#yerli aşı

[34-ist-34]

Türk donanmasının en büyük gemisi Anadolu'yu gelecek sene kullanıma sunuyoruz. Kızılelma'nın seri üretimi başlıyor, milli muharip uçağımızı hangardan çıkarıyoruz.

İha, Siha'lar destan yazıyor.

Milli otomobil TOGG'un oltu siyahını yollarda görmeye başlayacağız.

Kendi doğalgazımızı çıkarıp işleyecek ve evlerde kullanacağız.

4 sondaj gemimiz aktif olarak görevde.

Kendi uzay ekipmanlarımızı üretiyor, kendi insanımızı uzaya göndermeye hazırlanıyoruz.

Yerli üretim motorlarımızı kullanacağız.

Yerli füzelerimiz başarıyla test edildi.

Elektrikli lokomotifler üretiyoruz, hızlı tren raylarda yerini alıyor, uydular fırlatıyoruz.

Solunum cihazı, yerli aşı geliştirdik.

2023,

Cumhur İttifakı'nın yılıdır.

Türkiye Yüzyılı'dır.

[tremendousruinsbanana]

"Biz şapka devrimi yaparken Almanlar Mercedes'i, BMW'yi üretiyordu" diyorlar; oysa Almanlar 200 yıllık birikimle üretiyorlardı o otomobilleri.

Benz ilk otomobilini 1885'te tanıttı.

300-400 yıllık geri kalmışlığın faturasını Cumhuriyet'e çıkarıyor çapsızlar.

Almanya sanayi devrimi yaparken, Kant, Nietzsche, Marx gibi düşünürleri, Bach, Beethoven gibi müzisyenleri, Kafka, Goethe gibi yazarları yetiştirirken, dedelerimiz okumayı bile bilmiyordu.

Matbaa bile yoktu uzun süre.

Oysa sultanlar, hiç de cahil adamlar değildi fakat halkın cehaleti, tek adam iktidarları için nimettir.

Cumhuriyet'e dil uzatmakla görevli olanlar konuşmaz bunları.

Tarihi yargılamak yerine ibret almak, dersler çıkarmak, hataları ayıklamak hepimizin görevi.

1918'de Almanya ile beraber savaştan yenik ayrılınca, düşmanlarımız bizim tarlaları işgal etti.

Almanya'da ise Essen şehrindeki Krupp fabrikasını işgal ettiler.

Velhasıl bugünün Alman teknolojisi 1920'lerde başlamadı.

300-400 yıllık geçmişleri var.

Gönül isterdi ki bugün dünya aşı üretim merkezi olalım.

Dünya fındık piyasasını 1925 de olduğu gibi Giresun belirlesin.

Almanlara Türk otomobili, Ruslara Türk füzesi, Kore'ye Türk telefonu satılsın.

Türkiye'ye yapılacak kültür turları için harıl harıl Türkçe öğrenen İtalyanlar olsun.

Dünya sinemalarında Rambo, Kaptan Amerika yerine Malkoçoğlu, Tonyukuk, Hacı İlbey sahnelensin.

Gönül isterdi ki Sivas'tan yerli uzay araçları fırlatılsın.

Türk bayrağı da dikilsin Ay'a.

Taktukçu gençlik yerine Hititçe, Sümerce öğrenen bir gençlik olsun.

Entelektüel olmak adına Zeus, Afrodit değil; Umay Ana, Kayra Han öğrenilsin.

Avrupa yüzyıllar önce başlattı gelişimi, kalkınmayı, teknolojiyi.

Düşüncede devrimi yüzyıllar önce yaptılar. Biz niye ıskaladık?

Padişahın kızı, kitabında yazmış; "Babam özel trup getirtir, sarayda İtalyan opereti oynatırdı" demiş.

Halkın niye yoktu?

O halka musiki muallim mektebini bile Atatürk açtı.

Savaştan çıkmış bir ülke 1926'da uçak fabrikası kurdu...

Almanya'nın 300 senede yaptığını 15 yılda yapmaya gayret etmiş genç Cumhuriyet'e dil uzatmak, çok ayıp değil mi?

