Tumgik
#faiköztrak
diyarbakirhaberleri · 2 months
Text
Öztrak: ”Baş illüzyonist sarayda oturduğu sürece enflasyon düşmez”
ICYMI: https://www.haberidiyarbakir.com/oztrak-bas-illuzyonist-sarayda-oturdugu-surece-enflasyon-dusmez/?utm_source=dlvr.it&utm_medium=tumblr
0 notes
veganlogicdinamo · 2 years
Photo
Tumblr media
Bugünkü yazım. “ERDOĞAN ATATÜRKÇÜYDÜ” https://www.cumhuriyet.com.tr/yazarlar/zulal-kalkandelen/erdogan-ataturkcuydu-1901109 Posted @withregram • @agnoskeptik 👉@veganzulal 👈 #zülalkalkandelen #cumhuriyetgazetesi #atatürkçülük #receptayyiperdoğan #menderes #demokratparti #adnanmenderesdemokrasimüzesi #demokrasi #chp #faiköztrak #iyiparti #aytunçıray #nazımhikmet #necipfazıl #siyasalislam #akp https://www.instagram.com/p/CY6k2DGIxia/?utm_medium=tumblr
0 notes
Text
"Ülkemizin tarihine leke sürülmesine göz yumulmuştur"
Tumblr media
"Bu talihsiz açıklamayı hiçbir surette kabul etmiyoruz. Tarih yazmak, politikacıların görevi değildir." diyen Öztrak, “Açıklamanın sonrasındaki sessizlik, üzüntümüzü katlamaktadır. Erdoğan’dan hala çıt çıkmamıştır. Anlaşılan, NATO zirvesinde, Biden’la görüşme randevusu uğruna, en önemli milli bayramımızda ülkemizin tarihine leke sürülmesine göz yumulmuştur.” ifadelerini kullandı. CHP Merkez Yönetim Kurulu (MYK) toplantısında, ABD Başkanı Joe Biden’ın 1915 olaylarını “soykırım” olarak tanımlaması, 128 milyar dolar hakkında yapılan açıklamalar, kripto para, COVID-19 salgınının durumu ile alınan tedbirler ve ekonomik kriz masaya yatırıldı. CHP Sözcüsü Faik Öztrak, MYK sonrası CHP Genel Merkezi’nde basın toplantısı düzenledi. "Tarih yazmak, politikacıların görevi değil" Öztrak’ın konuşmasında şunları söyledi: "İlk defa bir ABD Başkanı, 1915 yılında yaşanan trajediyle ilgili ‘soykırım’ ifadesini kullanmıştır. Bu talihsiz açıklamayı hiçbir surette kabul etmiyoruz. Tarih yazmak, politikacıların görevi değildir. Hele hele bu topraklarda, emperyalistlerin tahrikleriyle yaşanan ortak acıları tahrif ederek, yeni bir tarih yazmak, buradan da sözde bir insanlık suçu isnat etmek, bir daha olmasın diye ders vermek, siyasetçilerin görevi de değildir, haddi de değildir. Bu müessif açıklama, Türkiye-ABD ilişkilerine zarar vermiştir. Güney Kafkasya'da, işgal altındaki Azerbaycan topraklarının kurtarıldığı, Türkiye, Azerbaycan ve Ermenistan halklarının, barış, huzur ve refah içinde, geleceğe bakma arayışında oldukları bir sırada, yapılan bu açıklama, manidardır. Bu talihsiz açıklamayı kınıyor ve reddediyoruz. Ülkeyi yönettiği iddiasında olan kişinin, bu süreçte tavşan uykusuna yatması ve açıklamanın sonrasındaki sessizliği, üzüntümüzü katlamaktadır. Üç gün geçmiştir ama Erdoğan’dan hala çıt çıkmamıştır. Anlaşılan, NATO zirvesinde, Biden’la görüşme randevusu uğruna, en önemli milli bayramımızda ülkemizin tarihine leke sürülmesine göz yumulmuştur." "Erdoğan’ın ‘monşer’ diyerek istiskal ettiği diplomatlarımızın 50 yıldır geçit vermediği ‘sözde soykırım meselesi’, Erdoğan’ın ehliyetsiz şahsım hükümeti elinde kalemizde rahatça gol oluyor." diyen Öztrak, "Bu acizlik, diplomatlarımızın 50 yıllık emeklerini çaldığı gibi, ASALA terör örgütünün şehit ettiği onlarca diplomatımızın kemiklerini de sızlatıyor. Türkiye; böyle aciz bir yönetimi asla hak etmiyor. Bir sözümüz de emperyalist tezlere sarılıp, bu ülke topraklarında siyaset yaptıklarını zannedenlere. Rahmetli Hrant Dink’in şu sözleri, herkesin kulağına küpe olmalıdır: ‘Bu sorun Emperyalistlerin elinden alınmalı, Türkiye ve Ermenistan bu sorunu konuşarak, kardeşçe çözmelidir.’ Unutulmasın! Emperyalistlerin gölgesinde yapılan, ezik siyaset anlayışı kabul edilemez. Milletimizin iradesi de böyle bir siyaseti her zaman sandıkta buruşturup çöpe atar." ifadelerini kullandı. "Döviz rezervlerimiz son iki yılda buharlaştı" Öztrak 128 milyar dolar konusunda, "Merkez Bankası’nın kasasındaki döviz rezervlerimiz, son iki yılda buharlaşmıştır. Buharlaşan 128 milyar dolar rezervin hesabı da TBMM’den kaçırılmaktadır. Milletimiz beytülmali Erdoğan’a, Erdoğan da aynı beytülmali damadına emanet etmiştir. Sonuçta, kasa tamtakır olmuştur… Rezervlerin eridiğini saklamak için de emanet dövizler kasaya konmuş, Merkez Bankası kendi kasasındaki dövizlerin emanetçisi yapılmıştır. Yani ev satılmış, aynı eve kiracı çıkılmıştır. Saray ve şürekâsı, erittikleri 128 milyar dolar için bugüne kadar, 128 ayrı bahane üretti. En son çiçeği burnunda Merkez Bankası Başkanı, eski AK Parti vekili çıktı; ‘Pandemide tek bir kişinin burnu bile kanamadı’ dedi. O zaman biz de Erdoğan ve şürekâsına soruyoruz: Buharlaştırdığınız 128 milyar doları, yaşamına kıyan bu insanlarımız almadı. ‘Pandemide kimsenin burnu kanamadı’ diyerek milletin aklıyla artık daha fazla alay etmeyin. ‘Dövizleri millete sattık’ diyerek, kabahatinize milleti ortak etmeye çalışmayın. Hakaret ve iftira etmeyin, şirretlik yapmayın, Hazine ve Maliye Bakanınızın tavsiyesine uyun. Gün gün, ne kadar dövizi, hangi kurdan sattınız, artık millete açıklayın." dedi. Öztrak konuşmasının devamında, "Türkiye’de gün geçmiyor ki yeni bir skandal patlamasın. Gri pasaport skandalı çözüme kavuşmadan, bir bakanın kendi bakanlığına mal sattığı skandalı patlıyor. Daha bunu hazmetmemişken, sarayın trol ordusundan Erdoğan kabinesine devşirilen FETÖ sever yeni bakanın skandalları ardı ardına geliyor. Bu bakan devletin koruması altındaki bir çocuğumuzu ifşa ediyor. Bu da yetmez gibi el kadar çocuktan