Tumgik
#Şiddet Skandalı
ajansozgurce · 5 months
Text
Faruk Koca, Hakem Saldırısı Sonrası AKP'den İhraç Edildi
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
moontos · 6 months
Text
Tumblr media
Artemisia Gentileschi (1593 c. 1656): Judith Beheading Holofernes, 1611, oil on canvas, 158,8 x 125,5 cm, Museo Nazionale di Capodimonte, Naples.
Artemisia Gentileschi (c. 1593-1656) was the daughter of Orazio Gentileschi, a follower of Caravaggio. She is widely regarded as the most accomplished female painter of the 17th century. After a scandal in Rome involving a rape case she brought against the landscape painter Agostino Tassi, Gentileschi moved to Florence. This case, which ended with Gentileschi's humiliation, is now seen as a symbol of the violence women have endured throughout history.
The scene of Judith beheading Holofernes has been a popular subject in art since the early Renaissance, as part of a group of subjects called the Power of Women. Caravaggio's 'Judith Beheading Holofernes' is believed to be the main source of inspiration for Gentileschi's work, as his influence is evident in the naturalism and violence she brings to her canvas.
The painting depicts an episode from the Book of Judith, which is not considered canonical by Christian Churches and Jews. It tells the story of the assassination of the Assyrian general Holofernes by the Israelite heroine Judith. Gentileschi's painting shows the moment when Judith, helped by her maidservant, beheads the general after he has fallen asleep drunk.
The painting is strikingly physical, with wide spurts of blood and the energy of the two women as they carry out the act. The effort of their struggle is most finely represented by the delicate face of the maid, who is grasped by the oversized, muscular fist of Holofernes as he desperately struggles to survive. Although the painting depicts a classic scene from the Bible, Gentileschi drew herself as Judith and her mentor Agostino Tassi, who was tried in court for her rape, as Holofernes.
-
Artemisia Gentileschi (1593 c. 1656): Judith Holofernes'i Boynunu Kesiyor, 1611, tuval üzerine yağlı boya, 158,8 x 125,5 cm, Museo Nazionale di Capodimonte, Napoli.
.
.
Caravaggio'nun takipçisi Orazio Gentileschi'nin kızı olan Artemisia Gentileschi, 17. yüzyılın en yetenekli kadın ressamı olarak kabul edilen, Roma'da peyzaj ressamı Agostino Tassi'ye karşı tecavüz davası açtıktan sonra skandalı kaçmak için Floransa'ya taşındı. Bu dramatik olayın, Artemisia'nın aşağılanmasıyla sonuçlanan şekilde öngörülebilir bir şekilde sonuçlanması belgelerle kanıtlanmıştır ve bugün kadınların yüzyıllardır maruz kaldığı şiddetin sembolü olarak kabul edilir.
Judith'in Holofernes'i boynunu kesme sahnesi, Kadınların Gücü adı verilen konu grubunun bir parçası olarak erken Rönesans'tan beri sanatta popüler olmuştur.
Caravaggio'nun 'Judith Holofernes'i Boynunu Kesiyor' adlı eseri, bu çalışmanın ana kaynağı olduğuna inanılır ve Gentileschi'nin tuvaline getirdiği doğalcılık ve şiddet etkisi görülebilir.
Konu, Hristiyan Kiliseleri ve Yahudiler tarafından genellikle kanonik olarak kabul edilmeyen Judith Kitabı'ndan bir bölümü ele alır. İsrailli kahraman Judith'in Asur generali Holofernes'i öldürmesini anlatır. Tablo, Judith'in hizmetçisi tarafından yardım edilerek, general sarhoş uyurken onu boynunu keserkenki anı gösterir.
Tablo, geniş kan püskürtmelerinden, iki kadının eylemi gerçekleştirdiği enerjiye kadar acımasızca fizikseldir. Kadınların mücadelesinin çabası, Holofernes'in umutsuzca hayatta kalmak için kavradığı, büyük ölçekli, kaslı yumruğu tarafından en iyi şekilde temsil edilen hizmetçinin narin yüzüyle gösterilir. Tablo, Kutsal Kitap'tan klasik bir sahneyi tasvir etse de, Gentileschi, kendini Judith olarak çizmiş ve ona tecavüz davası için mahkemede yargılanan mentörü Agostino Tassi'yi Holofernes olarak tasvir etmiştir.
116 notes · View notes
kurtlukiraz · 7 months
Link
Ed Bailey (Trevor Michael Georges) için işler daha da kötüye giderken George Shuttleworth (Tony Maudsley) sonunda Todd Grimshaw (Gareth Pierce) ile iletişime geçer.İşte tüm Coronation Street spoiler'ınız 16 - 18 Ekim 2023.Önümüzdeki hafta Coronation Street'ten 4 spoiler1. Lauren, aldatma skandalı nedeniyle Ryan ve Daisy'ye şantaj yapıyorDaisy ve Ryan'ın kaçışı var! ITVRyan, Daniel Osbourne'a (Rob Mallard) STC'de bir konuşma yapma konusunda ikinci kez düşündüğünü söyler. Ancak Daniel, Ryan'ın bundan çok şey elde edeceğinden emindir ve Ryan'ı kendisiyle birlikte gitmeye ikna ederken aynı zamanda Daisy'den STC'ye Ryan'ın korkularını hafifletmesine yardım etmesini ister.Daisy, şiddet içeren bir suçun kurbanı olduğu konusunda onunla konuşmayı teklif ettiğinde Ryan minnettar oluyor ve daha sonra Daisy onun çabalarını övüyor ve bunun asit saldırısından kaynaklanan yara izlerini gösterebileceğinin ve nakit para için isimsiz olarak soyunmayı bırakabileceğinin kanıtı olduğunu söylüyor.Ancak ertesi gün Ryan kendine daha fazla steroid enjekte eder ve Daisy ile yürüyüşe çıkar. Bölgede Max Turner (Paddy Bever) ve Gav ortalığı karıştırırken Ryan'a yanlışlıkla gazlı gaz sıkılır.Ryan kırmızıyı görür ve Gav'ı yere sabitler, ona yumruk atmaktan alıkonulması gerekir. Ryan gözyaşlarına boğulup steroidleri kötüye kullandığını itiraf ettiğinde Daisy şaşkına döner.Eve döndüğünde Ryan kendini geliştirir ve fitness hesabında canlı yayına başlar. Filtreyi kaldırır ve yalan söylemeyi bırakma zamanının geldiğini duyurur, cesurca takipçilerine yüzünü gösterir ve onlara tekrar kendisi olma ve hesabını kapatma zamanının geldiğini söyler.Daisy, yaralı yanağını nazikçe gagalamadan önce içeri girip cesaretini övüyor. Daha sonra tutkuyla öpüşürler ve bir şey diğerine yol açar. Daisy, Daniel'i aldattığı için kendini kötü hissediyor ve Daniel, Ryan'ın kapısını vurduğunda paniğe kapılıyorlar...Hafta devam ederken. Lauren, Ryan'ı Daisy hakkında sorguya çeker ve Ryan onların sadece arkadaş oldukları konusunda ısrar eder. Carla, Ryan'ın tekrar yanlarına taşınmasını önerir ve Ryan çok heyecanlanır, ancak çok geçmeden Daisy'nin Bistro'da deneme vardiyası yaptığını öğrenince şok olur.Buna benzer daha fazlaRyan ona Carla'nın yanına taşınacağını söyleyince Lauren şaşkına döner ve faturaları nasıl ödeyeceğini merak eder. Böylece Lauren, Ryan'ın Daisy ile yattığını bildiğini açıklar ve sessizliği için 1.000 £ talep eder.Ryan bunu şaşkına dönen Daisy'ye aktarır ve Daisy parayı bulacağına söz verir. Peki Lauren bunu burada bırakacak mı?Coronation Street, asit saldırısı hikayesi üzerinde ASTI ve Katie Piper Vakfı ile birlikte çalıştı. Destek ve bilgi için web sitelerini ziyaret edin.2. Carla'nın harekete geçmesiyle yerel halk son olaylardan şaşkına döndüTodd Boyce, Coronation Street'te Stephen Reid rolünde. ITVGeçen hafta yaşanan dramatik olayların şok dalgaları yerel halkı sarstı ve polis hâlâ olup biteni araştırıyor. Carla, fabrikayı kurtarmak için dişiyle tırnağıyla mücadele edeceğine herkese güvence verir ve kazançlı bir anlaşma sağlamak amacıyla İspanya'ya uçmayı planlar.Beth ve Kirk Sutherland (Andrew Whyment) ve Simon Barlow (Alex Bain) maaşları konusunda endişelenirken Michael Bailey'ye (Ryan Russell) işini kaybedeceği söylendi. Carla etkiyi azaltabilir mi? Peki Stephen'ın eylemlerinin diğer sonuçları nelerdir?Bilgilerinizi girerek şunları kabul etmiş olursunuz: Şartlar ve koşullar Ve Gizlilik Politikası. Aboneliğinizi istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.3. Ed'in para sıkıntısı daha da kötüleşiyorCoronation Street'te Michael Bailey rolünde Ryan Russell ve Ed Bailey rolünde Trevor Michael Georges yer alıyor. ITVEd, yeni erkek arkadaşıyla ilgilenemeyecek kadar dikkati dağıldığı için kızı Dee-Dee'den (Channique Sterling-Brown) özür diler ve onu ve Joel'i (Calum Lill) onu tanımak için öğle yemeğine götürmeyi teklif eder.Daha sonra Dee-Dee, Ed'e bir kredi kartı şirketinden merhum Norris Cole'a (Malcolm Hebden) gönderilen bir zarf gösterir.Kafede Ed'in kartı reddedilir ve Joel, Ed'in kahvesinin parasını kendi kartıyla nazikçe öder; her iki adam da diğerinin kimliğinden habersizdir.Dee-Dee ve yeni erkek arkadaşıyla öğle yemeği için Bistro'ya giden Ed, önceki olaydan bahsetmeyen Joel ile tanıştırıldığı için utanır.Ed, Joel öğle yemeğinin parasını ödediğinde yaşadığı utancı gizler. Karamsar Michael işini kaybettiğini açıklarken, Ed'e yaşayacak hiçbir şeyi olmadığı için yatırım parasına ihtiyacı olacağını söyler.Ronnie (Vinta Morgan), Michael'a birer binlik vermelerini önerdiğinde Ed, bu paranın onda olmadığını bilerek kıvranır. Ed parayı Michael'a vermeye çalıştığında reddeder. Kumara geri döndükten sonra Ed'in başı ne kadar dertte?4. George, Todd'a bir teklifte bulunurPaul, Coronation Caddesi'nde Todd hakkında bir sırrı açıkladığında George şaşırmış görünür. ITVTodd, George'a duygularını kontrol edemeyen ve ona "Lurch" diyen yeni asistan Lee hakkında bilgi verir.George öfkelenir ve onun iş yüküyle boğuştuğunu gören Todd, Paul Foreman'a (Peter Ash) kendini sorumlu hissettiğini itiraf eder.Paul şaşırmış George'a, Todd'un Shelly'nin (Natalie Amber) cenazesi için Shuttleworth's'u önerdiğini, çünkü onların Rest Easy'den daha iyi bir iş çıkaracağını söylediğini söyler.George, Todd'u Rest Easy'den duyduğu memnuniyetsizliği kabul etmeye zorlar ve ondan Shuttleworth's'a geri dönmesini ister. Todd kabul edecek mi?Devamını oku:Coronation Street hafta içi akşamları ITV'de yayınlanıyor. Sabunlar kapsamımıza daha fazla göz atın veya neler olduğunu öğrenmek için TV Rehberimizi ve Yayın Rehberimizi ziyaret edin.Radio Times dergisini bugün deneyin ve yalnızca 10 £ karşılığında 10 sayıya sahip olun, AYRICA evinize teslim edilen 10 £ John Lewis and Partners kuponu da alın - hemen abone olun. TV'nin en büyük yıldızlarından daha fazlası için dinleyin Radyo Times Podcast'i.
