Tumgik
#edebiyatdefteri
bendeniz-hic-kimse · 1 year
Text
3 notes · View notes
yazmayolculugu · 11 months
Text
İnkar
Kaptan kamarasından çıktığında denizin alışkın olmadığı sakinliğinden olsa gerek sendeliyordu. Kalibre olamıyordu, kütle çekim yönünü unutmuş konyak dolu bir cayroskop gibi görüyordu kendini kısık gözlerinin gerisinde. Migreni acımasız ama sadık bir yarendi.
Ardından kapıyı çarpıp güverteye doğru ilerledi. Puslu hava, görmeyi umduğu ufuk çizgisinin üzerini örtmüştü ancak kaptan hayal kırıklığına uğrayacak kadar üstünde durmadı. O gün kötü bir gündü ve kaptanın içinden bir ses, eğer bir sebebi olmasaydı da o günün kötü bir gün olacağını söylüyordu.
Mürettebata seslendi ancak sessizliğin verdiği yanıt ağır oldu. Kaptan bu yanıtı kulakları ile duymamış olacak ki tekrar seslendi. Cevap beklemeden, çıplak ayaklarına değen yapış yapış bir şeyin yarattığı tiksintiyi de yüzünde taşıyarak, serdümenin yanına doğru yol aldı. Genç adamdan geriye kalanlar yerde yatıyordu. Kaptan gözlerinde sebebini çözemediği bir ıslaklık hissetti. Ani bir öfkeyle parladı.
Güverte bu kadar pisken aylaklık yapmanın sırası mıydı şimdi? Biricik aşkı Kuzgun ’un güvertesini, yer yer kaplayan kırmızı su birikintisi niye temizlenmiyordu? Nefret ederdi kaptan kirden, pislikten. Bundan çok daha azı için vakti zamanında ne büyük fırtınalar koparmıştı. Özellikle de, dediğini yapmasıyla bilinen kaptan, çocuk yaştaki miçoyu çapaya bağlamakla tehtid ettiği gün, zavallı oğlanın gözlerindeki korku, mürettebatın uzun süre dilinden düşmemişti. O gün, güverte kaşla göz arasında pırıl pırıl oluvermişti. Peki ya şimdi neredeydi genç miço? Artık kaptanını ciddiye almıyor olabilir miydi? Etrafına bakındı. Çocuktan herhangi bir iz yoktu. Oğlanın korku dolu saf gözleri geldi gözü önüne ve kalbi özlemle doldu, gözlerindeki ıslaklık artıyor olabilir miydi?
Kaptan eğer eğitim görmüş olsaydı yüzey alanına etkiyen kuvvete basınç dendiğini bilebilirdi. Bulundukları kabın çeperine çarpan taneciklerin, bu kuvveti oluşturduğunu da bilebilirdi. Sahip olduğunu inkar ettiği, içinde bulunan tüm hislerin de bu tanecikler gibi yüreğinin çeperine çarpıp zamanla kaçınılmaz bir patlamaya yol açacağını da öngörebilirdi belki. Ancak kaptan neredeyse hiç okula gitmemişti. Bu yüzden gaz kaçırmaya başlamış bir oksijen tüpü gibi duygularını kaçırırken gözlerinden, bu metafor aklının ucundan bile geçmiyordu. Akan yaşlar, içindekileri azaltmıyordu. Nitekim maşrapayla okyanus boşaltılamazdı. Bir şey yapmalıydı. Kaptan aptal bir adam değildi, zeki de değildi ama pratikti ve hep bir çözümü vardı. Şimdi ise içindeki okyanusu boşaltmak için bulduğu çözümünün mantıksızlığını sorgulamaya pek de tahammülü yoktu. Ocağın altı açıktı ve basınç sürekli artıyordu. Her şey düzeltilmeliydi. Tayfa onarılmalı, gemi temizlenmeli, yelkenler dikilmeli, seyre devam edilmeliydi. Yerdeki vücut parçalarını birleştirirse eğer ilk adım tamamlayabilirdi. Neden olmasındı ki? Küçükken kırdığı