Tumgik
#köktendincilik
onderkaracay · 11 months
Text
Tumblr media
7 notes · View notes
inancdunyasi · 2 years
Link
Kökten dincilik nedir
0 notes
wwwcafrandeorg · 7 years
Photo
Tumblr media
Köktendincilik, Modernlik ve Kültürlerin Çatışması – Domenico Losurdo Yaygın ve banal “aydınlanmacı” yaklaşım, köktendincilikteki obskürantist Batı modernliği karşıtlığını eleştirir. Oysa en basit sosyolojik analizler bile göstermektedir ki, köktendinci hareketlerin toplumsal tabanı öncelikle kentlerdedir –en azından Mısır’da bu böyledir.
0 notes
harictengazeller · 4 years
Text
Özge Samancı’nın Bırak Üzülsünler: Türkiye’de Büyümek (2015) Kitabı Hakkında
Tumblr media
Merhaba, Ege ben! Size hariçten gazel okumaya geldim. Özellikle Türk Edebiyatı’nda esamesi okunmayan grafik roman türünden bir örnek hakkında iki kelam ederek bu beyhude yazıma başlamak istiyorum. Yayımlanması üzerinden epeyce bir süre geçmiş olmasına rağmen henüz hakkettiği itibarı bulamamış olan Özge Samancı’nın Bırak Üzülsünler: Türkiye’de Büyümek (2015) adlı otobiyografik grafik romanına bir göz atalım. Samancı, orta sınıf bir kız çocuğunun büyüme hikayesini, Türkiye’nin 80’li yıllarıyla harmanlayarak kimi okura o yıllarda büyümenin ne demek olduğunu veya olabileceğini hatırlatırken, görece genç okurlara da Türkiye’nin laiklik, militarizm ve İslami köktendincilik arasındaki çatışmasıyla geçen yakın tarihine ilişkin birtakım ipuçları sunuyor. Kitap, 1981 yılında İzmir’de, daha okul çağında olmayan 6 yaşındaki Özge’nin okula gitme isteğiyle başlıyor, içindeki 15 bölüm boyunca da Özge’nin büyüme hikayesini/ sancısını bizlere sunuyor. Özge’nin yaşamına dahil olurken bir yandan da Atatürk cetvelleri, necefli maşrapalar, Dallas, Commodore 64, mandolin kursları ve dershaneler gibi çoğunun 80’li yıllara ait olduğu, bazısının günümüzde de hala varlığını sürdürdüğü simgeler de okuma sürecimizde bizi yalnız bırakmıyor. Bu çalkantılı dönemin -gerçi Türkiye tarihinde çalkantılı olmayan bir dönemin varlığından söz edebilir miyiz, orası meçhul- ve Türk eğitim sisteminin bir kurbanı olan Özge, küçükken bir İstanbul ziyareti sonrası olimpik yüzücü olmaya karar verir. Sen hobi olarak gene yapçı fikirlere inandığı, ailesinin gelecekle ilgili basmakalıp verdiği tavsiyelerini ihmal edemediği ve ablası kadar sistemi çözemediği için Özge’nin ruh hali Türkiye’nin tarihi kadar karmaşıktır. Başarıya bir türlü ulaşamayan, ailesinin takdirini kapamayan ve içindeki babasına ait kötümser sesi kısamayan Özge, bazı aydınlanmaların ardından akıntıya karşı yüzmeye karar verir. Bize iyimser bir hikâye sunan bu kitap ne yazık ki uluslararası okuyucuları daha çok heyecanlandırdı. Bunun en büyük sebebi ise Bırak Üzülsünler: Türkiye’de Büyümek (2015) kitabını aslında Türk Edebiyatı örneği olarak değil de Dünya Edebiyatı örneği olarak okuyabilmemizle ilgili olabilir. Kitap aslında Türkçeleştirilmeden önce İngilizce olarak Dare to Disappoint: Growing Up in Turkey başlığı altında yayımlandı. Daha sonra Necdet Dümelli ile Özge Samancı kitabı Türkçeleştirdi. Bu da ne olursa olsun, bu kitabın aslında Türk okuyucular için değil de global okuyucu için yazıldığını gösteriyor. Bu sonuca, sadece dil seçimine bakarak değil aynı zamanda kitabı formal açılardan incelediğimizde de varabiliriz. Kitap, Franco Moretti’nin de bahsettiği gibi “foreign form, local form and local content” yani yabancı form, yerli form ve yerli içerik formülüyle üretilmiş. Bu formül, yerli okuyucuda, “evet ben bunu zaten biliyorum, neden bunu bilmiyormuşum gibi anlatıyor ki?” gibi bir hissiyat yaratırken, yabancı okuyucuya “inanmıyorum, ne kadar da ilginç bir ülke, Türkiye hiç düşündüğüm gibi değilmiş” minvalinde yorumlar yaptırıyor. Hal böyle olunca, Türk okura yüzeysel bir analiz olarak gelebilecek militarizm ya da köktendincilik eleştirisi, yabancı okurun Türkiye hakkında Google kullanmadan daha gerçekçi bir fikir edinmesine yarıyor. Velhasıl diyeceğim o ki bu kitabın en büyük özelliği, hikâyenin Türkiye’de geçmesi ve bunun gibi bir hikâyeyi global bir okuyucu kitlesine kazandıran ilk grafik roman olmasıdır. Romanın hikayesinin, çizimlerinden daha enteresan olduğunu söylemeden de geçemeyeceğim. Samancı’nın düğme, taş veya buruşturulmuş kağıt gibi nesneleri kullandığı fotoğrafların kitaba ton ve ışık anlamında daha iyi yedirilmiş olmasını dilerdim. Onun dışında Özge kahramanı, konu itibariyle iyi geliştirilmiş ancak Türkiye’nin eğitim sorunu ve Özge’nin kendini bulma ekseninden pek de kopartılmamış bir karakter olarak yaratılmış. Yine de akıcı bir anlatım ve sevimli çizimlerin yer aldığı bir kitap olarak raflarınızı güzelleştirecek bir kitap olarak değerlendirebiliriz!
