldim. "Özür dilerim, ama elimde değil, müthiş sexy görünüyorsun!" dedim. Aynur, "Yaaa Erol abi öyle konuşma... Hadi havuza girelim!" diyerek koluma girdi. Havuza girdik, yüzüyoruz, eğleniyoruz, zaman zaman şakalaşıyoruz derken benim ufaklıkta anlamadığım bazı hareketlenmeler olmuştu. Bazen elim kolum vücuduna dokunuyordu, bazen de onun göğüsleri elime koluma, götü de (bu arada kalkmış sikime) değiyordu. O gün havuzda baya bir yakınlaşmıştık birbirimize. Akşama doğru da, sanki (herzamanki gibi) şirketten geliyormuşuz gibi evine bıraktım Aynur'u. Kendi evime girer girmez ilk işim banyoya girip Aynur'un havuzdaki halini gözlerimin önüne getirip iki posta 31 çekmek oldu. Sonra da düşüncelere daldım, acaba Aynur'u sikebilir miyim diye...
Ertesi gün şirkete gitmek için arabama bindiğinde yüzü gülüyordu. "Bakıyorum da neşen yerinde?" dedim. "Evet erol abi, dün havuza gitmek düşüncelerimden biraz da olsa uzaklaşmama sebeb oldu." dedi. "Hayırdır, ne düşünceleri?" dedim. "Erol abi, ailemin haberi yok, erkek arkadaşımdan ayrlıdığım için düşünceliyim, kafam o yüzden bozuk biraz." dedi. Ben de hemen, "Kafan bozuksa kafayı dağıtmanın en güzel yolu içmektir, ama sen şimdi içiki de içmezsin..." dedim. "Aramızda kalsın Erol abi, arada sırada bira içerim." dedi. "Ozaman bugün öğleden sonra benim dağ evine gidip kafayı dağıtalım mı biraz?" deyince, "Ciddimisin?" diyerek sevincini belli etti ve bu teklifimi hemen kabul etti. Saat 12 gibi şirkettekilere, "Biz şantiyeleri kontrola gidiyoruz, öğleden sonra yokuz!" deyip ofisten çıktık. Yolda nevalelerle birlikte bolca da bira alıp bizim dağevinin yolunu tuttuk...
Dağevine vardığımızda Aynur'un ilk işi başörtüsünü çıkarmak ve saçlarını açmak oldu. Sonra siniye çilingir sofrasını kurduk. Benim orası şark tarzında döşelidir, yer minderleri, hasır yastıklar, kilimler falan. Aynur rahat oturmak için benim şortlardan ve tişörtlerden istedi, verdim. Üzerimizi değiştirerek oturduk, müzik eşliğinde içmeye ve sohbete başladık. İki şişe biradan sonra benim at gibi Aynur'um alkolün, dertlerinin, ortamın ve müziğin etkisiyle iyice gevşemişti. Yan yana yerde minderlerin üzerinde birbirimize yakın oturuyorduk, ama bir türlü cesaret edemiyordum giriş yapmaya. Ne de olsa tutucu bir komşumun kızıydı, yanlış bir hareket yapmam durumunda ortalık karışabilirdi. Sonunda cesaretimi toplayıp, onun alkollü olmasından da medet umarak, "Aynur dans edelim mi?" diye sordum. Hiç itiraz etmeden kalktı ve romantik müzik eşliğinde benimle dansetmeye başladı. Dans ilerledikçe tenimiz birbirine değiyor ve benim yarak kazık gibi olmaya başlıyordu...
Benim toy ama ruhu oruspu stajer komşu kızım Aynur, kollarımın arasında bir müddet dans ettikten sonra, başının döndüğünü söyleyerek başını omzuma yasladı. Ben de bu durumu fırsat bilerek onu boynundan ve kulaklarından öpmeye başladım. Bilirim kadınlar hiç dayanamaz bu duruma. Ve o da dayanamayıp dudaklarını bana yaklaştırmaya başlayınca, ben bütün cesaretimi toplayıp o dolgun dudaklarına yumuldum. Hiç konuşmadan 10 dakika kadar dans ederek öpüştük. Sonra kulağına 'kendisini tamamıyla bana bırakmasını' söyledim. Müthiş bir arzuyla öpüşüyorduk. Yavaş yavaş dolgun gögüslerini okşamaya başladım. Göğüs uçları yine dikilmişti. Aynur hiç tepki vermiyor, tam tersi erkeğe hasret gibi debeleniyordu usta ellerimde...
