Tumgik
varolussalsanri · 8 months
Text
kafam dedim tanrım, kafam durulmalı!
0 notes
varolussalsanri · 10 months
Text
Ne acı değil mi, iyileştirmek göreviyle iyileşebileceğimizi sanmamız. Ne acı herkesin elini tutabilirken kendi ellerimize uzak kalmamız. Ne acı herkese ve her şeye yetebilirken kendimize kalmamamız.
Zehirli bir gazla dolmuş bir odada o tek maskeyi kendimize değil de yanımızdakine, belki çok isteyerek belki de öyle olması gerektiğini düşünerek, takmamız, dünyayerinde kendimizin değil de başkalarının elinden tutmamıza denk değil mi?
nefes alamadığımızdan çırpına çırpına üstüne çıktığımız suyun dibindeki manzaraya hayranlığımız, iyileştirdiğimiz insanların ilk bizi atmasından sonra o duygudan kurtulmaya çalışmamızla denk değil mi?
bataklığın içindeki insanı kurtarmak için uzattığımız elimizin, karşıdaki kişiyi kurtarmak için bizi içine çekmek zorunda olduğunu bile bile o eli uzatmamız sonra da şartlar böyle diye kabul etmemiz, insanların duygularını sağaltırken yaralanan yanlarımıza denk değil mi?
ama yine de budandıkça fışkıran bizleriz.
Sezen ablamız
“pişman olduğun zaman
zevke doyduğun zaman
huzur bulduğun zaman
dönebilirsin
ben yine burda olacağım
yaralarını saracağım
seni anlayacağım”
diyor ya, biz yine insanları sağaltırız, her şeye rağmen, her ne durumda olursak olalım.
2 notes · View notes
varolussalsanri · 11 months
Text
Tanrım ellerimle yokluyorum varlığını karanlık odalarda
2 notes · View notes
varolussalsanri · 1 year
Text
“Yazgına yetişecektin, koşmam gerek diyordun, koştun, yetiştin bak, ne oldu? Yazık ki yazgın kara-ymış. Şimdi çırpın bakalım neye yarar, neyi düzeltir. İyi olmak yok cafer, ölmek var, yaşamak yok sana. Tanrıya yakarışların boşa cafer, almayacak canını, kendin yapacaksın, başka çaren yok. Ecelden kaçılmaz cafer, ecele varılmaz. Yarat ecelini!!!”
1 note · View note
varolussalsanri · 1 year
Text
VAR OLDUM, AMA NASIL?
Var olmak derdinde geçen bir ömürüm var, nasıl oluyor da koskoca bir buhranın içindeyken bile bu denli iç buhranlarımla boğuşabiliyorum. Nasıl oluyor da kendimi kaybedercesine, içi acılarımı kazıyabiliyorum gecelerce? Ve neden? Neden bazı kelimeler unutulmuyor, neden içim hiç ama hiç susmuyor?
Şimdi kendimi dinlemekten alıkoymaya çalışıyorum, bir yanımda binlerce ölüm, bir yanımda insanımın gördüğü zulüm. Ama hümanist yanlarım körelmiş, artık herkesin acısından kendi acımı unutur seviyelere gelemiyorum, evet çok üzülüyorum ama sonra diyorum ki yok ya ben tahammül edemiycem allah acısın.
Daha çok sığınır olmuşum allaha, onu farkettim bu aralar, allah düşünsün, allah acısın, allah üzülsün, allah korusun, allah rahmet eylesin.
Yetemediğim her yere allahı yerleştiriyorum, kendi içime bile kaç kez allaha havale ediyorum kendi kendimi.
1 note · View note
varolussalsanri · 1 year
Text
çarpıntılarım artıyor bazenleri, ben çırpıntı demeyi tercih ediyorum, çünkü uçmanın da çoğu çırpınmak…
mükemmel bir baş dönmesi, göz yaşarması ve karıncalanmayla şehrin içinden geçiyorum. ve evet içinden geçiyormuş gibi hüssediyorum şehrin, ben adımı attıkça geriye kalan her şey yok oluyormuş gibi bir his bu, hissediyorum. hissetmekmiş cezam dünyayerinde…
0 notes
varolussalsanri · 1 year
Text
ÖLMEK VAR
ve ben bir şekilde bir şeylerden kurtulabileceğimi ve düzeleceğimi sanma yanılgımdan kurtulmakla yükümlüyüm şimdi. Ve şimdi en iyi bildiğim şeyi, her ince ayrıntısına kadar planladığım ölümü, hiç bir planımı gerçekleştir(e)meden yaşamak sunuyorum kendime. Umarım yine tanrının küçük tatlı yalanlarına kanmam da süreci uzatmam. çünkü uzadıkça acıtıyor, çünkü uzadıkça yanıltıyor.çünkü uzadıkça yaralıyor.