Ramazan gününde bir çikolata esirgeyerek, şahsi şovuna, mübarek Ramazan ayını alet ediyor. Yine aynı kişi, önce trol ağzıyla milletin vekillerine ağır hakaretler ediyor ardından dilindeki pespayeliği fark ederek paylaşımlarını siliyor. Normal bir ülkede üç beş yılda yaşanacak bu skandallar, Erdoğan şahsım hükümetinin yönettiği Türkiye’de, 10 güne sığıyor." diye konuştu. "Kripto para kullanımında Avrupa birincisiyiz" Kripto para ile ilgili de konuşan Öztrak, "Şimdi de kripto para skandalı giderek büyüyor, yeni bir banker skandalına dönüşüyor. Hükümet alelacele, kimseye danışmadan bir düzenleme yaptı. Son birkaç günde, üç ayrı kripto para platformu battı. Maddi kayıpların milyarlarca dolar olduğu söyleniyor. Teknolojik gelişmeler fırsatlar kadar, beraberinde riskler de getirir. Basiretli bir hükümet, olayların ardından değil, önünden koşar, sorunları ön görerek tedbir alır. Kripto para kullanımında Avrupa birincisi, dünya dördüncüsü olduğumuz anlaşılıyor. Bu platformların domino taşı gibi devrilmesinin riskleri çok büyük. Bugün bu yönetimsizliğin bedelini çok ağır ödüyoruz." şeklinde konuştu. COVID-19 salgını Salgınla ilgili de eleştirilerde bulunan Öztrak, "Erdoğan şahsım hükümetinin seyirci kaldığı, bir başka alan ise COVID-19 salgını. Test sayıları da düştü. Günlük vaka sayıları, 25 günün ardından 40 binin altına indi ama tüm dünyada, günlük vaka sayılarında halen başa güreşiyoruz. Vefat eden vatandaşlarımızın sayısı ise son sekiz gündür 300’ün üzerinde. Erdoğan’ın lebalep kongrelerinin üzerinden bir ay geçti. Bu dönemde 7 bin 896 yurttaşımız, aşısı, yani çaresi olan bir virüs nedeniyle yaşamını yitirdi. Aşılama halen çok yavaş ilerliyor. İkinci doz aşısını olan nüfusumuzun, toplam nüfus içindeki payı, halen yüzde 10’a bile ulaşmadı. Oysa toplumsal bağışıklık için bu oranın en az yüzde 60 olması lazım. Bu vaka sayıları ve bu aşılama performansıyla, ne yazık ki turizmde yaz aylarını kaybetme riskiyle karşı karşıyayız. Esnafımız zaten perişan oldu. Sosyal mesafe bir tek onlara uygulanıyor. Esnaf barometresi araştırmasına göre, esnafımızın yüzde 65’i borç batağında. Doğru düzgün destek bekliyor. Sosyal mesafe tedbirleri herkese eşit uygulanmıyor. Millete ceza üstüne ceza kesen İçişleri Bakanı, lebalep tarikat cenazelerinde ön safta yer tutuyor. Bu haksızlık, adaletsizlik artık kabak tadı veriyor." dedi. Read the full article
0 notes
metingulerce · 3 years
Text
CHP Sözcüsü Öztrak, MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı Açıklaması #CumhuriyetHalkPartisi #MerkezYürütmeKurulu #FaikÖztrak #Türkiye #Politika #SonSözümüzFenerbahçe #KoronaBüs #60BnAtamaTakvimiŞart KpssBÖnerge OlumluYanıt
CHP Sözcüsü Öztrak, MYK toplantısına ilişkin açıklama yaptı Açıklaması #CumhuriyetHalkPartisi #MerkezYürütmeKurulu #FaikÖztrak #Türkiye #Politika #SonSözümüzFenerbahçe #KoronaBüs #60BnAtamaTakvimiŞart KpssBÖnerge OlumluYanıt
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, üçüncü çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin, ‘Bu büyümeye bakıp, işsiz sayısının dünya üzerindeki 120 ülkenin nüfusunu aştığı bir ekonomide kalkınmadan, refah artışından bahsetmek mümkün değil.
Tumblr media
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, üçüncü çeyrek büyüme rakamlarına ilişkin, ‘Bu büyümeye bakıp, işsiz sayısının dünya…
View On WordPress
0 notes
egedensondakika · 4 years
Text
Gözlem noktalarını korumalıyız
Tumblr media
Faik Öztrak İdlib’de beş askerin şehit olduğu haberini genel merkez binasındaki basın toplantısı sırasında aldı. Bilgi notunu okuyan Öztrak daha sonra şunları söyledi: SICAK ÇATIŞMA RİSKİ “Şehitlerimize Allahtan rahmet diliyoruz. İdlib’de durum giderek ciddileşiyor. Sahada her an bir sıcak çatışma için aslında tüm koşullar hazırlanmış durumda. Küçük bir kıvılcım bu durumu sıcak bir savaşa her an dönüştürme eğilimini taşıyor. Şimdi Türkiye, İdlib’de ve gözlem noktalarındaki askerlerini mutlaka korumalıdır. Ama bölgedeki bazı radikal unsurları korumak için çatışmaya hiçbir zaman girmemelidir diyoruz baştan beri. Türkiye’nin askeri yığınağı, sadece ve sadece kendi askerlerimizin ve sınırlarımızın güvenliği için kullanılmalıdır. DERTLERİ BAĞCIYI DÖVMEK Bir süredir emekli Genelkurmay Başkanı Başbuğ’un düşüncelerini ifade etmesi üzerinden bir tartışma yürüyor. İktidar istiyor ki; ‘FETÖ’nün siyasi ayağı tartışılacaksa bunun miladı 17-25 Aralık 2013 sonrası olsun.’ FETÖ denen örgüt 26 Aralık 2013 tarihinde birden gökten yeryüzüne inmedi. Eğer FETÖ’nün siyasi ayağı gerçekten ortaya çıkarılacaksa Sayın Başbuğ önemli bir noktaya işaret etti. Üzüm yenecekse ipin ucunu buradan çekerek sarmak lazım. Ama anlaşılan iktidarın derdi üzüm yemek değil. Dertleri bağcıyı dövmek. AKINCI’NIN SÖZLERİ VAHİM (KKTC Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı’nın, ‘Kıbrıs Türk’tür Türk Kalacak’ siyaseti 1950’lerin sloganıdır’ açıklamasının sorulması üzerine) Kıbrıs konusundaki duruşu en net parti CHP’dir. 1974’te biz neredeysek bugün de oradayız. KKTC’nin Cumhurbaşkanı’nın sözleri büyük talihsizliktir ve son derece vahimdir. OMBUDSMANA BAŞVURACAĞIZ TÜİK kasım ayı işgücü, istihdam ve işsizlik rakamlarını açıkladı. Resmi rakamlarla işsiz sayısı son bir yılda 327 bin kişi arttı, 4 milyon 308 bin oldu. Tabii bunlar makyajlı rakamlar. Ve makyajlı rakamlar bile bir facia. Bu nedenle önümüzdeki günlerde TÜİK Başkanı hakkında kamu denetçisine başvuracağız.”