0 notes
gundemburadadedim · 7 months
Link
Ed Bailey (Trevor Michael Georges) için işler daha da kötüye giderken George Shuttleworth (Tony Maudsley) sonunda Todd Grimshaw (Gareth Pierce) ile iletişime geçer.İşte tüm Coronation Street spoiler'ınız 16 - 18 Ekim 2023.Önümüzdeki hafta Coronation Street'ten 4 spoiler1. Lauren, aldatma skandalı nedeniyle Ryan ve Daisy'ye şantaj yapıyorDaisy ve Ryan'ın kaçışı var! ITVRyan, Daniel Osbourne'a (Rob Mallard) STC'de bir konuşma yapma konusunda ikinci kez düşündüğünü söyler. Ancak Daniel, Ryan'ın bundan çok şey elde edeceğinden emindir ve Ryan'ı kendisiyle birlikte gitmeye ikna ederken aynı zamanda Daisy'den STC'ye Ryan'ın korkularını hafifletmesine yardım etmesini ister.Daisy, şiddet içeren bir suçun kurbanı olduğu konusunda onunla konuşmayı teklif ettiğinde Ryan minnettar oluyor ve daha sonra Daisy onun çabalarını övüyor ve bunun asit saldırısından kaynaklanan yara izlerini gösterebileceğinin ve nakit para için isimsiz olarak soyunmayı bırakabileceğinin kanıtı olduğunu söylüyor.Ancak ertesi gün Ryan kendine daha fazla steroid enjekte eder ve Daisy ile yürüyüşe çıkar. Bölgede Max Turner (Paddy Bever) ve Gav ortalığı karıştırırken Ryan'a yanlışlıkla gazlı gaz sıkılır.Ryan kırmızıyı görür ve Gav'ı yere sabitler, ona yumruk atmaktan alıkonulması gerekir. Ryan gözyaşlarına boğulup steroidleri kötüye kullandığını itiraf ettiğinde Daisy şaşkına döner.Eve döndüğünde Ryan kendini geliştirir ve fitness hesabında canlı yayına başlar. Filtreyi kaldırır ve yalan söylemeyi bırakma zamanının geldiğini duyurur, cesurca takipçilerine yüzünü gösterir ve onlara tekrar kendisi olma ve hesabını kapatma zamanının geldiğini söyler.Daisy, yaralı yanağını nazikçe gagalamadan önce içeri girip cesaretini övüyor. Daha sonra tutkuyla öpüşürler ve bir şey diğerine yol açar. Daisy, Daniel'i aldattığı için kendini kötü hissediyor ve Daniel, Ryan'ın kapısını vurduğunda paniğe kapılıyorlar...Hafta devam ederken. Lauren, Ryan'ı Daisy hakkında sorguya çeker ve Ryan onların sadece arkadaş oldukları konusunda ısrar eder. Carla, Ryan'ın tekrar yanlarına taşınmasını önerir ve Ryan çok heyecanlanır, ancak çok geçmeden Daisy'nin Bistro'da deneme vardiyası yaptığını öğrenince şok olur.Buna benzer daha fazlaRyan ona Carla'nın yanına taşınacağını söyleyince Lauren şaşkına döner ve faturaları nasıl ödeyeceğini merak eder. Böylece Lauren, Ryan'ın Daisy ile yattığını bildiğini açıklar ve sessizliği için 1.000 £ talep eder.Ryan bunu şaşkına dönen Daisy'ye aktarır ve Daisy parayı bulacağına söz verir. Peki Lauren bunu burada bırakacak mı?Coronation Street, asit saldırısı hikayesi üzerinde ASTI ve Katie Piper Vakfı ile birlikte çalıştı. Destek ve bilgi için web sitelerini ziyaret edin.2. Carla'nın harekete geçmesiyle yerel halk son olaylardan şaşkına döndüTodd Boyce, Coronation Street'te Stephen Reid rolünde. ITVGeçen hafta yaşanan dramatik olayların şok dalgaları yerel halkı sarstı ve polis hâlâ olup biteni araştırıyor. Carla, fabrikayı kurtarmak için dişiyle tırnağıyla mücadele edeceğine herkese güvence verir ve kazançlı bir anlaşma sağlamak amacıyla İspanya'ya uçmayı planlar.Beth ve Kirk Sutherland (Andrew Whyment) ve Simon Barlow (Alex Bain) maaşları konusunda endişelenirken Michael Bailey'ye (Ryan Russell) işini kaybedeceği söylendi. Carla etkiyi azaltabilir mi? Peki Stephen'ın eylemlerinin diğer sonuçları nelerdir?Bilgilerinizi girerek şunları kabul etmiş olursunuz: Şartlar ve koşullar Ve Gizlilik Politikası. Aboneliğinizi istediğiniz zaman iptal edebilirsiniz.3. Ed'in para sıkıntısı daha da kötüleşiyorCoronation Street'te Michael Bailey rolünde Ryan Russell ve Ed Bailey rolünde Trevor Michael Georges yer alıyor. ITVEd, yeni erkek arkadaşıyla ilgilenemeyecek kadar dikkati dağıldığı için kızı Dee-Dee'den (Channique Sterling-Brown) özür diler ve onu ve Joel'i (Calum Lill) onu tanımak için öğle yemeğine götürmeyi teklif eder.Daha sonra Dee-Dee, Ed'e bir kredi kartı şirketinden merhum Norris Cole'a (Malcolm Hebden) gönderilen bir zarf gösterir.Kafede Ed'in kartı reddedilir ve Joel, Ed'in kahvesinin parasını kendi kartıyla nazikçe öder; her iki adam da diğerinin kimliğinden habersizdir.Dee-Dee ve yeni erkek arkadaşıyla öğle yemeği için Bistro'ya giden Ed, önceki olaydan bahsetmeyen Joel ile tanıştırıldığı için utanır.Ed, Joel öğle yemeğinin parasını ödediğinde yaşadığı utancı gizler. Karamsar Michael işini kaybettiğini açıklarken, Ed'e yaşayacak hiçbir şeyi olmadığı için yatırım parasına ihtiyacı olacağını söyler.Ronnie (Vinta Morgan), Michael'a birer binlik vermelerini önerdiğinde Ed, bu paranın onda olmadığını bilerek kıvranır. Ed parayı Michael'a vermeye çalıştığında reddeder. Kumara geri döndükten sonra Ed'in başı ne kadar dertte?4. George, Todd'a bir teklifte bulunurPaul, Coronation Caddesi'nde Todd hakkında bir sırrı açıkladığında George şaşırmış görünür. ITVTodd, George'a duygularını kontrol edemeyen ve ona "Lurch" diyen yeni asistan Lee hakkında bilgi verir.George öfkelenir ve onun iş yüküyle boğuştuğunu gören Todd, Paul Foreman'a (Peter Ash) kendini sorumlu hissettiğini itiraf eder.Paul şaşırmış George'a, Todd'un Shelly'nin (Natalie Amber) cenazesi için Shuttleworth's'u önerdiğini, çünkü onların Rest Easy'den daha iyi bir iş çıkaracağını söylediğini söyler.George, Todd'u Rest Easy'den duyduğu memnuniyetsizliği kabul etmeye zorlar ve ondan Shuttleworth's'a geri dönmesini ister. Todd kabul edecek mi?Devamını oku:Coronation Street hafta içi akşamları ITV'de yayınlanıyor. Sabunlar kapsamımıza daha fazla göz atın veya neler olduğunu öğrenmek için TV Rehberimizi ve Yayın Rehberimizi ziyaret edin.Radio Times dergisini bugün deneyin ve yalnızca 10 £ karşılığında 10 sayıya sahip olun, AYRICA evinize teslim edilen 10 £ John Lewis and Partners kuponu da alın - hemen abone olun. TV'nin en büyük yıldızlarından daha fazlası için dinleyin Radyo Times Podcast'i.
0 notes
bunedycom · 1 year
Text
Bakan Koca tepki gösterdi! Tokat'taki hastaneye soruşturma başlatıldı
Bakan Koca tepki gösterdi! Tokat’taki hastaneye soruşturma başlatıldı
Tokat’ta faaliyet gösteren Medicalpark Hastanesinde sağlık skandalı yaşandı. Bilinci yerinde olmayan felçli hastaya biri kadın biri erkek olmak üzere iki hemşire şiddet uyguladı. Hemşireler cihazlara bağlı olduğu halde hastanın çarşafla yüzünü kapatıp elleriyle ağzını ve boğazını sıktı. Şoke eden görüntüler kameraya anbean yansırken yaşananlar vicdanları sızlattı. İKİ YOĞUN BAKIM HEMŞİRESİ…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
fetvayadiren · 2 years
Text
FETHULLAHÇI İVMENİN EZOTERİK DENKLEMLERLE ÖRÜLEN SİSİN ARDINDAKİ KOORDİNATLARINA DAİR ANALİZDEN ÖNCE OKUMANMASI GEREKEN ÖNEMLİ NOT: –PDF dosyasını yüklediğim Dropbox linkleri–nde Tumblr’ın takipçilerim için külfete neden olan, sebebini bilmediğim son dönemdeki uygulamalarını aşabilmek için, analizlerimi Tumblr’da text olarak yayınlamaya başlamıştım. 10 Mart 2022’deki bir önceki deşifre analizimde yaptığım gibi, bu deşifre analizimi de Tumblr’da aynı şekilde text olarak yayınlamayı planlıyordum. Ama son anda fark ettiğim Tumblr’ın duyurularındaki karakter limiti, 124 sayfalık analizi text olarak yayınlamamı engelledi.
Bu nedenle bir fikir vermesi için analizin ilk 13 sayfasını text olarak yayınlamakla birlikte, geri kalanını da içeren 124 sayfa uzunluğundaki bütününü eskiden yaptığım gibi –PDF dosyasını yüklediğim bir Dropbox linki– olarak paylaşıyorum.
Dropbox linkine tıklandığında, Tumblr’ın sebebi meçhul bir şekilde linkin başına eklediği “https://href.li/?” ifadesinden kurtulmak için iki yol var: a) Tıkladığınız Dropbox linkinin başına eklenen o ifadeyi adres çubuğundan silebilirsiniz veya b) Dropbox linkini tıklamak yerine, kopyalayarak adres çubuğuna yapıştırabilirsiniz.
Aşağıda sadece ilk 13 sayfasını okuyabileceğiniz 124 SAYFALIK ANALİZİN PDF OLARAK YÜKLENDİĞİ DROPBOX LİNKİ: https://www.dropbox.com/s/z4kh31r6nx86qqh/fethullahci.kriptolojinin.ilk.kez.aciga.cikartilan.yapisal.ozellikleri.pdf 
Tumblr media
Başlangıç Notu: 10 Mart 2022’de kişisel blogumda (https://fetvayadiren.tumblr.com/) yayınladığım analizimin (https://fetvayadiren.tumblr.com/post/678364730863353856/neci-p-hablemi-toğlunun-özel-yaptirdiği-son), devamı mahiyetindedir.
Osman Buçukoğlu [email protected] https://twitter.com/PantheRei2 https://www.facebook.com/osmanbucukoglu http://fetvayadiren.tumblr.com/
Tumblr media
SONDA SÖYLENECEK OLAN SÖZ: SABRİ UZUN TARAFINDAN PANDORA’NIN KUTUSUNUN AÇILMASI
Sabri Uzun üzerinden 17 yıl geçtikten sonra yayınladığı kitabıyla, Ekim 1998’de patlayan “Türkbank Skandalı”nın arkasında Fethullahçılar’ın olduğunu ve “Mesut Yılmaz’a darbe yapıldığı”nı ifşa etti. Dönemin cumhurbaşkanı “Süleyman Demirel” ve “Bülent Ecevit”in müdahil oldukları takvim sayesinde “Mesut Yılmaz’ın başbakanlığının sona erdiği tarih”in, bile Fethullahçı ezoterik kriptolojiyle uyumlu şekilde “Mekke’nin fethinin ‘11/1’/‘99’daki yıldönümüne denk getirilmesi” söz konusuydu. “28 Şubat” koşullarının hüküm sürdüğü 1998’de “başbakan devirecek örtülü operasyon” yapabilmek çok yüksek bir özgüvenin karinesidir. Bu özgüvenin 90’lar başta olmak üzere, kendilerini başarıyla perdeledikleri nice ÖRTÜLÜ OPERASYON ile yoğrulmuş olması muhtemeldir.
