#adını siz koyun

[bayanayi]

kamu kuruluşu böyledir, mesai doldurmak için gelinir işe çalışmak için değil

#bayanayi #özeleştiri ya da sistem eleştirisi #adını siz koyun

[ah-val]

SOHBETİN KIYMET İve FAZİLETİ

〰️ 〰️

Sohbet verilecek evi önceden melekler gül suyu ile yıkarlar , daha sonra sohbet ehli geldiğinde onları ilk karşılayan ev sahibi gibi görülsede onları ilk karşılayan Resûlullâh Efendimiz ve sahabe-i kiram Efendilerimizin ruhaniyetidir.

Misafirlere ilk selam veren ve onların ilk selâmını alan yine Resûlullah Efendimiz ve Sahabe-i kiram Efendilerimizin ruhaniyetidir.

Gelen misafirler sırtlanlarında günah çuvalları ile gelirler sohbet meclisine

Melekler bunun üzerine Cenâb-ı Hakk’a 《Ya Rabbi, bu kulların bu meclise bu günahlarla mı girecek 》diyince Rabbimiz , 《siz o günahları bir kenara koyun》buyurur. Böylece kul o meclise günahsız olarak girer. Allah’ın izniyle daha sonra Resûlullah Efendimiz (SallallahuAleyhiVesellem)ve sahabe-i kiram Efendilerimiz adını andığımız ve anacağımız büyüklerimizi ruhaniyeti girerek ortada bir halka oluştururlar..

Meleklerde akın akın sohbet mahaline koşarlar ve kanatlarını yere sererler.

Bizlerde Resûlullah Efendimiz (SallallahuAleyhiVesellem)Sahabe-i Kiram Efendimizin halkasının dışında kalan boş kalan yerlere otururuz.

Melekler sohbet ehli olan kulları öylesine çok severler ki muhabbetlerinden dolayı Nurdan kanatları ile sırtımızı sıvarlar

Sûkûnet halinde hûşu ile dinlerken hâsıl olan ürpertinin sebebi ise Meleklerin muhabbetle sırtımıza sürdükleri Nurdan kanatlarının tenimize biraz fazla temâsı sonucu olur..

Melekler Sohbet ehli giderken indirdikleri günah dolu çuvalları üzüntüyle geri yükleyecekleri sırada Rahman ve Rahim olan Rabbimiz, 《Sakın bu kullarımın sırtından indirdiğim bir günahı geri sırtlarına asla geri yüklemeyin 》buyurur..

Dolayısıyla kul günahları ile girdiği eve günahsız olarak çıkar..Allah’ın izniyle

Onları ilk uğurlayan ve selamlayan yine Resûlullah Efendimizin ruhaniyetidir.

Rabbimiz, selim bir kalp gıybette bulunmayan bir dil ve muhabbetle dolu bir bedenle gideceğimiz bu güzel meclislerden günahlarla gelseler de günahsız çıkabilmeyi nasip etsin

AMİN ECMAİN

[ghostmansblog]

Bir insanı sevmeyip reddedebilirsiniz..bu bir seçimdir..ama "seviyorum" deyipte yolun yarın yarısında terkederseniz, onun adını siz koyun..benim dilim varmıyor..🐞

[dualarvebuyuler]

11 Düğüm Büyüsünün Faydaları Nelerdir?

11 Düğüm Büyüsünün Faydaları Nelerdir?

11 Düğüm Büyüsünün Faydaları Nelerdir? 11 Düğüm Büyüsünün Faydaları Nelerdir? özellikle aşk hayatıyla ilgili problemleri çözmek için genellikle tercih edilen bir büyü şeklidir. Ancak, sadece aşk hayatını değil birçok konuda insanların istediklerini elde etmelerine yardımcı olabilir. - Aşk Hayatı: Aşık olduğunuz kişinin sizi sevmesi için 11 düğüm büyüsü yapabilirsiniz. Bu büyü sayesinde sevdiğiniz kişi size karşı daha da ilgi gösterebilir veya aşkınız daha da güçlenebilir. - Kariyer Hedefleri: İş hayatınızdaki başarıları arttırmak için 11 düğüm büyüsü yapabilirsiniz. Bu büyü sayesinde kariyer basamaklarını daha hızlı ve kolay bir şekilde tırmanabilirsiniz. - Kişisel Gelişim: 11 düğüm büyüsü, kişisel gelişim için de kullanılabilir. Kendinize olan güveninizin artmasını sağlayabilir veya bazı kötü alışkanlıklarınızdan kurtulmanız için yardımcı olabilir. - Finansal Durum: 11 düğüm büyüsü yaparak, para konusunda daha başarılı olabilirsiniz. Bu büyü sayesinde daha fazla kazanç elde edebilir veya beklenmedik gelirler elde edebilirsiniz. 11 düğüm büyüsü, birçok alanda istediğimiz sonuçları elde etmek için kullanılabilir. Ancak, bu büyüyü yapmadan önce iyi bir şekilde araştırma yapmak ve doğru kişiye başvurmak önemlidir.

