Sabah 4te ayın güzelliği bir başkaydı otobüsü beklerken tadını çıkardım baya. Meğer süper ay falanmış bana özelmiş gibi hissetmiştim niye bozuyorsunuzz
algılarla sürdürülen akıl oyunlarına yenilmiş olanların,hiç bir şeyi yokken herşeyi isteme ve herşeye sahip olma hakkını kendinde buluyor olması bir hak değil aksine hakkı olanın hakkını gasptır..Bir şeyi istemek ve her şeye sahip olmak için, emek adlı çamuru sabır ile yoğurmak gerekir. İşte o zaman bu hakkı,kendisi kimseye muhtaç olmadan elde eder..Tarih tekerrür ederken,herkes bu tekerrürden nasiplenir..Olayları iyi tahlil et ve yönünü iyi belirle..Her şey senin elinde.. gelecekte,kalemde..
Sabahları yola çıktığımda sokaklar henüz boşken ve güneş yavaş yavaş kendini göstermeye başladığı anlarda uzun ve boğucu binaların arasında kulağıma gelen kuş sesleri dünyanın daha iyi bir yer olacağına dair içime bir umut parçası bırakıyor. Herkes uykudayken öyle sessiz öyle sakin dönüyor dünya sanki.. Ta ki o telaş başlayana ve insanlar birbirlerine çarpa çarpa düşe kalka bir yerlere yetişmeye çalışana kadar.
1- Baktım ki herkesin, çeşitli dostları, arkadaşları var. Fakat hepsi mezarda bitiyor, (gerş dönüyor) Bende amellerimi dost edindim. (Benimle gelecek olan amellerimdir)
2- “Allah'ın azametinden korkup nefsinin kötü arzularını ve isteklerini alıkoyanın varacağı yer cennettir.” (Naziat Sûresi: 40-41) Ayetlerini düşündüm. Nefsimi ve arzularımı yenmeye çalıştım. Ve bu surette Allah'a itaate devam eyledim.
3- Baktım ki herkes elinde sermayesini koruyor, kasalarda saklıyor, kaybolmaması için her yola başvuruyor. Bende Allah'ın “Sizin elinizdeki her şey tükenecek ancak Allah katında olan bakidir.” (Nahl Sûresi: 96) Ayetini düşündüm. Ben de, kaybolmaması için tüm varlığımı Allah'a harcadım ve ona emanet ettim.
4- Baktım ki, insanların çoğu mal, şeref ve nesep aramaktadır. Anladım ki bunlar bir şey değil. “Allah katında en değerliniz en takva olanınızdır.” (Hucurat Sûresi: 13) Ayetini düşündüm. Diğerlerini değil, Allah katında olanı seçtim.
5- Baktım ki insanların çoğu birbirine saldırıyor. Sebebini hasetlikte, çekememezlikte buldum. “Biz onların dünya hayatındaki geçimini taksim ettik.” (Zuhruf Sûresi: 32) Ayetini düşündüm. Anladım, Allah'ın taksimine razı oldum. Artık kimseye haset ve çekememezlik yapmadım.
6- İnsanların birbirini düşmanlıktan öldürdüğünü gördüm. Allah'ın “Sizin asıl düşmanınız şeytandır. Onu düşman tanıyınız.” (Fatır Sûresi: 6) Ayetini düşündüm. Asıl düşmanımı tanıdım. Mücadelemi onunla yapıyorum.
7- Baktım ki insanlar bir lokma için helal haram demeden her türlü zillete katlanıyorlar. “Tüm yaratılanların rızkı Allah tarafındandır.” (Hud Sûresi: 6) Ayetini düşündüm. Rızkıma Allah'ın kefil olduğunu anladım.
8- Baktım ki, insanların çoğu servetine, sıhhatine, insanlara güvenip onlara bel bağlamaktadır. “Allah'a evekkül edene (güvenene) Allah yeter.” (Talak Sûresi: 3) Ayetini düşündüm. Bende fanilere değil Allah'a güvendim. O bana yeter dedim.
- Türkiye Taekwondo Poomsae Şampiyonası’nda iki altın madalya birden kazandı.
- Yunanistan'ın Rodos Adası'ndaki şampiyonada Türkiye'yi tek başına temsil ediyordu, İkisi altın olmak üzere 5 madalya birden aldı.
- Dünyanın dört bir yanında katıldığı müsabakalardan madalyalarla dönüyor, Bu yıl yine Dünya şampiyonluğu için hazırlanıyor. Türkiye'ye en çok madalya kazandıran, Türk bayrağını dünyanın dört bir yanında dalgalandıran sporcu KÜBRA DAĞLI'DIR.
Peki siz hiç Kübra Dağlı'nın fotoğrafını alıp, Helal olsun sana, İşte Türk kadını, Gururumuz falan diye paylaştıklarını gördünüz mü? Yoksa bu görmemezlik sırf başörtülü olduğu için mi?