Sabri Uzun’un kitabıyla açılan Pandora’nın kutusunun içindeki kötülükler henüz saçılmamıştır. 
Saçılıp “maskesi düşen laik cumhuriyetin Kadızadeli GÜLEN yüzü”yle karşılaşıldığında “Medeniyetler Savaşı” projesinin güç dengesinde kendilerine “dış mihrakların işbirlikçisi” payesi biçilen “cumhuriyetçi orta sınıflar”ın büyük kimlik bunalımı yaşayacakları, açacağı yaraların yüzyıllar boyu telafi edilemeyeceği toplumsal cinnet haliyle ivmelenen büyük bir şiddet dalgasının ve beraberinde geçmişle gelecek arasındaki bağı koparacak büyük bir travmanın yaşanmasının hedeflendiği sezilmekte. Fitili yakılan “Medeniyetler Savaşı”nda “Molla Celaleddin’in patikasını izleyen Nurcu çizgi”nin bir reaksiyon olarak Nasreddin Hoca – Hacı Bektaş aksıyla karşı karşıya geleceklerinin bilinciyle, küresel projenin “güzergah emniyeti” için “BÜYÜK BİR KIRIM”a hazırlandıkları öngörülmekte.
Kurtuluş okumakta olduğunuz satırlarda değil, ezilenlerin hak mücadelesini esas alıp KÜRESEL ÖLÇEKte oyun kurmaya namzet devrimci dalgadadır. Fethullahçılara karşı mücadelenin sıklet merkezleri Paris’in, Londra’nın, kenar mahalleleri ve dahi Havana’dır. Hasım cephesinin farkında olmadığı bu realitenin farkında oldukları içindir ki, Fethullahçılar’ın TSK bünyesinde dallanıp budaklandıkları dönemde “TSK İmamı” olan “Hamdullah Öztürk” yıllardır “Katolik Dünya’nın düşük maliyetli asker deposu” olan Brezilya’da örgütün “ülke İmamı” olarak görev yapmakta ve dahi Gülen’in en önemli veliahdı olan “Abdullah Aymaz”ın karargâhı İttihatçı zeminin tahtına talip olmalarına binaen BND’nin de desteğiyle Almanya’da bulunmakta...
Fethullahçı dalgaya karşı mücadele edenlerin, ulusal/lokal zeminle sınırlı kalmaları halinde kaybetmeleri kaçınılmaz. Yaklaşık bir asırdır küresel dengelerin ihtiyacına göre yoğrulan –ki Nakşibendilik veya Mevlâna üzerinden iz sürülecek olursa çok daha geçmişe doğru iz sürülebilir– bir harekete, bir ivmelenmeye karşı kurulacak hattın mutlaka küresel devinimi doğru yorumlayarak inşa edilmesi gerekir. 1923’ün başarısı, 1917’nin küresel dengelere etkisini doğru yorumlamasından filizlenmiştir. Kapitalist dünyanın kaptan köşkünün algı düzlemini parça pinçik eden 1917 gibi bir istinad duvarının var olmadığı bir küresel iklimde, mücadelenin 1919’dakinden çok daha çetin olacağı ve duygusal püritenlikten ziyade yüksek bir analitik kavrayış gerektirdiği aşikardır. 1917’nin inşa ettiği küresel dengenin nedeniyle rafa kaldırılan İngillizlerin “küresel mehdi projesi” için “Said-i Nursi’nin stepnesi olan Gülen”in 1917’nin çökmesiyle eş zamanlı ivmelendiğinin bilincinde olmak elzemdir(http://fetvayadiren.tumblr.com/post/159909744247/cheye-ve-turan-dursuna veya https://www.dropbox.com/s/osaim9t9xpsbe5e/gulen.askerlik.desifre.denklemler.koordinatlar.pdf).
İTHAF
Topluma yönelen tehdidi ilk farkeden deniz feneri olan Bedri Noyan Dedebaba’ya şükranla...
DOOST
Doost’tan öte görmez gözümüz nûru, yasaktır. Cân gözlerimiz yandığınız Cân’a adaktır.
Doost’tan öte görmüş olan aslâ o’nu görmez Derviş!.. Gözü dünyadan alıb doostuna baktır
Herkes yola hasretle ulaşmak diye başlar Encâm ne ulaşmak ne de hasret olacaktır.
Gurbet diye, hasret diye sızlanmada nâdân Gurbet mi duyar kim ki huzûrundaki Hak’tır?
Sevdâsını dîn etmede Pir çıktı Noyan’ın Saçında siyah çoksa da âyînesi aktır.
Âşık Noyan* – Aşk Risalesi’nin Kasım 2013 baskısının 177 – 178 . sayfaları (http://www.kitapyurdu.com/kitap/ask-risalesi/326748.html)
Koca zâhid yine sevdaya diyor: Düş mü aceb? Yüce mihrâplara göz nûrunu örmüş mü aceb? Okumuş bir "yed-i beyzâ**"yı şaşırmış duruyor, O, bütün nûr kesilen insanı görmüş mü aceb?
Âşık Noyan -– Aşk Risalesi’nin Kasım 2013 baskısının 183. sayfası (http://www.kitapyurdu.com/kitap/ask-risalesi/326748.html)
* Özleyiş tangosunun(https://www.youtube.com/watch?v=NTGZOn3BTjk) güftesini ve Kuran-ı Kerim'in manzum mealini hece vezniyle kaleme alan (https://eksisozluk.com/kuran-i-kerim-manzum-meal--2098199) Doç. Dr. Bedri Noyan (https://tr.wikipedia.org/wiki/Bedri_Noyan)
** Yed-i Beyzâ: Hz. Mûsâ'nın peygamberliğini kanıtlamak amacı ile Firavun'a gösterdiği nur saçan eli. Bu tamlamanın sözcük anlamı “ak el”dir. Bu sözcük Kur'ân-ı Kerim 20. Tâ-Hâ Sûresi 22. ayetinde, “beydâe” olarak geçer. Bu âyetin Türkçe anlamı şöyledir: “Elini koltuğunun altına sok da biraz / Başka bir âyet diye onu çıkar bembeyaz”....  (Tanım, Doç. Dr. Bedri Noyan'ın Aşk Risalesi isimli kitabının 183. sayfasından alıntıdır)
KALDIĞIMIZ YERDEN BERDEVAM...
Bir önceki deşifre analizi kişisel blogum olan https://fetvayadiren.tumblr.com’da 10 Mart 2022 saat 21:10’da yayınlamamın (https://twitter.com/PantheRei2/status/1501998869806297095) hemen akabinde twitter’dan iki özel mesaj geldi.
“Nuri Gökhan Bozkır”ın ifadesindeki iddialar üzerinden Levent Göktaş’la ilgili yayınladığı ve kısa süre içinde silmek zorunda kaldığı sosyal medya duyurusu vesilesiyle, deşifre analiz sürecinde karşıma çıkan Zafer Partisi’nin Bilişim ve Enformasyondan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı olan “Adem Taşkaya” (https://tr.linkedin.com/in/adem-taşkaya-ba4305137), parti içinde kendisiyle ilgili ayyuka çıkan bazı iddialara aktaran Barış Pehlivan’ın makalesinden(https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-pehlivan/yine-seks- kaseti-1913910) alıntı yaptığım için 21:47’de “algınızda boğulun” diye beddua ederek nokta koyduğu mesajında, Barış Pehlivan’ın makalesinin “Taraf Gazetesi gazeteciliği”nden farkı olmadığını söyleyip, ahlaksızlığa ortak olduğumu savlıyordu. O beddua ve hakaretleri Barış Pehlivan’a yöneltecek cesaretten yoksun biçarenin öfkesini bana kusma cürretini tebessümle karşılayıp ciddiye almadım.
Yarım saat sonrasında, 22:17’de de “Balyoz kumpası”nın mağdurlarının avukatı olarak, MİT Tırları Davası’nın Fethullahçı sanıklarının avukatlığını üstlendiği için ulusalcı çevrelerin tepkisini çeken ve sosyal medyada Fethullahçıların yere göğe sığdıramadığı avukat “Vural Ergül” attığı özel mesajda “elime, emeğime sağlık olduğunu söyleyip, katıldığı ve katılmadığı hususları bilahare yazacağı”nı ifade etti.
Twitter’da özelden ulaşılmaya çalışılması çok, ama çok nadir karşılaştığım bir durum olunca, “Adem Taşkaya” ve “Vural Ergül”ün arka arkaya özelden mesaj atmaları benim için sıradışı bir gelişmeydi. Ayrıca takipçim bile olmamalarına karşın, yayınladığım deşifre analizden bu kadar hızlı şekilde haberdar olmaları da çok şaşırtıcıydı.
Barış Pehlivan’ın adını vermeden hakkındaki iddiaları değindiği makalesinde vurgu yaptığı “Adem Taşkaya”nın açıklamasını(https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/baris-pehlivan/yine-seks- kaseti-1913910), “Adem Taşkaya” da 21:47’de bana attığı özel mesajında link (https://www.odatv4.com/siyaset/whatsapp-mesajlariyla-ilgili-herkesi-ilgilendiren-aciklama-1307161200-97247) olarak paylaşmıştı. 10 Mart 2022 saat 21:10’da analizimi Twitter’dan yayınlamamdan bir saat önce aynı linki avukat “Vural Ergül”ün de Twitter üzerinden paylaşması (https://twitter.com/VuralErgul2/status/1501983888989724676 veya https://imgur.com/a/bfVjWXl) ve dahi arka arkaya benimle iletişim kurmak istemeleri rastlantı olabilir. Mümkündür.
Özelden arka arkaya atttıkları mesajlara özelden yanıt vermeyip, herkesin göreceği şekilde iki tweet’lik bir flood’la(https://twitter.com/PantheRei2/status/1502177198861533185 veya https://imgur.com/a/sbzZcr4) söyleyeceklerini alanen söylemeye davet ettim. “Vural Ergül”, Aralık 2019’da “kelebek” namlı “Sedat Peker”le ilgili bir “tweet”ime “Sedat Peker”i de etiketleyerek verdiği yanıtta, “tehdit ettiğim Sedat Peker’in beni döveceğini ifade edip, bahse konu tweet’imi silmeye davet ettiği”ni, karşılıklı atışmamız uzayınca “sorup soruşturduğu bendenizin maruf-u meşhur bir deli olduğumu keşfettiği”ni söyleyip hakaret ettiğini, “Sedat Peker”i de etiketlediği tweet’i sonrasında “Kelebek” namlı “Sedat Peker”in bir adamına ait olduğu izlenimini veren bir sosyal medya hesabı üzerinden bana gözdağı verilmeye yeltenildiği filan unutmuşa benziyordu. (Aranot: Silinenler hariç 6 tweet’lik flood için https://twitter.com/PantheRei2/status/1208039718723706880 veya https://imgur.com/a/P2TTqh1)
Kendisine eski gerilimimizi hatırlattığım “Vural Ergül”, “o tarihte hesabımı fake zannedip yanıldığını, oysa ortak arkadaşlarımız bile olduğu”nu söyleyip özür diledi. Diyalog arayışında olduğu için alttan aldığı seziliyordu (https://twitter.com/VuralErgul2/status/1502208933368315904 veya https://imgur.com/a/NFFTmKf). Zahiri zeminde gözlendiği kadarıyla Fethullahçı sularda seyrettiği için beyhudeydi. (Aranot: O tarihte pek öyle fake hesap filan sanmışa benzemiyordu; attığı tweet’te “ilk başta Mustafa–Nuri ekibinden asker eskisi veya polis-istihbaratçı sandığını, sonrasında maruf-u meşhur bir meczup olduğumu öğrendiği” yazıyordu. https://twitter.com/VuralErgul2/status/1208052991397416966 veya https://imgur.com/a/2S9JwkT)
Karşılıklı “tweet”ler halinde aleni bir şekilde yaptığımız yazışmada “Adem Taşkaya”yla bir hukuku olup olmadığını ve deşifre analizimi her ikisinin nasıl olup da bu kadar çabuk keşfedebildiklerini sordum. Verdiği yanıtta, “kendi ad ve soyadı dahil olmak üzere belirlediği anahtar kelimeler”i Google Alert’te arama olarak kaydetmesi sayesinde bir paylaşım yapıldığında haberdar olduğunu, Rusça haberleri ilk paylaşan kişi olmasının da bu sebeple olduğunu; “Adem Taşkaya”yla da “Balyoz Kumpası” avukatlığı yaptığı dönemden tanıştığını yazdı (https://twitter.com/VuralErgul2/status/1502222800404242432 veya https://imgur.com/a/f0HmWpf). Google Alert’e kaydedilen bir anahtar kelime üzerinden Tumblr’da yazılan bir yazı anında tespit edilebilir mi? Aynı zamanda bilişim uzmanı olan Zafer Partisi Bilişim ve Enformasyondan Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı “Adem Taşkaya” da kendi ad ve soyadının geçtiği bahse konu analizi, aynı yöntemle mi süratle fark edebildi? Arka arkaya benimle özelden iletişime geçmeye çalışmaları, ikilinin geçmişten gelen hukuklarıyla izah edilebilir mi? Acaba aynı yöntemle bu analizi de anında fark edecekler mi? Bu soruların hiçbirinin yanıtı bende yok.