[gundemarsivi]

Yerli ve Milli

✍🏻 Anıl Güven

https://www.gundemarsivi.com/yerli-ve-milli/

“Umudu olanların korkusu olmaz.”

Ülkemiz coğrafyasında, köyde ve çiftliklerde yetiştirilen, hasadı yapılan, A’dan Z’ye tüm ürünlere verilen addır ‘yerli’ malı.

Sanayi tesislerinde işlenen, içinde işçinin, mühendisin, kimyagerin emeği bulunan ürünlerin adı da ‘milli’dir.

Ama günümüzde, daha doğrusu AKP hükümetinin 21 yıldır sakız gibi ağzında çiğnediği “Yerli ve Milli” tanımının içi tam anlamıyla boşaltılmıştır. Yerli üretim olarak pazara sunduğumuz ürünlerin büyük bir kısmına ekin yasağı getirilmiştir. Köylüye tapulu tarlasında elde edeceği gelirin bir kısmı, (tütün, şeker pancarı vb.) ekilmemek kaydıyla devlet tarafından ödenmektedir!

Asya’dan, Afrika’ya oradan da Güney Amerika’ya kadar ceviz, zeytin, kiraz, karpuz, tropikal meyveler ülkemize ithal edilmekte.

Canlı hayvan ve onlardan elde edilen ürünlerin tamamı…

Mülkiyeti Türkiye Cumhuriyeti yurttaşlarına ait olan küçük ve büyük sanayi kuruluşlarının tamamına yakını uluslararası kartellere “özelleştirme“ adı altında satıldı.

Kısacası ülke 1946 yılından bu yana dini bütün, namaz kılan, oruç tutan ve her fırsatta kendilerinin Müslüman olduğunu haykıran siyasetçiler tarafından yağmalandı!

Bu yağmanın ana nedeni; çağdaş, laik, demokratik, hukuk devletinin varlığından huzursuz olan, Cumhuriyetin karşısında duran (Kurtuluş Savaşı’na katılmayıp düşman safında yer alan %46) bilinçsiz, eğitimsiz kitle, özgür yurttaş olarak değil kul olarak yönetilmek istiyor.

Onların bu istemlerine kökenleri karanlık, okuduklarını söyledikleri eğitim kurumlarında kaydı hiç olmamış, şeytani hinlikleri ip cambazına ders verebilecek kişiler, kurdukları partilere sözümona inançlı kitleye; cemaat ve tarikat aracılığıyla çağrıda bulundu:

“Ezan susturulamaz, bayrak indirilemez, baş örtüsü namusumuzdur kimse dokunamaz!”

Onlar da bu ardı önü kesilmeyen seslenişe alkışlarla onay verdiler; seçim sandığının önünde kuyruk oldular… Hep kazandılar!

Yeni Türkiye, adında bir buluş yaptılar.

Kendilerini “Yeni Osmanlı“ olarak adlandırdılar; ama bu aşı da tutmadı! Şimdi oy veren de vermeyen de açlık sınırında yaşıyor! Oy verenler kurulan bu yapının temelini oluşturduğundan şükürle biatlarını sürdürüyor. Amaçladıkları yaşadığımız dünya için değil; elleri, gözleri, kulakları öteki dünyayı da olduğundan her olumsuzlukta ‘dış güçler’ başat oyuncu bunlara göre!

Önümüzde belediye seçimleri var.

Emperyalizmin safında yer alan sözümona yerli İslamcı millicilerle ya yok olup gideceğiz ya da kökleri yerli ulusalcılarla, ülkenin onurunu korumanın yanı sıra Atatürk‘ün saptadığı öngörü ile Türkiye Cumhuriyetini yücelterek özgürce yaşamak için var olma mücadelesi vereceğiz.

Umuda yolculuk için, ulusal kimliğimizin daha fazla yıpratılmaması için hazır olalım.