Hızla yere yuvarlandık ve öpüşmeye yerde devam ettik. Bir müddet sonra ikimiz de çırılçıplak kalmıştık. Aynur'u kucağıma alarak yatağımın olduğu odaya götürdüm ve yatağın üzerine bırakıp, o koca göğüslerinin uçlarını ve tüm bedenini yalayarak kutsal üçgene inmiştim. Çok amcık gördüm ama böylesine temiz, bakımlı ve körpesini ilk kez görüyordum. Nasıl yumuldum Aynur'un o kaymak gibi amcığna anlatamam. Saatlerce yalamak istiyordum amcığını. Ben amının tatlı kıvrımlarını yaladıkça Aynur'um inleyerek sarsılıyordu. Benim komşu kızı stajerim bu şekilde 2 kez orgazm olmuştu ve sıra bana gelmişti. Fakat ne yapacağımı ve nasıl devam edeceğimi bilemiyordum. Benim kararsız olduğumu anlayınca körpe Aynur'um imdadıma yetişti ve "Önden dokunma, ben kızım!" dedi ve arkasını döndü. Ben de, "Hiç merak etme aşkım, kızlığına zarar vermem!" dedim. Ama işin aslı ben daha önce hiç arkadan yapmamıştım. Neyse, Aynur'un karnının altını yastıkla besleyerek kalçalarını yükselttim ve götüne yumuldum. Kalçalarını ayırarak kara incirini dil darbeleriyle ıslattım ve dilimin yarısını götüne sokuyordum. Diğer yandan da amının dudaklarını ve klitorisini parmağımla okşayarak onu çıldırtıyordum. Aynur, alkolün de etkisiyle kendini zevkten kaybetmişti ve deli gibi inliyordu...
10-15 dakika götünü yaladıktan sonra sıra artık götünü sikmeye gelmişti, ama götüne sokmadan önce sikimi yalattırmak istiyordum. Yataktan inerek kazık gibi olan sikimi Aynur'un ağzına verdim. Bu kızları bilirim, ilk başta hep rol keserler, 'Ne yapacağım?' 'Nasıl yapacağım bilmiyorum?' gibi anlamsız tepkiler verirler, ama 5 dakika sonra sik yalama uzmanı olurlar. Aynur sikimi kısa bir süre ağzına aldı, hayatında ilk defa ağzına alıyordu ve acayip etkili somuruyordu. Sikimi hemen çektim ağzından ve tekrar arkadaki kara inciri yalamaya koyuldum. Bir parmağımı götünün deliğine sokup çıkarmaya başlamıştım. Derken iki parmağımı sokarak biraz alıştırdım. Aynur, götten sikeceğimi bildiği için merakla nasıl olacağını bekliyordu. Tabi ben de. Çok zevk aldığı belliydi ve işin ilginç tarafı ikimiz de utancımızdan hiç konuşmuyorduk. Bir müddet parmakladıktan sonra Aynur'un hazır olduğunu görünce, götüne kazık gibi olmuş sikimi geçirdim ve kafası girdi...
"Erolum çok acıyor!" demesi beni daha da çıldırtmaya yetmişti. "Erolun o güzel götüne kurban olsun küçük körpem, bak sana şimdi nasıl götten sikiş stajı yaptırıyorum!" dedim ve yüklenmemle kalanını da soktum. Götü sikime biraz alışınca, ben ufak ufak gitgellere başladım. Ben hızlandıkça Aynur resmen zevkten kuduruyor, "Ohhhh Erolummm!" diye inliyordu. Benim için de harika bir duyguydu bu. Daracık bir göt deliğini sikmek ne kadar hoşmuş. Çok dayanamayıp Aynur'un götüne boşalmıştım, ama sikimin sertliğine güvenerek hemen ikinci kez sikmek istiyordum o götü. Kısa bir ön sevişme faslından sonra açılmış göt deliğine bir daha girdim. Aynur'un götünün kaslarının kasılması ne kadar hoşuma gidiyordu bilemezsiniz. 2. orgazmım da çok sürmemişti, ama beni asıl şaşırtan Aynur'un götünü sikerken bile orgazm olabilmesiydi. Bir süre birbirimize sarılıp öylece yattıktan sonra duşa girdik. Yaz günü olması nedeniyle hava sıcaktı ve banyoda suyun altında ıslak memelerini ve harika amcığını temizleyip dakikalarca yaladım. Ve tabi sonuçta kara incirini bir posta daha siktim. Sonra hiçbirşey olmamış gibi giyindik ve dağevinden çıkıp evlere dağıldık.
Aynur ogün inşaat mühendisliğinin değil, ama hayatının stajını yapmıştı benim altımda. 2 gün boyunca bu konu hakkında hiç konuşmadık. 3. gün ben dayanamayıp konuya girince, Aynur'um da yine sikişmek istediğini söyledi. Aynur'un mühendislik stajı yakında bitiyor, ama götten yeme stajı halen devam ediyor. Bazen acıyorum bu kıza, bu gidişle götü parçalanacak, büzüğünü tutamayacak diye, ama ne yapayım tutucu komşu kızının bekaretini ben bozamam ya!
