Tumgik
#bulvar
resimlerin-dili · 7 months
Text
Tumblr media
365 notes · View notes
eminjbrylv · 9 months
Text
Tumblr media
12 notes · View notes
retyerutya · 1 month
Text
Tumblr media
Akkor inkább már Rák-Bebuzulás-Woke világjárvány legyen, kedves atv, hogyrohaggyámeg
1 note · View note
Photo
Tumblr media
#güzeloba 1271 m2 ticari artı konut 0,30/ 0,60 ana cadde üzeri #nylm1.8 #euro #ramazan #barınaklar #bulvar #dolartl #usd #yatırım (Güzeloba, Antalya, Turkey) https://www.instagram.com/p/CfOjw91KgJw/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
granbulvar · 5 months
Text
Gran Bulvar: Redefining the Commercial Landscape
Tumblr media
Introduction: In the fast-paced world of commercial real estate, innovation and creativity are key to capturing the attention of potential investors and tenants. Gran Bulvar, a groundbreaking commercial developer project, is doing just that by redefining the commercial landscape with its exceptional design, cutting-edge technology, and unmatched amenities. This article explores the features that make Gran Bulvar a game-changer in the industry.
1. Aesthetically Pleasing Architecture: Gran Bulvar stands tall as an architectural marvel. Designed by renowned architects with a keen eye for detail, the building boasts a sleek and contemporary exterior. Its unique blend of glass and modern materials not only adds to its visual appeal but also maximizes natural light penetration, creating a vibrant and inviting atmosphere for businesses and visitors.
2. State-of-the-Art Technology: When it comes to technology integration, Gran Bulvar leaves no stone unturned. The development incorporates smart building systems that allow tenants to seamlessly control their environment. From automated lighting and temperature controls to advanced security systems, every aspect of the building is geared towards enhancing efficiency and convenience.
3. Versatile and Flexible Spaces: In recognition of the ever-evolving nature of businesses, Gran Bulvar offers versatile and flexible spaces that can be adapted to suit various needs. Whether it's office spaces, retail outlets, or collaborative work areas, the project provides customizable options, enabling tenants to create their ideal workspace that aligns with their specific requirements and brand image.
4. Unmatched Amenities: Gran Bulvar goes above and beyond by offering an array of amenities to enhance the overall experience for both tenants and visitors. From dedicated parking facilities and secure bike storage to recreational areas and on-site fitness centers, the development aims to foster a work-life balance, creating a vibrant community within its walls.
5. Sustainable Design and Practices: As sustainability becomes an increasingly important consideration in the commercial sector, Gran Bulvar takes an eco-friendly approach to its design and operations. The project incorporates green technologies, such as energy-efficient systems, water conservation features, and waste management strategies, aiming to minimize its carbon footprint and create a healthier environment for all.
6. Prime Location and Accessibility: Strategically located in a bustling urban hub, Gran Bulvar benefits from excellent connectivity and accessibility. With close proximity to major transportation hubs and key commercial centers, the project offers convenience and ease of access for employees, customers, and clients alike.
Conclusion: Gran Bulvar Dera Bassi stands as a testament to the cutting-edge innovation and thoughtful planning that commercial developers strive for. With its striking architecture, state-of-the-art technology, versatile spaces, unmatched amenities, commitment to sustainability, and prime location, it is destined to become a coveted destination for businesses seeking to establish their presence in a dynamic and thriving commercial landscape. Gran Bulvar truly represents the future of commercial development, redefining the way we work, shop, and interact within our urban environments.
1 note · View note
seydattr58 · 3 months
Text
Gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider
Bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında
Yanlış adresteydik, kimsesizdik belki
Sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar
Biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı
Üşür müydük nar çiçekleri ürpeririken
Gidersen kim sular fesleğenleri
Kuşlar nereye sığınır akşam olunca
Sessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunu
Sustuğun yerde birşeyler kırılıyor
Bekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsun
Adını yazıyorum bütün otobüs duraklarına
Öpüştüğümüz her yer adınla anılıyor
Bir de seni ekliyorum susuşlarıma
Selamsız saygısız yürüyelim sokakları
Belki bizimle ışıklanır bütün varoşlar
Geriye mapushaneler kalır, paslı soğuklar
Adını bilmediğimiz doslar kalır yalnız
Yüreğimize alırız onları, ısıtırız
Gardiyan olamayız kendi ömrümüze her akşam
Gidersen kar yağar avuçlarıma
Bir ceylan sessizliği olur burada aşklar
Fiyakalı ışıklar yanıyor reklam panolarında
Durmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetler
Ve ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerde
Menekşeler nergisler yerine kuş ölüleri
Bir su sesi bir fesleğen kokusu şimdi uzak
Yangınları anımsatıyor genç ölülere artık
Bulvar kahvelerinde arabesk bir duman
Sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere
Bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun
İsyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim
Sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın
Devriyeler basıyor karartılmış evleri yine
Gidersen yıkılır bu kent kuşlar da ölür
Bir tufan olurum sustuğun her yerde...