Tumblr media
KILIÇDAROĞLU’NDAN BAŞSAĞLIĞI MESAJI CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, İdlib’de 5 askerin şehit olmasıyla ilgili Twitter’dan mesaj yayınladı. Kılıçdaroğlu mesajında, “İdlib’den gelen acı haberle yüreğimiz yandı. Şehit olan askerlerimize Allah’tan rahmet, ailelerine başsağlığı ve sabır, yaralı askerlerimize acil şifalar diliyorum. Milletimizin başı sağ olsun” ifadesini kullandı.(Hürriyet) Read the full article
0 notes
14adembalaban · 4 years
Video
#CHP Sözcüsü #FaikÖztrak, #DiyanetişleriBaşkanı #AliErbaş’ın hutbede, Kur'an-ı Kerim’de yazan “#Zinaharamdır, #Lutilik #eşcinsellik lanetlenmiştir” ifadelerini söylemesini “NEFRET DİLİ ve DÜŞMANLAŞTIRICI” olarak niteledi. Hutbede müslümanlara Kuranı Kerimin emirlerini yasaklarını anlatmak ne zaman nefret dili oldu Ayetleri birileri üzülmesin diye eğip büksün mü.. Teşekkürler faik öztırak bizi yine şaşırtmadınız ve yerli silahımız olan top sanayisine sahip çıktınız.. Amaa Bu dediğin ülke Türkiye yüzde 80 Kur'an'a tâbi müslüman.. #ibne değil bir asırdır sizin dediğiniz oldu şimdi ise o kampanya kapandı..sırtınızı yasladığınız dağlara kar yağdı.. Kur'an nurunu tamamlayacak zafer İslam'ın olacak..Burası çınarın kökü dür. Dini Mübin İslam in beşiğidir #Muhammed ümmetinin yeridir.. Bizim dinimiz bize.. Sizin dininiz sizedir... Allahım biz bu durumdan razı değiliz #KuranıKerim ne diyorsa onu kabul ediyoruz. Böyleler yüzünden bizleri helak etme ya rabbiii... (Üçköy, Bolu, Turkey) https://www.instagram.com/p/B_gU2_aJcU3/?igshid=b158csm0b162
0 notes
turkiyedeenerji · 5 years
Text
Terör Örgütlerine mesafe koymayana biz mesafe koyarız
Türkiye Harp Malulü Gaziler Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Genel Başkanı Mustafa Işık, Mardin, Diyarbakır ve Van Büyükşehir Belediyelerine kayyum atanmasından duydukları memnuniyeti dile getirirken, Selahattin Demirtaş’ın eşiyle buluşan İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na tepki gösterdiklerini söyledi. Başkan Mustafa Işık, Mardin, Diyarbakır, Van Büyükşehir Belediye Başkanlarının görevden alınmalarına tam destek verdiklerini belirtti. Başkan Mustafa Işık, “‘31 Mart Yerel Seçimlerinde Mardin, Diyarbakır, Van Büyükşehir Belediye Başkanı olarak seçilmiş, seçildiği günden beri Terör Örgütü ile arasına mesafe koymayarak, onların propagandasını yapan, terörü sevdirici tavır ve davranışlarından vazgeçmeyen, talimatları direk kandilden alarak terör örgütüne destek veren, şehit yakınlarını da işten çıkaran kişiler Türkiye Cumhuriyeti Belediyelerinde Belediye Başkanlığı yapamaz” dedi. Alınan kararın kendileri açısından memnuniyet verici olduğunu da dile getiren Işık,“İçişleri Bakanlığımızın bu Belediyeler ile ilgili almış olduğu kayyum kararı Şehit aileleri ve Gazilerimizi memnun etmiş desteklerini kazanmıştır. Sinek ile uğraşmaktansa bataklığı kurutmak daha doğrudur. Terör örgütünün siyasi uzantılarından Belediye Başkanı seçilen tüm bölgelerde kayyum ataması daha uygun olacaktır. Ayrıca kendisi İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçilmiş Ekrem İmamoğlu’nun, Teröre ve Terör Örgütüne destek veren Selahattin Demirtaş’a eşini ziyarete göndermesi, Kayyum atanan Belediyelerin durumları ile ilgili Sosyal medyada paylaştığı fikirleri kendisinin de aynı düşünceye dâhil olduğunu göstermekte ve bizlerin de tepkisini çekmektedir” diyerek konuştu. Işık,“Biz Şehit aileleri ve Gazilerin halkın iradesiyle seçilen kişilere duyacağımız saygının tek şartı “Yıllardır Milletimize zarar veren, masum insanımızı katleden, Bebek Katili Terör Örgütüne olan mesafeleridir. Terör Örgütlerine mesafe koymayana, biz mesafe koyarız” şeklinde mesaj verdi. İÇİŞLERİ BAKANI SÜLEYMAN SOYLU: “KİMSE DEVLETE KAFA TUTAMAZ” Teröre ve teröriste asla müsamaha göstermeyeceklerini söyleyen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “Halkın oylarıyla belediyede makam sahibi olanların devlet kurumlarını terör örgütü merkezi haline getirmelerine sessiz kalmamızı beklemek büyük hatadır” dedi. Bakan Soylu, “Türkiye, belediyeler üzerinden özellikle terörün merkezi haline getirilmeye çalışılmıştır. Bu kanunsuzluğa anayasa ve belediye kanunları dur demiştir. Kimse devlete kafa tutamaz. Devlet teröre karşı sessiz duramaz ve kanunsuzluklara da geçit vermez” diyerek demokrasiyi ve seçilmişliği terörün muafiyet alanına sokmak isteyenlerin büyük hata içerisinde olduklarının altını çizdi. CUMHURBAŞKANI BAŞDANIŞMANI YALÇIN TOPÇU: “TÜRKİYE CUMHURİYETİ HUKUKUN GEREĞİNİ YAPMIŞTIR” Sandığın arkasına saklanarak terör örgütünün sözcülüğüne soyunanlara devletin müsaade etmeyeceğini söyleyen Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “Kim olursa olsun, toplumun huzur ve refahını bozmak için terör örgütleri ile aynı yolu seçenlere, suç işleyenlere karşı Türkiye Cumhuriyeti devlet olmanın gereğini hukuk içerisinde yapar” dedi. Topçu, “Türkiye Cumhuriyeti devleti, halkının güvenliği, refahı için vardır. Kürt’ü, Türk’ü, Arap’ı, Alevi’si, Sünni’si ile Türk halkının her bir ferdi dağında, ovasında, köyünde, ilçesinde, ilinde güvenlik ve esenlik içinde yaşama hakkı ABD, İsrail ve AB ülkelerinin halklarının refahı kadar hakkıdır. Bu ülkelerin devletleri, hükümetleri halklarının güvenliği ve esenliği için küresel terör örgütleri yandaşları ile ilgili hangi tedbirleri alıyorlarsa Türkiye Cumhuriyeti devletinin hükümeti de hukukun içinde gereğini yapmaktadır” TÜRKİYE EKONOMİK, POLİTİK VE STRATEJİK ARAŞTIRMA MERKEZİ BAŞKANI TEOMAN YILDIRIM: “DEVLETLE İNATLAŞILMAZ” Devletin kendi iradesiyle inatlaşan terör örgütünün siyasi uzantısına müdahale etmesinin zorunlu bir hale geldiğini belirten Türkiye Ekonomik, Politik ve Stratejik Araştırma Merkezi Başkanı Teoman Yıldırım, “Devlet, varlığına yönelen tehditleri ve tehdidin kaynağı terör örgütünü silahlı mücadele yöntemiyle