#tekir kedi

[triptoartsworld]

He has a question

Bir sorusu var

#cat lovers #catlove #cat stevens #kedicik #kedisizhayatcokbayat #kediler #i have cats #sokak kedisi #tekir kedi #triptoartsworld #artistic cat #art cat

[tosunaykut]

Akşam vaktinin güzel seyri… Arya & Buffo ❤️ . . . . . . . . #aykuttosun #aykuttosunofficial #fakir #arya #buffo #canımkızım #canımoğlum #cat #kedi #kediler #britishshorthair #tekir #can #canlar #akşamıngüzellikleri https://www.instagram.com/p/Cnh4C4lMnv6/?igshid=NGJjMDIxMWI=

#aykuttosun #aykuttosunofficial #fakir #arya #buffo #canımkızım #canımoğlum #cat #kedi #kediler #britishshorthair #tekir #can #canlar #akşamıngüzellikleri

[tekirkedinet]

#kedi #tekir #cats #bakım

[acid-gramma]

spor dump

neşe saçıyorsun hayatım

sporda foto cekmemism ki basmisiz gelmisiz. kedi dump war ama.

bizim sokagi AMK BELEDIYESI destigi icin favori mahalle kedilerim deport olmus ariyorum her gun su tekir ocu nerde diye. dier mahallelerde dislaniyor mu diye...😔💔

[uyumadan]

Orada o esnada gördüğüm şebeğe bak. Her cinsten ev kedisi var koruda terk edilen. Hepsi de hep sevilmek istiyor. Tekir güçlüdür, sağlıklıdır ve görece zor hasta olur fakat böyle bu tarz bir cins kedi dışarıda hiç hayatta kalabilir mi? Tekiri de terk etmeyeceksin tabii ama karşılaşılanların çoğunun dışarıda doğmuş olma ihtimali de var. British shorthair bir kediyse üreyemeden ölür gibi geliyor. Zaten bunlarda en basiti kronik eklem ağrıları oluyor sırf görünümü adına yapay seçilimle üretildikleri için

[vedahavasi]

kayboluşumun beşiğini sallıyorum bu akşam

büyüyor yavaş yavaş

sırtında parmak izleriyle zamanın

bir tekir kedi ile beraber

seyrediyorum hayatı:

o meleklerin cebinden düşen anahtardı,

son zikrin halkası

Allah’ın son hatırası

o bizim kaçırdığımız fırsattı

uğurböcekleriyle parmak uçlarında

küçümsedi hep ona olan aşkımı

gözünün yaşına bakmadan şimdi ben

kovuyorum ihtiyarı

ardımda kırık bir ayna

üvey anneleri hayatımın.

batsın diye güneşe tempo tutan o kız çocuğu..

evden kaçışımın pembe spor ayakkabıları vardı.

hüzün neydi sanki o zaman

artık kullanılmayan dikiş makinesi annemden kalma.

ölüm neydi sanki o zaman

bir önseziden başka.

evden kaçabilirsin çocuk,

ama kaderden asla!

babam

çıkarılmış bir adam bütün fotoğraflardan

kader neydi sanki o zaman,

masada açık unutulmuş

turuncu kulaklı bir makastan başka.

bir ağaca bakıyorum şimdi

başladığı yerde bitiyor dünya

alışıyor dil şimdi

azı dişinin bıraktığı boşluğa.

bastırıldı nihayet hayatın kadife kalesinde çıkan isyan.

söküyorum şimdi sözleri birer birer

kalpten kalbe giden yolu kapayan.

kalbim, anlatılmaktan usanmış,

yıldızı sönmüş bir komedyendir artık,

dilencinin önünde kahkahalar atıyor,

kirli bir mendille çıkınlaşmış şimdi dünya.

hayretle bakıyorum kedinin gözlerindeki çapağa,

geri vermiş hayata çaldığı şiirleri,

ne zaman aşkı tersinden okusam

anlıyorum kediler bile meğer alışmış bu yokluğa

sallayıp duruyorum bu akşam kayboluşumun beşiğini,

gönüllü hemşire birinci sigarasına.

sarhoşum kadehlerde biriken tozla

çekil diyorum kağıda, çekil,

içer ve zehirlenir

ne zaman gözlerimden mürekkep damlasa.

kalbime dokunuyorum bir kelebeğe dokunur gibi

yetmez mi acaba bu dökülen pullar aşka?

yoksa şu sızıyı

sobası tüten evin şiirinde mi saklasam?

