Tumgik
#yazıyorum
jupiterliyazar · 1 year
Text
Onu hissetmişti. Duraksadı. Sanki buradaymış gibi etrafına bakmaya başladı. Arkasını döndü. Tanımadığı yüzleri inceliyordu. Elini kalbine götürdü. Orda yaşıyor gibiydi. Öyle yaşıyordu ki varlığını hissedebiliyordu. Hayır, o buradaydı. Gözleri yaşardı. Bu tutuşan ateş bedenini kavuruyordu. Bir şeyler akıp gidiyordu. O varken olduğu gibi heyecanlanmıştı birden ve tıpkı o sürpriz yaptığı zamanlarda ki gibi varlığı belirivermişti.
Tanıdıklığı sezmişti.
M.
50 notes · View notes
Text
Bir insan boş yere susmaz. Sustuysa vardır bir bildiği, yapmıştır çevresindeki insanlar ona her şeyi. Sessizce susar. Kimseyle konuşmadan, kimseye bulaşmadan, kimseye zararı olmadan yitip gitmek ister bu çekilmez, sahte insan topluluğundan…
106 notes · View notes
hazanla · 1 year
Text
Farkındalıklar mı şizofreniyi tetikliyor şizofreni mi farkındalıkları güçlendiriyor ?
Henüz çözemedim, fakat farkındalıkları güçlü olan bir çok insanda şizofreni belirtileri gözlemliyorum.
Bir çoğu da gerçek anlamda şizofren.
Bu alanda eğitimli birinden bu soruya cevap istiyorum mümkünse.
37 notes · View notes
kalopsiaha · 3 months
Text
Tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar tekrar yazıyorum.
2 notes · View notes
kalbenzehir · 1 year
Text
İntikam almayacağım. Nefret etmeyeceğim. Bağırmayacağım. Ne kadar sorarlarsa sorsunlar tek kelime anlatmayacağım. Haklarında tek kötü bir şey düşünmeyeceğim. Ben bugünleri de geçireceğim ama bir daha asla yanınızda olmayacağım.
19 notes · View notes
beklentiyorar · 5 months
Text
Tumblr media
Çocukluğum geçti bu sokakta. Düştüğüm kırıldığım yerden böyle geçtim. İçim yangın. Dışarda yağmur. Sen nasıl geçtin çocukluğundan anlatsana …
4 notes · View notes
htckbrakyz · 1 year
Text
gözler, yalan söylemez...
27 notes · View notes
duygusuz1pic · 8 months
Text
"Yağan karın ardından gece karanlığı ile çöken soğukta donmak üzeresin, uyumak tatlı geliyor belki ama sen öldüğünün bile farkında değilsin." El titremesi, hissizleşme, yemek yiyememe, insanlardan uzaklaşma. Sanki bir labirentteyim ve her yıl birbirinin aynısı, her yol çıkışa gider gibi gözükse de her girdiğin yolda sadece etrafını saran duvarlarlarla karşılaşıyorsun. Umutla girdiğin her çıkış yolu önünü duvarlarla kapatıyor. Her duvar tokat atarcasına yüzüne çarpıyor. Sanki labirentin çıkışı yokmuş gibi . Anlıyormusun ? Sahi ? Anlasan da ne fark eder ki ?
6 notes · View notes
juliiett · 1 year
Text
Oysa ki hepinizi dinlemiştim, anlamıştım ama beni hiçbiriniz anlamadı ya da ben anlatamadım...
Olsun ben sizi yine kendi içimde affederim.
11 notes · View notes
dolanbana · 6 months
Text
Kendini tanımayan bir insanın oluşturduğu mutluluk ve hazzın kuruma olasılığı yüksektir. Dışa bağımlı bir ülke nasıl zayıfsa bu birey olarak kişi içinde geçerlidir; ne kadar başkasına bel bağlarsa haz ve mutluluğu su verilmemiş bir çiçeğin kuruması kadar doğal bir durum yoktur. Önemli olan kişinin kendini tanıyarak oluşturduğu içeriğe uygun olanla bu hislerin yaşamasıdır ki kendini tanıdığında dış faktörleri bile kendi hamuruna uygun yoğuracak. Bir zihne sahip olacaktır.
Dipnot;
Bununla beraber kahve kadar sade ve güçlü bir tada sahip olur. Bazen sade olan en güzelidir. Karmaşa seven gidip çorba içsin.