“Gönül yorgunluğu ne, biliyor musun? Gökte yıldızın kalmıyor. Gölgen bir yere sığmıyor. İçindeki şarkı içinde boğuluyor. Penceren sokağa bakmıyor. Bütün sevgi sözleri kalbinde cezaya dönüyor. Kirpiklerin hiçbir güzellikle halkalanmıyor. Baktığın bütün sular yeraltına çekiliyor. Sevmek korkusu ayrılıktan çok önce acı veriyor. Dünyanın bütün cenazeleri evinin önünden kalkıyor. Her gün bir arkadaşın büyüdüğünüz zamanlarda kayboluyor. Girdiğin çıktığın bütün kapıların önünde yabancı, ardında yalnızlık olup kalıyorsun. Ne, biliyor musun gönül yorgunluğu? Kendinden soğuyorsun. Sözünden soğuyorsun. Geçmişinden soğuyorsun. İnandıklarından soğuyorsun. Baktığın yüzlerden soğuyorsun.
İçine bile bakmıyorsun artık. Dünya, inandığın o yitik cennet değil.
Durup dururken inciniyorsun. Kötü söz gerekmiyor bunun için. Sana söylenmesi de gerekmiyor sözün. Tam kirpiklerinin ucunda bir yarım ay, dudaklarında boyalı bir söz… Bir kırıcı gülüş yetiyor kapanman için. Saygısız ses, kibirli gövde, tüküren gözler… Kalabalık, tanrısından büyük! İskeletine kadar çekiliyorsun. Birisine bir söz söyleyeceksin; sessizlik boğucu; şu uzun ayrılığa bir özür, bir sitem…
İncinme değil bu, insana olan inancını yitirme. Yaranı evde bırakıp çıkıyorsun sokağa. Öyle bir uzaklık ki, şikayetin sularını çoktan geçtin. Hiçbir şeye öfke duymuyorsun. İnsan boylu boyunca bir hastalık. İnsan korku. İnsan yıkım. İhtiraslarının külü insan. İnanmıyorsun artık. Anlamamak değil, inanmıyorsun! Can sıkıntısı değil, inanmıyorsun! Yaşamak korkusu değil, inanmıyorsun!”
Güneş bir günde iki kez dogmaz ama her gün güneş yeniden doğar
☀️⛅ ☀️⛅☀️⛅☀️
Nedamet ateşiyle dolu bir gönülle, nemli gözlerle tövbe et! Zira çiçekler güneşli ve ıslak yerlerde açarlar."
Ümitsizlik köyüne gitme, ümitler var. Karanlığa doğru yürüme, güneşler var.
Bu dünya, bazen bir fırtınadır. Ama hatıralar la, güneş her zaman tekrar yükseliyor.
☀️⛅☀️⛅☀️⛅☀️
Sevgide güneş gibi ol, dostluk ve kardeşlikte akarsu gibi ol, hataları örtmede gece gibi ol, öfkede ölü gibi ol, her ne olursan ol, ya olduğun gibi görün, ya göründüğün gibi ol.
Önemli olan güneşe sahip olmak değil, onu paylaşabilmektir.
Açtıysan gözlerini sabaha,
Yeni bir gün senin için yeniden başlıyor demektir.
Aldığın nefesi veriyorsan geri,
Yeni bir güneş senin için doğuyor demektir.
Hasret kalmadıysa sevdiklerin sana,
Hayat kaldığı yerden devam ediyor demektir.
Havaya suya toprağa bak, güneşe aya yıldıza,
Dünya hepimiz için durmadan dönüyor demektir.
☀️⛅☀️⛅☀️⛅☀️⛅☀️⛅☀️⛅
Günaydın güzelliklerle dolu bir hafta olması dileğiyle
"Tasalanma yiğidim; zaman bizden yanadır, külümüzden yükselen duman bizden yanadır, son durak, son ilahi ferman bizden yanadır, dünya düşman olsa da, iman bizden yanadır.
Kapıları açacak çoşkun bin niyaz kaldı, ufka bir bak yiğidim, inkılâba az kaldı.
Mahzenlerde beklemek ziyan artık, yiğidim, fecr-i sâdık vaktidir; uyan artık yiğidim, ateşlere girsen de, dayan artık yiğidim, hakikate dönüyor rüyan artık, yiğidim.
Zalimler için karar verildi; infaz kaldı, ufka bir bak ilerle, inkılâba az kaldı."
Nevresimim tertemiz bunun üstüne ben tertemizim ve ve ve sevdiğim esansı ilk olarak bileklerime sonra boynuma sürdüğüm andan itibaren yarım saat falan dünya benim etrafımda dönüyor gibi güzel hissediyorum.
"Ne biçim dünya bu be! İnsanlar aya gidiyor. Elektriğin çevresinde dönen tatarcıklar gibi dünyanın çevresinde vızır vızır dönüyor uydular ama, burada, şu garipler köşesinde ne yasa var ne de zavallıyı koruyan, onu düşünen biri... Eliniz den geleni ardınıza koymayın. Gebertin beni."