şu sardunyanın kırmızı çiçek açışına

yetmez mi acaba ah kör olmuş bir türk filminde ağlasam?

ne zaman sorsam,

anlıyorum kediler bile meğer alışmış zamana.

dünyayı bir salyangozun izlerinde dolaşsam,

elimde parlak bir harita

hiçbir atlasta henüz yer almamış.

ardımsıra yollara hayalimin kırıklarını bıraksam

yeter mi bu izler beni kendime getirmeye acaba?

Didem Madak

#didem madak #kedilerin alışkanlıkları

[fersah]

biraz derin nefes, mentol ve nane yağı tütsüsü içini açmaya yetmiyor mu biraz derin nefes. göz kapakların ağırlaşırken huysuzlanıyorsun sen olsan olsan çekyatın altından çıkmayan yaramaz yavru tekir kedi olursun zaten, tüyleri okşansın sonra hemen kaçsın

[triptoartsworld]

Kacır beni

#sokak kedisi #tekir kedi #bulusma #ucmak #trip to art #poster

[tosunaykut]

Buffo Efendi ile kahvaltı sonrası köşemizde hasbihâl… . . . . . . . #aykuttosun #aykuttosunofficial #fakir #buffo #canımoğlum #hasbihal #cumartesi #saturday #kedi #cat #kediler #tekir #can #muhabbet https://www.instagram.com/p/CnZBhyAsYiY/?igshid=NGJjMDIxMWI=

#aykuttosun #aykuttosunofficial #fakir #buffo #canımoğlum #hasbihal #cumartesi #saturday #kedi #cat #kediler #tekir #can #muhabbet

[gecenindordubesiyim]

Tekir kedi 🤝 erkek evlat same vibe

[venusunruhu]

Yanlışta anlayabilirsiniz beni

Fakat asla kayıtsız değilim

Heyecanlı da sayılmam

Size uysam

Hassas bir kalp uydurmuştum kendime

Aşırı hızla bariyerlere çarpıp yoğun bakımda yatan.

Yok,

Benim ki, ağır ağır, ağrıyarak kendini arayan bir kalp

Üzerinde uzun uzadıya durmak gereksiz

İcinde, kalp kelimesi gecen bir şiiri yazmak

Berbat bir secimdi belki

Hatta aşk şiirleri de

Sözün yaldızlı gücüne güvenerek ruh çağırmayı

Sonra boyle birden bire sorgular gibi

aşksızlıgınızı yüzünüze vurmayı istemiyorum

haksızlık degil belki de, ama biraz küstahlık sanki

ağaçların suya uzanan kökleri

kucuk sarı yapraklı defterine

bugun ilkkez sıkılmadım cunku seninleydim diye not dusen incecik parmaklar

ıslık calan papagan

ortalıgı gurultuye

bogarak gecen mobilet

kuyruguyla oynayan tekir kedi

gun batımıyla birlikte bakır rengine donusen ufuk

butun bunları aklınızda tutun, o ayrı

yine de, tuhaf bu kadar kahverengi

bu kadar cok camur bu kadar az gunes

bu kadar cok gunah bu kadar az tovbe

oysa toprakta ne guzeldi bu renk

starbucks ta bile

hani ıssız bir sokakta koseyi donunce

ya da bir gülü koklamak icin egildigimde

uykum kactıgında bir de

yastıkta basımı obur yana cevirirken

bir yana toplasıp fısıldıyorsunuz ya kulagıma

hala arkadas mıyız diye

hic uzatmadan soyleyebilirim

değiliz

beni artık yalnız bırakın

#haşmetbabaoglu

[civcivciefendi]

