Tumgik
#ben sana inandım
eylul25 · 1 month
Text
Umarım hayat sana bir gün hiç bulamayacağın bir sevgiyi nasıl elinin tersiyle ittiğini hatırlatır.
Tumblr media
“Hayatta gözyaşlarımı hakkedecek bir insan görmedim.
Ya benim gözyaşlarım gereksiz,
Ya da uğruna gözyaşı döktüğüm insanlar değersiz…”
~Cemal Süreyya~
Tumblr media
Bir dansözün ustaca oynaması gibiydi, Bazı insanlar...
Onlar oynadı, Ben inandım.:
Bidahami??
Asla..
54 notes · View notes
endergelisenataklar · 11 months
Text
Tumblr media Tumblr media
haziranın dördü. ikisinde ahmed arif, üçünde nazım, dördünde sen. hasan hüseyin korkmazgil’den farklı olarak haziranda ölmek hiç bu kadar kolay olmamıştı. sen mesela. sana, “çok büyük bir birikmişlik var sende.” dediğimde; “kendisinden başka hiç kimsesi olmayan adamın birikmişliğini sikeyim.” dedin, bana yalnızlığımı sevdirdin. didem madak bana hep seni hatırlattı. bir lisenin en arka sırasında senin yazılarını okuduğum zamanları unutmadım. bana on altı yaşlarımda avm’lerde of not being a jew’le gezmeme sebep oldun. kadraja sığamadım, bunu unutmadım. bana uyumsuz olmayı, aykırılığı, marjinalliği, odi profanum vulgus et arceo ile mizantropistliği, osman konuk’u, özge dirik’i, mehmet pişkin’i, seyyidhan kömürcü’yü, ayrılık provaları’nı, judia’yı, şiir yazmayı, ait olamamayı öğrettin. nilgün okurken intihar etmeden önce nilgünden bir şeyler yazıp intihar edeceğini düşünemedim. ben şimdi tıpkı senin gibi beş gün küstüğüm bu tanrıya, altıncı gün belki kadere bir rastlaşma yazmıştır diye yine inandım. kitap yazmayı bırakan eller pişman olmasın bu gece. intihar ettin. bana hayatta sadece tek bir gerçeğin olmadığını öğreten adam astı lan kendini dedirttin. maç bitti ama trübünü terk edemeyişim oldun. yani sikeyim moderniteyle arkaik düşünceleri. hayatta... sadece... tek... bir... gerçek... yok! bunu bana öğretendin. ben sana hiçbir şekilde veda edemedim ağabey. saatler, günler, aylar, hatta yıllar geçti ama ben her gün “4 haziran” sabahı oldum. bazı şeyler böyleydi, bazı yerlerde edebiyat acıyı küçültürdü. demiştin ya “çok fenayım tanrım, çok fiil, çok yüklem. boşver içindeki imgeleri koyduğum başlık şiirini sevmedi.” koyduğumuz başlık bizi sevmemekle birlikte, başkasına yazılacaktı ve biz hiçbir zaman biz olamayacaktık. huzurla uyu ağabey ve de hoşça kal. senin kendi deyiminle artık so long and thanks for all the fish.* ve son olarak diyordu ya esrar dede, yine sen öğrettin. ağlatmayacaktın yola baktırmayacaktın, ol va’de-i tekrâr-be-tekrârı unutma.”
135 notes · View notes
wehuzunngeldi · 2 months
Text
kirpiklerinin ömrüme açtığı yolda yaptım bütün kavgalarımı.
söze inandım, gövdene ondan çok.
dönüp dönüp sana geldikçe anladım özgürlüğün aşk olduğunu. alışkanlıklara yenilmedim ben,
seni bir alışkanlığa dönüştürmek istemedim yalnızca.
20 notes · View notes
panzehrr · 5 months
Text
bak canımın içi, ben sana inandım. kimseye inanmadığım kadar büyük bir derinlikle hem de. yahu çiçek seven bir adam, en fazla ne kadar kötü olabilir dedim. sokak köpeğinin başını okşayan merhametli eller, sana nasıl acı versin dedim. böylesine güzel bakarken, nasıl kıysın sana ya dedim. sen inançlarımı paramparça ettin. sen, inançlarımı yıktın ve gittin.
