Tumgik
#yorulduk
1siirsever · 4 months
Text
Tumblr media
"Değmiyor bazen, uğruna yorulduklarımız." . .
102 notes · View notes
huzurkosems-blog · 6 months
Text
Hoşgeldin Kasım ayrılık deil güzellikler getir savaş bitsin huzur gelsin çocuklar gülsün 🤲🍁🍂
63 notes · View notes
sutusevin · 1 month
Text
Nereye kaçarsanız kaçın,
Günün sonunda düşüncelerinizle yalnız başınıza kalıcaksınız.
33 notes · View notes
yukozumeki · 4 months
Text
Güçlü olmak, güçlü görünmek ya da bunlara zorunda bırakılmak... Bunlar arasında dağlar vardı. Güçlü olmak zorunda bırakılan insanda sayısız savaş yaraları olurdu ve gücünü o yaralardan alırdı ya da sadece güçlü taklidi yapardı. Çevreniz size güçlü olduğunuz için imrenirdi ancak siz o yaraları almamak uğruna güçsüz olmayı dilerdiniz bazen. Güçlü görünmek zorunda olmak en büyük güçsüzlüktü çünkü, insanın sırtında büyüyen kamburuydu.
Karanlık Yıldızım
28 notes · View notes
papatyahanimms · 10 months
Text
Tumblr media
Çok genç yaşta öğrendik hayatı çok genç yaşta büyüdük yaşlandık...
110 notes · View notes
jupiterliyazar · 11 months
Text
Gidelim ne olur. Çok yoruldum. Bir gün olsun terk edelim bu acıları. Bir gün olsun özgür olalım.
M.
55 notes · View notes
komikmi · 1 year
Text
sevseydin, bu şehir de severdi beni. Bu karanlık geceler de.
73 notes · View notes
empaymiss · 4 months
Text
düşünmekten kafayı yememe ciddili az kaldı
18 notes · View notes
bir-kedi-sever · 7 months
Text
Tumblr media
8 notes · View notes
unutulanlars · 1 year
Text
Çok yoruldum...
Tumblr media
15 notes · View notes
yanlizgecelerr · 23 days
Text
Umursamıyormuşum gibi görünüyorum güçlü gibide görünüyorum ama işte sorun orada sadece görünüyorum.
2 notes · View notes
1siirsever · 4 months
Text
Tumblr media
Bir köşeye çekilmek istiyor insan azizim, yerin üstündekilerden ziyade altındakiler ile konuşmak istiyor...
17 notes · View notes
sakaryarasaa · 1 month
Text
İnsanların bana bu yaşında ne kadar olgunsun demesinden ve bunu bir iltifat cümlesi olarak söylemesinden ciddi anlamda bıktım usandım. Olgun olmayı tercih etmedim ben. Olgun olmak zorunda bırakıldım. Başka seçeneğim yoktu çünkü. Hayat çıkmaza soktu da çıkmama izin vermedi. Kalpsiz, duygusuz görünmek ve olgun olmaktan başka şansım yok.
6 notes · View notes
sutusevin · 7 months
Text
Sessiz insanlar,
En gürültülü zihinlere sahiptir.
Stephen King
52 notes · View notes
yoruldumbensizgidin · 2 years
Text
Ben mükemmel değilim. Benim de hüzünlerim, herkesten sakladığım veya saklamadığım acılarım var. Bir şey başardıktan sonra değer vermeye başlayıp süs oyuncak gibi yanınızda dolaştırıp övüneceğiniz bir şey de değilim. "O zaten uslu, kendini idare ediyor, bırakın kendi halinde oynasın, kendi kendine büyüsün" denilecek bir 'çocuk' hiç değilim. Benimle de ilgilenin, yeri geldiğinde bana da kızın, bana ders verici öğütler verin, uymam gereken kuralları, yerine getirmem gereken sorumlulukları anlatın. Benim de saçımı okşayın, gece üstümü örtün, benim için de endişelenin, madem seviyorsunuz sevginizi bana da hissettirin. Gözümün sulandığını fark edin, kabustan uyandığımı veya uyanamadığımı görün, kederlendiğimde anlayın, geçmeyecek bile olsa geçecek deyin.