~Huzurum~
...Şair'in;
"Oturur soluksuz izlerim Seni,
en güzel manzaramsın"
dediğisin işte.....❤️
28.01.2024
68 notes · View notes
evezysf · 9 months
Text
Yadınızdadırsa bir vaxtlar içərisində atraksionlar olan bulvar var idi
80 notes · View notes
neko48 · 7 months
Text
Hao Yi Xing cosplay
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Chu Wanning - Neko_48 Photographer - Mio Costume - Adelhaid & Faeryx Mua | Tianwen - Helveiga Wig - Gekata & Fler Help - Helveiga, Merrill Damh, Bulvar
37 notes · View notes
hisboslugu · 8 months
Text
dedim, kendine dargın yürümektir insan. yürüyorum diye yolda kalmamış sananların arasından, yarım deyince aklına ilk elma gelenlerin, başıma ve ayaklarıma adın kadar taş düşürürken kendime hiç, sana çok baktığım bir yanılgıdan geldim ve buradayım. farz edelim, buradayım diyebilecek kadar yürüdüm dünyada. sen farz et, bir sokak kadar haklı, bir anne gibi sessiz kırıldım. yanıma biraz kapı, biraz evde yok, yanıma biraz hiç kimse alıp adından bozma bir yeminle döndüğüm şaşkınlıktan geldim ve buradayım. dedim, belki de yolda kalmış bir şeydir insan. kaldığım yerden bir daha kalıp inandığın bir trenden bahsederken sana, unutmak yerlerini geçmiştik dünyanın. "şehrin en masum yanı" diye başlayan konuşmalar - ki buraya gözyaşlarını da alabilirdim aslında- sesime çarpan yüzün, odayı ortalayan gülüş, içerde biz, dışarda ben ve sen; farz edelim, bir treni kaçırmak kadar kaldım yolda. ayağımda git ve dön. aklımda sen ve biz. aklımda, ölü doğmuş iki çocuğun cesediyle döndüğüm yoldan geldim ve buradayım. dedim, kendine eksik başkasına külfet yaşamaktır insan. belki de papatya sonuçlarına göre sevmemeliydim ikimizi ya da mantığın kahveye değdiği o son nokta... hafızandan oluşan kamburum, -ki buraya en çok gülüşünü alabilirdim aslında- o patik, o tül, o yazma; farz edelim, bir söz tutulmamak için de verilir. sen farzet ki, bunu yanlış anladığın kadar aramızdan çıkmadı dünya. gözümde fer ve 'siz, gönlümde sen diye çıkıp tam ortasında kaldığım dünyadan geldim ve buradayım. dedim, kimsenin sahiplenmediği bir yanlıştır insan. kuşları kafes sayısına göre, sözleri gece üçten sonra nöbetler eşliğinde infilak eden dünyayı, bu dargınlıktan yanlış yanlış yürüdüm. gözünü seveyim, farz et ki, anneme söylediğim yalanlar kadar o evden dişleri dökük çıktı şansım. o bulvar hâlâ kırmızı, güzel. o söz hâlâ yüzüksüz, güzel. o ismi neydi şimdi unuttum dediğin kamburumla gelsem de şimdi; elin yanlış, tutmak hiçinci şahıs ve burası burada değil. dedim, kırk kere geldim ve kırk kere de burası burada değildi. dedim öyledir, kırk kere söylense de olmaz bir şeydir insan.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
26 notes · View notes
sa-lvatore · 4 months
Text
gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da gider. bir nehir gibi susarım yüzünün deltasında. yanlış adreslerdeydik, kimliksizdik belki. sarışın bir şaşkınlık olurdu bütün ışıklar. biz mi yalnızdık, durmadan yağmur yağardı. üşür müydük nar çiçekleri ürperirken? gidersen kim sular fesleğenleri, kuşlar nereye sığınır akşam olunca? sessizliği dinliyorum şimdi ve soluğunu. sustuğun yerde bir şeyler kırılıyor. bekleyiş diyorum caddelere, dalıp gidiyorsun. adını yazıyorum bütün otobüs duraklarına, öpüştüğümüz her yer adınla anılıyor. bir de seni ekliyorum susuşlarıma. selamsız, saygısız yürüyelim sokakları. belki bizimle ışıklanır bütün varoşlar. geriye mapushaneler kalır, paslı soğuklar. adını bilmediğimiz dostlar kalır yalnız. yüreğimize alırız onları, ısıtırız. gardiyan olmayız kendi ömrümüze her akşam. gidersen kar yağar avuçlarıma, üşürsün. bir ceylan sessizliği olur burda aşklar. fiyakalı ışıklar yanıyor reklam panolarında. durmadan çoğalıyor faili meçhul cinayetler ve ölü kuşlar satılıyor bütün çiçekçilerde. menekşeler, nergisler yerine kuş ölüleri. bir su sesi, bir fesleğen kokusu, şimdi uzak yangınları anımsatıyor genç ölülere artık. bulvar kahvelerinde arabesk bir duman. sis ve intihar çöküyor bütün birahanelere. bu kentin künyesi bellidir artık ve susuşun isyan olur milyon kere, hiç bilmez miyim? sokul yanıma sen, ellerin sımsıcak kalsın. devriyeler basıyor karartılmış evleri yine. gidersen yıkılır bu kent, kuşlar da ölür. bir tufan olurum sustuğun her yerde.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