ortadan kaldırma yönteminin yanında, teröre sebep olan ekonomik, sosyal, kültürel, etnik ve siyasi genel şartları da dikkate alarak topyekûn mücadele etme kararlılığını göstermiştir” dedi. HDP’li belediyelerin terör örgütüne finans ve insan kaynağı aktardığının herkes tarafından bilindiğini söyleyen Yıldırım, “Kayyum atanması sadece üç il ile sınırlı kalmamalıdır. Devletin müdahale etmesi durumunda, özgürlük ve insan hakları diyerek mağdur ayaklarına yatanlara ise devlet iradesiyle inatlaşılmaması gerektiği hatırlatılmalıdır. Devlet Suriye ile ilgili kritik bir süreci yürütürken içeride terör bileşenlerinin yeniden bir tehdit unsuru haline gelmesine göz yummaması gerekir. İçinden geçtiğimiz bu süreçte bu müdahale hayati derecede önemlidir” şeklinde müdahalelerin devam etmesinin hayati derecede önem arz ettiğini belirtti. ANADOLU GÜVENLİK KORUCULARI VE ŞEHİT AİLELERİ KONFEDERASYONU GENEL BAŞKANI ZİYA SÖZEN: “HDP İLE CHP ASLA KÜRT HALKINI TEMSİL EDECEK YAPIYA SAHİP DEĞİLDİR” Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, Diyarbakır, Mardin ve Van Büyükşehir Belediye başkanlıklarına kayyum atanmasıyla HDP ve CHP’nin ‘Kürt halkının iradesine saygı gösterilmiyor’ şeklindeki yalan yanlış algıların oluşturulduğunu belirterek, HDP ve CHP’nin Kürt halkını temsil edecek yapıya sahip olmadıklarını söyledi. Anadolu Güvenlik Korucuları ve Şehit Aileleri Konfederasyonu Genel Başkanı Ziya Sözen, Diyarbakır, Mardin, Van Büyükşehir Belediye başkanlıklarına kayyum atanmasıyla beraber başta HDP, CHP olmak üzere bir takım çevrelerin bölgede Kürt halkının iradesine saygı gösterilmiyor şeklinde yalan yanlış algılar oluşturmak suretiyle propaganda faaliyetleri yürüttüklerini söyledi. Sözen, bu çabaların bölgede bitme aşamasına gelen PKK terör örgütünü yeniden canlandırma, siyaseten tükenme noktasına gelen HDP’yi yeniden var etme ve CHP’yi Kürt kökenli vatandaşların hakkını savunuyor algısını oluşturup Kürt’leri CHP’lileştirme amacını güttüğünü aktardı. Sözen, “Cumhuriyet tarihinde Kürt kökenli vatandaşlarımızın en çok hakkını hukukunu savunan lider olarak tarihe geçen Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan atacağı adımlarla meydanı üç beş çakala bırakmamalıdır. Tamda bu aşamada PKK ile mücadele en sert şekilde ve kesintisiz sürdürülmelidir. PKK ile mücadele sürerken bölge halkını kucaklayıcı birleştirici söylemler kullanılmalıdır. Atılacak bu adımlarla Suriye’deki gelişmeleri de göz önüne aldığımızda Türkiye’nin kaşınmaya en müsait meselesi olan Kürt kökenli vatandaşlarımız üzerinden iç karışıklık çıkarmaya çalışanların planları da bozulmuş olacaktır” diye konuştu. ESKİ İÇİŞLERİ VE ADALET BAKANI MEHMET AĞAR: “DEVLET HUKUK ÇERÇEVESİ İÇİNDE YETKİLERİNİ KULLANMIŞTIR” Eski İçişleri ve Adalet Bakanı Mehmet Ağar, kayyum atamalarını değerlendirdi. Ağar, “Operasyonlarda insanlar canları pahasına mücadele ederken, sen belediyelerde şehit yakınlarını görevden atmayı bir mesele zannedersen, çatışmada ölen teröristlerin adını, devlete ve millete hizmet etmiş kahramanların yerine koyarsan bu göreve devam edemezsin” dedi. PKK’ya yardım ve destek verenlerle ilgili kanunun açık hükümleri olduğunu söyleyen Ağar, “Devlet hukuk çerçevesi içerisinde, kendine ait yetkileri kullanmış, İçişleri Bakanlığı da gerekli tedbiri almıştır. Şehit aileleri, bu millete emanet edilmiştir. Onlar bize emanetler. Onlara yapılacak bir saygısızlık, hepimize yapılmış demektir. Bunun üstüne üstüne gitmenin doğru bir tarafı yoktur” diye konuştu. AK PARTİ KARS İL BAŞKANI ÇALKIN: “KÜRTLERİN DİLİNİ BİLE YASAKLAYAN CHP DEMOKRASİ BEKÇİSİ KESİLMİŞ” AK Parti Kars İl Başkanı Adem Çalkın, “Demokrasiyi araç olarak kullanıp emperyalist ve siyonistlerin vatanı parçalamalarına ön ayak olacak her türlü hamle karşısında, vatan ağır basar. Bu ülkenin her vatandaşının tek devleti vardır” dedi.  Adem Çalkın, “Oysaki Kürtlerin dilini bile yasaklayan, CHP demokrasi bekçisi kesilmiş sanki Seyh Said, Ağrı Zilan Deresi, Dersim olaylarının müsebbibi onlar değilmiş gibi bugün pişkin pişkin sebep oldukları Kürt sorununa ve bu sorunu ortadan kaldıran Recep Tayyip Erdoğan’a demokrasi dersi veriyorlar. Kürtler, faşizan anlayışa göre karda yürürken kart kurt ya da kendini Kürt zannedenler diye dönemin meşhur raporlarına girerken, CHP’nin inkar politikası tek parti dönemleriyle sınırlı kalmadı. Kürt diline, kimliğine ve benliklerine olan düşmanlıklarını her fırsatta dile getiren CHP’liler, ırkçı yüzlerini ifşa etmekten çekinmedi. CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler ‘Türk ulusuyla Kürt milliyeti eşit olamaz’ sözleriyle dedelerinin yolundan gittiğini gözler önüne sermişti” diyerek teröre destek verenlere tepkili olduklarını söyledi. AK PARTİ GRUP BAŞKANVEKİLİ BÜLENT TURAN: “BİZ TERÖRE DESTEK VEREN TARAFTA DEĞİL, TAM KARŞISINDA OLMAYA DEVAM EDECEĞİZ” Teröre destek veren 3 belediyeye kayyum atanmasının ardından HDP’nin sokağa çıkma çağrısını eleştiren AK Parti Grup Başkanvekili Bülent Turan, “Bu millet kimin terör yuvalarına göz kırpanların yanında olduğunu iyi görüyor. Teröre ilişkin her türlü eylemimizde, teröre ilişkin her türlü adımlarında ‘dur’ demekte bizim görevimizdir.” dedi.  Turan, “Şehit yakınlarına mobbing uygulayarak işten çıkartmışlar, yetmemiş teröristlerin yakınlarını ailelerini belediyeye almışlar. Yetmemiş Türk bayrağını belediyenin her tarafından internet sitesinden, kimlik kartından çıkartmışlar. Yetmemiş başkan diye iddia edilen kişinin teröristlerin cenaze törenine katılması çok daha fazla belediyeye gelmesinden. Yetmemiş anayasa aykırı milletin egemenliğini peşkeş çekercesine kendi seçildiği halde eş başkanlık müessesesi kurmuş, milletin seçtiğini değil eş başkan dediği kandilin atadığı adama yetki vermiş? Burası değneksiz köy mü? Tabi ki adım atılacak hem idari hem yargı bu konuda adımlar atıldı” şeklinde konuştu. CHP’Lİ ÖZTRAK TERÖRE KARIŞAN HDP’Lİ BELEDİYELERİ İLK SAVUNAN İSİM OLDU HDP’li belediyelere kayyum atanmasıyla alakalı konuşan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, seçilmiş belediye başkanlarının görevden alınmasına tepki gösterdi. Öztrak, “Şimdi 5 ay sonra ne oldu da el çektiriyorsunuz? Sandıktan çıkmış olan insanlara el çektirirken bunun kesinleşmiş yargı kararlarıyla yapılıyor olması demokratik bir ülkeye, bir hukuk devletine yakışandır ama ortada böyle bir şey yok” diyerek belediye başkanlarının görevden alınmasının yanlış olduğunu vurguladı. Read the full article