Atina

Anıl Güven

[korkutkalkan]

Sağlık Bakanlığı'na bağlı Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı'nın (TÜSEB) 2021 yılında SBT Sağlık Bilim ve Teknolojileri adında bir şirket kurduğunu ve yerli aşı olarak duyurulan Turkovac aşısının ticarileştirme ve üretim haklarının bu şirkete devredildiğini hatırlatan CHP Ankara Milletvekili Murat Emir, 1 milyon 100 bin TL sermaye ile kurulan şirketin batma noktasına geldiğine dikkat çekti. Söz konusu tespite Sayıştay’ın 2022 yılı denetim raporunda yer verildiğini belirten Emir, “Aşının Şanlıurfa’da TÜSEB’e bağlı bir tesiste üretildiği açıklanmıştı ancak, Sayıştay raporundan üretimin SBT tarafından başka bir şirkete devredildiğini anlıyoruz” dedi. 1 milyon 100 bin TL sermaye ile kurulan şirketin genel müdürlüğüne bir ilaç şirketinin eski müdürünün getirildiğini de hatırlatan Emir, “Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, bakanlığı da, bakanlığa bağlı birimleri de şirket gibi yönetmek istiyor ve bu anlayışla birlikte belirli kesimler zengin edilirken kamu da büyük zarara uğratılıyor” dedi.ŞİRKET VARLIĞINI BORÇLA SÜRDÜRÜYORSayıştay raporlarına göre şirketin 2021 yılı zararının 17.5 milyon TL’yi, 2022 yılı zararının da 8.1 milyon TL’yi bulduğunu kaydeden Emir, Sayıştay raporunda şirketle ilgili “Yapılan incelemelerde şirketin sermayesinin faaliyetlerini sürdürebilmesi için yeterli olmadığı ve şirketin faaliyetlerinin borçla finanse edildiği görülmüştür” tespitinde bulunulduğunu belirterek, şu ifadeleri kullandı:FAALİYETLERİNİ DMO AVANSIYLA GERÇEKLEŞTİRMİŞ“Rapora baktığımızda şirketin gerçekleştirdiği faaliyetlerin neredeyse büyük bir bölümünü DMO’dan aldığı avansla sürdürdüğünü ve buna rağmen karlılığının çok düşük olduğunu görüyoruz. Yine raporda şirketin cari harcamalarını karşılamada dahi güçlük çektiği, şirketin cari harcamalar için yeterli kaynağı olmadığından imzaladığı sözleşmeden kaynaklanan damga vergileri için dahi özel bankalardan kredi kullandığı belirtiliyor."ŞİRKET KAPANMA NOKTASINA GELMİŞEmir, sözlerini şöyle tamamladı:"Mali tablolara göre şirketin kapanma noktasına geldiği ancak buna karşın Yönetim Kurulu ve Genel Kurul kararları incelendiğinde yönetimin bu konuda hiçbir adım atmadığını da anlıyoruz. Buradan da aslında şunu anlıyoruz. Türkiye için böylesine önemli bir projede dahi, Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, kamu yararını öncelemekten çok ticari kaygılarla hareket ediyor. İktidar, aşı meselesinde bile yine birilerini zengin etmek istiyor ve bu anlayış sonucunda da kamunun zararı katlanarak büyüyor."

[trsohbetnet]

Bitlis Sohbet Odaları

New Post has been published on https://www.trsohbet.net/bitlis-sohbet-odalari/

Bitlis Sohbet Odaları

Sevgili Trsohbet sohbet ve Bitlisli kullanıcılarımız. Bugün ki makalemde sizlere Bitlis şehrimizin A’dan Z’ye  ne özelliği varsa önce onlardan, sonra Bitlis Sohbet Odaları’ndan bildiğim kadarıyla bilgiler paylaşacağım. Tarihi, nüfusu, yemekleri, insanları, görülmesi gereken yerleri ve daha birçok merak edilen yönü İle Bitlis ilimiz, makale konumuzdur.

En sonun da Bitlis Sohbet Odaları’nda nasıl sohbet edebiliriz, bunlardan bahsederek makalemizi tamamlamış olacağız. Şimdiden keyifli okumalar dileğiyle.