“Vural Ergül”le ilk atışmamızda “kelebek” namlı “Sedat Peker”in adamının topa girmesini çağrıştıracak şekilde, kısmen özelden yazışmayı benim kabul etmemem nedeniyle, bazı Fethullahçı hesaplar anında topa girdi. Hakan “Hakan Sarp” adlı ve “@neyseartik06” adresli olan içlerinden biri (https://twitter.com/neyseartik06) dalga geçer edayla “23.07” tarihini işaret etti(https://twitter.com/neyseartik06/status/1502230713889955847 veya https://imgur.com/a/BWXhW5O):
“İlliminuatici biri daha. Şimdi şu tarihin analizini yapın bakalım. Çok aşırı kripto bir tarih bilesiniz. 23.07 Çok eğlenceli olacak. 24.07 de hatırlatırsınız bana.”
Bir süre önce deşifre ettiğim “II”lere ve ilaveten üzerinde çalışmakta olduğum, an itibarıyla okumakta olduğunuz deşifre analizde ilk kez açığa çıkardığım “miladi yılın tam göbeği” kriptosuna binaen, kendimle ilgili riskli olduğunu hesapladığım bir tarihe oldukça yakın bir tarih olduğu için kendisine şu yanıtı verdim (https://twitter.com/PantheRei2/status/1502246583445995529 veya https://imgur.com/a/seFYCy8):
Seni mi kıracam? Kısa süre önce deşifre ettiğim “II”lere binaen ajandama riskli diye mimlemiştim. Beni tuzakladığınız sezilen 31/5/16'nın
üzerinden “2222” gün geçtikten sonraki ilk şafak olan “2/7”/“22”de başlayan “22” sürecin finali
“34” x “11x6” = “2244” gün sonrasıdır.
@neyseartik06 adresinden atılan tweet’deki “Çok aşırı kripto bir tarih bilesiniz” ifadesi sonradan kafama takılıp hesapladığımda, aynı zamanda
“2016’daki darbe girişimi”nden “22”00 gün, başka bir ifadeyle “11”x“II”x100 gün sonrası olduğunu
“Ergenekon Kumpası’nın 7/1/97’de start fişeğinin atılması” MİLAT kabul edildiğinde, “16 Temmuz” 25 olarak hesaplandığını
“kumpasları icrası için bürokrasinin kritik mevkilerinin işgali”nde kritik eşiği mimleyen ve arka arkaya yayınlanan “II” yazı dizisinin “I”.sinin sona ermesinden sonra görülen ilk şafağın denk getirildiği “Ergenekon Kumpası’nın start fişeğinin atılması”nın 8. yıldönümü ve dahi sonrasında görülen ilk şafak hicri “27”/“11”/1425 olan 7/1/5’de verilen “I” günlük mola MİLAT kabul edildiğinde, “16 Temmuz” 17 olarak hesaplandığını
sonrasında görülen ilk şafak “hicri yılın tam göbeğinin aşıldığı tarih”e denk gelen “11”/“11”/96 tarihinde “Mehmet Ağar’ın İçişleri Bakanlığı görevini Meral Akşener’e devretmesi” MİLAT kabul edildiğinde, “11/9”/25 yani “11 Eylül” 25 olarak hesaplandığını
fark ettim.(Aranot: Yukarıdaki hesaplamalarda üzerine mim koyulan “Mehmet Ağar’ın İçişleri Bakanlığı görevini Meral Akşener’e devretmesi”, ezoterik düzlemde esasen çok daha grift teller/şeritler üzerinden inşa edildiği hususuna ilerleyen satırlarda değineceğim. Burada konuyu dağıtmamak kaygısıyla kısa bir özet geçtim.)
Yukarıdaki MİLAT uygulamalarında “11/9”/25, yani “11 Eylül” 25 tarihinin hesaplanması, ilerleyen satırlarda risk arzettiğinin hesaplandığına şahit olacağınız “11 Eylül” 2025’i çağrıştırmasına binaen kayda değerdir. (Aranot: “11 Eylül” 2025 tarihiyle ilgili kısa bir özet geçeyim: a) “Mekke’nin fethi için çıkılan seferde ‘11/9’/8’de görülen ilk şafağın ve dahi Mekke’nin ‘20/9’/8’de fethinin hicri yıldönümleri”nin; Gülen’in “Pensilvanya’daki Kestane Kampı’na atanmasının ‘11/3’/25’deki ‘26’. & ‘11/3’/26’daki ‘27’. miladi yıldönümleri”yle kesiştiği “‘I’ miladi yıl uzunluğundaki sürenin tam göbeği tarih”in “11/9”/2025, yani “11 Eylül” 2025 olduğu hesaplanmakta.)
GİRİŞ
Yaklaşık 3 ay önce, 10 Mart 2022 tarihinde kişisel blogumda yayınladığım Necip Hablemitoğlu’nun “Özel Yaptırdığı Son Gözlük”ü & Levent Göktaş’ın MİT Müsteşarlığı Adaylığı Gerilim Hattı başlıklı deşifre analizden (https://fetvayadiren.tumblr.com/post/678364730863353856/neci-p-hablemi-toğlunun-özel-yaptirdiği-son veya https://www.dropbox.com/s/mxceo82n4hqgbsy/Necip.Hablemitoglunun.Ozel.Yaptirdigi.Son.Gozluku.ve.%20Levent.Goktasin.MIT.Mustesarligi.Adayligi.Gerilim.Hatti.pdf) kısa süre sonra izlediğim Hablemitoğlu cinayetine dair eski bir TRT Belgeseli, 10 Mart 2022 tarihli deşifre analizim için bir güncelleme yayınlama ihtiyacı duymama neden oldu. 3–5 sayfalık bir güncelleme niyetiyle başlayan bu deşifre analiz; tel tel, şerit şerit iz sürerek 100 sayfayı aşan yeni bir deşifre analize evrildi.
“Polis şiddetinin geometrik olarak tırmanıp Gezi’nin dünya kamuoyunun odak noktası haline gelmesi”nden iki gün önce kaydedip, bir gün önce resmî sitesinden yayınladığı bir duyuruyla, ertesi gün yayınlanacağı hakkında şakirtlerin birbirlerini haberdar etmeleri talimatının verildiği “şiddet fetvası mahiyetindeki 319. Nağme”yle ilgili deşifre analiz, (Aranot: 2/6/13 Pazar günü tespit edip e–posta, yüz yüze görüşme, sosyal medya vb. yolllarla gazeteci ve kanaat önderlerin dikkatini çekmeye çalıştığım şiddet fetvasına dair birkaç hafta sonra kurduğum kişisel blogumda yayınladığım ilk deşifre analiz için https://fetvayadiren.tumblr.com/post/53697493048/31-mayıs-2013-cuma-günü-yayınlanan-fetva)
Fethullahçı ezoterik kriptolojideki “11”leri “Ergenekon Kumpası���nın start fişeği”nin atılması üzerinden iz sürerek ilk kez açığa çıkardığım 31/5/16 tarihli ve Can Dündar’ın Makyözü Zekeriya Öz başlıklı 33 safya uzunluğundaki deşifre analiz (https://fetvayadiren.tumblr.com/post/145196660412/can-dündarin-makyözü-zekeri-ya-öz veya https://www.dropbox.com/s/v43rzvqrqhbc73u/can.dundarın.makyozu.zekeriya.oz.pdf) ve
“14 yaşındaki Gülen’in Said-i Nursi’nin sevk ve idaresi altında hayırlı kaşif manasında adı olan bir askeri GÖZ HEKİMİ tarafından görüldüğü planlı istihbarat operasyonu”nu & “askeri istihbaratın katkısıyla Gülen’in askerliğinin ezoterik denklemler üzerine bina edildiği”ni açığa çıkardığım Che ve Turan Dursun’a ithaf ederek yayınladığım 23/4/17 tarihli 43 safya uzunluğundaki deşifre analiz,  (https://fetvayadiren.tumblr.com/post/159909744247/cheye-ve-turan-dursuna veya https://www.dropbox.com/s/osaim9t9xpsbe5e/gulen.askerlik.desifre.denklemler.koordinatlar.pdf)
Fethullahçı kriptolojiye dair analizlerimin önemli kritik eşikleridir. Okumakta olduğunuz bu deşifre analiz de
“MİLAT uygulaması”nın,
[başladığı ve sona erdiği tarihten bağımsız olarak] “bir miladi / hicri takvim yılı uzunluğundaki sürenin tam göbeği”nin; “miladi yılın tam göbeği”ndeki “183”. günün denk geldiği “2 Temmuz”un(“2/7”); “hicri yılın tam göbeğinin aşıldığı” “178”. günün denk geldiği “1 Recep”ün (“1/7”) “doğum” olarak kodlandıklarının,
“Türkiye Cumhuriyeti nüfus kütük verilerine Nurcu ilginin ezoterik hesaplamalardan kaynaklandığı”nın
ve “Şeb-i Arus”un (“17 Aralık”)
“F Tipi eylem ve iletişim hatları”ndaki öneminin pek çok örnek üzerinden ilk kez açığa çıkarıldığı deşifre analiz olmasına binaen, Fethullahçı ezoterik kriptolojinin deşifre edilmesinde yeni bir kritik eşiktir.