11 Düğüm Büyüsü Nasıl Yapılır?

Büyü yapmak, insanların hayatında oldukça önemli bir yer tutar. Bazı insanlar büyüyü sadece kötü amaçlarla kullanırken, bazıları da sevdikleri insanları korumak ve mutlu etmek için büyü yapmak isterler. Bu noktada 11 düğüm büyüsü oldukça yaygın bir şekilde kullanılır. Peki, 11 düğüm büyüsü nasıl yapılır? - Gerekli Malzemeler 11 düğüm büyüsü yapmak için şunlara ihtiyacınız olacak: siyah bir ipek ipi, bir iğne, beyaz bir kağıt parçası, kırmızı mum, tuz ve bir fotoğraf. - Başlangıç Öncelikle, büyüyü yapmak için doğru zamanı seçin. En güçlü sonuçları elde etmek isteyen insanlar, yeni ayın ilk günlerinde ve akşam saatlerinde büyü yapmayı tercih ediyorlar. İlk olarak siyah ipek ipi alın ve iğne yardımıyla on bir düğüm atın. Düğümleri daha sonra tek tek çözün ve hepsini aynı anda çözmeden önce ipi birkaç kez bükün. - Kişi Hakkında Bilgi Toplayın Başka bir kağıt parçasına, büyü yapacağınız kişinin adını ve soyadını yazın. Ayrıca, bu kişinin doğum tarihini, işini ve yaşadığı yeri de yazın. Daha sonra fotoğrafı alın ve bu kağıt parçası üzerine yerleştirin. - Büyüyü Yapın Kırmızı mumu yakın ve beyaz kağıdın üzerine bıraktığınız fotoğrafı tutarak aşağıdaki sözleri söyleyin: "(kişinin adı ve soyadı), seni korumaya ve sevgimi göstermeye karar verdim. Seni seven ve senin için büyü yapan biri olarak seni mutlu etmek ve seni korumak istiyorum. Benim sözüm senin için büyük önem taşır ve bu bağlamda sana yakın hissettiğim her an seni koruyacağım." - Tamamlama Büyüyü yaparken tuzu kullanarak bir daire çizin. Daha sonra, yavaşça ortadaki fotoğraf üzerine koyun. 11 düğüm yapın ve düğümleri çözmeden önce ipi birkaç kez tekrar bükün. Ardından, siyah ipi beyaz kağıt üzerindeki fotoğrafın çevresinde sıkıca bağlayın. Tüm süreci sessiz bir yerde tamamlamanız daha iyi sonuçlar elde etmenizi sağlayacaktır. Böylesine güçlü bir büyü yapmaya karar verdiyseniz, kesinlikle doğru açıdan yaklaşmanız gerektiğini unutmayın. Büyüyü daha etkili hale getirmek ve kişiyi korumak istediğinizde her zaman net olun ve kalbinizde samimi bir amaç taşıdığınızdan emin olun. Büyüler güçlü araçlardır ve doğru şekilde kullanıldığında çok faydalı olabilirler. Bu nedenle, bu sürece saygıyla yaklaşarak doğru bir şekilde uygulayın ve büyüyü amacınıza ulaşmak için kullanın.

11 Düğüm Büyüsü Belirtileri Nelerdir?

11 düğüm büyüsü yapma gibi uygulamaların belirtileri arasında birçok farklı işaret bulunmaktadır. Bu belirtiler genellikle büyünün etkileri ile ortaya çıkar ve birçok insanın hayatını derinden etkileyebilir. Eğer siz de 11 düğüm büyüsü yapılması konusunda şüpheleniyorsanız, bu belirtileri inceleyerek daha iyi bir fikir edinebilirsiniz. İlk ve en yaygın belirti, birdenbire gelen şanssızlıklardır. Eğer son zamanlarda hayatınızda hiç beklemediğiniz şeyler oluyor veya talihsizlikler yaşamaya başladıysanız, bu belki de bir büyünün etkisi olabilir. Ayrıca, kişilerin size karşı tavırları ve davranışları da değişebilir. Arkadaşlarınız ya da aileniz arasında şüpheli davranışlar fark ederseniz, büyü ile ilgili bir sorununuz olabilir. - Bir diğer belirti, ani sağlık sorunlarıdır. Son zamanlarda hastalıklar veya rahatsızlıklarla uğraşıyorsanız ve bu şüpheli bir şekilde birdenbire ortaya çıktıysa, büyü de devreye girmiş olabilir. - Böylece, bu belirtiler hakkında daha fazla bilgi edinerek, bir büyünün etkisi altında olup olmadığınız hakkında daha iyi bir anlayışa sahip olabilirsiniz. Unutmayın, büyü her zaman açık bir şekilde ortada olmayabilir. Onu tanımak için iyice araştırma yapmak gerekmektedir. Belirti Açıklama Ani şanssızlıklar Hayatınızda beklenmedik olumsuz olayların sık sık yaşanması. Değişen davranışlar Aileniz ya da arkadaşlarınızın sizi farklı bir şekilde mi davranmaya başladığını fark ederseniz, bu belki de bir büyünün etkisi ile ilgilidir. Ani sağlık sorunları Hastalıklar veya rahatsızlıkların aniden ortaya çıkması. 11 düğüm büyüsünün belirtileri hakkında daha fazla bilgi edinmek isterseniz, mutlaka bir uzmana danışmalısınız. Böylece, sorunun kaynağına ulaşmak ve büyüyü çözmek daha kolay hale gelebilir. Unutmayın, büyüler her zaman ciddiye alınması gereken bir konudur.

11 Düğüm Büyüsü Ne Zaman Etki Eder?

11 düğüm büyüsü, etkisini genellikle kısa sürede gösterir. Yani, büyü yapıldıktan sonra birkaç gün içinde sonuçlar ortaya çıkabilir. Ancak, büyünün ne kadar sürede etki göstereceği kişisel faktörlere bağlı olarak değişebilir. Kişinin iç dünyası, inançları, ruh hali ve diğer faktörler büyünün etki süresini etkileyebilir. - Bazı durumlarda, büyü yapılması sonrası hemen sonuçlar ortaya çıkabilir. - Bazı durumlarda ise büyünün etkisi daha uzun sürebilir ve sonuçlar yavaş yavaş ortaya çıkabilir. - Bazı kişilerde ise büyü hiç etkili olmayabilir. Büyünün etki süresi, yapılan işlemin türü ve amaçlarına göre değişebilir. Acil bir durumda yapılan büyüler genellikle daha hızlı sonuç verirken, uzun vadeli hedefler için yapılan büyülerin etkisi daha uzun sürebilir. Büyü Yapılması Planlanan Amaçlar Etki Süresi Aşk büyüsü Genellikle 3-7 gün içinde sonuç verir Para büyüsü Genellikle 7-14 gün içinde sonuç verir İş büyüsü Genellikle 7-21 gün içinde sonuç verir Büyü yapıldıktan sonra sonuçların ne zaman ortaya çıkacağını belirlemek mümkün değildir. Ancak, büyünün etki süresi hakkında genel bilgiler edinmek, beklentiyi yönetmek açısından önemlidir.