Ülkemizin Türkiye cumhuriyeti olabilmesi adına yapbozun sadece bir kısmını oluşturan Bitlis şehrimizin, zamanı vaktinde yetiştirmiş olduğu çok önemli şahsiyetleri vardır.  Bunlar kimler bir kaç örnek yazayım. Mevlana Abdurrahim-i Bitlisi, Mevlana Muhammed Berkal’i, Mevlana İdris Bitlisi, Fahrettin Ahlat’tır.

Bitlis ilimizin büyük çoğunluğu Kürtlerden oluşmaktadır. Kürtlerin duşunda Araplar ve az sayıda Türkler yaşam sürmektedir. Bu şehirin ana geçim kaynakları, tarım, ticaret ve hayvancılıktır. Bu ilimizin gezilecek yerleri arasında gümüş kanat Şelalesi, beyaz kilise, beyaz su mesire alanı ve kitap sokağı yer almaktadır. Bitlis halkı  sakin, çalışkan ve gelen misafirlere  Güler yüzlü, hoş davranışlar sergiliyorlar.

Daha mazbut ve sakin bir şekilde yaşam tarzı sürmektedirler. Ve Tarihimiz de Bitlis başlangıcı değişik şekillerde anlatılsa da askında Bitlis tarhi kültürü Yeni taş dönemine kadar uzanmaktadır. Neolitik Çağ, Yenitaş veya Cilalı Taş Devri denilen bu dönem, Ortataş Devri ile Tunç Devri arasındaki arkeolojik dönemdir. Bu dönem şu tarihten binlerce yıl öncesini kapsamaktadır.

Bitlis Sohbet Siteleri

Tarihinde  de gerçek anlamda bir arkeoloji çalışması asla yapılmamıştır. Bitlis şehirimizin içerisinde yer alan Süphan ve Nemrut dağlarındaki doğal cam yatakları dolaylı yoldan Neolitik dönemine kadar çıktığını göstermektedir. Bitlis de bu doğal camlarında yontucu, kesici, kazıyıcı olarak çevredeki yerleşim yerlerinde kullanıldığı anlaşılmıştır.

Bitlis şehirimizin Bitlis ismini nereden ve nasıl aldığı asla bilinmemektedir. Tarih boyunca da Farklı birçok isimle anılmıştır. Atatürk bir çok ziyareti bulunmuştur bu güzel ilimize, nüfusu tam olarak 352.277 olmaktadır.181.813 tane beyefendi, 170.464 tane hanımefendi yaşam sürmektedir. Yani % 51.61 beyefendiler, %48.39  hanımefendiler ile var olmuştur.

Bitlis şehirimizin bulunduğu bölge ve bitki örtüsü şöyledir ki ; Bitlis, Doğu Anadolu Bölgesinin Yukarı Fırat ve Yukarı Murat bölümlerinin sınırı üzerinde bulunan bir ilimizdir. Bozkır iklimi sürerken bu iklim yaz ve kış aylarında değişkenlikler gösterir, kışları bol yağış, yazları kurak geçirmektedir. Bitlis’in Doğum, Sünnet ve evlenme gelenekleri çok meşhurdur. Doğu Anadolu bölgesi foklar çok yaygındır.

Halk müziği, türküler oyunları olduğu gibi yöresel kıyafetlerimde ön plandadır. Kifayetler de de zenginlik gösterilir. Hatta bir Bitlisli hanımefendi evli mi, nişanlı mı, bekar mo, giydiği kıyafetiyle çok rahat bir şekilde anlayabilirsiniz. Geleneksel mimari evleri de dikkat çekmektedir. Bitlis turizm açısından da büyük faaliyetler göstermekte yine birçok turist tarafında merak edilip, ilgi odağı olmaktadır.