53 notes · View notes
mavininincisiiderya · 4 months
Text
günaydın 2024 geldi be
Ama bi şey diyeyim seni bekledim belki yazar diye bekledim.Sen benle ilgili her şeyi bildin ama ben senle ilgili bi şey bilmedim.Sen bana sözler verdin ben inandım ama yapmadın.Sen ben sana güvenmiyorum diyerken öyle yapdınki ben kendi kendime dedimki ben yalnış yapıyorum üzüyorum onu güvenmeliyim ona ama sen hep kandırmışsın beni.Sen amaliyyata girerken ben senin için ağladım sen giderken ben ağladım sen bana baskasını seviyorum derken ağladım sen beni sevmedigini dediğinde ben ağladım ama ben boşunamı agladım.Ben sen hastasın diye üzüldüm.Ben senin fake fotonu sevdim.Ben senin sesini deliler gibi merak ediyordum ama hastadın diyordun ama yapamıyordum ama biliyormusun üzülüyordumda ses atamıyorsun diye üzülüyordumda.Sen benim ailem beni umursamıyor kardesimin sevgilisi var annemin babamin umrunda diyilim arkadaşımın sevgilisi var derken ben uzmek istemedim ve kendi kendime dedimki sen onu üzemezsin dedim seni mutlu etmek istedim ama sen beni öyle üzdünki.Sen bana aşıksın dedin hemde deliler gibi dedin sen bunu nasıl yapdın.Neden sevgili oldun neden.Ben sana dedim istiorsunsa arkadaş kalalım ama sen dedinki neden arkadaş kalalım sevmiyormusun beni.Nasıl yapdın ya.Ben sana dedım beni üzme biliyordun yapamayacağımı neden kapdırdın beni kendine.Kendin diyordun hayaller kurmusduk nasıl kıydın.Son mesajını hatırlıyormusun demisdun seni asla affetmiycem.Bunu nasıl dedin bana.Sen cidden bana kıydınmı.Ben seni yeni yilda bekledim dedim gelcek kıyamıycak.Ama sen bana gerçejden kıymışsın benim haberim yok.Yada haberim var ama inanmak istemiyordum .Sen bana kıydın.Bura çok fazla sey yaza bilirim.Şarkılar seni anlatıyor sanki .bunu yapmamaliydin.Sen insafsızsın.Sen yazmıyorsun.Belkide burdasın belkide okuyorsun ama yazmiyorsun.Okuyorsun ama insafsızsın çünki yazmıyorsun nolur yaz lütfen.bişey diyeyim mi bunları yaşattın bana ama ben seni yine seviyorum. Hemde çok.Ben yanı yine sviyorum seni nolur yaz lütfen.
25 notes · View notes
yalnizgokyuzu · 1 year
Text
senden uzaklaştıkça ölüme adım adım yaklaşıyorum. gözlerimde yaşlar bile kurudu, akmıyor. bacaklarım titriyor koşamıyorum sana doğru. bak ben pes ediyorum artık . başka bir ihtimalimizin olmadığına inandım. bütün ışıklarımız söndü ve ben zifiri karanlıkta kaldım.
92 notes · View notes
kaybolaninci · 2 months
Text
Sana kandım, inandım, anlardın sandım, belki de hata yaptım
Mutlu Olamazdım
Bil istedim duy istedim
Tek yapamadım
Şimdi seni seninle bıraksam
Beni benimle bırakma
Yalnız başıma ben ölürüm yapamam
Bir kaç şey var aklımda, anlatsamda aklın almaz
Sen bi gülmesen, ben ölürüm yapamam
Unuttum unuttum her anı
Yoruldum bitti inancım
Ağlarım, ağlarım ağladım
Gecelere seni anlattım
Birikti tüm yastığım, duruldu o kaşlarım
Baktı bana gülümsedi, gülümsedim..
13 notes · View notes
kimsesizbirisblog · 27 days
Text
Buruk kalbim düzelmez bu sözlerinle asla, sana ben inandım sevdim ama sen harcadın beni, sevgi yolunda dönme bana bir daha.