vazoları da bir araya getirip onarır ve annesinden dayak yemekten kurtulurdu. Şimdi de Tanrı’nın tokadından aynı şekilde kurtulabilirdi. Ama hangi kol hangi gövdenindi? Küçük parçaların yerini bulmaksa daha bile zordu. Birçoğunu yerleştirmek için gerekli anatomik bilgiye de sahip değildi kaptan. Yine de durmuyordu. Bir sancağa bir iskeleye koşuyor, bir zamanlar tayfam dediği kararmış, çürük parçaları taşıyordu. Nasırlı elleri yapış yapış olmuş, üzerindeki kıyafetten arta kalan iki gıdım kumaş parçası tamamen kırmızıya boyanmıştı. Nefes nefeseydi. Bütün bu süreçte çıkardığı hırıltılı sesleri ve tuhaf kahkahaları duysaydı kaptan, korkuyla kendi insanlığını sorgulardı. Ama kendini duyabilmesi için zaman gerekiyordu. Başka türlü ses nasıl iletilsindi ki? Onu 20lerinden 60larına tek nefeste taşıyan zamansa şimdi tek bir noktada, tam da o anda kilitlenmişti. Suyun doksan dokuz derece olduğu, ufuğun puslu, denizinse çarşaf gibi olduğu, klişe bir tabirle fırtına öncesi o anda. Basınç en yüksek değerine ulaşmışken hem de. Sonra bir anda nedendir bilinmez kaptan aniden pes edip elindeki bütün parçaları olduğu yere bırakarak kamarasına girdi. Boş konyak şişesine önce sarıldı sonra ondan lıkır lıkır içti. Kapı kapandı ve sopasını hazırlayan Tanrı başlat tuşuna bastı. Su kaynadı, ufuk göründü ve denizler dalgalandı. Bir yerlerde o günkü ikinci bir patlama oldu. Kaptansa bunları ne gördü ne de duydu.
-Pomokolu Mintenberry, 04/05/2023
Konu: Ve denizler dalgalandı.
Yazma yolculuğumuz için bizi takip etmeyi unutma!
0 notes
azadpenaber · 2 years
Photo
Tumblr media
... Geceden geceye deliriyorum İçimde kendimle Çığlık çığlığa Beni bir tek ben duyuyorum ... ~ Azad Penaber . . . . . . . . #azadpenaber #politizeromatizm #helbest #poem #poetry #söz #şiir #sözler #şiirler #alıntı #kitaptansözler #kitapsözleri #kitapalıntısı #kitapalıntıları #kitaptanalıntı #şiirkitabı #kitaptan #kitapsayfası #edebiyatsozler #edebiyatdefteri #şiirdefteri #geceden #geceye https://www.instagram.com/p/CiYNDs4jD6x/?igshid=NGJjMDIxMWI=
0 notes
asosyalsairr · 2 years
Photo
Tumblr media
🌹 @asosyalsair Takip etmeyi unutmayin. 🕊 •📖; Asosyalsair / Sairlerin Rüyasi - - @asosyalsair #tumblrsözler #keşfet #coronatürkiye#gününsözü #edebiyatkulubü #anlamlısözler #sözmühendisi #türkedebiyatı #sözsokakta #sözsokakta #tumblrsözler #tumblrsayfası #duygusalsözler #sadakatsiz #edebiyatdefteri #tumblrsözler #sadakatsizdizi #kadınaşiddet #kadınaşiddetehayır#kesfet #keşfetteyiz #keşfetteyim (Istanbul Türkiye) https://www.instagram.com/p/Cc-cwwDqAvH/?igshid=NGJjMDIxMWI=
1 note · View note
turknsoz · 2 years
Text
Tumblr media
0 notes
obsearttr · 6 months
Text
Bir şeylerin yoluna girmesi için, herşeyin raydan çıkması gerekir bazen
- Thomas Stearns Eliot
#edebiyat #edebiyatdefteri #kitapalıntıları #thomasstearnseliot
15 notes · View notes
kendiihalinde · 1 year
Text
Kalbi kirli insanların çağına denk geldik üstadım. Nereye adım atsak toz, hangi yüreğin kapısını çalsak kir.