Bunun yanı sıra sportif amaçlı turizm, dağcılık, avcılık, kayak, kaplıca turizmi, kıyı turizmi gibi turizm etkinlikleri de bulunmaktadır. Yerli turist ve yabancıların talepleri değişmektedir. Bitlis ilimizin için bu büyük bir artıdır. Nazik gölü, aygır gölü, Süphan Dağı, spor piknik yeri gibi efsane yerleri vardır. Bazı hikayeleri ile de efsane olmayı başarmıştır. Geleneksel, yöresel yemekleri ise ; Tutmanc Aşı, Mişevşi, Keledoş, Umanç Aşı, Has Dolması, Soğan Köftesi,  Cümür, Cevizli fetir‘dir.Değişik tatlar ve lezzetler Bitlis mutfağındadır.

  Bitlis Sohbet Odaları   Ve sevgili Bitlis makalemizin sonuna geldik. Değerli üyelerimiz, sizlere Bitlis’i anlatırken aklıma birçok hikayesi de geldi, Lâkin uzun uza anlatıp sizi yormak istemedim. Siz Bitlisli arkadaşlar, hanımefendiler ve beyefendiler canınız sıkılırsa sohbet etmek istiyorsanız. Trsohbet Sohbet Odaları’mızı ziyaret ederek bizlere katılabilirsiniz.

Kaliteli, güvenli ve seviyeli bir sohbet ortamında olmak sizlerinde hakkıdır. Bunun için tüm dostlarımızı https://www.trsohbet .Net sohbet sitemize bekleriz.

#Bitlis Sohbet #Bitlis Sohbet Odaları

[bcapnews]

Hindistan Rahim Ağzı Kanserine Karşı Uygun Fiyatlı Aşı Geliştiriyor

Hindistan Rahim Ağzı Kanserine Karşı Uygun Fiyatlı Aşı Geliştiriyor

Hindistan’da ilk kez, ülkedeki kadınları etkileyen ikinci en yaygın kanser türü olan rahim ağzı kanserine karşı koruma sağlayan yerli olarak yapılan bir aşı, önde gelen liderlere göre en yoksullar da dahil olmak üzere nüfusun çoğunluğu tarafından erişilebilir olacak. sağlık uzmanları. Cervavac adlı aşı, dünyanın en büyük aşı üreticisi olan Hindistan Serum Enstitüsü (SII) tarafından…

View On WordPress

[bunedycom]

Çin, yerli üretim Kovid-19 aşısına onay verdi

Çin, yerli üretim Kovid-19 aşısına onay verdi

Ulusal basındaki haberlere göre, protein bazlı aşının hatırlatma dozu olarak uygulanmasına onay verildi. Bu, Çin’de kamuya ait Sinopharm ve Sinovac şirketleri tarafından geliştirilen inaktif Kovid-19 aşıları ile birlikte bugüne dek acil kullanımına onay verilen 8. yerli aşı oldu. Aşının, sonuçları “Emerging Microbes & Infections” dergisinde yayımlanan klinik denemelerinde, hastalık riskini yüzde…

View On WordPress

#Aşı

[strucare]

Dünya Genelinde İnşaat Endüstrisine Covid-19 Etkileri

Covid-19 salgını bütün sektörleri olumsuz olarak etkilemeye devam ediyor. Sektörler üzerinde domino etkisi yaratan salgın, ham madde krizi, iş gücü eksikliği gibi önemli gelişmelere neden olmaktadır. Haber içeriğimizde, İnşaat Endüstrisine Covid-19 kaynaklı yaşanan sorunlar hakkında bilgi edinebilirsiniz.

İnşaat Endüstrisine Covid-19 Etkileri

Pandemi etkisiyle birlikte yaşanan sağlık problemleri dünya genelinde insanları olumsuz olarak etkilemektedir. 1 Aralık 2019 tarihinde Çin'in Wuhan kentinde ortaya çıka covid-19 salgını 2021 yılı sonlarına yaklaştığımız bu dönemde dahi, dünyanın başlıca problemleri arasında ki yerini korumaktadır.