2 notes · View notes
haticekkarahan · 1 year
Text
Tumblr media
tortuları birikmiş dünyasında, nem kapılan aşkın sahteliğine girip de kimse boşa toza bulanmasın. sevdanın yükünü bir venüs taşısın! karada halı altına süpürülmüş kini, suda yüzen sevgi ne yapsın! tezatlıklar üzerine kurulan yer kürede, çekim gücüne zayıflığını tartıda boy gösterirken, kimler alkışladı bu lapa toprağı? uygarlıklar, zamanlar ve kavramların nidaları buyur etti şimdi radyoda. nasıl karmaşa içinde her biri rüya olan yedi saniye asır. bir ay masum kalıyor, yakmadan içimizi, güleç gülümsüyor. içinde gizli kötülük olan herkese sergiliyor lambasını. indirdim haksız göğe kalkan başımı. badanası kurumamış duvarda mahcup anımsadım. resmedilmiş aşkın haritasında, başkente sokulurken buldum yaralı tırnakları. içimi hoplatan, ummadığım heyecanı yokladı tombalasında. zihnim ve kalbim mahkemesinde ara verdi hakim. vadesi ertelenen aşkın faturası bu dünyadan sorulmadığı gibi güneş yakıyor şimdi tenimi. yıllardan neydi? hangi çağdan kalma bir surettir bu? eski duvarların soğukluğu bedenime nüfus ederken, zıt karşıt ısı yüreğimde. hiç geçit verilmemiş şehirlerin anıları göz pınarlarımda musluğun vanasını açıyor arşa. yaşanmamış hayatların hepsi ben de bir hatırat şimdi. adım atıyor, ilerliyorum. dört odacıklı bir kum yığını karşılıyor göz denen sökük perdelerimi. çöl fareleri kulağıma fısıldadı da neler söyledi hala kulaklarımda bir çınlama! hoş bir karşılanma olmadığı gibi kapıların pervazları tek tek silindi. durdum ben de kaderime razı bir vaziyette miskin bekledim. cenin bedenimle hiçbir şey bilmeyen bir bebeğim şimdi. yaşlardan ne? saatin içinde akrep ve yelkovan ne zaman ayırdı yollarını? farklı istikamet yolunda ikametim nerede? hem gidilmesine hem de kalınmasına izin verilmeyen bu tatsız misafirlikte, veda ettim benliğime. arasından soğuk esen nefes kesildi. belleğimde bir günce şimdi, yorgana leke süren çarşafın kanlar içindeki kin tutan kimliği!
-haticek
6 notes · View notes
Text
Şiir gibi akmak istiyorum bazen. Şiir gibi yazmak, şiir gibi konuşmak, şiir gibi yaşamak. Öyle zarif, öyle güzel, öyle anlamlı…
30 notes · View notes
vesniya · 11 months
Text
Bir insanın günlüğü cinayet yeridir; orada duygular öldürülür, hevesler yitirilir, anılar unutulur, düşünceler bastılır. Orası insanlardan korunması gereken bir yerdir. Orası zihindir...
2 notes · View notes
su-0405 · 11 months
Text
Tumblr media
Her gökyüzüne bakışımda saflığın ve güzelliğin rengini, her bir bulut görüşümde ise özgürlüğün o huzur veren rahatlığını hissediyorum. İnsan bazen gökyüzü kadar parlak ve ulaşılmaz, bulutlar kadar ise canlı ve farklı olmak ister çünkü uzak olan her daim özel kalır. ☁️☁️
5 notes · View notes
aybukediyebirii · 1 year
Text
Düşüncelerin beni mahvediyordu. Düşünmemeye çalıştım ama Sessizlik de bir katildi..
4 notes · View notes
benbayanfil · 2 years
Text
10.07.2022
Eski zamanlarda, yine hüzne bulanmış yaz günlüklerim olurdu. Bir şey olduğundan değil aslında. Genel olarak melankoliyi sevdiğimi düşünüyorum şimdilerde. Ya da rüzgar kıpırtısından dertlenebiliyorum, olabilir mi? Cam kenarında oturup müziğimi dinlerken yazardım hep. Kendi içimi dinlemek en sevdiğim oldu her zaman. Kendime öyle dert ortağı oldum ki başka kimse yetemedi belki de bu yüzden... Yine bir yaz günlüğümde kendi içime dönmüş, konuşuyorum kendimle uzun uzun. Kederlerimi almışım kolumun altına eğlendiriyorum kendimi usulca. Anlıyor musunuz? Bu öyle bir hüzün hali değil. Sınırda var olmanın dayanılmazlığını çekiyorum an an . . .
10 notes · View notes