Tumgik
#biraz kalbim kırıldı
nurludolunay · 13 days
Text
Biraz kalbim kırıldı ama geçer
12 notes · View notes
oluruvar · 9 months
Text
Öğrencilerin aile evine gidip "annem ben gidicem diye şunu şunu yapmış, yanıma da şunları verdi, dolabım doldu" muhabbetlerine her zaman o kadar özendim ki... Bakın ben öğrenciyken aile evine gitmeden bir hafta önce "anne ben geldiğimde patates kızartması yapar mısın" demeye başladım. Unutmasın, yapsın diye bi hafta önceden başladım. Tamam dedi. Yoldayken bile söyledim. Tamam dedi. Gittiğimde yoktu patates kızartması. Olm... Ben neden patates kızartması istiyorum? Annemin bana bi şey yaptığını görmek istediğim için lan. Mantı, sarma, içli köfte istenmez mi? İstenir. Ama onları zaten yapmaz diye allahın patates kızartmasını istedim. Yarım saat bile sürmezdi. Hiçbir bahanesi olmadığı halde yapmamış lan. Gelince işlere yardım edersin diyordu eve gelme zamanım yaklaştıkça. Uzaktan sorunları zor çözüyormuşum, yanlarına gidince daha iyi olurmuş... Olm ben ne kadar insan dışı bi varlık olarak görülmüşüm lan ailem tarafından. Şu anda geldi bu aklıma ve o kadar kalbim kırıldı ki... Gecesinde yola gideceğim günlerde kendime yolluk yapıp biraz alıp gerisini evde bıraktım. Benim de annem vardı lan ben neden anne şefkati ve ilgisi göremedim?
19 notes · View notes
gecesayesinizz · 7 months
Text
Sanırım biraz kalbim kırıldı...'
10 notes · View notes
esinperisi · 1 year
Text
biraz kalbim kırıldı ve halledemedim
16 notes · View notes
vallahisenbiliyorsun · 8 months
Text
kalbim biraz kırıldı ama alışkının
12 notes · View notes
okyanusunincisii · 10 months
Text
Tumblr media
Biraz gözüm doldu bi tık da kalbim kırıldı ama hayır alınmadım...
11 notes · View notes
1sairbisikletle · 2 months
Text
Meursault'la Konuşmalar 20 -Ramazan Özel
Ramazan geldi Meursault. Teravihin ilk günü çok şevkliydim, içimde hani neredeyse neşe vardı. Hz. Ali Camii'ne gittim, hoca nihavend başladı , bayılırım. Namazda aklım sık sık dağıldı ama toparlayabildim, büyük başarı. Eve geldim annem şahane bir çay sofrası kurmuş falan. Gece yattım, kalbim çıt dedi aniden. Sevilmedin dedi ve kırıldı öylece. Bildiğin bir ağrı gelip yerleşti kalbimin üstüne. Ondan sonra ne kafayı toplayabildim ne de uyuyabildim. İki gündür uykum uyku olmadığı için sahurdan sonra yatıyorum öğleyi geçiyor uyanmam. Nefret ediyorum bundan. Ramazanın hepsi böyle geçmemeli ama nasıl düzene gireceğimi de bilmiyorum. Yine depresyonumun şiddeti artacak ve hiçbir şey yapamadığım o evreye geri döneceğim diye çok korkuyorum. o zaman da böyle uyuyamıyor ama yataktan da çıkamıyordum. Dün yapmam gereken bir dizin işi olduğu için bütün günümü ve akşamın büyük bir kısmını ona ayırdım. Gece yarısı olmadan da bitirip gönderdim. İyi mi, iyi. Elde bir tek bu var. Ama işi bitirmeme az kala vücuduma bir ürperme geldi, sürekli kasılıyorum durup durup kendimi esnetmem gerekiyor falan. Korkunçtu ama çalışmak zorundaydım. Sonra anneme kendimi okuttum, biraz iyi geldi. Evde otururken de nazar olmazsın be kızım.