11 Düğüm Büyüsü Hangi Amaçlarla Kullanılır?

11 Düğüm Büyüsü, birçok farklı amaç için kullanılan güçlü bir büyüdür. Bu amaçların başında, kişinin hayatında istediği değişikliklerin gerçekleşmesi gelir. Kişinin kariyerinde ya da aşk hayatında başarılı olmak için bu büyüyü kullanabilir. Ayrıca, kötü şansı kovmak için de tercih edilir. - Birinci amacı aşk büyüsüdür. Bir kişiyi kendisine aşık etmek ya da bir ilişkiyi canlandırmak isteyenler 11 Düğüm Büyüsüne başvururlar. Bu büyü, sevdiğiniz kişinin size karşı güçlü duygular hissetmesini sağlar. - İkinci amaç ise başarı büyüsüdür. Kariyerinde veya okul hayatında başarılı olmak isteyenler, 11 Düğüm Büyüsüne başvurabilirler. Bu büyü, kişinin yolunda engel olan her türlü negatif enerjiyi yok eder ve başarıya ulaşmasına yardımcı olur. - Üçüncü amaç, koruma büyüsüdür. Kötü niyetli kişiler ya da kötü şanslarla karşılaşanlar, kendilerini korumak için 11 Düğüm Büyüsüne başvurabilirler. Bu büyü, negatif enerjileri uzaklaştırarak kişinin huzurunu korur. Amaç 11 Düğüm Büyüsü Aşk Büyüsü Sevdiğiniz kişinin size karşı güçlü duygular hissetmesini sağlar. Başarı Büyüsü Engel olan her türlü negatif enerjiyi yok eder ve başarıya ulaşmasına yardımcı olur. Koruma Büyüsü Negatif enerjileri uzaklaştırarak kişinin huzurunu korur. 11 Düğüm Büyüsü, güçlü bir büyü olmasına rağmen, kullanımı oldukça kolaydır. Ancak, büyüyü doğru şekilde yapmak için deneyimli bir medyum ile çalışmak önemlidir. Ayrıca, büyü yapmadan önce mutlaka amaçlarınızı netleştirmeniz ve doğru şekilde odaklanmanız gerekmektedir. 11 Düğüm Büyüsü Kaç Gün Etki Gösterir? 11 düğüm büyüsü, köklü ve eski bir büyüdür ve birçok amaç için kullanılır. Bu büyü hakkında bilinenlerden biri de ne kadar süre etki gösterdiğidir. Peki, 11 düğüm büyüsü kaç gün etki gösterir? Bunun kesin bir cevabı yoktur çünkü etki süresi kişisel bir faktördür. Büyünün yapılma amacı ve kişinin ruh hali gibi faktörler büyünün etki süresini etkiler. Ancak büyünün genellikle 11 gün içinde etkili olduğu düşünülür. - Böyle bir büyü yapmadan önce, büyünün tam olarak neden ve ne amaçla yapılacağı iyi anlaşılmalıdır. - Büyüyü yapacak kişi, doğru ritüelleri ve malzemeleri kullanarak düğümleri doğru şekilde bağlamalıdır. - Büyünün etki süresi için belirgin bir zaman dilimi olmasa da, genellikle 11 gün içinde etki gösterir. Genellikle bu büyü, sevgi büyüleri ve koruma büyüleri gibi olumlu sonuçlar elde etmek için yapılır. Ancak, yapılacak olan büyünün amacına göre farklı ritüeller ve malzemeler kullanılabilir. Bu nedenle, 11 düğüm büyüsünün amacınızı ve sonuçlarını iyi anladığınızdan emin olun. Büyüler ile ilgili yazılarımızı da inceleyebilirsiniz. Read the full article

[avantajix]

Ev Fiyatları Pahalıysa Enteresan Bir Alternatif Önerelim

evgili Dostlar,

Stella van Beers, ev fiyatlarından yakınanlara alternatif bir öneriyle geliyor: “Geniş düşünün ve ileri dönüşümün gücüne inanın. Eğer size çimento şöyle pahalandı, arsa fiyatları böyle uçtu, ev fiyatları bundan arttı derlerse; hemen klasik yaklaşımlardan sıyrılın ve upcycling yoluyla alternatif metotlar üretin.”

Adını gitgide daha çok duymaya başladığımız “Upcycling” (ileri dönüşüm) ile “Recycling” (geri dönüşüm) arasındaki fark, ikincisi yıkıcı bir dönüşümken birincisinin sadece zeka ürünü bir başka kullanım çeşidi olmasından ibaret.

Örneğin Stella van Beers ev sorunu yaşayanlara bir fikir olarak sadece 4-5 metrekare arsa üzerinde minimum çimento ve inşaat malzemesi kullanarak kendi evinizi nasıl yapabileceğinizi ŞURADAKİ videoyla anlatıyor.

Kendisi çok küçük bir bütçeyle 7 metre yüksekliğindeki eski bir tahıl silosunu satın almış ve önce basınçlı suyla yıkayıp temizledikten sonra onu bir iki ufak dokunuşla 2 katlı bir kule şeklindeki alternatif bir yaşam alanına çevirmiş. Spiral bir merdiven ile iki kanatlı bir kapı bu özgün ve kreatif konuta kolayca girilmesini sağlıyor. Girişteki oldukça aydınlık salon ve üst kattaki yatak odası minimalist bir mimari örneği. Çatıdaki yuvarlak pencere ise güzel bir manzara sunuyor. Tabii ki bu gayet benzersiz ikametgah uygulaması sadece bir silo ile sınırlı değil; biraz düşününce kullanım ömrü sona ermiş ve köşeye atılmış pek çok depolama, istifleme veya stoklama alanının da alternatif ev veya ofis mekanına dönüşebileceği görülebiliyor.

Alışveriş konusundaki zekice alternatif uygulamalar ise aşağıda sıralanıyor.

