Tumgik
#yaşamaya çalışmak
isfens · 2 months
Text
Hayatta iyileştiremeyeceğiniz üç şey... Geçip giden an, söylendikten sonra söz ve kaybedildikten sonra zaman.
9 notes · View notes
sitmee · 1 year
Text
o kadar uykum var ki
1 note · View note
marslordu · 10 months
Text
Kalabalığın içinde konuşsan, kimse duymaz belki sesini. Canın yansa, kimse görmez. İçindeki çocuk bazen kaybolur, biraz da ölür. Omuzlarında taşıdığın yükler altında kalırsın. Yaşamaya çalışmak da anlamsızdır, ölüme gitmek de.
426 notes · View notes
ozgurkedi · 1 year
Text
Keşke... Bir şeyler için çabalamaktan ve hiçbir noktada öteye gidememekten yoruldum. Belki de hiç kalmamalıydım. Yalandan nefret ediyorum, nefret ediyorum çünkü benim kimseye inancım kalmıyor. Benim kimseye bir kapım açık kalmıyor, ben kendi içimde hapsolmak zorunda kalıyorum. Nefret bile edemiyorum bu günleri yaşamama sebep olanlardan. Duygusuz, umursamaz, kendi dünyasında yaşayan biri olabilirim. Ama hissiz değilim, beni yaşatan tek şey hislerim. Onların da yok olmaması için uğraşıyorum. Hep bir şeyler için çabaladım, çünkü ruhumu ayakta tutmam gerek. Ben yaşamaya çalışıyorum, yaşayamayanlar için. Ayakta duruyorum, duramayanlar için. Nefes almayı deniyorum, bir daha nefes alamayacaklar için. Hiçbir zaman bahanelerim olmadı, çünkü hayat bana bahanelerin yarın için geçerli olmadığını öğretti. Ben her şeyin farkında olan ama hiçbir şey bilmiyor gibi davranan o kişiyim. Çünkü yaşamak zorundayım, benim amacım bu. Acılarımı yok etmek. Ellerim acısa bile kemanıma tutunmak, içimdeki acının sesini duyurmaya çalışmak. Ben Eylül, biraz ölü, biraz gerçek. En fazla da ne biliyor musunuz? Bir daha canlanması mümkün olmayan bir... Neyse çok konuştum;)
179 notes · View notes
ruhumbipolar · 7 months
Text
farkettim ki canım yandıkça insanlara daha tahammülsüz birine dönüştüm yeni insanlar tanımaya uzak daha da yalnızlaşmaya yönelik yaşamaya başladım, anlattıkça emek verdikçe çabaladıkça anlaşılmadığımı gördükçe ortalık kopsa da tamam diyip geri çekildiğimi farkettim artık anlatmıyordum nasıl bilinmesi gerekiyorsa öyle bilinsin kanıtlamaya çalışmak yoktu kendimi, ben de canım yandıkça yalnızlaştıkça yalnızlaştım işte kendi kendime kaldım ve buna alıştım zoruma gitse de çoğu şey pek konuşmayan sesi çıkmayan birisi oldum ben.
73 notes · View notes
pesimistkirlangic · 3 months
Text
İstenmeyen kalbe sığınmaya çalışmak; tıpkı denizde yaşamaya çalışan bir japon balığı misali.
32 notes · View notes
34-10 · 10 months
Text
Eyy yâr …
Gözlerin hangi şehrin sabahına açılırsa açılsın her sabah aynı kişiye uyanabilmektir aşk…
Ben her sabah solumdaki o ağrıyla sadece sana uyanıyorum.
Bu daha ne kadar sürecek hiçbir fikrim yok. Ama bir süre sonra sıradan bir pazar sabahına aklımda başka bir telaşla uyanacağıma inanıyorum. Sen de inan buna.
Bir gün, bir zamanlar iliklerine kadar seni seven birinin artık hatıralarında bile yer tutmayacağına inan.
Seninle mutsuz yaşamaya bile razı olan birinin sensiz çok daha mutlu yaşlanacağına inan.
