Tumgik
ume2305 · 6 hours
Text
bu dünyada anlaşılmadığını hisseden, dünyaya arkasını dönen, içine kapanan herkese...
0 notes
ume2305 · 26 days
Text
sen bu dünyanın başına gelebilecek en iyi şeysin.
0 notes
ume2305 · 26 days
Text
bir saniyede değişir her şey...
0 notes
ume2305 · 26 days
Text
sırılsıklam olmuş iki küçük kedi yavrusunun sarılışı gibiydi, ikisinin bir birine sarıldıkları an... saat hiç bir şeyi hiçbir şey geçmiyordu. takvimin es geçtiği bir gündü o gün, tarihi yoktu. küçük kız bir zamanlar ağzından çıkan duaları unutamıyordu. - bu çizikleri, bu kırıkları, bu yaraları vermek için beni seçtin, peki,- demişti bir gün, - ama ben bunların hepsini nasıl düzelteceğim, hepsini nasıl iyileştireceğim...-biliyorum, orada bir yerde beni izliyorsun.- -dokunsan dokunduğun yerler iyileşecek- -ama dokunmuyorsun..- -çünkü ellerin yok.- -işte bu yüzden ellerin yok,- -eğer ellerin olsaydı kimsenin iyileşmeyen yarası kalmazdı.- -hiç bir anne çocuğunun kırıklarını birleştirmeye dayanamaz.- -ve bu dünya, kırıkları iyileşmemesi gereken insanların dünyası.-
0 notes
ume2305 · 26 days
Text
kapkaranlıktı tüm şehir.
sen geldin,
bir şimşek çaktı,
ve bütün şehir aydınlandı.
kupkuruydu kaldırımlar, topraklar.
sen geldin,
yağmur başladı,
ve bütün şehir ıslandı.
çıt çıkmıyordu koskoca şehirde, her yer sessiz.
sen geldin,
bir gök gürledi, güzel bir müzik başladı,
ve bütün şehir uyandı.
sen geldin,
inanabiliyor musun...
sen geldin...
sen geldin...
geldin...
hoş geldin.
0 notes
ume2305 · 27 days
Text
sen geldin. bir gök gürledi, güzel bir müzik başladı ve bütün şehir uyandı. sen geldin, inanabiliyor musun... sen geldin...
0 notes
ume2305 · 27 days
Text
belki beni gökyüzünün en büyükleri ay ve güneşken affetmezsin... o zaman ne olursun ay ve güneş gökyüzünün en küçükleriyken affet beni. olmaz mı güzel sevgilim...
0 notes
ume2305 · 27 days
Text
bir zamanlar bir hastalık varmış hayal dünyamın en derin köşesinde. bir maddenin yoksunluğundan ortaya çıkıyormuş. bir yere kadar o hastalık o maddeyle tedavi edilebiliyormuş, ama o maddenin yoksunluğuyla oluşan hastalık bir yerden sonra o maddeyle bile tedavi edilemiyormuş. sen ve ben gibi. senin yoksunluğun beni hasta etti, gelseydin iyileşirdim. gelmedin, şimdi gelsen bile iyileşmem.
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
yıldızlarla dolu olabilir mi hala beraber bakmadığımız gökyüzü..
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
tut elimi, buradan gidelim... olmaz demeden dinle beni bir... rüzgarım söndü, dindi ateşim. ah bebeğim ben hala deliyim... sen yokken ne gece ne de gündüz, ne ay var ne tek bir yıldız. her yer karanlık ve ıssız. göremiyorum...
