Tumgik
#rus edebiyatı
saireyn · 1 year
Text
"Kalp seçemez sadece sever."
Ivan Sergeyeviç Turgenyev
124 notes · View notes
yorgunherakles · 2 years
Photo
Tumblr media
gözlerimde umuda benzer bir şeyler arıyordu; ona acıdım.
lermontov -  a hero of our time
96 notes · View notes
gencnujininacilari · 6 months
Text
Hiç kapağı açılmamış bir kitabın, ilk okuyucusu olma mutluluğuna erişememiş insanlara ne yazık.
-Nujin
Tumblr media
7 notes · View notes
mavikoza · 1 year
Text
“Doğmamak elimde olsaydı, bu komik koşullar altında var olmayı belki de seçmezdim. Ama ölmek, geride kalan günlerimi yaşamamak yetkim var hala.”
Dostoyevski/Budala (s.525)
19 notes · View notes
Text
“Kendi geleceğinizi yazmak istiyorsanız, kalemi başkalarının eline vermeyin.”
-Yüzbaşının Kızı
2 notes · View notes
ucurumdaki · 6 months
Text
Tumblr media Tumblr media
5 notes · View notes
wardnumbersix · 1 year
Text
bunun anlamı neydi? niçin... olamazdı! hayatın bu kadar anlamsız, bu derece çirkin olması imkansızdı. gerçekten bu kadar çirkin ve anlamsızsa neden ölmeliydi, hem de ıstırap içinde?.. başka bir şey vardı bunda...
birdenbire geldi aklına: ''belki gerektiği gibi yaşamıyordum ben?''
17 notes · View notes
hatiragulzaman · 1 year
Text
Tumblr media
💫💫💫
''Ruhunun diğer yarısıyla tanıştığında, başkalarıyla neden yürümediğini anlayacaksın.''
Tolstoy
3 notes · View notes
pampikgibidik-blog · 7 months
Text
Kendinizi Tanımak İçin Kendinize Bolca Sorular Sorabileceğiniz O kitap: Dobrovsky/Puşkin Kitap İncelemesi / BujoPunch
Yazar : Alexandr Puşkin Tür : Edebiyat / Roman Konusu : İntikam Bir İntikamın Öyküsü : Dobrovsky Dobrovsky Kitabının Konusu Krilla Petroviç ve Andrey Gavriloviç arasında başlayan kıskançlık sonucu,tarafların birbirlerine karşı değişen duygu ve davranışları, öfkeyle hareket ederek olayların kızışmasına sebep olan Andrey ve olayları daha da kızıştıran üzerine olaylara son vermek için Andreyi…
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
soulsuckednight · 8 months
Text
Duvarı yıkmaya gücüm yetmiyorsa, kendimi parçalayacak değilim elbette. Ama önümde duvar var diye boyun eğmeyi de kabullenemem. Sevginin bulunmadığı yerde akıl da arama. Siz şey... Kitap gibi konuşuyorsunuz. İnsana en çok acı veren şey, söyledikleriyle söylemek istedikleri arasındaki uçurumdur. Yemin ederim ki her şeyi fazlasıyla anlamak bir hastalıktır.
0 notes
vmeadows · 1 year
Text
“kim için yaşayabilirim, hangi gaye için? neyi arayacağım? ne için savaşacağım? neyin rüyasını göreceğim? hayatın çiçekleri döküldü, sade dikenleri kaldı.”
1 note · View note
bluesyemre · 2 years
Text
The Routledge Companion to Russian Literature
The Routledge Companion to Russian Literature
The Routledge Companion to Russian LiteratureDownload
Tumblr media
View On WordPress
0 notes
yorgunherakles · 10 months
Text
onlar yücelerde durmuyor, sen çok diplerde dolaşıyorsun. onların sana göğün yücelerinde süzülüyormuş gibi görünmesinin nedeni, senin yedi kat çamurun içinde debelenmendir.