0 notes
varolussalsanri · 1 year
Text
Ve yaşamak/ölmek üzerine kendi kendime çırpınmalar…
İçimi boğuşturan şeylerden hiç kurtulamadım, kurtulamayacağımı kabul ettim.
Kabul ettiğimi sandım
Ama her debelenişte sağa sola yatışım bunu da yalanlıyor.
Ben bir yalana binlerce kez inananım. Bu inanışımın hiç bir yürekte kabulü yok. Her inanç yıkılmak için derlerdi. Her inanış da yıkmak için -miş gibi…
Şimdi İsmet abiye de olduğu gibi aşklarım ve inançlarım işgal altında.
Ve ben nöbette unutulan ne ilk ne de son askerim. Ve fakat ilk olmayışımı ve son olmayacağımı kabullenmek neden benim için bu kadar zor.
Hayat nehrinin temiz suları değil de çamurlu sularının bir tek bana denk geldiğini düşünerek hayıflanmayı ne çabuk keşfetmişim.
Oysa o çamurdan dibi görünmeyen nehirde ilk yıkanan ben değilim. Çamura batan da ilk ben değilim. Ama tıpkı tanrının domuzu haram kılmasındaki gibi bu çamura düştüğümden beri ben iyiye haramım. Ama yine ilk değilim çünkü önce domuzlar haram oldu.
Tüm bunları bilirken ve ölmeyi dilerken delicesine, yine yaşamak için makul ve akla yatkın tezler üreten de benim ta kendim.
Can dostlarım, iyi ki varsınız, vardınız, hep var olun. Ben yaşam yolculuğunda eskiden daha fazla tökezlemeye başladım. Bu tökezlemeler elbet bir gün beni yıkacak veya elbet bir gün beni dimdik edecek. İşte ben o gün size büyük bir şükran ile bakacağım❤️
0 notes
varolussalsanri · 1 year
Text
neler hissettiğimi ben de bilmiyorum, içimdeki sarhoş sineği durduramıyorum. pırpırpır pırpırpır çırpınıp bir oraya bir buraya kendini vuruyor adeta. Anlatmak istiyor bir şeyleri biliyorum, duyuyorum içine dön diyor bana. Dönemiyorum.
0 notes
varolussalsanri · 2 years
Text
en son Erzurum’dan her şeyden vazgeçip gelmiştim. Çok benzer bir problemim vardı o dönemlerde de, çok yakın bir depresyondan geçiyordum. Okulu bıraktım, Konyaya geldim ve şehirde ilk kez nefes aldığımı hissettim. İlk kez varoluşumla uyumdaydım.
Şimdi o 7 tepeli koca şehre bu beklentiyle gitmiştim. O demirden taşımadan indiğimde nefes alacaktım, alamadım. Tüm ücra köşelerine bile gözlerimle baktım, kalbimle baktım. Bir kez göz kırpsaydı, her şeyden vazgeçmiştim. 1 haftaya pılımı pırtımı toplayıp gidecektim onun eline. Daha kötü, daha iyi ayırtmaksızın orada olacaktım, o karar verecekti beni ne yapacağına… bana en azından bir ömür biçecekti…
0 notes
varolussalsanri · 2 years
Text
pırpırpır pırpırpır
Yaşamının iplerini bu kadar eline aldığın olmuş muydu hiç cafer? hiç bu kadar her şeyin senin olmuş muydu? hiç bu kadar sen her şeyin olmuş muydun cafer? Yetişmen gerekiyor yazgına, hadi koş peşinden, iyi veya kötü yakala yazgını... sanıyor musun ki cafer, bir şeyleri değiştirebilirsin... Değiştirmezsin. Yazgınla savaşman bile senin yazgın. Sanıyor musun ki yenebilirsin yazgını cafer? ye-ne-mez-sin !!! Dilediğince savaş, gönlünce yarış. Kazanan belli. Kaybeden besbelli. Kurmaya çalıştığın insan ilişkileri, bu çok değer verdiğin o adamdan, bu o çok değer verdiğin kadından, o için hoplatan, seni kendine bir lafıyla aşık eden kadından, bir gününü amansız geçirip, eğlediğin insanlardan da fazla ve acılı. Acıt kendine, hadi acısınlar sana yazık desinler cafer? yenebilir misin böyle? ezebilir misin kendini kendi ayaklarınla. ne mümkün. tamam ez ezil kork yenil ama yen be güzelim arada. nedir hoşuna giden nedir sevdiğin cafer? durup durup kontrol edilmek mi? bir boşluğa salınmak mı? yenmek mi yenilmek mi cafer? nedir istediğin?? sen bulmazsan kim bulacak? bak akşam olsun diyordun oldu akşam?
bak evim diyordun?
bak ruhum diyordun?