0 notes
cnarozyilmaz · 5 years
Photo
Tumblr media
istifa, halka aidiyetin halka saygının bir ifadesidir!! @Regran_ed from #repost @dokuz8haber - CHP Sözcüsü Faik Öztrak, Ankara'daki tren faciasına ilişkin "Kazanın bir tek siyasi sorumlusu vardır. O da AKP Genel Başkanı'dır. Onun bu konularda kılını kıpırdatmayacağını biliyoruz. Ama en azından ulaştırma bakanından istifa etmesini bekliyoruz" dedi. #YHT #yüksekhızlıtren #trenkazası #ankaratrenkazası #faiköztrak - #regrann (Düzce Province) https://www.instagram.com/p/Brf9rfonWS1/?utm_source=ig_tumblr_share&igshid=qf08m3dv0lsi
0 notes
diyarbakirhaberleri · 2 months
Text
Öztrak: ”Baş illüzyonist sarayda oturduğu sürece enflasyon düşmez”
https://www.haberidiyarbakir.com/oztrak-bas-illuzyonist-sarayda-oturdugu-surece-enflasyon-dusmez/?utm_source=dlvr.it&utm_medium=tumblr
0 notes
corlubilgi-blog · 6 years
Text
Başkan Eşkinat Bayramlaşma Törenine Katıldı
Tumblr media
Tekirdağ Süleymanpaşa Belediye Başkanı Ekrem Eşkinat, Ramazan Bayramı dolayısıyla Sahil Mutlukent Çay Bahçesi yanında gerçekleştirilen bayramlaşma törenine katıldı. Eşkinat, diğer protokol mensupları ile birlikte Tekirdağlılarla bayramlaştı. Bayramlaşma töreninde Eşkinat'ın yanı sıra Tekirdağ Milletvekilleri Faik Öztrak ve Candan Yüceer, Tekirdağ Büyükşehir Belediye Başkanı Kadir Albayrak, Tekirdağ Eski Belediye Başkanı Adem Dalgıç, Tekirdağ CHP İl Başkanı Recep Ökten, Süleymanpaşa CHP İlçe Başkanı İlker Yağcıoğlu, Süleymanpaşa Belediye Başkan Yardımcıları, milletvekili adayları, siyasi parti mensupları ve çok sayıda vatandaş da katıldı. Eşkinat ve protokol mensupları, sahilde Tekirdağspor'a tahsis edilen çay bahçesinde vatandaşlarla ve esnafla da bayramlaştı. Read the full article
0 notes
haberder · 3 years
Photo
Tumblr media
#CHP Sözcüsü #FaikÖztrak, #TSK’nın #Kabil Havalimanı’nda güvenliği sağlamasına ilişkin, “Allah aşkına bu nasıl bir havalimanı sevdasıdır?” tepkisini gösterdi.
0 notes
mansetmalatya · 4 years
Text
AĞBABA YENİDEN PARTİ MECLİSİNDE
CHP 37. Olağan Kurultayı, Parti Meclisi üyelerinin seçimi ile sona erdi. En yüksek oyu, 982 oyla Faik Öztrak aldı. “Hedef İktidar” sloganıyla Ankara Bilkent Odeon Gösteri ve Kültür Merkezi'nde yapılan CHP'nin 37. Olağan Kurultayı, Parti Meclisi seçiminin tamamlanmasıyla sona erdi. Parti Meclisi seçimlerinin kesin sonuçları, cinsiyet ve gençlik kotalarının uygulandıktan sonra açıklanacak. Parti Meclisi seçimlerinde en yüksek oyu alan isim 982 oyla Faik Öztrak oldu. Oylamaya Göre sonuçlar; Faik Öztrak - 982 Rıfat Turuntay Nalbantoğlu - 848 Oğuz Kaan Salıcı - 844 Onursal Adıgüzel - 836 Umut Akdoğan - 830 Deniz Demir - 825 Gürsel Erol - 824 Erdoğan Toprak - 814 Selin Sayek Böke - 794 Veli Ağbaba - 791 Ahmet Akın - 791 Hakkı Süha Okay - 762 Gamze Akkuş İlgezdi - 729 Zeynel Emre - 723 Murat Emir - 720 Tekin Bingöl - 716 Bülent Tezcan - 676 Orhan Sarıbal - 675 Nurhahay Altaca Kayışoğlu - 666 Gaye Usluer - 661 Muharrem Erkek - 642 Gökhan Günaydın - 641 Eren Erdem - 637 Devrim Barış Çelik - 612 Gülizar Biçer Karaca - 606 Müslim Sarı -592 Müslüm Sarı - 592 Aylin Nazlıaka - 515 Read the full article
0 notes
barkoturktv · 4 years
Text
Öztrak: Salgında ikinci bir dalgaya izin vermemek için daha dikkatli olunmalı
Tumblr media
CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, parti olarak hayatın bir an evvel normalleşmeye başlamasını arzuladıklarını ancak salgının yavaşlamasının ve normalleşmenin konuşulmaya başladığı şu günlerde, ikinci bir dalgaya izin verilmemesi için daha dikkatli ve özenli olunması gerektiğini düşündüklerini belirtti.  Öztrak, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantısında, Kovid-19 salgınının insanoğlunun kırılganlığını, mevcut sistemin bir virüs karşısında kağıttan kaleye dönüşebildiğini, insanların ve toplumların kaderinin, birbirine bağlılığını, insanoğlunun tabiatın efendisi değil bir parçası olduğunu gösterdiğini belirtti. Büyük krizler, afet veya salgın gibi zor dönemlerin, insanoğlunun kendisiyle hesaplaşmasına vesile olduğunu ifade eden Öztrak, "Ramazan ayı da Müslümanların kendiyle ve nefsiyle hesaplaştığı aydır. Sabrın, metanetin, merhametin ve kardeşliğin güçlendiği, ilahi rahmete mazhar olmuş bu özel ayın kardeşliğimize, yardımlaşmaya ve dayanışmaya vesile olmasını diliyoruz." diye konuştu. Ramazan ayına sağlık cephesinde olumlu gelişmelerle başlandığına dikkati çeken Öztrak, son birkaç gündür Kovid-19'dan iyileşerek kurtulanların sayısının, virüse yakalananların sayısını geçmeye başladığını anımsattı. Öztrak, aktif hasta sayısındaki artışın durduğunu, hatta bir parça gerilemeye başladığını dile getirerek, "katı tedbir ve sürekli ihtiyatın" önemine işaret etti. "Danimarka'nın yaptığı gibi katı tedbirleri ilk günden uygulasaydık, salgının belini çok önceden kırmış olacaktık. Biz ve belediye başkanlarımız bu nedenle, yaygın ve katı tedbirlerin uygulanması konusunda iktidarı çok uyardık." diyen Öztrak, 31 şehirde zorunlu sokağa çıkmama tedbirlerinin meyvelerini vermeye başladığını vurguladı. Kurallara riayet eden vatandaşlara teşekkür eden, sokağa çıkma kısıtlaması sırasında dışarıda görev yapanlara şükranlarını sunan Öztrak, başta