Bogpeople

Olağan hayatından dışarı fırladı kadın. Gözlerinde yıldızlar döne döne yürüyor ve düşünüyordu: çocuklarım bir anlığına aç kalsın ve odadaki ata yadigarı vazoyu kırsın, kocam yatakta beni bulamasın, şöminedeki ateş ve titiz adımlarım dursun, terliklerim ve halılarım soğusun, örgü şişlerim parmaklarıma dokunmaya özlem duysun ve ben yalnız kalayım. Daha önce hiç yürümediği şekilde yürüdü kasabanın sokaklarında, yavaş bir yağmur yağıyordu birkaç haftadır ve kadının adımları yağmurun pıtırtılarıyla aynı düzende dönüyordu, aşıyordu, hızlanıyor yavaşlıyor, gidiyordu, kadın artık sokakta yürümeyene kadar. Sokakların bitişiyle birlikte kadın pabuçlarını da çıkardı ve sadece kendi ayaklarıyla yürüdü ondan sonra. Durdu kadın, adını bilmediğini, yurdunu bilmediğini, nerede olduğunu bilmediğini düşündü. Çamurdaki bir çift ayak izinin üstünde duruyordu ve tek bildiğinin bu olduğunu da düşünüyordu o anda. Burada durabilirdi, gitmeyebilirdi, yağmur hiç durmayabilirdi. Balıkların bataklıkta yüzüşünü duyuyordu ayak parmaklarında, sokaklardan tüm insan pisliklerinin enginliğe doğru aktığını duyuyordu, kara bulut döküntülerinin toprak olmaya başlayışlarını duyuyordu, dağların parçalandığını kuşların düştüğünü kutsal kitapların yazıldığını damarlarını duyuyordu. Duruyordu.

Çıplak bir çocuk gördü, kurumuş bir ağacın altında bekliyordu. Kıyafetlerini bulamadı gözleriyle kadın, ona doğru yürümeye koyuldu. Kendi çocukları gibiydi bu çocuk da, hafızasının bulanıklığı, havanın bulanıklığı, çocuğun yüzündekilerin bulanıklığı sarhoş etti kadını bir an. Çocuk bir şey topluyordu o şekilde durarak, kendi içinden dışına doğru topluyordu. Çocuğun topladığı şey çocuğun tüm yavaşlığıydı. Çocuğun kalbi ayaklarından başlayarak yavaşlıyor gibi geldi kadına ve yüzünde bir korku belirdi, ama aslında korkmuyordu kadın. Kadın yalnayak çamurun üstünde dikildi ve çocuğu izledi. Çocuk tüm yavaşlığıyla bir nefes aldı, dünyadaki bütün nefesleri tek bir nefeste içine alacak kadar uzun bir nefesti bu, yağmur durdu, sonra bir daha başladı, ağacın birkaç dalı koptu ve çocuk nefesini almıştı. Çocuk yürümeye koyuldu, bir tek kadının görebileceği adımlar atarak bataklığa doğru. Yağmur bitti ve bir süre sonra kar yağmaya başladı. Kasabada kıtlık oldu ve sonra da sel bastı, dolu yağdı ve çatılar ve pencereler kırıldı, kuru ağacın çoğu döküldü, kadının saçlarından bir ağarma başladı, ve çocuk ilk adımını atmıştı. Çocuk o kadar hızlıydı ki bir taraftan, kasabadan hiç kimse, gökten uçan hiçbir akbaba, yakınlardan uluyan hiçbir kurt, yavruları aç hiçbir ayı, hatta kadın bile fark edemedi bataklığa girdiğini. Kadın evine geri döndüğünde çocukları çoktan ölmüştü. Kocasının kemikleri ata yadigarı vazonun içindeki yerlerini almıştı. Kasabada kalan tanıdığı tek yüz tekir bir kediydi. Kedi şöminenin önündeki sedirin üstüne kafasını kopardığı yavru bir fare bırakmıştı. Kadın fareyi alıp çöpe attı, çöp sepeti temiz ve boştu. Kadın kasabaya gitti, hiç tanımadığı bir adamdan bir ayna satın aldı ve kocasını yataktan temizledikten sonra aynayı çekmecenin üstüne koydu ve ondan sonra baktı. Bir çocuk buldu karşısında, kendi çocukları gibiydi bu çocuk da, aynaysa buğuluydu. Kadın soyundu ve bataklığın oradaki yeni filizlenmiş ağacın altına gitti. Yağmur daha başlamamıştı.