Benim istemediğim kadar arkadaşım var zaten. Bana arkadaş değil, aile olun. Beni kalabalıklar içinde yalnız hissettirmeyin, eve döndüğüme pişman etmeyin. Çünkü benim bundan başka evim diyebileceğim bir yerim yok. Zaten içime işlemiş olan bu yalnızlıktan bıktım usandım. Ben sizin arkadaşınız değilim, kızınızım. Ne kadar büyümüş gibi gözüksem de, çocukken olduğu gibi hâlâ yatağıma kapanıp uyumuş gibi yapıp ağlıyorum sürekli. Ve bu gözyaşlarımı hâlâ kimsenin fark etmemesi o kadar canımı yakıyor ki. Siz yanımdaymış gibi gözükürken yanımda sizi hissedememenin acısı çok büyük, hele ki sizin iyi niyetle bir şeyleri doğru yaptığınızı düşündüğünüzü görmek, kendime kızgınlığımla karışarak daha da büyütüyor bu acıyı.
Beni, 'sen oldun' deyip dışlamayın. Benim de elimden tutun, beni orda öylece acılarımla bırakıp sonra da unutmayın. Çünkü bunu fark ettiğim her seferinde içimden çok büyük bir parça kopuyor.
Bir kere de benim için ağlayın, çünkü ben hep birileri için ağladığım halde hiç ağlamayan kişi sanılmaktan yoruldum. Yaşamaktan çok; herkesin gözünde cesur, güçlü, hayata hazır gözükmek yakıyor canımı. Çünkü kendimi bildim bileli hayata karşı cesur olmak, ta çocukken kendini avutmayı öğrenmek zorunda kalmak, her zaman kendi sesini dinlemek, hep yetişkin gibi davranmak kuytu köşede saklanan içimdeki kırgın çocuğun büyümesini engelledi, o hâlâ çocuk.
Çocukken cesur davrandığım her anda aslında ne kadar korktuğumu asla bilemediniz. Aynı yaştaki kuzenlerimin arabada uyuya kalınca kucakta taşınıp yataklarına yatırıldıklarını gördükten sonra benim uyandırılıp yatağıma kendi kendime yürümek zorunda kalmamın acısının yerini hiçbir zaman hiçbir oyuncak doldurmadı, bu satırları yazarken bile ağlatıyor.
Babamın başkalarının çocuklarıyla benle oynadığından çok oynaması, daha çok ilgilenmesi; annemin çoğu zaman kendi problemleriyle ilgilenip bana yansıtması; şimdi hatırlamıyorumdur tutunacak güzel bir anım olsun diye düşünerek anne ve babama kendi çocukluğumla ilgili anı sorduğumda ikisinin de benim hatırladıklarımdan başka bir şey hatırlamaması...
Çok hasta olmadım diye mi çok ilgilenmediniz benle? Ya da kaybolup bi kaza geçirmedim diye mi endişelenmediniz? Neden bu kadar iyi bi çocuk oldum ki... keşke yaramaz ve şımarık olsaydım. Derslerim iyi diye mi ödevlerime yardım etmediniz?
Geçmiyor kırgınlıklarım, geçmiyor. Bunun şifası aşk mı olur? Gerçi şimdiye kadar bana doğru düzgün aşık olup peşimde koşan da olmadı. Ne yapayım? Kariyer yapıyorum, ne işim var benim kocayla çocukla mı diyeyim? Benim de başımı yaslayacak bir omza ihtiyacım var ya.
Neyse, bunu günlüğüme değil de buraya yazmamın sebebi birilerinin okuyup yazımda kendini bulup yalnız olmadığını anlamasını sağlayabilmekti, onları görünce ben de rahatlarım belki bi nebze.
Çocukluk yaraları iyileşmiyor. Keşke bir zaman makinesi olsa ve çocukluğumun yanına gidip ona sımsıkı sarılsam. Çünkü sarılmaya çok ihtiyacı var, tıpkı benim gibi.
96 notes · View notes
yakazakalb · 9 months
Text
Balkonda rüzgâr ile köşe kapmaca, yıldızlarla elim sende oynadık. O kadar çok koştuk ki güneşi de sobeledik. Bak yine sabahı ettik. Güneşler içimize doğsun diye hep bir telaş. Artık biraz sakinleş be sevgili kendim. Bi sakinleş.
04.30
12 notes · View notes