Fethullahçı ezoterik kriptolojinin
sayısal bir düzlemi olduğunu,
bu sayısal bir düzlemin ana omurgasının “‘I’lerden oluşan sayılar ve katları”nından oluştuğunu,
bu ana omurganın yayılma hatlarında “‘I’lerden oluşan sayılar” arasında en çok “11”le, ayrıca “katları” arasında en çok “33” ve “99”la karşılaşıldığını,
ayrıca “3 üzeri 3”e, başka bir ifadeyle “3x3x3”e denk olan “27”ye, “35”e ve “163”e, “‘I’lerden oluşan sayıların 9’la birlikte ifadesi”ne(“9/11”, “11x9”, “119” vb.), “‘I’lerden oluşan sayıların 3’le birlikte ifadesi”ne (“3/11”, “11x3”, “113” vb.) özel mana yüklerinin atfedildiğini ve bu tarz sayısal vurguların Kur’an-ı Kerim’in spesifik ayetlerine/sûrelerine ve/veya spesifik Risalelere atıf olduklarını ve/veya o metinlerdeki spesifik betimlemelerden filizlendiklerini,
şiddet tekeli olan devlet aygıtının arka koridorlarındaki “Nakşi/Halidi–Nurcu” kripto yapıyla sahadaki “Nurcu–Fethullahçı” yapı arasında mahkeme kararlarının, yasaların, risalelerin, Kur’an’ı Kerim’in, bamtellerinin, nağmelerin vb. belgelerin/metinlerin/videoların “sayısal verileri” üzerinden TEKNİK TAKİBİ MÜMKÜN OLMAYAN bir örtülü iletişimin tesis edildiğini
“Türkiye’nin trafik plaka sistemi”nin de örtülü iletişimde kullanıldığını,
eylem ve iletişim tasarımlarında sıklıkla karşılaşılan “...’den sonra görülen ilk şafak” vurgusunun Nurcu retorikteki “fecr–i kazib” kavramından esinlendiğini ve nihai hedefe ulaşıldıktan sonra görülecek şafağın “fecr–i sadık” olacağı örtülü mesajının bir parçası olduğunu,
“kelimelerin/isimlerin ve dahi fonetik çağrışımlarının mana yükleri”nin “Fethullahçı eylem / iletişim” tasarımlarnda kullanıldığını,
“ters manyel” iletişim tekniğinin yaygın olarak kullanıldığını,
“iki tarihin tam göbeğindeki tarih/dönem” üzerinden “doğum”un kodlandığını,
“hicri – miladi” ironisi üzerinden selefi kökene/aidiyete atıf yapıldığını ve dahi El Kaide, IŞİD vb. silahlı selefi örgütlerle “şiddet diplomasisi” tesis edilirken “hicri – miladi” ironisinden faydalanıldığını,
Gülen’in hayatının dönüm noktasının “1956 sonbaharındaki Mevlid Kandili” ve “1957’deki Regaib Kandili” ve “1957’deki Kadir Gecesi” olduğunu,
Gülen’in “kontrgerilla tarafından keşfedildiği gece” olarak genel kabul gören 1956’daki o gecenin aktörlerinin o döneme ait kişisel ajandaları/takvimleri/anıları dikkate alındığında, bahse konu gecenin ESASEN “Said-i Nursi’nin sevk ve idaresiyle icra edilen bir planlı istihbarat operasyonu” olduğunu ve Gülen’in “henüz doğmadan önce tasarlanan bir nurcu proje olduğu”nu ve  “Lozan Antlaşması’na dair ‘I’. mecliste yaşanan kriz sonrasında bir varis/stepne olarak tasarlanmaya başladığı”nı,
uluslararası yazımda olduğu gibi ay/gün olarak ifade edersek miladi “11/19”dan sonra görülen ilk şafağın hicri yılbaşına, yani hicri “1/1”/1400’e denk geldiği 20 Kasım 1979’da “mehdilik iddiasıyla Kabe’nin işgali”nin “uluslararası güç tarafından bastırılmasının intikamının alınması”nın “Fethullahçı eylemler ve El Kaide eylemleri”nin ortak motivasyonu olduğunu
Ulusal/küresel ölçekteki selefi ivmelenmeyle “Maraş Katliamı” arasında bağ olduğunu,
Sonrasında görülen ilk şafağın “Mekke’nin fethi için çıkılan seferde görülen ilk şafağın hicri ‘11/9’/1408’deki yıldönümü”ne, başka bir ifadeyle “Kabe’nin ‘1/1/1400’e denk gelen ‘11/19’dan sonra 20 Kasım 1979’da görülen ilk şafak MİLAT kabul edildiğinde hicri ‘11/9’/8’deki yıldönümü”ne denk geldiği hesaplanan ve dahi Erol Mütercimler’in “Ergenekon’un kendisine ifşa edildiği”ni savladığı tarih ve dahi Gülen’in şakirtleri nezdindeki “kutlu doğum” gününün denk geldiği  tarih olan “26–27 Nisan” 1988’den(https://www.haberler.com/guncel/erol-mutercimler-memduh-unluturk-un-ergenekon-unu-3318394-haberi/) sonra görülen ilk şafak, yani Gülen’in şakirtleri nezdindeki “kutlu doğum”undan sonra gördüğü ilk şafağın 46. yıldönümü MİLAT kabul edildiğinde miladi “11/9”/8’e denk geldiği hesaplanan ve dahi “Mekke’nin fethi kutlaması”nın yapıldığı haftaya tekabül eden 7 Ocak 1997’de yayınlanan belgesel formatındaki programın “11”. bölümünün “Ergenekon Kumpası’nın start fişeği” olduğuna ve bu programın toplumsal algıya ekeceği tohumun güçlü şekilde kök salabilmesi için “6x11” gün öncesinde Susurluk’ta “kaza süsü verilen bir F Tipi eylem”in icra edildiğine, (Aranot: Erol Mütercimler’in 1988’deki bahse konu anektodundan sonra görülen ilk şafak yerine, anektodun ilk günü MİLAT kabul edilecek olursa, o takdirde de 7 Ocak 1997’deki belgeseldeki iddiaların Aydınlık Dergisi’nde yayınlandığı 2 gün öncesinin tarihi de “11/9”/8 olarak hesaplanmakta.)
“‘I’. İlkler // ‘II’. İlkler” olarak şematize edilebilen örgüt kriptolojisi ve yol haritası bağlamında örgütün “İslam öncesi Mekke” olarak kodladığı “Türkiye’yi dar-ül harp ilan ettiği”ni; nihai hedefin “Kabe’nin İşgali’ne uluslarlararası bir güç tarafından son verilmesinin intikamının alınması”nı da sağlayacak olan Mekke’nin fethinden sonra yaşanan gibi bir “KÜRESEL CİHAD” olduğunu
bugüne kadar yayınladığım pek çok deşifre analizde örnekleri üzerinden mimledim. Bugüne kadar yayınladığım deşifre analizlerde, örgütün “örtülü iletişimlerinde ve eylem tasarımları”nda üzerine mim konulduğunu tespit ettiğim MİLADİ “27 Nisan”, “11 Ocak”, “11 Mart”, “22 Mart”, “26 Mart”, “11 Eylül”, “16 Temmuz” ve HİCRİ “1 Muharrem”, “11 Muharrem”, “11 Rebiülevvel”(Mevlid Kandili), “11 Ramazan”, “20 Ramazan”, “27 Ramazan” (Kadir Gecesi), Regaib Kandili, vb. tarihlerin örneklerine de nice deşifre analizimde yer verdim.
Kumpaslar için bürokrasinin orta/üst kritik kademelerini işgale hazırlandıkları dönemde Sabah Gazetesi’nde yayınlanan sonrasında görülen ilk şafak dahil “27” günlük yazı dizisinin “tam göbeğindeki ‘11’ gün” boyunca başka bir yazı dizisinin röportajının Gülen’le yapıldığını ve Sabah Gazetesi’nde yazı dizisinin sona ermesinin akabinde, “Ergenekon Kumpası’nın 7/1/97’de start fişeğinin atılması”nın 8. yıldönümünde verilen “I” günlük molanın ardından, Milliyet Gazetesi’nde “22 günlük bir yazı dizisi” olarak bahse konu “11 günlük röportaj”ın yayınlanmaya başladığını tespit ettiğimden beri, “‘27’nin ‘II’ ucundan ‘II’ ayrı ‘8’le yarılması suretiyle tam göbeğinden ‘11’in doğurulması”nın ezoterik düzlemde “CİHAD” olarak kodlandığını ve bir genelleme olarak da “bir dönemin göbeğindeki tarih / dönem” vurgusuyla ezoterik düzlemde “doğum”un kodlandığının fark etmiştim ve çeşitli deşifre analizlerimde de yeri geldiğinde bu olguyu çeşitli örnekleriyle ortaya koydum. Hakeza geçmiş analizlerimde nadiren karşıma çıkan “2 Temmuz” tarihinin öneminin “2/7” olan sayısal dizilimden kaynaklandığını seziyordum. ANCAK okumakta olduğunuz deşifre analizde teller/şeritler üzerinden iz sürerken “2 Temmuz” pek çok kez karşıma çıkınca ve içlerinden biri “hicri yılbaşından sonra görülen ilk şafak”a denk gelince, bu veri üzerine biraz daha yoğunlaşıp, sadece “2/7” olan sayısal dizilimi nedeniyle değil, aynı zamanda “miladi yılın tam göbeğindeki tarih” olarak da “doğum”u kodladığını deşifre ettim. Daha önce nice defa karşılaştığım “183” verisini anlamladırmama da vesile oldu, keza “miladi yılın tam göbeğindeki tarih” olarak “doğum”u kodlayan “2 Temmuz” veya sayısal ifadesiyle “2/7” miladi yılın “183”. günüydü ve dolayısıyla “183” de “doğum”un kodlarına dahildi.
“İki tarih arasındaki fark”ı hesaplarken, Microsoft Excell programı aradaki farkı otomatik olarak tarih formatında yazmakta. Sıklıkla yaptığım bu tür hesaplamalarda karşıma çıkan manidarlıkları ilk başlarda rastlantısal kabul etmekle birlikte, bir süre sonra rastlantısal olmadıklarını sezip yayınladığım bazı deşifre analizlerde bunlara işaret ettim. Excell programının numerik olarak “1/1/19”00’ü en eski tarih olarak kabul etmesiyle, örgütsel retorikte bu tarihe verilen önemin kesişmesinin bu manidarlıklarda etkili olduğu sezilmekte.
Okumakta olduğunuz deşifre analizde “iki tarih arasındaki fark”ı hesaplarken pek çok kez manidar vurguyla karşılaşınca, örgütsel retorikte “iki tarih arasındaki fark”ın bir çeşit MİLAT uygulamasıyla MİLADİ “1/1/19”00 TARİHİ ÜZERİNDEN YENİ BİR TARİH ÜRETMEK için kullanıldığı sonucuna ulaştım. BENZER BİR DURUM HİCRİ TAKVİMDE DE HİCRİ “1/1”/1400 & İÇİN DE GEÇERLİ! Miladi “1/1/19”00’e atfedilen mana yükünün “Mekke’nin fethi için çıkılan seferin, seferde görülen ilk şafağın ve zaferle sonuçlandığı tarihler”in HİCRİ ve MİLADİ olarak 1900 ve 1901 yıllarındaki geçişkenlikleriyle ilintili olduğu sezilmekte: a) Mekke’nin fethinin “11/1”/1900’deki MİLADİ yıldönümünden sonra görülen ilk şafak, Mekke’nin fethi için çıkılan seferde görülen ilk şafağın HİCRİ “11/9”/1317’deki yıldönümüne denk gelmekte; “1/1”/1900 ise bu kesişme için “11” günlük geri sayımın başladığı tarihtir. b) Mekke’nin fethi için “11/9”un arifesi HİCRİ “10/9”/1318’de sefere çıkılmasının yıldönümü ise MİLADİ “1/1/1” olan 1 Ocak 1901’e denk gelmekte; miladi “1/1/1” üzerinden hicri takvimin başlatıldığı “16 Temmuz” 622’ye denk gelen hicri “ilk yılın ilk ayının ilk günü”yle ezoterik bir bağ inşa edildiği sezilmekte c) Mekke’nin fethinin “11x9” vurgulu HİCRİ “20/9”/1318’deki yıldönümü, Mekke’nin fethinin MİLADİ “11/1/1” olan “11 Ocak” 1901’deki yıldönümüne denk gelmekte.
Fethullahçı zeminin ABD’deki lobi yapılanmasında amiral gemisinin “Rumî Foundation” olmasıyla, Halkevlerinin Erzurum Şubesi’nde Gülen’in Mevlâna olarak bilinen Molla Celaleddin’le ilgili 1963’de verdiği konferans arasında bir bağ olduğunun, bu bağın “Molla Celaleddin’in tarihsel/politik misyonundan filizlendiği”nin uzunca bir süredir farkındaydım. Okumakta olduğunuz deşifre analizde teller/şeritler üzerinden iz sürerken birkaç kez “Molla Celaleddin’in miladi ölüm yıldönümü”ne, yani “Şeb-i Arus”a, Türkçe ifadesiyle “Gerdek Gecesi”ne denk geldiğim için “17 Aralık”ın örgütsel iletişim ve eylem tasarımlarında kullanıldığı yönündeki kanaatim pekişti.
OKUMAKTA OLDUĞUNUZ DEŞİFRE ANALİZDEN KISA KISA...