[Erol]
51 notes · View notes
bugunbirazleylayim · 1 year
Text
Şirket öğleden sonra erken paydos verin yılbaşı tatili yapın tarzı bir mail döşemiş arkasından da güzel güzel yeni yıl temennisinde bulunmuş falan filan
peki bu öğleden sonra çalışmayın tatil yapın durumunun şeyden haberi var mı?
ÜZERİMDEKİ 8 TANE TALEPTEN!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!!
15 notes · View notes
medyahmet · 1 month
Text
Robot Gazetecilik
Tumblr media
Edip Emil ÖYMEN
YENİLEŞİM
ABD'de "Anlatı Bilimi" (Narrative Science) adlı bir şirket, çok rakamlı veriden, haber metni çıkartıyor. Ama bu metni çıkartan, gazeteci değil. Bir "yazılım" otomatik olarak çıkartıyor. Yani, metni bir robot çıkartıyor diyebiliriz.
Bu "robotik gazetecilik," Chicago'nun Northwestern Üniversitesi'nin, Medill Gazetecilik Okulu'yla işbirliği yapan, bilgisayar mühendisliği ve dil bilim profesörleri Kristian Hammond ve Larry Birnbaum'un icadı.
Yenilikçilik yapalım derken, gazeteciliğin dibine kibrit suyu döktüklerinin farkında mı bu efendiler acaba?
Otomobil fabrikalarında robotlar ilk kez görüldüğünde, otomotiv sanayii, Mavi Tuna valsi eşliğinde, robotların "dansı"nı reklam filmi yapmıştı övünçle... 1970'lerden bugünlere kadar robotların (bilgisayar da diyebiliriz) girmediği tek tük alanlardan biri gazetecilikti. Şimdi, "Narrative Science" sayesinde bu kalede bir gedik açıldı.
Forbes gibi ekonomi-finans ağırlıklı bir dergi bu yazılımla "oluşturulmuş" haberleri kullanmaya başladı.
Şimdilik finans ve sporla ilgili "büyük data"yı haber yapabiliyor yazılım. Çünkü, bu tür haberlerde yaratıcılık, imge, espri, çıkarsama yok. Düz ve sadece veriye dayalı bir anlatı yeterli.
Aslında, ne olursa olsun, gazeteciliğin elbette her alanına bu tür bir yazılım giremez. Rakamsal veri kullanmayan kültür, sanat, siyaset, hatta ekonomi haberciliğinde otomasyon şimdilik mümkün değil.   Düşünsenize: TÜİK'in enflasyon verileri örneğin, pekala bu otomatik sistemle haber yapılabilir. İhracat rakamları için de özel bir haber dili gerekmez. Şuradan buraya çıktı, şu kadar arttı azaldı gibi "düz" ifadeyle pekala yapılabilir.
Bunun anlamı açık: Klasik gazete yayıncılığı -özellikle- bilgi toplumu olmuş yörelerde biçim değiştirmezse, ölüyor. Marka gazeteler şimdilik ayakta. Ama borçları ve yükümlülüklerine karşılık, reklam gelirlerinde sürekli azalma, onlara parlak bir gelecek vaad etmiyor. En "ikon" gazete New York Times için örneğin, hesap-kitap, çarp-böl, "2015'ten sonra şimdiki finansal ve örgütlenme yapısıyla ayakta kalması zor" denilmekte açıkça. Hatta, NYT'nin "dönüşümü" için mutlak bir tarih de önerildi: 2014. Yani, o tarihe kadar ya yeniden yapılanacak, ya da kaçınılmaz bir şekilde iflasa doğru sürüklenecek. Çok acı, ama bilgi toplumlarında maalesef yeni medyanın dayattığı yeni düzende durum bu.
ABD'nin dünyaca saygın iletişim okullarından Poynter Institute'un iki öğretim üyesi Robin Sloan ve Matt Thompson, 9 Mart 2014'te New York Times'ın basılı bir gazete olmaktan çıkacağını ilan etti bile.
Bu uçuk fikre göre, basılı gazetenin yerini EPIC adlı yepyeni bir sistem alacak. EPIC, "Yenilenen Kişisel Haber Üretimi" anlamına: "Evolving Personalized Information Construct". Haberi, milyarlarca kişiye, sadece ilgilendiği konuda ve biçimde, istediği anda istediği ayrıntıda sunan kişisel bir enformasyon sistemi.
Böylesi ileri teknolojik hoşluklara uzak ülkeler elbette var. Bilgi toplumu olamamış bu ülkelerde günlük gazete yayıncılığı 19 ve 20. yüzyıl iş modeliyle yürümeye devam...