Bugün Başka Neler Kazansak?

1) Nescafe’lerden BMW Otomobil Çıkıyor: CarrefourSA’ya Avantajix’ten tıklayarak gidin, kampanyalı Nescafe “3’ü 1 Arada” ve “2’si 1 Arada” ürünlerinden alıp öncelikle çekilişsiz kurasız para iadenizi cebinize koyun. Ardından paketten çıkan şifreyi internete girin ve çekiliş hakkı kazanın. Ödüller: 1 adet BMW 118i Sport Line Otomobil, 25 adet iPhone 13 Cep Telefonu, 25 adet 5000TL değerinde Param Hediye Kart, 25 adet Apple AirPods. Son katılım: 16.02.203. Detay için: www.kampanya.nescafe.com.tr

2) Keyifli Anlara Eşlik Edecek Salıncak Kazanıyoruz: Kelebek Mobilya, 1 takipçisine Sally salıncak hediye edecek. Çekilişe katılmak için; @kelebekmobilya sayfasını takip edin, yoruma #kanataçalımyeniliğe yazın ve son 5 görseli beğenin. Çekilişe son katılım tarihi: 31.01.2023. Daha fazla detay isterseniz: https://www.instagram.com/p/Cm9PqE2K9v4/

3) Bu Çekilişten Dekoratif Hasır Sepet Kazanalım: Madame Coco, doğal tarzıyla çok dekoratif bir hasır sepet hediye edecek. Çekilişe katılmak için; @madamecocotr sayfasını takip edin, görseli beğenin, yoruma bir arkadaş ekleyin. Kazanan 09 Ocak tarihinde açıklanacak. Daha fazla detay için: https://www.instagram.com/p/Cm_H01DNvup/

4) D&R’dan 200TL Hediye Çekine Siz Sahip Olun: D&R, takipçilerine özel 200TL değerinde hediye çeki kazandıracak. Katılmak için; @dr_dunyasi hesabını takip edin ve arkadaşınızı yarışma postunun altında etiketleyin. Detaylar için: https://www.instagram.com/p/Cmy4x0UopZ6/

Sağlıkla, Barışla ve Sevgiyle Kalın.

Alışverişte Avantajix’i unutmamak için “Avantajix Hatırlatıcı” kullanın.

(Not: Yukarıdaki yazı Avantajix kullanıcılarına 05.01.2022 tarihinde gönderilmiş olan e-bültenin bir kopyasıdır. Siz bu yazıyı okuduğunuzda kampanyalar güncelliğini yitirmiş olabilir. En güncel detaylara şu an www.avantajix.com adresinden ulaşılabilir. Keyifli okumalar dileriz.)

#ALIŞVERİŞ FİKİRLERİ #ALIŞVERİŞ YAPINCA PARA VEREN SİTE #AVANTAJİX #AVANTAJİX AVANTAJLARI #AVANTAJİX PARA İADE SİTESİ #AVANTAJİX PARA İADESİ #AVANTAJLI ALIŞVERİŞ #AVANTAJLI İNTERNET MAĞAZALARI #CASH-BACK PARA İADESİ #EKSTRA İNDİRİM #İNDİRİM KUPON KODU

[teknolojihaber]

Linux Kernel6.8 Çıktı

Raspberry Pi 5 grafik kartı, Intel Xe, Snapdragon, Nintendo, adını siz koyun. Muhtemelen burada bulacaksınız. Her Linux çekirdeği sürümünde çok sayıda iyileştirme ve özellik bulunur. Ve Linux kernel 6.8, getirdiği yeni donanım desteği açısından özellikle ilgi çekicidir. Unutmamak gerekir ki, Linux kernel 6.8'in Ubuntu 24.04 LTS'ye dahil edilmesi planlanıyor, dolayısıyla Ubuntu'nun bir sonraki büyük sürümüyle tüm avantajlardan yararlanacaksınız.

Linux Çekirdeği 6.8: Yenilikler Neler?

LTS olmayan bir sürüm olmasına rağmen, Fedora 40 ve Ubuntu 24.04 LTS de dahil olmak üzere yaklaşan büyük dağıtım sürümlerinin çoğunda yer alacak. Bu nedenle, daha yeni dağıtım sürümlerine yükseltme yapmayı planlıyorsanız Linux çekirdeğini manuel olarak yükseltme konusunda endişelenmenize gerek yok . Sürümün öne çıkan özellikleri arasında şunlar yer alıyor: Yeni deneysel Intel XRM sürücüsü Raspberry Pi 5 grafik sürücüsü desteği Yakında çıkacak AMD donanımı için destek Snapdragon Gen 3 için ilk destek kaynak: https://news.itsfoss.com Read the full article

#6.8 #haber #kernel #linux

[vesselllam]

İnsan bir insana küsünce tüm dünyaya bütün pencerelerini kapatıyormuş. 26 Ağustos 2016'da yaşadığım bu duyguyu 11 Mayıs 2021'de tekrar yad ediyorum. 16 Yaşında küçük bir kız çocuğuydum, sevdim ziyan oldum. Kalbimi kırdılar, güvendim aldattılar, inandım yalanlar anlattılar. Tutunduğum yalanlar yolum oldu, yollarım yokuş. Şimdilerdeyse, kendime ördüğüm duvarların arasında yirmi birinci yaşımı deviriyorum, burada dünyaya açılan kapılarım, pencerelerim yok artık. Pencereleri kapattım, kapıları kilitledim. Gökyüzüne bakabileceğim pencerem, aşağıya bakınca kurabileceğim hayallerimde kalmadı artık. Ben, kapattığım kapıların arasında herşeyi tek başıma atlattım, korkularımı acılarımla yendim. Bu saatten sonra da ne denir pek bilmiyorum, adını siz koyun. Ziyan olmak mı? Büyümek mi? Ama ben artık tek başıma çayımı yudumlayabiliyorum.