“2016’daki darbe girişimi”nin ve sonrasında görülen ilk şafağın beş ayrı zeminden “doğum & doğumdan sonra görülen ilk şafak” olarak kodlanması,
a) Zaman Gazetesi’nin “Gülen bebekli, alarm sirenli, helikopterli” reklamının tarihini baz alan ve basına yansıyan hesaplama b) Zaman Gazetesi’nin “Gülen bebekli, alarm sirenli, helikopterli” reklamının yayınlandığı 5/10/15’le, Gülen’in şakirtleri nezdindeki 75. “kutlu doğum” günü olan “27/4”/17’nin “TAM GÖBEĞİNDEKİ TARİH”i baz alan hesaplama c) Hüseyin Kocadağ’ın mayaladığı “Polis Özel Harekat’ın kuruluşu” MİLAT kabul edilerek yapılan hesaplama d) Gülen’in şakirtleri nezdindeki “11x7”. HİCRİ “kutlu doğum” gününde sona eren “‘I’ hicri yıl uzunluğundaki sürenin tam göbeği”ni baz alan hesaplama e) saatler önceden sosyal medya üzerinden duyurulan(!) “KENAN EVREN’in ölümü”nü MİLAT kabul ederek yapılan hesaplama
90’lardan bu yana Gülen’in ve NATO/CIA himayesinde semiren “kelebek” Sedat Peker’in hasım cephe üzerinden “cemevlerine saldırı planını dillendirdiği tarih”in Fethullahçı ezoterik takvimdeki izdüşümü,
bahse konu dillendirmenin a) 1957’den bu yana ilk kez yaşanan bir kesişmeyle olan mesafesi ve bu kesişmede mimlenen tarihten sonra görülen ilk şafağın Fethullahçı “AKSİYON Dergisi”nin “I”. sayısıyla olan mesafesi b) “Maraş Katliamı”nın hicri 45. yıldönümüyle “Hüseyin Kocadağ’ın sürgün edilmesi”nin kesişmesine olan mesafesi
“Abdi İpekçi Cinayeti”nin, “12 Eylül” Darbesi ve “KENAN EVREN”in, “Papa’ya suikast girişimi”nin ve “Gazi Katliamı”nın, “Fenerbahçe’ye kurulan kumpas”ın, “Necip Hablemitoğlu’nun 1980’lerden başlayarak kariyeri”nin, “Hüseyin Kocadağ’ın 1992 – 96 dönemindeki mesleki kariyeri”nin, “Hüseyin Kocadağ’ın Polis Özel Harekat’ı mayalaması”nın, “99 İstihbarat Raporu”nun, “Mehmet Ağar’ın İçişleri Bakanlığı’nı Meral Akşener’e devretmesi”nin vb. olayların Fethullahçı ezoterik şablondaki yerlerine dair hesaplamalar; Fethullahçı ivmelenmede kimlik bilgilerinin ezoterik hatlar inşa etmek için kullanıldığı kanaatini uyandıran Fahri Görgülü, “Necdet Menzir”, “Hasan Sağlam”, “Kenan Evren”, Necip Hablemitoğlu, “Kasım Esen”, “Meral Akşener” vb. isimlerin öyküleri üzerinden yapılan hesaplamalar; ve bütün bu hesaplamaların “Fethullahçılarla mücadele”nin Fethullahçı ezoterik şablona uygun bir “yapay seçilim”in NATO/CIA desteğiyle uygulandığına işaret etmesi
Fethullahçı “AKSİYONun ana rahmine düşmesi / Regaibi” (“1/2”/90’daki Regaib Kandili)
Fethullahçı “AKSİYONun doğumu / Mevlidi” (Hedeflendiği söylenen “2/8”/90, gerçekleşen 14/12/94)
“HİCRET ikliminin ana rahmine düşmesi / Regaibi” (“11/1”/86’dan sonra görülen ilk şafak)
“HİCRET ikliminin doğumu / Mevlidi” (“16 Temmuz” 1991)
“1/2”/57’deki Regaib Kandili’nin “11”., “22”. ve “33”. yıldönümlerine Fethullahçı ivmede misyon üstlenen önemli dergilerin yayın hayatına başlamarıyla ilgili hesaplarda karşılaşılması
Fethullahçı “AKSİYON Dergisi”nde “Faruk Mercan” imzalı olarak yayınlanan “Hablemitoğlu Cinayeti”ne dair yazıyla ana omurgası oluşturulan ve Fethullahçı ezoterik kriptoloji ve yol haritasında “HİCRET” olarak kodlanan “Gülen’in ABD’ye son gidişi”nin yıldönümünde yayınlanan TRT Belgeseli...
“Akın Birdal’ın vurulması”, “Sedat Peker’in Fethullahçı olarak damgalanması”, “Öcalan’ın iadesi” ve “HİCRET” olarak kodlanan “Gülen’in ABD’ye son gidişi”nin Fethullahçı ezoterik kriptoloji düzlemindeki senkronize hali...
“Gülen’in ABD’ye son gidişi”nin “HİCRET” olarak kodlanmasının taşıyıcı sütunu olan “99 İstihbarat Raporu”nu hazırlayan Ankara Emniyeti’ndeki ekibine yapılan “sızıntı”ya göz yumulması, Ankara Emniyet Müdürü Cevdet Saral’ın “atandığı”, “atama kararının Resmi Gazete’de yayınlandığı” ve “görevi devraldığı” tarihlerdeki “hicri – miladi ironisi”
Fethullahçı ezoterik kurguda hicri yılbaşı olan “27 Nisan” 1998’i baz alıp bu tarihin öncesine/sonrasına uzanan “II”x“6666” günlük hat “9999” güne uzatıldığında “11/9”/25, yani “11 Eylül” 2025 tarihinin, arifesinin ve dahi sonrasında görülen ilk şafağın riskli olduğunun hesaplanması
1991’deki “hileli kura”yı soruşturan İzzet Sezgin Şenel’in “99 İstihbarat Raporu”nu hazırlamakta olan “Ankara Emniyeti”ndeki ekipteki “sızıntı”yla uyarıda bulunurken kendisine “Dikkat edilsin, bunların itirafları bile bir plana bağlı” dediğini Emin Arslan’ın yıllar sonra bir radyo programında anlatmasından “163” gün sonrası ve sonrasında görülen ilk şafak “miladi yılın tam göbeği” olan “2/7”/18 olan tarihte, birkaç gün evvel “itirafçı olmaya karar verdiği” iddia edilen ve “99 İstihbarat Raporunu yazan ekipteki sızıntı”lardan biri olan “Zeki Güven”in şüpheli şekilde cezaevinde öldüğünün savlanması ve ölümü öncesinde yazdığı söylenen “mektuplarının esasen kriptolu iletişim olması”
Eski deşifre analizlerimde Fethullahçı ezoterik kriptolojideki yerini mimlediğim “GÖZ” kriptosunun İzzet Sezgin Şenel & Levent Göktaş’ın sağlık sorunları ve “İhsan GÜVEN Cinayeti” üzerinden üç yeni örneği
Bizzat kendisinin de “yapay seçilim” örneği olduğu sezilen “Necip Hablemitoğlu”nun “sızıntı” tarafından “yapay seçilim” stratejisi uygulanarak “GÜVEN”le kuşatılması
1991’deki “hileli kura” soruşturmasında görev yapan Ahmet Nihat Dündar ve İzzet Sezgin Şenel’in ikilisinin “yapay seçilim” ve “sızıntı” kriterleri dikkate alınarak seçilmeleri
Gülen’in “HİCRET” olarak kodlanan “ABD’ye son gidişi”nden sonra “ATV’de yayınlanan skandal mahiyetteki videosu”nun, esasen “HİCRET” algısını pekiştirmek için bizzat Gülen’in talimatıyla şakird “Veysel Ayhan” tarafından “ATV’ye sızdırılmış” olması
Necip Hablemitoğlu’nun yerde cansız yatan bedeninin “GÜLÜMSEDİĞİ”ni söyleyen Yasemin Güneri’nin katıldığı iki belgeselde de, adı anılmadan eski Cumhurbaşkanı “Ahmet Necdet Sezer’in hedef alınması”
Gülen’in şakirtleri nezdindeki MİLADİ & HİCRİ “kutlu doğum” günlerinin arka arkaya geldikleri gece “‘11:19’dan sonra görülen ilk şafak”ı ve dahi “Kabe’nin ‘11/20’/79’da işgal edilmesi”ni temsilen gece saat “11:20”de yayınlanan “Yaşar Büyükanıt”ın kaleme aldığı “E–MUHTIRA”nın, “kumpasların ikliminin inşası” sürecinde en tepeye konan tuğla olarak tasarlandığı
“Saadettin Tantan”ın gözdeleri olarak Diyarbakır’da “Gaffar Okkan”ın ve İstanbul’da “Kazım Abanoz”un “sızıntı”nın önünü açılmasını sağlayacağı aşikâr olan tasfiyelere “gençleştirme”, “yolsuzlukla mücadele” vb. toplumun geniş kesimlerinin desteğini tesis edecek retoriklerle aynı günlerde yöneldikleri
“Necip Hablemitoğlu”nun “SOL GÖZünden vurularak öldürülmesi”ne “kamu güvenliği uzmanı” sıfatıyla TRT Belgeseli’nde özel bir mana yükleyip, ikinci kurşun için “sigorta atışı” vurgusu yapan “ByLock”çu “KASIM ESEN”in “doğumu”nun, “Kadıköy Kaymakamlığı’na atanması”nın, “‘GÖZCÜbaba Camii’yle aldığı yıkım kararı”nın, “Rize Valili’ğine atanması”nın, “Kadıköy Kaymakamlığı’ndan ayrılması”nın, “Rize Valili’ğinden merkeze çekilmesi”nin Fethullahçı ezoterik şablondaki yerleri
“Necip Hablemitoğlu Cinayeti”nden sonra Gülen’in gördüğü iddiasıyla yayınlanan rüyanın her iki versiyonunda da ESAS HEDEF olduğu vurgulanan Emin Çölaşan’la birlikte 49. TC Hükümeti’nin kurulması aşamasında kritik misyon üstlenen “Uğur Mumcu’nun öldürülmesi”den iki gün önce Saygı Öztürk üzerinden kendisine “servis edilen İsmet Paşa’nın 1935’de hazırlattığı Kürt Raporu” ile; Necip Hablemitoğlu’na “servis edilen Alman Vakıfları’yla ilgili istihbari nitelikteki enformasyon”un “Mumcu & Habkemitoğlu Cinayetleri”nin arka planındaki “organizatör”ü perdeleme amacına matuf oldukları ve sezildiği kadarıyla 49. TC Hükümeti’nin kurulmasında üstlendiği kritik misyon nedeniyle Uğur Mumcu’nun “bu tarihten sonra Kürt Sorunu hakkında çalışmaya yönlendirilmesi veya kendisine bilgi/belge akışının ivmesinin geometrik artması”
“Necip Hablemitoğlu’na enformasyon akışı”nın, özellikle “Bergama ve Alman Vakıfları konularındaki enformasyon akışı”nın aydınlatılmasının, cinayetin aydınlatılması için kritik öneme haiz olması
NECİP HABLEMİTOĞLU’NUN DOĞUMU MİLAT KABUL EDİLDİĞİNDE, Gülen’in “HİCRET” olarak kodlanan “ABD’ye son gidişi”nde “Pensilvanya’daki Kestane Kampı’ndaki ilk şafağı gördüğü tarih”in Gülen’in şakirtleri nezdindeki “II”. “KUTLU DOĞUM” günü olduğunun hesaplanması
[TRT Belgeseli’ndeki vurgular üzerinden] hesaplandığında “II” aşamalı şekilde Necip Hablemitoğlu’nun Atatürk İlkleri ve İnkilap Tarihi Enstitüsü’ndeki görevinden uzaklaştırılmasının “TAM GÖBEĞİNDEKİ TARİH”in arifesi ve “Mekke’nin fethinin yıldönümü”nden sonra görülen ilk şafakta sahnelenen sirk tiyatrosuyla Gülen’in “kanun kaçaklığının sona erdirilmesi”yle “HİCRET İKLİMİNİN ANA RAHMİNE DÜŞMESİ / REGAİBİ”nin kurgulanması
Fethullahçı ezoterik kriptoloji düzleminde “HİCRET İKLİMİNİN ANA RAHMİNE DÜŞMESİ / REGAİBİ”nin kurgulandığı gün “I”. gün olarak kabul edildiğinde, “183”x“11”. günün, “hileli kura”yla görevleri belirlenen “Fethullah’ın Copları”nın HİCRİ takvimin başlatıldığı MİLADİ tarihin “16 Temmuz” 1991’deki yıldönümünde gördükleri ilk şafak olması üzerinden “HİCRET İKLİMİNİN DOĞUMUNUN / MEVLİDİNİN” kurgulanması
