Tumgik
#prensip
sayegibi · 1 month
Text
Tumblr media
Diye diye diyetimizi bozduk iyi mi ?
4 notes · View notes
oluncesevemezsen · 2 months
Text
Yalvarmaktansa,kaybetmeyi tercih ederim.Prensip meselesi...
3 notes · View notes
cagdasyatirim · 1 year
Text
Ciddiyet prensiplerle olur.
Yüzdeki ciddiyet suratsızlıktır!
1 note · View note
birkackisiyim · 8 months
Text
bana diyor ki "sen çok konuşuyon, konuşalım mı?" kanka ben sadece bu blogda çok konuşuyorum...
10 notes · View notes
harepare · 8 months
Text
simdi su bikac saat icinde yapmam gerekenleri ve ceren ablaya soyleyeceklerimi listeleyim de aklimda bulunsun
0 notes
shamelest · 3 months
Text
CNROTOMASYON - GOLD
Tumblr media
CNR Otomasyon: Estetik ve Güvenliğin Buluşma Noktası
Modern yaşamın vazgeçilmezlerinden biri olan otomasyon sistemleri, yaşam alanlarınızı daha konforlu ve güvenli hale getirmenin en etkili yollarından biridir. CNR Otomasyon, pergoleden giyotin cam sistemlerine, sarmal kepenklerden otomatik kapılara kadar geniş bir ürün yelpazesi ile estetik ve güvenliğin buluşma noktasını oluşturuyor.
Pergole Sistemleri: Doğayla İç İçe Yaşam
CNR Otomasyon'un pergolesi, dış mekanlarınızda keyifli zaman geçirmenizi sağlar. Estetik tasarımı ve dayanıklı malzemeleri ile CNR Otomasyon pergole, güneşli günlerde keyifli bir gölge sağlarken, yağışlı günlerde koruma ve konfor sunar.
Giyotin Cam Sistemleri: Estetik ve Fonksiyonellik Bir Arada
Giyotin cam sistemleri, CNR Otomasyon'un estetik ve fonksiyonellik bir araya getirdiği ürünlerden biridir. Bu sistem, dış mekanlarınızı korurken aynı zamanda iç mekanlarınıza geniş bir manzara sunar. Estetik tasarımı ve kullanım kolaylığı ile yaşam alanlarınızı şıklıkla buluşturun.
Sarmal Kepenk Sistemleri: Güvenliğin ve Şıklığın Adı
CNR Otomasyon'un sarmal kepenk sistemleri, ev veya iş yerinizin güvenliğini sağlarken aynı zamanda şık bir görünüm sunar. Dayanıklı malzeme ve güvenilir otomasyon sistemi ile sarmal kepenkler, her türlü hava koşuluna karşı direnç gösterir.
Otomatik Kapı Sistemleri: Konforlu ve Güvenli Girişler
Otomatik kapı sistemleri, CNR Otomasyon'un öne çıkan ürünlerinden biridir. Konforlu ve güvenli girişler sağlayan bu sistemler, evinizin veya iş yerinizin girişine modern bir dokunuş katarken aynı zamanda güvenliği de ön planda tutar.
CNR Otomasyon: İleri Teknoloji ve Profesyonel Hizmet
CNR Otomasyon, ileri teknolojiyi kullanarak müşterilerine kaliteli ve profesyonel hizmet sunar. Ürünlerinde kullanılan teknolojik çözümler, kullanıcı dostu arayüzler ve dayanıklı malzemeler, CNR Otomasyon'u sektörde öne çıkaran unsurlardır.
Müşteri Memnuniyeti Odaklı Çözümler: İhtiyacınıza Uygun Tasarımlar
Cnr otomasyon sistemleri, müşteri memnuniyetini ön planda tutarak ihtiyaca uygun tasarımlar sunar. Her müşterinin beklentilerini karşılayacak özel çözümler üreterek, estetik ve fonksiyonelliği bir arada buluşturur.
Neden CNR Otomasyon?
Geniş Ürün Yelpazesi: Pergole, giyotin cam, sarmal kepenk, otomatik kapı gibi geniş bir ürün yelpazesi.