10 notes · View notes
kuheylaan · 9 months
Text
ben de sana salak gibi inandım işte
29 notes · View notes
hisboslugu · 2 months
Text
tanrı'nın bıraktığı yerden biz başlayalım. üç milyar insanın yarısını sen öldür, yarısını ben. üç kişi kalsak yetişir yeryüzünde. yaklaş bana, seninle kardeş değiliz. hüzünle karışık sevinçlerinden kurtul artık, arzuların o belli belirsiz sıcaklığını sev. biliyorsun; önce tanrı insanı yarattı, sonra insan sevgiyi. ne yapsak boş, ne kadar çabalasak faydasız; geriye dönemeyiz. olanlar oldu, iş işten geçti. çamurumuza sevgi karışmış bir kere. kim bu şarkıları söyleyen? karcığar faslından düm tek üzere. aklım bir yere erişti durdu. susun. şimdi üçgenlerle oynuyorum. kaldırın bu daireleri. bir model kız geldi, soyundu karşımda. saçlarından üç fırça yaptım, üç tüp boyam vardı; veronez yeşili, zümrüt yeşili, krom yeşili. hepsini kattım birbirine. senin yeşilini buldum. senin yeşilinde orkestralar debussy'den çalıyordu, senin yeşilinde unuttum siyahlığımı. bu deli eden uğultu nerden geliyor, kim kırdı bu aynaları? toplayın, yüzümüzü görelim. çirkin değiliz artık. bir kapı açıldı önümüzde ölümsüzlüğe. güzeliz. sabahlar bizimle dolu. ışık diyordun, al işte kör kuyular kadar ışıdı yeryüzü. renk diyordun, al işte bak, çarşılar dolusu kırmızı. süt beyazından geceler, sarı güneşler ortasında turuncu bir gün. yitirilmiş saadetlerin bahçesinde mor çiçekler. kardeş değiliz diyorum, inanmıyorsun. yalan bunca faziletler, yalan. bizi bu ciğeri beş para etmez insanlar mahvediyor. aldırma diyorum sana, dünya ikimiz için yaratıldı. üç milyar insan iş olsun diye geldi yeryüzüne. verdiğin her kederin yüreğimde yeri var, hangi kitabı açtıysam seni okudum yıllardır, hangi aynaya baktıysam seni gördüm. gel desen gelemem, git desen gidemem, öl desen kanım akmaz. anladım artık, seni sevmek yüce bir şey. anladım, seni sevmek tanrı'ya yaklaşmak gibi. insanlar içinde bir sana inandım, bir seni sevdim kendimden başka. uykularımın bölündüğü saatlerde, sendin düşündüğüm soluk soluk. sivri bıçaklar gibiydin karanlığımda, gözümü yumsam seni görüyordum. oynak türkülere benziyen yürüyüşünle sen çıkıyordun karşıma. karanlığımda iki yıldızdı ellerin görülmedik. karanlığımda bir orman yangınıydı dudakların. istesen hayat verirdim bu karanlıklara, istesen gökyüzünü bir mendil gibi yırtardım. denizlerden, göllerden, nehirlerden sana görmediğin renkler yaratırdım. zamanın ötesinde yeni bir dünya kurardım sana. insansız, tanrı'sız, kedersiz... severdin, dağ rüzgarlarının serinliğince yaşardın bu sefil dünyamızdan uzak. bir yanıp bir sönen ışıklar gibiyim, yumruk kadar yüreğimde sen varsın. kutsal kederler içinde seninleyim artık, sarı badanalı evlerde başbaşayız. bütün duvarlara gölgen vurmuş, kokun sinmiş bütün perdelere, kapılarda parmakların beyaz beyaz, sokaklarda ayaklarının izi. ben bu sokaklarda ölsem kaldırımlar çekmez ağırlığımı. söylesem aşkımı asırlar boyunca bu iki yüzlü insanlar anlamaz beni.
Tumblr media Tumblr media Tumblr media
ümit - b.k.d.
15 notes · View notes
nefretvsask · 9 months
Text
sana inandım ya ben kafamı sikeyim asıl
22 notes · View notes
lalivaveyla · 2 months
Text
Tumblr media
Defalarca gece oldu bu şehirde,ben karanlığa bakıp sana inandım
12 notes · View notes
sade1-adam · 3 months
Text
Seni hiçbir dünya telaşına değişmedim ben. Evlerin ve kalabalığın ağırlığını sana üstün tutmadım. Yoksulluğun acısından hafif bilmedim acını. Yenilen herkesin boğuntusuydu kaybolduğum uzaklık, yüzün her bulutlandığında. Nereye gidersem gideyim seni yürüdüm hep. Sevincini bir barış, bir bayram sabahı gibi taşıdım içimde.