Ve bir gün olur da denk olursa acılarımız;
yani en az benim kadar yaralanırsa gururun, incinirse duyguların beni hatırla…
İşte o zaman gerçek sevginin birinin varlığıyla mutlu olmak değil, birinin yokluğuyla mutsuz yaşamaya çalışmak olduğunu anlarsın.
Üstü kalsın…😏😏😏
Tumblr media
64 notes · View notes
endergelisenataklar · 7 months
Note
yaşamaya çalışmak çok zor
“her kırkbir saniyede on bebek doğuyor. her elliiki saniyede onu ölüyor. bu on ısrarından hemen vazgeç. kayıtlara geçmeyen onbirinciden geçme.”
26 notes · View notes
Note
gerçekten nereye kadar boykot edebileceğinizi düşünüyorsunuz?
selamlar, öncelikle boykot benim için yeni bir hareket değil ve uzun yıllardır sürdürüyorum.
mesela güncel boykot listelerinde hayatımdan çıkardığım marka sayısı sayılıdır. (misal; trendyol)
zaten bir çoğu şiarımıza uymayan şirketler
mesela carrefour zaten müslüman bir kimsenin tercih etmemesi gereken bi müessese (alkol?), kozmetik ürünlerde de sertifikaya yahut vegan içeriğe özen gösterdiğim için bir araştırma işine girip neyin ne olduğunu bilmediğim ürünleri tercih etmiyorum. hayatımda boyunca hiç starbucksa girmedim, mc donalds'a da. daha sade işletmeler ve kafeler tercihim <3 allah esnafımıza güç kuvvet versin
bütüncül bir şekilde islamı yaşamaya çalışmak sizi refah yoluna daha kolay ulaştıracaktır inşaallah suhuletler ve kalbinize kuvvetler dilerim 💗
16 notes · View notes
Text
Tumblr media Tumblr media
18/09/2023
Sürekli beni yiyip bitiren yetersizlik hissine rağmen güneş cildime zarar vermesin diye kremimi sürüp yola düştüm. Güldüm. Aslında biraz daha güçlendiğimi, geliştiğimi düşünüyordum. Yine dayanamayıp kaçtım, bir de canımı kaçmanın vicdan azabıyla yaktım. Ama iyi yanından bakalım, kayısıya güneş kremimsiz çıkmadım. :’)
Herkes çok güçlü, çok kusursuz görünüyor gözüme. Ne yaparsa yapsın herkes kendisini rahat rahat alıp götürebiliyor evine, benim bazen kendimi kapıdan içeri sokasım gelmiyor. Hatalarımla, çatlaklarımla buradayım diye ışıldıyorum sanki. Dayanamıyorum ağlıyorum. Ağlaya ağlaya çalışmak buranın modası ama ben kendimi durduramıyorum. Gelip gidip bana sürekli bir şey yapıldığı da yok üstelik.
Kayısıya yürürken sağa sola bakıyorum, tüm o çayırlar ekinler kurumuş, kupkuru olmuş. Böyle bazı günler gerçekten gözlerimin onlar gibi kupkuru kalmasını öyle çok istiyorum ki, hala küçük yıldızko gibi her yerim kıpkırmızı oluveriyor, hiçbir şeyi saklayamıyorum.
Sevdiklerimin hayatında var mıyım yok muyum, var olmak istiyor muyum bilmiyorum çünkü her şeyi kendi başıma yaşasam, kendi başıma üzülsem mesela, kendi başıma kayısıda ağlasam ağlasam ve herkes hayatına böyle bir şeyin hiç yaşanmadığını bilerek devam etse çok daha çabuk geçer gider bu hislerim diye düşünüyorum. Hayatlarında çoktan var olduğum insanlar için çok üzülüyorum.
Hiçbir şey anlatmak istemiyorum, sesimi çıkarmak istemiyorum, konuşmak istemiyorum, kaçmak istiyorum. Sadece bazen yanımdan geçip giden insanları durdurup nasıl yaşamaya devam edebiliyorsunuz diye sormak istiyorum. Nasıl başarıyorsunuz bunu, her gün bu kadar insan kaçmadan yaşamayı nasıl başarıyor? Mümkün mü içine sine sine yaşamak? Bilmek istiyorum.