Estetik Tasarımlar: Her üründe estetik tasarım ve şıklık.
Güvenli ve Dayanıklı Malzemeler: Ürünlerde güvenlik ve dayanıklılık öncelikli prensip.
İleri Teknoloji: Kullanılan otomasyon sistemlerinde ileri teknoloji.
Müşteri Memnuniyeti: Müşteri memnuniyeti odaklı çözümler ve profesyonel hizmet.
CNR Otomasyon ile yaşam alanlarınızı estetik ve güvenliğin buluştuğu noktaya taşıyın! Detaylı bilgi için CNR Otomasyon web sitesini ziyaret edin.
507 notes · View notes
deniz-mehtap · 4 months
Text
Tumblr media
Saygı gereği herkesi dinleyin, ama prensip gereği çok azıyla konuşun...
198 notes · View notes
bedrierdem · 1 month
Text
Şapka çıkarılacak on madde
1. Hiç bir şeyi mutlak kesinlikle bildiğinizi düşünmeyin.
2. Delilleri saklamakla bir şey elde edemeyeceğinizi bilin; deliller sonunda muhakkak ortaya çıkar.
3. Asla düşünmekten soğutmaya teşebbüs etmeyin, çünkü muhakkak başarırsınız.
4. İtirazla karşılaştığınızda, eşinizden veya çocuğunuzdan bile geliyor olsa, otoritenizle değil akıl yürütmeyle karşılık verin. Otoriteye dayanan bir zafer gerçek dışı ve zahiridir.
5. Başkalarının otoritelerine saygı duymayın, çünkü her zaman karşı fikirdeki otoriteler de bulunur.
6. Sinsi olduğunu düşündüğünüz kanaatleri zorbalıkla bastırmayın, yoksa o kanaatler gün gelir sizi bastırır.
7. Tuhaf ve aşırı kanaatlere sahip olmaktan korkmayın. Şimdi kabul gören her kanaat eskiden aşırı idi.
8. Akıllıca uyuşmazlığı sessiz uyumluluğa tercih edin, çünkü eğer akla kıymet veriyorsanız, birincisi ikincisinden daha derin bir uyuşma demektir.
9. Rahatsız edici olsa bile hakikati söylemeyi prensip edinin, çünkü örtbas etmeye çalışmak çok daha rahatsız edicidir.
10. Aptal cennetinde yaşayanların mutluluğuna imrenmeyin, çünkü sadece aptallar bunun mutluluk olduğunu düşünür.”
Bertrand RUSSELL
Tumblr media
24 notes · View notes
cervenecaja · 6 months
Text
prensip olarak vasat insan sevmiyorum balım
26 notes · View notes
delibaliim · 2 months
Text
Yalvarmak yerine kaybetmeyi tercih ederim. Prensip meselesi.
12 notes · View notes
yantekerlek · 4 months
Text
Adalet Yerinde Duruyor mu? | ¹⁵'⁰⁸'²⁰¹⁸
"Yemen'in kuzeyindeki Dahyan bölgesinde, ilkokul çağındaki çocukları taşıyan bir otobüse düzenlenen hava saldırısında en az 50 kişi hayatını kaybetti. Sadece otobüstekilerin değil, çevredeki yayaların da hedef olduğu bombardımanın ardından, 100'e yakın kişi hastanelerde tedavi altına alındı. Yetkililerin yaptığı açıklamaya göre, olaydan etkilenenlerin çoğunluğunu 10 yaşından küçük çocuklar oluşturdu.
Bombardımanın faili, Suudi Arabistan öncülüğündeki koalisyondu.
***
Suriye´nin İdlib, Halep ve Hama bölgelerinde arka arkaya düzenlenen hava saldırılarında, 11'i kadın ve çocuk olmak üzere, en az 66 kişi hayatını kaybetti. Saldırılar sırasında bir okulun ve sivillerin yaşadığı alanların da hedef seçildiği belirtilirken, bölgedeki tıbbî altyapının yetersiz oluşu nedeniyle, ölü sayısının artabileceği açıklandı. Bombardımanlar yüzünden oluşan enkaz altında ceset arama çalışmaları geceleri de sürdürülüyor.
Bombardımanların failleri, İran'ın sınırsız şekilde desteklediği Beşşar Esed rejimi ve Rusya'ydı.
***
Gazze'nin Deyr el Beleh bölgesine gece yarısından sonra düşen çok sayıda bombadan biri, 23 yaşındaki İnâs Ebû Hmeş adlı bir anneyle 18 aylık bebeği Beyân´ın hayatını kaybetmesine yol açtı. Saldırıya evinde bebeğiyle uyuduğu sırada yakalanan genç annenin, ayrıca hamile olduğu da kaydedildi. Deyr el Beleh´le birlikte 140 ayrı noktaya daha bombalı saldırıların düzenlendiği açıklandı.
Bombardımanın faili, ABD'nin sınırsız şekilde desteklediği İsrail´di.
***
Tamamen masumların ve sivillerin hedef alındığı yukarıdaki insanlık dışı saldırılar, geçtiğimiz hafta, 2-3 günlük bir zaman aralığı içinde, aynı coğrafyanın farklı köşelerinde meydana geldi. Hepsi de kendine göre farklı çizgilerde duran, farklı siyasetler üreten, farklı amaçlar gözeten, farklı ideolojiler (hatta dinî inançlar) çerçevesinde hareket eden tüm bu devletlerin ürettiği sonuç aynıydı: Katliam.
ABD, İsrail ve Rusya'ya bakarsanız, katliamların gerekçesi terörle mücadele. İran'a sorarsanız, Kudüs'ü savunmak ve direniş hattını korumak. Suudilere göre meşru yönetimin tekrar tesisi. Ortaya çıkan şey ise üst üste yığılmış çocuk ve kadın cesetleri, viraneye dönmüş İslâm şehirleri, kaybolan zamanlar, talan edilen ülkeler.
***
Savaşlar sadece insan kaynağımızı ve somut varlıklarımızı yok etmiyor. Savaşların belki de en büyük tahribatı, geride kalanların ve dışarıdan izleyenlerin duyguları ve zihin dünyaları üzerinde gerçekleşiyor. Kalp rikkatini, adaleti ve istikameti korumak, belki de en çok savaşlar sırasında zor.
Mesela, yukarıda sıraladığım (ve bunlara benzer) saldırılardan sonra, söz konusu ülkelerin destekçilerine ve sempatizanlarına bakın. Genelinin, desteklediği kampın azgınlığına gözlerini kapattığını, muhalif kampın suçlarını öne çıkarmakta ise yarıştığını göreceksiniz. Hem Yemen'i, hem Suriye'yi, hem Gazze'yi, hem Afganistan'ı, hem Doğu Türkistan'ı saldırganların ve zalimlerin kimliğine hiç bakmadan, saf bir adalet duygusuyla gündemine alabilenler ve zulme karşı sesini yükseltebilenler, artık kelaynak kuşları gibi kaldı aramızda. Yemen'de katliam var diye bağıranların çoğu Suriye'ye kör, Suriye yok oluyor diye haykıranların çok azı, Yemen de yok oluyor deme gücüne ve tutarlılığına sahip. Örnekler çoğaltılabilir. Maalesef bu konuda örnek kıtlığı çekmiyoruz.
Coğrafyamızın dört bir yanında insanlar canlarını, hayatlarını ve istikballerini kaybederken, bizler de oturduğumuz yerde vicdanımızı, yüreklerimizi, adalet hassasiyetlerimizi kaybediyoruz. Hangi tarafın kaybı daha ağır ve telafi edilemez durumda, düşünmeye değer.
***
Devletlerin, hükümetlerin ve siyasi görüşlerin hepsinin üzerinde ve uzağında, günlük gelişmelerden ve kavgalardan tamamen azade, üzerinde titrememiz gereken bir prensip: Adalet. Sadece Hz. Ömer'le ilgili dokunaklı menkıbeler anlatırken, birilerine boyumuzdan büyük vaazlar verirken veya ayet-hadislerle muarızlarımıza laf sokuştururken değil; ilk önce kendi içimizde ve kalbimizde adil olabilmek. Varmamız gereken ilk hedef burası.
Suriye'de, Yemen'de, Irak'ta, Mısır'da, Filistin'de, Afganistan´da, Doğu Türkistan´da Velhasıl coğrafyamızın neresinde bir acı varsa, ilk yoklayacağımız yer kalbimiz olmalı: Adalet, yerinde duruyor mu? Yorumlarım, hakkı ayakta tutmak için mi, yoksa tuttuğum takıma amigoluk mu yapıyorum? Yanlışa, kim olursa olsun, karşı çıkabilecek dirayetim hâlâ var mı?
Acıları önlemede zaten elimizden bir şey gelmiyor, bari masumların başına düşen o bombalar kalbimizi de paramparça etmesin. Başka zamanlarda ve zeminlerde, -her şeyden de önemlisi- bu dünya hayatının hesabını dakika dakika verirken, o kalp bize çok lâzım olacak çünkü."
Taha Kılınç
13 notes · View notes
uyumakonusalimm · 8 days
Note
Çok canım acıyor. Artık dayanabilecek gücü bulamıyorum. Evde kimseyle konusmuyorum. Konuşamıyorum. Anlatsam anlamiyorlar. En cokta onlar yaraliyorlar. Ben ne yapacagim. O kadar kötü hissediyorum ki. Bu içimdeki acıyı nasıl anlatacagim bilmiylrum ama çok canımı yakıyor. Dayanilmaz hissettiriyor.
HAYAL KIRIKLIKLARI, ruhu öldürür..
3 kuruşluk adamları musallat ettik ömrümüze, bundandır dibe vuruşumuz !...
Belli ki; hayat düşündüğün istediğin gibi gitmemiş.. Bu günümüzde birçok kişinin sorunu tek senin değil..
SAHTE sevgiler, YAPMACIK tavırlar, NANKÖR sevgililer, DOST KAZIKLARI,
mutsuzluk,
kandırılmışlık,
kullanılmışlık,
Reel alem de artık SANAL oldu !...
Çözüm = sana değer vermeyenleri,üzenleri yani hayatındaki tüm pislikleri unutup . bundan sonra daha gerçek daha iyi, verdiğin değere layık kimseler bulmak
BUNUN İÇİN PRENSİP VE KRİTERLER BELİRLEYEBİLİRSİN
MESELA - Karşındaki insan, tutarlı mı ? (bir dediği ötekini tutmayandan dost olmaz)
- bahaneler, yalanlarla seni ekiyor mu yoksa seni önemsiyor mu
- sana kararlarına düşünce ve kişiliğine karşı SAYGILI MI, anlayışlı mı?
markette domatesi bile yarım saatte seçen kişiler neden hayatınıza alacağınız insanları seçerken dikkat etmiyorsunuz.
13 notes · View notes
doriangray1789 · 3 months
Text
TANRI, Kendi varlığını insana, insanla anlatmaya çalışmamıştır….
İnsanın doğduğu yer inancını belirler. Çinde doğsan budist, Hindistan’da doğsan Hindu Japonya’da doğsan şintoist olma ihtimalin %90 idi…Ve insan nerede doğacağını belirleyemez.Din toplumlar için değil, her zaman yöneticiler için lazım olmuştur…
Dinlerin analitik düşünceyi engellemesinin bir numaralı sebebi; analitik düşününce nontesit olacağınızdır. Mesela dünya üzerinde binlerce inanç, yüzlerce tanrı vardır, bunlardan hangisinin gerçek olduğunu bilmek imkansızdır. Dinlerin uzun yaşamasının en önemli sebebiyse politik olarak binlerce yıldır çok iyi şekilde kullanılmasıdır. Zira; Öldükten sonra yaşama inanmayan bir insanı durduk yere elinde kılıç olan binlerce insanın üzerine yollayamazsınız. Zira yeteneği ne olursa olsun farklı inançtan bir insan asla koyu teist çoğunluk olan bir ülkede yöneticilik yapamaz.
SESLİ DÜŞÜNCE
DOĞRU-GERÇEK VE İNANÇ
herkesin öldüğü ve çürüdüğü bu dünyada "gerçek" ne işimize yarar?
Gerçekliğin doğası ve zihinle ilişkisi buna cevap verebilir…
Philip K. Dick’in muhteşem tanımıyla başlamak isterim : -“Gerçeklik, ona inanmayı bıraktığın vakit, kaybolup gitmeyendir.”
Gerçeklik veya hakikat, günlük kullanımdaki anlamıyla, "var olan her şey" demektir. Bilimde, dinde ve felsefede farklı anlamları vardır. Düşünceden bağımsız olarak zamanda ve mekanda yer kaplayan her şey gerçektir. Herhangi bir şeyin gerçekliği insan zihnine bağlı olmaksızın var olmasıdır.
Gerçeklik, günlük kullanımıyla, haddi zatında var olan şeylerin durumudur. Gerçeklik terimi, en geniş anlamıyla, görülebilir yahut idrak edilebilir olsun ya da olmasın her şeyi içerir. Gerçeklik, bu bağlamda; varlık, varoluş ile sınırlı tutulmuş olsa da, varlık ve yokluğu kapsar. Diğer bir deyişle, gerçeklik, felsefi alanda hiçliğin ve onun fiziksel obje ya da süreçlere sahip diğer konseptlerle uyuşmasının biçimsel bir mefhumu, bir kavrayışıdır.
Eğer biri konuşup diğeri dinliyorsa, hakikat yalnızca hakikat olarak düşünülemez, çünkü bireysel eğilim ve hata yapabilirlilik, kesinlik ya da nesnelliğin kolay elde edilebilir olduğu fikrine meydan okur.
Doğru esaslı bir prensip olarak anlaşılan bir fenomendir. Nadiren kişisel bir yoruma konu olabilir.
modern dünyada gerçekliği belirlemek veya araştırmak için kaynak ve yöntem olarak akıl, ampirik kanıt ve bilim gerek ve yeter şarttır…
"Benim gerçekliğim senin gerçekliğin değil."
"Algı gerçekliktir" veya "Hayat, gerçeği nasıl algıladığınızdır" veya "gerçeklik, yanına kalabileceğiniz şeydir" (Robert Anton Wilson
İnanç, bir önermenin doğru olduğuna ya da bir durumun söz konusu olduğuna ilişkin öznel bir tutumdur. Öznel bir tutum, bir şey hakkında bir duruşa, tepkiye veya görüşe sahip olmanın zihinsel durumudur. çok az kişi yarın güneşin doğup doğmayacağını dikkatle düşünür, sadece doğacağı varsayımıyla hareket eder. Dahası, inançların "meydana geliyor veya gözlemlenebiliyor" olması gerekmez (örnek "kar beyazdır" gözlemlenebilir)
inanç ile inançsızlık arasında basit bir ikilem değil, inancın derecelerinin geniş bir yelpazesi vardır
-Düşünce süzgecinden sonra kişinin inançlarını gözden geçirmesinin akılcı yolu nedir?", -İnançlarımızın içeriği tamamen zihinsel durumlarımız tarafından mı belirleniyor yoksa ilgili gerçeklerin inançlarımız üzerinde herhangi bir etkisi var mı (örneğin, bir bardak su tuttuğuma inanıyorsam, bu, suyun H2O olduğu yönündeki zihinsel olmayan gerçek, bu inancın içeriğinin bir parçası mıdır)?
Aslında bu kdar kasmaya da gerek yok inananlar vardır İnanmayanlarda vardır
Nefes alıyorsa yaşıyordur Nefes almıyorsa yaşamıyordur
Doğru kadar yanlış da vardır
Gerçek kadar Gerçek dışı da…
Eğer daha yüksek düzeyde kaygı duyarsan, daha düşük yaşam beklentisi ve daha yüksek dindarlık yaşarsın…
bir ara JAİN FELSEFESİNİ okumanızı öneririm ilginç gelecektir
Gerçek nedir? İnancımı çürütün! Eğer bir gerçek ortada salınıyorsa o gerçek değildir. Eğer bir gerçek, az bir çaba ile bulunabiliyorsa o da gerçek değildir. Tüm gerçekler aslında görünmeyen bir yüzdedir. Ona ulaşmak zeka ve ‘Antitez’ gerektirir.
Gerçeğin Gücü Antitezindedir
Sen ve ben gerçeği bilmek isteyenleriz. Daha fazlasında gezinmek için, Antitez yaratmak zorundayız. Bu antitez, gerçek sanmadığımız olası gerçekler hakkında bilgi sahibi olmamıza, farklı görüş açılarına ve çok yönlü bir kapasite artışına sebebiyet verecektir.
son cümlem: Toplama kendini yerden. Yeni baştan şekillenecek. Ve hepsi seni darmadağın edecek…
12 notes · View notes
kurbaga · 1 month
Text
prensip olarak rende kullanmıyorum kullanmam kullananı çok severim çünkü çok ihtiyacım var mücver istiyorum
8 notes · View notes
Text
Toz Gece
Kalbim, hazan mektebinin öğrencisi artık. Üstelik kalp kırıklığı bursuyla hak etmiş bu mektebi. Güz yaprakları ölgün bir harcanışın pelesenk izmaritine düşmüş. Can, şimdi kaç yapraklı yonca acıyış gemisinde? Yola çıkılan kaç sessizlikten merdivenlerden düşer gibi düştüm, bir bilseniz.
İstanbul'un sessiz gecesinin nedamet ve feraset yolculuğuna yağıyor şimdi yağmur. Cam, mütemadiyen kırık bir keşkenin balçıkla sıvanmaz kalbime batış eyleminde; hazan mektebinin en soylu öğrencisiyim şimdi. Parmak kaldırıp söz istiyorum kaderden, daha ağzımı açmadan ben; orta yerinden kırılıyor ağlak kalbim. Tutup, geçmişin haksızlıklarına, oltayı saadet düzeneğine kurmaya çalışırken kalbim tekliyor. Bir daha mı? Tövbe!
Kurur da kalır kalbim, daha sevmez; insan...
İnsan sevmemeyi prensip bilir de damgasını yağmura yansıtmaz. Çiğ taneleri düşüyor gecenin sessizliğine, alengirli uyuyuşlar sezinliyor eşyalar, oturduğum koltuğun acaba distopikliğinde helvasını kavuruyorum aşkın.
Mekanı kalbim olmasın da, son saadette bir günah çiğner; sakızın tadı değer acıya, sakızın şekeri imdat çeker.
Kalbim, hazan mektebinin mezunu şimdi. Yaprakları teker teker döktüm kaldırıma, her bir yaprak bunca senelik sevmekti. Daha da sevemez, uslanır, kurur, edebi yok oluştan alır gönül. Uyku tutmaz, bir asker kurşununun hedefi diye söz ederler kalbimden; sivil bir yalanın tek sözüyle harcandığını bilmezler.
Bak! Son bir yaprak daha kalmış, hazan mektebinin gül yağmaz kalbinden, özrü imdat hançeri buyurur, kendini hançerler; bir daha hiçbir yaprak onu sevda sanmayacak diye kendine kıyar, hiçe bilenen yüce gönüllü bir ölmektir bu kalp. Son nefese, es; kepini unutmak diye atmışken, müdürün çığlığı yükselir. Cama vuran yağmur sanırlar, halbuki "sevememeye" ilk mezunu vermiştir mektep, müdür bile bunu yiten kalbin ölmek faslının son satırında anlar. Bak! Şimşeği vurdu kadere güzden bahara, korkma, bir daha acımaz.
Bitik bir mezundur kalp, sahurunu yaşamak; iftarını unutmak diye yapar...
Dilara AKSOY
32 notes · View notes
vintages-s · 11 months
Text
Tercihimi, ideolojik olarak görme!
Prensip olarak; Hırsız sevmiyorum sadece..
#Deida
25 notes · View notes