KAYNAKÇA:
0 notes
korelist · 2 months
Text
Tumblr media
REBORN RICH // KDRAMA DİZİ YORUMU
UYARI : Yazılar genel olarak spoiler içerebilir. İçermeyedebilir.
İmdb: 8,2 Benim Puanım: 10
Drama: Reborn Rich (English title) / The Chaebol's Youngest Son (literal title)
Hangul: 재벌집 막내아들
Director: Jung Dae-Yoon
Writer: San Kyeong (web novel), Kim Tae-Hee
Date: 2022
Language: Korean
Country: South Korea
Cast: Song Joong-Ki, Lee Sung-Min, Shin Hyun-Bin, Kim Nam-Hee, Jo Han-Chul, Park Hyuk-Kwon
2023 (59th) BaekSang Arts Awards - April 28, 2023
Best Actor (Lee Sung-Min)
Song Joong-Ki’nin Türkiye de dizi çekiyor olması haberi kore severlerde bir heyecan patlaması yaşatsa da ülkemizde dizi; ilk bölümde Türkiye de öldürülmesi ile gündem oldu. Yapımcı ve yönetmenin Türkiye’yi kara para aklanan, korkutucu insanların olduğu 3.sınıf bir Ortadoğu ülkesi olarak resmetmesi birçok kişinin tepkisini çekti. Uzunca bir süre sadece Türkiye sahnelerinin sarartılmış olmasını, gelen turisti sokaktaki çocukların bile hırpalaması konuşuldu. Seçilen müzikler daha oryantal, etraftaki tabelaların da Arapça ağırlıklı olması da tuz biber oldu. Gel gelelim bu şahane dizinin eleştirilen bu tü kaka kısımları hepi topu 3dk sürüyor olmasına… Gözünüzü seveyim, senaryoda böyle bir kurgu varmış çekmişler. Her ülkenin kötü yanı, her mesleğin iyisi kötü, insanın niyeti bozuk olanı var. 3 dakikalık bir gösteriyi ne kadar kişiselleştiriyorsunuz.
Diğer yandan dizinin bir diğer dedikodusu ise Samsung şirketinin gerçek hayattaki skandallarına çok benzemesi üzerineydi. Bizim çok aşina olduğumuz bir mevzu değil ama Kore’de böyle de bir durum var. Dizi ise; Kore’nin en büyük Chaebol ailesine ait Soonyang Group’u konu alıyor. En tepedeki isim Jin Yang-Cheol(Lee Sung-Min) çocukları arasında bir halef seçmediği için bütün aile halefi olmak için yarışa girmiştir. Her büyük şirket hikayesinde olduğu gibi bu dizininde ana konusu aile üyeleri arasındaki iç savaşı anlatıyor. Yoon Hyeon-Woo(Song Joong-Ki) ise bu koca şirkette haleflerden birinin altında rütbeli çalışandır. Bir gün şahit olduğu bir yolsuzluğu patronuna söylemesi sonucu mevzu büyür ve başrolümüzü götürüp Türkiye’de kafasına sıkmak sureti ile öldürürler. Kafasına sıkılan karakterimiz uçurumdan düşer ve gözünü açtığında 17 yıl önce Chaebol ailesinin 10 yaşlarındaki küçük torunu Jin Do-Jun’undur.
Artık amacı aile içinde sağlam bir yer edinmek ve onun ölümünü planlayan kişiyi bulmaktır. Tekrar yaşaması gereken önünde 17 yıl vardır. Ülkede olacakların yanı sıra dünya da olacakları da bilen benliği ile 17 yıllık planını izliyoruz. Hani herkesin geçmişe gitsem sayısal numarasını kendime veririm diye yaptığı geyik var ya, geçmişe gittiğinizi ama sayısal vermenize gerek olmayacak kadar zengin bir ailede doğduğunuzu hayal edin. Çöküşleri, yatırım imkanlarını, piyasa değeri fırlayacak markaların bilgilerini bildiğinizi düşünün. İşte dizi bu ekonomist bakış açısı üzerinden ilerleniyordu.
Oyuncular ve oyunculukları… Benim fikrim, şahane olduğu yönündeydi. Büyük patron Chaebol’ün başı Jin Yang-Cheol rolündeki Lee Sung-Min yıkmış geçmişti. Zaten tecrübeli olan oyuncu, yıllarını boşa harcamadığını herkeslere kanıtladı. Song Joong-Ki’nin oyunculuğuna ise donuk diyenler olmuş, çarpılırsınız. Başarılı oyuncu tek kelime ile efsaneydi. Hem 17 yaşında ergen oldu, hem 25 yaşında genç hem de 40 yaşında adam. Dizi çekilirken 37 yaşında olan oyuncu, 3 jenerasyonunda içinden geçti bana mısın demedi. Bu kadar zor bir şeyi seyirciyi koparmadan başarmak yetenektir, emektir. Kimsede kalkıp donuktu diyemez. Sen neyi başardın haspam derler adama.
