ayserclpp

[ayserclpp]

"Acı çekmek ne demekmiş asıl şimdi anlıyordum. Acı çekmek bayılana dek dayak yemek değildi. Ayaktaki cam kesiğine eczanede dikiş attırmak değildi. Asıl acı, kalbi baştan aşağı sancılara boğan, insana sırrını kimselere anlatmadan ölmeyi arzulatan bir şeydi. Kolları, başı hep dermansız bırakan, yastıkta öbür yana dönme isteğini bile söndüren bir şey."

|José Mauro de Vasconcelos

[ayserclpp]

‘Her yara bir tecrübe, o tecrübeler olmasaydı şimdiki biz olur muyduk’ dediler. Şimdiki ben olmak istiyor muyum diye sormadılar hiç. Ne güvenim kalmış, ne bir umudum sevdadan yana ne de bir inancım kalmış insana. Üç düşünür bir diyemez olmuşum. Öyle yorulmuşum, kelam edemez olmuşum. Her şeye sıkmaktan dişimi, dişim kesmiş dilimi, susmuşum. Şimdi bana sorun; tecrübelerin getirdiği noktada dönüştüğün insanla mutlu musun..

[ayserclpp]

Bir ömür yanımda istiyorum seni. Mesela 80 yaşında beraber kitap okuyabilelim, müzik dinleyip dans edelim, kedimizle oyunlar oynayalım. Birbirimize hâlâ ilk günkü gibi aşk ile bakalım, ellerimiz hep tutuklu kalsın birbirine. Başımı omzuna koyayım, dizime uzan. Biz beraber yaşlanalım. Bu hayatın her evresini, acısını, mutluluğunu beraber tanıyalım. Beraber ağlayıp beraber gülelim. Sen hep benimle kal...

[ayserclpp]

“Ben, heves ettiğim şeylerin kursağımda birikmesinden oluşan hayal kırıklıklarımı bir yorgan gibi üzerime örtmüş olanım. Olsun diye çabaladığım her şeyin olmayışını, yutkunarak seyredenim. Elimi uzattığım yeşil dalların, kuruduğuna şahit olanım. Ben olmamış olan her şeyim..

[ayserclpp]

“Eğer bir gün aşık olursan, senin en sevdiğin çiçeği ve çayını nasıl içtiğini bilmek isteyen

birine aşık ol. Senin gülüşüne ve kahkahana hayran olan ve bunu duymak için elinden gelen her şeyi yapabilecek birine aşik ol. Kafasını senin göğsüne sadece kalp atışlarını duymak için koyan birine aşık ol. Seni insanların içinde doyasıya öpebilen ve bunu tanıdığı herkese göstermekten çekinmeyen birine aşık ol. Kendini neden aşık olmaya korktuğunu sorgulatacak birine

aşık ol. Seni asla acıtmak istemeyecek birine aşık ol. Senin kusurlarına aşık olup, senin her şeye rağmen mükemmel olduğunu düşünen birine aşık ol. Her sabah yanında uyanılacak kişi olduğunu düşünen birine aşık ol.”

#Spotify

[ayserclpp]

Vaktiyle deli gibi inandıklarım oldu, bütün kalbimle güvendiklerim. Tek bir kelimesine tüm dünyayı hiç sorgulamadan karşıma alabileceğim insanlar oldu. Kendime öyle çok zararlar verdim ki. Aslında en büyük pişmanlıklarıim da bu yüzden. Çünkü en büyük hayallerim kocaman bir balon gibi sönüp asla toparlayamayacağım hayal kırıklarına dönüştü. Öyle dağildı ki yüreğim, yeniden derleyip toplamam yıllar sürdü. Şimdi bakıyorum da geçmişe; en çok ben savaşmışım, ben direnmişim. Tek yara alan, tek kaybeden yine ben olmuşum. Meğer ne yaşadıysam bir şizofren gibi kendi kendime yaşamişım hepsini. Her şeyi kendi kafamda büyütüp kendi yüreğimde katlanmışım. Geçmiş bana çok şey öğretti. Artık herkese hak ettiği gibi davranıyorum ve hiç kimsenin zaafımdan faydalanmasına izin vermiyorum. Bu sevgide ticaret değil, kendi kul hakkıma girmemeyi öğrendim yalnızca. Herkes layık olduğu hayatı yaşamalı. Çünkü aksi taktirde ne yaparsan yap olmuyor, hiçbir şekilde bir yere varamıyorsun. Bazen geriye çekilmek de zafer kazanmak demektir. Çünkü yüreği çöl olana çiçek açamıyorsun..