fabrikalarda sağlık tehlikesine rağmen iş durmasın diye çalıştırılan işçiler olmak üzere, tüm emekçilerin 1 Mayıs İşçi Bayramı'nı kutladı. "Sağlıklı günler için umudumuz arttı" Sağlık çalışanlarına da şükranlarını ileten Öztrak, "Sağlık kadromuz, yaşadığımız son salgında, dünyadaki en iyiler arasında olduğunu ispat etti. Cerrahpaşa, Hacettepe gibi ülkemizin köklü sağlık kurumlarında yetişmiş bilim insanları, doktorlar, hemşireler, salgınla mücadelede çok önemli görevler üstlendiler. Bu salgında, kurumsallaşmanın, köklü kurumların korunmasının, bilimin ve liyakatin önemini bir defa daha gördük." diye konuştu. Öztrak, nitelikli sağlık personeli yetiştiren ve bugünlere getiren, tüm dünyaya parmak ısırtan bir sağlık devrimini gerçekleştiren Mustafa Kemal Atatürk'ün kurduğu cumhuriyet ile ne kadar gurur duyulsa az olduğunun altını çizdi. Başarının, fedakar sağlıkçılara ve cumhuriyetin eğitim anlayışına borçlu olunduğunu vurgulayan Öztrak, "Evet, sağlıklı günler için umudumuz artmıştır. Ancak bu, gevşemeye neden olmamalıdır. Türkiye, halen dünya üzerinde en fazla hastanın olduğu 7. ülkedir. Hastalığa yakalanan yurttaşlarımızın sayısı 110 bin 130'a, hastalıktan kaybettiklerimizin sayısı ise 2 bin 805'e ulaşmıştır." dedi. Öztrak, yaşamını yitiren vatandaşlara Allah'tan rahmet, yakınlarına sabır, hastalara acil şifalar dileyerek, şunları kaydetti: "Unutmamalıyız, tedbirde kusuru olan, takdire bahane bulur. Yarın bahane aramamak için bugün tedbiri sıkı tutmalıyız. Bu nedenle sağlığımız için yaşamlarımızı kısıtlayan sosyal mesafe kurallarını gevşetirken, hastalığın yeniden hortlamasını önleyecek sağlam bir çıkış stratejisi izlemeliyiz. CHP olarak, elbette hayatın bir an evvel normalleşmeye başlamasını arzuluyoruz. Ama salgının yavaşlamasının ve normalleşmenin konuşulmaya başladığı şu günlerde, ikinci bir dalgaya izin vermemek için daha dikkatli, daha özenli olunması gerektiğini de düşünüyoruz. Şimdi izolasyon kurallarını gevşetip, toplumu ve ekonomiyi yeniden açma sürecinde, ya mevcut Bilim Kurulu yeni uzmanlıklarla takviye edilerek devam etmeli ya da salgından çıkış sürecini yönetmek üzere ayrı bir yapı oluşturulmalıdır." "Kamuoyu ve TBMM detayları bilmeli" Diğer ülkelerin salgından çıkış sürecini planlamak ve yönetmek için ayrı uzman ekipler oluşturduğuna işaret eden Öztrak, Türkiye'de de çıkış stratejilerinin yeni uzmanlıkları içeren bir kurul tarafından hazırlanması gerektiğini savundu. Öztrak, hazırlanacak sektörel stratejilerin bu kurulun denetim ve onayından geçmesi gerektiğini ifade ederek, "Uygulanacak strateji ve alınması gereken tedbirler kamuoyuyla şeffaf bir şekilde paylaşılmalıdır. Kamuoyu ve TBMM çıkış stratejisinin detaylarını mutlaka bilmelidir. Saray hükümeti, bilim kurullarının önerdiği, atılan veya atılmayan adımlar konusunda kamuoyuna ve TBMM'ye karşı mutlaka sorumlu olmalıdır." diye konuştu. "Ekonomide büyük bir işsizlik ve yoksulluk afeti yaklaşırken, sarayın acul damadı ne yapıyor? Sağlıkçıların çabaları üzerinden, siyasi rant devşirmeye çalışıyor. Bir de her hafta bir kısa film çekip, internete yüklüyor." görüşünü savunan Öztrak, şunları kaydetti: "Son çektiği fragmanda da 200 milyar liralık bir destekten bahsediyor. Borç vermenin, alacak ötelemenin, vergi yapılandırmalarının, işçinin kendi parasını işçiye vermenin adına destek diyorlar. Destek nedir? İşini ve gelirini kaybeden işçinin, dükkanını kapatan esnafın, çarkları nasıl döndüreceğini düşünen sanayicinin, tarlasına giremeyen çiftçinin cebine bu krizde yitirdiği maaş, ücret, kazanç karşılığında nakit koymaktır. Vatandaşın krizde uğradığı zararın devlet tarafından telafisidir. Ama bakan, esnafa verilen kredi kartını, millete dağıtılan tüketici kredilerini, şirketlere verilen kredi garanti fonu kredilerini destek diye yutturmaya kalkıyor." "Özel bankalar tavsiye dinlemiyor" Vatandaşa verilen kredilerin yeni borç anlamına geldiğini ifade eden Öztrak, "Bu paketteki 200 milyar denen desteğin yaklaşık 150 milyar lirası borç. Kalanı İşsizlik Fonu'ndan yapılan ödemeler ve çok düşük bir miktar Hazineden yapılan ödeme var. Millete faizle borç vermenin, vergisini, faturasını faizle ertelemenin adı ne zamandan beri destek oldu?" diye sordu. Öztrak, verilen borçlarla, gelirini kaybeden millete yarınki gelirinin bugünden harcatıldığını kaydederek, "Bu dağıttınız borçların yarın ödeme zamanı geldiğinde ne yapılacak? Vatandaş bu borçları ödeyecek. Sonra ne yiyecek, ne içecek, nerede yatıp kalkacak?" değerlendirmesinde bulundu. Bu kredilerden vatandaşların yeterince yararlanamadığı eleştirisinde bulunan Öztrak, şöyle devam etti: "Söyleyin bakalım, bu kredilere kimler ulaşabiliyor, kimler istediği kadar kredi alabiliyor? Verdiğiniz kredilerle övünüyorsunuz, millet krediyi de alamıyor. Partimiz kredi alamayanların ağlama duvarına döndü. Kamu bankalarına 10 bin lira tüketici kredisi için başvuran yurttaşlarımıza ya ret cevabı veriliyor, ya da 'Al şu 3 bin lirayı git' deniyor. Pek çok esnaf ve KOBİ, kredilere ulaşamıyor. Anlaşılan burada da adil olamıyor, yandaşı kayırıyorsunuz. Özel bankalar ise tavsiye falan dinlemiyor. Krediler bildik tuzu kuru müşterilere gidiyor. 'Emeklinin bayram ikramiyesini öne çektik' diye duyurdunuz ama kredi borcu olan emeklilerin ikramiyesine bankalar el koyuyor." "1000 lira ile insanlar nasıl geçinecek" Mardin'de çiftçilerin hesaplarına yatan desteklere elektrik borcu karşılığında bloke konulduğunu kaydeden Öztrak, şöyle konuştu: "Ne anladık bu işten? Bakanın çekip internete yüklediği fragmanlarla, vatandaşların yaşadığı gerçekler arasında çok büyük bir uçurum var. Bakanın bahsettiği 200 milyar liranın sağından bakıyoruz, solundan bakıyoruz millete karşılıksız verilen doğru dürüst bir destek yok. Bir tek 4,4 milyon aileye 1000'er lira verilmiş. Bir defaya mahsus vermiş olduğunuz bu 1000 liralarla bu insanlar nasıl geçinecek? Gelecek umudumuz olan çocuklarını nasıl besleyecekler?" Kısa çalışma ödeneği ve ücretsiz izin diye söylenen desteklerin kaynağının ise İşsizlik Sigortası Fonu olduğunu belirten Öztrak, "Yani işçinin kendi parasını işçiye veriyorsunuz, sonra da bunu paketleyip destek diye sunuyorsunuz." dedi. Öztrak, gelirini ve işini kaybedenlere bir seferlik yapılacak 1000 liralık yardımı da eleştirerek,"1000 lira böyle bir dönemde evinde kalmaya zorladığınız, işletmesini kapattırdığınız insanları ve çalışanları ayakta tutmaya nasıl yetecek Allah aşkına? Salgınla mücadele amacıyla kahvehanesinden, berberine, düğün salonundan, tiyatrosuna 252 bin 690 işletmenin kapısına kilit vuruldu. Bunların çalışanlarına en azından bir asgari ücret tutarında destek verin. İşletmelerin yitirdikleri kazancın belli bir oranını tazminat olarak ödeyin." ifadelerini kullandı. "Herkes fedakarlık yapmalı ama..." "Rusya'dan, 2,5 milyar dolar verilerek alınan S-400 silah sistemlerinin nisan ayında aktive edileceğinin, Sakarya'daki Tank Palet Fabrikası'na Katarlıların 50 milyon dolar yatırım yapacağının" söylendiğini anımsatan Öztrak, bunların gerçekleşip gerçekleşmediğini sordu. Osmangazi ve Yavuz Sultan Selim köprüleri için 2019 geçiş garantileri kapsamında, Hazine'den nisan ayında 2 milyar 720 milyon lira ödeme yapılması gerektiğini söyleyen Öztrak, "Bu ödeme söz konusu müteahhitlere yapıldı mı, yapılmadı mı? 'Türkiye'de herkes fedakarlık yapmalı' diyorsunuz ama her şeyden önce dolarla ihale alan, hazine garantilerini dolara bağlamış olan yandaş müteahhitlerin bu fedakarlığı yapmasıyla işe başlamamız gerekiyor." dedi. Öztrak, açıklamasının ardından yöneltilen "Diyanet İşleri Başkanının verdiği hutbe ve Ankara Barosunun açıklamaları gündemde. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı, Baronun açıklamasıyla ilgili soruşturma başlattı. Bunu nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusuna şu karşılığı verdi: "Bu ülkede inanç sahiplerinin inançlarını dile getirme hakkı vardır. Ancak bunu dile getirirken birilerinin yaşam tarzı üzerinden nefret dilini kullanarak, düşman yaratarak bunu yapmamaları gerekir. İçinden geçmekte olduğumuz bugünlerde en son ihtiyaç duyacağımız şey birilerini ötekileştirerek, düşmanlaştırarak toplumu bölmektir." Read the full article
0 notes
barkoturktv · 4 years
Text
Öztrak: Tüm sağlık çalışanlarına ve Sağlık Bakanlığına teşekkür ediyoruz
Tumblr media
CHP Parti Meclisi (PM), Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu başkanlığında parti genel merkezinde toplandı.  PM sürerken basın mensuplarına açıklamada bulunan CHP Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Faik Öztrak, 37. Olağan Kurultay öncesi son PM toplantısını gerçekleştirdiklerini söyledi. Genel Başkan Kılıçdaroğlu'nun PM'nin açılışında bu dönemdeki çalışmaları değerlendirdiğini ve PM üyelerine teşekkürlerini ilettiğini aktaran Öztrak, PM'de 37. Olağan Kurultay sürecini, Yalova belediyesindeki yargı sürecini, Romanlara yönelik eylem planı ile koronavirüsle ilgili gelişmelerin ele alındığını ifade etti. Bugün İstiklal Marşı'nın TBMM tarafından kabulünün 99'uncu yıl dönümü olduğunu hatırlatan Öztrak, "İstiklal Marşımız, milletimizin azim ve kararlılıkla elde ettiği bağımsızlığımızın sembolüdür. İstiklal Marşımız, emperyalizme karşı ulusça, omuz omuza verdiğimiz kurtuluş mücadelesinin kelimelere dökülmüş halidir. İstiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy'un ifadesiyle, Allah bir daha bu millete İstiklal Marşı yazdırmasın. Bu vesileyle, büyük önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarını, istiklal şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u ve tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyoruz." dedi. AK Parti'nin dünkü il başkanları toplantısında "Yalova'da yapılan milli irade gaspını kutladığını" iddia eden Öztrak, şöyle devam etti: "Yalova Belediyesiyle ilgili iddiaları Belediye Başkanımız Vefa Salman ortaya çıkardı ve yargıya taşıdı. Ama ne hikmetse, bizim belediye başkanımız, haksız ve hukuksuz bir şekilde görevden alındı. Dün AK Parti Genel Başkanı, partisinin il başkanları toplantısında çıktı, her zaman olduğu gibi önce Yalova Belediye Başkanı'mızla ilgili iftiralarını arka arkaya sıraladı. Sonunda da 'hak yerini buldu' dedi. Yalova'da, Yalovalı'nın seçtiği belediye başkanını görevden alıp, sonra da 'hak yerini buldu' demek, hak yemenin dik alasıdır. Üstüne üstlük, seçilmiş belediye başkanı yerine, belediye başkan vekilini il başkanları toplantısına çağırıp kutlama yaptı. Bunun hangi izanla bağdaştığını kendisine sormak gerekir. Bu mızıkçılıktır. Yalovalıların iradesine büyük bir darbedir. Yalovalıların teveccühüne mazhar olamayan AK Parti mızıkçılık yapmış, CHP'den belediye başkanlığını çalmaya kalkmıştır. Kürsüye çıkarılan AK Partili zat, Yalova'nın seçilmiş belediye başkanı değil, ona vekaleten belediye meclisi tarafından getirilen kişidir. AK Parti Genel Başkanı daha önce milliyetçiliği ayaklar altına almıştı. Yaptığı bu hareketle de millet iradesini ayaklar altına almış oldu." "2020'ye felaket ve sıkıntılarla başladık" Türkiye ve dünyanın zor zamanlardan geçtiğine işaret eden Öztrak, "2020'ye felaket ve sıkıntılarla başladık. Depremde, çığ felaketlerinde ve uçak kazasında onlarca canımızı yitirdik. Son bir ayda vatan toprakları dışında, İdlib'de 59 kahraman Mehmetçiğimiz şehit düştü." dedi. Daha bir krizi hazmedemeden başka krizlerle karşılaştıklarını aktaran Öztrak, açıklamalarını şöyle sürdürdü: "Şimdi de koronavirüsün Türkiye'ye geldiğini öğrendik. Bu, hayatımızı ciddi şekilde değiştirecektir. Korku ve panik yerine, bilinçle, bilgiyle hep birlikte hareket etmek zorundayız. Hızla yayılan ve 114 ülkede görülen virüsten etkilenen insanların sayısı 