Dizide elle tutulur bir romantizm yoktu. Birinci bölümde Yoon Hyeon-Woo’nun peşindeki soğuk savcı Seo Min-Yeong (Shin Hyun-Bin), ilerleyen zamanlarda Jin Do-Jun ile romantik yakınlaşmalar yaşasa da, doyurucu bir hikaye değildi. Asıl donuk olan bence Shin Hyun-Bin’di. Kadronun geri kalanına baktığımızda biraz soft bir oyuncu olarak kalıyordu.
Ben zaman atlaması, zamanda yolculuk gibi kavramları kavramakta çok zorlanan bir insan olarak, dizinin sonu benim için bir tık puslu kaldı. Bunun sorumlusu benim, o yüzden kimseye bir yorum yapamam. Ama onu da havada bırakıp kalbimizi kırmadılar. Bağlandı, toplandı. Benim için 2022 yılının en iyi 2 dizisinden biri oldu. Diğeri Big Mouth, onu konuşmuştuk. Tavsiye ederim ama gözünüzün ucuyla ön yargıyla değil, hakkıyla izleyin isterim.
OST:
Jong Ho - Gravity
Raven Melus
BAŞKA NELER VAR ?
FOTOĞRAFLAR
1 note · View note
akrepbeyy · 2 months
Text
1 ay boyunca her gün vaktim olduğunca geceli gündüzlü araştırdım bu şirketi
Bana bu haberi veren abi dediğim gerçekten saydığım sevdiğim ve benim hayatımda önemli bir yeri olan aynı zamanda gerçekten beni anlayan birisi oldun, senin kadar prof olamasam da şuanlık, uğraştığımız bu ticaret ikimizinde severek yaptığımız bir iş
Sen 8 yılını vermişsin ben daha aktif 4 yılımı verdim be sıfır sermaye ile başladım ve geldiğim nokta cidden, hedeflediğimin çok üstü başarılarla dolu, bunu tabi sayılı insan biliyor
Senden hiç bir beklentiye girmeden, beklentinin b harfi bile aklımdan geçmeden, sırf sana olan sevgimden saygımdan dolayı daha senin benim uğraştığım bu işte olduğunu bilmiyordum bile ( beni iyi kandırmışsın yalan yok ama baya güldüm bu işi uzun yıllardır yaptığını bana söylediğin de) buna rağmen bunları bilmezken bile sana karşı olan yardımcı olma tavrım ve bir şey beklemeden yaptığım için
Bana sadece tek bir şirket söyledin ve gerisi sende başka bir şey söylemem dedin ve bunu bir anda yaptın
İkimizin de abi hedefleri çok benzer sende emeklilik planı yapıyorsun bende, sana da zamanında insanlar gülmüş ama sen zaten emekli olmuşsun hemde 30 yaşında başarmışsın bunu
Bu kadar çabamı aldığım eğitimleri ne kadar bilgili veya bilgisiz olduğumu zaten ölçmüşsün ve ne kadar bu işi yaparken hayat dolu anlattığımı ne kadar mutlu olduğumu görmüşsün gözlerimde
Benim de hedefim emeklilik bunu seninle konuşmuştuk ve sen bana öyle bir fırsat verdin ki bu fırsat benim 5 yıl sonra değil 2 buçuk yada 3 yıl arasında emekli olmamı sağlayacak kadar beni fazlasıyla öne atacak bir fırsat
Sana bunu söylediğim de ben sana fırsat vermedim, sen kendi fırsatını daha bh yaşta kendin yarattın diyorsun, baş tacısın
0 notes
bilaldemirkr · 3 months
Text
F1 23 geliyor: Xbox Game Pass 2024 oyunları belirli oldu! (Tam Liste)
New Post has been published on https://bilaldemirkr.com.tr/f1-23-geliyor-xbox-game-pass-2024-oyunlari-belirli-oldu-tam-liste/
F1 23 geliyor: Xbox Game Pass 2024 oyunları belirli oldu! (Tam Liste)
Tumblr media
Merakla beklenilen Xbox Game Pass 2024 oyunları belli oldu. F1 23’ü bu yıl bünyesine ekleyeceğini açıklayan Xbox Game Pass, birçok oyun için tarih verdi. İşte abonelik sistemi ile çalışan oyun platformu Xbox Game Pass 2024 oyunları.
