İçimdeki domestik kadın bazı bazı kendini gösteriyor. Bugün de öyle uyandım. Bu sabah kahvaltı ile mutfağa girip kendimi durduracak değilim diyerek üç günlük yemek yaptım. O da yetmedi nevresimlerden yastıklara...Ne yeşilliklerin yıkanması doğranması kurutulması kaldı, ne zeytintağlısı eksik oldu. Evin diğer kısımlarını yumuşatıcı kokusu sardı. (Sonra astımım tuttu da duruldum) Saklama kapları her tık dediğinde bir oh çektim. Oturup da bir kahve içerken yaptıklarıma bakınca gözümde canlandı koskoca mazi.. Bir bardak suyumu almadığım, mutfağı sadece yemek yiyip uzaklaşılacak bir yer sandığım yıllara gidip geldim. Hey gidi.. Maalesef (üzülsem mi gülsem mi) ama bildiğiniz prensesler gibiydim ben ana baba evinde. Üniversiteye gelmemle bünyem büyük bir değişim geçirdi. (Pilav yapmayı 21 yaşında arkadaşımdan öğrendim düşün işte) Göre görmüş bu işler o zaman anladım. Elimi sürmediğim her iş annem yaparken aklıma kazanmış, diğerlerini de sağdan soldan öğrenmişim. E tabi bir de niyet olacak.
Tüm bunlar iyi hoş da psikoloğumla tezat düştüm yok yere. Konuşmalarımız sonunda çıkarımımız içimden çıkan bu domestik kadın çok hayra alamet değilmiş. Bir şeylerden kaçmak için bu defa batak olarak kendime evi seçmişim. Ah içimde bana kumpaslar kuran sinsi.. Evin beni haps etmesine izin vermemek için dışarı atacaktım kendimi oysa, öncelikli planlar programlar yapacaktım. Neyse kendimi yargıladığım yeter. Yarın güne kendime iyi gelecek şekilde başlamak düşer üzerime.
Mühim olan her şeyi ayarında tutmak be sevgili okuyucu. Yazan çizen okuyan da ben evde yemekler temizlikler yapan da ben.
uzun bir süredir buraya girmiyordum daha doğrusu girmek için bir sebep bulamıyordum. Minik bir kod yardımıyla bütün gönderileri temizledim (2K görsel post atmışım wow). Burayı daha blog tadında kullanmak istiyor yasin arıbuğa artık (umarım anlık heves olarak kalmaz. Uzun bir süredir böyle bir şey yapmak istiyordum).
İlk başta direkt adsoyad(.)com şeklinde bir sitede böyle bir şey yapmayı düşündüm fakat hem gereksiz host ücreti vs hem de verileri kaybetmek vs o şekilde çok kolay. Bu arada benim okuma yazmam A1 türkçe seviyesinde olabilir. Hiç geriye dönüp okumuyorum bunun için pek üzgün değilim ama yine de eser miktarda üzgünüm.
Sabah eve geldiğimde kendime söz vererek güne başladım. Sonra 2 poğaça ve 1 simit yedim. Kendime olan saygım bu kadar işte.
Düşünüyorum x herkes gibi ben de kendime söylüyorum: tek yapman gereken i ra de !!
Ne kolay değil mi söylemesi? Ben hepinizin yerine kendimi azarlıyorum zaten.
Sonra evi topladım, robotu açtım süpürsün diye ben de bezle sildim bi kaç yeri. Genel olarak temiz evim ama yine de gözüme çarpan yerler vardı. Mutfakta tezgah altında raf var ne yapsam her gün tozlanıyor. Üzerindekileri bayağı kaldırdım toz birikmesin diye, ama yok . Performansını hiç düşürmüyor.
2 yemek, 1 tatlı yaptım yarın arkadaşım gelecek diye. Yarın geç gelirim vaktim olmaz. Sonra spora gittim. Çok fazla kalori harcamadım biliyorum hatta diğerlerine bakıp kendimi kıyaslayınca ne kadar hantal olduğumu görüp moralim bozuldu.
Eve geldim, yemek yedim. Ben kendimi başarılı buldum, yarın fotolarını atarım.
Sonra gaza geldim spor yaptım diye yüz bakımı yaptım. Ağdalar, yağlar, maskeler, serumlar. Yumuş yumuş oldum, kendimi uzun süre sonra iyi hissettim. O da çok uzun sürmez biliyorum.
Tartıyı ittim duvar kenarına. Her gün tartılınca kilomu bilirsem motive olurum sanıyordum, bundan vazgeçip haftada 1e başladım. Şimdi komple kaldırıp ayda 1 yapsam mı diye düşünmeden edemiyorum. Ya da 2 haftada 1. 100 gram bile artı gördükçe sinirlerim zıplıyor. Geçen işte biri kilo mu aldın sen dedi. Kendince bi ton tavsiye vermeler, spor bilmem ne demeler. Herkes her şeyin profesörü. Sağol kanka yeşil çay içmeyi ilk senden duydum, bravo çığır açtın.
Neyse neyse
Hayatımdaki boşlukları doldurma eğilimine girmeyi sevdim belki de..
İyi geceler.
Allahım iyi insanlarla karşılaştırsın, dualarıma karşılık bulayım 🙏