İnsan sağlığını olumsuz olarak etkileyen hastalık ve hastalık kaynaklı olarak, eğitim, iş hayatı, ekonomi gibi alanlarda da etkilerini göstermektedir. Bu alanların başında, İnşaat sektörünün geldiği değiştirilemez bir gerçektir. İnşaat endüstrisi temel ana gücü insanoğlu kaynaklıdır. Dolayısıyla, insan sağlığını olumsuz olarak etkileyen bu hastalık çoğu ülkede inşaatların durmasına neden olmuştur. İş günü kaynağıyla alakalı yaşanan sorunlar, duran şantiyeler, ertelenen mimari proje uygulamaları, ham madde teminindeki sorunlar inşaat sektörünü sonu belirsiz bir krizin içine sokmuştur. İnşaat endüstrisinin dünyada ülkelerin en büyük gelir kaynağı olduğu bilinmektedir. Buna bağlı olarak ülke ekonomileri domino etkisiyle ufak çaplıda olsa krizler yaşamaktadır. Dünyada İnşaata Covid-19 Etkileri Günümüzde, uzmanlar tarafından etkili olduğu söylenen koronavirüs aşıları bulunsa da, dünyada her gün covid-19 kaynaklı birçok hasta ve salgın kaynaklı ölüm yaşanmaktadır. Birçok sektörde çalışanlar aşı olmaya teşvik edilmektedir. Bu konuda ki en doğru bilgileri ülkelerin sağlık bakanlıklarından, ilgili resmi sağlık kuruluşlarından almanız doğru olacaktır.

Amerika'da son dönemde yaşanan ham madde krizi, makine, sanayi ve inşaat sektörlerine ciddi etkiler bırakmıştır. Ahşap fiyatlarında ki artış, çelik fiyatlarının artışı, ülkede yaşanan enflasyon kaynaklı sorunlar, çeliği ciddi oranda ithal eden Amerika'da yerli üretime teşvik çalışmaları başlatmıştır. Türkiye'de İnşaata Korona Etkileri Ülkemizde, inşaat sektörü alınan önlemlerle birlikte dünyaya kıyasla nispeten daha az insan gücü kaynaklı problem yaşamıştır. Sokağa çıkma yasağı bulunan dönemlerde özel izinlere tabi olan inşaat işçileri, çalışmaya devam etmişlerdir.

Dünyayı etkileyen ham madde krizleri özellikle ülkemizde dolar/euro kurlarında ki artış nedeniyle inşaat sektörünü ufak çaplı bir krize sürüklemiştir. Etkileri uzun yıllardır devam eden hastalığın uzun vadede İnşaat Endüstrisine Covid-19 etkileri ne olacak merakla beklenmektedir. Read the full article

[medya-press]

Güney Kore ilk yerli üretim Covid-19 aşısına kullanım onayı verdi

Güney Kore ilk yerli üretim Covid-19 aşısına kullanım onayı verdi

Gıda ve İlaç Güvenliği Bakanlığından yapılan açıklamada, SK Bioscience ilaç şirketinin geliştirdiği “SKYCovione” adlı Covid-19 aşısının enfeksiyonlara karşı bağışıklık oluşturmada AstraZeneca‘dan daha etkili olduğu belirtildi. Gıda ve İlaç Güvenliği Bakanı Oh Yu-kyoung, söz konusu aşının kullanımına 18 yaş ve üstü kişiler için onay verildiğini belirterek, ülkesinin aşı geliştirme teknolojisini…

View On WordPress

#Aşı

[emretekinresmi]

2 yıl önce "Devlet halka zorla Coronavirüs aşısı yapacak" diyenlere deli muamelesi yapılıyordu, "Hadi canım! Olur mu öyle şey!" deniliyordu.

Şimdiyse "4-5 yıl sonra, inek koyun tavuk gibi hayvanların kesilmesi yasaklanmış olacak, doğal et yasaklanacak, insanlar kurban kesemeyecek" diyenlere deli muamelesi yapılıyor, "Hadi canım! Olur mu öyle şey!" deniliyor. "Hayvanları Koruma Kanunu" niye çıktı sanıyorsunuz? Kapsamı nedir biliyor musunuz?

