Tumgik
#hayat şartları
unutulanplak · 1 year
Text
Mutlu olmadığınız yerde ne kadar durursunuz ? Sınırları ne kadar zorlarsınız ?
0 notes
ysfogzdgrz51 · 11 months
Text
HAYIRLI AKŞAMLAR ARKADAŞLAR
Bazen hayat sadece elindekileri değil...
İçindekileri bile alır senden..!
ve ait olmadığını sandığın mekanları,
ve insanları çekmek zorunda bırakır seni..!
Çekip gitmek,
bırakıp gitmek istersin..
Ama öyle düğümlenmiş,
ve kalındır ki bağların...
"Mecburiyet" der, "Hayat şartları" der çekersin...
ve vazgeçtiklerin arasına;
önce kendini eklersin....
176 notes · View notes
yasamsallik · 3 months
Text
Tumblr media
Öğrendik ki... Bir tek insanın bize ''iyi ki varsın'' demesi, var olduğumuz için mutlu olmamızı sağlar...
Öğrendik ki... Kibar olmak, haklı olmaktan daha önemlidir...
Öğrendik ki... Hayat şartları bizi ne kadar ciddi görünmeye zorlasa da hepimiz çılgınlıklarımızı paylaşacak birini arıyoruz...
Öğrendik ki... Bazen tek ihtiyacımız olan bir el ve bizi anlayacak bir yürektir...
Öğrendik ki... Parayla ...''klas insan'' olunmuyor...
Öğrendik ki... Gün içinde başımıza gelen küçücük şeyler gün sonunda koca bir mutluluğa dönüşüyor....
Öğrendik ki... İnkar edip içimizde sakladığımız şeyler gerçekliğini kaybetmiyor...
Öğrendik ki... Biriyle dalaştığımızda tek başardığımız onun bize daha çok zarar vermesini sağlamaktır...
Öğrendik ki... Her yarayı saran zaman değil sevgidir... Öğrendik ki... Çabuk olgunlaşmak için zeki insanlardan çevre edinmek gerekir...
Öğrendik ki... Karşılaştığımız herkes bir gülüşümüzü hak eder...
Öğrendik ki... Hiç kimse mükemmel değildir...
Öğrendik ki... Hayat zorludur ama biz daha zorluyuz...
Öğrendik ki... Gülümsemek, daha güzel bir görüntüye kavuşmanın bedava yoludur...
Öğrendik ki... Hepimiz zirvede olmak istesek de asıl keyif oraya tırmanırken yaşadıklarımızdır...
Öğrendik ki... Zamanımız ne kadar azsa yapacak işler o kadar çoktur...
"Öğrendik ki... Birini ne kadar çok seversek hayat onu bizden o kadar çabuk alıyor..."
Can YÜCEL
52 notes · View notes
tarkankurdu · 2 months
Text
İstediğin kadar kendini geliştir, istediğin kadar elit olmaya uğraş, çevren ve ailen neyse o çukurdan çıkamıyorsun. Ben tv izlemiyorum babam sabah akşam haber dinliyor sanki benim oda da çalıyo o televizyon bütün o saçma salak haberleri duyuyorum mecburen. Eski arkadaşı geliyo adamın iki kelimesinden biri küfür. Aile mi var, kadın mı var, çocuk mu var hiç umurlarında değil. Çocukluğum da böyle geçti. Sadece salonda soba olduğu için mecbur salonda sigara dumanı altında ve tv, küfür eşliğinde ders çalışmaya çalışıyordum. Çok fazla kitap okudum, yazılar yazdım, şiir yazdım ama kurtulamıyorum o çukurdan. Hâlâ o küfürbaz herif geliyor misafirliğe, hâlâ her gün sabah akşam haber dinliyorum. Artık nefret etme sınırlarını da aştım. Ünlülerin ve başarılı insanların biyografilerini okuyorum bi yerlerden destekleri var. Ya ailelerinde ya çevrelerinde bir şekilde elit insanlar oluyor, ona yardım veya destek olan, fikir veren insanlar oluyor. Bende yok. Ben Türkiye'nin en tehlikeli mahallerinden birinde doğdum büyüdüm. Hayatımda bir kere bile içki veya sigara içmedim. Kendimi hep uzak tutmaya çalıştım ama çok klasik bir şey " coğrafya kaderdir ". Çok doğru bir söz. Benim çevremde arkadaşlarım bile okunacak bir şeyi heceleyerek okuyan insanlardı. Kitap