Yeni oyunlar 16 Ocak’tan itibaren Xbox Game Pass bünyesinde olacak!
Microsoft, bugün Xbox Game Pass için yeni oyunlarını duyurdu. 16 Ocak’tan itibaren yeni oyunları Game Pass bünyesine ekleyecek olan şirket, F1 23‘ün ekleneceği haberi ile abonelerini sevindirdi. Pekala 2024’te diğer hangi oyunlar Game Pass’te olacak? İşte tam liste.
Tumblr media
16 Ocak Those Who Remain Konsol, PC, Cloud 18 Ocak F1 23 Konsol, PC 18 Ocak Turnip Uzunluk Robs A Bank Konsol, PC, Cloud 19 Ocak Palworld Konsol, PC, Cloud 25 Ocak Go Mecha Ball Konsol, PC, Cloud 25 Ocak Phantom Abyss Version 1.0 Konsol, PC, Cloud 30 Ocak Brotato Konsol, PC, Cloud 6 Şubat Anuchard Konsol, PC, Cloud 15 Şubat PlateUp! Konsol, PC 22 Şubat Open Roads – Mart Lightyear Frontier – 24 Nisan Eiyuden Chronicle: Hundred Heroes – 26 Nisan Manor Lords PC 5 Eylül Stalker 2 Konsol, PC, Cloud
Microsoft tarafından gelen bilgiler tam tarihleri ile birlikte 2024’te Xbox Game Pass’e eklenecek oyunları gösteriyor. Bir de tarihi belirli olmayan lakin 2024’te Game Pass’e eklenecek oyunlar var. Gelin onlara da göz atalım.
2024’te Xbox Game Pass’e eklenecek öbür oyunlar!
33 Immortals Age of Mythology: Retold Another Crab’s Treasure Ark 2 Avowed Botany Manor Bounty Star Bushiden Cities: Skylines 2 Citizen Sleeper 2 Commandos Origins Dead Static Drive Dungeons Of Hinterberg Ereban: Shadow Legacy Flintlock: The Siege of Dawn Flock Galacticare Ghost Bike Harmonium: The Musical Harold Halibut Hollow Knight: Silksong Large Batch Of ActiBlizz Games! Little Kitty, Big City Magical Delicacy Manor Lords Microsoft Flight Simulator 2024 Nirvana Noir Pigeon Simulator Replaced Routine Senua’s Saga: Hellblade 2 She Dreams Elsewhere Sopa Still Wakes The Deep TO A T Towerborne Vapor World: Over The Mind Way To The Woods
Tüm bu oyunlar 2024 yılında Microsoft’un sunduğu Xbox Game Pass bünyesinde yer alacak. Tüm bu düzgün haberlerin yanında bir de berbat haberimiz var. Gelen bilgiler şimdiye kadar Game Pass içerisinde yer alan Hitman World of Assassination’ın 31 Ocak’ta Game Pass listesinden çıkacağını lisana getiriyor. Hala oynamadıysanız 31 Ocak tarihinde kadar oyunu indirip oynamayı unutmayın.
0 notes
cointahmin · 4 months
Text
Lider kripto para Bitcoin, bugün yaklaşık yüzde 5 yükselişle 28 bin dolar hududuna geldi. Bununla birlikte, on-chain datalar, ABD’nin el koyduğu Silk Road Bitcoin cüzdanlarında hareketlilik olduğunu gösteriyor. Daha evvel Coinbase’e aktardığı BTC’lerin bir kısmını satan ABD hükumetinin benzeri bir atılım yapması mümkün.ABD’nin elindeki BTC’ler dehareketlilik var!Silk Road online bir karaborsa ve birinci çağdaş darknet piyasasıydı. Amerikalı kurucusu Ross Ulbricht, 2011 yılında “Dread Pirate Roberts” takma ismiyle başlattı. Pazar yeri Bitcoin ödemelerini kabul eden birinci yerlerden biriydi. Ayrıyeten, kripto kullanımının yaygınlaşmasına yardımcı oldu. ABD kolluk kuvvetleri, vakit zaman açık artırmaya çıkarılan BTC istifleri de dahil olmak üzere kurucusundan çok sayıda eşyaya el koydu.Bu cüzdanlarda, Kasım 2021’de ABD kurumları tarafından Silk Road pazarından ele geçirilen yaklaşık 51.000 BTC bulunuyordu. Hükumet, el koyduğu BTC’leri iki cüzdan adresinde birleştirdi. 