çernişevski - nasıl yapmalı
9 notes · View notes
gencnujininacilari · 7 months
Text
Tumblr media
|Yeraltından Notlar- Fyodor Mihayloviç Dostoyevski
8 notes · View notes
cinaraslan · 2 years
Text
Boris Leonidoviç Pasternak (10 Şubat, 1890 - 30 Mayıs, 1960), Rus şair, oyun yazarı, romancı, çevirmen.
Çağımızın en büyük şairlerinden biri sayılmaktadır. 1920'lerde Rus edebiyat çevrelerinde "şairlerin şairi" unvanını alan sanatçı, SSCB'nin kültür politikasını yönetenlerle ters düşmüş ve şiirleri 1936'dan itibaren ülkesinde yasaklanmıştır.
Goethe, Rilke, Shakespeare ve Paul Verlaine’in eserlerini Rusça’ya kazandırmış çok başarılı bir çevirmendir.
1957’de ilk defa İtalya’da yayımlanan Doktor Jivago adlı romanı ile tüm dünyada tanınan sanatçı 1958 Nobel Edebiyat Ödülü'ne layık görülmüş fakat ödülü reddetmiştir.
👇🏻YAŞAMI 👇🏻
Çocukluğu ve eğitimi
1890’da Moskova’da dünyaya geldi. Rus Ortodoks Kilisesi’ne kabul edilmiş aslen Yahudi olan varlıklı bir sanatçı ailenin en büyük çocuğu idi. Babası Leonid Pasternak, tanınmış bir ressam; annesi Rosa Kaufman bir konser piyanisti idi.
1901’de liseye başlayıncaya kadar evde anne-babası ve özel öğretmenlerden ders alarak yetişti.Devrin önemli sanatçılarından Sergei Rachmaninoff, Alexander Scriabin, Rainer Maria Rilke ve Lev Tolstoy gibi kimselerin konuk olduğu bir evde büyüdü;genç yaşta tanıştığı tüm bu sanatçılar onda iz bıraktı. Scriabin’in etkisiyle Moskova Konservatuvarı’na girip altı yıl müzik eğitimi gördü. O yıllarda bestelediği eserlerden üç piyano parçası günümüze gelmiştir.
1909'da müzik eğitimini yarım bırakarak Moskova Üniversitesi'ne kaydoldu. Önce Hukuk Fakültesi’ne yazıldıysa da öğrenimine felsefe bölümünde devam etti. 1912'de Almanya'ya giderek Marburg Üniversitesi'nde bir süre felsefe derslerini izledi. Burada Heokont Felsefe Okulunun bir üyesi olan filozof Hermann Cohende’den etkilendi.Edebî hayatı Almanya’dayken yazdığı şiirlerle başladı. İtalya’ya yaptığı kısa bir ziyaretin ardından 1913 kışında Moskova'ya döndü ve Moskova Üniversitesi'ndeki öğrenimini tamamladı. Gördüğü müzik ve felsefe öğrenimi yazarın kaleme aldığı eserlerde izlerini hep gösterdi. 1914’te ilk eseri olan “Bulutlarda İkiz” (Bliznets v tuchakh) yayımlandı. Bu eserde simgecilik etkisi taşıyan şiirleri yer alıyordu.
I. Dünya Savaşı yılları
Çocuklukta geçirdiği bir kazadan sonra bir bacağı diğerinden kısa kalmış olan Pasternak, I. Dünya Savaşı yıllarında askere alınmadı; Ural Dağları’nda bir kimya fabrikasında memur olarak çalıştı.Çok verimli geçen bu dönemde iki cilt şiir yazdı. Bu ciltlerden birisi 1915’te bir yangında yok olmuş, diğeri 1917’de Bariyerlerin Üstünde adıyla yayımlanmış ve büyük ilgi görmüştür. Şiirlerinin yanı sıra ileride yazacağı Doktor Jivago dahil pek çok düzyazı eseri onun Ural Dağları’ndaki deneyimlerine dayanır.