-5.9.21

[emirhanizm]

Ekmeğinin Peşinde..

Şahin, bir büfede dönerci olarak kazandığı 3 kuruş parayla, tek başına geçinmeye çalışan bir adamdı. 30’lu yaşlarındaydı. Sıkılıyordu tabi ki kendi hayatından. Nereye kadar böyle gidecek merak ediyordu. Ancak sabah erkenden uyanıp işe gitmekten başka çaresi yoktu..

Saçma bir güne uyanmıştı yine. Hayır, “bir 5 dakika daha uysam keşke” diye düşünmüyordu. Hızlıca kalkıp yüzünü yıkadı. Dişini fırçalamadı. Şahin sokakta gördüğünüzde 2. Kez bakmayacağınız, ya da dolmuşta yanınıza oturmasını istemeyeceğiniz bir adamdı. Gömleğini koklayarak, giydi. Kahverengi yarısı soyulmuş eski deri ceketini üstüne geçirdi. Topuklarına basılmış ayakkabısını giydi ve pas içindeki demir kapısını kapatarak, kulübe kıvamındaki evinden çıktı.

Kapının kapanma sesi, çöpü kurcalayan tekir bir kedinin hızlıca çöpten fırlamasına neden oldu.. Kedi koşarak uzaklaştı..

Koşarak uzaklaşan bu tekir kedi, sokakta ağzı burnu çamur olmuş 3-5 façası olan, kendini sevdirmeyen, gel pisi pisi diyenlere uzun uzun bakıp giden kedilerdendi. Hava soğuk olduğu için araba kaputlarına girerek gecelerini geçirmekteydi. Çöpleri bereketli sayılabilecek bir mahallede yaşıyordu. Güzel bir koku gelmişti kediciğin burnuna, bu sebeple dalmıştı çöpe. Poşeti pençeleriyle açarak kokunun kaynağına ulaşıyordu ki aniden gökyüzü yarıldı sanki, çok büyük bir patlama sesi duyduğu için çöpten hızlıca fırlamıştı hayatta kalma güdüsüyle. Fırladıktan sonra fark etmişti bu sesin “kapı kapanmasına” ait olduğunu. Ama çoktan ok gibi fırlamıştı çöpünden. Koşarak yokuş yukarı tırmanmaya başladı ve az ilerde duran beyaz arkası açık külüstür bir arabanın altına girip gözden kayboldu.

“Bi sus be kadın!” Diye bağırdı Levent. Nefret ediyordu karısından. Zamanında da sırf evlenmek için evlenmişti zaten. Levent’in eşi Hülya, evliliklerinin ilk günlerde güzel sayılabilecek bir kadındı. Ancak yıllar geçtikçe güzelliğinden eser kalmamış, maddi imkansızlıkların getirdiği bakımsızlıkla birlikte köşeye atılmış, evden pek çıkmayan, sosyal hayatı mahalledeki 3-5 kadından ibaret olan bir kadına dönüşmüştü. Çok kilo almıştı, üstü başı dökülüyordu. O da istiyordu bir kuaföre gidip 600tl para vermeyi. O da istiyordu Zara’dan Mango’dan, Dolce’den  giyinmeyi. Ama Kadının cebinde bırak bu harcamaları yapacak parayı, o mağazaların olduğu semte gidebilecek dolmuş parası bile yoktu.. Levent hiç para vermezdi. Levent eşinden o kadar rahatsızdı ki, bırakın eşiyle ilgilenmeyi, süprizler yapmayı, bazı geceler eve sarhoş gelip eşini ciddi ciddi dövdüğü de olurdu.. Çocukları yoktu.

