expectationgrieves

[expectationgrieves]

kederli bir akşam. içmişiz, sarhoşuz, hepsi bu.

[expectationgrieves]

[expectationgrieves]

ihtiyaç.

[expectationgrieves]

şiddetle başlayan hazlar, şiddetle son bulurlar, ölümleri olur zaferleri, öpüşürken yok olan ateşle barut gibi.

[expectationgrieves]

[expectationgrieves]

ama ben yaralıyım bir tanem, gücüm kendime yetmiyor, gücüm seni kendimden korumaya yetmiyor. ben uçarken senin kanatlarını kırdım. ben uzağa gidiyorum bir tanem. bana delibal diyorsun ya, delibal’ın fazlası zehir füsun'um, delibal zehir. bir de, beni affet. şimdi değilse bile, bir gün affet. sayamayacağın kadar öpücük, yıldızlar kadar öpücük bir tanem.

[expectationgrieves]

[expectationgrieves]

kalplerimiz bir, ellerimiz bir.

ruhlarımız sarılsın.

[expectationgrieves]

şunu öğrendim ki balıkların çoğu yaşlanınca ömürlerini boşuna geçirdiklerini söyleyip yakınırlar. sürekli sızlanıp herkesten şikâyet ederler. ben bilmek istiyorum, hayat gerçekten bir avuç yerde durmadan dönüp durmak, sonra da yaşlanıp ölüp gitmek mi yoksa bu dünyada başka türlü yaşamak da mümkün mü?

[expectationgrieves]

bir tabut düşün. içinde ben, içimde sen.

[expectationgrieves]

belki de içtiğim sigaranın, dumanısın.

[expectationgrieves]

bu şehir bizi denk getirmez, bu sokaklar bizi denk getirmez. biz çok kötü bittik. gerçi, biz diye bir şey var mıydı ki? bilemiyorum.

[expectationgrieves]

nereye gider bu aşk, nereye? dur, gitme. bırak kadının olayım.

[expectationgrieves]

hikâyeye göre adam kadını çok seviyor, sevdikçe ruhu büyüyor, ruh eve sığmıyor. sabahları kadından önce kalkıyor, şehrin uzak yerlerinden hikâyeler topluyor ve sonra tekrar gece yarısı kadına geri dönüyor. biraz şey gibi, rüzgârı kendinden menkul bir uçurtma gibi.

#fakat müzeyyen bu derin bir tutku

[expectationgrieves]

iyi geceler değerli kent dinleyenleri, kaybedenler kulübü burası.

[expectationgrieves]

renkli bir kişilik olmak isterken kömür siyahı bir kişilik oluyorum, boğuluyorum yavaşça siyahlığımda.

[expectationgrieves]

dizlerimdeki yaraları kanatıyorum tırnaklarım ile. acı çektiriyorum kendime. kabuk bağlıyor ve ben aynı döngüde devam ediyorum. acıya alışmak istemezken bağımlı oluyorum.