[ayserclpp]

Hani kulaklığı takarsın ama bir kaç şarkı sonra dinlemekten sıkılıp çıkartırsın. Ya da bir film açarsın film güzeldir ama 10 dakika bile izlemeden kapatırsın. Tüm yemekleri yemek için sofraya oturursun ama iki lokmada sofradan kalkarsın. Dışarı çıkarsın ama birkaç sokak sonra eve dönersin. Telefonda zaman geçirmek istersin ama bir şey yapmayacak kadar bunalmışsındır. Bir şeyler yazmak istersin ama elin bile kalem tutmaz olmuştur. Arkadaşlarında konuşmak istersin ama gözyaşların içine akmaya başlamıştır. Uyumak için yatarsın ama göz kapakların ihanet etmiştir sana. Öyle bir boşluktayım işte. Hiçbir şey yapmak istemiyorum. Yoruldum ve artık dayanamıyorum...

[ayserclpp]

Eskiden tahammül edip birşeyleri görmezden gelip oldurmak için inceldiği yerden attığım düğümlerin kurbanı olduğunu anladım. Ezilen ben, üzülen ben, haklı olan ben ama çabalayan, onaran yine ben. Kendileri için benim kadar uğraşmayan insanların birgün kıymetimi anlamalarını beklemekte kendime ne büyük yanlış yapmışım. Nasılsa idare ediyor. Nasılsa sabrediyor, Nasılsa gitmiyor, Nasılsa içi avaz avazken hesap sormuyor rahatlığı vermişim. Merhameti olmayanlardan vicdan beklemişim. Ve artık yaptığım fedâkarlıkların nankörü olup, Bana gelince sağırı ve dilsizi oynayanlara tepkimi, biten sabrımla veriyorum. İnceldiği yerden attığım düğümleri, İncindiğim için büyük bir zevk ve inatla çözüyorum.. kopacaksa kopsun...

[ayserclpp]

Zordur bu dünyada eğilmeden, Bükülmeden, Yıkılmadan ve başını öğe eğmeden yürümek..Mesafeyi kimlerle koruyacağını, Samimiyetini kimlere göstereceğini, Kimlerle ağlayıp, Kimlerle güleceğini bilmek zordur. Dillerde yalanların, Düştüğünde ise yılanları tanıyabilmek zordur. Ve yaşadığın tüm bu zorluklara rağmen, yarınlara umutla bakabilmek, Hayata sımsıkı sarılabilmek zordur. Bazen diyorum insan kalabilmek için bile insanüstü bir çaba göstermek gerek...

[ayserclpp]

İnsan birine aşık diye bir şeyler yazmaz. Kafasında birini uydurur, ona küser, onu sever, onunla barışır, onunla ayrılır, onunla yatar, onunla kalkar. Ben daha çok kafasının içinde yaşayan bir insanım. Gerçek hayata dair tüm ümitlerini kaybetmiş, sevilmelerin, sevmelerin ve sevişmelerin ayaklar altına alındığı bu çağda sevdasını var olmayan bir hayale adamış biriyim. Kafamda birini uydurdum, onu arıyorum yüz yıldır. Var olan birine değil de, zihnimde var ettiğim biriyle yaşıyorum aşkı.. Henüz gelmemiş, gelmesini beklediğim biriyle.. Gelir mi? bilmem. Delilik mi bu ? Onu da bilmiyorum. Normal şartların akıllısıyımda, şartlar hiç normal olmadı bende. O yüzden bendeki bu delilik belkide.

[ayserclpp]

Kirli ayakkabılara inanıyorum, ütüsüz tişörtlere, eskimiş sırt çantalarına, dağınık saçlara, traşsız yüzlere, yorgun bakışlara.. Yanından ayırmadığın kitaplara, kimsenin dinlemediği şarkılara, gece çıkılmış yolculuklara, omuzlara yaslanan başlara, el değmemiş topraklara, insan girmemiş ormanlara, sıcacık avuçlara, mütevazi kokulara, farkkedilmemiş duygulara.. En çok da sarılmalara inanıyorum ben, sımsıkı sarılmalara..