1 milyar dolar bedelinde 50.000’den fazla Bitcoin, ABD Hükümeti kolluk kuvvetlerinin el koymalarıyla kontaklı birden fazla cüzdandan taşınarak yeni adreslere aktarıldı. ABD hükumeti, kimilerini bu yıl 8 Mart’ta Coinbase’e taşıdı ve kısmi olarak sattı.On-chain bilgiler, kelam konusu cüzdanlarda tekrar bir hareketlilik olduğunu gösteriyor. Bunun üzere büyük BTC hareketlerinin yaşandığı vakitlerde, Bitcoin’in bir borsaya gitmesi halinde varlığın fiyatında büyük bir düşüş olabileceğinden korkulur. Bununla birlikte, Bitcoin fiyatı basın vaktinde güçlü bir yükseliş atılımı başlattı. ABD hükumetinin bu yükselişi bir satış fırsatı olarak görmesi de ihtimaller ortasında. Fakat, bahse bahis hareketlerin niteliği hakkında şimdi bir şeyler söylemek için erken.Bitcoin, Mayıs başından bu yana en yüksek düzeye sıçradıcointahmin.com’dan takip ettiğiniz üzere başkan kripto, geçen hafta varlık idaresi devi BlackRock’ın (BLK) ABD’deki birinci spot Bitcoin borsa yatırım fonunu oluşturmak için müracaatta bulunduğu haberi üzerine Salı günü öğlenden sonra süreçlerinde Mayıs ayının başından bu yana görülen en yüksek düzeye yükseldi. Klasik piyasalardaki riskten kaçış hareketine karşın, BTC yaklaşık %5 artışla 28 bin doların kapısına geldi. Bu ortada, Ethereum da %3,6 artışla 1.778 bin dolara yükselerek yeşil renkte süreç gördü.CF Benchmarks CEO’su Sui Chung geçtiğimiz haftalarda bir açıklama yaptı. Chung, BlackRock’ın Bitcoin (BTC) üzerine yaptığı bahsin “Bitcoin’in dünyanın en büyük finans kurumlarından kimileri için ilgi cazip bir varlık olmaya devam ettiğini gösterdiğini” söyledi. Bu bağlamda Chung, şu açıklamayı yaptı:Amerikalıların tahminen %20’si şu anda bir noktada Bitcoin sahibi olmuş durumda. BlackRock’ın önerdiği ETF potansiyel olarak öbür %80’e büsbütün daha tanıdık ve erişilebilir bir seçenek sunuyor.Bunun BlackRock’ın (BLK) kripto alanına birinci girişi olmadığını unutmamak gerekiyor. Şirket geçtiğimiz Ağustos ayında, ABD merkezli kurumsal müşterilerine direkt BTC maruziyeti sunan birinci özel tröstünü tanıttı. Bundan kısa bir müddet evvel, kurumsal müşterilere direkt BTC alım satım yeteneklerine erişim sağlamak için kripto borsası Coinbase Küresel (COIN) ile işbirliği yaptı.
0 notes
bluecatss4 · 5 months
Text
Açık hava reklamları
Tumblr media
BILLBOARD NEDİR? BILLBOARD REKLAMLARI NASIL YAPILIR?
Açık hava reklamları alanında en iyi örneklerden biri olan billboard reklamları ile markanızı en işlek caddede birçok kişiye gösterebilirsiniz. Açık havada kullanılan reklam panosu, yani Billboard ile birçok kitlenin dikkatini çeken reklamlar oluşturabilirsiniz. Billboard reklam panosu standart bir günümüzde mutlaka rastladığımız objeler. Otobüs duraklarında, metro istasyonlarında ve caddelerde illa ki sizde bir reklam görmüş ve incelemişsinizdir. Bu reklam türü genelde popüler olan reklam türleri arasındadır ve oldukça sık kullanılır. Reklam billboard olarak bir panoda gerçekleştirildiğinde birçok insanın dikkatini çekebilir ve bölgeye dayalı tanıtımlar gerçekleştirebilirsiniz. Billboard reklam ücretleri de diğer reklam türlerinde olduğu gibi farklı tutarlar içerebilmektedir. Herhangi bir aracı şirket yardımı ile sizlerde markanıza ait tasarımı insanların yoğunlukla kullandığı bir bölgeye yerleştirebilirsiniz.
Billboard Reklam Panosu Neden Tercih Edilir?
Billboard reklam panosu tercih edilmesinin birçok farklı etkeni vardır. Bu etkenler arasında bölgesel olarak kitleye hitap etmek başlıca gelir. Bu bir mağaza açılış duyurusu veya indirim haberi olabilir. Ya da o bölgede hizmet veren markanızın daha çok insan tarafından bilinmesini billboard reklamları ile sağlayabilirsiniz. Reklam billboard dediğimiz panolarda insanların dikkatini çekecek şekilde konumlandırılır ve işlek caddeler en iyi bölgeler olarak geçer. Sizlerde belirlemiş olduğunuz lokasyon ile direkt olarak hitap etmek istediğiniz bölgeye reklam kampanyası oluşturabilirsiniz. Aynı zamanda billboard reklam ücretleri doğru kullanımlarda diğer reklam türlerinden daha fazla geri dönüş sağlayabilir. Bunu yaparken maliyeti daha aşağıya da çekmeniz mümkün.