0 notes
alticizilen · 7 years
Text
Mükemmel Olmamanın Hediyeleri – Dr. Brené Brown - Alıntılar
Kişisel gelişim kitaplarını oldum olası yavan bulduğumdan, pek okumam. Brene Brown’ın bu kitabını çok sevdiğim bir arkadaşımın tavsiyesi üzerine okudum. Kitap güzel ve samimydi. Çevirisi de güzeldi bence. Kişisel gelişim ve psikoloji kitaplarını seviyorsanız tavsiye ederim. Ancak, bu tarzı pek sevmiyorsanız, başka kitaplara yönelin. Çok bir şey kaçırmazsınız.
Tumblr media
Cesaret, merhamet ve bağlantıyı gündelik hayatlarımızda uygulamak, değerlilik geliştirme şeklimizle ilişkilidir. (s27)
Cesaret (courage) kelimesinin kökü cor’dur; kalp kelimesinin Latince karşılığı. En eski yapılarından bir tanesinde cesaret kelimesi bugün sahip olduğundan çok farklı bir tanıma sahipti. Cesaret esas anlamıyla “kalbindeki her şeyi anlatarak aklından geçeni söylemek” demekti. Zaman içinde bu tanım değişti ve bugün cesaret daha çok kahramanlıkla eşanlamlıdır. … Sıradan cesaret savunmasızlığımızı tehlikeye atmakla ilgilidir. (35)
Cesaret kelimesinde olduğu gibi merhamet kelimesinin kökenine bakarsak, merhametin neden genellikle acıya ilk yanıtımız olmadığını görürüz Merhamet (compassion) kelimesi Latince kelimeler pati ve cum’dan gelir, “birlikte acı çekmek” anlamını taşır.(38)
Merhamet uygulamasının en büyük (ve en az tartışılan) engellerinden biri, sınır koyma ve insanları sorumlu tutma korkusudur…. Merhametli insanları, sınırları çizilmiş insanlardır. (39)
Bazen sadece bağlantı içinde olduğumuzu düşünürüz. Örneğin teknoloji bağlantısı açısından bir tür dolandırıcıya dönüştü; bizi gerçekten öyle olmamamıza rağmen –en azından ihtiyaç duyduğumuz şekillerde değil- bağlantıda olduğumuza inandırıyor. Teknoloji çılgınlığı içerisindeki dünyamızda, yakın olma duygusuyla iletişim içinde olmayı karıştırdık. …. Yakınlığın en büyük engellerinden biri, “tek başına idare etmeye” yüklediğimiz kültürel önemdir. Bir şekilde başarıyı kimseye ihtiyaç duymamakla aynı kefeye koymaya başladık. …. Açık yürekle alabilinceye kadar, asla gerçekten açık yürekle veremiyoruz. Yardım almaya yargıyı eklediğimizde, bilerek ya da bilmeyerek yardım vermeye yargıyı ekliyoruz. (45)
Sevgi ve aidiyeti tam manasıyla yaşamak istiyorsak, sevgiye ve aidiyete değdiğimize inanmamız gerekiyor. (47)
Bu araştırmada en büyük sürprizlerden biri, uyum sağlama ve aidiyetin aynı şey olmadığını, aslında uyum sağlamanın aidiyeti engellediğini öğrenmekti. (50)
Aidiyet, insanın doğuştan gelen bizden daha büyük bir şeyin parçası olma arzusudur. … Gerçek aidiyet yalnızca biz özgün kusurlu yanlarımızı dünyaya sunduğumuzda gerçekleştiğinden, aidiyet duygumuz asla kendini kabul düzeyimizden daha büyük olamaz. (51)
Başkalarını şiddetle severiz, belki kendimizi sevdiğimizi düşündüğümüzden daha çok, ama kendimize karşı merhametli olmayı öğrenebilmemiz için o şiddetli sevginin bizi kendi benliklerimizin derinine götürmesi gerekir. (56)
Dr Hartling’e göre utançla baş etmek için, bazılarımız kendimizi geri çekerek, gizleyerek, sessizleştirerek ve sırları saklayarak uzaklaşır. Bazılarımız yatıştırılmayı ve gönlümüzün alınmasını isteyerek yakınlaşırız. Ve bazılarımız da saldırganlaşmak ve utançla mücadele etmek için utancı kullanmak suretiyle (gerçekten kaba e-postalar göndermek gibi) başkaları üzerinde güç kazanmaya çalışarak aksi yönde ilerleriz. (77)
Hikâyelerimiz herkese anlatmak için değildir. Onları dinlemek bir ayrıcalıktır ve paylaşmadan önce kendimize hep şunu sormalıyız: “Hikâyemi dinleme hakkını kim kazandı?”. (78)
Sorun, insanların ne düşündüğünü hiçbir şekilde önemsemediğimiz ve kalp kırıklığına karşı bağışık olduğumuz zaman, aynı zamanda bağlantı kurmakta da başarısız olmamızdır. Cesaret, hikayemizi anlatmak, eleştire karşı bağışık olmamaktır. Bağlantı deneyimlemek istiyorsak, savunmasız kalmak göze almak zorunda olduğumuz bir risktir. (84)
Başka insanların düşünceleri uğruna kendimizi feda etmeye değmez. Evet, etrafımızdaki insanlar için sahiciliğin büyüttüğü acılar olabilir ama sonunda, kendimize sadık kalmak sevdiğimiz insanlara verebileceğimiz en güzel armağandır. (85)
Neff’e göre öz duyarlılığın (self-compassion) üç unsuru vardır: öz sevecenlik (self-kindness), ortak insanlık (common humanity) ve bilinçlilik (mindfulness). (93)
Şükürler olsun ki merhamet de çabuk yayılır. Kendimize karşı sevecen olduğumuzda, başkalarını da kapsamına alabileceğimiz bir merhamet birikimi yaratırız. (95)
Maneviyat, bizden daha büyük bir güç tarafından hepimizin içinden çıkılması imkansız bir şekilde birbirimizle bağlantılı olduğumuzu ve bu güçle ve birbirimizle bağlantımızın sevgi ve merhamete dayandığını kabul etmek ve kutlamaktır. Maneviyat sahibi olmak yaşamlarımıza bir derinlik, anlam ve amaç duygusu getirir. (99)
Reklamlar, ürünlerden çok daha fazlasını satar. Değerleri, imajları ve başarı ve değerlilik, sevgi ve cinsellik, popülerlik ve normallik kavramlarını satar. (105)
Amaç, anlam ve derinlik olmadan, umudu yitirmek, duygularımıza hissizleşmek veya koşullarımızın altında ezilmek kolaydır. Maneviyatın kalbi bağlantıdır. O ayrılmaz bağlantıya inandığımızda, yalnız hissetmeyiz. (112)
Gerçek bir aidiyet duygusu hissetmek için, gerçek beni masaya koymam gerektiğini ve bunu ancak sevgim varsa yapabileceğimi şimdi anlıyorum. (115)
Köktendincilik ve aşırıcılığın birçok biçimi kesinliği inanca tercih etmekle ilgilidir. (131)
Anne Lamott’un bir kitabından: “İnancın tersi, ş��phe değil kesinliktir.”