Tumblr media
Ramazan yaralarımı sarsın istiyorum ama onları görmek ve göstermekten de ölümüne kaçıyorum. Annem mutfakta iftarı hazırlıyor, bir yandan Kur'an yarışmasını izliyor. Ben de aslında onunla izlemek istiyorum ama öğrenci görüşmelerime denk geliyor. Öğrencilerim tezlerini yazıyor ara ara umutsuzluğa düşüyorlar. onları düştükleri yerden toplayışımı gören annem "maşallah çok iyisin bu işte" diyor, "bir de kendine uygulayabilsen"...
Neyse işte. Bugün ikinci oruç. Nedense ikiden çok daha fazla olmuş gibi geliyor. Ruhumu neşesi sarar inşallah bir aşamada. Yoksa işim yaş Meursault. Çünkü yalnızız ve ağrılar.
6 notes · View notes
cicekbozugu · 1 year
Text
uyuyamıyorum biraz sosyal medyada dolaşıp yine herkes hayatını yaşıyo hissine kapıldım kalbim kırıldı
17 notes · View notes
geceyildizlarla · 1 year
Text
Bugün nerdeyse tüm hocalar boş bıraktı ve canım sıra arkadaşım beni bırakıp arkaya geçti. Sınıfta ondan başka konuştuğum çok insan yok ve böyle yapınca biraz kalbim kırıldı. Kendimi yalnız hissettim. Akşama kadar kitap okudum ve 400 sayfalık kitabı bitirdim. Ve son iki ders boş boş yattım. Sorun onda değil bende her şeyi kafama takmamalıyım.
8 notes · View notes
251121-8 · 1 year
Text
Merhaba gelmeyen sevgilim... Merhaba sevmeyen sevgilim... Merhaba yalnızlığın ortasında terk edip giden sevgilim... Merhaba tanıdın mı bu ihanet ettiğin kızı senin istediğin gibi başlıyım bu sözlerime. Neden terk ettiniz ki sizi seven bu kızı çok mu zor geldi paşam adam gibi sevmek adam gibi sevilmek daha mı değerliydi 2 kelime ile yataklara dökülmek. Ne çabuk unuttun beraber güldüğümüz beraber üzüldüğümüz o günleri ne çabuk başkasının oldun.. Bana saygın yoktu da yaşadığımız onca hatıraya anılara da mı saygın yoktu giderken bir veda bile etmedin. Gittin şimdi bir mevsim değil koca bir hayat girdi aramıza biliyorum ne sen dönebilirsin artık ne ben açabilirim kapıyı. Belki son bekleyişimdi bu umutsuzca imkansızı beklemekti benimkisi. Zaten olmadı böyle bir aşk benim kafamda kurduğum hayallerimdi belki de sadece oyundu bu aşk ama bu oyunda en çok kalbim hasar gördü kırıldı parmparça oldu hatta yok oldu..Aslında vardı büyük bir aşk büyük bir sevgi ama ben o hikayede hiç olmadım çünkü ; hiç sevilmedim. Ama çok sevdim.Şimdilerde ben mutsuz umutsuz o mutlu ve umutlu. Aşk aslında bana hiç uğramadı. En sonunda annem hıçkırıklarımı duyup odama gelmişti bu sefer ağlayışımın sesini biraz kısmalıymışım kelimeler boğazıma dizildi. Yaşattıklarını anlatmak isterken Annem Allah'ından bulsun dedi. Söyle şimdi Annemin ahı tutar mı sana sevmeyen sevgilim? İnsan her şeye alışır da ben bir türlü sensizliğe alışamamışken sen ellerin nasıl oldun? Sende haklısın ben bile kendimi sevmezken senin beni sevmeni beklemek