#ahududuluvodka #uykusuzlukbelirtisi #pastel #tuzlugreyfurt #birazparabirazsen #postlarım #karpuzluantidepresan #petricorsworld #cats #animals #umutbittigezegeniyakin #plaktaseninsesin #aestheitcs #aesthetic

[roseaalways]

Boş boş bakan gözlere sahibim. Yorgunluk mu? Tükenmişlik mi? Hissizlik mi? Adını siz koyun benim halim kalmadı artık...

[kuskuveben]

Bazı aklı evveller, "Kurtuluş savaşı tek kişiye mi bağlı…" diyor.  Evet, bazı olaylar kahramanlarından bağımsız var olamazlar.  Bu sebeple tek kişiye bağlıdırlar. Kahramanlarına!.. İsterseniz deneyin.. Buyurun Fatih'i çıkarın, alın bir kenara koyun ve İstanbul'u fetih edin de görelim.. Nasıl yapacaksınız? Fatih olmadan İstanbul'u asla fetih edemezsiniz.. Seyit Onbaşı'yı yok sayarak Çanakkale'yi anlatamazsınız. Alpaslan olmadan Anadolu'yu zapt edemezsiniz. Tıpkı bunun gibi. Mustafa Kemal olmadan da Kurtuluş savaşını başaramazsınız. Kahramanları olmayan öyküler yaşamaz. Bu sebepledir ki Atatürksüz Türkiye Cumhuriyeti olmaz. Siz istediğiniz kadar Atatürksüz 23 Nisan 19 Mayıs 30 Ağustos kutlamaya çalışın, herkesin zihni kahramanı arayacaktır. Nitekim 19 Mayıs 1919'un siyasal ve askeri aktörü, Mustafa Kemal'dir. Siyasal olayların ana figürü odur. O yok sayıldı mı gerisi gelmez. Anlatamazsınız. Daima eksik kalır. Amasya tamimi dersin? Kim yönetti derler.. Onun adını anmadan anlatamazsın eksik kalır. Sivas Kongresi dersin.. Laf gene Mustafa Kemal'e gelir dayanır. Sıra meclise gelir. Gene o temel figürdür. Asıl aktördür. Kendisinden istediğin kadar söz etmemek iste, istediğin kadar yok say.. Anlatamazsın. Çünkü her yerde o var! Ve bir şey daha; O var olduğu için sen varsın. Biyolojik olarak değil, yurttaş olarak, içinde bulunduğun eğitim düzeyinde ve makam sahibi isen makam adamı olarak… Unutma!! Tarih kahramanların omuzunda yükselir… Ahmet Gürsoy (Kocatepe, Afyonkarahisar) https://www.instagram.com/p/CEfIWtLgFaE/?igshid=1ltqxjdfwoz6j

[edebiyatsoylesileri]

Yusuf Atılgan / Zebercet ve babasını çocukluğumda tanımıştım

Anayurt Oteli, sinemaya uyarlanıp Venedik Film Festivali'nde önemli bir ödül kazandığında, roman da yeniden gündeme gelmişti. Roman ve filmle ilgili soruları yanıtlayan Yusuf Atılgan, kahramanları hakkında önemli bilgiler vermişti.

Kasaba ve kent insanının iç dünyasını, bilinçdışının karanlıkta kalan yanlarını sergileyen, çevresiyle uyuşamayan yalnız kahramanlarıyla yalın, iç içe çağrışımlarla yürüyen bir anlatımın önce çıktığı, iki önemli romanla edebiyatımıza damgasını vuran Yusuf Atılgan, kendi deyişiyle "65'inden sonra şöhrete kavuştu." Bu "şöhretin" nedeni, büyük ölçüde halen sinemalarda gösterilen Anayurt Oteli filmi. Ömer Kavur'un, son Venedik Film Festivali'nde bazı Yeşilçam çevrelerinin dudak bükmesine karşın, Uluslararası Sinema Yazarları Federasyonu'nun (FIPRESCI) ödülü gibi son derece önemli bir ödülü kazanan filmine kaynaklık eden romanın yazarı, edebiyat çevrelerinin dışında çok tanınmıyor. Sinemamızın son dönemdeki belki de bu en olgun filminin uyarlandığı romanın, konuşmayı pek sevmeyen yazarıyla Nokta adına Sungu Çapan söyleşti.

Edebiyatımızın benzersiz romanlarından birinin uyarlaması, sinemamızın son yıllardaki en umulmadık başarılarından birine dönüştü. Zebercet'in özel dünyasını günümüze getirerek perdede kuran Ömer Kavur'un filmini, romanın yazarı olarak siz nasıl değerlendiriyorsunuz?

- Roman başka, film başka tabii. Kanımca, Ömer Kavur romanın havasını, Zebercet kişiliğini çok iyi vermiş, iyi bir film olmuş Anayurt Oteli.

Zebercet adının bir anlamı var mı? Bu pek rastlanmayan adı nasıl seçtiniz?

- Vaktiyle Manisa'daki "Anavatan Oteli"nin baba-oğul sahipleri olan Zebercet ile Ahmet Efendi'yi tanımıştım çocukluğumda, bu ad oradan geliyor. Zebercet, zümrüttten daha açık yeşil ama zümrüt kadar değerli olmayan bir süs taşı demek. Romanımın başında Zebercet'i doğurtan ebe, bebeğin ufak tefekliği nedeniyle "Pamuğa sarıp inci kutusuna yatırılır bu; Zebercet koyun adını" der babasına.

Romanı Kafka'nın ölüm yıldönümünde bitirmiştim

1970-71'lerde yazdığınızı bildiğimiz Anayurt Oteli romanında 12 Mart döneminin bir etkisinden söz edilebilir mi, bir baskı ve yılgı süreciyle bağlantı kurulabilir mi? Keza Aylak Adam da aydınlar üzerindeki DP baskısının epey yoğunlaştığı bir dönemin ardından gün ışığına çıkmıştı.