16 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 8 months
Text
Adana mavi bulvar
15 notes · View notes
mellowyouthkid · 10 months
Text
Hazırlıq vaxtı bir qız var idi. Aygün. Çox xoşum gəlirdi, bəlkə də tarix fənnini sevməyimə, qəbulda 24 yazmağıma əsas səbəblərdən biri idi, Aygünün gözünə yaxşı görünəcəm deyə oxuyurdum fənni elə, testlərimizi həmişə bir yoxlayırdıq, hazırlıqdan çıxıb facebook-da danışırdıq, lakin utancaq kimliyimdən dolayı heç bir vəchlə Aygünə ondan xoşum gəldiyini deyə bilmirdim. Yəqin ki, bilirdi o da. gözləyirdi, amma mən bacarıqsız bir ergen idim və bu işi elə hey uzadırdım. Universitetə girdik, bütün gözəl qızlar kimi o da dillər universitetinə qəbul olmuşdu, mənim üçün bdu maraqsız idi, Aygün idi maraqlı olan, yenə yazırdım bütün gün, könlüm də rahat idi ki, dillərdə oğlan zad elə çox deyil, Aygün mənim olaraq qalacaq, indi yazacaqlarım baş verməsə bəlkə də mən hələ də sevgi elanı etməmiş Aygünə yazmağa davam edirdim. Tez-tez görüşürdük də Aygünlə. Təzə açılmış park bulvar idi sevimli məkanımız da, ona Ali-Ninoda kitablardan danışırdım, həmişə də bir kitab verirdim, oxuyub qaytarırdı. Bir gün Aygünün artıq mənə gec cavab yazmağa başladığını gördüm, özümü sındırmırdım, amma bu həyatda da ən qəbul etmədiyim şeylərdən biri kiminsə mənlə etinasız danışmasıdı, sadəcə mevzü bahis Aygün idi deyə bir təhər vicdanımı susdurur, bütün bu laqeydliyə baxmayaraq aygünə yazmağa davam edirdim, və bir gün Aygün mənə ümumiyyətlə yazmadı. 2 dəfə yazdım ayrı vaxtlarda, amma cavab gəlmədi. mən isə hər həftə olduğu kimi yenə getdim park bulvara. Yox idi Aygün, gəlməmişdi, depressiv modlara köklənib Aygünü və ona verdiyim kitabı düşünürdüm, kitab mövzusunda dəhşət həssasam. Günün müxtəlif vaxtlarında gah aygünə, gah da kitaba görə kədərlənirdim. Növbəti həftə yenə getdim park bulvara. Birdən onun səsini eşitdim. Yadımdadı, MC-da sifariş verirdim nəsə, bütün səs-küy kəsildi park bulvarda, bircə Aygün oldu eşidilən. Döndüm, baxdım, eyni gözəllikdə idi. Bəlkə də daha gözəl. Özü də fərqli bir gülümsəmə var idi üzündə. Nəsə deyəsən əlavə bir şey var idi ona xoşbəxtlik verən. Mənə "gəl mənimlə, sənə sürprizim var" dedi. Kitab da əlində idi üstəlik. Nə sürprizi ola bilərdi ki. beynimdə min sual var idi, amma əsas aygün yanımda idi. Bəlkə də bu 10 gün ərzində yalnız qalıb, ona sətiraltı göndərdiyim sevgi ipucularını tutub filan deyə xəyallar edir, sürprizini də bununla əlaqələndirirdim. Sürprizi nə idi? Stolda bir qaqaş oturmuşdu. İbrahim. Tarixdən bizimlə bir yerdə hazırlığa gələn İbrahim, mənim kimi avtobusla yox, öz maşını ilə gələn İbrahim. öz maşına ilə. ( qeyd: mətndə məntiqi vurğu bu cümlədədi) Aygünlə sevgili olmuşdular. Çaşdım birinci, çox xoşbəxt olun filan dedim, İbrahiminsə gözünün içi gülürdü, həmişə hazırlıqda dərsə zəif cavab verəndə o mənim gözümün içində olurdu bu gülümsəmə. İbrahim amma son zərbəni daha pis endirmişdi. Aygün onun idi. Mən yenə öz 346 nömrəli avtobusuma minib getdim, onlar da yəqin ki mersedeslə gedəcəkdilər. 5 il keçib bu hadisənin üstündən. bayaq evdə həmin kitabı tapdım. Vərəqlədim, hələ də aygünün qoxusu qalır vərəqlərdə. ibrahim başqası ilə evlənib. Facebook-da görmüşəm bu yaxında. Aygün? o vaxtdan xəbərim yoxdur.
