Tumgik
#bir ödül vardır
gelenkutusuu · 4 months
Text
Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır...
91 notes · View notes
olafkardanadam · 3 months
Note
Anlatacaktım ölümlerini bir sonbahar eşliğinde Bir kış güneşliğinde Fakat baktım bu ölüm değil diriliştir Tabiatı aşan bir diriliştir.
Ne demiş şair Sezai Karakoç👇
Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır.
Yıldızlara ışığını mı verdin bilmem ki? Nasıl da ışıl ışıl yanıyorlar. Ay'a yüzünü mü döndün yoksa ? Nasıl da aşk ile gülümsüyor Ay'daki yüzün. Bütün nergisleri mi kucakladın? Tıpkı sen gibi kokuyorlar. Sanki bütün dünya birleşmiş sen olmuşlar, seviyorum o yüzden dünyayı da sana benzediği için...
Seviyorum her gün doğumunu, dünyanın bir yerinde yaşıyorsun diye, hem, gün doğmuyor belki de, sen uyanıyorsundur erkenden diyorum ya,da her sabah günaydın diyorsun komşu çocuklarına ya, İnsanlar gün doğdu sanıyorlar.
Ve Güneş, gece ve yıldızlar...Ve nergisler ve Ay. Yaşamın her zerresindeki sensin diyorum tüm varlık seninle kendi gibi oluyor ve gözlerime bir tek senden yansıyanlar doluyor.
Beni sorarsan, ne kadar yoksan O kadar noksanım!
Ne kadar yoksan O kadar noksan her şey!
Aklım, fikrim sen! Ve sen her şeydeysen. Her şey de sen.
Sen ben kalmamış ki, ben sen...
58 notes · View notes
deniz-mehtap · 1 year
Text
Tumblr media Tumblr media
"Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır..."
414 notes · View notes
gridenbeyazayolculuk · 5 months
Text
“geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır.”
21 notes · View notes
sweetbn · 1 year
Text
Sweetbonanza. - Mega+
Kişilerin sıkılmadan oynayacakları oldukça zevkli oyunlar vardır. Bunlardan biri de sweet bonanza. Sweet bonanza son dönemlerde en sık oynanan slot oyunları arasında başta gelmektedir. Bu oyunun temelini bonuslar oluşturur. Sweet bonanza bonus nasıl alınır? Spin çevirerek yani oyunu normal bir şekilde oynayarak bonus kazanabilirsiniz. Bunun yanı sıra para ile de bonus satın alabilirsiniz. Bonus ile ya da sweet bonanza freespin modunda çarpanlar devreye girerek kazançlarınız katlanarak artmaktadır. Bu nedenle bonuslar normalden çok daha fazla para kazandırmaktadır.
Sweet bonanza ödül kazanmak için oyunu oynarken yani spin atarken ekranda çıkan 4 şeklin aynı olması ve ekranda birleşiyor olması gerekir. Sweet bonanza oyunu iki farklı şekilde oynanabilir. Birincisi para yatırarak oynamaktır. İkinci seçenek sweet bonanza bedava şekliyle oyunun demosunu oynamaktır. Demo genellikle oyunu öğrenmek için oynanır.
1K notes · View notes
oguzhanhzl · 1 year
Text
"Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah bir gündüz ve bir güneş vardır."
Tumblr media Tumblr media
63 notes · View notes
vazgectimwagnerden · 7 months
Text
Tumblr media
bir quora makalesinde rasgeldim, teknik bilgim yetersiz, tümüyle doğru anladığımdan emin değilim, ama... sanırım, uçuş sırasında pilotun manevralarının uçaktaki karşılığının nasıl olacağını, hangi sınırlar içerisinde kalacağını belirleyen durumlara "law" deniyor. yasa.
normal şartlarda işler "normal law" altında yürürken, bir arıza durumunda "alternate law"a geçiliyor... alternatif yasalar.
"normal yasalar" altında izin verilmeyen bazı manevralara, "alternatif yasa" altında izin verilir oluyor, uçağın düşmesinden kaçınılabilecekse, uçağın bilgisayarları, pilota normalde izin vermeyeceği aşırılıklarda manevralar yapması için özgürlük tanıyor.
makalede defalarca geçen law kelimesi yüzünden cohen'in şarkısını hatırlıyor, çalmaya başlıyor- okumaya devam ediyorum.
uçağın, bir insan yaratısının, yaratıcısının bir yanlış yapmasını engellemek amacıyla, hareketlerini sınırladığı "normal yasa" üzerine düşünüyorum.