saçmaydı. Unutursun dedin nereden bileceksin sen sensizliği hiç tattın mı ki? O gitti demeye dilim varmıyor seni bana soranlara o da çok sevmişti demek isterdim. Ama ilk yutkunuyorum gözlerim doluyor biraz sonra o kim diyorum tanımadığımı söylüyorum. En güzel günlerimi geçirdiğim adamı yaşayacağımız pek çok şey vardı daha pek çok şey sayende bir gün sende özleyeceksin pişman olup geri döneceksin. Benim içimde bir adam onun içinde başka bir kadın. Ayrıldık işte mutlu ol be eller çok gördüler bana ufak bir sevgiyi herkes bu ufacık kalbimi kırdı başta sen olmak üzere. En çokta ne koydu biliyor musun ömrüm dediğim adam aslında hiç sevmemiş beni küçük bir kız çocuğuyla oynar gibi oynamış benimle ihanet etmiş aldatmış şerefsizmiş... Koskoca bir yalanmış. Eğer bir gün geri dönmek geçerse içinden sakın dönme çünkü ; ben kabul etmem seni tamam inkarda etmem sevdiğimi ama dönme işte ben alıştım sensizliğe ben alıştım her gece gözlerim şişene kadar ağlamaya dışarıya çıktığımda o sevgililerin arkasından bakmaya benden sonra kime pardon kimlere canım dediysen kimlere sevdiğini söylediysen onlara git . Hiç mi özlemedin beni seninle olan her şey aklımda gözlerin saçların ellerin özellikle gözlerimin içine bakıpta seni hiç bırakmayacağım deyişlerinin hiçbirini unutmadım ben hiçbirini. Sana sorsalar adımdan başka birşeyi hatırlamazsın. Sen kirlettin o anıları sen mahvettin o güzel geleceğimizi..Bunların günahı hep senin benim tek günahım sevilmeye layık olmayan birini sevmekti. Neyse sevgilim ben aynaya bakıp gördüğümden daha çok sevmiştim seni. Hoşçakal seni artık tanımayan kızdan sana son veda. Hoşçakal..
8 notes · View notes
saansmeelegim · 11 months
Text
Yine döndük dolaştık buraya geldik…
Üstünden seneler geçti ama sanki yine sıfırdan başlıyorum gibi
Onca sevgi, onca emek, onca zaman bir telefonla silinip atıldı
Ne merhamet, ne vicdan kalmış insanlarda
Sonra millet diyorki neden bu insanlar soğuk ve kimseyi kendilerine yaklaştırmıyorlar
Tam da bu yüzden, insanlara ümit verip sözlerini tutmadıkları için
Herkesi kendin gibi bilmeyeceksin ben bunu öğrendim
Ben artık başkasına nasıl güvenirim, sevebilirim
Bin parçaya bölündüm
Ahım alındı suçsuz yere
Ben hep ikimizin sevgisinden, kalbinden, kendimizden emindim
Ama senin gerçek yüzünü görememişim
ve ya görmek istememişim kim bilir…
Seni ben görmek istediğim gibi görmüşüm ve tam burda hata yapmışım
Ben seninle bir gelecek kurmak isterken senin aklın ve kalbin başka yerlerde geziyormuş
İkimiz meğer hep ayrı yollardan yürümüşüz ama ben görmememişim
çünkü bana hep boş vaadler vermişşin ben ise bunları dolu zannetmişim
Yine yanlız kaldım yine kalbim kırıldı
Herşey bu kadar güzel olabilirken neden dağıtıp yıkmayı tercih ettin?
neden duygularımla oynadın?
Kendimi kandırılmış hissediyorum
bir boşluğun içine atılıp bırakıldım yapayanlızım
kimseler sesimi duymuyor
ilk gördüğümle son gördüğüm insan aynı değil sanki
neden böyle oldu
o kadar birbirimizi seviyorken neden ayrı düştük
sen benim hayallerimin adamıydın ama hepsi hayal olarak kaldı gerçekleşemedi
belki benim hayallerimle sen kalbimde tam oldun
sen eksik iken seni hayallerimle ben doldurmuşum meğer
seni ben tamamladım
ama gel gör ki ne seven ne arayan ne soran kaldı
bunca kırgınlığa rağmen seni hala seviyorum
ben senin gibi bir kalemle silip atamıyorum
bana biraz zaman ver
iyileşicem…
tam diyorum unuttum seni ve yine yeniden bütün duygular kalbimde canlanıyor
hiç bu olup bitenler yaşanmamış sanki
bir kalemle herşey silinse seni de benden alsa ne güzel olurdu
seni bende hissetmek istemiyorum artık
kalbime ama söz geciremiyorum
keşke bu kadar kolay olsa…
sesini, kurduğun cümleleri hatırlamak istemiyorum
beraber dinlediğimiz şarkılara bir anlam yüklemek istemiyorum
Seninle gittiğim mekanlara seni gözümle canlandırmak istemiyorum
kurduğumuz hayalleri, sen olmadan da tamamlamak istiyorum
sen olmadan da oluyormuş meğer…
tam iki ay geçti ayrılalı
günler geçtikce acım azalıyormuş gibi oluyor ve tam o an yine bir anımız aklıma geliyor
o kadar çok şey beraber yaşadık ki sanki hiç yaşanmamış gibi…
herşey eskide kaldı
artık kendi yolumda ilerleme zamanı geldi
insan yanlızken de güçlü olabiliyormuş
büyük hayallerim var ama içinde sen yoksun
bazen göz yaşlarımı dindiremiyorum tam şuan olduğu gibi…
Sanki iki adım ileri bir adım geri gidiyorum
ilerlemek isterken bişey beni geri çekiyor, eskilere götürüyor
geriye gitmek istemiyorum ben o sayfaları kapattım
yeni bir yil, yeni hayaller, yeni hedefler…
tam 5 ay geçti ayrılalı…
icimde sana karşı hiç bir duygu kalmadı
ne aşk, ne sevgi, ne de nefret
hepsi silindi sanki
üstümden bir yük kalktı
içimdeki sen yok olup gittin
kalbimi geri aldım, artık bana ait…
sana geri vermeyi de düşünmüyorum
kendi kendime yetinmeyi öğrendim
meğer ne kadar az zaman harcamışım kendimle
artık kendimi tanıma vakti geldi
hoşgeldim…
6 notes · View notes
bunecileapt · 1 year
Text
bugün çok üzüldüğüm şeyler listesi
- tanıştığım yeni insanlar başladığım noktayı bilmediği için bulunduğum hal/yer hakkında bi sey söylerler diye yeni hiç kimseyle tanışmıyordum ama bugün çok yakın arkadaşlarımdan beklediğim bi şey arkadaşım diye bile bahsetmediğim kişiler tarafından yapıldı. çok tatlı, düşünceli bir hareketti ama böyle bi seyle o kadar uzun zamandır karşılaşmamışım ki eve dönünce nadirliğini fark ettim ve kalbim kırıldı
- iki hafta önce aynı yoldan geçtiğim birine bir sey sormuştum, yeni döndü, o arada kendi kendime hallettim doğal olarak, mesajlaşma özürlü olduğu için geç cevap vermesi önemli degil, aksama da halledemesem arardım zaten ama bi şey fark ettim. kendi isteğimle hiç yüzme bilmememe rağmen denize atladım haliyle nolur nolmaz diye başımda bekleyen kimse yok, kimse can simidi uzatamaz bu da beni çok üzüyor bi güvenli alan olsa fena olmazdı ama işte benim denizim başka, tamamen tek başımayım ama en azından bataklık değil deniz, hiçbir şey beni aşağı çekmiyor yüzme öğrenirim zaten mecaz olmayanını da böyle öğrenmiştim
- bunları sadece kendi kendime konuşabiliyor olmama da çok üzüldüm tam su an
- dolayısıyla tbb pdr'nin bi buçuk ay sonrasina randevu vermesine de..... hayır ya o zamana kadar kendimi öldürürsem
- kafayı burçlar ve enerjilerle bozan bi arkadaşım ısınamıyorum diye yakınırken evin enerjini sevmediği için sana küsmüş dedi, burda evin küsmesine değil arkadaşımın salak oluşuna üzüldüm
- ben tüm insan iliskilerinin esitlenmek üzerine kurulu oldugunu düşünüyorum, 7yüz ekin koç bölümü gibi. ilk madde yüzünden hiç eşitlenemedigimi ve son zamanlarda bunun için extra üzüldüğümü fark ettim, çok sık tekrarlanmasına da bu aksam ayrıca üzüldüm, acil bi doz ilgi ve sevgi (bunun eksikliğine üzülmüyorum diye düşündüm şu an ama diğerleriyle çok bağlantılı üzülüyormuşum
- bunları konuşmayı isteyeceğim tek kişiyle artık konuşmuyor oluşuma ve onun boşluğunu dolduracak hiç kimsenin olmayışı da biraz ağır geliyor (ama bu bugüne özel diil
3 notes · View notes
Text
İlmek
İlhamımı yaralamışlar, bir hastane odasında beni sayıkladığında ulaştı ona ruhum. Dokunduğun tel, kalp teliydi bamından ayrı; "Bak sen de yara alınca anladın mı beni?" dedim, boynunu büktü. Hâlâ bükülebilen bir boynu varmış meğer. Hasta ziyaretinin kısası makbul olsa da bırakamadım; dertleştik. Ben kalbimden, o, yarasından bahsetti. Sordum: "ikisi de bir değil mi?" Sustu.
Kalp yarası açılsa onlarca yalnızlık dökülür altında kalırız. "Yalnızlık şikayeti değil de, sevilene ilaç olamadık. Eczanede satılmayıp karaborsaya düştük diye oldu bu, iki gözüm ilhamım" dedim; ağlamaya başladı zavallı... Ben ağlamadım ama.
Gözyaşı mı kaldı cicim? İstanbulu sel vurdu. Biraz güneşe doymalı. "Sevilen, sevildiğini görüp anlayacak tanıyacak kendisinde beni var kılacak da ohooooo" diyene kadar ilham, kuru bir öksürük krizi tuttu. Su içirdim o arada kulağına fısıldadım. "Boşuna bekleme canım, körler göremez." "Ben bir körü mü sevdim?" diyecek gibi oldu, kalbine dokundum ilhamın. Eşekler gibi de tepik atıyor gibiydi zavallının kalbi. Aşka fena yakalanmıştı. Adını sordum, utanarak baktı gözlerime. Sır gibi saklanan masal olurmuş, Ah kerizim ah...
Çıktım, hastane odasından. Kalbimden kan akıyordu fark etmedi hemşireler doktorlar. Sevilen fark etmezken kimdi ki onlar?
"Sevgilim, sevgiden yana acı biber yedirenim..." diyecektim ki hangi biberle mukayese edeceğimi bilemedim. Ruh, çaprazlama mı bodoslama mı öylece sessizce mi tanışır ruhla? "Ruhuna üfleyip can olmaya geldim" desem kapıyı açmıyor. Yürüdüm. Şehrin engebeli yolları beni yürüdü. Yalnızlığın öteki adı tekti. Tekilliğim dişiliğime dokunur oldu, sonbahar yaprağından koparıp bir tane; aldım avucuma. Sarının hangi tonunda gerçeksem o kadar ayrılıktım. Birleşmeyen yollar kurdeşen döküyordu her gece. Avcuma kanlar sıçrıyordu. Peki o neredeydi? Bir dilberin samimiyetsiz sevda noksanlığında! Şaşılacak iş doğrusu... Gerçek burada, en samimi burada, tek senin için buradayken... neyse, gönlün seçimine saygı duymak gerekirdi. Oturdum, bir banka. Denizin kucağına düştüm sandım, balıklar Kalbimden onu alacak gibi oldular. Vermedim, yedirmedim. Asla. Kör falan ama ruhu başka. Görmese de başka. Üstelik o kadar başka ki ilk günden beri başka olduğunun farkında olmayacak kadar başka.