Suçlu hissetmeden yaşamak istiyorum. Bir gün olsun, yetişebilmiş hissetmek istiyorum. Buraya mutlu mutlu ilaçsız 6 ay gibi bir post atma hayalim vardı. İlaçsız 3.ay evet ama bugün çok mutsuz, çok beceriksiz, çok yetersiz, çok azalmış. Yaşamayı istiyorum ama başaramıyorum.
26 notes · View notes
isfens · 2 months
Text
Tüm sorunlarınızı çözecek birini aramayın. Onlarla tek başına yüzleşmenize izin vermeyecek birini arayın.
7 notes · View notes
fiemanillah · 2 months
Text
iyileşmeyen yaralar.. içinde bozulmuş bi ruh .. kalp kırıklıklarıyla yaşamaya çalışmak ..
19 notes · View notes
yasamsallik · 1 year
Text
Tumblr media
"Sevmek" dedim.
"Yoluna ölmek" dedi.
"Yol" dedim.
"Alıp başını gitmek" dedi.
"Gitmek" dedim.
Bir "Ahh" çekip, "Dostlardan ayrılmak" dedi.
"Dost" dedim.
Durdu. Bana baktı. "Dost" diye mırıldandı.
"Yüreğime nasıl koysam bilemediğim" dedi.
"Yürek" dedim.
"Dünyaları içine sığdıramadığım" dedi.
"Dünya" dedim.
"Hayatın bir yüzü" dedi.
"Yüz" dedim.
"Ardında ne gizli bilemediğim" dedi.
"Giz" dedim.
"Hep çözmeye çalıştığım" dedi.
"Çalışmak" dedim.
"Bitmeyecek öykü" dedi.
"Öykü" dedim.
"Binlercesini içimde gizliyorum" dedi.
"Gizlemek" dedim.
"İşte, her şeyin bitimi" dedi.
"Şey" dedim.
"Sevda" dedi.
"Sevda" dedim.
"Peşinden koştuğum" dedi.
"Koşmak" dedim.
"Hayat, bir maraton" dedi.
"Hayat" dedim.
"Öyle kısa ki!" dedi.
"Niçin kısa?" diye sordum.
"Yaşanacak çok şey var, zaman yok" dedi.
"Yaşanması gereken ne var?" diye sordum.
"Aşk" dedi.
"Kaç kere?" diye sordum.
"Bin kere" dedi, "Milyon kere"
"Neden bir kere değil?" diye sordum.
"Bütün aşkların toplamı, en yüce ve tek aşk" dedi.
"Önce ona varsan olmaz mı?" diye sordum.
"Keşke olsa" dedi, "Ama önce yoğrulmak gerek"
"Acı çekmek mi?" diye sordum.
"Evet, aşk acısında yok olmak" dedi.
"Yok olunca!" dedim.
"İşte gerçek aşkta o zaman yaşamaya başlarsın" dedi.
"Gerçek aşk!" dedim.
"Büyük o!" dedi.
Durdum. Durdum. Ve sustum!
"Neden sustun?" diye sordu.
"Yüreğim titredi sanki" dedim.
"Neden?" diye sordu.
"Bilmiyorum" dedim. "Büyük O!"
"Evet" dedi, "Büyük O!"
"Nerede?" diye sordum.
"Her yerde" dedi.
"Nasıl?" diye sordum.
"Yüreğini aç" dedi.
"Yüreğimi açmak!" dedim.
"Bir tebessümle bak her şeye" dedi.
"Tebessüm" dedim.
"Her kapının anahtarı" dedi.
"Kapı" dedim.
"Girmeden bilemezsin" dedi.
"Ya korku!" dedim.
"Bilinmeyenden korkar insan" dedi.
"Ben bilmiyorum" dedim.
"Neyi?" diye sordu.
"Ben'i" dedim.