şimdi neyi bekliyorsun cafer? neyi? ruhunu alıp götüren, ruhunu pırpır bırakandan neyi bekliyorsun? o can almalarıyla değil can vermeleriyle ünlü...
1 note · View note
varolussalsanri · 2 years
Text
Geçenlerde yılın sonuna yaklaşmamızla arkadaşlarımla bir kafede otururken hızlı bir terapi uyguladım. Sarsıcıydı. Amacım psikoloji merakımı beslemekti temelde ama en çok da kendime söyleyemediğim ama sahip olduğum şeyleri diğer insanlarda görüp onları yaralamaktı.
“Evet” dedim, “2021 için bir iyi ki alayım” cevaplar geldi. Ardından “şimdi ise bir lanet” yine bir çok cevap aldım. “Şimdi ise en iyi gün?” peşisıra “en kötü gün?”
Farkettirmek istediğim şeye çok uygun cevaplar alıyordum. Arkadaşlarım yılın büyük bir kısmında bana yakındıkları veya zaman zaman nispet ederek anlattıkları şeylerin hiçbirine değinmemişlerdi.
“Farkettin mi, sen yılın %80’inde işsiz olmanı kafana delicesine takıp da hiç bundan bahsetmedin, peki sen 6 ay peşinde koştuğun kişiyle olamayacağını öğrendiğinde yaşadığın hüzün ve gecelerce uyuyamayışlarından, ya sen para kaybından dolayı girdiğin bunalım ve isteklerini elde edemeyişlerinin seni ne kadar yaraladığından bahsetmedin!”
Haklısın dediler.
Evet olumsuzluklar kısa zamanda ölüyor, geçiyor, geçecek, geçmeli de zaten. Ama en çok da bu yaralamıyor mu? Ölüyorsun, resmen lime lime oluyorsun acıdan, bitiyor, ve sen de bunu hep biliyorsun.
0 notes
varolussalsanri · 2 years
Text
Tanrı bozmakla ünlüdür. Bazen -hatta çoğu zaman- bozması yeğdir. Tanrı varlığımın ağır yükünü ya taşımama yardım etsin ya da bu yükü sırtımdan alsın demekten başka bir çare bırakmıyor.
Pek âlâ insan bir binaya, bir markaya, bir şehre, ve dört duvar içinde yaşananlara aşık olabiliyormuş. Orada olabilmek için her şeyini verebiliyormuş. Tam orada oluşunun ciddi bir açıklaması olduğu anda, hayatını kendince bir düzene oturttuktan sonra hayat sürgün ediyormuş.hayat mutluluğumu doğru bulmuyormuş belki de..
Şimdi hala canımla etimle orada olmak için her şeyimi verebilirim.ben orada ve oranın olmak istiyorum.
4 notes · View notes
varolussalsanri · 4 years
Text
Ben oradayım, ve oranın olduğumu delicesine hissediyorum. Yıllar sonra bedeli ödenmiş bir mükafat bu. Mevzu edilen ‘ora’ değişebiliyor-muş. Aidiyet, kuşkusuz güven, sevgi ve en önemlisi AŞK-bahsettiğim aşk karşı cinse vs. duyulan bir aşk değil. Biliyorsunuz ya ben, geçmişimde sıkışmış şimdimi bitiren bir adamım ve 2 insan var şimdi bütün bunlara tanık, yargılamayan destek olan. Tanrı bozmasın.
Pek âlâ insan bir binaya, bir markaya, bir şehre, ve dört duvar içinde yaşananlara aşık olabiliyormuş. Orada olabilmek için her şeyini verebiliyormuş. Tam orada oluşunun ciddi bir açıklaması olduğu anda, hayatını kendince bir düzene oturttuktan sonra hayat sürgün ediyormuş.hayat mutluluğumu doğru bulmuyormuş belki de..
Şimdi hala canımla etimle orada olmak için her şeyimi verebilirim.ben orada ve oranın olmak istiyorum.
4 notes · View notes
varolussalsanri · 4 years
Text
her şeye rağmen nasıl yaşanıyor böyle, imdat!
81 notes · View notes
varolussalsanri · 5 years
Text
hem bu kadar taş gibi demirden, güçlü. hem üflesen düşecek gibi üzgün, çelimsiz ve güçsüz. nasıl dayandım dünya ağrısına yirmi yıl.. aklım almıyor.
61 notes · View notes
varolussalsanri · 5 years
Text
It’s so sad that people want to die. But the thought that people want to jump off the bridge, bleed to death or overdose at Christmas Eve, is traumatic.
Butterfly flies
195 notes · View notes