Özdemir Asaf'ın da dediği gibi ; "Çokça yağmur yağsa, temizlenir mi şu kirli dünya ?"
#şiir #edebiyat #edebiyatkulübü #edebiyatsözleri #edebiyatdefteri #siir #şiirhayattır #şiirduvarda #siirdünyası #alıntı #alıntısözler
2 notes · View notes
donnarossa · 3 years
Text
-Donna!
+Efendim
-Uzaklara dalıp gittin yine ne oldu?
+Düşünüyorum
-Neyi
+Bunca insandan bana kalan şeyi
-Nasıl yani?
+O kadar insan tanıdım her biri düşüncelerimden,sözlerimden,emeklerimden ama en önemlisi sevgimden küçük bir parçayı koparıp gitti..Niçin?
-Nasıl niçin?
+Niçin işte..
-Hiç mi bir şey kazandıran olmadı?
+Bilmem oldu herhalde..Diğer türlüsünü düşünmek korkunç olurdu..
-E o zaman seni düşündüren ne?
+Aldıkları,verdiklerinden fazla olacak ki benden kopardıkları parçalar,kalbimde koca bir boşluk oluşturdu..
Sahi!Ben bulamadım da..
Sence o boşluk nasıl dolar..
İçimi boşaltmışlar,susuz kuyu gibi..
Ne dibi var,ne de suyu..
17 notes · View notes
ozanvesesler · 3 years
Text
Tumblr media
"Bazen arkana bile bakmadan gitmek istersin. Öyle her şeyi bırakmana falan da gerek yok. Anıları bırakabilsen yeter.''
Edip Cansever
Soldan sağa:
Yaşar Kemal, Şükrü Enis Rengü, Edip Cansever, Metin İlgin, Hüsamettin Bozok
26 notes · View notes
ahmetcumhur-blog · 3 years
Text
"Düş kırıcı, ha? Her şeyi unuttuğum zaman hayallerimin yıkılmasından mı korkuyorsun? Hayal kırıklığına uğramak, belirsizlik içinde ümit beslemekten iyidir."
Boris Vian
Tumblr media
3 notes · View notes
hcagla · 3 years
Photo
Tumblr media
Codex Cumanicus (Kodeks Kumanikus), Karadeniz’in kuzeyindeki Kıpçak Türklerinden (Kumanlar) İtalyanlar ve Almanlar tarafından 14. yüzyılda derlenmiş iki bölümlük bir eserdir. Sözlük ve metin derlemeleridir. Eser içerisinde 143 tane Türk bilmecesi yer alır. Kesit yayınları, meraklısına eseri bir bütün halinde yayımlamıştır. . . . #edebiyatdefteri #edebiyatgunlugu #edebiyatbirlesiyor #edebiyatsozler #edebiyatklubu #edebiyatkulubu #edebiyatsokakta #edebiyatsever #edebiyatvehayat #edebiyatcihatun #edebiyatist #edebiyatfakültesi #edebiyatöabt https://www.instagram.com/p/CS6KmyADSX6/?utm_medium=tumblr
1 note · View note
yazmayolculugu · 11 months
Text
Işık
günde saymayı bıraktı. Sayıların, günlerin bir önemi kalmamıştı.
Çocukluğunda günün farklı saatlerinde gözlerini dikip dakikalarda izlediği ev. Geceleri oradan gelen kahkahaları deniz yutup boğarak kulaklarına uğultusunu bırakırdı, o da neye gülmüş olabileceklerini düşünür dururdu evin yıldızları andıran ışıklarına bakarak. Gündüzleri ise gecelerin zıddı, uykunun ölü ağırlığı yükselirdi evden göğe. Hava henüz kararmazken de ellerinde poşetler, takalarla bir bir karşıya geçerdi ziyaretçileri.
Hiç bıkmadığı bu seyri, merağını giderir, karamsarlığını körüklerdi. Hiç davet edilmeyeceği, kapısından geçemeyeceği bir ev.
Denizin çarşaf gibi olduğu günlerde yüzerek adaya geçmeyi aklından geçirse de buna hiç cesaret edemedi.