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
sonra zaman durdu. saat akmaya devam ederken öylesine birden bire zaman duruverdi benim için. kafamda bir hayat inşa ettim, ne güzel dedim. sonra senin konuşmadığın bir sessizlik hayal ettim, inanır mısın bilmem gürültüden duramadım. susuşunun yarattığı gürültü, tahmin edilebilir seviyede değildi. dudakların birbirine değiyor, ağzın kapanıyor, hayal etsene bir daha benimle konuşmuyorsun... başın çevrildikçe dudakların aralanıyor, adımların başka hayatlarda, ağzından çıkan her kelime başkasına. yüzün bana döndükçe dudakların kapanıyor. sen bana baktıkça susuyorsun, gün geliyor bana bakmıyorsun. kafamın içinde inşa ettiğim şehri hatırlıyor musun, gözlerinin önünde inşa ettiğim bu şehri, duymasanda konuşmasanda görüyorsun,değil mi... hem bir şehri nasıl duyabilirsin ki... sen bir şehirle nasıl konuşabilirsin... bak gözlerin apaçık, ellerin kulaklarında. gözlerini ne kapatacak... cevap basit, ama sen göz kapaklarını kullanmıyorsun. çünkü görmek istiyorsun. bakıyorsun, binalar yok, hiç olmadığı kadar. denizler, gökyüzleri, birden fazla gökyüzü... çok yürüyoruz diye kaldırımlar bol bol, her yerde domates ağaçları, sana dödüğümü hayal ediyorsun, diyorum ki - domatesler ağaçta mı yetişir...- gülüyorsun dudakların aralanıyor. ama bu konuşmana yeter mi... aralanan her dudakdan bir söz çıkar mı... çıkmıyor. konuşmuyorsun. konuşmazsın da. sen gidersin, bu şehir yıkılır. problem değil, bırak bu şehir yıkılsın. domatesler ağaçlardan düşsün, üstüne basıp geç. kaldırımlarda taş kalmasın. denizler buharlaşıp uçsun, yok olsun. gökyüzleri... bir sürü gökyüzü kayboluversin birden kafamın içinden. tereddüt mü ettin, ellerin mi titredi, yık bu şehri. şimdi, tam şuan. hiçbir şey yapmana bile gerek yok, bir gün bu şehri yıkmak istersen hiçbir şey yapmadan yapacaksın bunu. senin susuşların denizleri buharlaştıracak, elini uzatmayışların yıkacak domates ağaçlarını. bu şehrin yıkılmasını mı istiyorsun... sessiz olacaksın o zaman, ama eğer sen burada kalmak istiyorsan, burada benimle kalmak istiyorsan kelimelerin olacak. bir şehir düşün, evlere girmek için anahtara ihtiyacın yok. sen hayatıma da anahtarla girmedin zaten. bir şehir düşün konuşursan bütün kapılar açılacak. bir şehir düşün, işte orası bizim şehrimiz.
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
hala aynı yerdeyim, hala aynı yerde hala aynı sessizlikte bekliyorum. sessizlikte insan belki aradığını duyar dedim, ama şarkıları hiçbir zaman kapatamadım. zira ben seni şarkı dinlerken daha duyuyorum. senin bana söyleyebilecek kelimelerin kalmadı, senin yerine şarkıları dinliyorum. çünkü biliyorum, sen de öyle güzel konuşursun , bir farkın yoktur şarkılardan. bir şarkı gibi seninde notalarını ezberlemişim, her çalan notada sonrakini tahmin edebiliyorum. oysa şimdi nerdesin , ben nerdeyim. notalar kadar yakın değiliz birbirimize, ama bil ki bizde notalar gibi yan yana olsak şarkı çıkar ortaya... sevgilim, ben her şekilde aynı yola çıkıyorum. hala aynı yerdeyim, hala aynı yerde bekliyorum. dönüp dolaşıyorum, bir sürü sokağa giriyorum bir sürü caddeyi geçiyorum, sahillerde dolaşıp aynı yola çıkıyorum. dünya mı yuvarlak yoksa ben mi çıkmazdayım...
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
ışık perisi
bir varmış bir yokmuş... bir zamanlar bir ışık perisi varmış. en büyük dileği uçmakmış. bunu o kadar dilemiş ki bir gün ona uçma gücü bahşedilmiş. uça uça dağların birinin en yüksek yerine bir yapmış... ama saray o kadar yüksekteymiş ki uçmadan ulaşmak imkansızmış. en büyük dileği gerçek olmuş ama bu dilek onu tek başına bırakmış. hayalini yaşayacağı o evde yapayalnız kalmış...
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
arkana bakmayı bırak...o yöne gitmiyorsun. önüne bakmalısın, çünkü tek gittiğimiz yön önümüz..
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
kilometrelerce öteden birini tanımak, sevmek hatta aşık olmak kolaydı... peki tüm bunlar yan yanaykende kolay olacak mıydı
0 notes
ume2305 · 28 days
Text
bu hesap artık ışıkları yanmayan o evde oturup kendi içindeki ışıkların yanmasını bekleyenlere, yol haritasını kaybetmiş ve bu satırlardan bir yol arayan herkese, karanlıktan korkan fakat bunu kendine itiraf etmeye korkmayanlara, perdeleri kapalı bir cama bakıp yıldızları izleyebilenlere, bize ait bu gezegende kendi içindeki hapisanesinede tutsak kalmışlara, ve tüm evini arayanlara gelsin...
1 note · View note