“Bi sus be kadın” diye bağırdıktan sonra evin kapısını vurarak dışarı attı Levent kendini. Levent demir doğrama işi yapıyordu. Babası vefat edince devraldığı dükkanda koşturuyordu tüm gün. Havasız, toz,pislik içinde bir işti. Elleri nasır ve yara içindeydi. Her gün elinden geleni son noktasına kadar yapıyordu. Hiç kimsenin rızkına göz dikmezdi. Hak etmediği parayı asla almazdı. Hiç parası yoktu ama almazdı başkasına ait bir şeyi. Mutsuz bir evliliği vardı. Eşini düzenli olarak aldatıyordu. Çünkü karısı hiç çekici değildi artık onun için. Tüm suçlu Hülyaydı, hiç bakmıyordu kendine.. Laftan anlamayan, sürekli tantana eden bir karıydı Hülya sanki. Bıktırmıştı. İşler zaten kötüydü. Boğazına kadar borç içindeydi.  Öyle böyle değildi hem de. Haftada bir gece esnaf arkadaşları ile rakı içerlerdi. Tek eğlencesi, mutlu olduğu, her şeyi unuttuğu tek an buydu. Bu gecelerde eve geldiğinde de Hülya kızıyordu, evde yiyecek ekmek olmadığını yüzüne vuruyordu hep. Tüm tadını kaçırıyordu bu durum. Bazen sırf sussun diye Hülyaya bir iki tokatta attığı da oluyordu.. Levent leş gibi dar merdivenlerden inerek sokağa çıktı. Yaptığı demir işlerini nakliye etmek için kullandığı arkası açık külüstür beyaz arabasının kapısını açtı. Arabayla hareket etmek üzereyken aniden tekir bir kedicik fırlayıp gitti arabasının altından…  

[pazaryerigundem]

Küçük Dostlar Kedi Kasabası'na ziyaretçi akını

https://pazaryerigundem.com/haber/169010/kucuk-dostlar-kedi-kasabasina-ziyaretci-akini/

Küçük Dostlar Kedi Kasabası'na ziyaretçi akını

Kayseri’de ilk olan ‘Küçük Dostlar Kedi Kasabası, birinci yılında 8 bin 892 aile olmak üzere toplam 26 bin 763 kişiyle rekor ziyaretçi ağırladı.

Mehmet UZEL (KAYSERİ İGFA) Küçük dostlarla ilgili Türkiye’de yine bir ilki daha gerçekleştireceklerinin müjdesini veren Kayseri Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, Kocasinan Belediyesi olarak sıra dışı farklı projeler yaptıklarını söyledi.

‘İnsan odaklı’ projelerin yanı sıra bütün canlılara yönelik sorumlulukların olduğuna dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, “Küçük Dostlar Kedi Kasabası’ ile çocukların hayvanları daha iyi yakından tanımalarına ve sevmelerine imkan sağlıyoruz. Bu mekan hatta hayvan fobisi olanlara, hayvan sevgisi aşılarken hayvan fobilerinden kurtulmalarına da katkı sağlıyor. Açılmasına tam bir yıl olmasına rağmen hemşehrilerimin gösterdiği ilgiden dolayı çok teşekkür ediyorum” dedi.

Tüm canlıların Kocasinan’da değerli ve önemli olduğunun altını çizen Başkan Çolakbayrakdar, “Kocasinan Belediyesi olarak sıra dışı farklı projeler yapıyoruz. Belediyelik faaliyetlerinin her alanında en iyisini yapıyor ve gayret ediyoruz. Her bir mahallemizde örnek işler gerçekleştiriyoruz. Geçen yıl Yakut Mahalle’mize kazandırdığımız 10 bin metrekare yaşam alanı içerisinde yer alan ‘Küçük Dostlar Kedi Kasabası’nda onlarca farklı çeşit kedi bulunuyor. Çocuklar ve gençler, buraya geldiği zaman kedilerle keyifli vakit geçiriyorlar. Yaratılmışın en şereflisi ‘Eşref-ı Mahlûk’ olan insana hizmet ediyoruz ama bununla birlikte çevremizi paylaştığımız Allah’ın can vermiş olduğu bütün mahlûkatı, Allah’ın şefkat nazarıyla onlara bakabilmenin yaklaşımı içerisindeyiz. 8 yıl önce hayata geçirdiğimiz Küçük Dostlar Ambulansı, tüm Türkiye’ye örnek oldu. Hz. Peygamberimizin (S.A.V) sahiplenmiş olduğu ‘Müezza’ isimli kedisi var. Peygamberimizin ümmeti olarak bu yaptığımız hizmet, şefkat göstermek adına örnek bir çalışmadır. Ayrıca büyük bir alanda kedi ve köpeklerin ayrı olarak yer aldığı hayvan barınağı projesini de hayata geçireceğiz. Özellikle hoşgörü diyarı Kayseri’mizde yaptığımız hizmetlerle tüm canlıların bizim için değerli olduğunu göstermiş oluyoruz. Böylelikle hizmetlerimizle hem doğaya hem de insanımıza katkı sağlıyoruz” ifadelerini kullandı.