1917’de Moskova’ya giden Pasternak, Moskova’ya varışı ile Ekim Devrimi’nin gerçekleşmesine kadar geçen sürede iki kitap yazdı: Kızkardeşimin Yaşamı ile Temalar ve Varyasyonlar. Ne var ki savaş koşulları nedeniyle beş yıl boyunca kitapları yayımlama fırsatı bulamamıştır.
Bolşevik Devrimi’nden sonra
Devrimden sonra Rusya’da kurulan yeni hükümetin acımasızlığını ürkütücü bulan Pasternak, her şeye rağmen devrimi destekliyordu. 1921’de ülke dışına çıkmak serbest olunca anne-babası ve kızkardeşleri Almanya’ya gidip geri dönmediler ancak o, Moskova’da kalıp kütüphaneci ve çevirmen olarak çalıştı.
1922’de “Kızkardeşimin Yaşamı” adlı şiir kitabı Rusların Samizdat dedikleri bir yöntemle yurt dışına kaçırılıp geniş bir kitleye tanıtıldı.Aynı yıl Sanat Enstitüsü’nde öğrenci olan Yevgeniya Lury ile evlenen şair, eşiyle birlikte Berlin’e giderek ailesini ziyaret etti. Hayatının geri kalanında hemen hemen her sene ailesini ziyaret izni için başvuran ama izin alamayan Pasternak için bu, ailesinin son görüşü olmuştur. Oğlu Evgeny 1923’te dünyaya geldi. Pasternak o yıl lirik çalışmalarının doruğu olarak kabul edilen "Temler ve Varyasyonlar" adlı kitabını çıkardı.
1920’lerde şiirler ve kısa öyküler yazmayı sürdüren Pasternak’ın öyküleri Luvers’in Çocukluğu (1922) adlı kitapta toplandı. Şair bu dönemde Sergey Yasenin ve Vladimir Mayakovski ile dost oldu. Bu iki şairin 1925 ve 1930’da intiharlarından sonra, Rusya’nın yaşayan en büyük şairi unvanını taşıdı.
Çeviriye yönelmesi
1930’larda SSCB’de yazarlardan Sosyalist Gerçekçilik doktrini çerçevesinde eser üretmeler isteniyordu ama Pasternak’ın gerçekçilik anlayışı resmi doktrin ile uyuşmuyordu. Her ne kadar 1934’te Sovyet Yazarlar Birliği başkanı seçildiyse de 1936’dan itibaren şiirlerini yayımlaması yasaklandı. Şiirlerini yayımlayamaz olunca şiir çevirileri yapmaya yöneldi. İngiliz, Fransız, Alman, Polonyalı ve Gürcü şairlerin eserlerini Rusçaya çevirdi. Shakespeare’in en başarılı çevirmeni olarak ün yaptı.
1931’de ilk eşinden ayrılan Pasternak, 1934 yılında ünlü piyanist Heinrich Neuhaus’un eşi Zinaida Neuhaus ile ikinci evliliğini yaptı. 1935’te Anti Faşist Kongresi’ne katılmak için Paris’e gitme fırsatını buldu. Çok başarılı olduğu çeviri işinden iyi kazanç elde ediyordu. Moskova dışındaki yazarlar köyünde 1936’da bir ev edinebildi ve hayatının geri kalanında çoğunlukla orada yaşadı.
Olga Ivinskaya ile ilişkisi
Pasternak 22 yaş genç olan ve edebiyat dergilerinde editörlük yapan Olga Ivinskaya ile 1946’da tanışıp aşık oldu; yaşamının geri kalanında onunla evlilik dışı bir ilişki sürdürdü.Çeviri işlerinde birlikte çalıştılar ve böylece Pasternak, Doktor Jivago’yu yazmaya daha çok vakit ayırabildi. Doktor Jivago’nun Lara karakteri için ilham verdiği düşünülen Olga, 1950’de “ bir casusluğa suç ortaklığı yapmak”la suçlanıp beş yıl çalışma kampında çalışma cezası aldı. Pasternak, bu tutuklamanın kendisini tutuklamak, tehdit etmek için neden ve kanıt bulmak amacıyla yapıldığını ama Olga’nın kahramanlığı sayesinde kendisine dokunulmadığını 1958’de bir arkadaşına gönderdiği mektubunda yazmıştır. Olga İvinskaya 1953’te Stalin’in ölümünden sonra serbest bırakıldı. İlişkilerine eskisi gibi devam ettiler.