aldığım zaman sen mal mısın kitaba para veriyon diye salak salak sırıtan insanlardı. Ama çıkamıyorsun işte, hayat şartları, pahalılık, sağlık şu bu yani bi şekilde kurtulamıyorsun şu pis düzenden. Duvara tırmanıyosun ama duvar kaygan. Geri aşağı düşüyorsun. Köyde hem çobanlık yapıp hem okuyan insanlar örnek verilir ya, emin olun onlara da en azından fikren destek olan, sevgiyle yaklaşan insanlar olduğu içindir. Yoksa insan kendi kendine bir bok başaramıyor. Çok zorladım, çok denedim, gece gündüz metinler hazırladım, podcastlar yaptım, sayfalar yönettim, dijital kitaplar yazdım, şiirler yazdım, seslendirdim, dublajlar yaptım, mizah sayfaları yaptım. Ya hesaplarım kapandı ya tutmadı. Ama ne yaptıysam emek harcadım kaliteli şeyler yapmaya uğraştım. Gece uyumadım sabahlara kadar bir şeyler yaptım. Sonuç ? Tiktokta götünü sallayan bi kız kadar kimse umursamadı. Gerçekten çok iyi bildiğim bir şey var ki, bu dünyada gerçekten emek veren, gerçekten hakeden insanlar değersiz oluyor. İnsanlar nerde polemik var, nerde ahlaksızlık var onları seviyorlar. Veya sen emek veriyosun vakit harcıyosun ama senden çalıp paylaşan birinin sayfasında daha çok beğeni alıyor içeriğin. Yani hırsız daha değerli. Nefret ediyorum ya herşeyden iliklerime kemiklerime kadar nefret ediyorum. Son olarak bu sitemi yapmama sebep taştığım olay, Twitter da bi hesap çıktı karşıma beni takip etmiş. Sayfanın adı Orospu çocuğuyum. Merak ettim niye kendine böyle diyo diye bi tıkladım herif annesine, kız kardeşine karşı neler neler yazmış, gizlice fotolarını çekip paylaşmış ve takipçi sayısı 38 bin. 38 bin !
Sende salak gibi geceni gündüzüne kat bişeyler üretecem diye ugraş. Gerçekten kendimi çok çaresiz ve salak hissediyorum. Bu pis düzende bu lanet çağda iyi kalmak o kadar zor ki, tarih öncesinde yaşasak bu kadar zorlanmazdım. 2024 değil 2104 de olsa insanlıktan bi bok olmaz..
33 notes · View notes
deliihatuunn · 19 days
Text
hayat şartları küfürsüz yaşamak için hiç elverişli değil
22 notes · View notes
bosandim · 7 months
Text
Eyşan olmayı ben seçmedim, hayat şartları
34 notes · View notes
kadir-tr2569 · 6 months
Text
Bir Hadis:
Hayat şartları sizinkinden daha iyi olanlara değil, daha aşağı olanlara bakınız. Bu, Allah'ın üzerinizdeki nimetini hor görmemeniz için daha uygundur.
Tumblr media
Hayırlı sabahlar
26 notes · View notes
semtinghettosu · 24 days
Text
O değil de ne kadar çok yormuşum be kendimi, tamam hayat şartları da yordu, yoruyor da ama sanki ben kendimi ekstra yormuşum gibi hissediyorum
9 notes · View notes
delitay · 8 months
Text
Hayat şartları zor, çalışmanın karşılığı ise ucuzdu...
Lev Tolstoy/İnsan Ne ile Yaşar
24 notes · View notes
Text
Bu aralar o kadar saçma şeyler yaşıyorum ki bir hafta içerisinde hızlandırılmış sinir testi gibi, bu sabahta samimiyim dediğim birisi elimde bıçak var kazayla keserim falan seni benden uzak dur dedi tehdit vari bir şekilde, anlatmıyorum diye hiçbir şey olmuyor sanıyorsunuz ama bardak çoktan taştı aslında da ben dolu tarafından görmeye çalışıyorum uzun zamandır yoksa çoktan biri elimde kalacak neyse hayat şartları di mi bende ne abarttım be konuşunca noluyor ki sanki sus be olm sonra niye suskunsun diye sormayın ama olur mu??
28 notes · View notes
frukox · 1 month
Text
Hayat şartları onlyfans açmaya itiyor..
