gecmisinyankisi

[gecmisinyankisi]

gözlerimin içine bakıyorsun. konuşmamı bekliyorsun, biliyorum, görüyorum, hissediyorum. oysa bilirsin ben biraz senim. kinim sana çekmiş, hafızam seninki gibi kuvvetlidir. bana o günkü nefretle bakışlarını unutmama izin vermez. ettiğin bedduaları, kustuğun nefreti unutmama izin vermez. şimdi çek gözlerini gözlerimden. ben sana eskisi bakmayacağım. eskisi gibi konuşmayacağım. eskisi gibi sevmeyeceğim. sen o gün kovdun beni, belki ben gidemedim ama ruhum, çocukluğum terk etti o evi, seni. bir daha da sana uğramayacak. çünkü o küçük kızın gözünde sen hep canavar olarak kalacaksın. benim yaşadığım korkunun, nefretinin ahıyla tutuşacaksın. sen o gün beni değil, babamı, annemi, annemin karnındaki kardeşimi de kaybettin unutma. unutmazsın.

[gecmisinyankisi]

sevenler vardır. gerçekten sevenler. bir de sevilmeyi sevenler vardır. onlar başkalarının sevgisini severler. ve o sevgiyi kıskanırlar. ve yine o sevgi bittiğinde çekip giderler.

[gecmisinyankisi]

elimden tut, düşeceğim yoksa yıldızlardan

[gecmisinyankisi]

herkesi yenip, kendine yenilmişsin.

[gecmisinyankisi]

öyle her kapı sert kapatılmaz, her aralık bırakılan kapı açılmaz. her kapalı kapı çalınmaz. her oyun kazanılmaz, her yere gidilmez, gidilemez.

[gecmisinyankisi]

gözlerini kaçırmadan bak. iyi bak. sadece bakmakla kalma, gör. neleri seçtiğini ve neleri teptiğini. kimler için kimleri karşına aldığını, ve nasıl kimsesiz kaldığını. gördün mü? güzel. kaldır başını. dik dur. derin nefes al. savaşın daha bitmedi.

[gecmisinyankisi]

kalk ayağa yorgun savaşçı. alkışla kendini. kaybettin. tekrar et, kaybettin.

geçmişler, gelecekler, anlar. biri gelecek, geçmişini de geleceğini de şimdiyi de aynı an da sana hissettirecek. vazgeçmek mümkün olmayacak, en korkak savaşını kazanacaksın.

[gecmisinyankisi]

savaş bitti, gardımı indirdim. yenilgiyi kabullendim. oysa en haklı çıkacağım savaştı.

[gecmisinyankisi]

ben haklı olduğumu bildiğim konular da bile, senin pencerenden bakıp haklı olabileceğini kendimi ikna etmeye çok çalıştım. beni hep gülmediğim için suçladın oysa ben dediklerini sindirmeye çalışıyordum. beni konuşmamakla suçladınız ama ben o gece her şeyi göz yaşlarımla gömmüştüm. beni çok suçladınız, hiç haklı olabileceğim aklınıza gelmedi. ve ben artık çok yorgunum

[gecmisinyankisi]

dikenlerim var, batar. kanarsın. ama katlanabilirsen güle ulaşabilirsin. unutma.

[gecmisinyankisi]

bir gece. ansızın. herkesten.

[gecmisinyankisi]

kendimi sevdirmek için gururumu ayaklar altına almışım, yeni fark ediyorum.

[gecmisinyankisi]

kendi kendime kaç şeyden vazgeçtim, bilemezsin. bilme de yüreğin kaldırmaz.

[gecmisinyankisi]

en güzel yenilgim, en korkak zaferim olmalısın.

[gecmisinyankisi]

geçmişler, gelecekler, anlar. biri gelecek, geçmişini de geleceğini de şimdiyi de aynı an da sana hissettirecek. vazgeçmek mümkün olmayacak, en korkak savaşını kazanacaksın.

[gecmisinyankisi]

geçmişi unutma ama geçmişte de kalma, geleceğe odaklan ama anı yaşamayı unutma. sevdiklerine sarıl, özlediklerinle kavuş. ve sen, sen olmaktan vazgeçme.

[gecmisinyankisi]

çiçekler açtırdığın yerden, çiçekler açman dileğiyle.