Doktor Jivago’nun yayımlanması
Yazar, 1945’te başladığı ilk romanı Doktor Jivago’yu 1954’te tamamladı. Roman,1917 devrimi sürecinde Sovyetler Birliği'nin panoramasını sunan bir eserdir; başkahramanı zihinsel bağımsızlığı her şeyin üstünde tutan bir doktordur. 1956’da Noviy Mir Dergisine gönderilen Doktor Jivago, SSCB resmî görüşüne uygun yazılmadığı gerekçesiyle reddedildi. Kitabın el yazması bir İtalyan gazeteci tarafından yurtdışına kaçırıldıktan sonra 1957’de İtalya’da yayımlandı; kısa sürede çeşitli dillere çevrilerek ünlendi. Eserin İngilizce çevirisi 26 hafta boyunca New York Times’ın En çok satanlar listesinde kaldı.
Öte yandan eser Sovyetler Birliği’nde yasaklandı ve hiçbir eleştirmen yasak kitabı okumamış olmasına rağmen Sovyet Yazarlar Birliği kapalı bir duruşma düzenleyerek Pasternak’ın birlikten atılmasına karar verdiklerini açıkladı. Ayrıca Politbüro’ya bir dilekçe göndererek yazarın vatandaşlıktan çıkarılmasını, sürgün edilmesini istediler.
Nobel Edebiyat Ödülü’nü
Moskova yakınlarındaki Pederelniko’da yaşayan yazara Nobel Edebiyat Ödülü’ne layık görüldüğü 23 Ekim 1958’de bir telgrafla bildirildi. Pasternak, o gün bu telgrafı “Memnunum, medyunum, onurlandım, şaşırdım" şeklinde yanıtladı. Ancak 29 Ekim’de ikinci bir telgraf göndererek ödülü reddettiğini açıkladı.
Kimilerine göre yazar, bu ödülün kendisine Sovyet rejimini eleştirdiği için verildiği, siyasi bir karar olduğu düşüncesiyle reddetmiş;] kimilerine göre ise Sovyetler Birliği yönetimi onu ödülü reddetmeye zorlamıştır.
Eserleri hakkında
Yapıtlarında doğa tutkusunu doğaya ilişkin imgelerle dile getirmiş, insan ve toplum sorunlarını kaynaşmış bir bütünlük içinde yansıtmıştır. İlk şiirlerinde sembolizm ve fütürizm akımının etkileri görülmüştür. Pasternak bireysel yaratıcılığın toplumsal eyleme boyun eğmek zorunda kaldığı bir dönemde yetişmiş, şiirinde bireysel ve toplumsal yaşantıları organik bir bütünlüğe kavuşturmuş, toplumsal sarsıntıları kendi benliğinde derinliğine yaşayarak çağının trajik gerçekliğini dile getirmiştir. Şiire yeni söyleyiş özellikleri kazandırmış. Özellikle aşk ve tabiat temaları üzerinde durmuştur.
İmge ve sözdizimi açısından Rus şiirine getirdiği yeniliklerle geleneksel Rus şiirinin yalın biçimlerini uzlaştırmıştır. Çağımızın en büyük şairlerinden biri sayılmaktadır.
✊🏻ESERLERİ👇🏻
Bulutlarda ikiz(1914)
Engellerin Üstünden (1917)
Kızkardeşim Hayat (1922)
Tem ve Çeşitlemeler (1923)
Hava Yolları (1924)
1905 Yılı (1927)
Teğmen Schmidt (1927)
İkinci Doğuş (1932)
Erken Trenler (1943)
Yeryüzü Enginliği (1945).
Gece (1956)
Tumblr media
1 note · View note
godwasneveronyourside · 2 months
Text
0 notes