Yıllarca tüm kasaba halkı bu ev hakkında konuştu,yazın yakıcı sıcağında, kışın ıssızlığında en büyük eğlenceleriydi bu evin efsaneleri hakkında konuşmak. O ise konuşmayı sevmezdi, duyar ve daldığı hayallerinin baharatını eklerdi kulağına çalınanlarla.
Evin ışıkları uzun zamandır yanmıyordu.
Ilık bir yaz akşamı kumsaldaki iskemlede otururken kahveci yanına yanaştı. Eliyle karanlığı işaret etti, sahip çıkacak birilerini arıyorlar seni düşündük, ne dersin dedi. Kasabada sessizliğe en fazla katlanabilen oydu. O an kalbi yerinden çıkacakmış gibi hızla attı, tamam yarın sabah diye yanıt verebildi, kahveci anahtarı verdi. Gece boyunca uyuyamadı, sabahın ilk ışıklarında sahildeydi, sabırsızlıkla takacıyı bekledi.
Adaya ulaştığında canlı ışıkların hayallerini ölü bir ev altüst etti, yutkunarak takadan indi.
Günlerce dikkatle incelediği evdeki her eşya, fotoğraf merağını dindirmişti.
günde artık incelemekten de saymaktan da vazgeçmişti.
Bu kez kasabanın ışıklarına dikmişti gözlerini. Saatlerce uzaktan bakıyordu.
Cılız ışığının dikkat çekip çekmediğini düşünüyordu.
Gözlerini kırpmadan ulaştığı sabahta çarşaf gibi deniz onu çağırdı, kasabaya ulaşacaktı; kasaba ve adanın tam ortasındaydı ve deniz dalgalandı.
Arafta kalakaldı.
Sunconscious, 04/05/2023
Konu: Ve denizler dalgalandı.
Yaratıcı yazarlık yolculuğumuz için bizi takip etmeyi unutma!
0 notes
azadpenaber · 2 years
Photo
Tumblr media
Tecrübe edindim. . . . . . . #azadpenaber #helbest #poem #poetry #poesie #poésie #poème #gedicht #écriture #söz #şiir #sözler #şiirler #gününsözü #gününşiiri #alıntı #kitaptansözler #kitapsözleri #kitapalıntısı #kitapalıntıları #kitaptanalıntı #şiirkitabı #kitaptan #kitapsayfası #edebiyatsozler #edebiyatdefteri #şiirdefteri #şiirsever #şiirdünyası https://www.instagram.com/p/Ce0mfVqo3qE/?igshid=NGJjMDIxMWI=
2 notes · View notes
sozvari · 3 years
Photo
Tumblr media
Daha fazlası için sayfamızı takip edebilirsiniz.⁣⠀ོ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ @sozvari🥀⁣⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ Beğeni ve yorumlarınız için teşekkür ederim.⁣⠀ོ⁣⠀ Paylaşımlarımızı kaydederek de destek olabilirsiniz.⁣⠀ོ⠀ ⠀ ⠀ ⠀ #edebiyat #edebiyatnotları ⁣#sözünözü #edebiyatöğretmeni #gününsözü #sözheryerde #edebiyatgünlüğü #güzelsöz #edebiyatdefteri #edebiyatsever #edebiyatduragi #edebiyatadair #edebiyatkulubü #sözünbittiğiyer #özlüsöz #sözduvarda #edebiyatçı #şiirheryerde #şiirsever #anlamlisozler #sözvari #menekşekokulucümleler #MescidiAksa #Kudüs #Kudus #teravih #teravihnamazı (Gebze, Kocaeli) https://www.instagram.com/p/COodn1lnu_D/?igshid=1my6jdmk1wpu7
1 note · View note
turknsoz · 2 years
Text
Tumblr media
0 notes
obsearttr · 6 months
Video
youtube
"Bak bu yara annemden, işte bu bambamdan, burada ki ilk okul öğretmenimden, haa şu en derin olan mı onu ben açtım bilmeden. En çok da o acıtıyor canımı, en çok o kanıyor."
-Nilgün Marmara
#nilgünmarmara #edebiyatdefteri #edebiyatnotları #edebiyatsözleri #kitapalıntıları
19 notes · View notes