Ebeveynlerim başarılar ve kazançlar parkuruna çıktı ve yaratıcılık yerini kıyaslama diye de bilinen o boğucu uyum sağlama ve daha iyi olma karışımına bıraktı. …. Karşılaştırdığımızda, “benzer şeyler” den oluşan özel bir koleksiyonun içinde kimin ya da neyin en iyisi olduğunu görmek isteriz. … Uyum göstermeye ve rekabet etmeye bu kadar çok enerji harcarken, yaratıcılık, minnettarlık, keyif ve sahicilik gibi önemli şeylere zaman ayırmanın ne kadar zor olduğunu görmek zor değildir. Sevgili arkadaşım Laura Williams’ın hep “Karşılaştırma mutluluk hırsızıdır” demesinin nedenini şimdi anlıyorum. (137)
Stuart Brown oyun teorisi: Oyunun 7 özelliğini öne sürer ki bunlardan birincisi oyunun açıkça amaçsız olduğudur. Temelde bu, oyun için oyun oynadığımız anlamına gelir. Bunu eğlenceli olduğu ve eğlendiğimiz için yaparız. … Oyunun tersi iş değildir, oyunun tersi depresyondur. … En önemlisi içsel ihtiyaç ve arzularımızdan gelen gerçek oyun, işimizde kalıcı keyif ve doyum bulmanın tek yoludur. Uzun vadede iş oyunsuz yürümez. (143)
Başarı ve kazanımların keyif ve anlam getireceğini sanıyoruz ama bu kovalamaca bizi bu kadar yorgun ve yavaşlamaktan korkar halde tutan şeyin ta kendisi olabilir. (145)
Ayrıca gerçekten kaygılı ve aşırı stresli olduğum zamanlarda başımın dönmesinin nedenini anlamak istiyordum. Gerçekten sersemliyordum ve oda dönmeye başlıyordu. …. Baş dönmesi yeniydi, kaygı değildi. … Birçok yönden, kaygı yaşamımın bir sabitiydi. Ancak bütün kalbinle yaşamak konusunda farkındalık geliştirmeye başladıkça, bedenimin adeta “Kaygıyı görmezden gelmeni çok zorlaştırarak bu yeni yaşama biçimini benimsemene yardım edeceğim” dedi. Fazla kaygıya kapılırsam, kelimenin tam manasıyla oturmak ya da düşmeyi göze almak zorundayım. (149)
Ben sükûneti duygusal tepkiselliği idare ederken derinlik ve farkındalık yaratmak olarak tanımlıyorum. Sakin insanları düşündüğümde, karmaşık durumlara derinlik getirebilen ve duygularını korku ve öfke gibi yoğunluğu artmış duygulara tepki vermeden hissedebilen insanları düşünüyorum. (150)
Psikolog ve yazar Harrit Lerner “Kaygı, son derece bulaşıcıdır; sükunet de öyle” der.
Dinginlik hiçliğe odaklanmakla ilgili değildir; bir açıklık yaratmakla ilgilidir. Duygusal yönden dağınıklığın olmadığı bir alan açmak ve kendimize hissetme ve düşünme ve hayal kurma ve sorgulama imkanı vermektir. (153)
Dahası, yeteneklerimizi geliştirmek ve paylaşmak suretiyle ruhu onurlandırıyor ve Tanrı’la bağlantı kuruyorsak, kendinden şüphe korkunun inancımızı sarmasına izin vermektir. (159)
Dünyanın neye ihtiyaç duyduğunu sorma. Seni neyin canlandırdığını sor ve giy, onu yap. Çünkü dünyanın ihtiyaç duyduğu şey, canlı insanlardır. (Howard Thurman)
Kahkaha, şarkı ve dans duygusal ve ruhsal bağlantı yaratır; rahatlık, kutlama, ilham ve şifa ararken gerçekten önemli olan bir şeyi bize hatırlatır: yalnız olmadığımızı. … Hakiki kahkaha, kişinin kendisiyle dalga geçerek veya saptırma yoluyla mizah kullanması değildir; kimi zaman arkasına saklandığımız acılı kahkaha çeşidi de değildir. Bilinçli kahkaha, hikayelerimizi paylaşmanın gücünü fark ettiğimizde hissettiğimiz rahatlama ve bağlantıyı içerir. Birbirimize gülmeyiz, birlikte güleriz. (167)
Kendimize özgür olma izni vermediğimizde, nadiren özgürlüğü başkalarında da hoş görürüz. Onları küçümseriz, onlarla dalga geçeriz, davranışlarını alaya alırız ve bazen onları utandırırız. (173)
1 note · View note
sahafyurdu · 5 years
Photo
Tumblr media