Hicri “1/1”/1412’deki hicri yılbaşı üzerinden tasarlanan “hileli kura baskını”yla başlayıp, “99 İstihbarat Raporu”nun tamamlanmasından sonra hicri “1/1”/1420’de ilk şafağın görülmesine kadar devam eden “Fethullahçılarla mücadele”nin, esasen 8 hicri yıl uzunluğunda “HİCRET İKLİMİNİN İNŞASI” adlı illüzyon gösterisinden ibaret olması
Genelkurmay Başkanı “Necdet Üruğ”un bütün birliklere “kesin kanaat uyanmasının kafi olduğu” vurgusuyla gönderdiği bir yazılı talimatla “irticai faaliyetlere katıldığına dair hakkında kesin kanaat uyanan TSK mensuplarının BİLDİRİLMESİNDEN 24 SAAT SONRA ACİLEN VE RESMEN emekliye sevk”ini emretmesinin akabinde Genelkurmay İstihbarat Başkanlığı tarafından başlatılan ve Cumhurbaşkanı “Kenan Evren”in açıklamalarıyla harlanıp kamuoyunun gündemine getirilen 1986’da askeri liselerde yürütülen soruşturmanın “HİCRET İKLİMİNİN ANA RAHMİNE DÜŞMESİ / REGAİBİ”nin kurgulandığı “PLANLI İSTİHBARAT OPERASYONU”nun bir parçası olması,
Gülen’in “hicrette şakirtleri nezdindeki ‘I’. kutlu doğum günü”nü kutladığı “27/4”/99’dan “11 üzeri 3” gün, başka bir ifadeyle “11x11x11” gün sonrasının denk geldiği Molla Celaleddin’in “27”x“27”., başka bir ifadeyle “3x3x3”x“3x3x3”. ölüm yıldönümünden, yani “Şeb-i Arus”tan, Türkçe ifadesiyle “Gerdek Gecesi”nden sonra görülen ilk şafakta işlenen “Necip Hablemitoğlu cinayeti” üzerinden, Fethullahçıların “HİCRET İKLİMİNİN SONA ERDİĞİNE DAİR HASIM CEPHEYLE ŞİDDET DİPLOMASİSİ” tesis etmesi
Graham Fuller imzalı “Iran – Contra Skandalı”yla, “Afgan uyuşturucusunun Orta Asya üzerinden Batı’ya nakledilmesinden Fethullahçıların pay aldığı” iddiası arasında yapısal benzerlik olması, her iki örneğin de “X coğrafyadaki örtülü operasyondan elde edilen yasadışı gelirle Y coğrafyada İslamcı ivmenin finanse edilmesi” stratejisinin farklı uygulamaları olmaları ve Fethullahçıların “uyuşturucudan gelir elde ettikleri” iddiasını destekleyen veriler
El Kaide’nin a) 2001’de “ABD’yi hedef aldığı eylem”in, b) 2003’te “İstanbul’u hedef aldığı eylemler”in, c) 2004’te “Irak’ta Polis Özel Harekatı hedef aldığı eylem”in ve dahi IŞİD’in d) Mart 2014’te “Türkiye’yi hedef aldığı eylemler”in “El Kaide & IŞİD ile Fethullahçılar arasında ŞİDDET DİPLOMASİSİ” olması
“Yarbay Ali Tatar’ın hedef alındığı kumpas”ın “Şeb-i Arus”, “Kabe’nin hicri ‘1/1’/1400’deki işgali” ve “Maraş Katliamı”nın dikkate alan bir ezoterik tasarıma sahip olması
“22/3”–“11/11” arasındaki “II”x“27/4” uzunluğunda olduğu hesaplanan “hatların tam göbeği”nin “16 Temmuz”ların sonrasında görülen ilk şafağa denk gelmesi
“Erol Mütercimler”in “Ergenekon’un kendisine ifşa edildiği”ni iddia ettiği Gülen’in şakirtleri nezdindeki “kutlu doğum” gününü kapsayan “II” günlük buluşmadan sonra HİCRİ “11/9”/8’de görülen ilk şafak MİLAT kabul edildiğinde MİLADİ “11/9”/8 olduğu hesaplanan tarihte “Erol Mütercimler – Celal Kazdağlı – Can Dündar” üçlüsü tarafından “Ergenekon Kumpası’nın start fişeğinin atılması” (Açıklayıcı not: MİLADİ “28/4”/1988’in denk geldiği HİCRİ “11/9”/1408 tarihi, “Kabe’nin hicri ‘1/1’/1400’deki işgali” MİLAT kabul edildiğinde, “Mekke’nin fethi için çıkılan seferde görülen ilk şafakın tarihi” olan HİCRİ “11/9”/8 olarak hesaplanmakta.)
Hikmet Çetinkaya’nın sonrasında görülen ilk şafak “miladi yılın ‘2/7’/75’deki tam göbeği” olan tarihte ziyaret ettiği “Nur Kampı”yla ilgili, birkaç gün sonra yayınladığı Fethullahçılar’ı hedef alan “I”. yazı dizisinin tamamlanmasından sonra görülen ilk şafakta, [bölge savcılığının bir gün rötar yapması sayesinde bir gece önce boşaltılan] Ören’deki “Nur Kampı”nın Devlet Güvenlik Mahkemesi’nin verdiği karara binaen basılmasından sonra ilk şafağın “hicri yılın tam göbeğinin ‘1/7’/1395’de aşıldığı tarih”te görülmesi üzerinden ezoterik hat inşası
İstanbul’da bir gecede binlerce polisi tasfiye ederek Fethullahçı kadrolaşmanın önünü açmaya çalışan dönemin İçişleri Bakanı “Saadettin Tantan”ın gözdesi İstanbul İl Emniyet Müdürü “Kazım Abanoz”’un motive ettiği “silahlarını havaya kaldıran Çevik Kuvvet polisleri”nin “TEKBİR getirerek” Vali Erol Çakır’ın makamına yürümelerinin ezoterik hatlar üzerinden inşa edilmesi ve “Kazım Abanoz”’un mahkemeden beraatiyle manidar ölüm tarihi arasında ezoterik hat kurgulanmış olması
“Hizbullah’la mücadele”nin taşıyıcı sütunu olan “Ramazan Er”in Fethullahçılarla ilgili ilk bakışta çelişki olduğu sanılan tutumunun, “Fethullahçı ezoterik yol haritasının konjonktürel gerekleri” çerçevesinde esasen son derece tutarlı olması
“12 Eylül” Dönemi’nde “ESAT OKTAY YILDIRAN”ın yönettiği Diyarbakır Cezaevi’nde “Nurcu gladyo tarafından Hizbullah’ın tohumlanması”
“Fethullahçı eylem tasarımlarının karakteristik özelliği” olan “Fethullahçı kurguyu perdeleyecek şekilde arka planda Gülen’in olduğundan BİHABER olan bir eylemci” tercihiyle “Hablemitoğlu Cinayeti”nde de karşılaşılmasının şaşırtıcı olmaması gerektiği
“Hablemitoğlu Cinayeti”nin tetikçisi olduğu şüphesiyle tutuklanan Ahmet Tarkan Mumcuoğlu’yla ilgili ilk günlerde basına yansıyan iddialarla, kendisinin şahitler gösterdiği ve her nedense T24 dışında Türk basının haber değeri atfetmediği ifadesi arasındaki çelişkiler ve FETÖ’den yargılananların ifadelerine de yansıyan Fethullahçı olduğu yönündeki iddialara rağmen Fikret Emek’in kaçmadığı bir atmosferde, Levent Göktaş’ın firari olmasının hem kendisi, hem silah arkadaşları hakkındaki şüpheleri arttırdığı
“Hablemitoğlu Cinayeti”yle ilgili soruşturmada “Nuri Gökhan Bozkır”ın ifadesine binaen ilk gözaltıların yapıldığı tarihe, Fethullahçı zeminin çok özel bir mana yükleyeceği kanaati
“Necip Hablemitoğlu’na ölümünden bir gün önce MİT Müsteşarlığı teklifi yapıldığı” iddiasının, tam olarak aynı tarihte MİT Müsteşarlığı pozisyonu için CV’sini vermek üzere dönemin Başbakanı Abdullah Gül’le randevusu olduğu söylenen Levent Göktaş’a iletilen “algısal düzlemde örtülü bir mesaj” olması
“Enver Altaylı” ve “Mustafa Özcan”ın Necip Hablemitoğlu’yla yazdığı kitapla ilgili görüşmelerine aracılık etmeleri için talepte bulundukları “Ramazan Toprak” ve “Halil Şıvgın”’ın, bu talebi kabul ettiremedikleri Necip Hablemitoğlu’nu bir punduna getirerek “Abdullah Gül’le buluşturduğu” tarihin Fethullahçı ezoterik düzlemde “Necip Hablemitoğlu Cinayeti” tasarımının bir parçası olması
Yukarıda sadece ilk 13 sayfasını okuduğunuz, aşağıda bölüm başlıklarını görebileceğiniz 124 SAYFALIK ANALİZİN PDF OLARAK YÜKLENDİĞİ DROPBOX LİNKİ: https://www.dropbox.com/s/z4kh31r6nx86qqh/fethullahci.kriptolojinin.ilk.kez.aciga.cikartilan.yapisal.ozellikleri.pdf 
DROPBOX LİNKİYLE İLGİLİ ÖNEMLİ NOT: Dropbox linkine tıklandığında, Tumblr’ın sebebi meçhul bir şekilde linkin başına eklediği “https://href.li/?” ifadesinden kurtulmak için iki yol var: a) Tıkladığınız Dropbox linkinin başına eklenen o ifadeyi adres çubuğundan silebilirsiniz veya b) Dropbox linkini tıklamak yerine, kopyalayarak adres çubuğuna yapıştırabilirsiniz.
Tumblr media
Yukarıda bölüm başlıklarını gördüğünüz 124 SAYFALIK ANALİZİN PDF OLARAK YÜKLENDİĞİ DROPBOX LİNKİ: https://www.dropbox.com/s/z4kh31r6nx86qqh/fethullahci.kriptolojinin.ilk.kez.aciga.cikartilan.yapisal.ozellikleri.pdf
0 notes
mantikutayr · 3 years
Photo
Tumblr media Tumblr media
‘‘bir endülüs köpeği iki ispanyol gerçeküstücünün, salvodor dali ve luis bunuel’in düşlerini bir araya getirmelerinden doğuştur. bunuel 1929 yılında birkaç günlüğüne figuera’a gitmiş,burada okuldan arkadaşı dali’yi ziyaret etmiş ve ziyareti sırasında ona kısa bir süre önce gördüğü rüyalarından bahsetmiştir. bunun üzerine dali de yakın zamanda gördüğü rüyaları heyecanla anlatmaya başlamış ve eklemiştir: ‘’bu düşlerden yola çıkarak bir film yapsak nasıl olur?’‘ 
‘‘bir endülüs köpeği’ndeki psikolojik atmosfer bellek tarafından oluşturulsa da zaman, düşle yönlendirilmiştir. filmde yadsınamaz bir uyumla çalışan ikilinin sırlarını bunuel şu şekilde deşifre etmiştir: ‘‘ kural şuydu, psikolojik, kültürel ve mantıksal hiçbir açıklamaya meydan vermeyecek düşünceleri, görüntüleri benimseyerek usa aykırı her düşünceye açık olmak. nedenini hiç araştırmadan, sadece ilgimizi uyandıracak ve bizleri şaşırtacak görüntüleri belirlemek..’‘
‘‘filmdeki olaylar organik bir bütünsellik içinde birbirine bağlı değildir. düşün snırına girmek, dramanın sınırlarından çıkmayı gerektirir. drama mutlak zaman deneyimi üzerine kuruludur, bir endülüs köpeği’ndeyse zamansal dizge yoktur, öykü aramak da boşunadır. bu sebeple film, dramaya özgü bir mantıktan ve zaman algısından kendini koruyabilmiştir. seyirci gibi dali ve bunuel de düşsel fragmanları birleştirecek, öyküselleştirecek merkezibir otoriteye sahip değildirler, onların yegane görevi gözlerini kapattıklarında akan imgeleri sinemaya aktarmaktır.’‘ 
‘‘..aşk, şehvet arzu, şiddet, ölüm gibi hayatın içindeki kavramları birbirleriyle iç içe geçiren film, aldığı tepkilerle gerçeküstücülerin amaçladığı skandalı ilk gösterimden yaratır..’‘ 
‘‘..görüntüler bilinçdışı işleyişine dair yok olmaya yüz tutmuş duyguları harekete geçirir..’‘ 
‘‘..sezgiyle kavramak gerekir.’‘ 
alıntılar  ‘’ luis bunuel sinemasinda ölüm ve erotizm birliği’’ kitabından. 