130 bine yaklaştı. Hayatını kaybedenlerin sayısı ise 4 bin 500'ü geçti. Bu çerçevede, bütün devletlere ve uluslararası topluma önemli görevler düşüyor. Mücadelenin ilk ve en önemli aşaması hastalığın insanlara bulaşmasını önlemek, ikinci aşaması da hastalığa yakalananları tedavi etmektir. Ülkemizde de hastalığın sınırlarımızdan içeri girmesini engellemek için elden gelen yapılmıştır. Ülkemiz, koronavirüsün en son girdiği coğrafyalardan biri oldu. Burada Sağlık Bakanlığı çalışanlarımızın çok ciddi gayretleri olduğunu tespit ettik. Bu çerçevede tüm sağlık çalışanlarına ve Sağlık Bakanlığına teşekkür ediyoruz." Tüm çabalara rağmen virüsün Türkiye'ye geldiğini yineleyen Öztrak, şimdi bu hastalığın vatandaşlara bulaşmasını ve yayılmasını önlemek için tedbirlerin alınması gerektiğini söyledi. Öztrak, "Bu hastalığın yayılmasını önlemek için her şeyden önce ortak aklı çalıştırmalı, ortak hareket etmeli, paniğe kapılmamalıyız. Bu gibi kriz anlarında şüphesiz en çok ihtiyacımız olan güvendir. Bunun için yönetim, halkımızı doğru bilgilendirmeye devam etmeli ve gerekli adımları zamanında atmalıdır." diye konuştu. "Salgın küresel ekonomiyi de tehdit ediyor" Salgının sadece küresel sağlığı tehdit etmediğini, küresel ekonomiyi de tehdit ettiğini aktaran Öztrak, küresel büyüme, küresel ticaret, küresel yatırımların ciddi baskı altında olduğunu vurguladı. Küresel üretim ve değer zincirleri koparken, küresel borsalar, faizler ve güvenin dip yaptığını dile getiren Öztrak, şöyle devam etti: "Şu anda tüm ekonomiler hem arz hem de talep kanalından, ciddi darbe yiyor. Bunun finansa da yansıması bekleniyor. Bir yandan ekonomilerin ara malı tedariki güçleşirken, diğer yandan tüketim ve yatırım harcamaları zayıflıyor. Dünya, daha önce görmediği bir ekonomik krizle, karşı karşıya. Bizim gibi üretimi büyük ölçüde ithalata bağlı, firmaları ve aileleri aşırı borçlu ekonomilerin, bu türbülanstan öyle ya da böyle olumsuz etkilenmemesi mümkün değil. Dolar kuru an itibarıyla 6 lira 25 kuruş. Kredi temerrüt risk primimiz 400'leri aştı. Petrol savaşlarına bağlı olarak enerji fiyatları bir süre aşağıya gelse de Türkiye'nin cari açığın finansmanı ve dış borç ödemeleri konusunda dikkatli olması gerekiyor. İnsanlar, marketlerde makarna, bakliyat, kuru gıda ve temizlik ürünü raflarına hücum ediyor. Henüz kendi ekonomik krizimizden çıkamamışken, bir de koronadan kaynaklı küresel türbülansla baş etmek zorunda kalıyoruz. Bu nedenle krizin üreten sektörlere, tüketime, yatırıma ve finans sektörüne yayılmasını önleyecek acil tedbirlere ihtiyacımız var." Parti olarak koronavirüs ile ilgili iç ve dış gelişmeleri yakından takip ettiklerini belirten Öztrak, CHP'li belediyelerin de bu konuda üzerlerine düşeni yerine getirmek için gayret gösterdiğini, toplu taşıma ve toplu yaşam alanlarında hijyen sağlanması amacıyla adeta bir seferberlik ruhuyla çalıştığını vurguladı. Bu çerçevede kendilerinin CHP Ekonomi Masası olarak salı günü toplandıklarını ve koronavirüsün vatandaşlara, ekonomi için olası etkilerini değerlendirdiklerini aktaran Öztrak, yarın bir basın toplantısıyla, ekonomide alınması gereken tedbirleri kamuoyuyla paylaşacaklarını söyledi. Soruları yanıtladı Açıklamalarının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Faik Öztrak, İdlib'deki gözlem noktalarına ilişkin Kemal Kılıçdaroğlu'nun açıklamaları ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın buna verdiği karşılığın sorulması üzerine, "Genel Başkanımız hem orayı hem de gözlem noktalarının sayısını gayet iyi biliyor." dedi. Öztrak, konuşmasını şöyle sürdürdü: "Genel Başkanımızın altını çizerek söylediği husus şu; '7 gözlem noktası, Suriye Arap Cumhuriyetinin Ordusunun kontrol ettiği alanda kalmıştır' diyor. Demek ki AK Parti Genel Başkanının bundan haberi yok. Bir başka söylediği şey şu; 'bu gözlem noktalarının Suriye askerlerinin kontrolü altında bulunan bölgede kalması bu gözetleme noktalarının savunmasının bir anlamda Suriye ordusuna verildiği anlamına gelir ki bunu kabul etmek mümkün değildir.' diyor. Şunu açıkça ifade edeyim, dünkü konuşmalar bizim Genel Başkanımızın İdlib'de alanı, 'Ben Ordunun Başkomutanıyım' diyen AK Parti Genel Başkanından daha iyi bildiğini gösteriyor. Bizim Genel Başkanımız kahraman Mehmetçiğimizle nerede olursa olsun omuz omuza olmaktan büyük şeref duyar. Gitme niyetiniz varsa, Sayın Genel Başkanımız sınırda AK Parti Genel Başkanını bekliyor. Buyursunlar, Sayın Genel Başkanımız da bölgede ne olup ne olmadığını kendisine bir anlatıversin." PM'de, CHP 37. Olağan Kurultayının ertelenmesine yönelik bir karar alınıp alınmadığına yönelik soru üzerine Öztrak, "Sağlık Bakanlığının alacağı önlemleri yakından takip ediyoruz. Bu önlemleri izlemeye devam edeceğiz, bu önlemler çerçevesinde, ülkemizin, üyelerimizin sağlığı için yapılması gerekenleri yapacağız ama kurultayın ertelenmemesi bizim en büyük isteğimizdir, talebimizdir." dedi. Seyircisiz yapılması ihtimalinin de sorulduğu Öztrak, "Bunların hepsi olabilir ama şu anda toplantılarla ilgili Sağlık Bakanlığının herhangi bir açıklaması, yönlendirmesi yok. Ülkenin ciddi bir tehdit altında olduğunu görüyoruz. Bu yönlendirmeleri de yakından, dikkatle takip edeceğiz." yanıtını verdi. Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın önümüzdeki cumhurbaşkanlığı seçimleri için Kılıçdaroğlu'na "aday ol" çağrısı yaptığının hatırlatılaması üzerine ise Faik Öztrak, "Herhalde seçimlerde kimin aday olup, kimin aday olmayacağı AK Parti Genel Başkanı tarafından belirlenecek bir husus değildir. Bu hususu belirleyecek olan milletimizin, içinde bulunduğumuz ittifakın mensuplarının, bu ittifakı meydana getiren partilerin, yine bu ittifakın liderlerinin karar vereceği bir husustur. O gün geldiğinde kim çıkıyor göreceğiz." diye konuştu. Read the full article
0 notes