Billboard Reklam Ücretleri Neye Göre Belirlenir?
Billboard reklam ücretleri reklam panosunun bulunduğu lokasyona göre değişen tutarlar içerebilir. Aynı zamanda yayında kalacak gün baz alınarak tarafınıza fiyat çıkarılır.  Firmanıza hazırlanan reklam afişiniz bu panolardan seçmiş olduğunuz bölgedeki herhangi birine yerleştirilir. Billboard reklamları stratejileri böylelikle işlemeye başlayacaktır. O bölgede ki birçok kişiye etkili bir tanıtım sergileyebilirsiniz. Daha işlek ve daha elit kesimlerde bu panoların kiralama bedelleri artacaktır. Stratejinizi iyi belirleyen bir reklam ile ortalama bir maliyetle iyi tanıtımlar gerçekleştirebilirsiniz. Billboard reklam panosu her marka veya her kampanya için uygun olmayabilir. Bunu belirleyen ise tamamen belirlemiş olduğunuz hedefler ile gerçekleşiyor. Yeni kurulan bir şirketinizi bir TV reklamı ile daha yükseğe taşıyabileceğiniz gibi var olan bir şirketin kampanyasını da bölgesel olarak duyurabilirsiniz.
TOX Medya olarak tüm reklamlarınızda profesyonel destek vererek süreci başından sonuna kadar sizinle paylaşıyoruz. Sizlerde hemen iletişime geçerek reklam dünyasına ilk adımınızı atarak satış ve marka bilinirliğinizi artırabilirsiniz.
0 notes
gamerbulten · 5 months
Link
Netflix, bir Mega Man canlı aksiyon uyarlaması üzerinde çalışıyor Canlı aksiyon Mega Man yolda Netflix,...
0 notes
sonrabakarim · 5 months
Text
Sabah yine uyanır uyanmaz ilk iş son görülme ve insta takip edilen/takipçi kontrolü yapıldı 👍🏻 (5:45 gözler henüz açılmadan) Gece 1:36 son görülme (italya saati ile) ve bir sürü takipçi/takip edilen artışı görünce dellenildi 👍🏻 Bok gibi bir yolculuk geçirilip şirkete girmeden önce numarası ikinci kez silindi ve insta kontrol edilmesin diye bloklandı 👍🏻 Gerçekten tavşan dağa küsmüş dağın haberi olmamış djdjdjjd Ne tür ergenliklerdir bunlar ya rabbbb. Of ama yapacak bir şey yok. Hayatımızda 2-3 aydır var olan insanın yasını sonsuza kadar tutamayız. Acısa da bir yerden kesip atmak gerekiyor. Mesajlara hala kıyamadım ama konuşma zaten en altlarda bakmam herhalde artık. Sürekli exten pişmanlık adımı diyerek umut satan tarot hesaplarını da engelledim mi düzelme başlar belki djjdjdjdd 5 hafta oldu insanın kendisini hiç sevmeyen biri için artık bu kadar yas tutması utanç verici. Biraz da böyle deneyelim belki işe yarar (umut gönlümün ekmeğiii, umar ha umar umarr)
0 notes
Text
Dilan Polat - Engin Polat soruşturmasında 27 şirket için kayyum talebi - Son Dakika Türkiye Haberleri
Son dakika haberi! Kara para aklamak, vergi kaçırmak ve örgüt kurmakla suçlanan Dilan Polat ve Engin Polat ile yakınları hakkında başlatılan soruşturmada yeni bir gelişme yaşandı.Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı, Dilan Polat ve eşi Engin Polat ile yakınlarına ait 27 şirkete kayyum atanmasını talep etti.Talep mahkeme tarafından kabul edilirse şirketlere kayyum atanacak. 200 MİLYON LİRALIK PARA…
Tumblr media
View On WordPress
1 note · View note
yesilhaber · 8 months
Text
EPDK'dan lisans haberi: 17 şirkete onay geldi
EPDK, Elektrik, Şarj, Petrol ve LPG Sektörlerinde Lisans Değişiklikleri Açıkladı Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK), son duyurusunu Resmi Gazete’de yayımladı ve Türkiye’deki enerji sektöründe önemli değişikliklere imza attı. Bugünkü Resmi Gazete sayısında yayımlanan ilanına göre, 17 farklı şirkete lisans değişiklikleri yapıldı. İşte detaylar: Elektrik sektöründe 5 şirkete üretim…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes