#lütfen takip eder misiniz

[insanogluu]

Bu olay 14 ekim 1998 de kıtalar arası bir uçuş esnasında gerçekleşmiştir.

"Bir kadın, uçakta zenci bir adamın yanında oturuyordu. Durumdan rahatsızlığını belli edercesine, hostesten başka bir yer bulmasını istedi, zira öylesine antipatik birinin yanında oturamazdı. Hostes, tüm uçağın dolu olduğunu fakat birinci sınıfta yer olup olmadığına bakacağını söyledi.

Diğer yolcular şaşkınlık ve tiksintiyle olayı izliyorlardı. Bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci sınıfta yolculuğu devam edeceğine şahit oluyorlardı. Zavallı adamcağız çok kötü bir durumda olmasına rağmen cevap vermemeyi tercih etti. Kadın, birinci sınıfta ve o adamdan uzak uçabileceğinden tatmin olmuş, hostesin dönmesini bekliyordu.

Birkaç dakika sonra geri gelen hostes, kadına:

"Çok özür dilerim geciktim.Birinci sınıfta bir yer buldum… Bu yeri bulmak biraz zamanımı aldı, sonra yer değişikliği için pilottan izin almam gerekiyordu. 'Hiç kimse sorun yaratan bir diğerinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz' dedi ve bu izni verdi."

Diğer yolcular kulaklarına inanamıyorlardı, bu esnada kadın da bir zafer kazanmış gibi yerinden kalkmaya hazırlandı. Aynı anda hostes, oturmakta olan zenciye dönerek:

"Beyefendi, sizi uçağın birinci sınıfındaki yeni yerinize götürmem için beni takip eder misiniz lütfen? Seyahat firmamız adına kaptan pilotumuz sizden böyle nahoş bir olay yaratan kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde bırakıldığınız için çok özür diliyor."

Tüm yolcular hep birlikte, bu olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak tebrik ettiler.

O yıl, kaptan pilot ve hostes uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirildiler. Aşağıdaki mesaj, tüm ofislere personelin görebileceği bir biçimde iletildi:

"İnsanlar onlara ne söylediğinizi unutabilirler. İnsanlar onlara ne yaptığınızı da unutabilirler. Ama insanlar, onlara kendilerini nasıl hissettirdiğinizi asla unutmazlar

Günaydın 🙂

#ve/fa #edebiyat #tumbir #günaydın

[by-hulusi]

Aşağıdaki yazılan olay, 14 Ekim 1998’de kıtalar arası bir uçuş esnasında gerçekleşir..

***

Bir kadın, uçakta siyah bir adamın yanında oturmaktadır. Durumdan rahatsızlığını belli edercesine, hostesten başka bir yer bulmasını ister; zira böylesine antipatik birinin yanında oturamaz. Hostes, tüm uçağın dolu olduğunu fakat birinci sınıfta yer olup olmadığına bakacağını söyler.

***

Diğer yolcular şaşkınlıkla olayı izlemektedir. Bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci sınıfta yolculuğa devam edeceğine şahit olunmaktadır. Bu yüksek tansiyon durumundaki kadın, birinci sınıfta ve o adamdan uzak uçabileceğinden tatmin olmuş şekilde, hostesin dönmesini bekler. Zavallı adamcağız ise çok kötü bir durumda olmasına rağmen cevap vermemeyi tercih eder.

Birkaç dakika sonra geri gelen hostes, kadına: Çok özür dilerim geciktim. Birinci sınıfta bir yer buldum. Bu yeri bulmak biraz zamanımı aldı. Sonrasında, yer değişikliği için pilottan izin almam gerekiyordu. Pilotumuz, 'Hiç kimse sorun yaratan bir diğerinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz' dedi ve bu izni verdi.

***

Diğer yolcular kulaklarına inanamaz. Bu esnada kadın da bir zafer kazanmış gibi yerinden kalkmaya hazırlanmaktadır. Aynı anda hostes, oturmakta olan siyahi adama dönerek: ‘Beyefendi, sizi uçağın birinci sınıfındaki yeni yerinize götürmem için beni takip eder misiniz lütfen? Seyahat şirketimiz adına kaptan pilotumuz, böylesine nahoş bir olay yaratan bir kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde bırakıldığınız için sizden çok özür diliyor.’ Tüm yolcular, bu olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak tebrik eder. O yıl kaptan pilot ve hostes, uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirilir. Aşağıdaki mesaj ise tüm ofislere, tüm çalışanların görebileceği bir biçimde iletilir:

İnsanlar, onlara ne söylediğinizi unutabilir.

İnsanlar, onlara ne yaptığınızı da unutabilir.

Ama insanlar, onlara kendilerini nasıl hissettirdiğinizi asla unutmaz.

Irkçı doğulmaz; sonradan öğretilir.

• Alıntı

[milli0nd0llarm4n]

MANIFEST VE LOA HAKKINDA BILMENIZ GEREKEN HER ŞEY

varsayım yasası nedir, varsayım yasası, bir zihin durumuna sahip olarak arzuları tezahür ettirmenin ve bu arzuların, dileklerin ve özlemlerin yerine getirildiğini hissetmenin bir yoludur.

Şimdi, Neville'i ve öğretilerini ne kadar sevsem de, tezahür ettirmek için, arzunuza sahip olma hissini mutlaka hissetmeniz ve somutlaştırmanız gerektiğini doğru bulmuyorum

Tezahür etmenin tek etkili yolunun arzularınıza sahip olduğunuzu varsaymanız olduğu gerçeğinin arkasındayım. bu kadar. varsaydığınızda herhangi bir özel duygu veya his hissetmenize gerek yok; sadece zihnine ihtiyacın var.

ama yine de kendi realitelerinde kendi kurallarını yaratan kim? sen. sen ve sadece sen. bu nedenle, yerine getirilen dileğin durumunu somutlaştırmaktan çekinmeyin; tezahür ettiğinizde belirli duyguları hissetmeniz gerektiğini varsaymakta özgürsünüz. günün sonunda, her şey size kalmış. karar veren kim? sen. onların gerçekliğinin tanrısı kim? sen. kimin 4d ve 3d üzerinde tam kontrolü var? sen. hiçbir şey ve başka kimse yok.

neville goddard, dileğin nasıl gerçekleştiğini hissettiğini açıklıyor.

Arzunun gerçekleştiği hissinin varsayımı, gelecek rüyasını şimdiki bir gerçek haline getirir. dileğinizin gerçekleşmesi, dileğin yerine getirilmiş hissini varsayarak gerçekleştirilir. Kendinizi dileğinizin gerçekliğine ikna edemediğiniz sürece başarısız olamazsınız. bir inanç değişikliği, bir ifade değişikliği ile manifestlenir. bu herkes için doğru olabilir ve olmayabilir. hepimizin farklı olduğunu ve yolculuklarımızın kişisel olduğunu unutmayın. Birisi, arzularını yerine getirdiği için sonuçları 3 boyutlu olarak görmek üzere olduklarını söyleyebilir. bazıları sadece sonuçları göreceklerine inanıyor; ve diğerleri sonuna kadar varsayımlarına inanmazlar.

ve tekrar, ister kendinize inansanız da, ister yerine getirilen dileğin hissini somutlaştırsanız da, ister kendinize inanmasanız da, her zaman sonuçları göreceksiniz. Her zaman. bunu değiştirecek hiçbir şey yok. Şüphelerin ve araya giren düşüncelerin sizi sınırladığını düşünmeyi bırakın, çünkü siz öyle varsaymadıkça sizin üzerinizde güçleri yoktur. ne istersen, ne olursa olsun zaten senindir.

devam eden şey, zorluğa veya muhalefete rağmen bir fikirde veya hareket tarzında devam eder.

şimdi bu, yenilemek istediğim bir tanım. Zorluklara veya muhalefetlere rağmen ısrar etmenin kötü bir durumdan çıkmanın tek yolu olduğu kesinlikle doğrudur, ancak iş tezahür etmeye gelince, size ve realitenize karşı olan ve zor olan hiçbir şey yoktur. mücadele ettiğinizi veya bazı şeyleri yapamayacağınızı varsayarak dolaşmayın.

bilmekte ısrar etmek. Arzu ettiğiniz şeye sahip olmadığınıza inansanız bile ısrar edin. şüphelenseniz bile ısrar edin. ısrar etmek. senin için doğru olsa da olmasa da istediğin şeye sahip olduğunu kendine hatırlatman yeterli.

notum, bahsetmem gerektiğini hissettiğim birkaç önemli şey bunlar. Bir kez daha net olmak gerekirse, sadece senin için en iyisini yapman gerekiyor. kalbini takip et, seni daha rahat ettiren her şeyi yap. bunlar loa hakkında konuşurken bilmemiz gereken önemli üç şey. beğenimize uygulanabilecek basit ve kolay kavramlar.

nasıl tezahür ettirilir bunda kesinlikle bir kural yoktur. "Nasıl tezahür ettirilir" hakkında bir yazı yazmama bile gerek yok. nasıl istersen öyle tezahür edersin. Arzularınızı üstlenmek istediğinizde y yerine x yapmayı sever misiniz? iyi. rahat ol, stres yapma. ve bu duyguları hissetseniz bile, sorun değil ve tamamen geçerli! her zaman arzularını elde etmenin bir yolunu bulacaksın.

Loa'yı olabildiğince basitleştirin. fazla karmaşıklaştırma. hakkında her şeyi bilmeniz gerektiğini düşünmeyin. tezahür ettirmek için üç yüz bin adım izlemeniz gerektiğini düşünmeyin. Sürecin anında geliştiğini varsaymak ve izlemek aslında çok kolay.

notum, açıklığa kavuşturulması gerektiğini hissettiğim her şeyi hemen hemen ele aldım. lütfen lütfen lütfen sadece her şeyin mümkün olduğunu unutmayın. Sınırsız varlıklar olduğumuzu söylediğimde, gerçekten ciddiyim. Cidden, loa'yı o kadar basitleştirdim ki, şimdi bilinçsizce arzularımı tezahür ettiriyorum. tezahür ettirmeyi bile düşünmüyorum. istediğim şey benim. basit;)

[btsinincsi]

Arkadaşlar burada yeniyim. Lütfen gönderilerimi beğenip beni takip eder misiniz❣️

⬜🟥⬜⬜⬜🟥⬜

🟥🟥🟥⬜🟥🟥🟥

🟥🟥🟥🟥🟥🟥🟥

⬜🟥🟥🟥🟥🟥⬜

⬜⬜🟥🟥🟥⬜⬜

⬜⬜⬜🟥⬜⬜⬜

▂╱▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔▔╲

╲┈┃┈◢◣◢◣┈╭┳╮┓┏╭╮┳╭╮▕

┈▏┃┈◥▇▇◤┈┃┃┃┃┃╰╮┃┃┈▕

┈▏┃┈┈◥◤┈┈┃┃┃╰╯╰╯┻╰╯▕

┈╲▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂▂╱

#tumblr #yeniyim #takip edin #beğeni #lütfen #Spotify

[stardogspositivetraining]

Anketimize katılarak köpek sahiplerinin en çok problem yaşadıkları konularda düzenlenecek "ücretsiz" online eğitimleri planlamamıza yardım eder misiniz? Eğitimleri kaçırmamak için lütfen bizi takip etmeyi unutmayın! https://stardogs.com.tr/hizmetler/stardogs-anket/ (*Linke Bio’dan ulaşabilirsiniz.) #StarDogsPositiveTraining #KöpekEğitimi https://www.instagram.com/p/CkNNFgPs6ot/?igshid=NGJjMDIxMWI=

#stardogspositivetraining #köpekeğitimi

[gokyuzunun-papatyasi]

Selam hesabımı yeni açtım destek olur musunuz lütfen 🥺

hoşgeldin bu arada 

bu tatlı insanı takip eder misiniz..

[pandamoodum]

Keşfetten görenler yeniyim buralarda takip eder misiniz lütfen. En azından emeklerimiz için bir beğeniyi çok görmeyin. #keşfet #keşfetteyim #mood #tumblr #tumblrsözleri #söz (Türkiye) https://www.instagram.com/p/CRW9qciBscy/?utm_medium=tumblr

#keşfet #keşfetteyim #mood #tumblr #tumblrsözleri #söz

[aslidmr2325-blog]

Herkese Günaydın İlk Durumum Lütfen Beğenip Takip Eder misiniz?

#kesfet #gaming

[yolcuyolunda]

LÜTFEN ARTIK BENİ DE TAKİP EDER MİSİNİZ KENDİ KENDİME KONUSUYO GİBİ HİSSEDİYORUM DA

[galatasarayy]

Arkadaşlar lütfen yardım eder misiniz?Arkadaşım ölümüne Galatasaraylı instagramda hak ettiği değeri goremiyo lütfen onu takip etmeyi ve begenmeyi unutmayın bunu yayarsak çok sevinirim.Simdiden tesekkurler.

Instagram hesabi:darlingala

Lütfen yardımcı olun.Yaymayi unutmayın!

@galatasarayoloji @galatasarayislife @galatasaray-be-blog @galatasarayaskk @galatasaraylikizindunyasi

[scherpg-blog]

ㅤㅤㅤㅤㅤ ㅤㅤ

ㅤㅤㅤㅤ Oyuna girmeden önce，

⌗ 1 - Rezerve süresi, karakter fark etmeksizin iki gündür. İki gün içerisinde mutlaka başvurunuzu atınız! Eğer iki gün içerisinde oyuna katılımınız gerçekleşmezse bir hafta boyunca başka karakter rezerve ettiremezsiniz.

⌗ 2 - Başvuru formunu eksiksiz bir şekilde doldurmalısınız. Real hesabınız yoksa bize adınız gözükecek şekilde herhangi bir karttan fotoğraf çekmeniz gerekmektedir. Burayı okuduğunuzu umuyor ve sorumluluğu alacağınızı varsayıyoruz.

⌗ 3 - Lütfen iki gün içerisinde hesabınızı hazırlamış olun. Bionuz dolu olmalıdır. Özellikle hesabınızı kilitlemeli ve internet sitesi kısmına twitter.com/ScheRPG linkini koymuş olmalısınız.

ㅤㅤㅤㅤ ㅤㅤOyun esnasında，

⌗ 1 - Öncelikle ana hesabın takip ettiği tüm hesapları eksiksiz bir şekilde takip etmelisiniz. İlerleyen zamanlarda takip listenizi ana hesabın verdiği yönergelere göre düzenlemeyi unutmayınız. Oyun dışı hiçbir hesabı takip edemez ve etkileşimde bulunamazsınız. İlk gizli cevabımız Prison. Eğer etkileşimde bulunduğunuzu görürsek bir tam uyarı alırsınız ki üç tam uyarı atılma sebebidir.

⌗ 2 - Toplu yerlerde birilerini rencide edemez veya hakarette bulunamazsınız. Bu, oyun için huzuru bozmanız sebebiyle uyarı sebebidir ki direkt yoldan insanları rahatsız ederseniz atılırsınız. Sorunlarınızı özelden çözmeyi deneyiniz. Eğer yardım isterseniz @eljtae hesabına danışınız.

⌗ 3 - Oyunumuza ait bazı tagler vardır ve kurgu yaparken, ikinci gizli cevabımız Break, dizi-film-müzik önerisi yaparken, mentionlaşırken bu tagleri kullanmak zorundasınız. Bu tagler; kurgu için: Sanverse, öneri için: Sanchoice, mention için: SanLineʼdır.

⌗ 4 - Kendi aranızda gruplar elbette ki açabilirsiniz ancak @eljtae hesabını eklemeniz zorunludur. Bunun sebebi sadece denetim içindir.

⌗ 5 - Arkadaşlarınızı davet etmeniz bizi çok mutlu eder. Unutmayın ki oyunumuzda puanlama sistemi vardır. Her ayın sonunda en çok puanı alan ilk üç kişiye bazı ayrıcalıklar tanınacaktır. Ayrıntılı bilgi için Etkinlikler postumuza göz atmanızı öneririz.

⌗ 6 - Aynı gruptan iki kişi oynatamazsınız. Ayrıca maksimum olarak dört karaktere sahip olabilirsiniz ancak bunlardan biri Avrupalı olmak zorundadır. Karakter tutmanız kesinlikle yasaktır. Bunun için bolca aktif olmaya bakın!

⌗ 7 - Oyunumuzda belli bir aktiflik süresi yoktur ancak bu aktif olmamanız gerektiği anlamına gelmez. Herkesi kendi içinde, adil bir şekilde değerlendirmeye bakıyoruz. Yine de sizin üç gün boyunca bir etkileşimde bulunmamanız hanenize eksi puan ekler ve maalesef oyundan çıkartılırsınız.

⌗ 8 - Daha çok bilgiye ulaşmak için İlişki, Anonim ve diğer hesapların kurallarına mutlaka göz atınız. Biraz farklı bir politika izliyoruz. Kurallar belirli aralıklarla güncellenmektedir ve eklemeler yapılmaktadır. Bunları sıkı sıkı takip etmeyi unutmayınız!

⌗ 9 - Oyundan atılma sebebinize göre geri dönüşünüz için belli bir süre geçmesi gerekmektedir.

⌗ 10 - Adınızda farklı font veya emoji kullanmadan, lakap kullanmadan dilediğiniz gibi adınızı düzenleyebilirsiniz.

⌗ 11 -  İzin alma sebebinizi ana hesaba bildiriniz. En fazla bir hafta izin alabilirsiniz ama bu durumun aciliyetine göre değişebilir elbette.

⌗ 12 - Aktifliğin bolluğu açısından haftada en az on mention atmış olmalısınız. Ve beğeniniz ise 40+ olmalıdır. Bu kuralı çiğnemek ciddi bir uyarı sebebidir. Aldığınız her bir karakter için bu kuraldan sorumlusunuz.

⌗ 13 - Türkçeyi düzgün kullanmanıza değinmek istemiyoruz bile. Çünkü paylaşım yaparken belirli bir düzen görmek istiyoruz. Onun haricinde küçük harf kullanımı oyunumuzda serbesttir.

⌗ 14 - Oyun dışı tweetler için etiketimiz SanOutʼdur. Günlük olarak en fazla iki kez kullanabilirsiniz. Anonime atılanlar sayılmayacaktır. Abartmamaya özen gösteriniz.

⌗ 15 - Sohbet ve beğeni grubumuz isteğiniz dahilindedir. Beğeni grubunun kuralları, girmek istediğiniz takdirde size metin halinde atılacaktır.

Okuduğunuz için teşekkür ederiz! Şimdi sırada karakter listesine göz atıp başvuru formunu eksiksiz bir şekilde doldurmak var. Aramıza katıldığınız için mutlu ve müteşekkiriz.

ㅤㅤㅤㅤ Başvurunuz

Sizin;

ADINIZ & SOYADINIZ:

YAŞINIZ:

REAL HESABINIZ:

DENEYİMLİ MİSİNİZ?

Karakterinizin;

TAM ADI VE BİLİNEN ADI:

GRUBU:

HESAP KULLANICI ADINIZ:

GİZLİ YANIT 1-2:

HD-YATAY GİF LİNKİ:

[oguzhanahmetkara]

Olay 14 ekim 1998 de kıtalar arası bir uçuş esnasında gerçekleşmiş. "Bir kadın, uçakta zenci bir adamın yanında oturuyordu. Durumdan rahatsızlığını belli edercesine, hostesten başka bir yer bulmasını istedi, zira öylesine antipatik birinin yanında oturamazdı. Hostes, tüm uçağın dolu olduğunu fakat birinci sınıfta yer olup olmadıına bakacağını söyledi. Diğer yolcular şaşkınlık ve tiksintiyle olayı izliyorlardı, bu kadının sadece terbiyesizliğine değil, bir de birinci sınıfta yolculuğu devam edeceğine şahit oluyorlardı. Zavallı adamcağız çok kötü bir durumda olmasına rağmen cevap vermemeyi tercih etti. Bu yüksek tansiyondaki durumda kadın, birinci sınıfta ve o adamdan uzak uçabileceğinden tatmin olmuş, hostesin dönmesini bekliyordu. Birkaç dakika sonra geri gelen hostes, kadına: "Çok özür dilerim geciktim.Birinci sınıfta bir yer buldum Bu yeri bulmak biraz zamanımı aldı, sonra yer değişikliği için pilottan izin almam gerekiyordu. 'Hiç kimse sorun yaratan bir diğerinin yanında oturmak mecburiyetinde tutulamaz' dedi ve bu izni verdi." Diğer yolcular kulaklarına inanamıyorlardı, bu esnada kadın da bir zafer kazanmış gibi yerinden kalkmaya hazırlandı. Aynı anda hostes, oturmakta olan zenciye dönerek: "Beyefendi, sizi uçağın birinci sınıfındaki yeni yerinize götürmem için beni takip eder misiniz lütfen? Seyahat firmamız adına kaptan pilotumuz sizden böyle nahoş bir olay yaratan kimsenin yanında oturmak mecburiyetinde bırakıldığınız için çok özür diliyor." Tüm yolcular hep birlikte, bu olayı iyi bir biçimde sonuçlandıran uçak personelini alkışlayarak tebrik ettiler. O yıl, kaptan pilot ve hostes uçaktaki davranışlarından dolayı ödüllendirildiler. Aşağıdaki mesaj, tüm ofislere personelin görebileceği bir biçimde iletildi: "İnsanlar onlara ne söylediğinizi unutabilirler. İnsanlar onlara ne yaptığınızı da unutabilirler ama insanlar, onlara kendilerini nasıl hissettirdiğinizi asla unutmazlar." https://www.instagram.com/p/B0K4bSYhGFdhToAAwqz1K4xFeLIKH3hkcU0n980/?igshid=y1tj2v26a7u6

[crookeddonkeypartypanda-blog]

Lütfen takip eder misiniz @_.pskopat

💖🖤

[elifkurt89]

MÜZEYYEN SENAR 100 YAŞINDA! İŞTE, ‘DİVA’NIN ATATÜRK ile TANIŞMA ANI… Türk Sanat Müziği'nin efsanesi, Türkiye'nin 'diva'sı Müzeyyen Senar, Mustafa Kemal Atatürk'ü görüp, ona şarkı söylemiş bir sanatçıydı. Senar, Atatürk ile karşılaşma anında yaşadığı heyecanı şöyle anlatmıştı: "Atatürk'ü gördüm ve dizlerimin bağı çözüldü. ‘Gel kızım, buraya, yanıma otur' dediği anda bayılabilirdim. Saz arkadaşlarımı görünce sevindim.” Müzeyyen Senar, bundan tam 100 yıl önce hayata geldi. Bursa’da doğan efsane, usta isimlerden musiki dersi aldı. Yeteneği ile öne çıkan Senar, Cumhuriyetimizin ilk yıllarında radyolarda şarkı seslendiriyor, gazinolarda performans veriyordu. Osmanlı’daki erkeğin kadından üstün olduğu anlayışını yıkan Cumhuriyetin kanlı canlı örneğiydi. Birçok kez Mustafa Kemal Atatürk’ün huzuruna çıkan Senar, ilk kez 1936’da Atatürk’le tanıştı. Senar ile 35 yıl bir arada olan ve ‘O Bir Devdi Bir Devirdi’ kitabını kaleme alan Radi Dikici, Senar ile Atatürk arasında geçen anıları şöyle kaleme almıştı: İŞTE İLK KARŞILAŞMALARI Tarih, 19 Aralık 1936. Eşi Ali Senar yeni işten gelmiştir. Ailenin geçimi Ali Bey’in maaşı, Müzeyyen’in radyodan aldığı parayla sınırlıdır. Kazancı Yokuşu’ndaki evin kapısı çalınır. Gelen saz üstadı Nubar Tekyay’dır. Sonrasını Müzeyyen Senar şöyle anlatır: “Nubar Tekyay ‘Hadi kızım hazırlan, Mustafa Kemal Paşa seni dinlemek istiyormuş, Dolmabahçe Sarayı’na gidiyoruz. Yüzüm kül olmuş, olduğum yere çökmüşüm. O büyük adam beni çağırıyor, ona şarkı söyleyeceğim. Onu gördüğüm andan itibaren sesim çıkmaz, rezil olurum diye düşündüm.‘Bak kızım’ dedi Nubar hocam, ‘Hemen hazırlan, kocan da seninle gelecek. Aşağıda Paşa’nın gönderdiği araba bekliyor.’ (…) Sanki bana bir asır gibi gelen hazırlık ve yolculuktan sonra saraya vardık. Yaveri takip ederek içeri girdik. Masanın kurulduğu salona girdiğim anda Atatürk’ü gördüm ve dizlerimin bağı çözüldü. ‘Gel kızım, buraya, yanıma otur’ dediği anda bayılabilirdim. Saz arkadaşlarımı görünce sevindim.” Müzeyyen Senar öyle mutlu ve heyecanlıdır ki, adeta bir rüya alemindedir. Senar, anlatmaya devam ediyor: “Atatürk yaverini çağırdı, bir şeyler söyledi. Yaver bana döndü ‘Hanımefendi eşinizle beni takip eder misiniz’ deyince, peşine düştük. Bizi oda kadar büyük bir banyoya götürdü. İçeride üç kişi vardı. Berber olduklarını anlamıştım. Yaver, ‘Paşam bazı şeyler buyurdu. Berbere ben ne yapacağını söyledim’ dedi. Berber topuzumu açtı ve saçlarımı kesmeye başladı. Bitince gerçekten saçlarım kısalmış ama bana dergilerde gördüğüm gibi modern bir hava vermişti (Müzeyyen Senar daha sonraki yıllarda saçlarını hiç uzatmadı, Atatürk’ün istediği kısalıkta bıraktı.) BANA TEBESSÜMLE BAKTI Sıra Ali’ye gelmişti. Bir süre sonra ‘Yapmayın, lütfen yapmayın’ deyince baktım, çok sevdiği bıyıkları da gitmişti. Maalesef Ali’yi içeri almadılar. Ben yaverin peşinden salona girince Atatürk’ün yüzünde memnuniyetini gösteren bir tebessüm vardı. (…) Bir taraftan rakısını yudumlarken tabaktaki leblebileri meze yapıyordu. Öyle keyifli bir içmesi vardı ki, imrenirdiniz. Sonra bana döndü ‘Şimdi senden bir şarkı istesem söyleyebilecek misin?’ dedi. Emredersiniz efendim dedim. Atatürk, Tatyos Efendi’nin hicazkar şarkısını seçmişti: ‘Mani oluyor halimi takrire hicabım / Üzme yetişir üzme firakınla harabım.’ Peşine Lavtacı Ovrik’in eserini okudum ‘Mestim bu gece sen de bana mest olarak gel.’ Atatürk ‘Hadi bakalım, şimdi Rumeli türküsü’ dedi. Rumeli türkülerini okurken bana refakat ediyordu. Sabahın ilk ışıkları görününce sofradan kalktı. Saz sustu, benim için endişeyle başlayan gece büyük bir keyifle sona ermişti.” BİZE SAVARONA’DA VEDA ETTİ HEPİMİZ ÜZÜNTÜ İÇİNDEYDİK Yıl, 1937, aylardan hazirandır. Perşembe akşamı Müzeyyen Senar radyo emisyonundan dönmüştür. Kapı çalınır. Gelen Selahattin Pınar’dır, ‘Hazırlan, yarın Bursa’ya gidiyoruz. Çelik Palas’ta bekliyorlar’ der. Müzeyyen Senar o gece yine heyecan içindedir: AÇILIŞ DANSINI BİRLİKTE YAPTILAR “Atatürk içeri girince herkes ayağa kalktı. Yaver, ‘Müzeyyen Hanım siz yine paşamızın yanında oturacaksınız’ dedi. Oturdum. Sonra bana döndü ‘Nasılsın kızım’ dedi. ‘Teşekkür ederim efendim’ dedim. ‘Bu akşam hangi makamla başlamak istersiniz’ diye sorunca, ‘Gelirken bir program hazırlamıştık, oradan başlamak isteriz’ dedim. O da ‘Hadi bakalım’ dedi. Sesim bütün salonda o derece güzel yayıldı ki bir ara Atatürk bana baktı. Bu geceyi ve Atatürk’ü asla unutmayacağım.” Senar, daha sonra Bursa’da belediye salonunda düzenlenen baloda şarkılar söyledi. Aynı gece dönemin ünlü tangosu Ayşe eşliğinde Atatürk’le açılış dansını yaptı. Mudanya’da demirli Ege Vapuru’nda Atatürk’ün coşup zeybek oynamasına da tanıklık etti. Ve yıl 1938, aylardan da hazirandır. Bir sabah erken saatte, saz üstadı Nubar Tekyay gelir. ‘Savarona yatından çağrıldık’ der. Sonrasını Müzeyyen Senar’dan dinliyoruz: “Dikkatle baktığımda, yaklaşık 7-8 ay önce gördüğüm Atatürk’ten çok farklıydı. Süzülmüş ve yüzü incelmişti. Sanki saçları da seyrelmişti. Masaya oturmamızı işaret etti. Yine çok heyecanlanmıştım. Sofrada içki yoktu ve sigara da içmediğini fark ettim. Saat 15.00’te doktorunun tavsiyesiyle istirahate çekilmek mecburiyetindeydi. Ayağa kalkınca bekledik. ‘Teşekkür ederim çocuklar’ dedi. Bu bir veda idi. Hepimiz üzüntü içindeydik. Bu benim Atatürk’ü son görüşüm oldu.” RUMELİ TÜRKÜLERİ SÖYLERKEN ATATÜRK DE EŞLİK EDERDİ Müzeyyen Senar, Atatürk’e ilk konserini Dolmabahçe’de verdi. Önce hicazkar makamında şarkılarla başladı. Sonra ise Rumeli türküleriyle devam etti. Atatürk de türkülere eşlik etti. SAÇLARINI BİR DAHA UZATMADI Müzeyyen Senar, Atatürk’ün isteğiyle kestirdiği saçlarını bir daha hiç uzatmadı.

[harry-potter-hedwig]

Arkadaşlar bu benim ikinci hesabım. Onuda takip eder misiniz lütfen 🙏

[yikikxtwit-blog]

Lütfen emeğinize saygı

sayfamızı

Takip eder misiniz 🙏