.
pek çok cohen şarkısı gibi sözler obskür. yıllar içinde dinledikçe hep türlü türlü anlamlar aklıma geldi, ama bir nihayete varmadı.
leonard cohen, the law, meaning - şeklinde aratıyorum. ilk sonuçta bir forum sayfası var, insanlar şarkıdaki sözlerin ne manaya geldiği konusunda fikir yürütüyorlar. net bir sonuca varamıyorlar. cohen, 1985'te bir röportajda bu şarkıdan bahsederken "post-guilt" çağında yaşadığımızı söylüyor. guilt. suç ya da günah diye çevrilebilir. ikisi de bir takım yasalara karşı gelmeyi ifade eder. sıklıkla suç insanların yasalarına, günah ise tanrının yasalarına karşı gelmeyi-
şarkının nakaratında, işte, ne olduğu anlaşılmayan şu bölüm var:
there is a law / there is an arm / there is a hand
there is a law / there is an arm / there is a hand
bir yasa vardır.. bir kol. ve de bir el.
.
bu şarkının hiç canlı kaydını dinlememişim diyorum. youtube'daki kayıtlara bakıyorum. cohen bir kaydın öncesinde şöyle bir konuşma yapıyor:
(...) bu yeni bir şarkı. bir yasa vardır. bir kol. bir el. ulusların egemenliklerinin ötesinde, yargı vardır. ödül vardır. ve de ceza. bir yasa vardır.. bir kol. ve de bir el (...)
ah-ha diyorum. bugün, ekim'23. şarkıyı ilk dinlediğimden belki 20 yıl sonra bana ne anlattığını anlıyorum. cohen eski ahit'ten kelimeler seçmiş, süleyman'ın şarkıları'ndan. tanrı'nın yardım eden elinden, cezalandıran elinden, yasaları koyan elinden bahsediyor. ve bizi kucaklamasını arzu ettiğimiz kollarından.
bunu öyle derin bir teoloji bilgisiyle bulmuyorum tabii, sadece hatırlıyorum, "kosmos"u izlediyseniz sizin de hatırlayacağınız şu replikteki gibi:
(-senin adın neptün olsun, benimki de kosmos.)
"sol elin başımın altında olsun. sağ da beni kucaklasın."
25 notes · View notes
yucel-64 · 2 years
Text
Ne güzel demiş şair;
"Geceye yenilmeyen her insana ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır..."
158 notes · View notes
kizilelma035 · 10 months
Text
Tumblr media
Kokteyllerde ellerinde kadehlerle ATATÜRK Türkiyesi için ağzını yayarak muhalif mesajlar verip ödül gecelerinde mikrofon önünde yaptığınız iki çakır keyf nutuk ve ezberlemiş iki ucuz tiradla Atatürkçü olmuyorsunuz ama âdi bir Amerikan şirketinin işini kaybederim diye tepki koyamadığınız bir konuda taraf bile olmaya cesaret edemeyip, içerisinde doğup ekmek yediğiniz CUMHURİYET'İ o basit şirkete tercih ettiğiniz için kaliteli birer alçak oluyorsunuz.
Bir memlekette sanatın izzeti nefsi sanatçının duruşunda kaimdir. Bizde duruş sahibi sanatçı maalesef pek azdır. Yarıdan fazlasını toprağa gömdük, kalanlar da pek azımızın tanıdığı duruş sahibi bir avuç insandır. Elbette sanat ve eğlence sektörü Türkiye'de düzenli gelir kapısı bir sektör değildir doğru. Belki budur insanımızın bir kısmını böyle büyük şirketlere karşı gardı düşük, sesi ve tepkisi sönük ve hatta omurgasız yapan...
Sanatçının düzenli geliri olmaz. Düzenli üretkenlik sahibi olduğu sürece düzenli gelire sahip olabilir sadece. Onu da kendisi belirler. Bu memlekette üretken her sanatçı az çok ekmek yemiştir. Şükür ki varlar çünkü hayatın neşesi ve estetiğini çocuklardan, çiçeklerden kuşlardan sonra onlar temsil ediyor. Ancak sözüm duruş sahibi olmayan küçük bir azınlığa. Sürekli her dizide karşımıza getirilen, bir yerler tarafından sürekli ünü tazelenen ve baktığımız tiplere.
Siz hiçbir idealin destekçisi ya da muhalifi olmazsınız. Olmayın da... Çünkü boş, bomboş hayatlarınıza anlam katmak ve boş olmadığınızı kanıtlamak için sarıldığınız CUMHURİYET ve ATATÜRK ezberleri, sizde iğreti duruyor. En tepki beklenen anlarda müstemleke sanatçısı gibi sessiz kalıp başka zamanlarda insanınıza parmak sallamak ve ucuz aydın ayakları kesmekle olmuyormuş o işler...
Sizin en büyük zararınız yanında durduğunuz ve poz verdiğiniz herhangi bir görüştür. Muhalefete de iktidara da zararsınız. Kimyadaki argon, çarpımdaki bir, toplamdaki sıfır kadar etkilisiniz. Hiçbir ağırlığınız yok, duruşunuz yok. Memleket sizi boşuna yetiştirmiş, andımızı, marşımızı boşuna okumuşsunuz. Beyaz yakalı önlükleri giyip okul yolunu tuttuğunuz andan itibaren bu memleketin size verdiği hiçbir şeyi almamış ve hak etmemişsiniz.
Yazık ki sizden beklentisi olan bir halk 48 saat boyunca tepki bekledi. Bu insanlara borcunuz vardır ama onu da yüz kez hatırlatmak yerine sizlere lanet etmek ve sanatın İzzet-i nefsini üstte tutanları desteklemek şart olmuştur. Desteğiniz size kalsın. Payandası dış dövizlere bağlı olanların, ikbalini batıya bağlayanların desteğine minnet edecek değiliz. TÜRK'üz. Türk, Türk'e yeter. Yalnız kalırsa da Allah yeter. TÜRK sanatçısı duruş sahibidir. Bir duruşluk cesareti olmayanın da üç kuruşluk fiyatı vardır. ATATÜRKÇÜLÜK ve CUMHURİYET'i sırtlamak, onun için para gelen yere tepki koymak, mama kabı duyarı kasmaya da benzemez. Bunlar uydurma dünya görüşleri değil tam bağımsızlığın omurgasıdır.
Duruş ve kuruş arasında onlar safını seçti, bizler de sifonu çekeceğiz.
🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷🇹🇷
#Alıntı
45 notes · View notes
wuslat-34 · 1 year
Text
Tumblr media
Gece'ye YeniLmeyeN HeR İnsan'a ;
ÖdüL OLaraK
BiR SabaH
BiR GündüZ
Ve BiR Güneş VardıR....🤲
98 notes · View notes
0murgan · 2 months
Text
Tumblr media
İnsan hakları yanılgısı.
Birinin yüzünüze "insan hakları yoktur" diye bağırması biraz ağır olabilir. Fakat işin özünde, doğrudur. Tabii burada bahsedilen "hak" biri ya da birileri, bir kurum ya da bir devlet tarafından verilmiş, bir toplum, bir oluş tarafından kararlaştırılmış hak ise. Kimse size -bize- cebinden çıkarıp hak vermez, dağıtmaz. İnsan hakları neden olabilir? Cinayet, tecavüz vs gibi suçlara engel olmak için. O halde basit bir matematiksel denklemle, insan haklarının varlığının temel nedeni, suçların var olmasıdır diye bulabiliriz. Denklemden suç kavramını çıkarırsak, insan hakları da ortadan kaybolur. İnsan hakları gibi evrensel geçerliliği olan bir kavramın varlığı suç işlenmesine bağlıdır diyebiliriz, o halde. Şimdiki modern sayılan devletlerin bir çoğunun ağzında yuva olmuş bu insan haklarının özüne dönelim. Modern devletler yoksulların yaşama hakkına önem veriyor ve yoksullara yardım ediyor. Bu kabul edilebilir bir gerçek. Fakat bu tutumlarıyla bir kavram daha doğuruyorlar; "yardım edilmiş yoksulluk" bu da kabul edilebilir bir gerçek. Biz ise -anarşistler- yoksulluğu ortadan kaldırmak istiyoruz. Yardım edilmiş bir yoksulluk istemiyoruz. Yoksula yeme içme barınma hakkı verilsin istemiyoruz. Yoksulluk direkt olmasın istiyoruz. İşin özünde, problem oldukça açık. Devletler, sorunları erteler, ortadan kaldırmaz. Çünkü devletlerin var oluş amacı sorunların varlığına dayanır. Eğer suçun tamamen ortadan kalkması durumunda, ne insan haklarına ne de devletlere ihtiyaç olmayacağının bilincinde olan insanlar, sizi yönetenler. Bu sebepten size "suç asla azalmaz, bitmez. Bizler suçu engelleriz" mesajı verirler ve insan haklarından söz ederler. Suç üretir ve suçu cezalandırırlar, suçu önlemezler. Ödül ve ceza sistemi ile bir sürüyü güderler. Bu sebepten insan hakları yoktur, insan hakları üretilmiştir. Suçun devamlılığı için insan haklarına ihtiyaç vardır. Basit bir örnek vereceğim, nestle gibi büyük bir firmanın asıl işinin çikolata üretmek olduğunu herkes bilir. Fakat nestlenin aynı zamanda diyabet ilacı üreten en ünlü firmalardan biri olduğunu herkes bilmez. Birçok sigara firmasının, astım ilaçları üretmesi gibi.