16 notes · View notes
gazetesence · 2 years
Text
Kemal Çebi kimdir hangi partiden Kemal Çeti sevgilisi kaç yaşında?
Kemal Çebi kimdir hangi partiden Kemal Çeti sevgilisi kaç yaşında?
Evli ve 2 çocuk babası Küçükçekmece Belediye Başkanı 66 yaşındaki Kemal Çebi’nin  kendisinden 31 yaş küçük psikolog Reyhan Hayırlıoğlu ile yaşadığı yasak aşk skandalı, uyguladığı şiddet ve silah tehdidi ile ortaya çıktı. Bu gelişmenin ardından Kemal Çebi’nin hayatı da merak konusu oldu. Aslen Trabzonlu olan Kemal Çebi daha önce de Küçükçekmece’deki bir çocuk parkında PKK sembolüne benzeyen…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
hurdusunce · 6 years
Text
BELDEN AŞAĞI AÇLIK SINIRI
Kadın Cinayetlerini Durduracağız Platformu’nun 2018 Ocak ayı raporu açıklandı ve toplumsal kokuşmuşluk bir kez daha kabak çiçeği gibi ortaya kondu. Tablo korkunç.
Yalnızca Ocak ayında 28 kadın, bir erkek tarafından çeşitli sebeplerle öldürüldü. Katillerin çoğunluğu eşi, kardeşi, babası veya diğer yakın akrabalar.
127 çocuk cinsel istismara uğradı. Mağdurların çoğunluğu eş, kardeş, evlat, yeğen, eski sevgili veya eski sevgili. İstanbul’da 5 ay içinde 115 hamile çocuk skandalı medyaya yansıdı.
Bu sayılar yalnızca medyaya yansıyanlar. Medyaya yansımayan hikayelerle birlikte bu sayılar kim bilir kaçı buluyor.
Ne bekliyordunuz?
Başka bir futbol takımını tutan insanlardan esirgemediğimiz yumruklarımızı eşimizden kadınlarımızdan çocuklarımızdan mı esirgeyecektik?
Ne yani trafikte korna çaldı diye arabayla 14 km kovalayıp 17 yerinden delik deşik ettiğimiz insanlardan kadınlarımız eksik mi kalsın?
18 yaşında erkek arkadaşı tarafından testereyle parçalara ayrılarak, cesedi bir bavulla çöp konteynerine atılan Münevver’in ailesi için, ‘‘Kızlarına sahip çıksalarmış’’ deme vicdansızlığı gösterebilmişsek, bunların hiç birini yapmaktan gocunmayız.
Cinsel algılayışımız öylesine temelsiz öylesine cahilce ki bu tip olaylara karşı verdiğimiz tepkinin içeriği bile bunu gözler önüne seriyor. Bu tepkileri bir yana bırakın, mahkemelerde cinsel suçlara ilişkin yapılan yargılamalar bile rezalet halde. Sapıklardan koruyamadığımız çocuklarımızın geleceğini, adliyelerin duruşma salonlarının kasvetli havasında, aşağılayıcı ve yaralayıcı bir tavırla iyice yıpratıyoruz. Hal böyle olunca kim bilir adalete intikal etmeyen ne kadar fazla insanlık dışı muameleler yaşanıyordur.
Toplumumuzda çoğu birey bastırılmış cinsel problemler yaşamakta aslında. Daha çocukluktan itibaren bastırılmakla ilgili olsa gerek, cinsellik hakkında kafalar çok karışık. Cinsel şiddet vakalarına çok sert ve keskin yaklaşıyoruz, ama cinsel şiddet vakalarının da dünyada bir numarasıyız.
Unsuru kadınsa cinselliği, işlenen bir ayıp, suç veya tabu olarak algılıyoruz. Ama erkekse, başımıza gelenleri ballandıra ballandıra anlatıyoruz. Hikayeleri süslüyoruz. Omuzlarımızı kabarta kabarta insan içinde anlatıyoruz. Olay topluma mal olduğunda ise dünyanın en namuslu toplumu oluveriyoruz. (Yine de cam filmi konusundaki o yekpare duruşumuzun yanına yaklaşamıyoruz o ayrı)
Halimiz böyleyken, Türk insanının cana yakınlığı, yardımseverliği gibi çocukluğumuzda bize sunulan tezlerin koskocaman birer yalan olduğuna inanmaya başladım. Biz bu özellikleri yitireli çok olmuş.
Eğer biz bu kadar iyiysek bu kadınlarımızı öldürenler kim? Çocuklarımıza kadınlarımıza dadanan bu sapıklar kim? Geleceğimizi karartanlar kim? Toplumsal olaylarda düşünce açıklayan kimselerin görüşünü beğenmediği için, ‘‘ Bilmem kimin karısı kızı bize helaldir.’’ diyen aşağılıklar kim?
Toplumsal hayatımızın tam ortasındaki bu delik gittikçe derinleşiyor, netice ağırlaşıyor. Kaybeden yine bizler oluyoruz. Korkarım sonumuz da  hayrolmayacak..
                                                                                                  06.02.2018
                                                                                                Emre ULUTAŞ
31 notes · View notes
letsfuattasc0606us · 4 years
Link
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in, Doğu Türkistan'daki Uygur Türkleri'nin Çin'in toplama kamplarında zulüm ve şiddete maruz kalmadığını yöneli skandal bir açıklamada bulundu.
0 notes
ajansozgurce · 5 months
Text
Ankaragücü Başkanı Faruk Koca Hakem Saldırısından Tutuklandı!
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
dalaz3456 · 4 years
Link
Vatan Partisi Genel Başkanı Doğu Perinçek'in, Doğu Türkistan'daki Uygur Türkleri'nin Çin'in toplama kamplarında zulüm ve şiddete maruz kalmadığını yöneli skandal bir açıklamada bulundu.
0 notes
onderkaracay · 5 years
Text
Tumblr media
Bir Hukuksuz SANSÜR Skandalı Daha Yaşadım
Değerli şair ve yazar arkadaşlarım ve tüm dostlarım sizlere yaşadığım yeni bir Sansür skandalını duyurmak amaçlıdır bu paylaşımım.
Defalarca yazdım 2012 yılında 12 Eylül'de sebepsiz işten çıkarıldığım güm mücadeleme kaldığım yerden ve daha sonuç alıcı bir mücadele başlattım.
Söz, şiir ve yazılarımın konusu din ve siyasetle aldatmaya karşı çıkmak, sermaye talan ve sömürüsüne karşı çıkmak, baskı ve dayatma ile her türlü haksızlık ve adaletsizliğe karşı bir duruş ortaya koyarak direnmektir.
Yirmiye yakın ayrı sitede yazarak dünyanın her yerine ulaşabiliyorum. Bu ülkenin insanları hariç.
Bugüne kadar dünyada ulaştırdığım mücadelemden rahatsız olan yada hangi sebeple olduğunu bilmediğim iki site hesaplarımı sebepsiz ve hukuksuz kapatarak sansür uyguladılar.
Bu siteler;
~ LINKEDİN (Profesyonel işbirlikçi sitesi)
~ GOOGLE BLOGSPOT (?)
İki gün önce ise sözde edebiyat şiir sanat kültür adına ülkemizin en büyük ağı diye kendini tanıtan Edebiyat Defteri sitesi hesabım hukuksuz sebepsiz şiir ve yazılarımı silerek kapattı.
İki gün sabrettim bir açıklama bekledim. Yapamadılar. Demekki nasıl bir baskı ve dayatmaya boyun eğecek kadar zavallı bir durumda olduklarına kani oldum.
Karşıma evrensel hukuk ve adaletle çıkamayanların bu tür ilkesiz sansür baskı ve susturma girişimlerine sebep olduğum için mücadelemden bir kez daha gurur duyuyor ve daha fazla kararlılık içinde bir direnişçiye dönüştüğümü özellikle bu sansür dayatma ve baskıyı uygulayanlar kimse bilmelerini isterim.
Ben Atatürk'ün bir askeriyim asla teslim olmam ve geri adım atmam.
Bunu bütün dünya ve insanlığa ilan ediyorum.
Sansür, dayatma ve susturma girişimlerine alet olan site, kişi ve zihniyetleri kınıyorum.
Bizim şiir ve yazılarımız sayesinde reklam alarak para kazananların amacı demekki hem bu yolla sömürmek hemde birilerinin çıkarına uygun söz şiir ve yazı yazma beklentisi ikiyüzlülüktür.
Ayrıca yıllardır ülkemizi bu çıkmaza sokan zihniyeti öven her şiir, söz ve yazının sansürlenmediği bir ortam nasıl bir zihniyetin hizmetinde olduğunu da ortaya koymuştur. Böyle bir ortamda olmamak gurur verir bana.
Bir zulmü önleyemiyorsanız o yaşanan zulmü herkese duyurmak bir insanlık görevidir.
Bir insanın fikir ve mücadelesine katılmayabilirsiniz yalnız mücadele hakkını ilkesiz, haksız ve sebepsiz bir adaletsizlik içinde elinden alamazsınız.
Son uyarım şudur bu sitelerde yazılan şiir yazı ve yorumlar bir devrin tarihi ve belleğidir. Bunu yok etmek ayrı bir vicdansızlıktır. Yazı ve şiirlerim bende saklı yalnız yorumlara çok üzüldüm her yorum yapan arkadaşım ve dostuma da dolaylı bir sansür uygulanarak tarihi bir bellek yok edilmiştir.
Edebiyat defterinde ilk hesap açtığım günden bugüne şiir ve yazılarım toplamda bir milyona yakın bir okunma sayısına ulaşmıştı.
Sizlerden ricam bu sitelere çok güvenmeyin şiir ve yazılarınızı özenle başka yollarla saklamaya çalışmanızda yarar var.
Önder Karaçay
#önderkaraçay #mobbingbank #baskı #şiddet #zulüm #mücadele #linkedin #google #blogspot #edebiyatdefteri #siyaset #sermaye
0 notes
tvhaberlerim-blog · 6 years
Text
Milli Eğitim Bakanlığı, okuldaki öğretmen şiddetine el koydu
Milli Eğitim Bakanlığı, okuldaki öğretmen şiddetine el koydu
Ankara’da engelli çocukların gittiği Mamak Özel Eğitim Uygulama Okulu’nda ücretli öğretmenler Handan Y., Özlem A. ve Şükran E., çocuklara uyguladıkları şiddeti WhatsApp grubunda sohbet konusu yapmıştı. Habertürk’ün, duyurmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı olaya el koydu
Ankara’da engelli çocukların gittiği Mamak Özel Eğitim ve İş Uygulama Okulu’nda öğrencilere şiddet…
View On WordPress
0 notes
acayipbiseycom-blog · 6 years
Photo
Tumblr media
Sitemize "Beyaz Saray'dan oyunlardaki şiddetle alakalı video geldi" konusu eklenmiştir. Detaylar için ziyaret ediniz. http://acayipbisey.com/2018/03/10/beyaz-saraydan-oyunlardaki-siddetle-alakali-video-geldi/
0 notes
Text
Hamile kadına dehşeti yaşattı! Odaya kilitleyip...
Hamile kadına dehşeti yaşattı! Odaya kilitleyip…
İstanbul Ataşehir’de yaşanan hamile kadına şiddet skandalı bu kadarına da pes dedirtti. 15 aydır evli olduğu eşi Rıza B. tarafından şiddete maruz kaldığını belirten 7 aylık hamile Gülin B. Ataşehir İlçe Emniyet Müdürlüğü’ne başvurdu.
Emniyette ifade veren mağdur kadın, “Rıza Bora ile 15 aydır evliyiz. Bu evlilikten 7 aylık hamileyim. Eşim öfkesini kontrol edememektedir. Her şeye çabuk sinirlenen…
View On WordPress
0 notes