- 1970'in Ekim'inde başladığım Anayurt Oteli'ni hiç unutmam, 1971'in, Kafka'nın ölüm günü olan 3 Haziranı'nda bitirmiştim. Bu romanda, Zebercet'in emir erliğiyle ilgili bölümünde askerliğe biraz değinmiştim, tabuların elverdiği ölçüde. Kendimi biraz ister istemez sansür ettiğim bu bölümün dışında, romanda kesinlikle 12 Mart etkisi yok. Çünkü yazar olarak benim sorunum, anlattığım kişilerle ilgili, yoksa birtakım dokundurmaların dışında belirli dönemlerin sosyolojik araştırmasını yapmak değil. Ben "metnin" tutarlı olmasına, kronolojik sıraya filan çok dikkat ederim. Sanıyorum "Anayurt Oteli" yazdığım en iyi metindir.

Anayurt Oteli otobiyografik özellikler içeriyor

"Anayurt Oteli" adı nereden geliyor?

- Roman büyük ölçüde benim yaşadığım bir bunalım döneminden kaynaklanıyor, otobiyografik özellikler içeriyor. Çocukluğumdan kalan anılar arasında "Anavatan Oteli"nin yeri önemlidir benim için. Ancak daha sonra kitabı yazarken o dönemin simgesi otelin isminde oynayarak Anayurt yaptım.

Gerçek Zebercet'i tanımıştınız herhalde...

- Evet. Doğrusu filmdeki Macit - Zebercet, gerçeğinin yanında oldukça yakışıklı sayılır. Bu kişiliğe gerçek Zebercet'ten başka, ayrıca kendimden çok şeyler, derinlemesine yaşadığım bir bunalım döneminin kimi özelliklerini de yüklediğimi ekleyebilirim. "Metin"lerimi sanki mektup yazarmışçasına yazarım, daha çok kendime yöneliktir bu çabam ve eleştirilerden de fazla alınmam, yüksünmem.

Zebercet'in doğumu 1930'lardan 1950'lere aktarılmış, iyi edilmiş

Ömer Kavur'un filmde romandaki süreci günümüze, 80'li yılların Türkiye'si için alegorik anlamlar içerecek ölçüde canlı bir biçimde taşımasını nasıl karşılıyorsunuz?

- Filmin olayı başarıyla günümüze getirdiği kanısındayım, sözgelimi Zebercet'in doğumu 1930'lardan 1950'lere aktarılmış. İyi de edilmiş.

Doyurulmamış cinsellik bunalımlarıyla saçma bir cinayete ve giderek intihara sürüklenen Zebercet kişiliğine, günümüz Türk erkeğinin simgesi denebilir mi? Aynı benzetmeyi daha da genişletirsek, filmdeki otel - konağın da günümüzün Türkiye'sini simgelediği ileri sürülebilir mi?

- Filmi değerlendiren eleştirmenlerin böyle bir yorumu olabilir ama romanda benim böyle bir amacım yoktu.

Türk sinemasını izliyor musunuz?

- Kendimi bildim bileli sıkı bir "sinema kuşu"yumdur. Gençliğimde, İstanbul'daki fakülte yıllarımda, tüm Beyoğlu sinemalarının "müdavimiydim." Hatta okulu asıp üst üste, farklı filmlere gittiğim çok olmuştur. Hacırahmanlı'da yaşarken nerdeyse her gün bir film izlerdim, bir yazlık bir kışlık sinema vardı Hacırahmanlı'da, "La Dolce Vita", "Samuray", "Vanishing Point" gibi nitelikli yabancı filmler kışlıkta, yerli filmler ise yazlıkta gösterilirdi. O yıllarda bazı dayanılmaz Yeşilcam filmlerinde sık sık kendimi tutamaz, hiç olmayacak türden kimi sahnelerde perdeye laf atar, kasabalı yerli film seyircilerinin "konsantrasyon"unu çeşitli muzırlıklarla bozardım. Ve tabii ki tepkisini çekerdim herkesin. 1976'da, İstanbul'a yerleştikten sonra da yeni yönetmenlerimizin hemen hemen bütün filmlerini izledim.

Seyirci olmaktan öteye sinemayla ilişkileriniz nasıl? Örneğin senaryo yazmayı düşünüyor musunuz?

- Ben sinema salonunda film izlemeyi seviyorum. Zaten çok yazan biri değilim, senaryo yazımının inceliklerini de bilmem. Günün birinde senaryo yazacağımı hiç sanmıyorum kısacası.

Filmin oyuncuları romanınızın kahramanlarına denk düşmüş mü sizce?

- Evet. Macit Koper çok iyi oynuyor ama ben gerçek Zebercet'i tanıdığım için olsa gerek, fizik olarak biraz yadırgadım ilk başta. Ama Serra Yılmaz'la Orhan Çağman rollerine cuk oturmuşlardı doğrusu.

Anayurt Oteli'nin filme çekilebileceğini hiç düşünmemiştim

Sevdiğiniz yönetmenler? Anayurt Oteli'ni kimin çekmesini isterdiniz örneğin?

- Sydney Pollack, Luchino Visconti, Federico Fellini, J. P. Melville ve bizden Ömer Kavur'la Şerif Gören. Sorunuzun ikinci şıkkına gelince, doğrusu Anayurt Oteli'nin filme çekilebileceğini bile hiç düşünmemiştim.

Kendinize yakın bulduğunuz, sevdiğiniz ve etkilendiğiniz yazarlar kimler?

- Şurası gerçek ki yazdığımdan çok daha fazla okurum. "Yazarlarım"a gelince, başta Çehov'la Kafka olmak üzere Faulkner, Joyce, Onat Kutlar, Oğuz Atay ve Nezihe Meriç'i sayabilirim.

 (Sungu Çapan / Nokta dergisi / 8 Kasım 1987 / Arşiv çalışması: Ferruh Yazıcı)

#yusuf atılgan #turkedebiyati

[kur-an-ve-risalei-nur]

⭐⭐⭐⭐⭐

Şifahanedeyim.

Iki gün biraz ızdıraplı geçince doktoruma gitmek zorunda kaldım. Üst solunum yolu enfeksiyonu bende biraz ağır seyretti.. Ne hikmettir bilmiyorum ama rahatsızlıklarım beni her zamankinden daha çok duygusal yapıyor...