[ayserclpp]

Yürüyen bir rahmetliyim ve yüreğim hiç olmadığı kadar yavaş atıyor. Derin derin nefes alışlarım sıklaşıyor. Sanırım yakında kalbim beni üzmeyi bırakacak. Ruhumun bedenimden ayrılışını merak ediyorum, ilk defa terk eden taraf olacağım. Ne kadar tuhaf değil mi ? ilk defa birini terk edeceğim o da kendim olacak. Ben bu yüreğin heyecanla attığı zamanları da bilirim. İnsanlara güvendiğim zamanları, herkesi kendim gibi sandığım o anları. Ben bu yüreğin sevdiğini de bilirim, sevebilen bir kalbe sahiptim, bir zamanlar.

[ayserclpp]

Olmuyor değil mi ?

Ne kadar istersen iste, ne kadar çabalarsan çabala olmuyor. Ne kadar beklersen o kadar uzaklaşıyor senden. Ne kadar arzularsan o kadar yasak sana mutluluk.. Verdiğin tavizlerle, kendini yok saymalarınla kalıyorsun öylece. Medet umduğun kişiler, sağlamdır diye yaslandığın çürük bir ağaç gibi çatırdıyor hayatında. Ve sen korktuğu başına gelenlerin en meşhuru oluyorsun, hayal kırıklıkları kentinde..

Ya işte böyle.. bak bunlar hep yaşamak. Neresinden tutarsan tut elinde kalan bozuk bir eşya gibi. Ve sen, seni bataklığa itenlerden çekip çıkarmaları için el dileniyorsun. Kırık kanatlarınla, kanatlarını kıranlar için çırpınmaya çalışıyorsun, bocalıyorsun, yitiyorsun, batıyorsun, ölüyorsun.

[ayserclpp]

Kendimi uzun uzun anlatmak ve susmak arasında gidip geliyorum çoğu zaman. Hiçbir zaman hissettiklerimi tam anlamıyla anlatamayacağımı, anlatsam da anlaşılmayacağımı bildiğimden susmayı tercih ediyorum. Yazıp yazıp siliyorum hep, cümlelerimi toparlayamıyorum. Bir şeyler yolunda değil ama inatla her şey yolundaymış gibi davranıyorum. Bazen düşüncelerim arasında kayboluyorum ve bazen de düşünmekten kaçıyorum. Böyle nereye kadar devam edecek diye sormuyorum artık kendime. Çünkü cevabını biliyorum. Sadece bir köşeye çekiliyorum sessizce. Yolunda gitmeyen ne varsa bir an önce son bulsun istiyorum...

[ayserclpp]

“Soğumuş demiri, çürümüş eşyayı düzeltmeye çalışma.” der Gazalî. Yani içten çürümüş hiçbir şey için emeğini harcama. Sözünden anlamayana kelâm etme. Sana kalpsiz olana hislerini açma. Dostluğa meyli olmayana gitmede ısrarcı olma.

Bazen yiten, yittiğiyle kalmalı..

[ayserclpp]

Kimse olduğu yerden memnun değil. Beyhude tükenen ömründen, hayalleri ile arasındaki mesafeden, tekrar ve tekrar yıkılan ümitlerinden memnun değil kimse. Ama belki de bu dünya, memnun olma dünyası değildir. Bin türlü sefahat içinde olsan bile, yine de kalbine bir kıymık batacak.

[ayserclpp]

En huzurlu olduğun anda aklına gelir ya yaşadıkların. Birden dalarsın uzaklara, gözlerin durgunlaşır, yüzündeki gülüşün hüzne çaldığı yorgun tebessüme yerini bırakır. Bir anda tatsızlaşır içtiğin kahven, çayın. Derin bir iç çekip, arkana yaslanırsın gözlerini semâya dikerek. Yavaşça buğulanır baktığın her yer, durulursun. Ki sen göz altlarındaki çiçek bahçelerini sulamakla meşhursun. Artık güldüğünde çıkmıyor gamzelerin. Her gideni oraya gömmüşsün, dolmuş çukurların. Ve sen evvelinde gidenleri, ahirinde bekler olmuşsun. Ölülerin istikbali olmaz aklında bulunsun.