KAOS İMPARATORLUĞU ALAIN JOXE *TEMİZ *233 sayfa Mezat Açılış : 5₺ Çarşamba Saat 22 de biter Bu kitap Amerikan imparatorluğunun geleceği meselesini önemli bir soru sorarak ortaya atıyor: Amerika Birleşik Devletleri'nin gücü her şeyden önce ekonomik midir, yoksa askeri temelli bir iktidar mıdır? Alain Joxe bu soruyu cevaplamak için öncelikle Makyavelli, Hobbes ve Clausewitz'in "Devlet, Cumhuriyet ve İmparatorluk" kuramlarına başvuruyor. Ekonomi de dahil olmak üzere iktidarını sağlamak için devlet, silahlı güç tekelini meşrulaştırır ve Ortaçağ'ın sonunda ortaya çıkan doğal durumu, "herkesin herkese karşı savaşı"nı savuştururdu. Ama bugün, özellikle üç büyük dine mensup aşırı sağcı din adamlarının siyasallaştırdığı köktendincilik adı altında yeniden sanki o günlere dönüyoruz. Yazar 1991'deki Körfez Savaşı'nın ardından Amerikan stratejik doktrinini inceleyerek, dünyanın her tarafından patlak veren "küçük savaşlar"ın derindeki sebeplerine ışık tutuyor. Amerika Birleşik Devletleri gücüne rağmen ne düzeni ve barışı getirmek için dünyayı ele geçirmeyi, ne de bütün dünya halklarının genel olarak güvenliğinin sorumluluğunu üstlenmeyi düşünüyor. @sahafyurdu #sahafyurdu #Sahaf #kitap #mezat #ucuzkitap #kaosimparatorluğu #alainjoxe https://www.instagram.com/p/ByQiTU6nMp0/?igshid=1i0egi6ct7h5y
0 notes
ebookindiroku-blog · 6 years
Text
Sosyalist Cep Kitapları Seti (12 Kitap Takım) Ebook
Sosyalist Cep Kitapları Seti (12 Kitap Takım) Set İçindeki Kitaplar;
Sosyalist Dünya Görüşü Marksizm Ünlü Fransız Marksisti Henri Lefebvre, bu eserinde, çok geniş ve karmaşık bir öğreti olan Marksizmin kısa ama doyurucu ve anlaşılır bir özetini sunuyor.
Marksist İktisat El Kitabı İkinci basımı çıktı; bu kez cep kitabı boyutlarında! Marx’ın iktisat teorisi ve devrimci öğretisinin bütünü, 150 yılı aşkın bir süredir kapitalist ideologların amansız saldırıları altında. 
Marksizm Nedir?  Karl Marx’ın temel yapıtı Kapital’in çizgi romanı Kapital Manga’yı 2009 yılında okurlarla buluşturan Yordam Kitap, şimdi de bilimsel sosyalizmin en yaygın belgesi Komünist Manifesto’nun çizgi romanı Komünist Manifesto Manga’yı yayınlıyor. 
Marksizm Üzerine Dört Ders 20. yüzyılın önde gelen Marksist iktisatçılarından Paul Sweezy’nin Sosyalist Cep Kitapları dizisi içinde yayınlanan bu kitabı, Marksizmin temellerine ve özellikle de emperyalizmin işleyiş tarzına ışık tutarak, sermayenin günümüzdeki krizinin tam olarak anlaşılabilmesi için mutlaka okunması gereken bir çalışma olma özelliği taşıyor. 
Tarihin Yapıları Dünyamızı nasıl bir gelecek bekliyor? İnsanlık mı yok olacak, yoksa bu yok oluş sürecinin mi sonu gelecek? Bizimkini izleyecek dünya üzerine neler söyleyebiliriz? Dönüşüm olanakları nelerdir? 
Diyalektik Materyalizme Giriş Ünlü Marksist siyasetçi ve kuramcı August Thalheimer’in 1927 yılında Moskova’daki Sun Yat-sen Üniversitesinin ikinci sınıf öğrencilerine verdiği “Modern Dünya Görüşü” dersinin notları. 
Marksizme Sıra Dışı Bir Giriş Türkiyeli okurların ilgiyle karşıladığı Diyalektiğin Dansı’nın yazarı Bertell Ollman’ın bu eseri, Marx’ın kapitalizm analizine bir giriş niteliği taşıyor. Ollman bir yandan konu hakkında detaylı bilgiye sahip olmayan okuyucuya yabancılaşma, değer kuramı ve proletarya diktatörlüğü gibi Marx’ın kuramının ana kavramlarını tanıtıyor, bu kavramların birbirleriyle ilişkilerine ve genel kapitalizm kuramı içindeki yerlerine vurgu yapıyor. 
Köktendincilik Nedir?  Uluslararası Marx-Hegel Diyalektik Düşünce Topluluğu’nun başkanı Prof. Domenico Losurdo, bu kitapta sadece İslami değil, aynı zamanda Yahudi ve Hristiyan köktendinciliğinin tarihsel, sosyolojik ve siyasal kaynaklarını tartışıyor. Böylece indirgemeci ve tek taraflı yorumları ters yüz ediyor: Bir yandan güncel siyasal tartışmalarda birbirinin karşı kutbunda yer aldığı varsayılan farklı köktendincilikleri eleştirel bir gözle ele alarak, sadece farklılıklarına değil, aynı zamanda ortak noktalarına da işaret ediyor. 
Felsefe İncelemeleri Bu kitap, tarihsel maddecilik görüşünü, özgün metinlere dayanarak görece küçük oylumlu bir kitap içinde, olabildiğince varsıl bir biçimde sunmayı amaçlıyor. Bundan yaklaşık yarım yüzyıl önce Fransız Marksist Emile Bottigelli tarafından gerçekleştirilen bu derleme, Karl Marx ile Friedrich Engels’in bu konuda kaleme aldıkları en ünlü metinlerinden yapılmış bir seçme niteliğinde. Metinlerin bir bölümü, zamanında kitap ya da makale olarak yayınlanmış, bir bölümü el yazması olarak kalmış, bir bölümü ise mektup parçaları. 