Sesine güvendim, gözlerine en çok yakışan o sürekli yaz ikindisine. Gökkuşağının altından geçen çocukların şımarıklığıydı, kâküllerini her araladığımda gövdemdeki ürperti. Ağzımdaki meneviş sendin insanlara şiirler okurken. Bütün öksüzlerin kederiyle baktım yüzüne, ne zaman geleceği düşündüysem.
Bir haksızlığı haykıran herkese senin soluğunu verdim. Bütün hapislerin penceresi yaptım seni. Sonra tuttum kenar mahallelerin yalnızlığını gösterdim, bir özür, bir bağışlanma umuduyla. Kirpiklerinin ömrüme açtığı yolda yaptım bütün kavgalarımı.
Söze inandım, gövdene ondan çok. Dönüp dönüp sana
geldikçe anladım özgürlüğün aşk olduğunu. Alışkanlıklara yenilmedim ben, seni bir alışkanlığa dönüştürmek istemedim yalnızca.
Şükrü Erbaş
14 notes · View notes
kadifecicegigibi · 4 months
Text
günlerce kafamı toparlamak için bir şeylerle meşgul oldum, düşünmemek için en sevdiğim türkü listemi açıp en sevdiğim hangisi acaba diye hepsini defalarca dinledim, yine acem kızı çıktı, yine severek defalarca dinledim, sabahları erken kalkmayı erteledim, bıraktım bir süre alarm kurmayı, ajandama yazdığım ne plan varsa erteledim, severek izlediğim diziyi yarım bıraktım, her gün elli sayfa okuma yapmadım ama yine de okumamazlık yapamadım, çay sayısını azaltmıştım, kansızlık yapıyormuş ya hani, boş verdim; gün boyu çay içtim, sıkılmadım, her gün gün batımının fotoğrafını çekmeyi bıraktım, gün batımlarının da bir özgürlüğe ihtiyacı var diye düşündüm, her gün aradığım insanları aramadım, her gün arayanları cevaplamadım, inanır mısınız depresyondayım dedim diye arkadaşlar gül alıp göndermişler, kim kalbini bu kadar kırdı senin diyorlar, kendim diyemedim, her gün masamı temizleyip stres atmadım, bütün bulaşıkları ben tek başıma yıkamak istiyorum diye diretmedim, devamsızlığı dert etmeyi bırakıp çarşıya indim, ilk gittiğim yer sahaf oldu, para harcamayıp çıktım, geri döndüm biraz daha bakındım, gözüme bir kitap takılsa alacaktım güya, elim hiçbir rafa uzanamadı, nedenini bilmiyorum, gün boyu gezdim sokak aralarında, baktım defalarca baktığım binalara, bazıları hâlâ gözüme yabancı geliyor, sanki oraya ait değil, yolumu kaybettim bir ara, kayboldum şu küçücük şehirde, hani desen girişi ve çıkışı bir, ben bir türlü bulamadım yolu, baktım olmayacak mecbur kaldım bir arkadaşı aradım, yol tarifi aldım sadece, geri döndüm, meğer iki sokak daha gitsem bulacakmışım kedili sokağı, geçen kadriye hoca ... burçlarının yön bulmakta iyi olmadığını söylemişti derste, doğru bilgi olduğuna kesin olarak inandım, sokakta her zaman sinirli bakan o tombik kediyi gördüm yine, bana o sinirli bakışlarından bahşetti, önceden onu sevmek için çabalardım, önceden, şimdi sadece uzaktan bakıyorum, o da bence uzaktan bakınca anlaşılıyor, gözlerindeki kızgınlık o sokağın bu kadar işlek olup onun rahatını bozması, ben buna sebep veriyorum, yersiz kalabalık beni de rahatsız ediyor, geçen gün bir söz okudum, tam olarak hatırlamıyorum ama o an okuduğumda benim için söylenmiş benim için yazılmıştı sanki, sözü hatırlamıyorum ama kimsenin senin varlığını rahatsız etmeye hakkı yok dedim kediye, bana baktı, hiçbir şey anlamadığı belliydi, sokaktan kütüphaneye uğradım, bakındım, benimle aynı havayı soluyan bir kitap