24 notes · View notes
Text
De Vil Fashion & Business Empire in the 1920 AU
I'm going off the track with them and I know it. However, I don't care.
There is the whole family, from Descendants and that animated 101 Dalmatians show. Basically. Cruella. P. H. and Cecil, her brothers. Malevola, their mother. That weird judge thing that is related to them somehow and everybody is too tired to care. And of course, the four cousins: Carlos, Diego, Ivy and Hunter.
Freaking menaces, the lot of them.
Rebels and megalomaniacs. See where the reflectors shine? Yeah? There is a chance you will see the familiar black-and-white underneath it, and quite possibly behind the machinery too.
Anyway, imagine they are like low-key bulvar stars. (They have they fashion empire, haven't they? It's not that implausible.)
And they are loving it. Every damn minute.
And when managed properly, it doesn't even interfere with their life on the streets, in the criminal underworld and in various gangs.
As in the addition to their fashion empire, they sell various techno gadgets, several of which lethal when used correctly.
That's Carlos' favourite part of the family business, by the way. Just, yes. He can play with sharp things, if he wants. He deserves it ♥️
Just like Ivy deserves a tiny bit of arson ♥️
Ivy's an actress, and Diego has a band. He qnd Freddie Facilier almost killed eachother over who is the better musician, and it was an extremely terrifying time for everyone else involved in the criminal underworld.
Are they gigs legal? Yes, of course. All of them? Well, hold your horses now-
But it doesn't matter, really.
They have a bribed judge, who might or might not be related to them, and everyone is too scared to figure it out. Either way, this man is the only reason Ivy isn't in jail yet.
Oh, and Carlos, who is perpetually stuck reminding her to be less flashy with her crimes and also draging her away from the fires.
17 notes · View notes
akinci · 1 year
Text
Tumblr media
Burada yağmur yağıyor
Aralıksız yağıyor günlerdir
Ama sen yine de şemsiyeni
Almadan gel ilk otobüsle
Buğulanan camlara usulca
Yüzünü çiziyorum ki yüzün
Bir yağmur damlası olup
Düşüyor yapraklarına gülün
Güller de bozamıyor bu uzun
Karanlık sessizliğini kentin
Anılarını yitiriyor sokaklar
Bezirgânlaşıyor bulvar ışıkları
Tarih de kekemeleşiyor bazen
Ki o zaman aşktır tek bilici
Aşksa yürümek gibi bir şey
Duyabilmek kuşların gelişini
Anısı bizsek eğer bu kentin
Unuttuğu türküler bizsek
Acıyı rehin bırakıp bir güle
Anımsatmalıyız bunları bir bir
Sonra yürümeliyiz seninle
Sokaklara caddelere çıkmalıyız
Belki bir aşktır bu kentin
Belleğini geri getirecek olan
Burada yağmur yağıyor ama sen
Şemsiyeni almadan gel yine de
Özletiyor bu çılgın sağanak seni
Sırılsıklam özletiyor biliyor musun?
Ahmet Telli
47 notes · View notes
wehuzunngeldi · 7 months
Text
taradım bütün sözlükleri aşka yer yoktu
bir kaygulu bulvar iti karanlık çıkmazlarda
koşuyordu masallarda/koşuyordu imgelerde
başka yer yoktu
başımdaki ağrı sendin sesimdeki kuşku sen
ne düşünsem dört boyuttu ne ağrısam dört boyut
kopmak belki bir ülkeydi tutkular eski zindan
herkes kendi bukağısının tutkulu demircisi
14 notes · View notes
neko48 · 6 months
Text
Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media Tumblr media
Chu Wanning - Neko_48 Photographer - Mio Costume - Adelhaid & Faeryx Mua | Tianwen - Helveiga Wig - Gekata & Fler Help - Helveiga, Merrill Damh, Bulvar
24 notes · View notes