Son bir yıl içinde olanları bir düşünün, ki bu daha başlangıç..

Bu milletin başına ne geliyorsa, doğru zamanda doğru tepkiyi veremediği için, her yanlışta ısrarla hikmet aradığı için geliyor! İnsanlığı kıyamete sürükleyen sürecin temel müsebbibi de sanırım bu bakış açısı..

#coivd 19 #covid19 aşısı #aşı #yerli aşı #aşı gerçekleri #corona aşısı #hayvan kesimi #hayvanları koruma kanunu #inek #tavuk #kurban #kurban kesimi

[kelimesendromu]

Tarihi de aldım ki geçmişe bakınca hatırlarız.

#my #kelimesendromu #coronavirüs #aşı #yerli aşı #komik #mizah

[aybarskagan]

Kovid-19’la mücadele kapsamında geliştirilmekte olan yerli aşımız, "TURKOVAC" yaygın kullanım öncesi son aşama olan Faz-3 çalışmalarına geçmiştir.🇹🇷🇹🇷🇹🇷

#türkiye #yerli aşı

[vaveyla01]

Aşıların içine love yüklediklerine eminim herkes evleniyor herkes

#yerli aşı #koronavirüs aşısı

[denizliaktuel]

Yerli ve Milli Aşı TURKOVAC Denizli’de!

TURKOVAC aşısı Faz-3 çalışmasının Türkiye genelinde uygulanacağı 41 merkezden biri de Denizli oldu. Aşının uygulanacağı Denizli Devlet Hastanesi’nde tüm hazırlıklar tamamlanırken, 47 yaşındaki polis memuru Bilal Ceylan gönüllü olarak kentte TURKOVAC aşısını yaptıran ilk kişi oldu.  

https://www.denizliaktuel.com/saglik/yerli-ve-milli-asi-turkovac-denizlide-h28287.html

#Denizli #TURKOVAC #Denizli haber #son dakika #aşı #koronavirüs #yerli aşı

[afyonhaberleri]

TURKOVAC için kritik tarih belli oldu

TURKOVAC için kritik tarih belli oldu

Sağlık Bakanı Fahrettin Koca dün gerçekleşen basın toplantısında gündeme dair açıklamalarda bulundu: 6 MİLYON TAM AŞILI “100 milyonuncu doz aşı Kocaeli Gebze’de bir hastanemizde yapıldı. 100 milyonuncu doz aşıyı olan 36 yaşındaki yurttaşımıza, aşıyı uygulayan hemşire arkadaşımıza, aşıdan sorumlu doktorumuza teşekkür ediyorum. 18 yaş ve üzeri nüfusta ilk doz aşı oranımız yüzde 82. İkinci doz aşıyı…

View On WordPress

#Aşı #Fahrettin Koca #gazetehaberleri #Koronavirüs #TURKOVAC #yerli aşı

[ehaberonline]

Fahrettin Koca'dan Turkovac'a Destek Çağrısı

Fahrettin Koca’dan Turkovac’a Destek Çağrısı

Fahrettin Koca’dan Turkovac’a Destek Çağrısı Sağlık Bakanı Fahrettin Koca, yerli aşı Turkovac‘ın 3. doz klinik çalışmasının başladığını bildirdi ve vatandaşlara destek çağrısı yaptı. Bakan Koca 2 doz Sinovac yaptırmış gönüllüleri, Ankara Şehir Hastanesi’ne davet etti ve iletişim için bir telefon numarası paylaştı. Bakan Koca, sosyal medya hesabı üzerinden yerli Covid-19 aşısı Turkovac’ın…

View On WordPress

#aşı #e haber #e haber online #ehaber #Fahrettin Koca #gündem #haber #haber online #Online haber #Sağlık #Sağlık Bakanı #Sağlık haberi #Sağlık haberleri #son dakika #Son Dakika Sağlık Haberi #Son Dakika Sağlık Haberleri #Sıcak Gelişme #Türkiye #Yerli Aşı #Yerli Covid-19 Aşısı