Kan tahlili için Hemşire hanım damarımı bulamıyor. Diğer kolunuza bakayım diyor. Dönüyorum, rahatsız bir halde oturuyorum. "Ben şöyle oturayım, siz ayaklarınızı buraya koyun, rahat edersiniz" diyor. Beni düşünmesi, rahatımı gözetmesi hoşuma gidiyor. "Teşekkür ederim" diyorum tebessümle. Şaşırıyor, "Öğretmen misiniz?" diyor. O yolda ilerliyorum nasip diyorum... "Belli" diyor tüm içtenliğiyle. Bu kez şaşırma sırası bende. "Neden?" diyorum. "Çok kibarsınız buradakilere göre" diyor, ekliyor "Bırakın teşekkürü, ayağını oraya koymasını söyledim diye genelde öfleyip pöfleyen oluyor..." Gülümseyerek karşılıyorum sözlerini. Damarımı hâlâ bulamayınca, diğer hemşireye yönlendiriyor beni. İşlem sırasında yanımıza gelip "Nerelisiniz?" diyor. Ankaralıyım , diyorum. "Hiç şaşırmadım! Bu da belli!" diyor. Niye ki diyorum. Sıcaklığınız çok tanıdık" diyor. Adını soruyorum, adımı söylüyorum. Tanıştığımıza çok memnun oluyorum. Nereli olduğumuz değil müslümanın taşıması gereken vasıfları üzerimizde taşımamız önemli değil mi?

Bekleme salonuna dönerken içimde yankılanıyor sözleri. "Belli!" Ne olduğum, hâlimden, tavrımdan, sözlerimden, özenimden okunuyor. Mesleğim, memleketim hatta bazen burcum tahmin edeni hiç şaşırtmıyor. "Tahmin etmiştim, belli!" diyor. İşte ben bu algıyı güzel inancım için de düşünmek istiyorum. Biri bizim nezaketimizi, adaletimizi, muhabbetimizi görünce "Bu insan Müslüman olmalı" demeli. Hemşire hanım bana öğretmen misiniz diye yakıştırıp tahmin ettiyse, halimden tavrımdan, güzel ahlakımdan bilmeli Müslüman kimliğimi. Şekil ve kılık kıyafetimden, şık ve asil duruştan, Temiz ve mütevazi oluştan doğru davranıştan tanınmalı insan. İslam, güzel ahlaktır. Öyle değil mi?

Gözlerim dolu dolu oturuyorum koltuğa. Damarlar ince olunca biraz yıprandı kolum... Kolum uyuştu kan alınınca. "Allahım, çok acıyor. Anlaşılan zorlanacağım bugün..." diyorum. Yanımda oturan yaşlı bir amca, su şişesini uzatıyor o an. "Kolum tutmuyor da açabilir misiniz" diyor. Şok oluyorum ilahî ihtardan. Benim uyuşan ve inşallah kısa süre sonra iyileşecek bir sol kolum var. Bana ilahî hatırlatma sol kolu tutmayan bir insanla yapılıyor. Yaşadığım sarsıntı tarifsiz. Beyefendiye şişesini verirken yüzümü çeviriyorum fark ettirmeden. Zaten göz pınarımda akmaya çoktan hazır gözyaşlarım usulca süzülüyor.

"İslam, güzel ahlaktı, dimi bahar?" diyorum, "Öyleyse yaşadığın her hadiseye güzel bak."

Duâ eder duâ beklerim insaallah...🌺

________________°🌺💞🌸°_________________

🎀

[pesimistkralice]

9 Aralık 2018...

Boş boş bakan gözlere sahibim. Yorgunluk mu? Tükenmişlik mi? Hissizlik mi? Adını siz koyun benim halim kalmadı artık.. 🍂

[bufferoflife]

Adını siz koyun lütfen.

Mimar Sinan Kanuni Sultan Süleyman'ın kızı Mihrimah'ın adını taşıyan iki cami yapmıştır: birisi Üsküdar'da, diğeri Edirnekapı'da.

Mihrimah' ın doğum günü olan 21 Mart'ta Ay, Üsküdar'daki camiden doğarken, Güneş Edirnekapı'da ki camiden batıyor.

Mihrimah'ın ( Mihr ü mah) anlamı: Güneş ve Ay

Olağanüstü demek bile kifayetsiz kalıyor bence.

[yantekerlek]

Yante, zaman laf yarışına girme zamanı değil, ülke çok kötü bir dönemden daha da kötü bir döneme doğru sürükleniyor. Konuyu fazla açmak istemiyorum. Lütfen Banu Avar'a, Erol mütercimler'e ve Abdüllatif Şener'e kulak ver. Banu Avar'ın Zemberek kitabını şiddetle öneriyorum, bu kitabı anladığımız zaman her şeyi anlamış olacağız.

tamam sonra napıyoruz? ülkeyi kurtarmak için kaçta, nerede buluşuyoruz? herkes aynı yöne mi gidiyor yoksa banu avar, abdüllatif şener, erol mütercimler önderliklerinde farklı üç kol olarak dağılıyor muyuz? amentümüz var mı? belirlenmiş ilkelerimiz? ezberleyecek miyiz? en çok hangisinin kitabından çıkacak sorular? gözlerim kocaman kocaman olacak mı, ateş fışkıracak mı? hhiiiiç kullanmadığım donuk beynim aktifleşecek mi? başkalarının eline geçmiş iradem benim mi olacak? iyice okuduktan sonra halkın hangi kesimini yok sayacağım veya gerizekalı ilan edeceğim. kimlere akıl vereceğim? din ve devlet işlerini birbirinden ayıracak ayıracak mıyım? yönetim biçimi olarak neyi benimseyebilirim. seçeneğim var mı? müslümanca düşünmek serbest mi, yoksa herhangi bir dini hayatımızda etkin kılmamız yasak mı?