Komünist Manifesto Komünist Manifesto bilimsel sosyalizmin en önemli program belgelerinden biridir. “Bu küçük kitapçığın ağırlığı pek çok cilde denktir. Bugüne dek uygar dünyada örgütlü ve mücadeleci proletaryanın tümüne hayat ve hareket veren onun ruhudur.”  -Lenin- 
Karl Marx ve Marksizm Üzerine Lenin’in Marx’ı ve Marksizmi tanıtmak üzere 1914 yılında popüler bir ansiklopedi için kaleme aldığı bu metin, Karl Marx’ın kısa yaşamöyküsünü ve Marksizmin yoğun ve anlaşılır bir özetini sunuyor. Daha sonra, Lenin’in sağlığında, kitapçık olarak da yayınlanan bu parlak özet, Marksizm okuyucuları için yol gösterici nitelikteki ayrıntılı bir kaynakça da içeriyor. 
Felsefe El Kitabı Diyalektik ve tarihsel materyalizm, bilimsel sosyalizmin temel bileşenlerinden biridir ve Marksizmin genel teorik ve yöntembilimsel temelini oluşturur. Marksist felsefeyi incelemek, bilimsel bir dünya görüşü oluşturmanın başlıca yollarından biridir. Bu nedenle felsefe bilmeden ne bir bütün olarak Marksizm-Leninizm ne de bilimsel sosyalizm, ekonomi politik ya da öteki toplumsal bilimler layıkıyla öğrenilebilir.
Sosyalist Cep Kitapları Seti (12 Kitap Takım) Ebook
0 notes
kitapindiroku · 6 years
Text
Sosyalist Cep Kitapları Seti (12 Kitap Takım) Kitabı pdf indir pdf indir
Sosyalist Cep Kitapları Seti (12 Kitap Takım) Set İçindeki Kitaplar;
Sosyalist Dünya Görüşü Marksizm Ünlü Fransız Marksisti Henri Lefebvre, bu eserinde, çok geniş ve karmaşık bir öğreti olan Marksizmin kısa ama doyurucu ve anlaşılır bir özetini sunuyor.
Marksist İktisat El Kitabı İkinci basımı çıktı; bu kez cep kitabı boyutlarında! Marx’ın iktisat teorisi ve devrimci öğretisinin bütünü, 150 yılı aşkın bir süredir kapitalist ideologların amansız saldırıları altında. 
Marksizm Nedir?  Karl Marx’ın temel yapıtı Kapital’in çizgi romanı Kapital Manga’yı 2009 yılında okurlarla buluşturan Yordam Kitap, şimdi de bilimsel sosyalizmin en yaygın belgesi Komünist Manifesto’nun çizgi romanı Komünist Manifesto Manga’yı yayınlıyor. 
Marksizm Üzerine Dört Ders 20. yüzyılın önde gelen Marksist iktisatçılarından Paul Sweezy’nin Sosyalist Cep Kitapları dizisi içinde yayınlanan bu kitabı, Marksizmin temellerine ve özellikle de emperyalizmin işleyiş tarzına ışık tutarak, sermayenin günümüzdeki krizinin tam olarak anlaşılabilmesi için mutlaka okunması gereken bir çalışma olma özelliği taşıyor. 
Tarihin Yapıları Dünyamızı nasıl bir gelecek bekliyor? İnsanlık mı yok olacak, yoksa bu yok oluş sürecinin mi sonu gelecek? Bizimkini izleyecek dünya üzerine neler söyleyebiliriz? Dönüşüm olanakları nelerdir? 
Diyalektik Materyalizme Giriş Ünlü Marksist siyasetçi ve kuramcı August Thalheimer’in 1927 yılında Moskova’daki Sun Yat-sen Üniversitesinin ikinci sınıf öğrencilerine verdiği “Modern Dünya Görüşü” dersinin notları. 
Marksizme Sıra Dışı Bir Giriş Türkiyeli okurların ilgiyle karşıladığı Diyalektiğin Dansı’nın yazarı Bertell Ollman’ın bu eseri, Marx’ın kapitalizm analizine bir giriş niteliği taşıyor. Ollman bir yandan konu hakkında detaylı bilgiye sahip olmayan okuyucuya yabancılaşma, değer kuramı ve proletarya diktatörlüğü gibi Marx’ın kuramının ana kavramlarını tanıtıyor, bu kavramların birbirleriyle ilişkilerine ve genel kapitalizm kuramı içindeki yerlerine vurgu yapıyor. 
Köktendincilik Nedir?  Uluslararası Marx-Hegel Diyalektik Düşünce Topluluğu’nun başkanı Prof. Domenico Losurdo, bu kitapta sadece İslami değil, aynı zamanda Yahudi ve Hristiyan köktendinciliğinin tarihsel, sosyolojik ve siyasal kaynaklarını tartışıyor. Böylece indirgemeci ve tek taraflı yorumları ters yüz ediyor: Bir yandan güncel siyasal tartışmalarda birbirinin karşı kutbunda yer aldığı varsayılan farklı köktendincilikleri eleştirel bir gözle ele alarak, sadece farklılıklarına değil, aynı zamanda ortak noktalarına da işaret ediyor. 
Felsefe İncelemeleri Bu kitap, tarihsel maddecilik görüşünü, özgün metinlere dayanarak görece küçük oylumlu bir kitap içinde, olabildiğince varsıl bir biçimde sunmayı amaçlıyor. Bundan yaklaşık yarım yüzyıl önce Fransız Marksist Emile Bottigelli tarafından gerçekleştirilen bu derleme, Karl Marx ile Friedrich Engels’in bu konuda kaleme aldıkları en ünlü metinlerinden yapılmış bir seçme niteliğinde. Metinlerin bir bölümü, zamanında kitap ya da makale olarak yayınlanmış, bir bölümü el yazması olarak kalmış, bir bölümü ise mektup parçaları. 