9 notes · View notes
yucel-64 · 2 years
Text
Biraz kırgın, biraz kızgın, biraz da gücenmiş, fazlaca da yorgunuz. Bir başkası değil de kendi "benliği" yorar mı insanı ? evet yorar. Kendimden bilirim.. Bir başkasına değil de kendime kırgınlığım. Desem ki, yürüdüğüm yol yordu. Desem ki, inandığım insanlar yordu. Desem ki, hayat şartları yordu. Ama şöyle desem; hayâllerim, insanlara yetişmek isteyip de her birinin hayatına dokunmak isteyişlerim, nereye bu gidişlerim, vazgeçtiklerim, beklentilerim, endişelerim, yapmak istediklerim, sorgulayışlarım, "nefsim" desem tam olur ! Her şeyi bir köşeye bırakıp: şahıs, zaman, olay... Hepsi bir köşe de kalsın..
Kırgınlığımız bir başkasına mı yoksa kendimize mi ? 🥀
170 notes · View notes
sensussinyor · 2 months
Text
Bu yeni iş hayatımı çalacak gibi duruyor, maaşı, çalışma şartları iyi diye girdik de yoğun çalışmayı (özellikle bölümümden bağımsız işlerde) hiç sevmiyorum dbdjd değerli vaktimi gereksiz bir stresle, uykusuzlukla geçirmeyi ancak para için kabul edebilirdim. -_-
Güzel, huzurlu hayat anlayışım kendine has kalemleri olan çoğunlukla minimal öğeler veya hayallerle dolu. İçinde maddi pek bi şey yok, idealimdeki o hayat için bir ömrü kumbaraya biriktirdim.
19 notes · View notes
bi-perva · 2 months
Text
Ebû Hureyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre, Resûlullah ﷺ şöyle buyurdu: “Hayat şartları sizinkinden daha aşağı olanlara bakınız; sizden daha iyi olanlara bakmayınız. Bu, Allah’ın üzerinizdeki nimetini hor görmemenize daha uygun bir davranıştır.”
Müslim, Zühd 9
10 notes · View notes
isaktas · 3 months
Text
İnsanın cesedini teşkil eden zerreler, âlemin zerratı içinde câmid, dağınık bir şekildeyken, bakarsın ki, mahsus bir kanunla, muayyen bir nizamla intizam altına alınarak, âlem-i anâsıra gönderilir.
Âlem-i anâsırda sâkit, sakin, gizli bir vaziyetteyken, birdenbire kafile kafile, muayyen bir düsturla, yevmî bir intizamla, bir kasd ve hikmet altında âlem-i mevalide intikal eder.
Âlem-i mevalidde de, sükût içindeyken, birdenbire acib, garip bir tarzla nutfeye inkılâp eder. Sonra müteselsil inkılâplarla “alaka” olur, sonra “mudga” olur, sonra et, kemik olur. Bu inkılâpların her birisi, evvelkisine nisbeten daha mükemmelse de, lâhikına göre mevattır. yani hayatsızdır.
Camid, dağınık bazı zerrelerin birdenbire bir vaziyetten çıkıp makul bir sebep olmadığı halde diğer bir vaziyete girmesi, Sâni'in vücuduna zâhir bir delildir. Hattâ hayat; hakikatlerin en eşrefi, en temizidir; hiçbir cihetle hısseti yoktur, çirkin bir lekesi yok. Hayatın dışı da içi de her iki yüzü de latîftir. Hattâ en küçük ve hasis bir hayvanın hayatı bile yüksektir. Bunun içindir ki hayat ile kudret arasında zâhirî bir sebep tavassut etmiyor. Hayata bizzat kudretin mübaşereti, izzete münafî değildir. Halbuki umûr-u hasiseye kudretin zâhiren mübaşereti görünmemek için esbab-ı zâhire vaz'edilmiştir. Demek hayatta hısset yoktur. İşte bundan anlaşıldı ki hayat, Sâni'in vücuduna en zâhir bir delildir.
Ve keza, en basit bir cismin geçirmiş olduğu inkılâbat ve tahavvülâta dikkatle bakılırsa görünür ki, âlem-i zerrattaki zerreler, âlem-i anâsıra intikal edince başka suretlere girerler, âlem-i mevalidde başka suretlere dönerler, nutfede başka vaziyet alırlar; sonra alaka olur, sonra mudga olur, sonra bir insan suretini giyer, ortaya çıkarlar.