Öte yandan küçük dostlara 7 gün 24 saat kesintisiz hizmet veren Kocasinan Belediyesi Veteriner Müdürlüğü, Kayseri’de ilk olan ve yaklaşık 500 metrekare alan üzerine hazırlanan ‘Küçük Dostlar Kedi Kasabası’nda kedilerin doğal yaşam şartlarına uygun mekan oluşturdu. Kedilerin tedavi, beslenme ve barınma gibi ihtiyaçların karşılandığı merkezde; alanında uzman ve veteriner hekim gözetiminde evcil hayvanlara uygulanan tüm bakımlar gerçekleştiriliyor. ‘Küçük Dostlar Kedi Kasabası’nın içerisinde; steril kum havuzu, kedi oyun alanı, bungalov evler, kedi köprüsü, yapay çim, tünel, tırmanma parkuru, tırmalama ağacı, beslenme üniteleri, toplu yaşam alanları, berber, bakkal, otel gibi bölümler ve donatılar bulunuyor. Küçük dostlar mahallesi ve tekir parkı gibi renkli mekânların yer aldığı ‘Küçük Dostlar Kedi Kasabası’nda; Ankara ve Van kedisi, tekir, bombay, Norveç, british shorthair, scottish fold, mavi Rus kedisi, İran kedisi, siyam, chinchilla, bengal kedisi, exotic shorthair gibi kedi türlerinden yaklaşık 30 kediye ev sahipleri yapıyor.

BU Haber İGF HABER AJANSI tarafından servis edilmiştir.

#Yaşam

[morkedisblog]

Dünyada bir kişiye güvenmek kadar insana kendini iyi hissettiren başka bir duygu yoktur hayvanlar içinde durum değişmiyor Pamuk babama ve bana çok güveniyor ahhhh canım gelip omuzuma çıkar yanağımı koklar( kedi öpücüğü) kafasını dizlerime koyup gözümün içine bakar babama da böyle sırnaşır ama eve gelmez Ponçik kediyi ben gibi unutamadı halâ onu bekliyor geri dönerse klüpte kendisini bulamazsa gine gider sanıyor öldüğünü söyledim bana bakıyordu insan gibi çöktü yemin ederim anlıyor prensese saldırma hoşlanmıyorsan yerine çekil dedim anladı delirmedim hayvanlar beni anlayışları ve duygularıyla şaşırtıyorlar da insanların yaptığı hiç bir kötülüğüe şaşırmıyorum işte ponçik kaybolduğunda tanıdığım kediseverlere söylemiştim onlar da sağolsunlar kendi tanıdıklarına anlatmışlar onlardan birisi dün aradı beni Kasım ayında otoyolda ölü bir kedi bulmuş erkek/tekir/zayıf/kuyruğu kırık bu kadar tesadüf olamaz😢😭Ama gine de inanmıyorum sadece ben değil babam da klüpteki hayvanseverler de "birisi götürmüştür"diyorlar beni teselli etmek için ben de ölmediğine inanmak istiyorum ama pamuk kendisiyle arkadaş olmak isteyen kedileri kovalıyor o bakımdan gerçeği söyledim önce üzüldü sonra kabullenmedi gine kapıyı gözlüyor💔Tabiii dalga geçin benle çok tın çok fifi😴

#Instagram

[tosunaykut]

Bu gece işimiz çok… 📚👓☕️ . . . . . . . #aykuttosun #aykuttosunofficial #fakir #buffo #güzeloğlum #canımoğlum #tekir #kedi #kediler #cat #gece #geceler #okumalar #kitap https://www.instagram.com/p/ClmcX5bMvD5/?igshid=NGJjMDIxMWI=

#aykuttosun #aykuttosunofficial #fakir #buffo #güzeloğlum #canımoğlum #tekir #kedi #kediler #cat #gece #geceler #okumalar #kitap