Komünist Manifesto Komünist Manifesto bilimsel sosyalizmin en önemli program belgelerinden biridir. “Bu küçük kitapçığın ağırlığı pek çok cilde denktir. Bugüne dek uygar dünyada örgütlü ve mücadeleci proletaryanın tümüne hayat ve hareket veren onun ruhudur.”  -Lenin- 
Karl Marx ve Marksizm Üzerine Lenin’in Marx’ı ve Marksizmi tanıtmak üzere 1914 yılında popüler bir ansiklopedi için kaleme aldığı bu metin, Karl Marx’ın kısa yaşamöyküsünü ve Marksizmin yoğun ve anlaşılır bir özetini sunuyor. Daha sonra, Lenin’in sağlığında, kitapçık olarak da yayınlanan bu parlak özet, Marksizm okuyucuları için yol gösterici nitelikteki ayrıntılı bir kaynakça da içeriyor. 
Felsefe El Kitabı Diyalektik ve tarihsel materyalizm, bilimsel sosyalizmin temel bileşenlerinden biridir ve Marksizmin genel teorik ve yöntembilimsel temelini oluşturur. Marksist felsefeyi incelemek, bilimsel bir dünya görüşü oluşturmanın başlıca yollarından biridir. Bu nedenle felsefe bilmeden ne bir bütün olarak Marksizm-Leninizm ne de bilimsel sosyalizm, ekonomi politik ya da öteki toplumsal bilimler layıkıyla öğrenilebilir.
Sosyalist Cep Kitapları Seti (12 Kitap Takım) Kitabı pdf indir pdf indir oku
0 notes
besinhaberajansi · 6 years
Text
Köktendincilik, Modernlik ve Kültürlerin Çatışması – Domenico Losurdo
http://dlvr.it/QFbPgP
0 notes
haberin-varmi · 7 years
Text
ACINIZI BİLİYOR, ACINIZI PAYLAŞIYORUZ
DİSK Genel Başkanı Kani Beko, İspanya’nın Barcelona kentinde yaşanan katliamla ilgili bir açıklama yaptı.
Açıklamanın tam metni şöyle:
İspanya’nın Barcelona kentinde 13 insanın ölmesine, yüzün üzerinde insanın yaralanmasına neden olan alçakça saldırının acısını yüreğimizde hissediyor; hayatını kaybedenlere rahmet, yakınlarına başsağlığı ve yaralılara acil şifalar diliyoruz.
Katalan halkının acısı ne yazık ki hem bir katliam coğrafyasında yaşayan bizler için, hem de neredeyse tüm dünya için tanıdık bir acı haline gelmiştir. Terörün hedefi artık tüm bir dünya, her bir insan olmuştur.
Hükümetlerin, IŞİD ve benzeri cihatçı örgütleri besleyen politikalarının bedelini tüm insanlık ödemektedir. Bu noktada meseleyi basitçe istihbarat ya da terörle mücadele sorunu olarak tartışmak, kan ve dehşet dolu bir filmi izlemeye devam etmek anlamına gelecektir.
İçinde bulunduğumuz çağda bizlere dayatılan emperyalist-kapitalist düzen, sadece ve sadece işsizlik, yoksulluk, savaş, ırkçılık, ayrımcılık, köktendincilik ve kriz üretmektedir. Bu barbarlık çağına artık hep beraber son vermek, “emek, barış, demokrasi” çağının kapılarını açmak için dayanışmayı ve mücadeleyi büyüteceğiz.
Barcelona’dan Paris’e, Beyrut’tan, Ankara’ya, gözlerimizin rengi farklı olsa da gözyaşlarımızın rengi aynıdır.
Acımız ortaktır, mücadelemiz de ortak olacaktır…
http://ift.tt/2x9CJAK
0 notes
sizekitap · 7 years
Text
Tanrı Adına Savaş
Tanrı Adına Savaş Karen Armstrong Alfa Yayınları
Bu olağanüstü kitabın önemi geniş kapsamlı görüşleri kadar ayrıntılarında yatmakta… Köktendincilik zorla kontrol altına alınamaz. Eğer yenilgiye uğratılmak isteniyorsa öncelikle anlaşılmak zorunda. 
– Philip Ziegler, Daily Telegraph
Köktendinciliğin hayaleti dünyamıza musallat olmuş durumda ve çoğumuz sadece dehşete kapılmakla kalmadık, bundan şaşkınlığa da uğradık… Hasta rehberine ihtiyacımız var. Karen Armstrong işte bu rehber.
– A. N. Wilson, Daily Mail
Armstrong bütün alışıldık yeteneklerini sergiliyor: Onun gözüyle on dokuzuncu yüzyıl sonu ve yirminci yüzyılla ilgili her satır değerli ve her hikâye ilgi çekici.
– Felipe Fernandez-Armesto, Literary Review 
Olağanüstü bir kitap. Din ve politikayla çok az ilgisi olan bir okurun bile mutlaka alması gereken bir kitap.
– Tom Morton, Scotland on Sunday 
Karen Armstrong’un kitabı köktendinciliği korkutucu öğlerinden arındırılmış olarak görmemize, böylece de onu ciddiye almamıza ve onunla baş etmeye yönelik stratejiler geliştirmemize imkân sağlıyor. İnsancıl ve anlayışlı.
– Gabriel Josipovich, The Times 
devamı burada => https://goo.gl/u8FACW
0 notes
leventgelegen · 7 years
Photo
Tumblr media
New Post has been published on http://sunsavunma.net/guncel/abd-disisleri-bakanligi-rusyayi-islamci-teroristleri-gondermekle-tehdit-etti/
ABD Dışişleri Bakanlığı Rusya’yı İslamcı Teröristleri Göndermekle Tehdit Etti
ABD Dışişleri Bakanlığı Rusya’yı İslamcı Teröristleri Göndermekle Tehdit Etti
Çeviren: Ercan Caner, Ankara-Türkiye, 
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby, Suriye’de bulunan Salafist teröristlerin yakında Rusya kentlerine saldırılar düzenleyebileceği konusunda Rusya’yı uyardı.