laf yarışına girmiyorum, kelime oyunu yapmıyorum. şeyi merak ediyorum sizin olayınız nedir ya? sizin okuduğunuz kitapları okumak zorunda mıyım? sizin pencerenizden bakmak farz mı? sizin adamlarınız kutsanmış hatasız insanlar mı? kime neyi dikte ediyorsunuz? okumuyorum ya hu? ne yandaşların kitaplarını ne muhaliflerin kitabını okumuyorum. kimseyi de etkilemeye yönlendirmeye çalışmıyorum. kimsenin siyasi fikrini eleştirmiyorum. sınıfta siyaset söz konusu oluyor bazen. pospolitik bir türkiye sonuçta. ne kadar engel olmaya çalışsam da konusu gelince iki taraf da kıyasıya birbirini kırıyor, ver baltayı kelleler havada uçuşur. durduruyorum tartışmayı en azından insanca sürdürebilsinler diye tampon oluyorum. korkmayın kimseye zehirli fikirlerimi empoze etmiyorum. particilik yapıp oy toplamıyorum. gelecek için besiye çektiğim koyunlarım yok.

elimden gelenin en iyisini yapmak için canla başla çalışıyorum derslerime vaktinde giriyorum, vaktinde çıkıyorum. bir kere bile okulun herhangi bir kaynağını kendim için kullanmadım. kimlik fotokopisi ya helal helal nolucak demedim. çok acil lazımsa tek kağıda okuldaki çocuklar ne kadar para veriyorsa iki katını verdim. nöbette ışıkların hepsini söndürüyorum. karşıma çıkan sınıflar katım olmasa da söndürüyorum. vatana ihanet etmiyorum. yetim malı yemiyorum. akbilsiz otobüse binmedim. devlet malına zarar vermedim. bir oyum var onu istediğim partiye veriyorum. bir kalbim var istediğimi seviyorum. bir aklım var yanlışları ve doğruları görebiliyorum. size ne? si ze ne? biz bi adamın adını anınca yalak, koyun, çomar filan oluyoruz siz deli divane birini destekleyip adam gibi adam ya kraaaal işte ne güzel yazmış bu kitabı anlarsak bırak türkiye'yi dünya kurtulacak deyince siyaseti en iyi siz yapmış oluyorsunuz. yav size ne?

gidin istediğinize kulak verin bana ne? benim de karşıt olduğum çok fikir var tumblrda twitterda orda burada şurada. kimseye direkt veya anonimden gidip de aç gözlerini aç demiyorum. nedir sizdeki bu haller? damarınıza basacak siyasi postlar mı atıyorum yoo. gelip birileri tükürük saçınca aç gözlerini aaaç diyince def etmek için cevap veriyorum. laf dalaşına gelene bir şey olmuyor ben cevap verince demogoji oluyor, laf cambazlığı oluyor, kıvır oluyor.

rica ediyorum. işinize bakar mısınız? aydınlatacağınız, siyasi açıdan hidayete erdireceğiniz bi ben mi kaldım?

#karşıt görüş

[grievrenegeyn]

O kadar yoğun geçiyor ki haftalar ve günler, bu sebepten eskisi gibi, geçen seneki gibi yakalayamıyorum gün batımlarını. Hoş, artık hep yağmurlu ve soğuk geçiyor günler, yakalanacak bir şey de kalmadı pek. Eskisi kadar iç dökümü de yapamıyorum. Yapmak istemiyorum. Hem hangisinden başlayayım anlatmaya? Dökecek o kadar kurum var ki, hangi biri? İçimi dökecek bile hâlim yok, öyle bir yorgunluk... Acayip. Ruh yük, beden yük, kalp yük. Böyle de görmekle alakalı belki biraz; çok inanmasam da ne düşünürsen onu çağırırsın'cılar haklı galiba. Bilmiyorum. Çok karıştırıcı bir yıl oldu 2018. Başlarında nasıl enerjiksem, şimdi her hafta onar onar yaşlanıyorum sanki. 100 yaşında bitirebilirim bu yılı. Mümkün.

Karıştırıcı. Kesinlikle 2018'i özetleyen kelime bu. Her şeyi karıştırdı. Bildiğimi, bilmediğimi, emin olduğumu, hadi len dediklerimi, yok artık hayretlerimi, olan enerjimi, üzüntülerimi... Her şeyi. Böyle bir garip. Yeniden diplere dalmışım gibi. Oralarda geziniyorum. Oysa ben severim su altını ama nefes yettiremiyorum galiba yüzeye çıkmaya. Sevdim midir nedir, bilmiyorum. İnsanın içinin derinlikleri su altı kadar büyüleyici değil, bizzat karadelik. Ondan belki. Gücünü de emiyor. Kolunu bile kaldıramıyorsun bazı günler. Öyleli. Çok çabalıyordum yılın ilk yarısında, düşmemek için her şeyi yapıyordum ama bazen tatlı geliyor su. Derinlik sarhoş ediyor. Böyle kayıveriyor ayaklarının altından kum, kolların çoktan dalgaları dövmekten yorgun zaten. Böyle kum kayıyor altından, çekiyor seni su, hissediyorsun. Teslimiyet sonrası. Sonrası dip.

2018'de en çok istediğim şeyi yaptım ama o yanıma kâr. Hem de 2 tane. Maya hanım ve Duff çoçik. İyi ki hayvan sahiplendim, hem de 2 tane. 2019'da diğer çoçikler için de planlarım var. Umarım onları yapabileceğim bir yıl olur. Fazla beklentim yok. İstediğim yine belli, huzur. Daha az dip. Bakalım. Kamon 2019, bekliyorum 🤺

Sözde iç dökümü de yapmak istemiyordum. Hoş, bu çok iç dökümü değil gibi, daha çok laf kalabalığı, saçmalama ya da adını siz koyun. Çok yorgunum. Daha da yorulmamak dileğim.

[bblackrrider]

Boş boş bakan gözlere sahibim. Yorgunluk mu, hissizlik mi.. Adını siz koyun benim halim kalmadı.