*** Mevtin de hayat gibi mahlûk olduğuna, mevtin idam ve adem-i mahz olmadığına delâlet eder. Mevt, ancak ruhun ceset kafesinden çıkmasıyla tebdil-i mekân etmesinden ibarettir.
Ve keza, nev-i beşerde mevcut emârât ve işârât-ı kesîreden kat’iyetle anlaşılır ki, insan öldükten sonra bir şeyi bâkî kalır. O şeyi de ancak ruhtur. Demek ruhun bekası, hassa-i zatiyedir. Bu hassa-i zatiyenin bir fertte mevcut olması, nev’in tamamında mevcut olmasını istilzam etmekle, mûcibe-i cüz’iyenin mûcibe-i külliye hükmünde olduğuna bir misal teşkil ediyor.
Binaenaleyh mevt, hayat gibi bir mu'cize-i kudrettir. Yoksa hayat şartları bulunmadığından ademin dairesine girmiş değildir. 
   Sual: Ölüm nasıl nimet olur ve ne suretle nimetlerin sırasına dâhil edilmiştir?
   Cevap: Evvela: Ölüm, saadet-i ebediyeye mukaddimedir; bu itibarla nimet sayılabilir. Çünkü nimetin mukaddimesi de nimettir. Nitekim vâcibin mukaddimesi vâcib, haramın mukaddimesi haramdır.
   Sâniyen: Ölüm, muzır hayvanlarla dolu bir hapisten geniş bir sahraya çıkmak gibidir. Binaenaleyh ruh, ceset kafesinden çıkarsa necat bulur.
   Sâlisen: Ölüm olmasaydı küre-i arz, nev-i beşeri istiab edemezdi ve nev-i beşer müthiş perişaniyetlere maruz kalırdı.
   Râbian: İhtiyarlık yüzünden öyle bir dereceye gelenler var ki tekâlif-i hayatiyeye kādir olamaz, daima ölümünü isterler.
   İşte bunun için ölüm nimettir.
İşârât-ül İ'caz
10 notes · View notes
zamanigelmeyensaman · 2 months
Note
Vahh, bir dokun bin ah işit bu olsa gerek. Hiç bu kadar ileride olacağını tahmin etmemiştim. Kötü şeyler yaşamışsın burası net. Ama neden tamamen vazgeçtin? Hala yaşıyorsan hiç mi umut yok? Bitseydi sen niye yaşıyor olurdun? Daha kaç yaşındasın mesela vazgeçmek için? Birini mi kaybettin? Biri canını mı yaktı? Hiç birini unutmayacaksın belki ama kalbin atıyorsa, nefes alıyorsan daha yaşayacak çok an var. Gülecek güzel şeyler, ağlayacak aptalca bir sürü şey. Kafanı kaldırdığında gökyüzünü görüyorsan derin bi nefes çekip devam etmek gerek. Bazı insanlar kadar şanslı değiliz, bazıları gibi mükemmel hayatlarımız yok. Ama yaşıyoruz. Heyecanı yaratmakta bizim elimizde değil mi? Vazgeçtim deyip kenara çekilip oturmak çözecek mi herşeyi?
Sanırım anlatamadım. Ben bi şeyler çözülsün diye beklemiyorum. Ben iyi şeyler olsun diye umut etmiyorum, dua da etmiyorum. Tamamiyle hayat nereye sürüyosa o şekilde yaşıyorum. Çünkü günümüz dünyasında kendi başına yaşayamıyosum. Belli başlı kurallar var, uyman gereken mecburiyetler var, yasalar var, var da var. Yani dinde deniyo ki herkes kendi hayatından sorumlu, kendi günah ve sevaplarınızla geleceksiniz ama toplum ve kurallar seni kendi başına bırakmıyor. Belki çok iyi cennetlik olacakken toplum ve hayat şartları yüzünden günahkâr oluyosun. Ben biriysel yaşayabilseydim eğer şu toplum da değil de kendi hayatımı yaşayabilseydim o zaman umudum, hayallerim olurdu. Ben insanlar içinde, kurallar, yasalar içinde yasayamıyorum. Bir çok zorunlu şey bana saçma ve gereksiz geliyor. Ve bunu düzeltebilecek ne gücüm var ne yetkim. O yüzden benim bi şeylere bağlanmam hayal kurmam imkansıza yakın. Sadece gerçekçiyim. Hayaller insanlara sahte mutluluktan başka bişey vermezler
7 notes · View notes