Dışişleri Bakanlığı sözcüsü John Kirby yaptığı açıklamada; ‘‘Aşırılık yanlısı gruplar,  Rusya’nın çıkarlarını ve hatta belki Rus kentlerini de hedef alan operasyonlarını genişletmek ve yaymak maksadıyla; Suriye’de olan boşlukları istismar etmeye devam edecekler. Rusya askerlerini ceset torbalarında evlerine göndermeye devam edecek ve kaynaklarını ve belki de hava araçlarını dahi kaybedecek.’’ ifadelerini kullandı.
Suriye’deki aşırılık yanlısı gruplar, Birleşik Devletler ve onun ortağı olan Körfez Arap Emirlikleri tarafından desteklendiğinden,  ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan bu açıklama Rusya’ya karşı bir tehdit olarak yorumlanabilir. Rusya tarafından yapılan açıklama da bu yöndedir.
Rusya Dışişleri Bakanlığı sözcüsü Maria Zakharova yaptığı açıklamada; ‘‘Bu ifadeleri harekete geçilmesi yönünde bir direktif olarak değerlendiriyoruz.’’ sözlerini kullanmıştır. Savunma Bakanlığı sözcüsü Tümgeneral Igor Konashenkov da,  Suriye’de görünüşte hükümete karşı savaşan bütün muhaliflerin, aslında ABD tarafından kontrol edilen uluslararası bir terörist ittifak olduğunu eklemiştir. Konashenkov’a göre Kirby’nin açıklamasındaki şok eden ayrıntı, ABD’nin terörist faaliyetlere olan direkt etkisinin büyüklüğünün, Rusya’yı da kapsayacak şekilde küresel bir seviyeye ulaşmasıdır.
CBS News Zakharova ve Konashenkov tarafından yapılan açıklamaların önemini göz ardı ederek: Rus yetkililer tarafından yapılan açıklamaların, ABD ve Rusya tarafından desteklenen ateşkesin bozulması ve Rusya hava kuvvetleri tarafından desteklenen Suriye ordusunun Halep’te yaptığı katliam sonrasında, Moskova ve Washington arasındaki güvensizlik ve gerilimin ulaştığı seviyenin göstergesi olduğunu iddia etmektedir. CBS News’e göre  artan gerilim, ateşkesi yeniden canlandırmayı giderek bir olasılık olmaktan ç��karmaktadır.
ABD Dışişleri Bakanı John Kerry, geçtiğimiz Çarşamba günü yaptığı açıklamada, Rus ve Suriye savaş uçaklarının Halep kentine yaptığı öldürücü hava saldırıları nedeniyle, Washington’un Moskova ile Suriye görüşmelerini sonlandırma aşamasına geldiğini açıklamıştır.
Başka bir ifadeyle Kerry, Suriye’nin, ABD ve Suudi Arabistan tarafından desteklenen teröristlere karşı savaşmasına tepki olarak, ateşkesi sonlandırma tehdidinde bulunmaktadır.
Konashenkov’un sözleri oldukça ileri görüşlü açıklamalar. Ruslar; CIA, Pakistan istihbaratı ve Suudiler tarafından yaratılan uluslararası terörist ittifakın, CIA’nin Afganistan’da el altından yürüttüğü gizli savaş sonrasında, Sovyetler Birliği zamanındaki Müslüman cumhuriyetlere nasıl sokulduğunu çok iyi bilmektedirler. Michel Chossudovsky’e göre ‘‘Amerikan karşıtı ideolojisine rağmen İslamcı köktendincilik, eski Sovyetler Birliği, Balkanlar ve Orta Doğu’da, büyük oranda Washington’un stratejik hedeflerine hizmet etmektedir.’’
Rusya Federasyonu’na ihanet eden Çeçen özerk bölgesinin isyancı liderleri olan Şamil Basayev ve Al Khattab, Afganistan ve Pakistan’da CIA tarafından desteklenen kamplarda eğitilmiş ve beyinleri yıkanmıştır.
CIA, Rusya Federasyonundaki laik kurumları yok etmek için İslam dinini kullanmıştır. Chossudovsky’e göre; Eski Sovyetler Birliği zamanında, büyük oranda laik olan Müslüman toplumlara İslami yasanın dayatılması, Amerika’nın bölgedeki stratejik çıkarlarına hizmet etmiştir. Geçmişte, İslami yasaları ret etmeye dayanan kuvvetli laik gelenek, Rusya Federasyonu’nun parçası olan Çeçenistan ve Dağıstan dâhil, Merkezi Asya ve Kafkaslarda her yere yayılmıştır.
Suudiler, Sovyetlerin Afganistan’daki yenilgisini takiben, 1980’li yılların sonlarında, radikal Vahabi inancını Çeçenistan,  Dağıstan ve Tacikistan’a sokmuşlardır. Dağıstan ve Çeçenistan’ın ayrılıkçı İslami Cemaatleri, Kafkaslarda bağımsız bir İslami devlet kurmuşlardır. CIA destekli Al-Khattab Rus ordusuna karşı baskınlar düzenlemiştir.
Yandaş medya, Rusya’nın Kirby’nin açıklamasına karşı tepkisini, uzlaşmaz tavrının ve Suriye’de Esat yönetimini iktidardan uzaklaştırarak, bir Vahabi eyaleti kurmayı hedefleyen cihat savaşçılarına yönelik saldırıları durdurmayı hedefleyen ateşkese katılmaya olan isteksizliğinin bir göstergesi olarak tanımlamaktadır. Ruslar, Suriye’de terörün durdurulmasıyla direkt olarak ilgilenmektedirler, Kirby’nin açıklamaları bunu doğrulayan ilave bir kanıt olmuştur.