aradım, bulamadım, normal ben bile anlamıyorum kendimi, gerçi bazen anlatmaya çalışıyorum, anlaşılıyor muyum, orası muamma, artık geç oldu dönüyorum, otobüste kulaklık takmadım, bu sefer dünyayı dinlemek istedim, herkes suskun ama, sanki inadına, ben de bir oyun indirdim, 2048, onu oynadım yol boyunca, uzun zamandır sosyal medyaya uğramıyorum, umursamıyorum da, annemle konuşuyorum geceleri ama o an 2048 oynuyorum, tâ ki yurdun önüne gelene kadar, odaya varınca yine mahpusa dönmüş gibi oldum, dayanamadım, aldım kupayı çay yaptım, sonra ödevin başına oturdum, derlediğim her şeyi yazdım, o hırsla bir oturuşta ödevi bitirdim ama bundan kimsenin haberi yok, söylemek istemedim, bir şey anladım, o günden beri böyleyim, o günden beri kendime herkesten daha çok değer vermeye başladım, kendimle baş başa kaldım, kendimi dinledim, beni unutmayan insanlarla konuştum, kitaplar okudum, ağladım, ben ağlarım, bana göre en iyi tedavi yöntemi ağlamak, gönlümü daraltan tüm sıkıntıdan arındım, kendimi bir balkonda gibi hissediyorum, öyle ferahladı ki yüreğim, sanırım bir nasihat bin musibetten daha iyiymiş, kendimi anladım ve beni anlamayanlar umurumda olmadı, kalktım bir çay daha yaptım, her şeyi kendime saklamayı da bıraktım, her şeyi anlattım, ne varsa bu süreçte yaşadığım anlattım ve kurtuldum bu yükten, şimdi daha iyiyim demiştim, şimdi kuş tüyü gibi hafifledim, gereğinden çok düşünmeden sadece anlık yaşamak, yarın ölürsem bu derde üzüldüğüm için mutsuz mu gideceğim öbür dünyaya diye düşünürken, bu kadar basit değil, bunu sana yapan insanlar değil bu tavizi veren sensin düşüncesinden kurtularak, geri döndüm, sanırım rahat bir nefes alarak temizlik yapabilirim,
15 notes · View notes
Bugün seninle aramda olan bağın hiç bir zaman kuvvetlenmeyeceğine tekrardan inandım baba. O içimdeki küçük kız çocuğu bunu ne kadar inkar etmek istese de gerçek bu. Hiç bir zaman seninle baba kız olamadık ve olamayacağız... Her gün senin beni sevdiğini en azından sevmek istediğine inandırdım, aslında kandırdım kendimi. Bir an önce bu evden gitmemi istiyorsun biliyorum, ki bunu zaten sen söylüyorsun. Unutamıyorum baba yüzüme haykırdığın nefretini, beni sevmemeni,ettiğin hakaret ve küfürleri... unutamıyorum! Elimden ağlamaktan göz yaşı dökmekten başka hiç bir şey gelmiyor. Şuan çalan şarkı da geçen söze bak; "
Ne böyle senle ne de sensiz
Yazık yaşanmıyor çaresiz
Ne bir arada ne de ayrı
Olmak imkansız hiç sebepsiz
Olmuyor baba.. olduramıyoruz. Senin bana karşı içinde anlamlandıramadığım bir nefretin, kinin var. İnsan evladından nefret edermi baba? İnsan çocuğunun gitmesi, evlenmesi için 4 gözle bekler mi baba? İnsan çocuğunun yüzüne nefretini haykırır mi baba? İnsan çocuğunun sevmez mi baba..? Madem sevmeyecektin neden benim de günahıma girip beni bu hayata getittirdin ki.... neden? Korkuyorum baba, eğer ilerde birine inanıp güvenirsem de aynı şeyleri tekrardan yaşayıp, çocuklarım da öyle büyür diye. Ben hala senin sevgine açım baba. Ne kadar değilim desem de sana karşı hala umudum var, hep bekliyorum, hep bekleyeceğim... Bir ara değiştiğini sanmıştım, güzel kandırmışşın bizi, doğru ya bir insan 7'sinde neyse 70'inde de odur, insanlar değişmez. Neyse....
12 notes · View notes