Size bıçağı 9 santim saplayanın 6 santim geri çekmesi lütuf değildir.
14 notes · View notes
1-hesna · 1 year
Text
Tumblr media
Günaydın hayat sana inat...GÜNAYDINLAR
Ne güzel demiş Şair;
Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır...
Huzurla ,sağlıkla güzel bir güne merhaba ..
Eviniz ocağınız,sevgi ve muhabbetle dolsun 🐿️🐢😻😺😼🐈🐈‍⬛😻🐾🐾☕🙋‍♀️
42 notes · View notes
infllames · 1 year
Text
geceye yenilmeyen her insana ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır.
~sezai karakoç
'01.18'
91 notes · View notes
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
"geceye yenilmeyen her insana ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır."
91 notes · View notes
mesut-sems · 1 year
Text
Tumblr media
Geceye yenilmeyen her insana, ödül olarak bir sabah, bir gündüz ve bir güneş vardır. Sezai Karakoç
youtube
48 notes · View notes
umuttsuuuzvakaa · 2 months
Text
gece geçiyordu,saatler 4ü gösterirken ay'a baktığımı hatırlıyorum. ilk defa bu kadar geç saatte uyanıktım,ya da öyle olduğumu sanıyordum. çünkü uyanık olunca düşüncelerim kafama hücum ederdi. fakat o gece öyle değildi. garip bir sessizlik vardı kafamda,hiç olmadığının aksine. sessizdi,tamamen sessiz. çıt bile yok. hayatım boyu kafamda susmayan o ses yoktu bu gece. hava ılıktı,ne sıcak ne soğuk. normal temmuz ayıydı. etrafımda ağlayan insanları duyuyordum. insanlar,evet. kimisi bağıyor,kimisi baygınlık geçiriyor. insan ölümüyle barışmakta zorluk çekiyorlar gibi. oysa insan yaşarken de ölürdü,demek ki,anlamamışlar. hayatları boyu üzdükleri,belki de hayattan soğuttukları insanın ölümüne göz yaşı döküyorlardı. hayır, ona değildi göz yaşları,kendilerineydi. insan bencildir,bu onların doğasında vardır. çiçek güzel koktuğunda çiçeğin kokusunu severler,koparırlar ve solunca da çöpe atarlar. o gece de kendilerinin var olmasıyla olmaması arasında pek fark olmayan vicdanları sızlamıştı diye ağlamıştı bazıları. bazıları rol yapıyordu tabii ki de,onları da unutmamak lazımdı. oysa ne aptallardı,onların hiç biri gerçekten ölen kişini kaybettiği için ağlamıyordu. o kişinin şefkatini, sevgisini,dikkatini bir daha göremeyecekleri için ağlıyorlardı. dediğim gibi çoğuysa vicdanları sızlamıştı diye ağlamıştı. gerçek şuydu,insanın ölümüne ağlanmamalıydı,onun yaşarken ölmesine ağlanmalıydı. yaşayarak ölmek ödül gibiydi,fakat yaşamadan ölmek. felaket. bense suskundum,hisslerim bu gecelik beni terk etmişe benziyordu. bu haberden 14 saat önce emeğimin çöp olduğu haberini almamış gibi,terasa yaslanmış ay'ı izliyordum. yıldızlar yok-,diye düşündüm. sahi,neredeydi onlar? umursamam gereken tek şey şuan onlardı. büyük ihtimalle şokun etkisinden çıktıktan sonra büyük bir çöküş yaşayacaktım,farkındayım ama umursamadım. gökyüzü çok temiz ve güzeldi. haksızlıktı, ay asla ölmüyordu,fakat ölen insanları görmeye mecbur edilmiş gibiydi. en çok acı verende yaşayarak ölen insanları görmesi,fakat hiç bir şey yapamıyor olmasıydı. rüzgarı saçlarımda hissettim,gözlerimi kapadım. derin bir nefes aldım ve acıyla yüzleştim.
13.07.23
-z.
3 notes · View notes