"Sen kimsin?" diye sordu.
"Ben kimim?" diye sordum.
"Sevgiyle beslenensin" dedi.
"Kimin sevgisiyle?" diye sordum.
"Büyük O'nun" dedi.
Durdum. Durdum. Yine sustum.
"Kimsin?" diye sordum.
"SEN'im" dedi.
Şems-i Tebrizi
54 notes · View notes
papatyalarcasen · 1 year
Text
Oysa yaşamaya çalışmak en büyük yorgunluktu
53 notes · View notes
gzem · 4 months
Text
Uzun zaman sonra yine böyle hissediyorum. Sürekli başa sarıyorum. Zannettim ki bir adım attım biraz ilerleme oldu. Dön dolaş yine aynı yer. Kaldığı yerden devam. Yapıştı sanki üstüme. Bir bırak da nefes alayım. Ya da tamamen öldür. Bu durumun ortak noktası insanlar nefret edip, bunalmam. Kendim de dahil iğrenç insanlar ordusu içerisinde yaşamaya çalışmak çok yorucu. Cehennemin kendisi, ta kendisi bu dünya. Bundan daha iyi bir cehennem yok.
7 notes · View notes
yazan-kalem-siyah06 · 4 months
Text
Sevmek dedim.
Yoluna ölmek dedi.
Yol dedim.
Alıp başını gitmek dedi.
Gitmek dedim.
Bir Ahh çekip dostlardan ayrılmak dedi.
Dost dedim.
Durdu bana baktı, dost diye mırıldandı.
Yüreğime nasıl koysam bilemediğim dedi.
Yürek dedim.
Dünyaları içine sığdıramadığım dedi.
Dünya dedim.
Hayatın bir yüzü dedi.
Yüz dedim.
Ardında ne gizli bilemediğim dedi.
Giz dedim.
Hep çözmeye çalıştığım dedi.
Çalışmak dedim.
Bitmeyecek öykü dedi.
Öykü dedim.
Binlercesini içimde gizliyorum dedi.
Gizlemek dedim.
İşte, her şeyin bitimi dedi.
Sevda dedim.
Ellerimde bir çiçekle
Peşinden koştuğum dedi.
Koşmak dedim.
Hayat, bir maraton dedi.
Hayat dedim.
Öyle kısa ki! dedi.
Niçin kısa? diye sordum.
Yaşanacak çok şey var, zaman yok dedi.
Yaşanması gereken ne var? diye sordum.
Aşk dedi.
Kaç kere? diye sordum.
Bin kere dedi, milyon kere AŞK..
Neden bir kere değil? diye sordum.
Bütün aşkların toplamı, en yüce ve tek aşk dedi.
Önce ona varsan olmaz mı? diye sordum.
Keşke olsa dedi, ama önce yoğrulmak gerek.
Acı çekmek mi? diye sordum.
Evet, aşk acısında yok olmak dedi.
Yok olunca! dedim.
İşte gerçek aşkta o zaman yaşamaya başlarsın dedi.
Gerçek aşk! dedim.
Büyük o! dedi.
Durdum. Durdum. Ve sustum!
Neden sustun? diye sordu.
Yüreğim titredi sanki dedim.
Neden? diye sordu.
Bilmiyorum dedim. Büyük O!
Tumblr media
Evet dedi. Büyük O!
Nerede? diye sordum.
Her yerde dedi.
Nasıl? diye sordum.
Yüreğini aç dedi.
Yüreğimi açmak! dedim.
Bir tebessümle bak her şeye dedi.
Tebessüm dedim.
Her kapının anahtarı dedi.
Kapı dedim.
Girmeden bilemezsin dedi.
Ya korku! dedim.
Bilinmeyenden korkar insan dedi.
Ben kimim? diye sordum.
Sevgiyle beslenensin dedi.
Durdum. Durdum. Yine sustum.
Kimsin? diye sordum.
SEN�im dedi.
�Seni Seviyorum� Dedim
�Bende Seni� Dedi..
Şems-i Tebrizi
Tumblr media
14 notes · View notes