Çevirenin Notları: Metin aslına sadık kalınarak çevrilmiştir. Yazının orijinaline aşağıdaki linkten erişebilirsiniz.
http://awdnews.com/political/u-s-state-department -threatens-to-send-islamic-terrorists-into-russia
0 notes
sahafyurdu · 6 years
Photo
Tumblr media
BU KİTAP MEZATTA!!! DİNDE ÖLÇÜLÜ OLMAK ABDURRAHMAN B.EL LUBEYHİK *Kayhan yay. 496 sayfa Mezat Açılış :9 ₺ Cuma saat 22:00'de biter. Din adına konuşan üç insan tipi vardır. Birincisi; dinin emirlerini olduğu gibi kabul edip, o doğrultuda yaşayanlar. İkincisi; dinin emirlerini abartarak, olmayan şeyleri dindenmiş gibi gösterenler. Üçüncüsü; dinin emirlerini yok sayıp toptan reddedenler. Bu çalışma; İslam’ın davet metoduna uygun olarak hem yapısı hem de zaman itibariyle çok önemlidir. Çünkü görüş ve yaşam tarzı olarak bir takım aşırılıkların, günümüzde İslami akımlarda yaşandığı aşikârdır. Şeriat dilindeki aşırılığın, Hıristiyanlardaki fundamentalizm (köktendincilik) ve laiklerin kullandığı fanatizm kavramlarıyla karıştırılmış olması ve bu yüzden bunları birbirinden ayırmak gerektiği de aşikârdır. Bazı çevrelerin de aşırılıkla mücadele bahanesiyle İslam’la savaştıkları da bilinmektedir. Dine ait konuları, bazı kimseler eksik algılayarak bazıları da abartarak yanlışlığa düşmektedir. İşin hakikati ise iki kesim tarafından da ziyan edilmektedir. Bu eser; İslam’ın iki temel dayanağı, Kur’an ve Sünnetin yol gösterdiği ölçülere göre hazırlanmıştır. Buna göre dini, ölçüyü kaçırmadan yaşamak gerekir. Aşırılığa kaçmaya lüzum yoktur. Bundan böyle, özellikle din adına konuşan insanların bu eseri dikkate alarak değerlendirme yapacakları temennimizdir. "Dinde Ölçülü Olmak"herkesin başucu kitabı olmalıdır. https://www.instagram.com/p/Bn9vkcxHgUj/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=1fbrz642x5t3c
0 notes
kitapindiroku · 7 years
Text
Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik Kitabı pdf indir pdf indir
Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik Müslüman toplumlarda cinsellik konusunda son yıllarda önemli çalışmalar yapıldı, ama bunları bir araya getiren bir derleme bugüne kadar yayınlanmamıştı. Türkiye, Filistin, Pakistan, Fas, Nijerya gibi farklı ülkelerden araştırmacıların makalelerinin yer aldığı Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik, bu alandaki boşluğa dolduruyor. Kitapta cinsellik toplumsal bağlamına oturtularak olanca karmaşıklığı içinde farklı cepheleriyle inceleniyor: Cinselliğe ilişkin kültürel kurgular, cinsel politika, milliyetçilik ve köktendincilik gibi akımların cinselliğe yaklaşımları, modernleşmenin ve modern devletlerin oynadığı rol, tıp, hukuk, ataerkil düzen, baskı, şiddet, tecavüz, namus, bekaret, evlilik, haz… Yazarlar, İslam’ı tek bir öze indirgeyen kolaycı yaklaşımlardan titizlikle kaçınarak Müslüman toplumlarda çarpıcı bir çeşitlilik olduğunu gösteriyor, farklı toplumların ve tarihsel dönemlerin kendine özgü niteliklerini vurguluyorlar. Ayrıca gerek Müslüman toplumların kendi aralarında gerekse başka toplumlarla, özellikle Batı dünyasıyla yapılan karşılaştırmalar da analizlerin önemli bir parçasını oluşturuyor. Böylece, cinselliğin yalnızca “kişisel ve özel” bir mesele olmadığını, toplumsal iktidar ilişkilerinin merkezi bir unsuru olduğunu gösteren bir tablo çıkıyor karşımıza. Kendi alanında bir ilk olan bu derleme, yalnızca konunun uzmanlarına değil, bütün okurlara seslenen kapsamlı ve ufuk açıcı bir eser.
Müslüman Toplumlarda Kadın ve Cinsellik Kitabı pdf indir pdf indir oku
0 notes
besinhaberajansi · 7 years
Text
Köktendincilik, Modernlik ve Kültürlerin Çatışması – Domenico Losurdo
http://dlvr.it/PLY3ck
0 notes
makaleler · 9 years
Text
ATEİZM VE KÖKTENDİNCİLİK
Tumblr media
    ATEİZM VE KÖKTENDİNCİLİK
  Evrim ateist felsefe bir Yaratıcı iradenin OLMADIĞINI, her şeyin RASTLANTILAR SONUCU oluştuğunu, oluşumun İLKELDEN GELİŞKİNE doğru olduğunu temel alır.  Evrimde ateizmin yan ürünlerinden biridir ve aynı temeller üzerine kurgulanmıştır.
Ateizm bilimsel olduğunu iddia eder. Doğal olarak karşıtı olan dinler, inançlar bilim dışıdır.
Pozitif bilim bir varsayımı gerçek (doğru) olarak kabul etmek için GÖZLEM VE DENEYLERLE sınanma şartını arar.
Ateizm bilimsel olduğunu iddia ettiğine göre üç temel esasını bilimsel yol ve yöntemlerle göstermiş, en azından güçlü kanıtlarla desteklemiş olması gerekir.
Bir Yaratıcı iradenin olmadığı, her şeyin rastlantıların eseri olduğu, oluşumun ilkelden gelişkine doğru oluştuğu konusunda kanıtları var mıdır? Varsa nelerdir?
Bir ateist bir Yaratıcı iradenin var olabileceği konusunda bırakınız araştırma yapmayı, tartışmayı ihtimalini bile aklının ucundan geçirmez.  Onlar için bir Yaratıcı iradenin olmadığı (tıpkı bir köktendincinin bir Yaratıcı iradenin var olduğunu peşinen kabul etmesi gibi) PEŞİNEN GERÇEK KABUL EDİLMİŞTİR.
DİĞER İKİ ŞARTTA PEŞİNEN GERÇEK KABUL EDİMİN MECBUREN KABUL EDİLMESİ GEREKEN ARDILLARIDIR. 
Kendimize soralım?
Bir ateist ile bir kökten dinci arasında ne fark var?
Benim inancım bilimsel demek yetiyor mu?
0 notes