Ayakkabımın topuğu kırıldı. Kalbin yanında bu neydi ki? Attım, yalınayak sevdim. Yalın, sade, özümle... uzaktan gördüm gelir gibi oldu ruhumun camekânından baktım, şehirler arası bir yolculuğun sürpriz sevdasıydı. Elleri cebinde benim şehrimde başka bir dilberin ışığındaydı. Kıskanç kalbimin zehrini döktüm kaldırıma. Ayağı takıldı düştü. Kalbim acıdı. Gözümden, gönlümden düşemiyordu sadece. Adım onun için herkesçe bir amaydı... "Ama sen yoksun, ama sen olmazsın ama seni sevemem ama sen ama sen..." "Ama ben seviyorum" desem de onun amaları benim amalarımı döverdi.
İlham da çıktı hastaneden. " Bu mu ruhunun aynası?" diye sordu bana. Evet dedim... "Allah kurtarsın ikimizi de kardeş" diyecek gibi oldu. Susturdum. "Allah, bu sevdayı onun da kalbine yazsın" dedirttim ilhama. Arkamdan "salak" diyordu bana. Öyleydim; ama aşktım hangi aşk akıllı ki?
Gerçek olanın kusuru da bu olsun. Yürüdüm yine yalınayak, arkamdan seslendi biri. O sandım, heyecanla dönüp baktım. Acımasız martıların kahkahalarıymış...
Ah be sevgili, merhaba treni kaza yaptı. Arabalar zincirleme kazadalar sensiz. Peki ben? Öldüm de gömdü sevda, niyetim senin kalbine gömülmekti. Manzaram denize karşı senli dua niyetine...
Dilara AKSOY
3 notes · View notes
kibelesarkisi · 2 months
Text
Tumblr media
Merhaba. Yazı kampımdayım. 3.gün bugün. Bitiyor. 2 gün evvel tuttuğum oruç bitti. Bir gece arabayla bir sokak lambasının altında radyo dinlerken karar versim buna. 40 dedim. 40 gün değmeyecek görmeyecek düşünmeyeceksin. İlk ikisini yaptım. Düşünmemeyi başaramadım. halam 15 yaşındayken yaptırmıştı bana bunu. Ordan hatırladım. Bir sevgiyi ancak zaman ölçer demişti. 40’gün arama sorma görme konuşma bakalım sen ne yapacaksın o ne yapacak demişti. biraz da bunu test etmek istedim. Zordu, ama en çok 17. Ve 3. gün çok zorlandım. Seshaneye geldim, valizi yerleştirdim. Yatağa girdim programın başlamasına 2 saat vardı. Açtım twitterı. Kapatmışsın :) küsmüşsün gibi hissettim. Ne yazdı da görmedim diye üzüldüm. Kalbim kırıldı. Üzdüm mü onu diye üzüldüm. Tiktoka baktım. 2 video 40 günde. İkisi de bizimle ilgili. İlki yılmaz erdoğanın senin için paylaştığım bir şiir, diğeri bu hikayeyi anlatan bir türkü. Efektsiz bir fotografla. Filtresiz bir zekle. Saçlarına çok ak düşmüş. Çok sevdim. Çok sevdim. Garip bir “ben biliyordum” duygusu yerleşti. Bunca şeyi kendim kurmadım bak dedim. Twit attım o minik hesabımda seviyormuş, yeter dedim. Öyle işte. Ötesine luzum yok. Sonr dün bir video daha geldi 10 tane sanatçıyı 1 den 10 a yerleştirmeli bir taslak :) 1 e ahmet kaya 2 ye ibo, sonlara ferdi tayfur cengiz kurtoğlu yerleştirdin. Bu çeşit arabeski sevmiyorum ya dedin. Ben yerleştirsem ancak böyle yapardım. O kadar benziyoruz ki. Hirai zerdüş- ne kadar acıyor yüreğim çalıyor. Bunu seversin. Bu kadar tanımadan bu kadar tanımak da benim lanetim oldu. Hoşçakal…
0 notes