Türkiye'nin en güzel türbanlı kadını. Türban'ın kadınları daha çekici yaptığı ve "takunya libidocusu" hâline getirdiği kanıtlanmış durumda. Bu bez parçası erkekleri uzaklaştırmak şöyle dursun, daha fazla çekiyor. Türbanlı kızlar aman dikkat, türban ve naylon bone sizi kel bırakır.
Yunanistan'a kaçma plânları yapıyorum... Çünkü diktatör liman cüzdanımı vermiyor... Türkiye içi gemilerde bile çalışamıyorum... Edirne, Kırklareli sınırında jandarma kuş uçurtmuyor... Adeta kafes örülmüş sınırlara...
Fakat Suriyeliler, Afganlar ellerini kollarını sallaya sallaya ülkeye giriyor... Oralarda neden sıkı denetim yok?!..
Tuhaf değil mi?!..
Ben size yazayım gerçeği...
Çünkü 2 amaç var...
1. Sigortasız ucuz iş gücü.
2. AB'den her ay kelle başı gelen 2000 Eurocuk...
Evet, evet yanlış okumadınız; her ay düzenli olarak geliyor bu para... Geliyor da gelmesine, iktidar bu parayı mülteciye vermiyor, mideye indiriyor...
Kısacası ne kadar mülteci, o kadar "mangır" ve "köle" demek...
Diyeceksiniz ki; AB salak mı her ay neden veriyor bu parayı?.. AB kendi rahatı için seve seve ödüyor bu parayı... Heriflerin parası çok sonuçta... Amaç Avrupa'yı mülteciden korumak ve yine kendi çıkarları için kendilerinden uzakta ucuz iş gücü oluşturmak...
Türbanlı kızlar büyük şehirlerde köşe başlarında fuhuş yapıyorlar. Anadolu'da ne fırıldaklar dönüyor kim bilir!.. Bu fuhuş olayları zaten yıllardır vardı. Seçimden sonra iyice arttı. 250 Dolar asgari ücretle kimse hayatta kalamaz. En sağlamı bile yetersiz beslenme nedeniyle kanser olur. Asgari ücret 350 değil 250$ çünkü mesai ücreti yok. 12 saat köpek gibi çalıştırıyorlar. Büyük çoğunluğunda sigorta yok. AKP'den önce 8 saatten fazla çalışan, mesai farkı alırdı. Patronların sigortasız insan çalıştırmaya bir tarafları yemezdi... Sağolsun AKP sayesinde Bangladeş olduk sayılır...
Neyse; konu konuyu açmasın...
Denizcilerin kullandığı bir terim vardır; "Short time çiki çiki" (Şort taym) Kısa metrajlı sekse atfedilen benzetme...
Türbanlı kızlar 50 lira'ya kadar düşmüşler... Bir çok kaynaktan bu bilgiyi aldım...
Buradan çağrı yapıyorum; türbanlı kızlar bana ulaşsınlar. Ancak ben onlarla "çiki çiki" yapmayacağım. Zaten fakirlik kaynaklı olarak ayda bir defa banyo yapıyorlar. Midem kaldırmaz.
Şort Time dedik ya... Çiki çiki'yi çıkartıyorum, karşıma geçecekler, 10 dakika boyunca dans edip, gerdan kırıp BAKARA 155'i 155 defa yüksek sesle söyleyecekler. 50 lira'yı yapıştıracağım...
Senin ben afakiyetini, ecdad yadigârını, inandığın tüm sahte değerleri, inandığın tüm sahte kutsalları............ Noktaları Türk milleti doldursun.
Almanya'da benimle aynı işi yapan, civciv boku temizleyen Suriyeli saati 16 Euro'ya yapıyor bu işi... Ve 8 saat çalıştığında kazandığı 130 Euro ile et satın almaya gittiğinde en kaliteli bonfileden tam 8 kiloyu filesine dolduruyor... Bakın en kalitelisi diyorum çünkü standart et'in fiyatı 10 Euro civarı... İnternette her şeyin fiyatı var.
Ve o Suriyeli sigortalı çalışırken, ben kayıt dışıyım...
Sakın Almancıların palavralarına itibar etmeyin, bilerek Almanya'yı kötülüyorlar çünkü Türkiye'de herkes dilenci oldu... Para isterler diye ödleri kopuyor...
Almanya'da basit işlerin saati 12 Euro'dur. Boklu püsürlü işlerin saati 16/20 Euro'dur...
Bazıları bu fotoğrafa bakınca "bol et" görüyor. Ben burada başka bir şey daha görmekteyim...
Hristiyan ahlâkı...
Batmış, bitmiş dedikleri Yunanistan'da 2 Euro karşılığında içi et dolu sandeviçler, dürümler yiyebilirsiniz...
Abartmıyorum, hayatım boyunca yüz defa gidip geldim Yunanistan'a ve her defasında dana etli, domuz etli, tavuk etli dürümlerden yedim... Ekmek değil, bolca et giriyor midenize...
Bazı kadrolu saray yalamaları, "ama zaten bizde de 2 Euro" diyecekler...
CEM AKKILIÇ CUMHURBAŞKANI'NA HAKARET SUÇU'NDAN 33 AY TUTUKLAMA
Dünya üzerinde böylesi görülmedi. Bakırköy 19. Asliye Ceza Mahkemesi'nin kararı ile tam 33 ay Silivri'de tutuklu adı altında esir edildim. Yargıtay 16. Ceza Dairesi cumhurbaşkanı'na hakaret suçu'ndan yerel mahkemenin verdiği 5 yıl 10 ay hapis cezasını fazla ceza diye bozdu. Bozdu ama tutukluluğu kaldırmadı. Skandal resmen.
Karşı devrimci AKP'nin kumpası bununla kalmadı. Bakırköy Cumhuriyet Başsavcılığı hakkımda tam 7 defa tutuklama kararı verilmesi için Bakırköy 11. Asliye Ceza Mahkemesi'nin hâkimine başvurdu. Hâkim her defasında reddetti. Savcı bu defa Bakırköy 11. Ağır Ceza Mahkemesi'nin hâkimine gitti. O da beni tutuklamadı. Peki; zaten ben tutuklu bulunuyorken neden bunu yaptılar?. Ola ki var olan tutukluluğum kalkar da, kaçaraım diye...
Hak, hukuk, adalet AKP döneminde işte böyle işliyor.
Tüm dünya çocuklarına bayram hediye eden büyük kurtarıcı lidere sırtını dönen Türkiye'de, ne hazindir ki; bugün kuran kursları'na, tekkelere, zaviyelere verilen, cemaat-tarikat yurtlarında kaderlerine terk edilen çocuklar, kız erkek ayırt edilmeden hunharca tecavüzlere uğruyorlar...
Bayram mı kutlayacağız, kahrolsunlar mı diyeceğiz 23 Nisan Günü'nde!..